• Sonuç bulunamadı

Merkezefendi Belediyesi ve Saadet Öğretmen Çocuk. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener in

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Merkezefendi Belediyesi ve Saadet Öğretmen Çocuk. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener in"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

CMYK KURULUŞ: 1952 22 KASIM 2021 PAZARTESİ FİYATI: 1 TL

Mehmet Ali Ünal

REİS EKONOMİSİ

ww2’DE

Bülent Topuz

DOLAR; KUR;

İHRACAT;

İTHALAT ww5’TE

B

üyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, iki suç için idam cezasının uygulan- masını istediklerini belirterek, "Bir, bu tür ço- cuklarımızı, kadınlarımızı kaçırıp, tecavüz edip ya da hunharca öldüren sapıklar için. İki, bizzat kurşunu sıkarak ya da bombayı patlatarak as- kerimizi, polisimizi, öğretmenimizi ve sivilimizi şehit eden teröristler için istiyoruz" dedi. ww 3’TE

Destici'den "idam cezası" açıklaması

İ

Yİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, De- nizli’ye gelerek 29 Ekim Bulvarı'nda miting gerçekleştirdi. Halkın geçinemediğini belirten Meral Akşener, gençlerin gitmek için ülke aradı- ğını ileri sürdü Türkiye'nin çözülemeyecek so- runu bulunmadığını ancak sistemin ve iktidarın değişmesi gerektiğini savunan Genel Başkan Akşener, seçim yapılmasını istedi. ww 6’DA

“Türkiye’nin çözülemeyecek sorunu yok”

Meral Akşener Denizli'de konu ştu

KADiR iNANIR, PAU’DE TEDAViYE ALINDI

Muğla’nın Ortaca İlçesi’nde aniden rahatsızlanan 72 yaşındaki ünlü sanatçı Kadir İnanır, ambu- lansla Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne getirildi. Hastanenin yoğun bakımında kontrol altına alınan İnanır'ın beyin damarında pıhtı atması sonucu rahatsızlandığı belirtildi.

K

adir İnanır'ın son durumuna ilişkin bilgi veren Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, “Bilinci açık olup, yakın takip edilmek üzere kendisine de bildi- rilmiştir. Bu beyin damar hastalığı seyri açısın- dan hafif, gayet hasar vermeden atlatılabildiği gibi daha ağır sonuçlar doğurabildiğinden bir- kaç gün daha yakın takibi gerekmektedir” diye konuştu.

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Sanatçı Meltem Cumbul; “Kadir İnanır’ın herhangi bir hayati tehlikesi bulunmamaktadır.

Durumu stabil olmakla birlikte yalnızca tedbir amaçlı doktorlar tarafından müşahede altında tutulmaktadır” ifadelerine yer verdi. ww3’TE

MUĞLA'DA RAHATSIZLA NDI, DENİZLİ’YE SEVK EDİLD İ

Kadir

İnanır Meltem Cumbul

M

erkezefendi Belediyesi ve Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği işbirliğinde ‘20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’ne’ özel düzenlenen etkinliğe katılan çocuklar, gönülle- rince eğlendiler. Belediye Başkanı Şeniz Doğan,

“Bizler çocuklarımıza ya- şanılabilir, güvenli, güzel bir ülke bırakmak için çalı- şıyoruz. Çocuklar bizim geleceğimiz. Çocukları- mıza güzel miras bırak- mak istiyoruz” diye konuştu. ww 12’DE

Dünya Çocuk Hakları Günü’nde gönüllerince eğlendiler

Dünya Çocuk Hakları Günü’nde gönüllerince eğlendiler

B

aşkent Ankara’da yapılan “Yerel Yö- netimler Gençlik Festi- vali” kapsamında düzenlenen Ayak Te- nisi Turnuvası’na Pa- mukkale Belediyesi damga vurdu. Mavi-be- yazlı takım rakiplerini geride bırakarak şam- piyonluğa ulaştı. Pa- mukkale

Belediyespor’un ödül- lerini Tekirdağ Kapaklı Belediye Başkan Yar- dımcısı Ruhi Özden takdim etti. ww14’TE

Gençlik festivalinde şampiyon Pamukkale Belediyesi

İ

yi Parti Genel Başkanı Meral Akşe- ner’in Denizli mitingine, çevre iller- den insan taşındığını ileri süren AK Parti İl Başkanı Yücel Güngör, “Taşıma su ile değirmen dönmez. Miting’te de kalabalık görünmek için çevre illere de

haber salarak vatandaşları taşıdıklarına Denizlimiz şahit olmuştur. Çevre iller- den getirilen insanlarımızı alana doldu- rarak göz boyamaya kalkışanlar, kalkıp bir de seçim istiyorlar” şeklinde ifade etti. ww7’DE

“Taşıma suyla değirmen dönmez”

Yücel Güngör

S

ağlık Bakanı Fahrettin Koca, 6-12 Kasım arasında illere göre her 100 bin kişide görülen Kovid-19 vaka sayıla- rını açıkladı. Buna göre her 100 bin kişide görülen Kovid-19 vaka sayıları 6-12 Kasım arasında İstanbul'da 308,22, Ankara'da 241,38, İzmir'de 68,74 oldu. 30 Ekim 5 Kasım tarihlerini kapsayan insidans haritasında yüz binde 175,83 olarak açıklanan Denizli’nin vaka sayısı, yüz binde 183,49’a yükseldi. ww 5’TE

Denizli vaka sayısı yükselişini sürdürüyor

Fahrettin Koca

(2)

22 KASIM 2021 PAZARTESİ

ÜNCEL

2018’deki cumhurbaşkanlığı seçi- minden bu yana Türkiye’de “Reis Ekonomisi” uygulanıyor. Cumhur- başkanı enflasyonun sebebinin faiz olduğu görüşündeydi ve bu görüşünü değiştirmeyeceğini daha önce ilan et- mişti. Son olarak Cumhur-

başkanı 17 Kasım 2021’de faizle mücadelede kararlı- lığını vurguladı ve şöyle dedi: “Açık ve net söylüyo- rum, faiz sebeptir, enflas- yon neticedir. Bunu farklı yere çevirme gayretine di- yorum ki, boşuna uğraş- mayın, biz faiz belasını bu milletin sırtından kaldıra- cağız”.

Daha sonra AK Parti içerisinden reis ekonomi- sine yükselen itirazları ve eleştirileri kastederek nas- ları ileri sürdü:

“Bizim arkadaşlarımıza ne oluyor. Görevde oldu-

ğum sürece faizle mücadelemi so- nuna kadar sürdüreceğim,

enflasyonla mücadelemi sürdürece- ğim. Şunu bilmemiz lazım, bu ko- nuda nas ortada. Nas orda olduğuna göre sana bana ne oluyor. Biz değer- ler silsilemiz içinde olaya buradan niye bakmıyoruz? Olaya buradan ba- kacağız ve adımımızı ona göre ataca- ğız”

Bu sözleri iki yönden ele almak lazım. Birincisi laiklik açısından. Yü- rürlükteki anayasaya göre Türkiye Cumhuriyeti laik bir devlettir. Laikli- ğin en önemli unsuru kanunların

naslara göre değil beşer aklına göre yapılmasıdır. TBMM bunun için var- dır. Ama maalesef mevcut sistemde meclisin bir önemi kalmamıştır. La- iklik prensibine kim takar.

Cumhurbaşkanını sözlerini eko- nomi disiplini açısından incelediğimizde ise ger- çeğe aykırı hususlar gör- mekteyiz. Faiz her zaman enflasyona yol açmaz. 16.

yüzyılda 1580’lere kadar faizler resmen %10-15 arasındaydı. Ama enflasyon sıfırdı. %10-15 faiz yüksek bir orandı çünkü Osmanlı İmparatorluğunda yeterli altın ve gümüş stoku yoktu. 16. yüzyıl sonlarında Avrupa’ya gelen kıymetli madenler Akdeniz havza- sında kısmî bir bolluk meydana getirecek Os- manlılar da bundan isti- fade edecekler ve para ekonomisi canlanacaktır. Ancak bu bolluk yeterli olmayacak ve faiz had- leri 17. yüzyılda da %10-15’ten aşağı inmeyecektir.

16. yüzyılın büyük hukukçularıHHH Kemalpaşazade ve Ebussuud Efendi faiz lehinde fetva verdiler. Ebussuûd Efendi riba haramdır diye muâmele-i şer’iyyeye itiraz edenlere “muâmele-i sahîha” olduğundan dolayı “harâm dememek gerek” diye cevap vermiş- tir. Bu işlem Tanrı’yı aldatmaktır diyen dördüncü kişi için Kemal Paşa- zâde, “tazir-i beliğ ve tecdîd-i iman

lazım gelir”, demiştir. Cumhurbaş- kanı naslara getirdiği yorumla 16.

yüzyıldaki şeyhülislamların gerisine düşmüştür. Şayet mümkün olsaydı 16. yüzyıldaki hukukçular faizi sıfıra indirirlerdi. O devirde bugünkü gibi bir kur baskısı da yoktu. Osmanlı otarşik bir ekonomiye sahipti. Yani kendi kendine yetebiliyordu. Toplam ticaret içerisinde dış ticaretin oranı çok düşüktü. İhtiyaç duyulan mallar imparatorluk içerisindeki ülkelerden temin edilebiliyordu. Dışarıdan sa- dece yünlü kumaşlar ve üst tabakanın zevkine hitap eden fantezi mallar ithal ediliyordu.

Bugün Türkiye ihraç ettiği malla- rın önemli bir kısmını dışarıdan ithal ediyor. İhraç kalemlerinin en başında gelen otomotivde dışa bağımlılık

%70’lerdedir. Dolayısıyla dövizde meydana gelecek bir liralık artış ma- liyet enflasyonu olarak geri döner.

Merkez Bankasına emir vererek faiz- leri düşürmekle enflasyon düşmez.

Enflasyon ve faizler ekonomiye güven gelirse düşer. AK Parti 2002 Ka- sım’ında iktidara geldiğinde faizler

%50’lerde, enflasyon ise %30’lar- daydı. AK Parti hükümetleri ile siyasi istikrar sağlandı. Ekonomiden anla- yanlar işbaşına getirildi. Piyasalara güven geldi. Sonraki yıllarda faiz ve enflasyon %10’ların altına geriledi.

Öteden beri toplum olarak tasar- ruflarımızın düşük olduğundan yakı- nılmaktadır. İnsanlar bireysel

emekliliğe teşvik edilmekte ve devlet

%25 katkı sağlamaktadır. Toplum ta- sarruflarının bir kısmını bankaya ya-

tırıp faiz geliri elde etmek ister. Bu durumda mevduat faizlerinin enflas- yonun en az bir iki puan yukarıda ol- ması icap eder. Resmi enflasyonun

%19-20’lerde seyrettiği bir zamanda faizleri %15’lere düşürmek hangi akın ürünüdür? Kaldı ki toplum ger- çek enflasyonun çok daha yüksek ol- duğu kanaatindedir. Çünkü TÜİK başta olmak üzere devlet kurumla- rına güven kalmamıştır. İnsanlar ta- sarruf amacıyla mecburen dövize ve altına yönelecek, kur ve altın fiyatları yükselecek böylece 1990’lı yıllarda ya- şanan sarmal ortaya çıkacaktır. O sar- mal 2001 kriziyle noktalanmıştı.

Uygulanan bu faiz düşürme poli- tikasıyla gerçek faizler düşmez. Biri resmi, diğeri piyasa faizi olmak üzere iki türlü faiz ortaya çıkar. Devlet ban- kalarına emir verip faizi düşürürsü- nüz. Zararları devlet hazinesinden karşılanır. Yani neticede milletin ce- binden çıkar. Peki özel bankaları düşük faize nasıl razı edeceksiniz?

Onların zararını da mı devlet üstle- necek?

Uygulanan ekonomik politikasın- dan birçok AK Partili de rahatsızdır.

Bazıları susmakta, bazıları şaşırmış vaziyetteler. Bir kısmı ise ihracatın artacağını, ithalatın düşeceğini ve do- layısıyla cari açığın kapanacağını ileri sürüyorlar. Peki yükselen kur fiyatları ve enflasyon ne olacak? Dışarıdan ithal edilen akaryakıta sürekli zam yapılmak zorunda kalınmayacak mı?

Diğer taraftan cumhurbaşkanıHHH muhataplarını faizi savunmakla suç-

luyor ve töhmet altına alıyor. Şöyle diyor:

“Biz faiz belasını bu milletin sır- tından kaldıracağız. Biz faize kesin- likle milletimizi ezdiremeyiz. Bunu kabulleneceğiz. Bunun başka çıkışı olamaz. Hala kalkıp da bu yolda, bu mücadelede beraber yürüdüğümüz arkadaşlarımızdan faizi savunanlar kusura bakmasınlar. Bu yolda ben faizi savunanla olmam, olamam”.

Halbuki kimsenin faizleri savun- duğu yok. Faizler piyasada yükseli- yorsa ekonomi yönetimine güven kalmamış demektir. Şu anda yaşanan da budur. Cumhurbaşkanı kendisini ekonomi uzmanı olarak görmekte, maliye ve ekonomiyi tek başına yö- netmektedir. Kısacası ülkede Reis Ekonomisi yürürlüktedir. Fakat bu ekonomik sistem bizim bildiğimiz modellerden değildir.

Naslar dinin kutsal metinleridir.

Ancak onlarla ekonomi yürütülseydi Selçuklular ve Osmanlılar bunu ya- parlardı. Her ikisi de kendisini İslam devleti görüyordu. Keçecizade İzzet Molla’nın Sultan II. Mahmud’a söyle- diği gibi “kâh akıl devleti, kâh şeriat devleti olunmaz, bu bir tenakuzdur”.

Madem naslar önemli neden Hz.

Peygamber’in “Narh koymayınız, zira narh koyan kullarına darlık ve bolluk veren, onları rızıklandıran Cenab-ı hak’tır” meâlindeki hadisi varken Tanzim Satış politikaları uyguluyor- sunuz. Hadisler önemsiz mi?

Velhasıl bindik bir alamete, git- mekteyiz kıyamete! Allah encamımızı hayreylesin.

REİS EKONOMİSİ

MEHMET ALİ ÜNAL

Prof. Dr.

T

BMM, haftalık mesaisine yarın başlayacak Genel Kurul’un en önemli gündemlerinden biri, HSK üye seçimi olacak. Genel Kurulda, yüksek- öğretim kurumlarının hukuk dallarında görev yapan öğretim üyeleri ile avukatlar arasından HSK'ye 1 üye seçilecek.

TBMM Anayasa ve Adalet Komisyon- ları Üyeleri’nden Kurulu Karma Ko- misyon, 17 Kasım'da, 24 aday adayından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Hukuk Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Havvanur Yurtsever, Maliye Bakanlığı Muhakemat Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Timur Bora- han ile Avukat Mustafa Halit Çelik'i aday olarak belirlemişti. Genel Kurul, Karma Komisyon tarafından belirlenen üç aday arasından HSK'nin yeni üyesini seçe- cek. TBMM Genel Kurulu’nda, 5'inci Yargı Paketi olarak bilinen İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin görüşmelerine, maddeleri üzerinden devam edecek. Teknolojinin de dikkate alınarak, icra ve iflasta elektronik satışın düzenlendiği kanun teklifinde, ayrıca uzun süredir kamuoyunun günde- minde bulunan çocuk teslimine ilişkin, çocukları icranın konusu olmaktan çıka- ran hükümler bulunuyor. Düzenleme ile haczedilen malın satışı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi'ne entegre elektro- nik satış portalında açık artırma sure- tiyle yapılacak. Açık artırmada teklif verme süresi 7 gün olacak. İcra ve İflas Kanunu'nda yer alan

"çocuk teslimi", "çocukla şahsi münasebet tesisine dair ilamın icrası", "çocuk teslimine ve ço- cukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilamların icrasında uzman bulundurulması" ve "çocuk tes- limi emrine muhalefetin cezası"

başlıklı maddeler yürürlükten kaldırılacak. Kişisel ilişki kurul-

masına dair kararın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, çocuğun men- faatine aykırı olmamak kaydıyla velayeti kendisinde olmayan anne veya babanın talebi üzerine velayet değiştirilebilecek.

Çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair aile mahkemeleri tara- fından verilen ilam veya tedbir kararları, çocuğun üstün yararı esas alınarak, Ada- let Bakanlığı’nca kurulan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüklerince ye- rine getirilecek.

Komisyonların gündemi

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Ko- misyonu, yarın AK Parti Konya Milletve- kili Ziya Altunyaldız başkanlığında toplanacak. Komisyonda, elektrik ener- jisi satışı üzerinden alınan TRT payının kaldırılmasına ilişkin düzenlemeyi de içeren Bazı Kanunlarda Değişiklik Ya- pılmasına Dair Kanun Teklifi görüşüle- cek. Kanun teklifine göre, elektriğin tasarruflu kullanılmasının teşvik edil- mesi amacıyla normal tüketim mikta- rına uygun bir kademe belirlenecek ve oluşan tüketim artışından kaynaklanan ilave maliyetler bu kademe üstünde tü- ketim yapan abonelere yansıtılacak.

Elektrikli araç şarj hizmetinin sağlan- masında asli sorumluluk, şarj ağı işlet- meci lisansı sahibinin olacak. Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ), sistem güvenilirliğinin muhafaza edilmesini te-

minen ve yeterli kapasite olmaması ne- deniyle oluşabilecek bölgesel sistem ih- tiyaçlarını karşılamak üzere yan hizmetler anlaşmaları kapsamında yeni üretim tesisi yaptırmak veya mevcut üretim tesislerinin kapasitelerini kirala- mak amacıyla ihale yapabilecek.

2022 bütçe maratonu

Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, cuma günü, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2020 Yılı Mer- kezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının müzake- releri tamamlanacak. Komisyonda, bugün İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komu- tanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü ile Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın bütçesi ele alınacak. Komisyon yarın Gençlik ve Spor Bakanlığı, çarşamba günü ise Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Hakim- ler ve Savcılar Kurulu, Ceza ve İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumu, Türkiye Adalet Akademisi, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Ku- rumu ile Kişisel Verileri Koruma Kuru- mu’nun bütçeleri için mesai yapacak.

Komisyonda perşembe günü Sağlık Ba- kanlığı, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağ- lık Genel Müdürlüğü, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığının bütçeleri mü-

zakere edilecek. Cumhurbaşkan- lığı, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Arşivleri Baş- kanlığı, Milli Saraylar İdaresi Baş- kanlığı, Strateji ve Bütçe

Başkanlığı, İletişim Başkanlığı ile Savunma Sanayi Başkanlığının bütçesi ise cuma günü görüşüle- cek. (AA)

U

laştırma ve Altyapı Bakanlığı, Kara- yolları Trafik Kanunu gereği yolcu ve eşya taşımalarında kullanılan araçlara kış lastiği takılmasını, illerin hava ve iklim şartlarına göre yılın belirli dönemi için zorunlu tutuyor. Söz konusu yetki, Bakanlıkça valiliklere de devredilebiliyor.

Araçların denetimi, Bakanlığın yetkilen- dirdiği personelin yanı sıra Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Ko- mutanlığı, Ticaret Bakanlığı’nın sınır kapılarındaki birimleri ve belediyelerin denetim birimleri tarafından yapılıyor.

Kış lastiği takma zorunluluğu 1 Aralık'ta başlayacak ve 1 Nisan 2022'ye kadar devam edecek. Kurala uymayan araçla- rın sürücülerine 846 lira ceza kesilecek.

Söz konusu ceza, Hazine ve Maliye Ba- kanlığı tarafından açıklanacak yeniden değerleme oranı kapsamında 1 Ocak 2022 itibarıyla güncellenecek.

Uygulama "hususi" değil,

"ticari" araçlarda zorunlu

Yük ve yolcu taşımacılığı yapanlar dı- şındaki hususi araçlar için uygulama zo- runlu değil ancak can

ve mal güvenliğiyle so- runsuz seyahat için kış şartlarında tüm araç- larda kış lastiği kulla- nılması önem taşıyor.

Bu uygulamayla kış şartlarına göre önle- mini almayan, kış las- tiği olmayan araçların

yolu kapatması ve insanların mağduri- yete uğraması önlenmeye çalışılıyor. Kış lastikleri, 7 derecenin altındaki sıcaklık- larda, ıslak, karlı ve çamurlu zeminlerde yaz lastiklerine oranla daha iyi yol tutuşu ve yüksek güvenlik sağlıyor.

"Lastiklerin mevsime uygun olması gerekir"

Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu (MASFED) Genel Başkanı Aydın Erkoç,

trafiğin güvenli seyredebilmesi ve trafik kazalarının önüne geçilebilmesi için las- tik değişiminin büyük önem taşıdığını söyledi. Bir araçta kazaya sebebiyet veren unsurların başında lastiğin geldi- ğini belirten Erkoç, kullanılan lastiklerin mevsime uygun olması gerektiğini bil- dirdi. Erkoç, "Hava sıcaklıkları 7 dere- ceye ve altına indiğinde, artık kışlık lastikleri takmanın zamanı gelmiştir.

Kışın meydana gelen trafik kazalarının sebebi çoğunlukla mevsime uygun ol- mayan lastiklerin kullanılmasıdır.

Çünkü yaz lastikleri soğuk havalarda, karlı ve buzlu zeminlerde tutunma kay- bına, frenlemelerde kaymaya, savrul- maya ve hakimiyet kaybına yol açar"

dedi.

"Lastik alınırken mutlaka tarihine bakılmalı"

Kış lastiği uygulamasının zorunlulu- ğun ötesinde hayati önem taşıdığını vur- gulayan Erkoç, "Sürücüler hem kendi hem de diğer sürücü ve yolcuların gü- venliği için bu kurala uyarak bir an önce

lastik değişimini yap- malılar" diye konuştu.

Sürücüleri, 1 Aralık'tan önce bu değişimi yap- maları yönünde uyaran Erkoç, kış lastiği takıl- ması kadar bilinçli las- tik alımının da büyük önem taşıdığını dile getirdi. Vatandaşların mutlaka lastik ömrüne dikkat etmesi ge- rektiğine işaret eden Erkoç, "Lastik alı- nırken mutlaka tarihine bakmak gerekiyor. Çünkü lastik kullanılmamış olsa bile belli bir raf ömrü vardır. Bekle- tilmiş lastikler özelliğini kaybeder ve ba- lans tutmaz" ifadelerini kullandı. Aydın Erkoç, zorlu kış şartlarına hazır olmak gerektiğini, lastik değişiminin yanı sıra araç bakımının da büyük önem taşıdı- ğını sözlerine ekledi. (AA)

Zorunlu kış lastiği uygulaması 1 Aralık'ta başlıyor

MECLİS BU HAFTA HSK ÜYE SEÇİMİ VE

5'İNCİ YARGI PAKETİ İÇİN MESAİ YAPACAK

TBMM, bu hafta öğretim üyeleri ile avukatlar arasından Hakimler ve

K K

Savcılar Kurulu’nun (HSK) 1 üyesini seçecek, 5'inci Yargı Paketi'ni

içeren kanun teklifini yasalaştırmak için mesaisini sürdürecek.

(3)

M

uğla’nın Ortaca İl- çesi’nde aniden rahatsızlanan 72 yaşındaki ünlü sanatçı Kadir İnanır, ambulansla Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne getirildi. Hastanenin yoğun bakımında kontrol altına alınan İnanır'ın beyin da- marında pıhtı atması so- nucu rahatsızlandığı belirtildi. İnanır'ın bir süre

yoğun bakımda kalacağı ve duruma göre ameliyat edilebileceği öğrenildi.

Kadir İnanır'ın sağlık durumuyla ilgili ilk açıklama

Denizli’de nöroloji servisine alınan Kadir İnanır, yapılan işlemlerin ardın- dan tedavisine başlanıldı. Pamukkale Üniversitesi Hastanesi ise Kadir İna-

nır’ın durumu hakkında sosyal medya- dan açıklama yayımladı. Yapılan açıkla- mada; "Çok değerli sanatçımız Kadir İnanır’ı Üniversitemiz Hastanesi’nde misafir ediyoruz. Kendisinin durumu iyi olup, tetkikleri devam etmektedir.

Türk sinemasının değerli ismini he- kimlerimizin gözetimi altında bir müddet daha misafir edeceğiz. Ka- muoyunun bilgisine sunarız” ifadele-

rine yer verildi.

Meltem Cumbul’dan açıklama

Sanatçı Meltem Cumbul, Denizli’de hastaneye kaldırılan sanatçı Kadir İnanır’ın sağlık durumuna ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı.

İnanır’ın arkadaşı olan Meltem Cumbul, açıklamasında;

“Kadir İnanır’ın herhangi bir hayati tehlikesi bulunmamak- tadır. Durumu stabil olmakla birlikte yalnızca tedbir amaçlı doktor- lar tarafından müşahede altında tutul- maktadır. Yanıltıcı bilgilere itibar edilmemesi kendisinin ve ailesinin ri- casıdır” ifadelerine yer verdi.

“Birkaç gün daha yakın takibi gerekmektedir”

Pamukkale Üniversitesi Rektörü

Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, gazeteci- lere, İnanır'ın son durumuna ilişkin bilgi verdi. İnanır'ın tetkiklerinin hızlı bir şekilde yapıldığını aktaran Rektör Kutluhan, "Beyin damar hastalığı ön tanısıyla servise alınıp yatışı yapılmış- tır. Kendisini dün akşamki ziyaretimde bilinci açık olup, yakın takip edilmek üzere kendisine de bildirilmiştir. Şu anda da yakın takibimiz devam etmek- tedir. Bu beyin damar hastalığı seyri açısından hafif, gayet hasar vermeden atlatılabildiği gibi daha ağır sonuçlar doğurabildiğinden birkaç gün daha yakın takibi gerekmektedir. Gerekli önlemler alınmış ve tedavisine başlan-

mıştır" diye konuştu.

“Tıbben sevki birkaç gün sonra olabilir”

Rektör Kutluhan, İnanır'ın herkese selamı olduğunu, saygılar sunduğunu ve teşekkür ettiğini belirterek, şöyle devam etti: "Hastanemiz bu hastalığın tedavisi için tüm doktor, ekipman ve cihazlara sahiptir. Ayrıca böyle durum- larda hastanın seyahat etmesi uçakla da olsa sıkıntılı olabileceğinden bu riske girmemek gerekir. Tıbben sevki birkaç gün sonra olabilir. Şu anda felç- ten söz edemeyiz. Hastamızda böyle bir durum yoktur. Ancak gelişebileceği

endişesiyle zaten yakın takip ve tedavi ediyoruz."

“3 yıl önce de benzer bir durum yaşamış”

Kadir İnanır'ın doktoru PAÜ Nöro- loji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.

Dr. Çağdaş Erdoğan da sanatçının sağlık durumunu takip ettiklerini be- lirterek, "3 yıl önce de benzer bir durum yaşamış. Yine bir beyin damar tıkanıklığından şüpheleniyoruz" dedi.

Bu hastalıklarda birkaç gün geçmeden ya da tablo netleşmeden bir şey söyle- menin çok mümkün olmadığını akta- ran Prof. Dr. Erdoğan, İnanır'ın durumunu izlemeye devam ettiklerini kaydetti. (AA) (İHA)

MUĞLA'DA RAHATSIZLANDI,

DENİZLİ’YE SEVK EDİLDİ

ÜNCEL

22 KASIM 2021 PAZARTESİ

NAMAZ VAKİTLERİ İMSAK ...06:19

GÜNEŞ ...07:44 ÖĞLE ...12:57

İKİNDİ...15:33 AKŞAM ...17:55 YATSI ...19:15

HAVA DURUMU GÜNÜN SÖZÜ

BUGÜN GÜNDÜZ 20 GECE 6

GÜNDÜZ 17 GECE 7

GÜNDÜZ 14 GECE 9

GÜNDÜZ 15 GECE 9

Doğru, yaşamayı seviyoruz; ona alışmış olduğumuzdan değil ama sevmeye alışmış olduğumuzdan.

Friedrich Nietzsche

SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE

CMYK

G ü rk an G ö k

A

ile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nca aile birliği- nin bozulmasının nedenleri, evlilik bağını kuvvet- lendiren dinamikler, boşanma sürecinde yaşananlar gibi faktörlerin değerlendirileceği "Türkiye Boşanma Araştırması" gelecek yıl yapılacak. Araştırmanın amaç ve hedeflerine ilişkin detaylar belirlenirken teknik ay-

rıntılarla ilgili çalışmalar sürüyor. Buna göre, araştır- mayla öncelikle Türkiye'de kaba boşanma hızındaki heterojen yapının altında yatan nedenler bulunacak.

Bu nedenlerin bölgelere göre olası farklılık gös- terme durumlarının ince- leneceği araştırmayla, evli olan kişilerin evlilik süreç- leri ve boşanmaya yönelik algıları belirlenecek. Bo- şanmaya neden olan fak- törlerin ölçüleceği araştırma kapsamında ayrıca çözüm modelleri oluşturulacak. Bakanlık, çalışmayla evliliğin sürmesini sağlayan dinamikleri de belirleye- cek. Ailelerin kriz ve geçiş dönemlerinde bununla başa çıkma yolları ve bu dönemlerde yaşadıkları so- runlar ile güçlü ve zayıf yönleri de tespit edilecek.

Risk haritaları yapılacak

Araştırma sonucunda, bu alanda yapılacak çalış- malar için veriye dayalı uygulanabilir politika öneri- leri geliştirmek üzere istatistiki veriler toplanacak.

Verilerden elde edilen sonuçlar doğrultusunda evlilik ve boşanma süreçlerine yönelik kamu politikalarını destekleyici ve yol gösterici risk haritaları yapılacak.

(AA)

B

üyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Des- tici, Denizli'de düğün salonunda düzenlenen etkinlikte partisine yeni üye olanlara rozetlerini taktı.

İstanbul'da uğradığı kılıçlı saldı- rıda hayatını kaybeden Başak Cengiz'e Allah'tan rahmet dileyen Destici, Cengiz'in ailesini ziyaret ettiğini söyledi. Destici, aileyi çok metanetli ve imanlı gördüğünü dile getirerek, onların bu metaneti ve duruşunun, bu suçun ve suçlu- nun en ağır cezayı almasını gerek- tirdiğini kaydetti. Parti olarak bu tür suçlarda suçluların en ağır ce- zayı almasını istediklerini vurgula- yan Destici, "Bize göre en ağır ceza müebbet hapis olamaz. Hak ettiği ceza idamdır ve idam geri gelmelidir” dedi. Destici, birileri- nin "BBP idam cezası istiyormuş"

diye konuştuğunu belirterek,

“Evet, istiyoruz lakin biz idam ce- zasını her suç için istemiyoruz.

Biz bunun Anayasa teklifini de ha- zırladık verdik. İki suç için istiyo- ruz. Bir, bu tür çocuklarımızı, kadınlarımızı kaçırıp, tecavüz edip ya da hunharca öldüren sapıklar için. İki, bizzat kurşunu sıkarak ya da bombayı patlatarak askerimizi, polisimizi, öğretmenimizi ve sivi- limizi şehit eden teröristler için istiyoruz" ifadelerini kullandı.

“Milletimiz, Meclis’te terörist istemiyorlar”

Müslüman Türk devletinin inancında, kültüründe bunun ye- rinin bulunduğunu söyleyen Des-

tici, şöyle konuştu: "Batı ne diyor, ona da bakacak değiliz. Aynı şey terörle mücadele için de geçerli.

40 yıldan fazla süredir devletimi- zin varlığına, ülkemizin bütünlü- ğüne, milletimizin istiklaline ve istikbaline kastetmiş emperyalist- lerin maşası ve uşağı hain PKK terör örgütü ve onun uzantılarıyla mücadele ediyoruz. Ve işte bu

mücadelede ülkemiz, devletimiz ve hükümetimiz son 5-6 yıldır topyekun bir mücadele veriyor.

Rahmetli şehit Muhsin Yazıcıoğlu Başkanımızın dediği gibi, eğer te- rörü yok etmek istiyorsanız terö- rün tüm unsurlarına karşı topyekun mücadele edeceksiniz.

Yani dağdakiyle, şehirdekiyle, iş adamı olup oraya girdiyse onunla

da, basındaysa onunla da, siyaset- teyse onunla da, Meclisteyse onunla da mücadele edeceksiniz çünkü bize göre ha Duran Kalkan ha Pervin Buldan diyoruz. Birini dağ kadrosunda, diğerini Mecliste görevlendirmişler. Milletimiz, bizim vatansever, milletperver in- sanlarımız, Meclis’te terörist iste- miyorlar. Bu, iki kere iki daha dört. Onun için herkes bu sese kulak verecek.” (AA)

KADiR iNANIR PAÜ’DE TEDAViYE ALINDI

MUĞLA'DA RAHATSIZLANDI,

DENİZLİ’YE

SEVK EDİLDİ Muğla'da rahatsızlanan 72 yaşındaki ünlü sanatçı Kadir İnanır, Denizli'ye geti-

rilerek Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alındı.

Kadir İnanır

Boşanmalar mercek altına alınacak

Aile ve Sosyal Hiz- metler Bakanlığı bo- şanmaları mercek altına alacak. "Tür- kiye Boşanma Araş- tırması" ile boşanma nedenleri belirlene- rek evlilik ve bo- şanma süreçlerine yönelik kamu politi- kalarını destekleyici, yol gösterici risk ha- ritaları hazırlanacak.

Destici'den "idam cezası" açıklaması

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, iki suç için idam cezasının uygulanmasını istediklerini belirterek, "Bir, bu tür çocuklarımızı, kadınlarımızı kaçırıp, tecavüz edip ya da hunharca öldüren sapıklar için. İki, bizzat kurşunu sıkarak ya da bombayı patlatarak askerimizi, polisimizi, öğretmenimizi ve sivilimizi şehit eden teröristler için istiyoruz" dedi.

Mustafa Destici

(4)

22 KASıM 2021 PAzARTESİ

www.denizligazetesi.com

Yıl: 68 Sayı: 21778 22 KASıM 2021 PAzARTESİ İMTİYAz SAHİBİ

Denizli Radyo Televizyon ve Yayıncılık Ticaret Anonim Şirketi adına

Semra Akça Acar GEnEL YAYın YÖnETMEnİ

Cem Kaytan

SORUMLU YAzı İŞLERİ MüDüRü Gürkan Gök

YAzı İŞLERİ MüDüRü

Ozan Akakça HABER KOORDİnATÖRü Muhammet Karaçay MUHABİRLER

Muhammet Karaçay, Yasin Gültekin,

Gamze Oktay, Serkan Çakal, Mülayim Cengiz, Zafer Güvenç SAYfA EDİTÖRü

Mert Acar - Mehmet Ünler YÖnETİM YERİ

Hacıkaplanlar Mahallesi 740 Sokak No: 6 PAMUKKALE/DENİZLİ Tel: 242 53 53 Faks: 263 06 68

BASıM YERİ

TUNA KARDEŞLER MATBAACILIK SANAYİ TİC. LTD. ŞTİ.

Eski Emsan Fabrikası İçi Asmalıevler DENİZLİ

Denizli Gazetesi basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.

Yazarlarımız kendi yazılarından sorumludur.

HABERLEŞME: haber@denizligazetesi.com

Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım A.Ş. Türü: Yerel Süreli Yayın

ÜNCEL

A

ydın’ın Efeler İlçesi’nde yaşayan emekli polis memuru Mustafa Demirel (57), emekli olduktan sonra çocukluk hayalini gerçeğe dön- üştürdü. Efeler’de bulunan tarihi Hasır Pazarı içerisinde açtığı 5 metre- karelik dükkanında antika eşyaları tamir eden Demirel, dükkanına gelen misafirlerine adeta geçmişte yolculuk yaptırıyor. Hatıralarla dolu antika radyo ve pikapların tamirini yapan Demirel, antikaları yeniden çalışır hale getire- rek, geçmişin sesini gelecek nesillere aktarıyor. Son görev yeri olan Aydın’da emekli olduktan sonra kalan ve tarihi çarşıda çocukluk hayalini gerçeğe dön- üştüren Demirel, çocukluğunda rad- yolarının bozulmasının ardından babasının ‘Radyoya para sıkışmış’ sö- zünü ciddiye alması ile radyolara me-

rakının başladığını söyledi. Babasının sözünün ardından radyonun içinde gerçekten para olduğunu düşünerek açtığını ve farkında olmadan radyoyu tamir ettiğini ifade eden Demirel, rad- yolara olan merakının bu şekilde baş- ladığını belirtti. Çocukluk yıllarından bugüne kadar bulduğu her nostaljik radyoyu biriktiren Demirel, radyoların yanı sıra nostaljik değeri olan gaz lam- bası, saat, gramofon, kömürlü ütü, bakır cezve gibi çeşitli ürünleri de hem saklıyor hem tamir ediyor. Vatan- daşların getirdiği antika eşyaları da özgün halini bozmadan tamir eden Demirel, dükkanında nostaljik değeri olan tüm ürünleri sergiliyor.

“Burası canlı bir müze”

Her antika eşyanın bir hikayesi ol-

duğunu vurgulayan Mustafa Demirel,

“Antika ürünler daha çok meraklıları tarafından rağbet görüyor. Bizim işin çok fazla ticari boyutu yok. Ancak me- raklıları gelip tamir ettiriyor veya satın alıyor. Çocukluğumdan beri radyoları çok seviyorum. Ne varsa eskilerde var.

Her birinin aslında bir hikayesi var, bu radyolar zamanın, tarihin tanığı. Hatı- ralarla dolu. Burası adeta canlı bir müze” dedi. Dükkanındaki eşyaların çarşıya gelen vatandaşların dikkatini çektiğini ifade eden Demirel, “Dük- kanımıza gelenler eski eşyaları gö- rünce çok beğendiklerini belirterek, kendilerini zaman tünelindeymiş gibi hissettiklerini belirtiyorlar. Bizim ka- pımız herkese açık. Buraya gelenlerin alışveriş yapması gerekmiyor” dedi.

(İHA)

GEÇMiŞiN SESiNi GELECEK NESiLLERE AKTARIYOR

GEÇMiŞiN SESiNi GELECEK NESiLLERE AKTARIYOR

GEÇMiŞiN SESiNi GELECEK NESiLLERE AKTARIYOR

GEÇMiŞiN SESiNi GELECEK NESiLLERE AKTARIYOR

Aydın’da beş metrekarelik dükkanında antika radyo ve pikapları tamir eden 57 yaşın- daki emekli polis memuru Mustafa Demirel, antikaları yeniden kullanılır hale getiriyor.

GEÇMiŞiN SESiNi GELECEK NESiLLERE AKTARIYOR

hayvanseverler tarafından tahsis edilen bakım evlerinde tuttukla- rını söyledi.

"Yaralı gördüğünüz sokak hayvanlarını bize getirin"

Kaya, sokak hayvanlarına yar- dımcı olmaya çalıştıklarını ifade ederek şöyle konuştu: “Halkımız tarafından şöyle bilinen bir yanlış var. Ben onu düzeltmek istiyo- rum. Yaralı sokak hayvanını geti- relim kliniğe bırakalım, tedavisi yapılsın. Burası özel bir klinik, biz buraya getirilen hayvanlar için eli- mizden geleni yapıyoruz. Bu sa- yede sokak hayvanlarının sağlığını korumuş oluyoruz hem de örnek olmuş oluyoruz. Sokakta yaşayan bir hayvana bir şey olduğunda biz

yanından es geçmek istemiyoruz veya yanından es geçilmesini iste- miyoruz. O şekilde olduğu için yarı yarıya karşılamayı tercih edi- yoruz. Bu şekilde hem karşı tarafa ağır yük olmasının önüne geçiyo- ruz hem de sokak hayvanımız sağlığına kavuşmuş oluyor.”

"Çarptığınız sokak hayvanının tedavi masrafını

araç sigortanız karşılıyor"

Sokak hayvanına çarpıldığı zaman birçok insanın kaçmayı tercih ettiğini ifade eden Kaya,

“Bir sokak hayvanına çarptıktan sonra vatandaşlar genelde kaç- mayı tercih ediyor. Sokak hayvan- ları yazık ölüyorlar, hiçbir

müdahale edilemiyor. Bazen de

maddi kısımdan dolayı kaçtıkları oluyor. Buradan özellikle şunu belirtmek istiyorum. Siz çarptığı- nız hayvanı kliniğimize getirdiği- niz zaman o hayvanın tedavi masraflarını araç sigortanız karşı- lıyor. Sigortanız bunu karşıladığı için bir maddi zarara uğramıyor- sunuz. Yeter ki görmemezlikten gelmeyiniz, üstelik kendi hata- nızsa. Kaza olabilir, yapılmaz de- miyoruz. Burada önemli olan çarptıktan sonra veya çarpıldığını gördükten sonra kaçılmaması ge- rektiğini vurgulamak istiyorum.

Araç sigortalarınız bunun masraf- larını karşıladığı için gönül rahat- lığı ile getirip kliniğe bırakıp, tedavisini takip edebilirsiniz”

dedi. (İHA)

O

lay, Dereköy Mahallesi Kuz Mevkii’nde öğle sa- atlerinde meydana geldi. Yusuf Ödün (55) yöne- timindeki odun yüklü 07 RC 036 plakalı traktör,

sürücüsünün direksiyon haki- miyetini kaybetmesi sonucu devrildi. Kazada traktör sürü- cüsü Ödün ve yolcu konu- munda oğlu Erdem Ödün (28) devrilen traktörün altında kala- rak ağır yaralandı. Kazayı gö- renler durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrollerde baba ve oğlunun hayatını kaybettiğini belirledi. Olay yeri in- celeme çalışmalarının ardından baba ve oğlunun can- sız bedenleri hastane morguna kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma sürüyor. (İHA)

Devrilen traktörün altında kaldılar

Muğla'nın Seydi- kemer İlçesi’nde devrilen odun yüklü traktörün altında kalan baba ve oğlu ha- yatını kaybetti.

Yusuf Ödün

“Çarptığınız hayvanın tedavi masraflarını araç sigortanız karşılıyor”

Afyonkarahisar'da 6 yıldır faaliyet gösteren bir veteriner kliniği, sokak hayvanlarının te- davi masraflarının yüzde 50'sini kendisi kar- şılıyor. Klinik sahibi Uzman Veteriner Hekim Meral Kaya, "Yaralı ve araçlarınızla çarptığı- nız sokak hayvanlarını ardınızda bırakma- yın. Onları kliniğimize getirin, size hiçbir masrafı yok. Çünkü araç sigortanız bu hay- vanların tedavi masraflarını karşılıyor" dedi.

A

fyonkarahisar'da hizmet veren bir veteriner kliniği, sivil top- lum örgütleri ve hayvanseverlerle işbirliği yaparak yaralı ve hasta olan sokak hayvanlarının tedavisini yapı- yor. Sokakta yaşayan her canlının yaşama hakkının olduğunu dile ge- tiren Uzman Veteriner Hekim Meral Kaya, hayvanların sahipsiz olduğu için kaderine terk edilme- sine izin vermiyor. Klinikte tedavisi hala devam eden şiddet ve istismara maruz kalmış sokak hayvanları bu- lunuyor. Son olarak hayvanseverler tarafından kliniğe getirilen bir sokak köpeğinin enfeksiyonu gide- rildi ve ayağındaki kırık tedavi edildi.

Sokakta yaşayan canlılara karşı daha merhametli olunması gerekti- ğini ifade eden Veteriner Hekim Meral Kaya, trafikte aracıyla hay- vanlara çarpıp kaçan sürücülere

"vicdanlı olun" çağrısında bulundu.

Klinikte tedavi masraflarını hayvan- severlerle yarı yarıya ödediklerini söyleyen Kaya, tedavisi tamamlanan ve sağlığına kavuşan hayvanları so- kağa salmadıklarını, sıcak bir yuva bulunup sahiplendirilene kadar

O

lay, öğlen saatlerinde Bucak İlçesi Mehmet Akif Mahallesi’nde yaşandı.

Yaklaşık 10 metrelik telefon direğine çıkıp aşağı inemeyen yavru bir kedinin sesini duyanlar, 112 Acil Çağrı Merkezi'ni arayıp yardım istedi. İhbarın ardından olay ye- rine itfaiye ekipleri sevk edildi. Bölgeye gelen itfaiye aracının merdiveniyle telefon direğine çıkan itfaiye eri, kediyi eliyle tu- tarak bulunduğu yerden aldı. Kurtarma anlarını çevredekiler meraklı gözlerle iz- lerken, itfaiye eri kediyle birlikte merdi- venden aşağı inmeye başladı. Tüm vatandaşlar kedinin sağ salim kurtarılaca- ğını düşünürken, itfaiye eri dengesini kay- bedip kediyle birlikte yaklaşık 3 metre yükseklikten yere düştü. Yere çarpmanın etkisiyle itfaiye eri başından yaralandı,

kedi ise kısa süreli baygınlık geçirdi. Çev- redekilerin durumu 112’ye bildirmesinin ardından olay yerine gelen sağlık ekipleri, itfaiye erini tedavi için hastaneye götürdü.

Kedinin ise durumunun iyi olduğu öğre- nildi. Yaşananlar ise çevredeki vatandaşla- rın cep telefonu kamerasına saniye saniye yansıdı. (İHA)

A

ntalya’nın Kumluca İlçesi Ad- rasan açıklarında bir yunusun tekneye eşlik ettiği anlar tekne sahibi tarafından görüntülendi.

Adeta tekne ile yarışan yunus, bir an olsun teknenin yanından ayrıl- madı. Tekne ile birlikte bata çıka ilerleyen yunusu gören vatandaş- lar ise zaman zaman sevinç çığ- lıkları attı. (İHA)

Yunusun tekne ile yarışı

Kediyi kurtarıp kendi düştü

Burdur’da telefon direğine çıkıp mah- sur kalan yavru kediyi kurtarma ope- rasyonu, tam mutlu sonla biteceği sırada kazayla son buldu. Kediyi eliyle tutup itfaiyenin merdivenlerin- den aşağı indiren itfaiye eri, dengesini kaybedip kediyle birlikte yere düştü.

(5)

belirten Yüksel, "Duygu- durum bozuklukları, sos- yal anksiyete bozukluğu, madde kullanım bozuk- luğu da problemli internet kullanımına eşlik edebil- mektedir. Beğenilmek, se- vilmek, kabul görmek, onaylanmak insanların ev- rensel ihtiyaçlarıdır. Fakat bireyler bazen beğenilme, onay alma, kabul görme

ihtiyaçları sebebiyle kendi- lerini fiziksel ya da kişisel olarak olduğundan farklı göstermeye ve başka insanların beklentile- rine göre davran- maya,

kendilerinden ödün vermeye başlamaktadır- lar" dedi.

(İHA)

S

ağlık Bakanı Fahrettin Koca, 6-12 Kasım ara- sında illere göre her 100 bin kişide görülen Kovid-19 vaka sayılarını açıkladı. Buna göre her 100 bin kişide gö- rülen Kovid-19 vaka sayıları 6-12 Kasım arasında İstan- bul'da 308,22, Ankara'da 241,38, İzmir'de 68,74 oldu.

Buna göre her 100 bin kişide görülen Kovid-19 vaka sayı- ları 6-12 Kasım arasında İs- tanbul'da 308,22, Ankara'da 241,38, İzmir'de 68,74 oldu.

Bu sayılar bir önceki hafta (30 Ekim-5 Kasım) her 100 bin kişide İstanbul'da 307,40, Ankara'da 287,04, İz- mir'de 69,61 olarak kayıtlara

girmişti.

Bakan Koca, 6-12 Kasım arasında vaka yoğunluğu bir

önceki haftaya göre en çok artan 10 ilin Tunceli, Osma- niye, Çanakkale, Kırklareli, Balıkesir, Bilecik, Hatay, Te- kirdağ, Adana ve Bartın ol- duğunu bildirdi. 30 Ekim 5

Kasım tarihlerini kapsayan insidans haritasında yüz binde 175,83 olarak açıkla- nan Denizli’nin vaka sayısı ise yüz binde 183,49’a yük- seldi. (AA)

22 KASIM 2021 PAZARTESİ

ÜNCEL

Herkes dolar ve kuru konuşuyor ya, ben eksik kal- mayım dedim. İşin aslı ben eskiden beri kur ile ilgili- yimdir, dertliyimdir. Önce Temmuz 2011 yılına gidelim;

Zamanın Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yıl- maz, Denizli’ye gelmiş, Pamukkale Üniversitesi Kongre Kültür Merkezinde konuşma yapıyor. Yıl- maz’dan önce Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci bir açılış konuşması yapıyor. O tarihlerdeki

Denizli Gazetesi Köşe yazım- dan aktarıyorum;

“Düşük kur politikasının ihracatçıyı, dolayısı ile üretim, yatırım ve istihdamı nasıl olumsuz etkilediğini en yalın şekli ile açıklıyor Denizli Sa- nayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci. Sadece şikayet et- mekle kalmıyor, çözüm de öneriyor. Merkez Bankasının yaptığı günlük döviz alımları- nın miktarı artırılırsa, yani pi- yasadan döviz çekilirse, Dolar ve Avro değerlenir diyor. Mer- kez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz’ın açıklaması da bir o kadar net, üstelik tec- rübe ile sabit. Piyasadan döviz alınınca merkez ban- kasının döviz rezervi artıyormuş. Bu Türkiye’nin borç geri ödeme kapasitesini artırıyormuş, bu gü- venceyi gören yabancı, döviz getiriyormuş ve sonuç olarak inadına bollaşan döviz ucuzluyormuş. Şu sa- tırları yazarken aklıma gelen, “ Döviz Türkiye’ye yüksek faizin cazibesine kapılıp geldiğine göre eş za- manlı faizler de düşürülemez miydi?” sorusunu so- ramadım. Gerçi Durmuş Yılmaz’ın her soruya cevabı hazır. Herhalde o zaman da enflasyon yükselir derdi. Çin parasını nasıl değersiz tutabiliyor diye sordum. Bunu kapalı ekonomi sayesinde başarıyor- muş. Aynısını yapabilmek için, içinde bulunduğu- muz sistemin dışına çıkmak gerekiyormuş. Bunu da hiç tavsiye etmiyor.”

Keçeci’nin dediğini yapmadık, aksine dolar sata-HHH rak doları düşük tutmaya çalıştık. Ancak buna doları- mız yetmedi. Dolarımız bitince, yani frenimiz boşalınca dolar başını aldı gitti. Dolar alıp başını gi- dince ihracatımız arttı. Zaten bu ülkede ne zaman devalüasyon olsa, peşi sıra ihracat rekoru gelir. İnan- mayan meşhur 2001 ekonomik krizi sonrası çıkan ekonomi haberlerindeki ihracat rekoru manşetlerini internetten bulabilir.

On yıl önce söylediğim ve iddia ettiğim gibi, dolar yüksek olur ise; ihracat cazip, ithalat pahalı, cari açık düşük olur. Bunun benden 10 yıl sonra keşfedilmiş olmasına üzülürüm. Geçen yıllara yanarım.

Şimdi deniyor ki, ihracatın neredeyse %70’i itha- lat ile temin edilen ara mala dayalı. Yani kur yükse- lince maliyet artıyor.

Artar tabi; kur düşük olunca Özbekistan, Pakistan ve Mısır pamuğu cazip olduğundan, Denizli’nin tekstilcisi ithalata yönelince, yüz yıldır geçimini pa- muktan sağlayan Sarayköy çiftçisi pamuk ekmez oldu. Biz Sarayköy ovasının pamuğunun lif uzunlu- ğunu nasıl artırırız diye arge çalışması yapmak ye- rine ithalatı tercih ettik. Şimdi kur arttı, ithalat pahalı, Sarayköy pamuğu para edecek ama eken olur ise. Pamuk para etmeyince yeni nesil geleceğini uydur kaydır yüksekokullarda okumakta aradı. Onlar şimdi oturarak yapılacak bir iş arıyorlar. Yani anlaya- cağınız pamuğa dayalı bir yaşam kültürü yok edildi.

Geri gelir mi bilinmez vesselam.

DOLAR; KUR;

İHRACAT; İTHALAT

BÜLENT TOPUZ

btopuz@pau.edu.tr

G ü rk an G ö k

DENİZLİ VAKA SAYISI YÜKSELİŞİNİ SÜRDÜRÜYOR

İ

l Milli Eğitim Müdürlüğü koor- dinesinde kentte görev yapan öğ- retmenlere II. Geleneksel

Öğretmenler Arası Aklınla 1000 Yaşa Öğretmenim Zeka Oyunları Turnuvası yapıldı. 24 Kasım Öğret- menler Günü öncesi yapılan tur- nuvada dereceye giren

öğretmenler, ödüllerini İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Eki- ci’den aldı. Törende turnuva katı-

lımcılarına hitap eden Müdür Ekici; “2023 Eğitim Vizyonu’nda da karşılığını bulan öğretmenler ve öğrencilerin ilgi ve kabiliyetlerine yönelik gelişimlerini sağlayabile- cekleri tasarım beceri atölyelerin- den bir tanesi de akıl ve zeka oyunları atölyeleridir. Bu atölyeleri- mizde öğrenci ve öğretmenlerimiz hem kültürümüzde önemli yer tutan oyunlarla hem de uluslar-

arası akıl ve zeka oyunlarıyla tanı- şıp vakit geçirme imkânı buluyor- lar. Bu oyunların öğretmenlerimiz yoluyla öğrenci- lere aktarılması, ilgi duymalarının sağlanması çocuk ve gençlerimizin gelişimleri açısından çok değerli.

Akıl ve zeka oyunları, öğrencileri- mizin hızlı karar alma yetilerinin gelişmesi, süreç yönetimi algıları- nın olgunlaşması, stratejik dü- şünme ve hareket edebilme kabiliyetlerinin şekillenmesinde önemli bir etken konumunda.

Okul öncesi dönemden itibaren bu tip oyun ve faaliyetlerle tanıştırılan çocuklarımız, bu meşguliyetlerinin faydalarını ileriki yaşamlarında da

göreceklerdir. Amacımız; hayata hazır bireyler yetiştirmek. Siz de- ğerli öğretmenlerimizin de bu amaç uğruna öğrencilerinize ışık tutmaya devam edeceğine inancı- mız tamdır” dedi. Turnuvaya bu yıl 42 öğretmen katıldı. 5 turnuva ha- keminin yer aldığı ve gün boyu süren etkinlikte, farklı branşlardaki öğretmenler Reversi ve Kulami oyunlarında dereceye girmek için kıyasıya bir mücadele gösterdi.

Mücadeleler sonucunda her kul- varda ilk 3 dereceye giren öğret- menler ödüllerini Müdür

Ekici’den aldı. Turnuvaya katılarak büyük bir mücadele gösteren tüm katılımcılara katılım belgesi ve tur- nuvada görev yapan hakemlere te- şekkür belgesi verildi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 6-12 Kasım tarihlerini kapsayan insidans haritasını açıkladı. 30 Ekim 5 Kasım tarihlerini kapsayan insidans haritasında yüz binde 175,83 olarak açıklanan Denizli’nin vaka sayısı, yüz binde 183,49’a yükseldi.

Fahrettin Koca

Şampiyonlar ödüllendirildi

Denizli’de görev yapan öğretmenlere yönelik düzenlenen II. Geleneksel Öğretmen- ler Arası Aklınla 1000 Yaşa Öğretmenim Zeka Oyunları Turnuvası, Merkezefendi Belediyesi Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde düzenlenen ödül töreniyle son buldu.

G ü rk an G ö k

D

t. Beril Karagenç Batal, kadınların özel dönemlerinde vücutlarındaki cinsiyet hormonları seviyesinde bazı değişimler meydana geldiğini belirtti.

Dt. Batal; “Bu değişimler direk veya dolaylı olarak ağız ve diş sağlığını da et- kileyebilir. Hamilelik planlanmadan önce diş hekimine giderek sorunlu diş ve diş etleriyle ilgili problemlerin teda- visi uygulanmalıdır. Ayrıca radyolojik tetkikleri yaptırarak sorun doğurabile- cek dişler de tespit edilerek önceden önlem- leri alınmalıdır. Hamilelik boyunca çoğu tedavi mecbur kalındığında yapılabilir ama röntgen, belli ilaçların kullanımı, ağır operas- yonlar bu süreçte sakıncalı olabilir. Ayrıca kişi- nin doktoruna danışmak şartıyla sadece 2.

trimester da uygulamalar yapılabilir” dedi.

“Her hamilelik bir diş kaybı demek değildir”

“Hamilelik döneminde sanıldığının ak- sine ağızda yeni çürükler meydana gelmez”

diyen Dt. Batal; “Yani her hamilelik bir diş kaybı demek değildir. Ağız ortamı hamilelik döneminde oluşan değişiklikler daha çok diş

eti kaynaklı problemlere sebep olur.

Hamilelik döneminde değişen hor- mon dengeleri sonucu diş etlerinde şişme, kanama, hafif-orta derecede enfeksiyon daha kolay ortaya çıkar.

Nadir durumlarda belli bölgelerde artan, küçük bir nohut boyutuna ulaşabilen diş eti şişkinlikleri de oluşabilir. Bulantı, koku ve tatlara karşı gelişen hassasiyetler gibi sebe- biyle ağız hijyenini de korumak zor- laşır. Bu da diş eti enfeksiyonu için zemin hazırlayan bir durum” şeklinde ifade etti.

Hamilelikte ideal ağız bakımı nasıl yapılmalıdır?

Dt. Batal, hamilelikteki ideal ağız bakımını şu şekilde aktardı: “Şayet planlanan bir hami- lelik var ise daha önceden diş hekimine mua- yene olup olası risklerden kurtulmak

hamilelik dönemini rahat geçirmenizi sağlar.

Neden mi? Çünkü hamilelik döneminde alı- nan radyografiler her ne kadar alınan önlem- lerle bebeğe zarar vermese de çok tercih etmediğimiz bir durum değildir. Günlük diş fırçalama düzenine daha çok dikkat edilmeli-

dir. Bulantı ve hassasiyetler sebebiyle fırça- lama zorlaşabilir. Bu durumda kısa süreli ama sık sık dişler fırçalanabilir. Çocuk fırçası, elek- trikli ya da pilli fırçalar gibi boyutları küçük olan formlar tercih edilebilir. Macunların tadı ve köpüğü rahatsız edici oluyorsa macunsuz sadece suyla bile fırçalamak ağız hijyenine yardımcı olabilir. Diş ipi kullanımı oldukça önem taşır. Diş eti problemi riskinin arttığı hamilelik döneminde fırçanın ulaşamadığı diş aralarını da iyi temizlemek ayrıca önem kaza- nır. Dişlere veya diş etlerine oluşması olası herhangi bir rahatsızlık hissedildiğinde mut- laka diş hekimine başvurulmalıdır. Bir rahat- sızlık büyüdükten sonra müdahale etmekle o rahatsızlığı başlangıcında durdurmak ara- sında çok büyük tedavi farklılıkları olacaktır.”

D o ğa n A te ş

Hamilelikte diş bakımına dikkat!

G

ünümüzde teknolojinin ge- lişmesi ile birlikte sosyal medya kullanımının da yaygın- laştığını ifade eden Medicana Bursa Hastanesi Psikiyatri Uz- manı Dr. Gamze Yüksel, özel- likle pandemi döneminde fiziksel mesafe ile ilgili sorunla- rın, internet üzerinden yapılan paylaşımları arttırdığını ifade etti. Yüksel, "Özellikle genç yaş grubunun sosyal medyayı sıklıkla kullanıldığı görülmektedir.

Gençler genellikle oyun oynama, video izleme gibi sebeplerle sos- yal medyayı tercih etmektedir.

Sosyal medya araçları, bilgi edin- meyi, topluluğun bir parçası ol- mayı, görüş bildirmeyi, fotoğraf, resim ve video paylaşmayı, kişisel albüm ve anı biriktirmeyi, tanı- dık yüzleri bir araya getirebil- meyi, eğlenmeyi mümkün kılan bir ortak alan sağlamaktadır.

Sosyal medya sayesinde ilgilen- diğimiz içeriklere ulaşıp, diğer insanlarla hızlıca bağlantı kura- biliyoruz. Ancak sosyal medya, insanlardan kaçmak ya da onay kabul almak, beğeni almak için de kullanılabilmektedir" dedi.

Sosyal medya kullanımının sağladığı faydalar olmakla bir- likte aşırı kullanımlarının ortaya çıkardığı duruş bozukluğu, gör- mede bozulma, uykusuzluk, za- manı yönetmekte zorluk, etkinliklere katılamama, sosyal medya dışında iletişim kurarken zorlanma, ders başarısında ve çalışma veriminde düşüş gibi fi- ziksel ve sosyal sorunlarda artış olduğunu belirten Yüksel, "Tek- noloji araçlarına ve sosyal medya

hesaplarına hızlıca ulaşabiliyor olmak sosyal medya kullanımına ilgiyi arttırmaktadır. Bununla birlikte sosyal medya uygulama- ları kullanım amacından çıkarak bağımlılık haline de gelebilmek- tedir. Sağlıklı sosyal medya kulla- nımı, sosyal medyayı istediğimiz hedefe ulaşmak için, rahatsızlık duymadan, uygun zamanda kul- lanmaktır. Bağımlılığı ise, bir nesne veya eylem üzerinde kontrol sağlayamama ve onsuz yaşamını sürdürememe du- rumu şeklinde tanımlayabiliriz.

Her ne kadar çalışmalarda sos- yal medya bağımlılığı yer alsa da, teşhis kılavuzlarında sosyal medya bağımlılığı tanımlanma- mıştır. İnternet bağımlılığı olası tanımından yola çıkarak bir tanım yapmaya çalışabiliriz.

Sosyal medya bağımlılığı; sosyal medyayı kullanma isteğinin önüne geçememe, sürekli sosyal medyayı düşünme, sosyal med- yaya bağlı olmadan geçirilen za- manın önemini yitirmesi, sosyal medya kullanımını kontrol etme, azaltma ya da bırakma gi- rişimlerinin sonuçsuz kalması, planlanandan daha uzun süre sosyal medyada kalma, kulla- nımdan yoksun kalındığında aşısı sinirlilik hali, saldırganlık olması ve kişinin sosyal ve aile hayatının giderek bozulması ile kendisini gösterir" diye konuştu.

Kontrolsüz sosyal medya kullanımının, yalnızlık, sosyal becerileri eksikliği, depresyon, benlik saygısında düşüklük ve algılanan sosyal destek azlığıyla bağlantılı olduğu gösterildiğini

Sosyal medya bağımlılığı hayatı olumsuz etkiliyor

Dr. Gamze Yüksel

(6)

ÜNCEL

22 KASIM 2021 PAZARTESİ

CMYK

İ

Yİ Parti Genel Başkanı Meral Ak- şener, Denizli’deki 29 Ekim Bul- varı'nda miting alanında yaptığı konuşmada, halkın geçinemediğini belirterek gençlerin gitmek için ülke aradığını ileri sürdü. Milletin varlık içinde yokluk yaşadığını savunan Ak- şener, Denizlili halk müziği sanatçısı Özay Gönlüm'ün derlediği türkünün

"Desti içinde bekmez, bu bekmez bize yetmez" şeklindeki sözlerini ha- tırlatarak, "Peki bu pekmez, bize niye yetmez? Çünkü testiye dadananlar var. Çünkü milletin hakkına huku- kuna, alın terine musallat olanlar var"

dedi. Halkın sorunlarını anlatmak ve bunlara dikkati çekmek için vatandaş- larla bir araya geldiğini aktaran Akşe- ner, "Türkiye zengin bir ülke. Çok büyük potansiyeli olan bir ülke. Tür- kiye, zenginliği hak eden bir ülke.

Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu yok. Zengin, mutlu ve huzurlu Türki- ye'yi inşa etmek için ihtiyacımız olan her şeye sahibiz" ifadesini kullandı.

“Tek bir çözüm var seçim”

AK Parti iktidarının gerçeklerle yüzleşmesi gerektiğini savunan Akşe- ner şöyle dedi: "Demokrasinin en güzel yanı budur, milletin başa getir- diği iktidar eğer işini yapamıyorsa, milleti açta açıkta bırakıp, memleketi zora sokuyorsa o sandık gelir, milletin şaşmaz iradesi son sözü söyler. Millet

kararını verir, işini iyi yapacak olana gider yetkiyi verir. Türkiye bugün çok derin bir krizle karşı karşıya. Şimdi ben de size soruyorum: Bu iktidar şu anda millete gidebiliyor mu? Aranıza gelebiliyor mu? Aramıza gelmeye yüz- leri var mı? Esnafın arasına çıkabili- yorlar mı? Halkın arasına, tarım köylüsünün arasına girebiliyorlar mı?

Pamuk tarlasına girebiliyorlar mı? Pan-

carda varlar mı? Çarşıda pazarda geze- biliyorlar mı? Gençlerin karşısına çı- kabiliyorlar mı? Aynı Sayın Erdoğan'ın bundan 20 yıl önce söylediği gibi öy- leyse tek bir çözüm var seçim, seçim, seçim." Sanayicinin ve esnafın sorun- larına çözüm bulacaklarını aktaran Ak- şener, ihracatı artırmak için ithal girdi bağımlığını azaltıp kaliteyi artıracakla- rını söyledi. Akşener, kalite artışını teş- vik ederek, lojistik ve üretim

maliyetlerini düşürerek bu işin üste- sinden geleceklerini anlattı. Deniz- li'nin bir sanayi şehri olduğunu söyleyen Akşener, "Denizli'de 50-60 yıllık fabrikalar kapatılıyor. Daha geçti- ğimiz yıl 10 fabrika kapatıldı. Denizli her geçen gün değerlerini kaybediyor.

Her geçen gün işsizlik artıyor. Her geçen gün kötüleşen ekonomi hayat- ları derinden etkiliyor. Bu yüzden ikti- dara geldiğimizde ilk işimiz teşvik mekanizmalarını, yüksek faizli kredi- leri, vergi ve sigorta primlerini gözden geçirmek olacak" diye konuştu. (AA)

MERAL AKŞENER, “TÜRKİYE'NİN ÇÖZÜLEMEYECEK SORUNU YOK”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu bulunmadığını ancak sistemin ve iktidarın değişmesi gerektiğini savundu.

Meral Akşener

M

illi Eğitim Bakanlığı, 24 Kasım Öğretmenler Günü etkinlikleri kapsamında, mesleğinde katma değer üreten öğretmenleri yarından itibaren Ankara'da misafir edecek. Öğretmenler Günü kutlamaları kap-

samında, 81 ilden, öğ- rencilerinin hayatını değiştiren, eğitimde üstün başarı göstermiş, projeler gerçekleştir- miş, yetenekli öğrenci- leri topluma

kazandırmış, fedakar- lıkları ve diğer nitelikle- riyle farklılıklar ortaya koymuş "eğitimde fark yaratan 81 öğretmen"

belirlendi. Şehit öğretmen yakınları ile, engelli öğretmenler ile yurt dışında görev yapanların da arasında bulunduğu öğret- menler, Başkentte ağırlanacak. Ankara'ya 81 ilden davet edilen öğretmenlerden bazılarının hikayesi şöyle:

Meslek aşkıyla tutunduğu hayatta öğrencilerini

geleceğe hazırlıyor

Kayseri Melikgazi Hikmet Bozan Ortaokulu sosyal bilgiler öğretmeni görme engelli Nuri Cankurt, Kayseri'de 2008 yılında eğitim-öğretim döneminin ilk günü atandığı okuluna giderken art arda iki servis aracının çarpması sonucu görme yetisini büyük oranda kaybetme- sine rağmen azmi ve meslek aşkıyla tu- tunduğu hayatta öğrencilerini geleceğe hazırlıyor. Tedavi sürecinin ardından kısa süre içerisinde görme engelli öğretmen arkadaşlarından "konuşan bilgisayar"ı kullanmayı öğrenen Cankurt, okulda Kovid-19 döneminde EBA'yı en fazla kullanan öğretmen oldu. Cankurt, öğ- rencilere okul dışında ücretsiz olarak haftada iki saat sosyal bilgiler dersiyle il- gili konu anlatımı ve soru çözümlerinde yardımcı oluyor. Bu eğitimden yararla- nan öğrencilerinden biri 500 tam puan alarak Türkiye birincileri arasında yer aldı, 20'den fazla öğrencisi de bursluluk sınavını kazandı. Sosyal bilgiler dersiyle ilgili 5. 6. ve 7. sınıflar için bursluluk sı- navına yönelik ve T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersiyle ilgili 8. sınıflar için yayımlanmaya hazır akıllı defter çalışma- larını tamamlayan Cankurt'un, T.C. İnkı-

lap Tarihi ve Atatürkçülük dersiyle ilgili 2003 yılında yayımlanmış kitabı bulunu- yor. Cankurt, Türkiye genelindeki en- gelli öğrencilere 2016 yılından beri EKPSS'ye yönelik uzaktan eğitim yoluyla

ücretsiz tarih dersi de anlatı- yor.

Kız çocuklarını okula göndermeyen aileleri

ikna etti

Yavuz Sultan Selim İlk- okulu sınıf öğretmenlerinden İsa Güngör, Van'ın Erciş ilçe- sine bağlı bir köy ilkokulunda görev yaptığı sırada çeşitli ne- denlerle kız çocuklarını okula göndermeyen aileleri ikna etti.

Burada 4 öğrencinin ilkokula devam etmesini, ilkokul mezunu 2 öğ- rencinin de ortaokula başlamasına vesile olan Güngör, köydeki aileleri ziyaret ede- rek okuma yazmanın önemini anlattı.

Uluslararası Sınıf Öğretmenliği Sem- pozyumu'nda "Kız Çocuklarının Eğiti- minde Aile ve Köy Kültürünün Rolü" ve

"Köyde Öğretmen Olmak: Etnografik Bir Çalışma" başlıklı bildiri sunan Gün- gör, köy okulundaki 4 yıllık deneyimine yönelik incelemelerin yer aldığı "Köyde Öğrenci Olmak: Etnografik Bir Çalışma"

isimli yüksek lisans tezini yazdı.

Türk kadınının üretkenliği ve başarısını Fransa'da tanıttı

Paris Eğitim Ataşeliği Mer ve Çevresi Türkçe Öğretmeni Derya Oğuz, Türk kültürünü yurt dışında tanıtmak ve sev- dirmek amacıyla "Kahramanım Elimden Gelir" projesini geliştirdi. Buradaki Türk kadınlarına, Türk kültürünün kahra- manlarını kendi el emekleriyle üretebil- meleri için örgü kursu veren Oğuz, kursta üretilen ürünleri Türkçe dersle- rinde materyal olarak kullandı. Oğuz, kursta üretilen Türk kültürüne ait öge- leri yıl sonu sergilerinde Fransız toplu- muna da tanıttı. Proje kapsamında kahramanlarla ilgili yazdığı Fransızca metinleri öğrencileriyle birlikte ders- lerde ve milli kutlamalarda müzikli ola- rak canlandıran Oğuz'un, Fransa'da ilgi ve beğeniyle karşılanan "Karagöz et Ha- civat", "Keloğlan et Son Vélo Eolien"

isimli eserleri de bulunuyor.

Hamburg Eğitim Ataşeliği kadro-

sunda Stadtteilschule am Hafen oku- lunda Türkçe ve Türk kültürü öğret- meni olarak görev yapan ve aynı zamanda Almanca öğretmeni olan Oğuzhan Turgay Özdemir, 2017'de atan- dığı Bahçelievler Cumhuriyet Anadolu Lisesi’nde Yaratıcı Yazarlık Kulübü’nü kurdu. Özdemir'in yazma tekniklerini öğrettiği öğrencileri, şiir dalında İstanbul altıncılığı, hikaye dalında Türkiye birin- ciliği ve ikinciliği, hikaye üslubu dalında Sabahattin Ali Özel Ödülü, Amerikan Ulusal Roman Yazma Yarışmasında de- rece ödülleri aldı. Erasmus Projesi kap- samında Freie Universität Berlin'de Alman kökenli ABD'li yazar Gregor Hens tarafından uzaktan eğitimle verilen yazarlık kursunu başarıyla tamamlayan Özdemir'e, BluTV tarafından bir dizi se- naryosu yazması teklif edildi. Özde- mir'in, Hamburg'taki görevine atanması nedeniyle çalışmalarına başladığı dizi se- naryosu yarım kaldı.

"Sanat Ağacım" projesiyle öğrencilerin yaratıcı yönlerini öne çıkardı

Kayseri'nin İncesu ilçesindeki Üç- kuyu İlkokulu’nda müdür yetkili öğret- men olarak görev yapan Harun Dağlı, önceki yıllarda ana sınıfı olarak kullanılan ancak sonra depo, kömürlük ve benzeri ihtiyaçlar için kullanılan dersliğin tadila- tını yaparak eğitim-öğretim hizmetine açtı. Kayseri Organize Sanayi Bölge- si'nde bulunan işletmelerdeki hayırsever iş adamlarının yardımlarıyla okulun tadi- lat ve yenilenmesini sağlayan Dağlı, okul bahçesinin güzelleştirilmesi için 250 metrekare alanı çimlendirdi ve ağaç dikti. Dağlı, Avrupa'da okul ortaklıkları- nın kurulması, öğrenci ve öğretmenlerin bilişim teknolojilerini ve yabancı dil be- cerilerinin artırılması amacıyla yürütülen eTwinning faaliyeti kapsamında, "Sanat Ağacım/My Art Tree" isimli projeyle öğ- rencilerin yaratıcı yönlerini öne çıkardı ve sanat görüşlerini geliştirmeye çalıştı.

Dağlı, "Sanat Ağacım/My Art Tree" pro- jesiyle Avrupa ve Ulusal Kalite Etiketi Ödülü'nü aldı. Geçen yıl, Kovid-19 ne- deniyle 24 Kasım Öğretmenler Günü etkinlikleri kapsamında 81 ilden seçilen ve eğitimde fark oluşturan öğretmen- lerle çevrim içi ortamda bir araya gelin- mişti. (AA)

S

anayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Va- rank, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) blogu için yazdığı yazıda, Kovid-19 son- rası dönemde Türkiye'nin sürdürülebilir refaha ulaşmasında, insan kaynağının di- jital çağa uygun olarak "becerilerinin ta- zelenmesinin" önemine dikkati çekti.

Bakan Varank, WEF Genel Müdürü Saa- dia Zahidi ile "Beceri tazeleme, Türki- ye'nin toparlanmasında nasıl kilit rol oynayabilir?" başlıklı bir makale kaleme aldı. Bakan Varank, makalede Türkiye'nin Kovid-19 sonrasında ekonominin dönü- şümünü hızlandırma sürecinde beşeri sermayeden yararlanmasının kritik öneme sahip olduğuna işaret etti. Geçen yıl Türkiye'nin yüzde 1,8'lik GSYİH büyü- mesiyle Çin dışındaki G20 ekonomilerini geride bıraktığını ve 2021'in ilk çeyre- ğinde de yüzde 7 ile büyümesini sürdür- düğünü anımsatan Bakan Varank,

“Ekonomik toparlanma sürecinin bir so- nucu olarak, sanayi üretimi ve istihdam, salgın öncesi dönemine çok hızlı bir şe- kilde ulaşmayı başardı" değerlendirme- sini yaptı. Bakan Varank, Kovid-19'un sosyal etkilerine işaret ederek, işsizlik oranının Haziran 2021 itibarıyla yüzde 10,6 seviyesinde gerçekleştiğini belirtti.

McKinsey and Company'nin geçen yıl ya- yımladığı "İşin Geleceği: Dijital Çağda Türkiye'nin Yetenek Dönüşümü" rapo- runa değinen Bakan Varank, şu ifadeleri kullandı: “Otomasyon, yapay zeka ve diji- tal teknolojiler ülkede bazı iş kayıplarına yol açsa da verimlilik, artan yatırımlar, hiz- met ekonomisinin büyümesi vasıtasıyla elde edilen kazanımların 2030'a kadar 3,1 milyon net yeni iş yaratacağı tahmin edili- yor. Bunların 1,8 milyonu da şu anda var olmayan işler. Bu kazanımları sağlamak için 21,1 milyon çalışanın vasıflarının ye- nilenmesi gerekecek.”

"İnsan kaynağı giderek daha fazla önem kazanıyor"

Bakan Varank, insan kaynağının ülke- lerin büyümeleri ve ekonomilerini dönüş- türmeleri noktasında giderek daha fazla önem kazandığını vurgulayarak, WEF'in bir araştırmasına göre, beceri geliştir- meye yönelik geniş çaplı yatırımın, 2030'a kadar küresel GSYİH'yi 6,5 trilyon dolar artırma potansiyeline sahip olduğunu be- lirtti. Talebin arttığı işlere ve sektörlere daha fazla yatırım yapılmazsa, "işsiz" bir toparlanmaya yol açacağı görüşünü pay-

laşan Bakan Varank, diji- tal ve yeşil değişimle ve iş yerlerinin dönüşü- münü sağlayacak; veri

ve yapay zeka, mühendislik ve bulut bili- şim, ürün geliştirme, satış, pazarlama ve içerik üretiminin, yarının işlerini yarat- mada önemli rol oynayacağını ifade etti.

Bakan Varank, WEF'in "İşlerin Geleceği"

raporunda, tüm çalışanların neredeyse yarısının yeni becerilere ihtiyaç duyacağı- nın tahmin edildiğini belirterek, "İşveren- ler, çalışanlarının beceri gelişimine yatırım yapmanın değerini giderek daha iyi anlıyor. Beceri kazandırma ve beceri geliştirmeye yönelik çabalar, giderek daha fazla çevrim içi platforma taşınıyor ve bu da dijital öncelikli öğrenmeye önemli bir geçiş olduğunu gösteriyor" de- ğerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin, Ar-Ge harcamalarını GSYİH'nin yüzde 1,8'ine çıkarma hede- fiyle, "Milli Teknoloji Hamlesi" çerçeve- sinde, inovasyon ve teknoloji

geliştirmeye giderek daha fazla yatırım yaptığına dikkati çeken Bakan Varank, şunları ifade etti: "Türkiye'nin genç ve di- namik nüfusu, ekonominin yükselen alanlarında küresel liderliğe oynamada becerileri geliştirmek ve kullanmak için muazzam bir fırsat sunuyor. Doğru beceri stratejisi, eğitimin yanında, çalışanları sü- rekli olarak yeniden vasıflandıran ve gençlere işler yaratan ekosisteme de odaklanmalı." Bakan Varank, yazılımcı ekosistemini geliştirmek ve nitelikli yazı- lımcı sayısını artırmak amacıyla başlattık- ları "Açık Kaynak Platformu" ve Ecole 42 ile kurdukları kodlama okullarından bah- setti. Bu kapsamdaki DENEYAP Teknoloji Atölyeleri'nde de tasarım, kodlama, robo- tik, elektronik programlama, nesnelerin interneti, nanoteknoloji alanlarında üç yıl boyunca eğitim verildiğini belirten Bakan Varank, 5 yılda 81 ilde toplam 100 atölye- nin kurulmasını hedeflediklerini bildirdi.

Bakan Varank, İstanbul Kalkınma Ajansı ve WEF iş birliğiyle başlattıkları "Beceri Açığının Azaltılması Hızlandırma Prog- ramı"na da değinerek, programın, beceri ve eğitim ekosistemlerini geliştirmek su- retiyle ülkeleri geleceğin işlerine hazırla- maya yardımcı olmayı hedeflediğini ifade etti. Bakan Varank, beceriye dayalı bir iyi- leşmenin, Türkiye için uzun vadeli refahın sağlanması için gerekli olduğunu vurgu- ladı. (AA)

MEB ‘eğitimde fark yaratan’

81 öğretmeni misafir edecek

Milli Eğitim Bakanlı- ğı’nın 24 Kasım Öğ-

retmenler Günü etkinlikleri kapsa-

mında Ankara'da ağırlayacağı, eği- timde fark yaratan

öğretmenler ara- sında, alanlarında ba-

şarılı çalışmalara imza atmış isimler

bulunuyor.

“İnovasyon ve teknoloji geliştirmeye daha fazla yatırım yapıyoruz”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Türkiye'nin genç ve dinamik nüfusu, ekonominin yükselen alanla- rında küresel liderliğe oynamada becerileri geliştirmek ve kullanmak için muazzam bir fırsat sunuyor” dedi.

Mustafa Varank

Referanslar

Benzer Belgeler

Mobil soğuk hava tesisleri ile denizin içinde anında stoklama yapabiliyor.. Alım – satım işlemleri

MADDE (23/14) MADDE 12 Söz konusu maddenin (a) alt bendindeki mevcut istisna uygulaması devam ettirilmekte; (b) alt bendinde yapılan düzenlemeyle de Türkiye

371 Okul öncesinde high scobe eğitim yaklaşımı 379 Okul öncesinde öğretim yöntem ve teknikleri 372 Okul öncesinde projeksiyon kullanımı 382 Okul öncesinde rehberlik. 343

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından Mart 2011’de yayımlanan Evsel Katı Atık Tarifelerinin Belirlenmesine Yönelik

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından Mart 2011’de yayımlanan Evsel Katı Atık Tarifelerinin Belirlenmesine Yönelik

2019 Japonya’da Türk Kültür Yılı kapsamında, Nakano Zero Hall (Tokyo) adlı mekanda 13 Mayıs 2019 tarihinde Orkestra Şefi Murat Cem ORHAN, Koreograf Özgür

© Değişim Araştırma | Lise Öğrencileri Devamsızlık, Sınıf Tekrarı ve Lise Terk Nedenleri Araştırma Raporu | Nisan 2017 I Bu araştırma Zafer Kalkınma Ajansı

Basın açıklamasını okuyan Çoruh Aksu Vadisi Koruma Platformu Başkanı Hanifi Aksu "Memleketimizde yaşama hakk ımız elimizden alınmış olacaktır.. Biz bu davadan