• Sonuç bulunamadı

Sardunyalı Şapka. Sardunyalı Şapka. (Beş sahneli oyun) Yazan: Mariann Ungár OYUNCULAR. Dokuz Çocuk

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Sardunyalı Şapka. Sardunyalı Şapka. (Beş sahneli oyun) Yazan: Mariann Ungár OYUNCULAR. Dokuz Çocuk"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Sardunyalı Şapka

(Beş sahneli oyun) Yazan: Mariann Ungár

OYUNCULAR Dokuz Çocuk

(2)

Dekor: Elbise askısı, bank, masa, sandalyeler

Kostüm: Şapka, şal, mutfak önlüğü, beyaz önlük (Tercih edilirse, aksesuarlar değişebilir.)

Müzik: Uygun bir müzik, zil

Sahne: (Oyun sırasında hareket ettirilecek.) Sol arka tarafta elbise askısı ve üzerinde çeşitli malzemeler, sol taraf ortada bir masa, arka planda iki sandalye, sahnenin ortasında bir bahçe masası, sol taraf önde ve arkada sandalyeler ve istenilen sayıda üzerine oturmaya uygun mobilyalar

Zaman: Günümüz, herhangi bir zaman Yer: Budapeşte ya da herhangi bir yer

1.Sahne

EVDE

Sabah, uyandıktan sonra. Sahnede iki çocuk gerinip, esneyip, bir şeyler arayıp, giyinip, yıkanarak güne hazırlanmaktadır:1. ve 2. çocuk içeriye girerler, ellerini ve yüzlerini yıkayıp dişlerini fırçalarlar. Sabah hazırlıkları, koşuşturmalar…

1. çocuk: (aynanın önünde) Yine büyümüşüm. Yemin ediyorum, dün on santim daha kısaydım… (Yan tarafına dönüp kendisini incelemeye devam eder.) Aynı ütü masası gibi yamyassıyım...

(Birkaç saniye hareketsiz kaldıktan sonra)

2. çocuk: Yüzüm yanıyor. Yoksa yine mi kızarmışım?

Çillerim de kış uykusundan uyanmışlar (İç çekiyor.)

3-7. çocuklar: (Birer birer ortaya çıkarlar. Uykulu uykulu ortalıkta gezinip sahnenin her tarafına yayılırlar ve gündelik hazırlıklarını yapmaya başlarlar:

Yıkanma, taranma, üst-baş giyinme vb. Sonra hepsi aynanın önüne geçerler.)

(3)

2. çocuk: Annemin ruju. Akşam aşırmıştım. Pas gibi de kahverengi; ama ne yapayım yeni moda buysa? (Abartılı hareketlerle ruj sürer gibi yapar.)

3. çocuk: Saçım da pırasa gibi dümdüz. Örsem mi acaba? (Saçını örer.) Öf beğenmedim, çocuk gibi oldu. En iyisi annem gibi topuz yapayım. (Saçını topuz yapar.) Öf bu da olmadı, çok yaşlı görünüyorum. Öf, hayır, yaşlı görünüyorum. Aaaaaa! (Saçını dağıtır.) Rüzgâr çıktı derim.

4. çocuk: (gözlüklü) Ben neden gözlüklüyüm ki? Bu yeni çerçeve de amma... Bari burnumu acıtmasa! Yanlışlıkla üstüne otursam...

Üstüne bassam... Aslındaaa – dürüst olursak– eskisinden daha iyi...

5. çocuk: Ne kadar çekiştirirsem çekiştireyim, içine giremiyorum.

Halbuki en sevdiğim pantolonum bu. Aman yırtılmasın da!

Yarından itibaren aç gezeceğim!

6. çocuk: Yok artık! Çenemde yeni bir sivilce çıkmış! Rezil şey, seni hemen sıkacağım!

7. çocuk: O kadar yorgunum ki. Öyle halsizim, öyle sıkkınım ki...

Ah benim sardunyalı şapkam.

8. çocuk: (koşarak) Botum nerede?

9. çocuk: (koşarak) Siyah kotum nerede? (Ortalığı karıştırıyorlar, bir şey arıyorlar; kimisi yavaş, kimisi aceleyle, herkes kendi tarzında.)

2. çocuk: Çizgili kazağım nerede?

3. çocuk: Uğurlu kolyem nerede?

4. çocuk: Deri ceketim nerede?

(4)

Toparlanıp, yavaş yavaş sahnenin ortasında, okula gidiyormuş havasında buluşurlar. Birbirlerine selam verip, itişip kakışıp, şakalaşırlar.

Mind: Selam!... Merhaba!... Günaydın!... N’aber?... Nasılsınız?

Zil sesi – Sınıfa çağırıyor.

2.Sahne

SINIF

Sınıftaki sıralarında oturur gibi, yüzleri seyircilere dönük şekilde yere oturarak üç sıra, ikişer ikişer dizilirler. Çocuklardan bir tanesi öğretmen rolünde oynamaktadır. Diğerleri, dikkatle ortadaki öğretmeni izlerler.

1. çocuk: Bir de ne anlattığını anlasam!

2. çocuk: (Yanındaki çocuğu hafifçe ittirir ve diğeri devrilir.) Devrilirsen seni tutmayacağım.

3. çocuk: (Uyuyakalmak üzeredir, devrilir.) Ne oldu? Kim seslendi?

4. çocuk: Sözlü sırası sende! Tahtaya kalksana!

3. çocuk kalkar, yürümeye başlar.)

2. çocuk, ayağa kalkan çocuğu çekiştirir; gülüşürler.)

1. çocuk: Sevgili Sári teyze, aman lütfen yavaş ol! (Büyük bir hızla not alır.)

5. çocuk: Şşhht, duyamıyorum!

(5)

6. çocuk: Ne diyor? İdeal denklem de neymiş?

7. çocuk: İdeal değil, lineer! (Yüzünü buruşturur, anlamaz bir ifadeyle tahtaya doğru bakar.)

İtişip kakışarak birbirlerinin saçlarını çekerler. Sonra durularak hep birlikte hayallere dalarlar, kendilerinden geçerler. Bazıları yüz üstü yere uzanıp ayaklarını sallamaya başlarlar. Bazıları da sırt üstü yatıp bacak bacak üstüne atarlar. Hepsi rahat bir pozisyon alır.

8. çocuk: Boş boş bakıyorum...

1. çocuk: Güneş gözümü kör ediyor...

2. çocuk: Yatıp yuvarlanmak ne güzel olurdu...

3. çocuk: ...çiçekli, yeşil bir çayırda...

4. çocuk: Gözlerim kapanıyor. Rüya mı görüyorum?

5. çocuk: Rüya görmek çok güzel...

Uyuyakalmış gibi başlarını eğerler ve rahat pozisyonlar alıp hareketsiz kalırlar. Topluca da uyuyabilirler. Uyuma pozisyonundan, bir sonraki sahneye geçerler.

3.Sahne

RÜYALAR

Bölüm I./ Sinemada – Kız arkadaşlar

A: (Geç kaldığı için, yerini almış izleyicilerin arasından beceriksizce hareketlerle arkadaşının yanına ulaşır.) Merhaba!

(6)

B: (Kafasını bile kaldırmadan filmi izlemeye devam eder, kayıtsızca seslenir.) Selam!

A: Neyin var?

B: Hiç (Mızmızlanır.)

A: Külahıma anlat! Ne kadar çabalarsam çabalayayım, iki gündür yüzüme bile bakmadın. Orada yokmuşum gibi davranıyorsun.

B: Hmm...

A: Böyle yapma ama! (İkna etmeye çalışır, sonra da sevgiyle B’nin omzuna dokunur.) İnan bana Attilla’ya ona âşık olduğunu söylemedim. Kati ağzından kaçırdı, ben söylemedim. Ben sadece…!

B: (Arkadaşına bakar, omuzlarını silker ve umursamazca konuşur.) Önemli değil. Zaten artık onunla ilgilenmiyorum A: O zaman iyi; çünkü dün gördüm ki... (Gizli bir şey söyleyecekmiş gibi diğerine doğru eğilir, acıklı acıklı bakar;

hala ayakta durmaktadır. Bulundukları pozisyonda hareketsiz kalırlar.)

Bölüm II./ Evde – Anne ve kızı

Anne: (Bulaşıkları yıkayıp kurulayarak eşyaları kaldırırken, kızı ayak altında dolanıp sabırsızca, hararetle konuşmaya başlar.) Sus artık! Bıktım bu sorunlarından!

Kız: (Mutfak işlerine yardımcı olmaya çalışarak tatlı dille konuşur.) Anneciğim lütfen, sadece bugün, bu çok önemli, gitmem lazım, söz veriyorum yarın temizleyeceğim… Eşyaları kaldıracağım… çöpü atacağım… derslerime çalışacağım…

(7)

Lütfen bu seferlik gideyim! Lütfen bana yaramaz ve sorumsuz olduğumu söyleme! (Empatiyle ve alttan alarak) Tamam, biliyorum… Ama sadece bugün. Söz veriyorum, yarından itibaren değişeceğim

Bölüm III./ Öğretmenler odası– Öğretmen ve çocuk

Öğretmen masanın başına oturmuş, çocuğun ödevini düzeltmektedir.

Çocuk da canı sıkılarak dikilmektedir.

Öğretmen: (Başını kaldırıp ödevdeki hataları gösterir.) Yine ödevini düzgün yapmamışsın! Sınıfta mı kalmak istiyorsun?

Babanı çağıracağım!

Çocuk: (arsızca) Evde değil.

Öğretmen: Bir de saygısızlık mı yapıyorsun?

Çocuk: (kayıtsızca) Yoo, boşanıyorlar.

Bölüm IV./ Meydanda, parkta – Kızlar ve kız kardeş

Bankın üzerinde iki kız oturmaktadır. Kızlardan bir tanesi çantasından yemeğini çıkarır ve başını kitabına gömmüş olan diğerine de ikram ederek yemeye başlar.

3. kız: (Koşarak yanlarına gelir, çantasını yere atıp, diğerlerinin arasına oturarak neşeyle konuşmaya başlar.) Yırttım! Zürafa beni sözlüye kaldırmadı.

1. kız: (dalga geçerek) Torpil yapayım mı?

3. kız: Yarına yine Macarca, matematik, tarih çalışabiliriz...

1. kız: (ironik bir şekilde) Aman devam etme! Şimdiden yoruldum.

(8)

Bu sırada 2. kız kitabını çantasına koyar ve arkadaşlarıyla ilgilenmeksizin yavaşça ayağa kalkar. Yola koyulmak üzeredir.

3. kız: (Kızı yakalar, ayağa kalkar ve diğerini kendisine doğru çeker.) Senin neyin var? Neden yüzün asık?

1. kız: (heyecanla) Yoksa?

3. kız: O?

İçeriye kız kardeş girer. Neşeyle, topunu sektire sektire yanlarına gelir.

1. kız: Şhht, kız kardeşin!

2. kız: (canı sıkkın) Kız kardeşim...

Kız kardeş: Benimle oyun oynayın!

1. kız: Bizi rahat bırak, tamam mı?!

Kız kardeş, kalbi kırılmış bir şekilde, topunu koltuğunun altına sıkıştırıp çıkar.

3. kız: (heyecanla) Söylesene ne oldu?

2. kız: (Ayağa kalkar, öfkeyle ve üzüntüyle anlatmaya başlar.) Dóri ile birlikte nasıl güldüklerini bir görseniz!

3. kız: (Teselli etmek için kıza doğru eğilir.) Yok canım, Dóri onun tipi bile değil.

2. kız: (adeta kendi kendine) Canım acıyor. (Kızlara dönüp, aşkla hayaller kurarak) Ama biliyorsunuz, o kadar muhteşem kahverengi gözleri var ki... (Panikle) Ama Dóri ile ikisini düşününce... Çıldırıyorum. (Arkadaşlarından ayrılıp, kendi içine dönerek evin yolunu tutar. Diğer ikisi, ne yapacaklarını

(9)

bilmeksizin birbirlerine bakarlar...)

Kıpırdamaksızın yerde yüz üstü yatan bir kız, bir kabustan uyanmış gibi, sıçrar ve konuşmaya başlar:(yüz üstü yatarak) Keşke yetişkin olabilsem.

Arkasını döner, yeniden uykuya dalmış gibi hareketsiniz kalır.

4.Sahne

YETİŞKİNLER

Bölüm I./ Evde – Aynanın önünde

Aynanın önünde kendine bakar, kaşlarını çatar.

1. kız: Gün be gün yaşlanıyorum. Gözümün kenarında yeni bir kırışıklık oluşmuş. Mor halkalar. (Yüzünü pudralar, gözlerine kalem çeker.) Makyaj da fayda etmiyor. (Saçlarını incelemeye başlar ve beyaz telleri fark eder.) Yoo, hayır, hayır... Buna dayanamam! Bir tel saçım daha ağarmış! (Cüretkarca) Ailem ne derse desin, ben yine de kızıla boyatacağım!

Bölüm II./ Evde – Temizlik sırasında

Evde temizlik yaparken, birdenbire, ne yapacağını bilemeden durur.

2. kız: Bu misafirler neyime gerek? (Sinirli ve sabırsızca)

Çamaşır, temizlik, alışveriş, yemek yap, tatlı pişir... Ailemi de ara ki bulasın. (Gittikçe daha sinirli bir şekilde odadan odaya geçer;

eşyaları toplar, kıyafetleri katlar, elektrikli süpürgeyle yerleri süpürür.) Onlar bahçede top oynarken, ben de kovayla ağırlık çalışabilirim. (Kabullenmiş şekilde) Daha çocuk odası ve oturma

(10)

odası var. Dahası, ütü de beni bekliyor... Bir şey yanıyor...

(Bir anda kendine gelir, koşarak odadan çıkar.) Buldum, işte buyurun: Kömürleşene kadar kızarmış hindi göğsü!

Bölüm III./ Yolda – Eve giderken

Tüm sahneden, aşağı yukarı koşuşturarak, ağır çantalar, torbalar taşıyarak…

3. kız: (Koşuyor.) İşe koşuyorum; oradan markete, pazara ve eve (Aniden durur.) Bir şey unutmayayım da! (Aceleyle çıkar, masanın başına oturur; dikkatle, çek dolduruyormuş gibi, kendi kendine bir şeyler konuşarak kağıtları imzalar.) Faturaları ödemeye koşuyorum; postaneye, kargoya, imza atmaya, satın almaya, iş kotarmaya... (Aceleyle kalkar, otobüste oturur gibi sıkı sıkı tutunurken konuşmaya devam eder.) Kitap almaya koşuyorum, para almaya, çocuğu almaya... (Otobüs aniden fren yapmış gibi öne doğru eğilir; düşecekmiş gibi olur, tutunur ve camdan bakar gibi devam eder.) Koşuyorum, koşuyorum, koşuyorum. Artık neden koştuğumu bile bilmiyorum... (Boş bakarak durur.)

Bölüm IV./ Aynanın önünde

4. kız: (vücudunu inceleyerek) Yine kilo almışım. Eteğime sığamıyorum. (Aynanın yanından ayrılır, morali bozulmuştur.) Oysa ki genç kızken kum saati gibi incecik belim vardı... Nerede o eski... eski püskü şapkam? Benim sardunyalı şapkam...

(Şapkayı aramaya başlar.)

(11)

5.Sahne

Zil çalar. İrkilirler. Sırada oturmayıp bir yerlerde duranlar, aceleyle yerlerine otururlar. Sınıf yeniden düzene kavuşur. Hayal kurmayı bırakırlar.

1. kız: (kabustan uyanmış gibi) Neredeyim ben?

4. kız: (yanındaki arkadaşını dürterek, bilmediği bir

dünyadaymış gibi) Burası 7 C sınıfı mı? (Rahatlayarak) Şansım varmış.

Çantalarını toplamaya başlarlar. Ortama neşeli bir hava hakimdir. Yan taraftan sahneye kız kardeş girer. Şaşkınlıkla ablasına ve diğerlerine bakar. Elinde sardunyalı şapka vardır.

1. kız: Kız kardeşin! (Heyecanla, şaşkınlıkla, sevgiyle) 2. kız: Kız kardeşim... (Gururla) ve şapkam...

Müzik başlar. Diğerleri yavaş yavaş çantalarını toplamayı bitirirler.

Herkes, dans ederek sahnenin ortasına doğru ilerleyen ve diğerlerini de dansa çağıran küçük kızı izlemektedir. Ablası da kardeşinin yanına gelir, gıpta ederek kardeşini izler ve dans adımlarını öğrenmeye çalışır.

Kız kardeş şapkayı ablasına verir, ablası şapkayı başına takar ve birlikte dans etmeye devam ederler. Diğerleri de birer birer, önce dansı bilmezmiş gibi çekinerek dans etmeye başlarlar. Sonra, önde kız kardeş ve ablası; arkada diğerleri, hep birlikte dansa devam ederler…

Kötü rüyaları geride bırakıp, hep birlikte dans ederler.

-Son-

Referanslar

Benzer Belgeler

Şapkamı alıp götürmesin diye aceleyle hamle yapıp uzanınca ayağım kaydı ırmağa yuvarlandım...” Erdem irkilerek yerinden doğruldu: “Yüzme biliyordun değil

Bu kişilerden bazılan şunlar: Emel Sayın, Muazzez Ersoy, Samime Sanay, Gönül Yazar, Orhan Gencebay, Okay Temiz, Sezen Aksu, Müzeyy en Senar, Zekai Tunca, Metin Akpmar,

23 ALİ OKUMUŞ YÜKSEK LİSANS Türk Tarih Kurumu ORTA DOĞU VE AFRİKA ARAŞTIRMALARI 24 NURULLAH TURAN YÜKSEK LİSANS Türk Tarih Kurumu ORTA DOĞU VE AFRİKA ARAŞTIRMALARI 25

Sistem ekranı küçük ve kontrolü zor olan yeni nesil cihazlar, örneğin özellik- le akıllı saatler için yeni açılımlar sunabildiği gibi, tek- nolojiyi farklı yönleriyle

Ama 'greve çıktığın için pi şman mısınız' derseniz hayır burada olduğum için hiçbir pişmanlık duymuyorum" diyor.Daha önce işe gitmek için haz ırlanırken artık

Ah eden kimdir bu saat kuytuda Sustu bülbüller hıyaban uykuda Şimdi ay bir serv-i simindir suda Esme ey bad, esme canan uykuda. »„■■ '■..■.■■.v:r - " '

Cinsiyetin, öğrenim görülen sınıfın, anne eğitim düzeyinin, baba eğitim düzeyinin tehlikeli madde algısı ve tehlikeli madde önlem algısı üzerinde

Bu bağlamda ilk olarak anlık duygu durumu ölçeğinin alt değişken- leri olan yakınlık, olumlu duygu ifadesi ve olumsuz duygu ifadesi ile mutluluk ve plansız satın