• Sonuç bulunamadı

ağaç varlığı (Alm. Bestockung, f; Fr. peuplement, m; İng. stocking) orm. Belli bir orman alanı üzerinde meşcereyi oluşturan ağaçların serveti.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ağaç varlığı (Alm. Bestockung, f; Fr. peuplement, m; İng. stocking) orm. Belli bir orman alanı üzerinde meşcereyi oluşturan ağaçların serveti."

Copied!
83
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A tipi orman yolu (Fr. chemin forestier du type A, m; İng. A type forest road) orm. Platform genişliği 6 m, hendek genişliği 1 m ve toplam genişliği 7 m olan ana dere yolları.

abiyotik zarar (Alm. abiotische Schade; Fr. dégât abiotique, m; İng. abiotic damage) orm. Ormanlarda kuraklık, çığ, kar, don, sel, rüzgâr ve fırtına gibi doğal olayların meydana getirdiği zararlar.

acıdüğlek (Alm. echte Springgurke, f; Eselsgurke, f; Fr. concombre d’âne, m; cornichon d’âne, m; İng. exploding cucumber; squirting cucumber; Lat. Ecballium elaterium) orm. Sürünücü, yaprakları kaba ve sert tüylü, sarı çiçekli, meyvesi tıbbi amaçla kullanılabilmekle birlikte tüm organları çok zehirli olan, meyveleri olgunlaştığında patlayarak tohumlarını etrafa saçan çok yıllık otsu bitki; eşanlam: cırtlık, eşekhıyarı, acı kavun.

açıktohumlular (Alm. Gymnosperme, f; Nacktsamer, m; Fr. gymnosperme, f; İng. gymnosperm; Lat.

Gymnospermae) orm. Tohum taslakları, birbiriyle kaynaşmamış iç pullarla örtülen ve tohumların açıkta geliştiği, çoğunlukla kozalaklı türlerden oluşan bitki sınıfı.

agrega meyve (Alm. Sammelfrucht, f; Fr. fruit aggloméré, m; fruit agrégé, m; fruit apocarpe, m; İng. aggregate fruit; Lat. fructus aggregatus) orm. Manolya, çilek, böğürtlen gibi tek çiçek çok dişicikten oluşan, çoğunlukla etli kısımları iç pul yerine çiçek ekseni ve/veya çiçek tablasından gelişen meyve; eşanlam: öbeksi meyve.

ağaç (Alm. Baum, m; Fr. arbre, m; İng. tree) 1. blşm. 1. Bir kümenin bir ögesinin "kök", diğer ögelerin ise boş küme de olabilen alt ağaçlar olarak örgütlendiği yapı. 2. İçinde döngü olmayan bağlı çizge. 2. elk. Bir elektrik devresinde, döngü oluşturmadan devrenin bütün düğümlerini bağlantılayan dallar kümesi; eşanlam: devre ağacı. 3. (Alm. Baum, m; Fr. arbe, m; İng. tree) orm. Boyu normal büyüme koşullarında en az 5 m, çapı da en az 10 cm olan, büyüme enerjisi en fazla tepe tomurcuğunda olduğundan tek tepeli bir yapı geliştiren, her yıl boy büyümesi yaparak uzayan ve çap artımı yaparak kalınlaşan, dokularındaki hücrelerin büyük bir bölümü odunlaşmış olan uzun ömürlü bitki.

ağaç damgalama (Alm. Baum-Kennzeichnung, f; Fr. estampage, m; martelage, m; İng. timber marking; tree marking) orm. Kesilecek ağaçların seçilmesi ve belli edilmesi amacıyla ağaçların toprağa yakın kısmının balta ile temizlenerek açılan aynaya özel yapılmış ve numaraları içeren damga çekiciyle numaraların vurulması işlemi.

ağaç deformasyonu (Alm. Baumverformung, f; Fr. déformation des arbres, f; İng. tree deformation) orm. Hâkim rüzgâra tepki olarak ağaçlarda bayrak oluşumu ya da yere yayılmış bir secde formu gibi ağaç şeklinin değişimi.

ağaç devirme zararı (Alm. Schäden durch das Fällen von Bäumen, m; Fr. dégâts dues à l’exploitation forestière, pl; İng. felling damage; logging damage) orm. Meşcere içinde kesilen ağaçlar devrilirken diğer ağaçlara verilen zarar.

ağaç gövdesi (Alm. Baustamm, m; Fr. tronc, m; İng. bole; trunk) orm. Ağaçların toprak üstü kısımlarını mekanik olarak taşıyan, kök ve dallar arasındaki su ve diğer maddelerin iletilmesini sağlayan kısım.

ağaç incirkuşu (Alm. Baumpieper, m; Fr. pipit des arbres, m; İng. tree pipit; Lat. Anthus trivialis) orm. Ötücü kuşlar takımının kuyruksallayangiller familyasından, boyu 15 cm ve 20-25 g ağırlığında, gagası sütlü kahverengi, başının üstü, sırtı ve kanat üstleri kahverengi kırçıllı, göğsü sarımsı zemin üzerine kalın çizgili, ötüşü trilli ve uzun, fidanlıklar, fundalıklar ve diğer seyrek ağaçlı arazilerde yaşayan, yaz göçmeni kuş türü.

ağaç pülpü (Alm. Holzpulpe, f; Fr. pâte de bois, f; İng. wood pulp) orm. Akçaağaç, çam, titrek kavak, ökaliptüs gibi ağaçlardan odunun öğütülmesi ve kimyasal olarak işlenmesi sonucu elde edilen ara ürün.

ağaç serveti (Alm. Holzvorrat, m; Fr. matériel sur pied, m; İng. growing stock) orm. Bir ormanın tamamındaki veya belirli bir kısmındaki mevcut canlı ağaçların hacimleri toplamı.

ağaç sınırı (Alm. Baumgrenze, f; Fr. limite forestière supérieure, f; İng. timber line; tree limit) orm. Dağlık alanlarda orman sınırının üstünde ağaçların tek tek yer almaya başladığı, aşırı soğuk hava, yeterli nem olmaması gibi iklim koşulları sonucu orman ile kır kuşağı arasındaki çok seyrek ağaçlık alanın üst sınırı.

ağaç varlığı (Alm. Bestockung, f; Fr. peuplement, m; İng. stocking) orm. Belli bir orman alanı üzerinde meşcereyi oluşturan ağaçların serveti.

ağaççık (Alm. kleines Bäumchen, n; Fr. arbrisseau, m; İng. treelet) orm. Boyu genellikle 5-10 m, çapı en az 5 cm olan tek ya da az sayıda gövdeden oluşan çok yıllık odunsu bitki.

ağaçlandırma planı (Alm. Aufforstungsplan, m; Bewaldungsplan, m; Fr. plan de boisement, m; İng. afforestation plan; plantation plan) orm. Ağaçlandırma alanlarının yerini, amacını, yapılacak olan teknik, silvikültürel ve ekonomik ayrıntıları içeren plan.

(2)

ağaçlık (Alm. Hain, m; Fr. bosquet, m; İng. grove) orm. Genellikle tohumdan gelen ve kalın çaplı ağaçları içeren orman.

ağaçlık çağı (Alm. ausgewachsenes Alter, n; Fr. stade adulte, m; İng. tree stage) orm. Eşit yaşlı meşçerelerde meşcere orta çapının 20 cm'den büyük olan gelişim çağı.

ağızlık çalısı (Alm. Gemeine Pimpernuss, f; Klappernuss, f; İng. European bladdernut; Lat. Staphylea pinnata) orm. Kışın yaprağını döken, tomurcukları sürgün üzerinde karşılıklı yer alan, tek tüysü bileşik yaprakları 5-7 yaprakçıktan oluşan, sürgün uçlarında bileşik salkım halinde açan çiçekleri beyaz renkli, derimsi kabuklu kapsül meyvesi 2-3 gözlü, her bir gözünde sert ve parlak kabuklu bir ya da birkaç tohum bulunan, ülkemiz ormanlarında doğal olarak yetişen ve süs bitkisi olarak yetiştirilen çalı ya da küçük ağaç.

ahşap koruma (Alm. Holzschutz, m; Fr. préservation du bois, f; traitement du bois, m; İng. wood preservation;

wood protection; wood treatment) orm. Ahşabın biyolojik, kimyasal ve fiziksel bozunma ve rutubet etkisi sonucu boyutlarındaki değişmelere karşı koymayı artırarak kullanış süresini uzatıcı her türlü teknik, fiziksel ve kimyasal işlemler.

ahşap kurutma kusurları (Alm. Holz-Trocknungsfehlern, pl; Fr. défauts de séchage du bois, pl; İng. defects in wood drying) orm. Ahşabın kurutulması sırasında meydana gelen çatlama, çarpılma, sertleşme hali, bal peteği oluşumu ve doku çökmesi gibi kalite kaybına neden olan şekil bozuklukları.

ahşap palet (Fr. palette en bois, f; İng. wood pallet; wooden pallet) orm. Belli boyutlardaki ambalajlanmış maddelerin depolanması, yüklenmesi ve boşaltılması işlerinde istif makinesi gibi makinelerden yararlanılarak taşınmasını sağlayan, uluslararası dolaşımı için ISPM 15 Standardına göre ısıl işlem uygulanmış, boyutları ve tiplerine göre farklı ölçülerde taban tahtaları, takoz ve kirişlerden oluşan ahşap ürün.

ahşap plastik kompoziti (Alm. Holz-Kunststoff-Verbund, m; Fr. composite bois-plastique, m; İng. wood plastic composite) orm. Ahşap veya diğer lignoselülozik malzemeler, uyum sağlayıcı maddeler, çeşitli katkı maddeleri ile termoplastik veya termoset polimerlerin karıştırılarak yüksek sıcaklıkta ve basınç altında kalıplama veya ekstrüzyon yöntemi ile elde edilen, çoğunlukla kent mobilyasında kullanılan kompozit malzeme.

ak mukallit (Alm. Blassspötter, m; Fr. hypolaïs pâle, f; İng. olivaceous warbler; Lat. Hippolais pallida) orm. Ötücü kuşlar takımının ötleğengiller familyasından, 13 cm boyunda ve 10-13 g ağırlığında, gövdesinin üstü gri, altı kirli beyaz veya açık gri, uzunca gagası pembemsi, bacakları duman renginde, ötüşü "cüci, cicücu" sesinin tekrarı gibi, kapalı ormanların dışında her türlü çalılık ve ağaçlı arazide yaşayan, yaz göçmeni ve geçit kuşu.

akaçlama yoğunluğu (Alm. Einzugsdichte, f; Fr. densité de drainage, f; İng. drainage density) orm. Bir havzada, içinde su taşıyan tüm doğal kolların toplam uzunluğunun havza alanına bölünmesi ile bulunan, km2'ye düşen ortalama akarsu uzunluğu; eşanlam: drenaj yoğunluğu.

akarsu erozyonu (Alm. Fluss-Erosion, f; Fluvialerosion, f; Fr. érosion fluviale, f; İng. fluvial erosion; river erosion) orm. Bir akarsuyun hidrolik güç, kimyasal yenim, yüzey aşındırması gibi etkilerle yatağını uzatma, genişletme, derinleştirme olaylarından bir ya da birkaçını yaratması; eşanlam: flüvyal aşınma.

akasya (Alm. Akazie, f; Fr. acacia, m; İng. acacia; Lat. Acacia) orm. Baklagillerden, herdem yeşil ya da kışın yaprağını döken, sıcak iklimlerde 1000'den fazla ağaç, çalı, sarılıcı formda türü olan, ülkemizde hiçbir türü doğal olarak yetişmeyip birkaç türü kumul ağaçlandırmalarında ya da gösterişli çiçek veya dikkat çekici yapraklarından dolayı bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen bitki cinsi.

akçaağaç (Alm. Ahorn, m; Fr. érable, m; İng. maple; Lat. Acer) orm. Ülkemiz ormanlarında 10 türü doğal yetişen, çok sayıda türü de park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, çoğunluğu kışın yaprak döken, uzun saplı yaprakları sürgün üzerinde karşılıklı dizilen, uzun kanatlı meyveleri ikili bazen üçlü bitişik olan, odunu değişik amaçlar için kullanılan ağaç veya çalı; eşanlam: isfendan.

akçakesme (Alm. breitblätterige Steinlinde; Fr. phillyrea, m; İng. mock privet; Lat. Phillyrea latifolia) orm. Maki bitki örtüsünün tipik örneklerinden, ülkemiz kıyı şeridinde yaygın olarak bulunan, her dem yeşil, sürgün üzerinde karşılıklı olarak yer alan yaprakları küçük ve kenarları testere dişli, çiçekleri yeşilimsi beyaz, küçük yuvarlak meyveleri mor renkli, yuvarlak tepeli küçük ağaç veya çalı.

akgerdanlı ötleğen (Alm. Dorngrasmücke, f; Fr. fauvette grisette, f; İng. whitethroat; Lat. Sylvia communis) orm. Ötücü kuşlar takımından ötleğengiller familyasından, yaklaşık 14 cm boyunda ve 10-18 g ağırlığında, erkeğin başı gri, dişinin başı açık kahverengi, kanatları kızıl kahverengi, boğazı beyaz ve karnı krem renginde, telek uçları siyah ve kuyruk dış telekleri beyaz, ötüşü kısa, kalınlaşan ve yavaş bir "cıbı, cıbı, cıbı"

şeklinde, orman açıklıkları ve kenarları, kırlar ve bahçelerde yaşayan, yaz göçmeni ve geçit kuşu.

(3)

akıtıcı teras (Alm. Längsgefälleterrasse, f; Fr. terrasse année, f; İng. dispersion terrace; graded terrace) orm. Eğimli yamaçlar üzerinde, toprak erozyonunun önlenmesi amacıyla eşyükselti eğrilerini tam olarak izlemeyen, teras uzunluğu boyunca toplanan yüzeysel akış sularını bir dere ya da kanala akıtan dolayısıyla içe doğru hafifçe eğimli yapılan teras; eşanlam: eğimli teras.

aksırtlı ağaçkakan (Alm. Weissrückenspecht, m; Fr. pic à dos blanc, m; İng. white-backed woodpecker; Lat.

Dendrocopos leucotos) orm. Ağaçkakanlar takımının ağaçkakangiller familyasından, 24-26 cm boyunda, 100-115 g ağırlığında, erkeğin tepesi kırmızı, boyun yanı beyaz, kanat telekleri ve tüyleri enine beyaz çizgili, kanatlarında beyaz leke bulunmayan, “kyuk” gibi yumuşak ve pes sesi olan, yaşlı ormanlarda yaşayan, Marmara ve Karadeniz Bölgeleri ile Akdeniz Bölgesi’nde yaşayan yerli kuş türü.

aksöğüt (Alm. Silberweide, f; Fr. saule blanc, m; İng. white willow; Lat. Salix alba) orm. Kışın yaprağını döken, genç sürgünleri ve taze yaprakları uzun şerit biçiminde olan, en geniş yeri ortası olan, gelişmiş yapraklarının alt yüzü uzun ipeksi tüylerle kaplı, sulak yerlerde yetişen boylu ağaç türü.

alaca ağaçkakan (Alm. Blutspecht, f; Fr. pic syriaque, m; İng. Syrian woodpecker; Lat. Dendrocopos syriacus) orm. Ağaçkakanlar takımı ağaçkakangiller familyasından, 23-24 cm boyunda, 70-90 g ağırlığında, erkeğinin alnı beyaz, başının üstü siyah, arkası kırmızı ve ensesi siyah, yanağından boyun ve gerdan yanına inen siyah şekilsiz lekeli, gerdanı, göğsü ve karnı beyaz, kuyruk altı pembe-kırmızı, kuyruk ucu çatallı ve siyah, erkeğinden farklı olarak dişisinin başında kırmızı leke bulunmayan, Türkiye'de yaprak döken bütün ormanlarda ve ağaçlıklarda yıl boyunca yaşayan ve üreyen yerli kuş türü.

alaca baykuş (Alm. Waldkauz, m; Fr. chouette hulotte, f; İng. tawny owl; Lat. Strix aluco) orm. Gece yırtıcı kuşları (Strigiformes) takımı baykuşgiller familyasından, 37-39 cm boyunda, 330-590 g ağırlığında, orta boylu, kahverengi, büyük yuvarlak başlı, sütlü kahverengi göz çevresine sahip, göğsü kahverengi ve boyuna kırçıllı, ötüşü "huuu, hu, hu, hu, huuu" şeklinde olan, gececil ve gündüzleri ağaçlarda iyi kamufle olan, Türkiye'de hemen her bölgede yapraklı ve iğne yapraklı ormanlarda yaşayan yerli kuş türü.

alaca sinekkapan (Alm. Halbringschnäpper, m; Fr. gobemouche à demi-collier, m; İng. semicollared flycatcher;

Lat. Ficedula semitorquata) orm. Ötücü kuşlar takımının sinekkapangiller familyasından, boyu 13 cm ve 8-17 g ağırlığında, erkeğinin alnı küçük beyaz lekeli, başı, sırtı, kanatları ve kuyruğunun ortası siyah, dişinin başı, sırtı ve kuyruk sokumu gri, ötüşü "sri, srü, sri" şeklinde, ormanlar, parklar ve bahçelerde yaşayan, yaz göçmeni ve geçit kuşu türü.

alageyik (Alm. Damhirsch, m; Fr. daim, m; İng. fallow deer; Lat. Dama dama) orm. Geyikgiller (Cervidae) ailesinden orta büyüklükte, erkeklerinin boynuzları yaba şeklinde, dişileri boynuzsuz, postları mevsime bağlı olarak kahverengi, koyu kahverengi, gri, üzerinde yuvarlak beyaz lekeler bulunan bir geyik türü; eşanlam:

yağmurca, sığın.

alakarga (Alm. Eichelhäher, m; Fr. geai des chênes, m; İng. jay; Lat. Garrulus glandarius) orm. Ötücü kuşlar takımının kargagiller familyasından, boyu 34 cm ve 140-190 g ağırlığında, başının üstü ve ensesi siyah, gözleri mavimsi, yanakları ve boynu sütlü kahverengi, göğsü ve karnı kızılımsı kahverengi, ötüşü "kzek, kzek" ve "pieek"

şeklinde, ormanlar, parklar ve bahçelerde yaşayan yerli kuş türü.

alçak aralama (Alm. Neiderdurchforstung, f; Fr. éclaircie par le bas, f; İng. low thinning; thinning from below) orm. Tek katlı meşcere kuruluş amacıyla meşcerenin direklik ve ağaçlık çağlarında yapılan aralama.

alfa selüloz (Alm. Alpha Zellulose, f; Fr. alpha cellulose, f; İng. alpha cellulose) orm. Özellikle çözünebilir nitelikte selüloz elde edilmesinde önemli olan, bitkisel maddelerin %17,5’luk NaOH çözeltisine dayanıklı olan kısmı olan ve kâğıt hamuru için pişirme ve ağartma işlemleri sırasında oluşan ve miktarı bozunma oranını gösteren selüloz.

alıç 1. (Alm. Hagedorn, m; Weißdorn, m; Fr. aubépine, f; İng. hawthorn; Lat. Crataegus) orm. Ülkemizde 16 türle temsil edilen, çalı veya ağaççık formunda, sürgünleri 1-6 cm boyunda dikenli, yaprakları loplu bazen dişli, beyaz bazen de pembe renkli erselik çiçekleri ilkbahar aylarında salkım tipi kurullar halinde açan, yalancı etli meyveleri sarı, kırmızı, turuncu ve siyah renkli olup bazı türlerinde yenebilen, ormanlarda doğal olarak yetişen, bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen odunsu bitki cinsi, geyik dikeni, alıç ağacı; eşanlam: alıç ağacı, geyikdikeni. 2. (Alm.

Weißdorn, m; Fr. cenelle, f; İng. hawthorn) tar. Alıç ağacının bazı türleri yenebilen, 6-10 mm çapında, sarı, kırmızı, turuncu veya siyaha yakın renkte olan, tek çekirdekli, üzümsü meyvesi.

alıkonma (Alm. Aufbewahrung, f; Fr. rétention, f; İng. retention) 1. müh. Fiziksel bir süreçte ya da bilgi işlemede, olay tamamlandıktan sonra olayla ilgili bir etkinin ya da verilerin belirli bir yüzdesinin kalması. 2. orm. Kâğıt üretimi sırasında bir safiha oluşumu sonrasında kalan ya da diğer malzeme miktarının öncesinde eklenen lif ya da bunun diğer malzeme miktarına oranı; eşanlam: retansiyon.

(4)

alkali sülfit pişirmesi (Fr. procédé au bisulfite alcalin, m; procédé au sulfite alcalin, m; İng. alkaline sulfite pulping) orm. Pişirme çözeltisi %75 sodyum sülfit ve %25 sodyum hidroksit karışımından oluşan, dolayısıyla pişirme işlemi pH’sı 10'un üzerinde gerçekleşen, oduna oranla kullanılan toplam kimyasal madde miktarı %15-25 arasında değişen, pişirme çözeltisine %0,1-0,2 antrakinon (AQ) ilave edilerek ağartılabilir nitelikte kimyasal hamur elde edilebilen, kendisinden üretilen hamurun, açık renkli oluşu ve kolay ağartılmasından dolayı sülfit sağlamlığının yüksek oluşu nedeniyle de kraft hamuruna benzeyen pişirme yöntemi.

alkalin pişirme (Fr. cuisson alcaline, f; étuvage alcalin, m; İng. alkaline cooking) orm. Lignoselülozik materyallerin alkali (karbonat, kireç ve kostik soda) kullanılarak pişirilmesine dayalı kâğıt hamuru hazırlama tekniği.

alt kuruluş (Alm. Bestandesentwicklung, f; Fr. développement d'un peuplement, m; İng. stand development) orm. Tek katlı meşcere kuruluşlarında özellikle ışık ağaçlarından oluşmuş ince ağaçlık çağına ulaşmış meşcerelerde, yaşlılık dönemlerinde o meşcerenin bakımına hizmet etmesi için kurulan ancak üst tabaka ile toprak ve besin maddesi bakımından rekabet etmeyecek özelliklere sahip genç meşcere olup üstteki yaşlı meşcerenin gövde boşluğunu doldurup, ışık ağaçlarının düzgün, dolgun ve dalsız gövdeler oluşturmasına yardımcı olan ağaç örtüsü; eşanlam: alt tesis.

alyans (Alm. Allianz, f; Fr. alliance, f; İng. alliance) orm. Bitki sosyolojisinde benzer bitki birliklerinin bir araya gelmesiyle oluşan, birliğin bir üstbirimi olan ve karakter türlerle tarif edilen bir kademe.

amaç çapı (Alm. Zieldurchmesser, m; Fr. diamètre d'exploitabilité, m; İng. target diameter) orm. Ana amacı odun üretimi olan ormanlarda ulaşılmak istenen meşcere orta çapı olup yetişme ortamı koşulları, işletme şekli ve piyasa koşullarına göre belirlenen ve orman amenajman planlarında teknik idare süresinin belirlenmesinde temel olan çap.

amenajman plan süresi (Alm. Waldentwicklungsplanung Periode, f; Fr. durée du plan d'aménagement, f; İng.

forest management planning period) orm. Ormanda yapılacak işlemlerin yazılı olduğu ve orman işletme şefliklerinin uymak zorunda oldukları güncel amenajman planının geçerlilik süresi.

amenajman planı (Alm. Forsteinrichtungsplanung; Fr. planification de la gestion forestière, f; İng. forest management plan) orm. Ormanlarda yapılacak olan bakım, doğal gençleştirme, ağaçlandırma gibi teknik ve biyolojik tüm faaliyetlerin zaman ve mekâna göre düzenlenmiş belgesi.

ana kronoloji (Alm. Referenzkronologie, f; Fr. chronologie de référence, f; chronologie maîtresse, f; İng. master chronology; master dendrochronology) orm. Eski yapılar, geçmiş dönem kurak ve yağışlı yıllar ve çeşitli jeomorfolojik olayların tarihlendirmesi için referans olarak kullanılan, başlangıç ve bitiş yılları belli olan ve birçok yöreden alınmış çok sayıda örneklemin ortalaması alınarak oluşturulmuş ağaç yıllık halka grafiği; eşanlam:

referans kronoloji.

ana orman yolu (Alm. Hauptforstweg, m; Hauptwaldweg, m; Fr. chemin forestier principal, m; İng. main forest road) orm. Platform genişliği 7 m ve hendek genişliği 1 m olup toplam genişliği 8 m olan, ana dereleri izleyen yol.

Anadolu kestanesi (Alm. Edelkastanie, f; Fr. châtaignier commun, m; İng. Spanish chestnut; sweet chestnut; Lat.

Castanea sativa) orm. Kayıngiller (Fagaceae) familyasından yayılışı Güney Avrupa ve Asya olan, kışın yaprak döken, 20–35 m boya ve 2 m çapa erişebilen, meyveleri besin kaynağı olarak kullanılan, odunu değerli, ülkemiz ormanlarında Kuzey Anadolu, Batı Anadolu’nun bir kısmı ve lokal olarak Güney Anadolu’da yetişen uzun ömürlü ağaç türü.

Anadolu sığla ağacı (Alm. orientalischer Amberbaum, n; Fr. copalme d'Orient, m; copalme oriental, m; İng.

oriental sweetgum; Turkish sweetgum; Lat. Liquidambar orientalis) orm. Kışın yaprağını döken, sürgüne çok sıralı sarmal dizilmiş tomurcukları elma yeşili renginde, yaprakları genellikle beş ışınsal loplu, meyveleri 2-2,5 cm çapında, gürz biçiminde, yaralanan gövdesinden sığla yağı elde edilen, Muğla, Antalya, Denizli, Aydın, Burdur ve Isparta’da doğal olarak yetişen Türkiye’ye özgü boylu ağaç.

Anadolu sincabı (Alm. anatolisches Eichhörnchen, n; Fr. écureuil du Caucase, m; İng. Caucasian squirrel; Lat.

Sciurus anomalus) orm. Sincapgiller (Sciuridae) ailesinden boyu 18-25 cm, kuyruğu 11-19 cm, ağırlığı 300-500 g, sırtı boz ve kırçıllı gri, karın kısmı ise açık kahverengi, genellikle ibreli ağaçların kozalaklarından çıkardığı tohumlarla, mantar, meyve, kuş yumurtası ve yavrularıyla beslenen, ağaçlara çok iyi tırmanabilen bir sincap türü.

Anadolu yersincabı (Alm. Kleinasiatische Ziesel, m; Fr. souslik d’Asie Mineure, m; İng. Asia Minor ground squirrel; Asia Minor souslik; Lat. Spermophilus xanthoprymnus) orm. Sincapgiller (Sciuridae) ailesinden, grup halinde, gündüzcül, baş boyun uzunluğu 160-235 mm, kuyruk uzunluğu 31-41 mm olan, sırt kısmı griden koyu kahverengi veya krem rengine kadar değişen, karın kısmı ise beyazımsı veya sarımsı renkte, 180-325 g

(5)

ağırlığında, genellikle dağlık, steplerde kısa boylu vejetasyona sahip habitatlarda yaşayan, yer içinde birden fazla çıkışa ve tünele sahip yuvalar kazan bir sincap türü; eşanlam: gelengi.

andaç (orm. trofe) (Alm. Trophäe, f; Fr. trophées, m; İng. trophy) orm. Yaban hayvanının boynuz, diş, post ve benzeri hatıra değeri taşıyan parçaları.

andız (Alm. Syrischer Wacholder; Fr. genévrier syrien, m; İng. syrian juniper; Lat. Juniperus drupacea) orm. Kışın yapraklarını dökmeyen, biz biçimindeki iğne yaprakları sürgüne üçlü çevrel dizilen, erkek ve dişi çiçekleri farklı bitkilerde yer alan, iç kısımları odunlaşmış üzümsü kozalaklarından pekmez, odunundan katran yapılan, Türkiye'nin güneyi, Suriye'nin batısı, Lübnan ve Yunanistan'ın güneyinde doğal olarak yetişen bir ardıç türü.

anıt ağaç (Alm. monumentaler Baum, m; Fr. arbre monumental, m; İng. monumental tree) orm. Yaş, çap ve boy itibariyle kendi türünün alışılmış ölçüleri üzerinde boyutlara ulaşmış; ilginç kök, gövde ve dal formu nedeniyle ilgi uyandıran; yöre folkloru, kültür ve tarihinde özel yeri bulunabilen; geçmiş ile günümüz, günümüz ile gelecek arasında bağ kurabilecek uzunlukta doğal ömre sahip ağaç.

ani büyüme değişimi (Alm. abrupte Zuwachsänderung; Fr. changement brusque de croissance, m; İng. abrupt growth change) orm. Ağaçların yıllık halka genişliğinde, iki üç yıllık veya daha uzun süreli olarak meydana gelen ve çıplak gözle de belirgin şekilde görülebilen ani büyüme artışı ya da azalışı.

apofiz (Alm. Apophyse, f; Fr. apophyse, f; İng. apophysis) 1. tar. 1. Böcek ve örümcek gibi eklembacaklılarda, derinin iç tarafında yer alan, kasların bağlantı yeri olarak görev yapan, genellikle diken şeklindeki kütikular çıkıntılar. 2. Bazı yosun kapsüllerinin tabanındaki şişkinlik. 2. yerb. Derinlik ya da yarı derinlik kayaçlarından, komşu kayaçlar içine uzanan gelişigüzel şekil ve boyuttaki yan kollar veya çıkıntılar. 3. bkz. orm. kozalak kalkanı.

ara hasılat (Alm. Zwischennutzungsertrag, m; Fr. produit intermédiaire, m; İng. intermediate yield) orm. Bir meşcereden idare süresince düzenli aralıklarla (5 veya 10 yılda bir) yapılan aralama kesimlerinden elde edilen hasılat.

aralama (Alm. Durchforstung, f; Fr. éclaircie par espacement, f; éclaircissage, m; İng. thinning; esk.

ferahlandırma) orm. Bir meşcerede direklik ve ağaçlık çağlarında ağaçların gelişimini hızlandırma, kaliteli gövde elde etme amacıyla yapılan bakım kesimi.

aralama derecesi (Alm. Durchforstungrad, m; Fr. degré d'éclaircie, m; İng. thinning intensity) orm. Meşcerelerde ağaçları aralama işlemlerinin zayıf, ılımlı, kuvvetli gibi nitel ya da sayısal olarak ifade edilmesi.

aralama dönüş süresi (Alm. Durchforstungszyklus, m; Fr. rotation des éclaircie, f; İng. thinning cycle) orm. Bir meşcerede yapılan aralamalar arasında geçen zaman aralığı.

aralama etkisi (Alm. Lichtungseffect, n; Fr. effet d'éclaircie, m; İng. clearing effect) orm. Kapalı ormandaki ağaç gövdesinde, komşu ağaçların kesilmesi sonucu yaşamsal rekabetin birdenbire azalmasıyla meydana gelen ani yıllık halka genişlemesi.

arama avı (Alm. Pirsch, f; Fr. chasse à l'approche, f; chasse à pied, f; İng. game stalking) orm. Tavşan, çulluk, keklik ve bıldırcın gibi küçük av hayvanlarının, ferma veren av köpeği yardımıyla aranarak avlanılması eylemi.

arazi beklenti değeri (Alm. Bodenerwartungswert, m; Fr. valeur actualisée du fond, f; İng. land expectation value;

soil expectation value) orm. Bir arazinin ya da toprak parçasının, sonsuza kadar periyodik şekilde orman olarak işletilmesi halinde doğacak net bugünkü parasal değeri; eşanlam: toprak beklenti değeri.

arazi kullanım planlaması (Alm. Landesplanung, f; Flächennutzungsplan, m; Fr. planification de l'utilisation du territoire, f; aménagement du territoire, m; İng. land use planning) 1. müh. Yerleşmelerin genel arazi kullanım biçimleri, gelişme yön ve büyüklükleri, başlıca arazi kullanım kararları, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunlukları ile yapılaşmanın genel özellikleri, ulaşım sistemi gibi konularda ilke ve kararları belirleyen planlama faaliyeti. 2. orm. Toprağın ve diğer çevresel kaynakların bozulmasını önlemek için ekolojik, toplumsal ve ekonomik şartlar gözetilerek sürdürülebilirlik ilkesine uygun, farklı arazi kullanım şekillerini oluşturmaya yönelik toprak, bitki örtüsü ve su potansiyelinin belirlenmesi, sistematik olarak değerlendirilmesi ve birbirleri ile olan ilişkilerinin ortaya konmasına ilişkin kullanım planları.

arazi kullanımı (Alm. Landnutzung, f; Fr. utilisation des sols, f; İng. land use) 1. müh. Bir yerleşim alanının konut, park, ticaret, sanayi, donatı alanları gibi kullanım türleri. 2. orm. Doğal ya da doğal olmayan alanların yerleşim, orman, mera veya tarla şeklinde kullanım amacıyla arazinin yönetimi, değiştirilmesi ve işlenmesi.

(6)

arazi yetenek sınıfı (Alm. Bodennutzungsklasse, f; İng. land use capability class) orm. Arazinin, toplumun (insanların) ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla devamlı ve verimli olarak kullanılabilirliğini sürdürebilmek üzere yetişme ortamı özelliklerine göre oluşturulan 8 sınıf.

arboretum (Alm. Arboretum, n; Fr. arboretum, m; İng. arboretum) orm. Bilimsel araştırma, eğitim, gözlem yapmak ve çevre bilincini geliştirmek amacıyla kurulmuş, yaş ve köken gibi bilgileri kayıtlı, her biri etiketlenmiş ağaç ve çalı gibi odunsu bitkilerin belirli bir düzen içerisinde yetiştirilip sergilendiği alan; eşanlam: canlı ağaç müzesi.

ardaklanma (Fr. développement des moisissures, m; İng. mold building on wood) orm. Kayın, akçaağaç, kızılağaç, huş ve gürgen gibi bazı yapraklı ağaç gövdelerinde kesimden sonra su kaybından dolayı hücre boşluklarına oksijenin girmesiyle, enine kesitlerinden başlayarak içeriye doğru gövde boyunca düzensiz, dil şeklinde uzanan grimsi kahverengi renk değişikliği ve tül oluşumunun gerçekleştiği boğulma evresi ile son olarak bu alanlarda mantarların etkisiyle oluşan beyaz çürüklükle sonuçlanan bozunma.

ardaklı odun (Alm. stockiges Holz, n; Fr. bois moisi, m; bois échauffé, m; İng. mouldy wood) orm. Kayın gibi bazı yapraklı ağaç gövdelerinde kesimden sonra su kaybından dolayı hücre boşluklarına oksijenin girmesiyle, enine kesitlerinden başlayarak içeriye doğru gövde boyunca düzensiz, dil şeklinde uzanan grimsi kahverengi renk değişikliği ve tül oluşumunun gerçekleştiği, son olarak bu alanlarda mantarların etkisiyle beyaz çürüklüğün oluştuğu odun.

ardıç (Alm. Wacholder, m; Fr. genièvre, m; İng. juniper; Lat. Juniperus) orm. Kışın yapraklarını dökmeyen, kısa iğne veya pul yapraklı ya da hem iğne hem pul yaprak taşıyan, kozalakları üzümsü yapıda, odunu güzel kokulu, bazı türlerinin kozalakları odun dışı orman ürünü olarak değerlendirilen, bazı türleri de süs bitkisi olarak yetiştirilen ağaç ya da çalı cinsi.

arı şahini (Alm. Wespenbussard, m; Fr. bondrée apivore, f; İng. honey buzzard; Lat. Pernis apivorus) orm. Atmacalar takımının atmacagiller familyasından, boyu 53-60 cm ve 600-1100 g ağırlığında, kanatları dar ve uzun, kuyruğu uzunca, başı güvercine benzeyecek kadar zarif, gagası ince, ötüşü "piiyyü"

şeklinde, ağaçlıklarda, orman kenarlarında ve yaşlı yapraklı ormanlarda yaşayan, yaz göçmeni ve geçit kuş türü.

arkaya geçiş (teks. baskıda penetrasyon) (Alm. Durchbluten, n; Durchfärben, n; Fr. transpercement, m;

traversement, m; İng. strikethrough) 1. orm. Matbaacılıkta, mürekkebin kğıdın arkasına geçip yağlı iz bırakması. 2. teks. Basılan kumaşın ön ve arka yüzeyi arasındaki renk farklılığı.

artım burgusu (Alm. Zuwachsbohrer, m; Fr. tarière d'accroissement, f; tariére de pressler, f; İng. increment borer;

Pressler’s borer) orm. Yıllık halka ölçümlerinde ağaçlardan örnek almak için kullanılan genellikle 5 mm iç boşluk çapına sahip, boyları 20-100 cm arasında değişen yivli metal boru.

artım kalemi (Alm. Bohrkern, m; Fr. carotte, f; carotte de sondage, f; İng. increment core) orm. Odunsu bitkilerde yıllık halka analizlerinin yapılabilmesi için gövdeden artım burgusu ile çıkarılan kalem şeklindeki gövde parçası.

asit sülfit pişirmesi (Alm. Sulfitsäureaufschluss, m; Fr. procédé au bisulfite acide, m; procédé au sulfite acide, m;

İng. acid bisulphite process; acid sulphite pulping; acidic sulfite cooking) orm. Yüksek serbest SO2 ve düşük bağlı SO2 içeren, daha fazla kalsiyum esaslı pişirme çözeltisi ile uygulanan ve ortamının pH’sı 2 ile gerçekleştirilen odun yongasından kâğıt hamuru elde etme tekniği.

atelması (Alm. Holzapfel, m; Fr. pommier odorant, m; İng. erect crab apple; Lebanese wild apple; three lobed crab apple; Lat. Eriolobus trilobatus) orm. 6-8 m boyunda, kışın yaprak döken, 3 derin loplu yaprakları uzun saplı, kurullar halinde açan çiçekleri beyaz renkli, 3 cm çapında küçük bir elma görünümünde, sarımsı yeşil renkli, ekşi meyveleri yenen ve yaban hayvanları için besin kaynağı olan, ülkemiz ormanlarında yetişen bir ağaç türü.

ateşdikeni (orm. tavşan elması) (Alm. Mittelmeer Feuerdorn, f; Fr. buisson ardent, f; pyracantha coccinea, f; İng.

scarlet firethorn; Lat. Pyracantha coccinea) orm. Kışın yapraklarını dökmeyen, dikenli dalları, beyaz çiçekleri, olgunlaştığında sarı, turuncu, kırmızı renk alan küçük bir nohut büyüklüğünde bol meyveleri olan, ormanlarımızda doğal olarak yetişen, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen bir çalı.

atkestanesi (Alm. Rosskastanie, f; Fr. aesculus, m; İng. horse chestnut; Lat. Aesculus) orm. Kışın yapraklarını döken, sürgün üzerinde karşılıklı olarak yer alan, yaprakları büyük ve el biçiminde, 5-11 yaprakçıktan oluşan, ilkbaharda şamdan gibi dik duran; kurullar halinde beyaz, sarı, pembe, kırmızı renklerde çiçek açan, kestaneye benzeyen meyveleri yenmeyen, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen ağaç cinsi.

atmaca (Alm. Sperber, m; Fr. épervier d'europe, m; İng. sparrowhawk; Lat. Accipiter nisus) orm. Atmacalar takımının atmacagiller familyasından, boyu 30-40 cm, erkeği 100-200 g ve dişisi 200-350 g ağırlığında, dişileri erkeklerden iri yapılı, başının üstü, ensesi, kanatları ve kuyruğu koyu gri, kanatları kısa ve geniş, kuyruğu uzun,

(7)

ötüşü "key, key" sesinin tekrarı gibi olan, açıklıklara sahip ormanlarda yaşayan, yerli, geçit ve kış göçmeni kuş türü.

atmacacılık (orm. doğancılık) (Alm. Falknerei, f; Fr. fauconnerie, f; İng. falconry) orm. Atmaca, doğan türü yırtıcı kuşların eğitilerek genellikle bıldırcın gibi ufak av kuşlarının avlanmasında kullanılması.

av hayvanı (Alm. Haarwild, n; Fr. gibier, m; İng. game animal) orm. Spor, beslenme ve trofe amacıyla avlanan balık, kuş ve memeli sınıfına ait hayvanlar.

av koruma memuru (Alm. Jagdaufseher, f; Wildhüter, m; Fr. garde-faune, m; garde de chasse, m; İng. game warden) orm. Av ve yaban hayvanlarının yaşama ortamlarının korunması, geliştirilmesi, yaban hayvanlarının bakımı, izlenmesi, sayımı ve avcıların kontrolü ile ilgili konularda eğitilen ve görevlendirilen memur.

av köpeği (Alm. jagdhund, m; Fr. chien de chasse, m; İng. hunting dog) orm. İnsanların avcılık amacıyla koku, görme, kovalama gibi amaçlar için özel olarak suni seçilimle ürettikleri, avlanma sırasında avın kovalanması, yerinin bulunması ve av vurulduktan sonra avcıya getirilmesi işlerinde kullanılan, kopoy, tazı, puanter, seter, labrador gibi ırkları bulunan köpek.

av sezonu (Alm. Jagdsaison, f; Fr. saison cygénétique, f; İng. hunting season; shooting season) orm. Av hayvanlarının üreme sezonları dışında kalan ve avlanılmasına izin verilen av dönemi; eşanlam: av mevsimi.

av turizmi (Alm. Jagdtourismus, m; Fr. tourisme de chasse, m; İng. hunting tourism) orm. Avcıların avlanma amacıyla bir ülkeye veya bölgeye, bir seyahat organizasyonu tarafından avlanma izinleri alınıp götürülerek konaklamaları, avlandırılmaları ve gezi yapmalarını sağlamak gibi çeşitli aktiviteleri içeren organizasyon.

av tüfeği (Alm. Jagdwaffe, f; Fr. arme de chasse, f; fusil de chasse, m; İng. hunting rifle) orm. Avcılıkta kullanılan ateşli silahların genel adı.

avcı 1. (Alm. Jäger, m; Fr. chasseur, f; İng. hunter) orm. Yaban hayvanlarını besin, andaç ve/veya spor için ölü veya canlı olarak avlayan kişi. 2. (Alm. Beutegreifer, m; Prädator, m; Fr. prédateur, m; İng.

predator) tar. Yaşamları boyunca birden fazla ava ihtiyaç duyan, avlarını arayıp bulan, saldırarak öldüren ve onunla beslenen böcek, nematot ve akar gibi organizmalara verilen isim; eşanlam: predatör.

avcılık (Alm. Jagd, f; Fr. chasse, f; İng. hunting) orm. Yaban hayvanlarını besin, andaç ve/veya spor için ölü veya canlı ele geçirme eylemi.

avcılık basamakları (İng. development stages of a hunter) orm. Avcıların avla ilgili olarak öğrenme, sınırlara ulaşma, trofe, metot ve sportmenlik gibi davranış gelişimlerini içeren basamaklar.

avcılık belgesi (Alm. Jagdschein, m; Fr. permis de chasser, m; İng. hunting licence) orm. Avcılık ve yaban hayatı ile ilgili eğitim veya kurs alarak bu kurslarda sınavda başarılı olmuş kişilere doğa koruma ve milli parklar müdürlüğüne başvuruları halinde verilen ve avlanma iznine başvurma hakkını sağlayan belge.

avla beslenme (çevr. predasyon) (Alm. Prädation, f; Fr. prédation, f; İng. predation) orm. Bir organizmanın diğerleri tarafından enerji ve madde kaynağı olarak tüketilmesi; eşanlam: yırtıcılık.

avlak (Alm. Jagdgrund, m; Jagdgebiet, n; Fr. réserve de chasse, f; İng. game country; hunting ground) orm. Av hayvanlarının doğal olarak bulundukları veya daha sonradan salındıkları av yaptırılan, devlete, özel şahıs veya kuruma ait arazi.

avlak amenajman planı (Fr. aménagement de la territoire de chasse, m; İng. game land management plan;

hunting ground management plan) orm. Avlaklarda yaşayan av hayvanlarının üretilmelerini ve avlandırılmalarını kapsayan, avlak sahasının habitatının av hayvanının gereksinimine göre geliştirildiği, düzenlendiği, avlaktaki av hayvanı sayısının artışının, yaş, cinsiyet oranlarının ve av hasılatının tahmin edilerek genellikle uzun dönemli 5-10 yıllık olarak hazırlanan plan.

avlanma limiti (Alm. Beschränkung der Fänge, f; Fr. limite de captures, f; limite de prises, f; İng. bag limit; catch limit) orm. Bir avcı başına günlük avlanılabilen av hayvanı sayısı.

avlanma planı (Fr. plan de gibier, m; İng. game plan) orm. Bir avlanma sezonunda tür, cinsiyet ve yaş itibariyle olası kayıplar göz önünde bulundurularak kaç adet hayvanın hangi usullerle ve kaç avcı ile avlandırılacağının belirlendiği plan.

(8)

Avrupa yersincabı (Alm. Europäische Ziesel, m; Schlichtziesel, m; Fr. souslik d'Europe, m; spermophile d'Europe, m; İng. European ground squirrel; European souslik; Lat. Spermophilus citellus) orm. Sincapgiller (Sciuridae) ailesinden, baş boyun uzunluğu 180-230 mm, kuyruk uzunluğu 38-70 mm olan, sırt kısmı kalın kısa kürklü soluk gri-sarımsı ve beyaz lekeli, karın kısmı ise grimsi-sarı, 150 -370 gram ağırlığında, genellikle kısa boylu vejetasyonlu otlak ve tarım arazilerinde grup halinde, gündüzcül yaşayan, yer içinde birden fazla çıkışa ve tünele sahip yuvalar kazan bir sincap türü, gelengi; eşanlam: gelengi.

ayıklama (Alm. Durchreiserung, f; Fr. extraction de menus bois, f; nettoiement, m; İng. cleaning) orm. Sıklık çağındaki meşcerelerde istenmeyen kötü nitelikte bireylerin uzaklaştırılarak iyi nitelikteki bireylere daha fazla yaşama ortamı sağlamak için yapılan bakım işlemi; eşanlam: sıklık bakımı.

ayırt edici tür (Alm. Kennart, f; Trennart, f; Unterscheidungsart, f; Fr. espèce différentielle, f; İng. character species; differential species) orm. Bitki sosyolojisinde tanımlanan sadık, seçici ve tercih yapan tür gruplarına giren ve varlığıyla bitki toplumu için ayırt edici olan bitki türü.

aynı yaşlı meşcere (Alm. gleichaltriger Bestand; Fr. peuplement équienne, m; İng. even-aged stand) orm. Bireyleri arasında gençleştirme süresinden daha fazla yaş farkı bulunmayan meşcere.

ayrılan meşcere (Alm. ausscheindender Bestand; Fr. forêt écrémée, f; İng. culled stand) orm. Meşcerenin tüm hayatı boyunca yapılan aralamalarla çıkarılan ağaçların tümü.

ayrıştırıcı mikroorganizma (Alm. Destruent, m; Reduzent, m; Remineralisierer, m; Fr. décomposeur, m; micro- organisme décomposeur, m; micro-organisme saprophage, m; İng. decomposer) orm. Ekosistemin bitkisel ve hayvansal kökenli ölü maddeleri doğrudan ya da dolaylı olarak ayrıştırarak mineralleştiren canlı grubu.

azalıcı türler (Alm. abnehmende Pflanzenart, f; Pflanzenart mit abnehmendem Ertragsanteil, f; Fr. espèce en évolution régressive, f; İng. decreaser plant species; decreaser species) orm. Bir vejetasyon içinde yem bitkisi niteliği taşıyan ve özellikle aşırı otlatma sonucunda göreli olarak miktarı azalan türler.

azman (Alm. Protze, f; Schmarotzerbaum, m; Fr. loup, m; İng. wolf tree) orm. Meşcerede düzgün gövdeli, dar ve simetrik tepeli, ince dallı bireylerin aleyhine gelişen, onları ezen, gövdesi kalın ve bozuk, tepesi yaygın kaba birey.

B tipi orman yolu (Fr. chemin forestier du type B, m; İng. B type forest road) orm. Platform genişliği 4 m ve hendek genişliği 1 m olup toplam genişliği 5 m olan dere ve yamaç yolları.

bağıl yoğunluk (Alm. relative Dichte, f; Fr. densité relative, f; İng. relative density) 1. kim. Bir maddenin yoğunluğunun standart sayılan bir başka maddenin yoğunluğuna oranı. 2. orm. Bitki sosyolojisinde bir örnek parselde bulunan bir türün, o parseldeki tüm türlerin sayısına oranı; eşanlam: göreli yoğunluk.

bağlı su (Alm. gebundenes Wasser, n; Fr. eau liée, f; İng. bound water) 1. biyom. Islak bir katı maddenin yüzeyindeki serbest suyun kurumasından sonra maddenin yapısına göre hücrelerde kılcal yollarda, gözeneklerde veya iç bölümlerinde kalan, fiziksel ya da kimyasal kuvvetlerle bağlı olan ve kuruma koşulları değişmedikçe uzaklaştırılamayan su; eşanlam: yapısal su, bünye suyu. 2. orm. Ahşap malzemenin fiziksel ve mekanik özelliklerinde önemli rol oynayan, hücre çeperindeki fibril ve misellere kimyasal ve fiziksel olarak bağlı olan su. 3. (Alm. chemisch gebundenes Wasser, n; Fr. eau liée, f; İng. bound water) malz. Kil ya da minerallere kimyasal olarak bağlanmış, ancak yüksek sıcaklıklara kadar ısıtma sonucu uzaklaştırılabilen su. 4. (Alm.

gebundenes Wasser, n; Fr. eau de rétention, f; eau d'imbibition, f; eau immobile, f; eau interstitielle retenue par l'attraction moléculaire, f; eau liée, f; İng. bound water; fixed ground-water; retained water) yerb. Yerçekimi etkisi veya pompalama ile doygun bir suverenden alınamayan, moleküler çekim, adezyon kuvveti ve kılcallık etkisiyle suverende tutulan su.

bahçe çintesi (Alm. Zaunammer, f; Fr. bruant zizi, m; İng. cirl bunting; Lat. Emberiza cirlus) orm. Ötücü kuşlar takımının çintegiller familyasından, boyu 16-17 cm ve 35-55 g ağırlığında, erkeği siyah-sarı yüz desenli, göğüs kuşağı yeşilimsi, dişisi erkeğinden daha az sarı renkli, ötüşü tiz ve uzun bir "tsii" gibi olan, tarım arazilerinin kenarındaki ağaçlıklarda ve orman kenarlarında yaşayan, yaz göçmeni ve geçit kuş türü.

bahçe tırmaşıkkuşu (Alm. Gartenbaumläufer, m; Fr. grimpereau des jardins, m; İng. short-toed treecreeper; Lat.

Certhia brachydactyla) orm. Ötücü kuşlar takımının tırmaşık kuşugiller familyasından, boyu 13 cm ve 8-12 g ağırlığında, gagası uzun ve kıvrık, başı ve sırtı kahverengi-beyaz boyuna kırçıllı, boğazı ve göğsü kirli beyaz renkli, ötüşü kısa, gür ve ince " tii-ti-tiüüit" şeklinde, ormanlar, korular, parklar ve bahçelerde yaşayan, yerli kuş türü.

bakı 1. (Alm. Aspekt, m; Fr. aspect, m; İng. aspect) blşm. Yazılım mühendisliğinde farklı yazılım birimlerinin ortaklaşa yararlandıkları hizmetlerden herhangi birini yapısal olarak bağımsız biçimde yerine getiren birim;

eşanlam: cephe. 2. (Alm. Hangrichtung, f; Fr. exposition topographique, f; versant, m; İng. aspect; slope

(9)

orientation) orm. Bir arazi parçasının ya da yamacın güneşe ya da pusulaya göre konumu; eşanlam: arazi marazı.

bakir orman (Alm. Urwald, m; Fr. forêt vierge, f; İng. virgin forest) orm. İnsan etkisinden uzak tümüyle doğal koşulların etkisi altında gelişmiş orman; eşanlam: balta girmemiş orman.

bakteriyel selüloz (İng. bacterial cellulose) orm. Çeşitli mikroorganizmalardan biyosentez yoluyla elde edilen, hemiselüloz ve lignin içermeyen, yüksek düzeyde polimerizasyona ve kristal yapıya sahip olan selüloz.

bakteriyel yumuşak çürüklük (Alm. bakterielle Nassfäule, f; Fr. carie molle bactérienne, f; pourriture molle bactérienne, f; İng. bacterial soft rot) orm. Fotosentez yoluyla üretilen karbonhidratları içeren biyokütlenin, uygun nem, pH ve sıcaklıklarda, mantarlar ve bakteriler tarafından tahrip edilmesi sonucu ortaya çıkan bozunma hali.

balçık toprak (Alm. Lehm, m; Fr. loam, m; İng. loam) orm. Tane boyut dağılımı kum (%40-52), toz (%28-50) ve kil (%7-27) olan kum içeriği, parmaklar arasında ezilip kulağa yaklaştırıldığında duyulan gıcırtıdan anlaşılan, nemlendirildiğinde parmaklar arasında mat ve pürtüklü bir yüzey meydana gelen, avuçlar arasında yuvarlandığında kaytan kalınlığına kadar incelebilen, çubuklar yapılabilen toprak türü; eşanlam: tınlı toprak.

balçıklı kum toprağı (Alm. lehmiger Sand, m; Fr. sable loameux, m; İng. loamy sand) orm. Gevşek olarak bağlı, ıslatıldığında parmaklara toprak tanecikleri bulaşan, şekil verilirken çatlayan ve kırılan, kuru halde ezilince çok kolay dağılan ve kum tanecikleri parmaklar arasında akıp giden toprak türü; eşanlam: tınlı kum toprağı.

baltalık (Alm. Niederwald, m; Fr. taillis, m; İng. coppice; coppice forest; coppice wood) orm. Sürgünden yetişmiş ve kesildikten sonra tekrar sürgünden yetişebilen, en yaygın türleri meşe, kayın, gürgen, kestane ve kızılağaç olan orman; eşanlam: sürgün ormanı, baltalık ormanı.

barut ağacı (Alm. Faulbaum, m; Fr. bourdaine, f; İng. alder buckthorn; Lat. Frangula dodonei) orm. Kışın yaprağını döken, yaprakları basit ve tam kenarlı, çiçekleri küçük yeşilimsi beyaz renkli, çekirdekli sulu meyveleri nohut büyüklüğünde, kabukları eskiden barut yapımında kullanılan, kurutulmuş kabukları müshil olarak değerlendirilen, karışık yapraklı ormanlarda, dere kenarlarında yetişen çalı ya da 6-7 m kadar boylanabilen küçük ağaç.

basınç odunu (Alm. Druckholz, n; Fr. bois de compression, m; İng. compression wood) orm. Mekanik bir etki sonucu eğik ya da eğri büyüyen açıktohumlu ağaçların gövdesinde kuvvetin geldiği yönün ters tarafında ve hemen hemen bütün dallarının alt kısmında kambiyum faaliyetinin daha fazla olmasıyla oluşan yıllık halkaların geniş olduğu koyu renkli, normal odundan daha yoğun, daha gevrek, boyuna yönde daralma miktarı daha yüksek, çok sayıda hücreler arası boşluk ve helezon şeklinde çatlaklı yuvarlaklaşmış çeperleri traheidlere sahip, lignin miktarı daha fazla olan reaksiyon odunu; eşanlam: kırmızı odun.

basit geçit (Alm. einfaches Tüpfelpaar; Fr. couple de ponctuations simples, m; İng. simple pit) orm. Bitkilerdeki paranşim hücrelerinin çeperleri üzerinde bulunan geçit tipi.

basit meyve (Alm. Einzelfrucht, f; Fr. fruit simple, m; İng. simple fruit) orm. Tek dişicik taşıyan bir çiçeğin gelişmesiyle oluşan, meşe palamudu, üzüm ya da kiraz gibi meyve tipi.

basit yaprak (Alm. ungeteilte Blattspreite, f; Fr. feuille simple, f; İng. simple leaf) orm. Bir sap üzerinde ayası, yaprakçıklara ayrılmadan bütün halde yer alan, kenarları tam, dişli ya da loplu olabilen yaprak; eşanlam: sade yaprak.

baskın tür (Alm. dominante Sorten, pl; Fr. espèces dominantes, pl; İng. dominant species) orm. Bir canlı topluluğu içerisinde diğer türlere göre dayanıklılığı, direnci, sürekliliği ve etkinliğinin daha yüksek olması ile topluluk içerisinde diğerlerinden çok daha fazla sayıda bireyle temsil edilen tür.

bayrak oluşumu (Fr. croissance latérale, f; İng. flagging) orm. Hâkim rüzgârın bir yönlü ve sert olduğu alanlarda bulunan ağaçların, rüzgâr yönüne doğru bir yönlü olarak büyümesiyle oluşturduğu bayrağı andıran tepe şekli;

eşanlam: bayrak teşekkülü.

baz doygunluğu (Alm. Basensättigung, f; Fr. saturation de base, f; taux de saturation en bases, m; İng. base saturation; percent base saturation) orm. tar. Toprakta bazik katyonların (kalsiyum, magnezyum, sodyum ve potasyum gibi) koloitlere bağlanmış toplamının katyon değişim kapasitesine oranı.

bazen mevcut tür (Fr. espèce occasionnelle, f; İng. occasional species) orm. Bir bitki sosyoloji çalışmasında örneklenen alanların %11-40'ında bulunan tür.

(10)

bek avı (Alm. Pirschgang, m; Fr. chasse fine, f; İng. still hunting) orm. Yaban hayvanlarının geçiş yollarında bekleyerek ve/veya yürüyerek yapılan avlanma şekli.

benekli sinekkapan (Alm. Grauschnäpper, m; Fr. gobemouche gris, m; İng. spotted flycatcher; Lat. Muscicapa striata) orm. Ötücü kuşlar takımının sinekkapangiller familyasından, boyu 14 cm, 13-19 g ağırlığında, gagası siyah ve uzunca, alnı ve başının üstü koyu gri benekli, sırtı, kanatları ve kuyruğu gri, boğazı ve göğsü kirli beyaz üzerine kırçıllı çizgili, ötüşü “zzitt, çıt” sesi gibi olan, ormanlarda, çalılıklarda ve akarsu boylarında yaşayan, yaz göçmeni ve geçit kuş türü.

Bern Sözleşmesi (Alm. Berner Übereinkunft, f; Fr. Convention de Berne, f; İng. Bern Convention) orm. Avrupa'nın yabani bitki ve hayvan varlığı ile birlikte bunların doğal yaşam alanlarının korunarak gelecek nesillere bırakılmasının amaçlandığı ve İsviçre'nin Bern şehrinde 1979 yılında imzalanan sözleşme.

beta açısı (Alm. Betawinkel, m; Fr. angle bêta, m; İng. beta angle) orm. Çığ başlama bölgesi ile çığ yolu üzerinde boykesitin ilk defa 10 dereceye düştüğü noktayı birleştiren hattın yatay ile yaptığı açı.

beyaz çözelti (Alm. Weisslauge, f; Fr. lessive blanche, f; liqueur blanche, f; İng. white liquor) orm. Kraft pişirmesinden sonra yeşil çözeltinin kostikleştirme işlemine tabi tutulan, elde edilen çözeltinin temizlenmesi ile hazırlanan ve pişirmede kullanılabilecek özellikteki çözelti.

beyaz çürüklük (Alm. Weißfäule, f; Fr. pourriture blanche, f; İng. white rot; white wood rot) orm. Basidiomycetes sınıfı mantarların etkisiyle odun yapısındaki selüloz, hemiselüloz ve ligninin tüketilmesi nedeniyle odun rengi beyazlaşmış, yapısı lif lif olmuş veya süngerimsi hal almış çürüklük tipi.

beyaz su (Alm. Rückwasser, n; Siebwasser, n; Fr. eaux blanches, pl; İng. white water) orm. Kâğıt üretiminde sulu hamurdan akaçlama ile uzaklaştırılan, içinde lif, toz elyaf ve kâğıt harmanında kullanılan diğer katkı maddelerinin bulunduğu su.

biberiye (Alm. Rosmarin, m; Fr. romarin, m; İng. rosemary; Lat. Rosmarinus officinalis) orm. Kışın yaprak dökmeyen, yaprakları kısa dar şerit biçiminde, mor çiçekli, kısa boylu, Akdeniz ülkelerinde doğal olarak yetişen, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, yapraklarından baharat ve uçucu yağ elde edilen bir çalı.

bircinsli birevcikli (Alm. einhausig; monözisch; Fr. monoïque; İng. monecious; monoecious) orm. Çiçeklerin dişi ya da erkek olmak üzere bir cinsiyet taşıdığı ve her iki cinsli çiçeklerin tamamının aynı bitki üzerinde olduğu çiçek durumu; eşanlam: monoik.

bircinsli ikievcikli (Alm. diozisch; zweihäusig; Fr. dioïque; İng. diecious) 1. orm. Çiçeklerin dişi ya da erkek olmak üzere bir cinsiyet taşıdığı ve bu bir cinsli çiçeklerden dişi olanların bir, erkek olanların da başka bir bitki üzerinde olduğu çiçek durumu; eşanlam: dioik. 2. tar. Funguslarda erkek ve dişi cinsiyet hücreleri ya da organlarının farklı taluslar üzerinde bulunması hali.

birincil kabuk (Alm. primäre Rinde, f; Fr. écorce primaire, f; İng. primary bark) orm. Odunlaşmamış tüm bitki gövde ve dallarının dışında yer alarak koruma görevi yapan, birincil bölünür dokulardan gelişen, en dıştan içe doğru epidermis, canlı kabuk ve endodermisten oluşan tabaka; eşanlam: primer kabuk.

birincil kök 1. (Alm. Hauptwurzel, f; Primärwurzel, f; Fr. racine principale, f; İng. primary root) biyom. Çimlenme sırasında tohum embriyosuna ait kök taslağından gelişen ilk kök. 2. (Alm. primäre Wurzel, f; Fr. racine primaire, f;

İng. primary root) orm. Odunsu bitkilerde kök ucundaki meristem doku tarafından oluşturulan ve henüz daha odunlaşmaya başlamamış olan, kökün uzama, yan kök oluşturma, su ve mineral madde alımını gerçekleştirme görevini üstlenen en uçtaki kısmı; eşanlam: primer kök.

birincil üretici (Alm. Primärproduzent, m; Fr. producteur primaire, m; İng. primary producer) orm. Ekosistemde fotosentez yoluyla inorganik bileşiklerden organik maddeleri meydana getiren bitkiler, siyanobakteriler ve bazı tek hücreliler gibi organizmalar.

birincil zararlı (Fr. organisme nuisible primaire, m; İng. primary pest) orm. Sağlam ve sağlık durumları iyi olan bitkilere ve yiyeceklere zarar veren böcekler; eşanlam: primer zararlı.

bisülfit pişirmesi (Alm. Bisulfitaufschluss, m; Fr. procédé au bisulfite, m; İng. bisulfite cooking; bisulfite process;

bisulfite pulping) orm. Pişirme çözeltisinde HSO3 iyonlarının baskın olduğu ve pişirme ortamının pH’sı 4-5 arasında tutularak uygulanan, daha ziyade Mg, Na ve NH4 bazı ile hazırlanmış çözeltiler kullanan, pişirmesinde delignifikasyonu yavaş, asit sülfit pişirmesine göre daha seçici olan ve bu nedenle hamuru verimi ve sağlamlık özellikleri yüksek olan kâğıt elde etme yöntemi.

(11)

bitki birliği (Alm. Pflanzengesellschaft, f; Fr. association des plantes, f; association végétale, f; İng. plant association) orm. Benzer habitat şartlarında gelişen, benzer fizyolojik özellik gösteren ve belirli bir bitki tür çeşitliliği ile tanımlanan birlik.

bitki büyümesi (Alm. Pflanzenwachstum, n; Fr. croissance de plantes, f; İng. plant growth) orm. Bitkilerin toprak altı ve toprak üstü kısımlarındaki bölünebilir hücrelerin mitoz bölünmeler yaparak oluşturduğu yeni doku ve organlarla meydana gelen hacim artışı.

bitki dışı salgı (İng. extraplant secretion) orm. Bitkilerde özellikle tozlaşması böceklerle olan bitkilerin çiçeklerinde bulunan ve yağ, nektar gibi bitki dışına yayılan salgı.

bitki ekolojisi (Alm. Pflanzenökologie, f; Fr. écologie végétale, f; İng. plant ecology) orm. Ekolojinin, bitkiler ile yetişme ortamları arasındaki ilişkilerini inceleyen alt dalı.

bitki fizyolojisi (Alm. Pflanzenphysiologie, f; Fr. physiologie végétale, f; İng. plant physiology) orm. Bitkilerin büyüme, beslenme, özümleme, solunum, hareket ve üreme gibi hayat olaylarını ve bu olayların sonuçlarını fizik ve kimyanın ana kurallarına göre inceleyen bilim dalı.

bitki formasyonu (Alm. Pflanzen-Formation, f; Fr. formation végétale, f; İng. plant formation) orm. Bitki popülasyonlarının tür bileşimi gözetilmeksizin, belirli ekolojik koşullara bağlı olarak yeryüzüne yayılmış bulunan ve benzer yaşam şekline sahip olan bitki coğrafyası bakımından sınıflandırmada kullanılan en büyük birim.

bitki hayat formu (Alm. Lebensform, f; Fr. forme de vie des plantes, f; İng. plant growth form; plant life form) orm. Bitkileri, çevre faktörlerine bağlı olarak yaşamlarını sürdürmeleri için uyarlandıkları, örneğin tomurcuk yapıları ya da yapraklarını döküp dökmedikleri esaslarına göre yaşama ve büyüme biçimlerini sınıflandırma yöntemi.

bitki içi salgı (İng. intraplant secretion) orm. Bitkilerde salgılandıktan sonra hücre içinde ya da hücreler arasındaki kanal ya da keselerde depolanan salgı.

bitki sosyolojisi (Alm. Pflanzensoziologie, f; Phytosoziologie, f; Fr. phytosociologie, f; sociologie des plantes, f;

İng. phytosociology; plant sociology; study of plant communities) orm. Bitki popülasyonlarını, bitkilerin birlikte yaşamalarını ve bunların yetişme ortamlarıyla olan ilişkileri kapsamında vejetasyon birimlerini, toplum dinamiği, ekolojisi, ardıllanması ve dağılış özelliklerini inceleyen bilim dalı; eşanlam: vejetasyon bilimi.

bitki yoğunluğu (Alm. Vegetationsdichte, f; Fr. densité de végétation, f; İng. vegetation density) orm. Birim alanda belirli bir türdeki bitki bireylerinin sayısı; eşanlam: vejetasyon yoğunluğu.

biyolojik çeşitlilik (Alm. Biodiversität, f; Fr. biodiversité, f; İng. biodiversity; biological diversity) orm. Coğrafi bir alanda canlıların farklılığını, değişkenliğini ve sayıca zenginliğini belirten, yeryüzünde ya da bir bölgede bulunan genlerin, türlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların bütünü; eşanlam: biyoçeşitlilik, canlı çeşitliliği.

Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi (Alm. Artenvielfaltskonvention, f; Fr. Convention sur la diversité biologique, f; İng.

Biodiversity Convention; Convention on Biological Diversity) orm. Birleşmiş Milletler tarafından 5 Haziran 1992 tarihinde Rio de Janeiro'da imzalanan, biyolojik çeşitliliğin korunmasının ve biyolojik çeşitlilik komponentlerinin sürdürülebilir kullanımının, genetik kaynaklardan ortaya çıkan faydaların eşit ve adaletli bir şekilde paylaşılmasının amaçlandığı sözleşme.

biyolojik kütle (Alm. Biomasse, f; Fr. biomasse, f; İng. biomass) 1. çevr. Biyolojik atıksu arıtımında organik kirleticileri tüketerek çoğalan mikroorganizma topluluğu. 2. enj. Yakıt olarak ya da yakıt üretiminde kullanılabilen, yaşayan ya da yakın zamanda oluşmuş katı, sıvı ve gaz şeklindeki organik maddelerin, organik atıkların, endüstriyel, ticari, tarımsal odun ve bitki artıkları ile enerji amaçlı tarım ürünlerinin tümüne verilen isim. 3. orm. Ekosistemde belirli bir zamanda, birim alanda veya hacimde bulunan canlı materyal miktarı;

eşanlam: canlı kütle, biyokütle.

bol tohum yılı (Alm. Mastjahr, n; Fr. année semencière, f; İng. mast year; seed year) orm. Belirli bir bölgedeki bir ağaç türünün diğer yıllara göre çok fazla sayıda bol kozalak ya da meyve oluşturduğu yıl.

bolluk ölçeği (Alm. Abundanz Skala, f; Fr. échelle d’abondance, f; İng. abundance scale) orm. Vejetasyon çalışmalarında seçilen bir örnek alandaki bir türün, çok az, az, sık, seyrek, bol, çok bol gibi bolluk durumunun ölçüsü.

boş hücre emprenye yöntemi (Alm. Spartränkung, f; Fr. imprégnation à cellules vides, f; procédé Rüping, m;

İng. empty-cell impregnation; Rüping process) orm. Ahşabın genellikle yağlı emprenye maddeleri ile işlem gördüğü, daha az kimyasal maddenin kullanılması için basınç uygulaması sonrasında sıkışan hava ile hücre

(12)

lümenlerinin hemen hemen boş kalması, hücre çeperinin ise tamamen emprenye edilmesi ilkesine dayanan, Ruping ve Lowry yöntemleri olarak en çok kullanılan ahşap emprenye tekniği; eşanlam: Rüping yöntemi, boş hücre yöntemi.

boşaltma kesimi (Alm. Räumungshieb, m; Fr. coupe définitive; İng. final cutting; final felling) orm. Özellikle büyük alan siper kesimi yönteminde, mevcut gençliğin ilk yıllarda dış etkilerden korunması için gerekli siper durumu ve giderek artan ışık gereksinimi karşılamaya yönelik yaşlı meşcereden bireyler uzaklaştırılması ve siper gereksinimi kalmayınca en son kalan yaşlı ağaçların tamamının kesilmesi.

boy büyümesi (Alm. apikales Wachstum; Fr. croissance apicale, f; İng. apical growth) orm. Bitkilerin gövde kısımlarında tomurcukların ve toprak altı kısımlarda kök uçlarında bulunan büyüme noktalarının birincil yapılarında mitoz bölünmelerle yeni hücrelerin oluşması ile gerçekleşen uzama.

boyacı sumağı (deri. duman ağacı) (Alm. Färbersumach, m; Perückenstrauch, m; Fr. barbe de Jupiter, f; arbre à perruques, m; fustet commun, m; İng. Eurasian smoketree; smoke bush; smoke tree; Lat. Cotinus coggygria) orm. Kışın yaprağını döken, yaprakları tam kenarlı, çıplak, kısa saplı, Türkiye’nin kıyı bölgelerinde doğal olarak yetişen, park ve bahçelerde süs bitki olarak yetiştirilen, fustik sarı olarak da bilinen sarı renkli fisetin boyarmaddesi içeren sık dallı çalı; eşanlam: peruka çalısı.

boyacı sumağı yaprağı (İng. smoke tree leaves) orm. Boyacı sumağı çalılarının topraktan 15-20 cm yükseklikte kesilen sürgünlerin kurutulması sonrasında elde edilen sepi maddesi bakımından zengin içeriğe sahip olmayan gerek kuru yaprak gerekse ekstrakt olarak kumaşların siyaha boyanmasında kullanılan odun dışı orman ürünü.

boylama (İng. tree size grading) orm. Ormanda üretim aşamasında kesilen ağaçların dalları kesildikten sonra en ekonomik kullanımı sağlayacak şekilde ağacın bölümlere ayrılması; eşanlam: ağaç boylama.

boylu fidan (İng. tall sapling) orm. Genellikle peyzaj ve süs bitkisi amacıyla yetiştirilen, 4-5 m boya kadar ulaşan ve toprağıyla birlikte taşınarak dikilen boylanmış fidan.

boyölçer (Alm. Höhenmesser, m; Fr. hypsomètre, m; İng. height meter) orm. Ağaç boyunu ölçmeye yarayan alet.

boz pırnal (Alm. Auchers Eiche, f; İng. boz-pirnal oak; Lat. Quercus aucheri) orm. Herdem yeşil olup yaprakları geniş eliptik biçimde, uç kısımları hafif dişli, üst yüzü çıplak az tüylü, alt yüzü keçe gibi tüylü ve ince bir mum tabakası ile örtülü; iki yılda olgunlaşan meyveleri kadeh pulları basık, üzeri tüylü olan, Türkiye ve Yunan adalarına özgü çalı ya da geniş tepeli küçük ağaç.

bozayı (Alm. Braunbär, m; Fr. ours brun, m; İng. brown bear; Lat. Ursus arctos) orm. Carnivora takımının Ursidae familyasından ortalama boyu 170-250 cm, ortalama ağırlığı 70-250 kg arasında olan, kürkleri kahverengi, kızıl ve koyu sarı, tombul gövdeli ve başı gövdesine göre küçük, alnı düz, kulakları kısa, yuvarlak ve birbirinden ayrık, bacakları kısa, pençeleri beş parmaklı, koku alma duyuları çok gelişmiş, hepçil, çok güçlü bir memeli türü.

bozuk orman (Alm. degradierter Wald; Fr. forêts dégradées, m; İng. degraded forest) orm. İnsan etkisiyle orman ekosistemlerinden herhangi bir işlevinin bozulmasıyla kapalılığın kırılması, ağaç ve dikili hacimlerinin azalması ve orman verimliğinin düşmesiyle meydana gelen orman.

böcek deliği (Alm. Insektenfrassgang, m; Fr. galerie d'insecte, f; İng. borer hole; insect hole) orm. Odun veya kabukta ergin böcek veya larvaların açtığı galeriler nedeniyle oluşan delikler.

böcekçil (Alm. Insektenfresser, m; Fr. insectivore, m; İng. entomophage; insectivore) orm. Böceklerle beslenen canlı; eşanlam: böcekobur.

böcekle tozlaşma (Alm. Insektbestäubung, f; Fr. entomophilie; İng. entomogamy; insect pollination) orm. Bitkilerde çiçektozlarının dişi çiçekteki dişicik tepesine arılar başta olmak üzere değişik böceklerle taşınması; eşanlam: entomogami.

böğürtlen 1. (Alm. Broombeere, f; Fr. ronce, f; İng. blackberry; Lat. Rubus) orm. Kışın yaprak döken nadiren herdem yeşil, yaprakları basit, loplu veya tüysü, beyaz-pembe çiçekli, genellikle sürgünleri dikenli, meyveleri lezzetli, bazı türleri meyveleri dolayısıyla kültüre alınmış, sarılıcı ya da yerde sürünen çalı cinsi. 2. tar. 1. (Alm.

Brombeere, f; Fr. mûre, f; mûron, f; İng. blackberry) Böğürtlen bitkisinin, yaklaşık 2 cm çapında olan, antioksidan zengini bileşik meyvelerden oluşan üzümsü meyve. 2. (Alm. Brombeere, f; Fr. ronce commune, f; ronce des bois, f; ronce des haies, f; İng. blackberry; Lat. Rubus fruticosus) Gülgiller (Rosaceae) familyası üyesi, Avrupa’da doğada yetişen, yaprağını döken çalı formunda olan, Mayıs-Ağustos ayları arasında çiçeklenmesi nedeniyle salkım üzerinde, olgunlaşmamış yeşil meyveden, pembe, kırmızı ve olgunlaşmış siyah meyveye kadar farklı formları görünen üzümsü meyve ağacı türü; eşanlam: böğürtlen ağacı.

Referanslar

Benzer Belgeler

Doğu lâdini a ve Akdeniz kökenli türler b için solma noktasındaki su potansiyeli (Ψπzt) değerlerine göre Duncan Testi sonuçları. Duncan Testi sonuçları a-b İşlemler

DNEL : Son kullanma tarihi: Tüketiciler Maruz kalma yolları: Deri teması Olası sağlık etkileri: Kronik etkiler Değer: 12,8 mg/kg. DNEL : Son kullanma

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hava kalitesi izleme istasyonları web sitesinde ( http://www.havaizleme.gov.tr/Default.ltr.aspx) yer alan MultiStationReport bölümünde SO 2 için

❖ Kırmızı (kötü) aralıkta dikkatli olunmalıdır: İyileştirme fonksiyonu durumu ve doku onarımında yer alan mineraller ve eser elementler eksiktir, bu da sonuç olarak

çevrcleyen oımanrar _ yoK otou: Gösterdikleri yeİde şimdi sadece zeytin ağaçlan tuİudu, tanE§ar çıDlaİ tepelğ

R744 (CO 2 ), 31,06 °C düşük kritik nokta sıcaklığı ve 73,8 bar yüksek kritik nokta basıncından dolayı diğer geleneksel soğutucu akışkanlara nazaran bir takım ek

Wayang kulit merupakan salah satu seni pertunjukan yang berasal dari kebudayaan .iawa clan sangat lerkenal Hal im dikarenakan pertunjukan wayang sangat sarat dengan unsur estetika

Nesne Yönelimli Programlama Tekniğini kavramak ve bu teknikleri kullanarak kendi nesnelerini programlamak. NYP prnsiplerine uygun çalışan ORM araçlarını kullanarak