• Sonuç bulunamadı

¤unuz hangi özellikler sizi dergiden farkl› olarak “canl›” ya-

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "¤unuz hangi özellikler sizi dergiden farkl› olarak “canl›” ya-"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Öncelikle maddenin yap›s›n› hat›rlayal›m. Maddenin yap›

tafllar› olan atomlar, belirli elementleri meydana getiriyor.

Bu elementler de, kimya yasalar› çerçevesinde bir araya gelerek, çeflitli bilefliklerin moleküllerini oluflturuyor. Bura- ya kadar her fley ayn›. Çünkü cans›z varl›klar da canl›lar da moleküllerden olufluyorlar. Elinizde tuttu¤unuz dergiyi düflünün. Sayfalardan, renkli mürekkepten ve biraz da ya- p›flt›r›c›dan oluflan cans›z bir varl›k. E¤er yeterince güçlü bir mikroskop alt›nda bakacak olursak, dergiyi meydana getiren sayfalar›n, mürekkebin ve yap›flt›r›c›n›n içerdi¤i molekülleri görebiliriz. fiimdi bir de flunu düflünelim, der- giyle sizin aran›zda hiçbir ortak özellik yok mu? Örne¤in, karbon elementi (C) ya da su molekülü (H

2

O) hem dergide hem de sizde bulunuyor olabilir mi? Evet. Belki baflka element ve bileflikler de ortak. O halde sahip oldu-

¤unuz hangi özellikler sizi dergiden farkl› olarak “canl›” ya-

p›yor? Derginiz sizin gibi düflünme yetisine sahip de¤il; ka- rar verebilme yetisine de. Ama bunlar› yapamayan canl›lar da var. Bir bitki sizce düflünebilir ya da karar verebilir mi?

Öyleyse, daha basit fleyler olmal› canl›lar› canl› yapan. En basit canl›lar olarak kabul edebilece¤imiz bakterilerde bile görülebilecek ortak bir fleyler olmal›...

Hücreye ne dersiniz? Canl›lar›n hepsi hücrelerden mey- dana geliyor. Farkl› tiplerde olsalar da, tüm canl›lar›n hüc- releri var. Kimi yaln›zca tek bir hücreden meydana geli- yor, kimi onlarca hücreden, kimisi de trilyonlarca. Bu hüc- reler farkl› canl› gruplar›nda farkl› ifllevler yapabiliyorlar.

Canl›lar›n geliflmifllik derecesine, hücrelerin yap›s›na, say›- s›na ve tafl›d›klar› özelliklere göre de¤iflebilen bu ifllevlerin yan›nda, tüm hücrelerde ortak olan baz› özellikler de var.

Öncelikle, cans›z varl›klarda oldu¤u gibi, hücrelerin hep- si çeflitli moleküllerden meydana geliyor. Ancak, canl›lar›n yap›s›nda, cans›z varl›klardan farkl› olarak organik mole- küller de yer al›yor. Yap›s›nda karbon atomu içeren ya¤- lar, proteinler, karbonhidratlar ve çekirdek asitleri (DNA ve RNA), “organik moleküller” olarak adland›r›l›yorlar.

Cans›z varl›klar›n yap›s›nda bulunmayan bu moleküller, canl›lar›n hepsinin yap›lar›na giriyor. Bu moleküllerin ara- s›nda, kendini ço¤altabilme yetene¤ine sahip olan çekir- dek asitlerinin ayr› bir önemi var.

Moleküler yap›n›n d›fl›nda, hücrelerin hepsinde olup biten baz› olaylar var. Hücre içine baz› maddeler al›n›yor (bes- lenme), bu maddelerden enerji üretiliyor (solunum), bu enerji hücre içinde belirli olaylar›n gerçeklefltirilmesinde kullan›l›yor (metabolizma) ve bu olaylar s›ras›nda a盤a ç›- kan baz› istenmeyen bileflikler hücrenin d›fl›na ç›kar›l›yor (boflalt›m). Bu olaylar›n hepsi, bakterilerde de, mantarlar- da da, bitkilerde de, bir kar›ncada ya da bir filde de, ve ta- bii ki sizin hücrelerinizde de gerçeklefliyor. Öyleyse, bu özelliklerin tamam›n› “canl›l›k” tan›m›n› yaparken kullanabi- lir miyiz, ne dersiniz?

Bu olaylar gerçekleflirken, hücrenin içinde bir ifl bölümü yap›l›yor. Hücrelerin içinde, “organel” ad› verilen özellefl- mifl yap›lar bulunuyor. Bunlar›, hücrenin organlar› olarak düflünebiliriz. Ancak, bakteriler gibi baz› basit yap›l› hücre- lerde bu yap›lar tam anlam›yla oluflmufl de¤il. Yaln›zca hücrenin içinde belirli bölgelerde yo¤unlaflm›fl molekül- cükler halinde yer al›yorlar. Böyle hücrelere “prokaryot”

deniyor. Daha ileri yap›l› canl›lardaysa, bu bölgeler, zarla kapl› gerçek organeller halini al›yor. Bunlar da “ökaryot”

hücreler. Bizim vücudumuzda ökaryot tipte hücreler bulu- nuyor. Yani, hücrelerimizin içinde çok say›da çeflitli orga- nel var. Önümüzdeki aylarda, hücrelerimizin en d›fl k›s- m›ndan, zardan bafllayarak bu organelleri tan›maya baflla- yaca¤›z. Bu arada sizler de, organellerle ilgili sorular›n›z varsa, bize gönderebilirsiniz. Sorular›n›z› elimizden geldi-

¤ince ve yerimiz yeterli oldukça bu köflemizde yan›tlama- ya çal›flaca¤›z. Evet, art›k hücreye do¤ru yolculu¤a haz›r›z!

Deniz Candafl

Canl›lar› cans›z varl›klardan nas›l ay›r›- r›z? Belki de normal olarak verilecek ce- vap flu olacak: “Biri cans›zd›r, di¤eri canl›.” Peki canl› olmaktan neyi kastedi- yoruz? Asl›na bakarsan›z, bilim dünyas›

yüzy›llard›r canl›-cans›z ayr›m› üzerinde kafa yoruyor. Bu soruya verilebilecek çok fazla yan›t var. Ancak, bu yan›tlar›n hiçbiri biliminsanlar›n› henüz tam anla- m›yla tatmin edebilmifl de¤il.

Canl›l›¤a

Daha Yak›ndan Bakmaya Var M›s›n›z?..

Canl›l›¤a

Daha Yak›ndan Bakmaya Var M›s›n›z?..

114

Nisan 2007 B‹L‹M

ve

TEKN‹K

!

! !

!

! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! !

YY

YY››››ll

ll

dd››

d d

››zz

zz

TT

TTaaaakk››

kk

››m

m

mm››››

hucre 21/3/5 15:1 Page 1

Referanslar

Benzer Belgeler

¤  Bütün hücreler plazma zarı adı verilen bir zarla çevrilidir.. ¤  Zarın iç kısmında sitoplazma

¤  Diğer yandan, hücre yoğun bir çalışma içinde ise ATP üretiminin artırılması için solunum hızlanır. ¤  Buradaki kontrol,

A) Bitkilerde depolanan enerji, besin zinciri yoluyla tüm canlılara dağılır. B) Fotosentez yoluyla inorganik maddeler organik maddelere dönüşür. C) Besin zincirinde

Özet: Bu çal›flmada, nematodlar›n omnivor karideslerden Penaeus indicus (Crustacea: Penaeidae) ve karnivor karideslerden Macrobrachium rosenbergii ile Palaemon elegans

Marafl peyniri üretiminde inek, koyun ve bu sütlerin eflit oranda kar›flt›larak kullan›lmas›n›n, peynirlerin tuz ve kül oranlar› ile aw de¤erleri üzerine

Bu çal›flmada, bir sonlu-farklar algoritmas› yard›m›yla elektrik özdirenç yönteminde yayg›n olarak kullan›lan Schlumberger, Wenner, pol-pol ve dipol-dipol

Bilindi¼ gi üzere herhangi bir dinamik sistemin i¸ sleyi¸ sinde ço¼ gunlukla bir çe¸ sit sürtünmeden dolay¬ enerji kayb¬ olur. Bununla beraber, belli durumlarda bu kay¬p o

Mayoz sonucu oluşan n kromozomlu gametlerin birleş- mesi (döllenmesi) ile 2n kromozomlu zigot oluşur. Böy- lece türlerin nesiller boyunca kromozom sayısı sabit