r
Gazetelerde, Edirnede 300 yataklı bir hastane inşasına karar verildiği, bunun Cumhuriyet devrinin ilk imar hareketi olacağını belirten bir yazı o-kuduk.
Edirne eskiden olduğu gibi, Cum-huriyet devrinde de, çok ihmal edil-miştir. Yurdun her köşesi, imardan im-kân nisbetinde nasibini aldığı halde, yanlış bir zihniyetle, bu serhat şehrine, bu eski başkende, bir harp vukuunda harap olur zihniyetiyle, ehemmiyet ve-rilmemiş ve ihmal edilmiştir.
İdareciler, yeni harp usıdlerinin değiştiğini, harpte, yalnız hudut şehir-lerinin değil, bir memleket
bütünü-SERHAT ŞEHRİ!..
nün harap olabileceğini düşünmeden, Türk tarihinin her bakımdan kıymet-li hatıralarını taşıyan Edirneyi ihmal etmişlerdi.
Bu idareciler, o zaman Şimalî Av-rupa memleketlerindeki hudutların ne kadar grift bir şekilde teşekkül ettiğini her halde nazarı dikkate almamışlar-dır. Danimarka ile Almanya arasındaki bir hudut noktasının nazarî olarak bir gazinonun ortasından geçtiğini, bilâr-do masasının yarısının Almanyada ya-rısının Danimarkada kaldığını bilseler-di acaba, hayret mi edeceklerbilseler-di.
Hudutlarını hazan bir kasabanın
sokağı, bazan bir evin yarısı teşkil e-den Avrupalılar, buna rağmen serhat şehirlerini ihmal etmemişler, bilâkis, yar ve ağyâra karşı imar ve ihya et-mişlerdir.
Türk tarihinin her türlü şaheserle-rini içinde saklayan, fakat senelerden-beri çok ihmal edilmiş olan Edirnede, yeni başlıyacak imar hareketiyle, kötü ve yanlış bir zihniyetin değişeceğini gör-mekle memnun olmamak kabil değil-dir. Temennimiz yakın yıllarda, tarihî ehemmiyetile mütenasip bir şekilde imar edilmiş bir Edirne görmektir.
Z. S.