• Sonuç bulunamadı

EKİM2011. Özet. Engin DİNÇ, Esra ATABAY 20-1

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "EKİM2011. Özet. Engin DİNÇ, Esra ATABAY 20-1"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EKİM2011

MUHASEBE MESLEK MENSUPLARININ TFRS’YE YÖNELİK DÜŞÜNCELERİ VE UYGULAMA BAŞARISINA ETKİ ETMESİ MUHTEMEL FAKTÖRLERE YÖNELİK BİR

ARAŞTIRMA – TRABZON ALT BÖLGESİ ÖRNEĞİ

Doç. Dr. Engin DİNÇ

Karadeniz Teknik Üniversitesi, İ.İ.B.F. , İşletme Öğr. Gör. Esra ATABAY

Karadeniz Teknik Üniversitesi, Vakfıkebir MYO Muhasebe ve Vergi Uygulamaları

Özet

Son yıllardaki çalışmalarla, standartların önemine, uygulanabilirliğine ve uygulamaya yönelik olarak yapılan ve farkındalık yaratan çalışmalar sonucunda meslek mensuplarının konuya gösterdikleri itina ve verdikleri önem düzeyinde yükselişler yaşandığı düşünülmektedir. Bu nedenle, bu çalışma ile YTTK’nın yürürlüğüne az bir zaman kala, muhasebe mensuplarının konu hakkındaki bilgi düzeyleri ve düşünceleri ortaya konmaya çalışılmıştır.

Çalışmamızın amacı, Trabzon ve çevresindeki mali müşavirlerin standartlar konusundaki bilgi düzeylerini belirlemek ve standartların uygulanmasında etkili olması muhtemel faktörleri belirlemektir. Bu amaç için Trabzon bölgesindeki muhasebe meslek mensupları ana kütle olarak belirlenmiştir. Hazırlanan anket formu Odanın web sitesinde yayınlanmış ve mali müşavirlerin internet üzerinden bu anketi cevaplandırmaları istenmiştir. Toplanan veriler, SPSS paket programında analiz edilmiştir. Analizde, frekans analizi yöntemi kullanılmıştır.

Analiz sonucunda, Trabzon ve çevresindeki mali müşavirlerin standartlarla ilgili bilgi düzeylerinin yetersiz olduğu sonucu ortaya çıkmıştır. Ayrıca, meslek mensuplarının mesleki bilgi ve tecrübelerindeki yükselişin, mesleki beklentilerindeki yükselişin, otoritelerin yapacağı etkinliklerin standartların uygulama başarısını olumlu yönde etkileyeceğinin düşünülmekte olduğu sonucu ortaya çıkmıştır.

Anahtar Kelimeler: Uluslar Arası Finansal Raporlama Standartları (UFRS), Türkiye Finansal Raporlama Standartları (TFRS), Türk Ticaret Kanun(TTK)

(2)

EKİM2011

1. Dünden Bugüne Türk Coğrafyasında TFRS

Her ülke muhasebe uygulamalarına yön verirken kendi Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkelerini ön planda tutmakta ve bu durum, finansal tabloların ülkeden ülkeye farklılık göstermesine neden olmaktaydı. Dünya ekonomisinde yaşanan gelişmeler, işletmelerin faaliyetlerinin uluslar arası düzeye ulaşması, küreselleşmeyle birlikte ülkelerin birbirleriyle alış-verişte bulunmaları, yeni finansal araçların ortaya çıkması, işletmelerin düzenlemiş oldukları finansal tabloların daha şeffaf, karşılaştırılabilir, açık ve anlaşılır bilgileri içermesi zorunluluğunu ortaya çıkardı. Bu zorunluluk sonucunda, başta Uluslar Arası Muhasebe Standartları Kurulu (IASB) ve Uluslar Arası Muhasebe Standartları Komitesi (IASC) olmak üzere birçok kuruluş finansal tabloların tekdüzeliği konusunda çalışmalarda bulundu (Usul ve Özdemir, 2007: 73). Standartlar 1973-2001 yılları arasında IASC Yönetim Kurulu kararı ile onaylanarak yürürlüğe girmiştir. 2001 yılında bu standartların yayımlama yetkisini IASB almış ve standartları IFRS olarak ismen değiştirmiştir.

Türkiye’de faaliyet gösteren şirketlerin halka açılması, hisse senetlerinin dünya borsalarında işlem görmeye başlaması ve uluslar arası ticari ilişkilerin artması sunulan finansal tabloların uluslar arası muhasebe standartlarına uygun olma zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır. Temelinde Uluslar Arası Muhasebe Standartları olan Türkiye Muhasebe Standartları (TMS), Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu (TMUDESK) tarafından yayınlanmış ve daha sonra devreye standartlarla ilgili olarak Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) girmiştir (Pekdemir, 2008:10). Bu kurul, standartları belirlerken U.M.S’yi dikkate almıştır. Bu dönemde muhasebenin görevi kayıt tutmak olduğu için sadece Türkiye Muhasebe Standartları adı altında standartlar kabul edilmiştir. Ancak 2007 yılı sonrasında muhasebenin görevinin kayıt tutmak olmadığı, finansal raporlar hazırlamak olduğu düşüncesi hâkim olunca standartların adı Türkiye Finansal Raporlama Standartları olarak değiştirilmiştir ve kurul, çağdaş dünya uygulamalarına uyumlu olabilmek amacıyla Uluslar Arası Finansal Raporlama Standartlarını (UFRS) referans almış ve Uluslar Arası Muhasebe Standartları Komitesi Vakfı (IASCF) ile yapmış olduğu lisans anlaşması doğrultusunda IFRS’lerin birebir çevirisini yaparak Türkiye Finansal Raporlama Standartları (TFRS) adı altında Resmi Gazete’de yayımlamıştır (TMSK,2008). Bu gelişmeler doğrultusunda, ülkemizde 2006 yılından itibaren banka ve sigorta şirketleri ile halka açık şirketler UMS/UFRS ile tam uyumlu TMS/ TFRS uygulamaktadırlar (Çankaya ve Hatipoğlu, 2011:62).

TMS/TFRS doğrultusunda ülkemizde yaşanan diğer bir gelişme ise Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun 13 Ocak 2011 tarihinde kabul edilerek 14 Şubat 2011 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanmasıdır. Bu kanunun oluşturulma çalışmaları 1999 yılında başlamış ve oldukça kapsamlı ve geniş katılımlı çalışmalar neticesinde toplam 1535 maddelik kanun tasarısı hazırlanarak TBMM Adalet Komisyonuna sunulmuş, bu komisyon tarafından da yapılan uzun görüşmelerden sonra TBMM Genel Kurulu tarafından aynen kabul edilmiştir. Bankalar, sigorta şirketleri ve halka açık şirketler dışında kalan Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler için bu yasada standartlara göndermeler yapılmış ve tam set UMS/UFRS’lerle eş değer kabul edilen TMS/TFRS’lerin basitleştirilmiş hali olarak tek bir standart içinde 35 bölümden oluşan KOBİ TFRS’ler yayınlanmıştır. Bu standartların uygulanmasına 01 Ocak 2013 tarihi itibariyle geçilecektir.

2. Kavramsal Çerçeve 2.1. Literatür Araştırması

Ülkemizde Yeni Türk Ticaret Kanunu hazırlama çalışmaları başladığından bu yana TMS/TFRS’lerin benimsenmesi ve meslek mensuplarının TMS/TFRS’lere yaklaşımlarına ilişkin birçok akademik çalışma yapılmıştır. Bu çalışmalardan bir kısmı yeni TTK’nın yasalaşmasından önce yapılan çalışmalar olması nedeniyle o çalışmalarda incelenen ve elde edilen sonuçlar ile şu an ki durumun karşılaştırılması amacıyla çalışmamızın bir bölümünde literatür araştırmasına yer verilmiştir.

Bu araştırma doğrultusunda söz konusu konular hakkında ülkemizde yapılan bazı çalışmalar aşağıda özetlenmiştir.

(3)

EKİM2011

Kayı (2011) yaptığı çalışmada, Yeni TTK’nın temelini oluşturan yeni muhasebe uygulamalarının benimsenip yerleştirilmesinin, denetim müessesesinin hayata geçmesinin çok büyük ölçüde meslek mensuplarının özverili gayretleriyle mümkün olacağına, bunun sağlanabilmesi için hazırlık süreçlerinin çok önceden, rasyonel plan ve programlarla başlatılması gerektiğine, hazırlık sürecinin meslek mensuplarının dışındaki her türlü dışsal hazırlıkların programlanıp yerine getirilmesi ve meslek mensuplarının kendilerinin mesleki ve teknik hazırlıkları yapmaları şeklinde iki grupta toplanması gerektiğine işaret etmektedir.

Özkorkut (2011) yayınladığı çalışmasında, muhasebe meslek mensuplarının günlük iş yüklerini bahane etmeden bu değişime ayak uydurmalarının Türkiye’nin geleceği kadar mesleklerinin de geleceği açısından büyük önem taşıdığını, bu değişime ayak uydurulmadığı takdirde gerek finansal tabloları hazırlayacak gerekse denetim yapacak yabancıların Türkiye’ye kısa sürede akın etmek isteyeceklerini vurgulamıştır.

Usul ve Özdemir (2007)’in Göller bölgesinde faaliyet gösteren Kobi’lerde Muhasebeden sorumlu yöneticiler üzerinde yapmış oldukları çalışmada şu sonuçlara yer verilmiştir: muhasebeden sorumlu yöneticiler tam anlamıyla standartlar konusunda bilgiye sahip değillerdir, ancak yararları konusunda olumlu görüşlere sahiptirler. Yöneticilerin eğitim düzeyleri farklılaştıkça standartların finansal tabloların hazırlanmasına ve sunulmasına etkilerini ölçen ifadelere bakış açılarının değiştiğini, standartların muhasebe alanında çalışan tüm kamuoyu tarafından benimsenebilmesi için eğitim ve bilgilendirme gereksiniminin ortaya çıktığını ve uygulamaya yönelik eğitim programlarının düzenlenmesinin gerekli olduğunu ortaya koymuşlardır.

Gönen ve Uğurluel (2007) yaptıkları çalışmada, standartlara geçişe ilişkin sorunlara ve çözüm önerilerine yer vermişlerdir. Bu çalışmada, yaşanabilecek sorunların en aza indirilebilmesi için uygulamaların yasal hale gelmesi gerektiğine, standartlar konusunda yoğun eğitim programlarının düzenlenmesi gerektiğine, KOBİ’ler için UFRS taslağının TMSK tarafından baz alınarak ülkemizde KOBİ’ler için TFRS hazırlanmaya başlanmasına ve söz konusu çalışmalara internet aracılığıyla tüm kesimlerin görüş bildirmesine açık olması gerektiğine ve bu süreçte TMSK’ya destek olunması gerektiğine vurgu yapmışlardır. Nitekim şu an için Gönen ve Uğurluel’in çalışmalarında yer verdikleri üzere, standartlar yeni TTK ile yasalaşmış, KOBİ’ler için TFRS’ler kabul edilmiş ve yoğun eğitim programları hazırlanmaya başlamıştır.

Erdoğan ve Dinç (2009)’in çalışmasında, Türkiye genelinde 768 SMMM ve YMM üzerinde anket uygulayarak meslek mensuplarının standartlar konusundaki bilgi ve yeterlilik düzeyleri incelenmeye çalışılmıştır. Araştırma sonucunda, meslek mensuplarını yaklaşık 1/3’lük kısmının standartlar konusunda haberdar olmadıkları tespit edilmiştir. Ayrıca, standartlardan haberdar olanların yaklaşık yarısının standartlar konusundaki bilgilerinin yetersiz olduğu sonucu ortaya çıkmıştır.

Çankaya ve Hatipoğlu (2011) çalışmalarında, standartlara yönelik olarak üniversitelerin müfredatlarının güncelleştirilmesi, muhasebe meslek mensuplarının eğitiminin ise meslek örgütleri ve diğer ilgili taraflar arasında sağlanacak işbirliği çerçevesinde genişletilmesi ve sürekli hale getirilmesi gerektiğini vurgulamışlardır.

3. Araştırma Metodolojisi 3.1. Araştırmanın Amacı

Bu araştırmanın amacı, Trabzon ve çevre illerdeki (Giresun ve Rize) SMMM odasına kayıtlı mali müşavirlerin TMS/TFRS konusundaki bilgi düzeylerini ve standartların uygulanmasında etkili olması muhtemel faktörleri belirlemektir.

3.2. Araştırmanın Sınırlılıkları ve Hipotezleri

Araştırma gerek zaman ve gerekse maliyet kısıtları sebebiyle Türkiye geneline yayılamamıştır. Bu nedenle, sadece Trabzon ve çevresi baz alınarak çalışma yürütülmüştür. Yine, meslek mensuplarının elektronik posta kullanım alışkanlıklarının düşük olması da, toplanan verilerin sınırlı kalmasına sebep olmuştur.

(4)

EKİM2011

Araştırmada iki temel sorunun cevaplanmasına çalışılmıştır. Birinci soru, meslek mensuplarının geçen yıllar içinde standartlarla ilgili bilgi düzeyinin yükselip yükselmediği konusunda cevap aramak, ikinci soru ise, uygulama başarısını etkilemesi muhtemel faktörler konusunda meslek mensuplarının düşüncelerini öğrenmektir.

3.3. Araştırmanın Kapsamı

Araştırmanın kapsamını, Trabzon, Rize, Giresun illerindeki Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasına kayıtlı meslek mensupları oluşturmaktadır. Adı geçen illerdeki odaya kayıtlı meslek mensubu (SM+SMMM) sayıları şu şekildedir: Trabzon (532), Rize (203) ve Giresun (199).

(http://www.turmob.org.tr/TurmobWeb/turkce/popup.aspx?Sayfa=/Arsiv/turmobwebdb/dosyalar/istati stikler10.pdf) (Erişim tarihi: 09.10.2011). Bu sayılar dikkate alındığında, çalışmamızın ana kütlesini 934 meslek mensubu oluşturmaktadır. %5 anlamlılık düzeyi ve %10 örnekleme hatası içinde örneklem büyüklüğünün 85 olması çalışmanın anlamlı sonuçlar vermesi için yeterli gözükmektedir (Baş, 2008:

41). Çalışmamızda elde edilen örneklem büyüklüğü 91 olup (Trabzon 50, Giresun 21 ve Rize 20) çalışmanın %5 anlamlılık düzeyi ve %10 örnekleme hatası içinde güvenilir olduğunu göstermektedir.

3.4. Araştırmanın Yöntemi

Bu veri toplama tekniği olarak anket yöntemi kullanılmıştır. Anket formu çalışmanın kapsamı dahilinde olan illerin Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odalarının web sitelerinde bir aydan daha fazla süre ile yayınlanmış ve anket formunun meslek mensuplarına web siteleri üzerinden ilan edilmeleri sağlanmıştır. Bu şekilde adı geçen 3 ilden geri dönüş sağlanan anket sayısı sadece 58 olup, kalan 33 veri meslek mensuplarına elden yapılan anketlerden sağlanmıştır. Araştırmada kullanılan soru formu üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, meslek mensuplarının demografik özelliklerini ortaya koyan bilgilere yer verilmiş, ikinci bölümde meslek mensuplarının KOBİ TFRS'ler konusundaki bilgi düzeyleri ölçülmeye çalışılmış ve üçüncü bölümde ise standartların uygulanmasında olumlu etkisi olabilecek faktörlere yer verilmiştir. İkinci bölümde 19, üçüncü bölümde 15 olmak üzere toplamda 34 önerme cümlesine yer verilmiştir. Ankette 5'li Likert Ölçeği (5. Kesinlikle katılıyorum, 4.

Katılıyorum, 3. Kararsızım, 2. Katılmıyorum, 1. Kesinlikle Katılmıyorum) kullanılmış ve katılımcılardan bu ifadelere ne kadar katılıp katılmadıklarını belirtmeleri istenmiştir.

Elde edilen veriler SPSS 1.3 İstatistik Paket Programı kullanılarak analize tabi tutulmuştur.

3.5. Araştırmanın Bulguları

3.5.1.Demografik Özellikler İle İlgili Frekans Analiz Sonuçları

Çalışmada yer alan meslek mensuplarının demografik özellikleri içerisinde meslek mensuplarının cinsiyetleri, yaşları, eğitim düzeyleri, unvanları ve mesleki tecrübeleri yer almakta olup bu bilgilere ilişkin veriler aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

Tablo1. Meslek Mensuplarının Demografik Özellikleri EĞİTİM DÜZEYLERİ YAŞ

Geçerli Alanlar

Sıklık % Geçerli Alanlar

Sıklık % Ticaret Lise

Mezunu

7 7,7 20’li yaşlar 16 17,6

2 yıllık mezun

8 8,8 30’lu yaşlar 21 23,1

Lisans mezunu

72 79,1 40’lı yaşlar 32 35,2

Lisansüstü mezunu

1 1,1 50’li yaşlar 14 15,4

Belirtilmeyen 3 3,3 60’lı yaşlar 3 3,3

(5)

EKİM2011

Toplam 91 100,00 Belirtilmeyen 5 5,5

Toplam 91 100,00

CİNSİYET TECRÜBE Geçerli

Alanlar

Sıklık % Geçerli Alanlar

Sıklık %

Bay 78 85,7 10 yıl ve altı 29 31,9

Bayan 11 12,1 11-20 yıl 35 38,5

Belirtmeyen 2 2,2 20 yıl ve

üzeri

27 29,7

Toplam 91 100,00 Toplam 91 100,00

UNVANLARI Geçerli

Alanlar

Sıklık % Stajyer 7 7,7 S.M. 8 8,8

S.M.M.M 73 80,2

Y.M.M 3 3,3

Toplam 91 100,00

Tablo 1’de görüldüğü üzere, katılımcıların %79,1'i dört yıllık fakülte mezunu olurken

%16,5'lik kısmının ticaret lisesi ve önlisans mezunu olduğu görülmektedir. Katılımcıların yaş durumları ele alındığında, çoğunluğun (%35,2’lik dilim) 40-50 yaş grubu arasında toplandığını, bu oranı takip eden yaş gruplarının 30'lu (%23,1) ve 20'li (%17,6) yaşlar olduğu görülmektedir. 91 katılımcının %85,7'sini erkek üyeler, %12,1'lik kısmını bayan üyeler oluştururken, %2,2'lik kısım görüş bildirmeyen kısmı oluşturmaktadır. Çalışmamıza katılan üyelerin mesleki tecrübelerinin oranları birbirlerine yakın olmasına rağmen çoğunluğun 11-20 yıl arasında olduğu gözlenmiştir. Katılımcıların

%80,2’si Serbest Muhasebeci Mali Müşavirdir.

3.5.2. Meslek Mensuplarının KOBİ TFRS’ler Konusundaki Bilgi Düzeylerinin Ölçülmesine İlişkin Bulgular

Meslek mensuplarının, standartlarla ilgili bilgi düzeylerini ölçmek amacıyla oluşturulan sorulara, katılımcıların beşli ölçek üzerinden verdiği cevaplar, SPSS İstatistik Analiz Programında ortalama değerleri hesaplanmış ve büyükten küçüğe doğru Tablo 2’de sıralanmıştır. Sorular ters mantıklı sorulduğundan, düşük puanlar standartların bilindiği anlamına gelmektedir. Yüksek puanlar ise standartlarla ilgili bilgi düzeyinin yetersiz olduğu anlamına gelecektir.

Tablo 2. Meslek Mensuplarının KOBİ TFRS’ler konusundaki bilgi düzeyleri

MESLEK MENSUPLARINA YÖNELTİLEN İFADELER

Bildirilen Görüşlerin Ortalaması

“Kiralanmış duran varlıklar için yapılan değer artıcı giderler özel maliyet olarak gösterilmeye devam edilecektir”

4,0769

“Mal alımlarında katlanılan vade farklarının faiz gideri

değil maliyete ilave edilmesi gerekir” 3,9121

“Sermaye yedeklerinin Gelir Tablosunda gösterilmesi

mümkün değildir” 3,8667

“Yatırım amacıyla satın alınan gayrimenkulleri maddi 3,8462

(6)

EKİM2011

Meslek mensuplarına yöneltilen KOBİ TFRS’ler konusundaki ifadelere meslek mensuplarının verdiği cevapların ortalaması 2'nin üzerindedir. Oysaki ifadeler incelendiğinde bildirilmesi gereken görüşler 1 (kesinlikle katılmıyorum) veya 2 (katılmıyorum) görüşleri olmalıydı. Bu durumda elde edilecek ortalamalar 2'nin altında kalacaktı ki, bu durumda meslek mensuplarının KOBİ TFRS'ler konusundaki bilgi düzeylerinin iyi olduğu kanısına varılabilecekti.

Oysa Tablo 2 incelendiğinde, tüm soruların verilen cevapların ortalama değerlerinin 2,5’un çok üzerinde olduğu görülmektedir. Bunun anlamı, bölgedeki meslek mensuplarının standartlar ile ilgili bilgi düzeylerinin yetersiz oldukları şeklindedir. Bu sonuç, Erdoğan ve Dinç’in 2009 yılında yayınlamış oldukları çalışmalarında belirttikleri sonuçla benzer çıkmıştır. Bir başka deyişle, yıllarca verilen eğitimler ve farkındalık yaratacak haberlere rağmen, meslek mensupları bu konuda kendilerini yeterince eğitmemiş gözükmektedirler.

Meslek mensuplarındaki bu bilgi yetersizliği bir başka açıdan incelendiğinde ise aşağıdaki sonuçlar ortaya çıkmıştır.

duran varlık olarak göstermek gerekir”

“Mal satışlarında elde edilen vade farkları diğer satış geliri yada satışlar hesabına yazılmaya devam edilecektir”

3,5385

“Banka kredisi ile satın alınan varlıkların maliyetine,

ödenen faizlerin ilave edilmesi gerekir” 3,5385

"Maddi olmayan duran varlıklar için itfa süresi eskisi

gibi 5 yıldır" 3,4835

“Ticari kar ile mali kar arasındaki farkın geçici olması

durumunda herhangi bir kayıt yapmaya gerek yoktur" 3,3736

“Envanter ve değerleme esnasında yapılan tahminlerin değişmesi durumunda geçmişe yönelik düzeltmelerin yapılması gerekir"

3,3187

“KOBİ”lerde oransal konsolidasyona izin verilmiştir” 3,1868

“KOBİ”lerde nakit akım tablosunun hazırlanması

zorunlu değildir” 3,0440

“Finansal durum tablosu ile bilanço aynı şeyler

değildir" 3,0220

“Maddi duran varlıklar için amortismanlar dışında gerçekleşen aşırı değer kayıplarının o yıl içinde zarar yazılması mümkün değildir"

2,8864

“İştiraklerin özsermayelerindeki artışı bilançoya

yansıtmak mümkün değildir” 2,7473

“Bilanço tarihinden sonra ortaya çıkan geçmişe yönelik bilgiler önemli olsalar bile bilançolarda düzeltme yapmak mümkün değildir”

2,7363

“Garantiler sebebiyle gelecekte doğabilecek zararlar

için bugünden karşılık ayrılması mümkün değildir” 2,7253

“Alacakları bugünkü değerleri ile bilançoda göstermek

zorunlu değildir” 2,5714

“KOBİ”lerin finansal raporlama standartlarına uyma

zorunluluğu yoktur” 2,2198

(7)

EKİM2011

Tablo 3. Kişisel İlgi kapsamında yer alan önermelere ilişkin görüşler KİŞİSEL İLGİ

Geçerli Alanlar Sıklık % Yeni TTK'nın

okunması

Evet Hayır

53 38

58,2 41,8 TMS'ye duyulan

ilgi

Evet Hayır

43 48

47,3 52,7 Standartlarla

ilgili eğitim alıp almadıkları bilgisi

Evet Hayır

15 75

16,5 82,4

Tablo 3, meslek mensuplarının standartların uygulanmasında olumlu etkisi olabileceğini düşündüğümüz faktörlerden biri olana “Kişisel İlgi”ye ilişkin bildirdikleri görüşü göstermektedir.

Tablodan elde edilen sonuç itibariyle ortalamanın 4’e yakın olması katılımcıların bu faktörün standartların uygulanmasında olumlu etkisi olabileceği görüşüne katıldıklarını ortaya koymaktadır.

Katılımcılara "Yeni TTK'yı okudunuz mu?", "Standartlarla ilgilendiniz mi?” ve “TFRS konusunda eğitim aldınız mı?” soruları yöneltilmiştir. Bu soruların “kişisel ilgi” kapsamında değerlendirilmesinin uygun olacağı düşünülmüştür. Bu doğrultuda, katılımcıların %53'ü yeni TTK'yı okuduklarını bildirmişlerdir. Kanun metninin tamamının veya bir bölümünün katılımcıların yarıdan fazlası tarafından okunmuş olması muhasebecilerin konuya tamamen duyarsız olmadıklarını ortaya koymaktadır. Zaman kısıtları ve iş yoğunlukları nedeniyle TFRS'lere ilgi gösteremediklerini yüz yüze görüşme esnasında tarafımıza bildirmişlerdir. Standartlarla ilgili eğitim aldınız mı? Sorusuna %75 oranında “hayır” cevabı verildiği görülmektedir. Bu bağlamda, muhasebecilerin bilgilendirilmesinin sağlanması amacıyla gerek genel merkez (TÜRMOB) gerekse her ildeki Mali Müşavirler Odalarının kendi bünyelerinde üyelerini bilgilendirme toplantıları ve seminerleri düzenlemeleri meslek mensuplarının sürece adaptasyonları açısından olumlu sonuçlar doğuracaktır. Muhasebe standartlarına meslek mensuplarının gösterdiği ilgiye ilişkin oran neredeyse eşit olmakla birlikte yaklaşık %5’lik bir dilimle muhasebe standartlarına hiç bakmayan meslek mensubu sayısı daha fazladır. Bu oranın az miktar dahi olsa fazla olması, üyelerin bu konuda herhangi bir eğitim almamış ve dolayısıyla da konu hakkında bilgiye sahip olmamasından kaynaklandığı söylenebilir. Yapılan yüz yüze görüşmeler esnasında bazı genç meslek mensuplarının meslekte ilerleme beklentilerinin olması ve yeni TTK ile beraberinde gelen TFRS’lerin kendilerine yeni iş alanları yaratacağı düşüncesiyle muhasebe standartlarına ilgi gösterdikleri sonucuna varılmıştır.

3.5.3. Standartların Uygulanmasında Olumlu Etkisi Olabilecek Faktörlerin Ölçülmesine İlişkin Bulgular

Çalışmada, standartların uygulanmasında olumlu etkisi olabilecek faktörlerin ölçülmesine yönelik anket sorularının genel olarak güvenilirlik katsayısı incelendiğinde, 0,841 çıktığı görülmüştür. Bu değer, mevcut soruların analize uygun olduğunu göstermektedir. (Nakip, 2006:146).

(8)

EKİM2011

Araştırmada, mevcut anket soruları faktör analizine tutulmadan, mantıksal süzgeçten geçirilerek üç grup altında toplanmıştır. Bunun nedeni, araştırma sonuçlarını daha toplu bir şekilde açıklayabilmek içindir. Mantıksal süzgeç sonucunda, belirlenen üç gurup şöyledir.

a) Meslek mensuplarının mesleki bilgi ve tecrübeleri, b) Meslek mensuplarının mesleki beklentileri, c) Otoritelerin yapmaları gereken etkinlikler,

Bu bölümle ilgili anket soruları beşli Likert ölçeğine göre hazırlanmıştır. Burada, yüksek değerler ifadeye katıldıklarını düşük değerler ise katılmadıklarını ifade etmektedir.

Anket formunun üçüncü bölümünde ele aldığımız “Standartların uygulanmasında olumlu etkisi olabilecek faktörler” içerisinde yer alan demografik özellikler incelendiğinde aşağıdaki tablo elde edilmiştir:

Tablo 4. Mensupların Standartların Uygulanmasında Olumlu Etkisi Olabilecek Faktörlerden mesleki bilgi ve tecrübeye İlişkin Görüşleri

İleri sürülen faktör Min. Max. Bildirilen görüşlerin Ortalaması Meslek mensuplarının yüksek eğitim düzeyleri 1 5 4,5495 Meslek mensuplarının mesleki tecrübeleri 1 5 4,3736 Meslek mensuplarını Mesleki yetkinlikleri 1 5 4,3736

Tablo 4, meslek mensuplarının görüşlerini göstermektedir. Bu tablodan elde edilen verilere göre, ortalama değerler 4’ün üzerinde çıkmıştır. Bunun anlamı, meslek mensuplarının eğitim düzeylerinin yüksek olması ve mesleki tecrübe sahibi olmaları ve mesleki yetkinlik içinde olmalarının standartların uygulanmasını olumlu yönde etkileyeceğidir. Buradan, uygulamanın başarısında eğitim ve tecrübenin etkili olacağı varsayımında bulunmak mümkündür.

3.5.4. Meslek Mensuplarının Mesleki Beklentilerine İlişkin Bulgular

Meslek mensuplarının mesleğe bakış açıları kapsamında, mesleğin icra edilmesinde tarafsız ve dürüst olmaları, mesleğe karşı duydukları kişisel ilgi meslekte saygınlık beklentileri, düşük maliyet beklentisi, mevcut kazancın artacağı beklentisi yer almaktadır.

Tablo 5. Meslek Mensuplarının Standartların Uygulanmasında Etkisi Olabilecek Faktörlerden Biri Olan Mesleki Beklenti Açılarına İlişkin Görüşleri

İleri sürülen faktör Min. Max. Bildirilen görüşlerin Ortalaması

Tarafsızlık ve dürüstlük 1 5 4,3846

Meslekte saygınlık beklentisi 1 5 4,2747

Düşük maliyet beklentisi 1 5 3,4505

Mevcut kazancın artacağı beklentisi 1 5 3,9890

Mesleğe karşı kişisel ilgi 1 5 3,9780

Tablo 5, incelendiğinde, meslek mensuplarının, mesleki beklentilerin standartların uygulama başarısında olumlu etkisinin olacağını düşünmekte oldukları görülmektedir. Anket sorularına verilen cevapların 3,5 ortalamanın üzerinde olması bu yorumu yapmamıza vesile olmuştur. Tarafsızlık ve

(9)

EKİM2011

dürüstlük olgusu, uygulama başarısını etkileyen önemli bir faktör olarak düşünülmektedir. Yine, meslekte saygınlık beklentisi de, uygulamanın başarısını artıracak önemli faktörlerden biri olarak düşünülmektedir.

3.5.5. Otoritelerin Yapmaları Gereken Etkinliklere İlişkin Bulgular

Bu kapsamda, meslek mensuplarının yapabilecekleri dışında kalan faktörler ele alınmıştır. Bu faktörler, işletme yönetici ve sahiplerinin yeni TTK ile ilgili eğitim almaları, işletme yönetici ve sahiplerinin temel muhasebe eğitimi almaları, belge düzeninin standartlarla uyumlu hale getirilmesi, Tekdüzen hesap planının standartlarla uyumlu hale getirilmesi, standartlarla ilgili düzenli eğitim seminerlerinin verilmesi ve mevcut paket programların standartlara uyumlu hale getirilmesi şeklinde sıralanmaktadır.

Tablo 6. Mensupların Standartların Uygulanmasında Olumlu Etkisi Olabilecek Faktörlerden Otoritelerin Yapmaları Gereken Etkinliklere İlişkin Görüşleri

İleri Sürülen Faktör Min. Max. Bildirilen Görüşlerin Ortalaması İşletme yönetici ve sahiplerinin yeni TTK

ile ilgili eğitim almaları

1 5 4,3333 İşletme yönetici ve sahiplerinin temel

muhasebe eğitimi almaları

1 5 3,9333 Belge düzeninin standartlarla uyumlu hale

getirilmesi

1 5 4,3736 Tekdüzen hesap planının standartlarla

uyumlu hale getirilmesi

1 5 4,4615 Standartlarla ilgili düzenli eğitim

seminerlerinin verilmesi

1 5 4,5275 Mevcut paket programların standartlara

uyumlu hale getirilmesi

1 5 4,3956

Tablo 6, Standartların uygulanmasında olumlu etki yaratabileceğini varsaydığımız otoritelerin yapmaları gereken etkinliklere ilişkin meslek mensuplarının görüşlerini göstermektedir. Sunulan görüşlerin ortalamalarının 4 ve üzerinde olması sunulan önermelerin standartların uygulanmasında olumlu etki yaratacağı kanısında meslek mensuplarının da hem fikir olduğunu göstermektedir.

Meslek mensuplarıyla yapılan yüz yüze görüşmelerde “işletme yönetici ve sahiplerinin standartlar konusunda ve temel muhasebe alanında eğitim almalarının” standartların uygulanması ve bağlı bulundukları meslek mensuplarının da standartları ne derece uyguladıklarını işletme yöneticilerinin takip etmeleri ve kendilerinin yaptıkları işi işletme yöneticilerinin de anlamalarının sağlanması açısından olumlu sonuçlar yaratacağı; ancak bunun pek de mümkün olamayacağı düşüncesine sahip oldukları sonucu elde edilmiştir. “Standartlarla ilgili düzenli eğitim seminerlerinin verilmesi”

konusunda meslek mensuplarının olumlu ve yüksek görüş bildirmiş olmaları bir önceki analizimizde yapmış olduğumuz öneriyi destekler nitelik taşımaktadır.

4. Sonuç ve Öneriler

Yapılan çalışmada, meslek mensupların standartlarla ilgili yeterli bilgi düzeyine ulaşmadıkları sonucuna ulaşılmıştır. Meslek mensuplarının TFRS’ler konusunda yeterli bilgiye sahip olmamalarının temelinde kendi iş yüklerinin fazla olması, zaman kısıtlarının bulunmasının yattığı söylenebilir.

(10)

EKİM2011

Ancak, bu konuda gerek TÜRMOB tarafından gerekse bağlı bulundukları Odalar tarafından yapılan eğitimlerin ciddiyetine meslek mensuplarının tam anlamıyla adapte olamamış olduğu görülmektedir.

Son yıllarda, artan yayın sayısına, artan eğitimlere rağmen meslek mensuplarında bir ilgisizlik hali mevcuttur. Bölgedeki çoğunluk, standartlardan haberdar, ancak standartların nasıl uygulanacağı konusunda bilgi yetersizlikleri mevcuttur. Bu nedenle, meslek odalarının, meslek mensuplarına yönelik zorunlu eğitimler getirmeleri ve eğitimlerin mutlaka uygulamalı olarak yapılması gerekmektir.

Çünkü birkaç saatlik hızlandırılmış bilgilendirme toplantıları ile bu konunun geçiştirilemeyeceği ortadadır.

Çalışmada ele aldığımız ikinci nokta, standartların uygulanmasında olumlu etkisi olabilecek faktörlerin belirlenmesi olmuştur. Bu doğrultuda, faktörleri üç ana grupta toplayarak her bir grup faktör için meslek mensuplarının görüşleri alınmış ve elde edilen görüşler ile çalışmaya katılan katılımcıların kendilerine özgü özellikleri karşılaştırılarak sonuçlara varılmıştır.

Bu ana faktör gruplarından biri Mesleki bilgi ve Tecrübe’dir. Yapılan çalışma sonucunda, mesleki bilgi ve tecrübenin, standartların uygulama başarısında olumlu etkisinin olacağı düşünüldüğü belirlenmiştir.

İkinci ana faktör grubu içerisinde meslek mensuplarının mesleki beklentilerinin standartların uygulanması üzerindeki etkisinin olumlu olup olmayacağı konuşundaki düşünceleri incelenmiş, elde edilen sonuçlar itibariyle meslek mensuplarının tarafsız ve dürüst olmaları, meslekte saygınlık beklentisi içinde olmaları, mevcut kazançlarının artacağı beklentileri ve mesleğe karşı kişisel ilgi duymalarının, standartların uygulama başarısını artıracağı düşüncesi içinde olunduğu tespit edilmiştir.

Üçüncü ana faktör grubu içerisinde otoritenin yapması gereken etkinlikler ele alınmıştır. Bu etkinlikler kapsamında, işletme yöneticilerinin ve sahiplerinin temel muhasebe ve standartlar konusunda eğitim almaları, belgelerin, Tekdüzen hesap planının, mevcut paket programların standartlara uygun hale getirilmeleri ve kanuni zorunluluk yer almaktadır. Katılımcıların bildirdiği görüşlerden elde edilen sonuçlar doğrultusunda, otoritenin yapacağı bu tür etkinliklerin sayısının artması ile uygulamanın olumlu etkileneceğinin düşünüldüğü ortaya çıkarılmıştır.

(11)

EKİM2011

KAYNAKÇA

BAŞ, T. (2008), Anket nasıl uygulanır, hazırlanır, değerlendirilir?, 3. baskı, Seçkin Yayıncılık

ÇANKAYA, F., HATİPOĞLU, O. (2011); “Türkiye’de Uluslar Arası Muhasebe Standartlarının Uygulanabilirliğini Etkileyen Faktörlerin Meslek Mensuplarınca Değerlendirilmesine Yönelik Bir Araştırma”, Uluslar Arası İktisadi ve İdari İncelemeler Dergisi, Sayı:7, Yaz 2011, ss. 61-87

ERDOĞAN, M., DİNÇ, E. (2009), “Türkiye Muhasebe Standartları ve Muhasebe Meslek Mensuplarının Bilgi Düzeylerinin İncelenmesi”, MUFAD, Muhasebe ve Finansman Dergisi, sayı: 43, Temmuz 2009

GÖNEN, S., UĞURLUEL, G. (2007); “Türkiye’de Uluslar Arası Finansal Raporlama Standartları (UFRS) uygulamalarına Geçişte Karşılaşılan Sorunlar ve Çözüm Önerileri”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 316, Aralık 2007, ss. 229-236

KAYI, E., (2011); “Yeni Türk Ticaret Kanunu Çerçevesinde Meslek Mensuplarının (SMMM ve YMM’lerin) ve İlgili Tarafların Hazırlanma Süreçleri ve Sorumlulukları”, Ocak 2011, İzmir (www.dengeymm.com.tr)

NAKİP, M., (2006), “Pazarlama Araştırmaları”, Seçkin Yayıncılık, 2. Basım, Ankara

ÖZKORKUT, K. (2011), “6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Finansal Raporlama ve Denetime İlişkin Hükümlerinin Meslek Mensupları için Önemi”, DENGE dergisi, Sayı:143, Mart-Nisan 2011, ss. 38-41

PEKDEMİR, R. (2008); Muhasebeciler için TMS-TFRS Uygulama Rehberi, Kasım 2008

USUL H., ÖZDEMİR, O. (2007); “Türkiye Finansal Raporlama Standartları Uygulamasında Gelinen Aşama ve Göller Bölgesi KOBİ’lerinde Muhasebeden Sorumlu Yöneticilerin Bakış Açıları”, Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:6, Haziran 2007, ss. 71-82 Uluslar Arası Finansal Raporlama Standartları (IFRS/IAS) ile Uyumlu TMS, TMSK Yayınları-3, 2008

EK 1:

TRABZON VE ÇEVRE İLLERDEKİ SMMM ODALARINA KAYITLI MUHASEBE MESLEK MENSUPLARININ KOBİ UFRS’LERİ KONUSUNDAKİ BİLGİ DÜZEYİNİN

ARAŞTIRILMASI Değerli Katılımcı,

Bu çalışma, Trabzon ve çevre illerdeki SMMM Odalarına kayıtlı muhasebe meslek mensuplarının KOBİ UFRS’leri konusundaki bilgi düzeylerini belirlemek ve standartların uygulanmasında olumlu etkisi olacak faktörleri belirleyebilmek amacıyla yapılmaktadır ve tamamen bilimsel veri olarak değerlendirilmektedir. Ankete katılarak çalışmaya destek verdiğiniz için teşekkür ederiz.

Doç. Dr. Engin DİNÇ Öğr. Gör. Esra ATABAY KTÜ- İ.İ.B.F. İşletme Bölümü KTÜ, Vakfıkebir MYO

(12)

EKİM2011

Muhasebe Finansman ABD Muhasebe ve Vergi Uygulamaları

I. DEMOGRAFİK FAKTÖRLER 1. Bulunduğunuz Şehir:

a. Trabzon ( ) b. Giresun ( ) c. Rize ( )

2. Cinsiyetiniz: K ( ) E ( ) 3. Yaşınız: ………

4. Mesleki Tecrübeniz ( ) 10 yıl ve altı ( ) 11 – 20 yıl ( ) 20 yıl ve üzeri

5. Eğitim düzeyiniz:

( ) Ticaret Lisesi veya (Lise mezunu) ( ) Meslek Yüksekokulu mezunu (2 yıllık) ( ) Üniversite mezunu (4 yıllık fakülte) ( ) Yüksek lisans ve doktora mezunu 6. Çalışma Statünüz: Bağımlı ( ) Bağımsız ( )

7. Unvanınız: YMM ( ) SMMM( ) SM ( ) Stajyer ( ) 8. TFRS ile ilgili eğitim aldınız mı? Evet ( ) Hayır( )

9. TFRS ile ilgili standartlarla hiç ilgilendiniz mi? Evet ( ) Hayır( ) 10. Yeni Türk Ticaret Kanununu okudunuz mu? Evet ( ) Hayır( )

II.Aşağıdaki bilgilerin, KOBİ TFRS’de adı geçen bölümlerde yer alan bilgilerle uyumlu oldukları konusundaki düşüncelerinizi belirtiniz?

1.Kesinlikle katılmıyorum 2.katılmıyorum 3.Kararsızım 4.Katılıyorum 5.Kesinlikle katılıyorum

“Finansal Durum Tablosu ile Bilanço aynı şeyler değildir. 1 2 3 4 5 Sermaye yedeklerinin Gelir Tablosunda gösterilmesi mümkün

değildir 1 2 3 4 5

KOBİ’lerin finansal raporlama standartlarına uyma zorunluluğu

yoktur 1 2 3 4 5

Uzun vadeli ticari alacaklar duran varlıklar içinde sınıflandırılmaya devam edilecektir.

1 2 3 4 5 Envanter ve Değerleme esnasında yapılan tahminlerin değişmesi

durumunda geçmişe yönelik düzeltmelerin yapılması gerekir

1 2 3 4 5 Alacakları bugünkü değerleri ile bilançoda göstermek zorunlu

değildir

1 2 3 4 5 Mal alımlarında katlanılan vade farklarının faiz gideri değil maliyete

ilave edilmesi gerekir 1 2 3 4 5

İştiraklerin özsermayelerindeki artışı bilançoya yansıtmak mümkün

değildir 1 2 3 4 5

Yatırım amacıyla satın alınan gayrimenkulleri maddi duran varlık olarak göstermek gerekir

1 2 3 4 5

“Maddi duran varlıklar için amortismanlar dışında gerçekleşen aşırı değer kayıplarını o yıl içinde zarar yazılması mümkün değildir

1 2 3 4 5 Maddi olmayan duran varlıklar için itfa süresi eskisi gibi 5 yıldır 1 2 3 4 5 Kiralanmış duran varlıklar için yapılan değer artırıcı giderler özel

maliyet olarak gösterilmeye devam edilecektir 1 2 3 4 5 Garantiler sebebiyle gelecekte doğabilecek zararlar sebebiyle

bugünden karşılık ayrılması mümkün değildir 1 2 3 4 5 Mal satışlarında elde edilen vade farkları diğer satış geliri yada

satışlar hesabına yazılmaya devam edilecektir

1 2 3 4 5 Banka kredisi ile satın alınan varlıkların maliyetine, ödenen faizlerin

ilave edilmesi gerekir

1 2 3 4 5 Ticari kar ile mali kar arasındaki farkın geçici olması durumunda

herhangi bir kayıt yapmaya gerek yoktur

1 2 3 4 5 Bilanço tarihinden sonra ortaya çıkan geçmişe yönelik bilgiler

önemli olsalar bile bilançolarda düzeltme yapmak mümkün değildir 1 2 3 4 5 KOBİ’lerde nakit akım tablosunun hazırlanması zorunlu değildir 1 2 3 4 5

(13)

EKİM2011

KOBİ’lerde oransal konsolidasyona izin verilmiştir. 1 2 3 4 5

III. STANDARTLARIN UYGULANMASINDA OLUMLU ETKİSİ OLABİLECEK UNSURLAR İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİZİ BELİRTİNİZ

1.Kesinlikle katılmıyorum 2.katılmıyorum 3.Kararsızım 4.Katılıyorum 5.Kesinlikle katılıyorum

Meslek mensuplarının tarafsızlıkları ve dürüstlükleri, standartların

uygulanmasını olumlu etkiler 1 2 3 4 5

Meslek mensuplarının düşük maliyet beklentisi standartların

uygulanmasını olumlu etkiler 1 2 3 4 5

Kişisel ilgi, standartların uygulanmasını olumlu etkiler 1 2 3 4 5 Mevcut kazancın artacağı beklentisi, standartların uygulanmasını

olumlu etkiler

1 2 3 4 5

Meslekte saygınlık beklentisi, standartların uygulanmasını olumlu etkiler

1 2 3 4 5

Kanuni zorunluluk, standartların uygulanmasını olumlu etkiler. 1 2 3 4 5 Meslek mensuplarının eğitim düzeyinin yüksek olması, standartların

uygulanmasını olumlu etkiler. 1 2 3 4 5

Meslek mensuplarının mesleki tecrübe sahibi olması, standartların

uygulanmasını olumlu etkiler 1 2 3 4 5

Meslek mensuplarının mesleki yetkinlikleri, standartların uygulanmasını olumlu etkiler

1 2 3 4 5 İşletme yöneticilerinin ve sahiplerinin yeni TTK ile ilgili eğitim

almaları, standartların uygulanmasını olumlu etkiler

1 2 3 4 5 İşletme yöneticilerinin ve sahiplerinin temel muhasebe eğitimi

almaları, standartların uygulanmasını olumlu etkiler 1 2 3 4 5 Belge düzeninin standartlarla uyumlu hale getirilmesi, standartların

uygulanmasını olumlu etkiler 1 2 3 4 5

Tekdüzen hesap planının standartlarla uyumlu hale getirilmesi,

standartların uygulanmasını olumlu etkiler 1 2 3 4 5

Standartlarla ilgili düzenli olarak eğitim seminerlerinin verilmesi, standartların uygulanmasını olumlu etkiler

1 2 3 4 5 Mevcut paket programların standartlarla uyumlu hale getirilmesi,

standartların uygulanmasını olumlu etkiler

1 2 3 4 5

Referanslar

Benzer Belgeler

her yıl için en az 10 saat eğitim alacak şekilde katılır. Uzaktan eğitim faaliyeti TESMER tarafından gerçekleştirilir. Eğitime katılan meslek mensuplarının eğitimlere

Şifreler, birlik tarafından üretilerek odalara kapalı zarf için i de gönderilecektir. Meslek Mensupları ile SMMM ve YMM şirketlerinde şirket müdürü ve/veya kanuni

Kesinleştikten sonra mesleki faaliyette bulunamaz. Oda disiplin kurulu, kamu yararı bakımından gerekli gördüğü hallerde, yönetim kurulunun çalışanlar listesinden

Madde 34- Birlik Disiplin Kurulu, Genel Kurul üyeleri arasından seçilecek beş asil ve beş yedek üyeden teşekkül eder. Disiplin Kurulunun asil ve yedek üyelerinin üçünün

Birlik Yönetim Kurulu, kayıtlı olduğu meslek odasında en az üç yıl kıdemli olup serbest veya bir işyerine bağlı olarak Kanun hükümlerine göre fiilen mesleki faaliyette

Madde 34- Birlik Disiplin Kurulu üyeleri, kayıtlı olduğu meslek odasında en az üç yıl kıdemli olup serbest veya bir işyerine bağlı olarak Kanun hükümlerine göre

Genel Olarak Deyiş Kavramı ve Diyarbakır Beyazıd-ı Bostan Ocağı’nda Tespit Edilen Demeler Anadolu’nun hemen hemen her bölge- sinde rastlanılan, özellikle de Alevi-Bektaşi

Birden fazla işverenden tevkif yoluyla vergilendirilmiş üc- ret alan ve birden sonraki işverenden aldıkları brüt üc- retlerin toplamı Gelir Vergisi Kanunu’nda yazılı tarifenin