• Sonuç bulunamadı

HABERLER: ENDÜSTRİLEŞMİŞ YAPIYA DOĞRU.. 3 üncü CIB KONGRESİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "HABERLER: ENDÜSTRİLEŞMİŞ YAPIYA DOĞRU.. 3 üncü CIB KONGRESİ"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

yeni malzemeler ve fabrikasyon tekniği hâ-kimdir. Çelik, hafif madenî halitalar, kontr-plâke, plâstikler, cam elyafı desinatörlere yeni imkânlar sağlamaktadır. Bununla bera-ber ağaç mobilya için yine esas malzemeyi teşkil etmektedir. Maden mobilyanın taşı-yıcı kısımlarında ve ayaklarda kullanılmak-tadır. Koltuklarda deri ve tweed kaplama-nın altında kontrplâke ve plâstikler yeni hat ve formlara geniş imkân vermektedir.

Bu güzel kitabı tavsiye ederiz.

H A B E R L E R :

ENDÜSTRİLEŞMİŞ YAPIYA

DOĞRU..

3 üncü CIB KONGRESİ

Ön program:

3 üncü CIB kongresinin hazırlık saf-hası bir hayli ilerlemiş olup, organizatörler artık dikkati program üzerine çekme zama-nının geldiğine inanmaktadırlar. Kongre 23 ilâ 28 Ağustos 1965 tarihleri arasında K o -penhag'da toplanacaktır. Y a p ı araştırması, plânlama dizayn, konstrüksiyon veya sayı-sız yapı endüstrilerinden herhangi biri ile ilgili bulunan kimseleri «Towards Indüstria-lised Building» esas teması konusunda top-lanacak olan kongreye davet etmekten bü-yük bir memnunluk duymaktayız.

CIB ve 3 üncü CIB Kongresi Başkanı P. A R C T A N D E R

Kongre konusu, her biri ayrı toplantı günleri içinde ele alınacak 10 ayrı konuya bölünmüştür. İştirak edenlere kendi ilgi alanları içinde bulunan bütün konulardaki tartışmalara katılma imkânını verebilmek için, toplantılar mümkün olduğu nisbete biri ile ilgili ve birbirini izleyen konulara bağlı tutulacak ve bu amaçla iki veya üç toplantı aynı zamanda yapılacaktır.

Her konunun tartışması için iki veya daha fazla toplantı yapılabilecektir. Tartış-maların açılış ve kapanışını yapacak olan raportörler tarafından her kısım için yakla-şık olarak 900 kongre tebliği takdim edile-cektir. Kongre yazıları, kongreden bir hayli önce Standard boyda ve dosyalama imkânını vermek üzere hazırlanmış, serbest sayfalar halinde mevcut bulunacaktır. (Fazla nüsha e l d ; edilebilir.)

Kongrede aşağıdaki konular görüşüle-cektir :

— İhtiyaçlar karşısında kapasite.

— D E Ğ İ Ş E N S T R Ü K T Ü R - Endüstrileş-miş yapıya doğru.

— Yeni bir endüstride üzerinde durulan merkez noktası: Bünye - pazar.

— D İ Z A Y N ve Prodüksiyon entegrasyonu. — Dizayna akseden endüstriyel

prodüksi-yon metcdları, gelişme devresi,

«typifi-cation». dizayn yönteminin rasyonali-zasyonu.

E Y L E M L E R İ N P L Â N L A N M A S I : — Y a p ı eylemlerine uygulanan endüstriyel

plânlama m e t o d l a r ı : M o d e r n plânlama prensipleri, maliyet kontrolü.

N İ Z A M N A M E L E R _ Tahditten pro-düksiyonu teşvike doğru.

Boyutların koordinasyonu ve tatbikatta uygulanan standardizasyon.

Ev yapımında endüstriyel prodüksiyon metcdları: Fabrika yerinin tayini, prefabri-kasyon, organize edilmiş montaj.

Yapının endüstrileştirilmesinin malzeme gelişmesi üzerindeki etkisi: Yeni ihtiyaçlar -yeni imkânlar.

Dizayn ve prodüksiyon programı temel-lerini tesbit etmek için fonksiyonel analiz.

Çeşitli safhalarda endüstrileşme: Özel problemler ve genel esaslar.

Bilginin geliştirilmesi ve nakli: Araştır-m a ve prodüksiyonun entegrasyonu, geriye besleme «feedback».

F O L K L O R

TÜRKİYE'DE HALK ŞARKI

VE OYUNLARI

[~~j Bonn ( D a D ) — Federal Başşehir Bonn'-da A l m a n - Türk Cemiyeti muntazaman konferanslar tertiplemekte, dinleyicilerine Türk tarihi, iktisadiyatı, sanatı ve edebiyatı hakkında malûmat edinmek fırsatını ver-mektedir. Bu meyanda kısa bir müddet ev-vel Dr. Vedat N e d i m T ö r de «Türk Halk Şarkı ve Oyunları» hakkında bir konferans vermiştir.

Zamanımızda dünya bir birliğe doğru gitmekte, modern taşıt araçlarıyla mesafeler kısalıp, milletlerin yaşayışında beynelmilel âdet ve modalar hâkim olmağa başlamakta-dır. Bu bakımdan milletlerin hususiyetlerini ihtiva eden şeyleri toplayıp gelecek nesil-lere nakletmek, büyük bir ehemmiyet ka-zanıyor. Ç o k eski geleneklerin en mükem-mel ifadesi hiç şüphesiz halk şarkı ve oyun-larında bulunur. Tanınmış Türk yazarı ve Türk folklor mütehassısı Vedat N e d i m Tör'ün geniş izahları, Türklerin halk şarkı ve oyunlarının önemini ne kadar iyi kav-ramış olduklarını göstermiştir.

Konferansta görülen film ve renkli dia-pczitifler Türkiye'de filme alınan 360 halk oyununun ancak bir kısmını tejkil ediyordu. Vedat Nedim Tör'ün bu film ve diapozitif-ler hakkındaki izahları, Osmanlı İmparator-luğunun tarihi ve sosyolojisi, «birçok millet-leri ve etnolojik tesirmillet-leri içinde toplayan» Türkiye hakkında geni; bir bilşi vermiş, Türkiye'de halk sanatının zenginliğini gös-tererek, bunları muhafaza etmenin bir vazi-fe, bir b o r ç olduğuna işaret etmiştir.

Türk oyunlarında zengin, rengârenk millî kıyafetler gözleri kamaştırıyordu. Bu çeşitli oyunlar arasında bilhassa kaşık oyun-ları, ceng oyunoyun-ları, düğün havalan ve balık avından sonra o m u z omuza veren balıkçı-ların oyunu ç o k beğenilmiştir.

Dr. Vedat Nedim Tör'ün bu entere-san konferansı büyük bir ilgi görmüştür. Dinleyiciler, Türk folkloru hakkında sık sık böyle konferanslar dinleyebilmek, Türk folklorunun bilmedikleri taraflarını işitmek temennisinde bulunuyorlar.

Peter Klein

ÇİMENTO İSTİHSALİ 3 YILDA

1 MİLYON TON FAZLALAŞTI

Ankara, (Cunıhuriyet'ten) Q Çimento istihsalinde 1961 e nazaran 1964 yılında, bir milyon tonluk bir artış sağlandığı bugün açıklanmıştır.

Sanayi Bakanlığınca yapılan açıklama-ya göre 1961 yılında 2 milyon ton civarın-da olan çimento istihsali 1962 de yüzde 15 oranında bir artışla 2.323.246 tona, 1963 de ise yine bir önceki yıla nazaran yüzde 16 oranında fazlalaşarak 2.697.794 tona ulaş-mıştır.

1964 yılının on aylık çimento istihsa-linin 2.470.000 ton olduğunun belirtildiği açıklamada, bu bakımdan yıl sonunda 3 mil-yon tona çıkarılacağı ve istihsaldeki bu ar-tışa paralel olarak satışlarda da gelişme ol-duğu ifade edilmektedir.

BEYAZ ÇİMENTO

AMBALÂJLARI BOZUK!

| ] Yerli beyaz çimentoların torbaları iyi kapatılmadığı için, kısa zamanda vasıflarını kaybetmekte ve kesilmektedirler. Beyaz çi-mento kullanan sıvacılar ve çiniciler bu se-bepten şikâyet etmekte ve yapılan işlerin bozuk çıktığını, büyük zararlara sebep ol-duğunu bildirmektedir.

Çimento torbalarının ağızlarının ithal mallan gibi dikişli veya bandlı olması icap etmektedir. Halbuki, fabrikalar torba ağız-larını Portland çimentosu gibi birkaç madenî çengelle tutturmakla iktifa ediyorlar. Bu ise ağızların kenarlarından çimentonun za-manla hava ve rutubet almasına sebep ol-maktad::. Müstehlikler beyaz çimentoları-mızın daha itina ile ambalajlanmasını iste-mektedirler. Ayrıca beyaz çimentoların el'an dünya baz fiatlannın ç o k üstünde anormal fiyatlarla satıldığına dikkati çekmekte, ton fiyatının 2 0 0 . — liranın üstünde olmaması gerektiğini söylemektedir.

(2)

H A B E R L E R :

SART ŞEHRİNDE ESKİ LİDYA

KİRALININ MEZARI BULUNDU

Cambridge, (Massachusetts), (A.A.) Türkiye'de kazılar yapmış olan bir Amerikan arkeoloji heyeti, eski Lidya kıral-larından Giges'in mezarını bulduklarını açıklamıştır. Harvard Üniversitesinden bir grubun katıldıŞı kazılarda Kıral Giges'in mezarı Lidya'nın başkenti Sart şehrinden 16 kilometre ötede bulunmuştur.

S E R G İ L E R

BATI BERLİNDE «ÇAĞDAŞ

TÜRK SANATI» SERGİSİ

• Batı Berlin (DaD) _ Batı Berlin'de tertiplenen «Çağdaş Türk Sanatı» konulu sergi, büyük bir ilgi toplamıştır. 63 ressam ile 6 heykeltraşın, 115 tablo, grafik ve 12 heykelle katıldıkları bu sergi, Alman halkı-na, modern Türk sanatının çeşitli yönleri ve zenginliği hakkında, ilk defa olarak ge-niş bir bilgi vermiş ve büyük bir hayranlık uyandırmıştır.

Bugün hemen hemen hiç bir sergi kal-mamıştır ki, tam manasıyla «millî» olan bir sanatın artık maziye karıştığını teyid etme-sin! Sanat artık enternasyonal, kıtalar arası ve hattâ evrensel bir hal almıştır. Batı mil-letler camiasının sanatına artık aynı tema-yüller, aynı tesirler hâkim olmuş, «millî» sayılabilecek bir tablo ve heykelden bahset-mek imkânı kalmamıştır.

Bu gerçek, Türk ressam ve heykeltraş-larınm Batı Berlin'deki sergilerinde de der-hal göze çarpmıştır. İnsan daha sergi salo-nuna girer girmez «bu sanatçıların vatanı Paris'dir» diye düşünmekten kendini alamı-yor. Burada âdeta Cezanne, Matisse, Pi-casso, Braque, Mondrian, Leger ve Chagall bir araya gelmişlerdir. Fakat insan, eserleri uzun müddet tetkik edince, o zamana kadar raslamadığı, görmediği bazı özellikleri kav-ramağa başlıyor ve bunlarda münhasıran Türk havası sezmekten geri kalmıyor. İşte o zaman, insan bütün bu Türk ressam ve heykeltraşlarının, gözlerini «Paris Ekolüne» çevirdikleri halde, ilhamlarını kalblerinde yaşıyan vatanlarının motiflerinden aldıkla-rını anlamağa başlıyor.

Bıı gerçek, bir tek istisnası ile, hepsi de asrımızda doğan bu Türk ressamlarının

seçtikleri konuları gördükçe, daha canlı bir şekilde ortaya çıkıyor. Meselâ işte Cemal Tollu'nıın El G ı e c o ile bir nevi karabeti bulunan «Rakseden Dervişler» i, veya Ce-vat Dereli'nin «Bursa civarındaki bir köyü. Eren Eyüboğlu «Anadolu Köylüleri» tab-losu ile dramatik bir güzellik yaratmakta, Nurullah Berk ise «Nakış yapan kızlar» ına bir âbide dikmektedir. Orhan Kılıç'ın saf «Güzel K ö y » ü, Şükriye Dikmen'in «Kadın Portresi», Cihat Burak'ın fantezi dolu «Hayalet şehri», dikkat nazarı çeken diğer resimler arasındadır.

Serginin en güzel resmi her halde Er-cüment Kalmık'ın «Ağaç» ıdır. Bu ressamın canlı renkler içerisinde parlayan tabloları, gerçi hâlâ konularının adını taşımakta, fa-kat soyut sanatın sınırlarını aşmaktadır. Mübin Orhon'un «Ölümün Zaferi» adını taşıyan kırmızı tablosu için de aynı şey söy-lenebilir. Tam mânasıyla soyut olan tablo-lar arasında, Yaşar Yeniceli'nin «Mavi» sini ve Adnan Coker'in «Kompozisyon» u ile, bunlar gibi güzel olan diğer birçok eserleri de zikretmek lâzımdır.

Heykeltraşların eserleri sergide çok da-ğınık bir şekilde teşhir edildiğinden, modern Türk heykeli hakkında toplu bir fikir be-yan etmek kolay değildir. Buna rağmen Sadi Öziş'in demir heykelleri., Kuzgun Acar'ın «Heykel I» i ve özellikle Hakkı Karayi-ğitoğlu'nun «Oturan Kadın» ı dikkat nazarı çekmektedir.

Tanınmış sanat tenkidcilerinden biri, bu sergi hakkında şunları yazmaktadır: «Türk sanatçıları enternasyonal sanat ala-nında muteber olan ve anlaşılan sanat dili-ni kendi memleketlerinde yaymağa ve ora-dan tekrar ihraç etmeğe mükemmel bir şe-kilde yardım ediyorlar».

Ernesto Fischer

İ S R A İ L ' D E

«EV VE İÇ MİMARλ SERGİSİ

Q 13 Hazirandan 3 Temmuz 1965 e ka-dar devam edecek olan ev konusunun tümü-nü içine alan bir sergi açılacaktır. — Şîhir ve şehircilik

— Ev kültürü

— Örnek ev ve apartman projeleri — İnşaat gereçleri, makineler ve teçhizatı — Mobilya, iç dekorasyon, ev aletleri, mo-del mutfaklar, bahçeler.

Ayrıca meskenin, arkeolojinin ışığı al-tında medeniyetin doğuşundan bu yana ge-çirdiği gelişmeler, orijinal keşifler, sergide yer alacaktır.

Muhaceret sebebiyle, İsrail dünyada nüfusu en çok artan bir memleket olma-sından dolayı yalnız meskenlere değil, okul, büro, otel, fabrika, sinagog gibi umumî bi-nalara da çok ihtiyacı vardır. Bu sebeple İsfail dünyada, nüfus başına en çok inşaat yapan memlekettir. Meselâ 1962 de, 1000 nüfusa düşen mesken, U.R.S.S. de 16.3, İsvcç'de 9.8, U.S.A.'da 7.9, Belçika'da 4.9 olduğu halde, İsrail'di 16.2 dir. Aynı yıl so-nunda inşası biten msesken ve diğer yapı-ların yüzölçümü 40.000 m2 ve değeri 1.600

milvcn dolar tutmaktadır. İnşaat yatırımı millî gelirin % 12 sini teşkil etmektedir.

Bu itibarla yeni şehirlerin inşası, mev-cut konutların ıslahı işleri büyük mikyasta inşaat iptidaî malzemesine, teçhizatına ve makinelere ihtiyaç göstermektedir. Hayat standartının yükselmesi, iyi kaliteli mobilya, ev gereçleri ve iç tezyinatı da icap ettirmek-tedir.

İsrail hükümeti, inşaat ve imar branşın-da, yeni ve iyi kaliteli malzemenin yeni fikir ve prensiplerin tanınması için bu gibi malzemenin ithalini serbest bırakan bir po-litika takip etmektedir.

Serginin devamı süresince, resmî ma-kamlar, şu faaliyetlerde bulunacaklardır: (Ev kültürü) hakkında uluslararası bir kon-ferans yapılacağı gibi, İsrail Mesken Vekâ-leti tarafından, mühendis ve mimarların tirakiyle inşaatçılar ve müteahhitlerin de iş-tirak edecekleri bir kongre toplanacaktır.

Bu sergi İsrail'in 1965 ekonomi haya-tında bir hâdise teşkil edecektir. Yabancı inşaat malzemesi fabrikaları ve ihracatçıla-rının bu sergiye geniş şekilde iştirak ede-cekleri ve bu münasebetle binlerce ziyaret-çinin İsrail'i ziyaret edecekleri ümit edilmek-tedir.

Sergi Tel-Aviv'in 75 Acres büyüklüğün-deki sergi parkında açılacak ve 27.000 m2 si

paviyon olmak üzere serbest sahalarla be-raber 50.000 m2 yer işgal edecektir. Sergi

hakkında daha geniş bilgi almak isteyenle-rin,

«Yezid Hamizrah» Exhibition Co. Ltd. P.O.B. 21075

T E L - A V İ V yazmaları lâzımdır.

Referanslar

Benzer Belgeler

kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen araziler ile şehir kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerleşim alanlar ının orman sınırları

“Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle” şeklinde değiştirilmiştir. D) 146 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “onyedi” ibaresi “onbeş” şeklinde

A3  malzemesinin  gözenek  yoğunluğu  diğer  A1  ve  A2  malzemelerinden  daha  fazla  olduğu  için  diğer  daha  hafif  bir  malzemedir.  Şekil  5’  de 

Ağaoğlu İnşaat, Bahçelievler’de yeni bir arazi için imar izni aldı.. Yapacağı binalarda sınırsız yükseklik isteyen A ğaoğlu’na 45.5 metre

(9) denkleminden görüldüğü gibi, viskoelastik bir malzemede dış kuvevtlerin etkisi ile meydana gelen gerilme, deformasyon oranı (dy/dt), gerilme oranı (d-zdl) ve

Kitapta şimdiye kadar meçhul kalan •bir çok mühim esaslar isabetle halledildiği gibi, gerek avrupalı, gerek Türk müdetkiklerin matbacılığımız lıakkmdaki

Today, interpreting of engine condition monitoring data is done by human experts employed in aircraft engine maintenance departments.. Human experts check and consider the engine

Main principles of the dynamic experiment setup are same as the static one: rigid mold restricts plaster spread in XY-direction while elastic mold lets plaster take form