• Sonuç bulunamadı

Hasan ÇİÇEK* Murat TANDOĞAN**

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Hasan ÇİÇEK* Murat TANDOĞAN**"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Öz: Türkiye’nin ticari yumurta üretiminin yaklaşık %12’sini karşılayan Afyonkarahisar, coğrafi konumu nedeniyle ülkenin hem önemli bir kavşak noktası, hem de kuş gribinin yayılmasında önemli bir etken olduğu düşünülen, göçmen kuşların göç yolu ve sulak alanların yoğun olarak bulunduğu bir bölgede bulunmaktadır. Türkiye’de kuş gribinin görüldüğü Ekim 2005 ve Aralık 2006 tarihlerinde İl’de herhangi bir vak’aya rastlanmamıştır. Buna rağmen ülke geneline paralel olarak İl’de kanatlı ürünlerinin hem üretim miktarı, hem de ürün fi yatlarında azalmalar meydana gelmiştir.

Salgın sonrası ülke genelinde alınan tedbirler neticesinde sektörün tekrar bir ivme yakaladığını söylemek mümkündür. Yine de salgının dünyadaki genel durumuna dayanarak Türkiye’de tekrar ortaya çıkma ihtimali nedeniyle koruyucu önlemler devam etmelidir. Bu çalışmada kanatlı sektörünün İl’in ekonomisindeki önemine değinilerek; salgın dolayısıyla yaşanan gelişmeler; üretim, işletme sayısı, fi yatlar ve alınan önlemler yönünden değerlendirilmiştir.

Anahtar sözcükler: Afyonkarahisar, broiler, kuş gribi, yumurta

Epidemic Bird Flu and Afyonkarahisar Poultry Sector

Abstract: Afyonkarahisar has an importance as a junction point due to its geographical location where 12% commercial egg production is done in Turkey. Afyonkarahisar, having well watered places, is on the way of migrant birds which are considered to be an important factor in spreading of bird fl u. No cases were reported in the Province during the outbreak of bird fl u in Turkey between October 2005 and December 2006. However, in parallel to situation in Turkey, the amount of poultry products as well as their prices decreased. It is possible to say that after the epidemic of bird fl u there has been a recovery in poultry sector following the preventive measures. Nevertheless, due to the possibility of re-occurance in Turkey based on the overall situation of outbreak in the world, preventive measures should continue. In this review, considering the importance of poultry sector in the economy of Afyonkarahisar, changes occurred in the number of enterprises, amount of production, and prices due to bird fl u, and preventive measures taken were evaluated.

Key words: Afyonkarahisar, broiler, bird fl u, egg Giriş

İlk defa 1997 yılında Hong Kong’da ortaya çıkan kuş gribi (Avian Infl uenza), 2003’ten bu yana dünya genelinde 192 kişinin ölümüne neden olmuştur. Virüsün insandan insana bulaşabilecek bir tipe dönüşmesi durumunda yayılma hızının artacağı belirtilmektedir. Bu durumda, daha fazla can kaybına yol açmasının yanı sıra, küresel ekonomiye büyük bir darbe indirmesinden endişe duyulmaktadır. En fazla etkilenecek sektörler olarak, gıda ürünleri (tavuk ve yumurta), turizm ve havayolu ulaşımı sayılmaktadır (4, 13).

Salgının yaşandığı ülkelerde tavuk ve ürünlerine uygulanan dış ticaret yasağı, başta Çin ve Tayland gibi dünyanın önemli piliç eti ihracatçısı ülkeler için salgının ekonomik boyutlarını daha da artırmıştır.

Türkiye ise söz konusu virüs ile ilk olarak Ekim 2005 tarihinde tanışmış ve eradike edilmiştir.

Daha sonra Aralık 2006’da ortaya çıkan salgın, halkta paniğe neden olmuş, iç piyasalarda tavuk ve ürünleri talebi, dolayısıyla da tavuk ve ürünleri fi yatlarında ciddi düşüşler yaşanmıştır. Bu durum kanatlı sektörünü ve bu sektörün ilişkili olduğu diğer sektörleri önemli yönde etkilemiş; sektörler arası etkileşim nedeniyle salgının meydana getirdiği olumsuz etkiler tüm ekonomi katmanlarına yansımıştır (14).

Hasan ÇİÇEK* Murat TANDOĞAN**

* Yrd. Doç. Dr., AKÜ Veteriner Fakültesi, Hayvan Sağlığı Ekonomisi ve İşletmeciliği AD, 03200, Afyonkarahisar

** Araş. Gör., AKÜ Veteriner Fakültesi, Hayvan Sağlığı Ekonomisi ve İşletmeciliği AD, 03200, Afyonkarahisar

Kuş gribi salgını ve Kuş gribi salgını ve

Afyonkarahisar tavukçuluk sektörü

Afyonkarahisar tavukçuluk sektörü

(2)

Türkiye’de kanatlı sektörü, piliç etinde 1990 yılında 217 bin ton üretim seviyesinde iken, 2000 yılında 752 bin ton, 2006 yılında ise 1 milyon tonluk üretim seviyesine ulaşmıştır. Yılda ortalama 10 milyar adet yumurta üretimi de dikkate alındığında, sektörün ülkenin bir numaralı hayvansal protein kaynağı durumuna ulaştığını söylemek mümkündür.

Bununla birlikte sektörde faaliyet gösteren toplam 9.758 işletmede yaklaşık 12.650 adet broiler, 2.800 adet de yumurtacı kümes mevcuttur. Yaklaşık 500.000 kişinin istihdam edildiği sektörün yıllık cirosu 3 milyar ABD Doları civarındadır. Üretimde dünyada piliç etinde 14., yumurtada 10. sırada bulunan Türkiye kanatlı sektörü, 1994 ve 2001 ekonomik kriz yılları dışında kalan 1990-2006 arası dönemde gelişimini hızlı bir şekilde sürdürmüştür. Kuş gribi dolayısıyla 2005–2006 yıllarında bir durgunluk yaşayan sektör, üretimde aşırı düşüşler yaşamadan tekrar bir ivme yakalamaya başlamıştır (1).

Türk hayvancılığında böylesine ağırlıklı bir yapıya sahip olan kanatlı sektörü, ülkenin değişik bölgelerinde ve farklı üretim biçimleriyle (broiler, ticari yumurta ve damızlık) varlığını sürdürmektedir.

Dolayısıyla yaşanan kuş gribi salgınının sektörel etkileri, üretimin yapıldığı bölgeye (göçmen kuşların göç yolu ve sulak alanların varlığı bakımından) ve üretim şekline göre de değişebilmektedir.

Bu bölgelerden birisi de daha ziyade ticari yumurta üretiminin yoğun olarak yapıldığı Afyonkarahisar İli’dir. Türkiye’de kanatlı sektöründe önemli bir potansiyele sahip olan İl de kuş gribi salgınından etkilenmiştir. Yapılan bu çalışmada kanatlı sektörünün İl’in ekonomisindeki önemine değinilmiş; bunun yanında kuş gribinden dolayı yaşanan gelişmeler; üretim, işletme sayısı, fi yatlar ve alınan önlemler yönünden değerlendirilmiştir.

Kanatlı Sektörünün Afyonkarahisar Ekonomisine Katkısı

Afyonkarahisar’da kanatlı sektörünün en önemli ayağı ticari yumurta tavukçuluğudur. Bu alandaki gelişim, 1987 yılında başlayıp 1995 yılında sona eren “Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) Projesi”yle sağlanmıştır. Söz konusu proje kapsamında İl’de 1.069 işletme kurulmuş;

bunlardan 551’i sığır besi, 433’ü ticari yumurta tavukçuluk ve 85’i de diğer hayvansal üretim işletmelerinden oluşmuştur (6).

2004 yılı verilerine göre İl’de, toplam kırsal ürünler üretiminde değer olarak hayvancılık %30’luk bir pay almış ve bunun içerisindeki hayvansal ürünlerin dağılımı da Tablo 1’deki gibi meydana gelmiştir (11).

Tablo 1. Afyonkarahisar ili hayvansal ürünler üretim değerleri (11).

Ürünler Üretim Değeri

(Cari Fiyatlarla YTL) Üretim Değeri (%) Toplam Kırsal Üretimdeki Oranı (%)

Kırmızı Et 126.351.450 41.58 12.47

Yumurta 110.895.250 36.50 10.94

Süt 60.686.115 19.97 5.99

Beyaz Et 2.684.890 0.88 0.26

Diğer 3.231.731 1.07 0.31

Toplam 303.849.436 100.00 30.00

Tabloya göre üretim değeri bakımından ilk iki sırayı kırmızı et ve yumurta almakta, bunları da süt üretimi izlemektedir. İl’de toplam kırsal ürünler üretiminde hayvancılığın payı Türkiye geneli ortalamasına (%31) paralel, Avrupa Birliği ortalamasından (% 42) ise düşük bir değerdedir (7).

Afyonkarahisar’da Kanatlı Sektörünün Üretim Potansiyeli ve Salgının Etkisi

2006 yılı rakamlarıyla Türkiye’de toplam yumurtanın %12.25’i Afyonkarahisar’da üretilmektedir.

Piliç etinde ise ciddi bir üretim potansiyeli bulunmamaktadır (Tablo 2). İl’de halen 18 işletme broiler, 226 işletme ise ticari yumurtacı olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. İşletme sayısı bakımından 2002 yılına göre, broilerde %44’lük düşüş; ticari yumurtacıda ise %34’lük bir artış meydana gelmiştir (1, 9). 2007 yılının ilk altı ayı verilerine göre ise İl’de broiler ve yumurtacı işletme sayısı 2005 yılına göre sırasıyla %36 ve %7 oranında azalmıştır.

İl’in yumurta üretimindeki bu potansiyeline rağmen, bölgede sadece bir damızlık işletmesi bulunmaktadır. İhtiyaç duyulan yumurtacı civcivin önemli bir bölümü İl dışından temin edilmektedir.

(3)

Üretim genellikle civciv döneminden başlamakta ve işletmeler hem büyütme (yarka), hem de yetiştirme işlevini birlikte yerine getirmektedir. Kümeslerde katlı kafes sistemi kullanılmakta ve bölge üreticisinin önemli bir bölümü ihtiyaç duyduğu yemi kendi işletmesinde hazırlamaktadır. 2007 yılı verilerine göre İl sınırları içinde faaliyet gösteren 30 adet yem fabrikasında yılda 954.570 ton (karma + pelet) yem üretilmektedir. Bunun sadece %12.32’si kanatlı yemidir. Bununla birlikte 2 adet kanatlı kombinası da broiler üreticisi için hizmet sunmaktadır.

Afyonkarahisar’ın Başmakçı İlçesinde 1976’da kurulan yumurta tavukçuluğu kooperatifi daha sonra bir borsa hüviyetini kazanmıştır. Burada belirlenen haftalık yumurta fi yatları sadece İl genelinde değil, ülkedeki tüm üretici, toptancı ve perakendeciler için referans fi yat olarak kabul edilmektedir (5, 9).

Tablo 2. Yıllar itibariyle Afyonkarahisar ve Türkiye kanatlı sektörü üretim potansiyeli (5,9).

Yıllar

Afyonkarahisar Türkiye

Piliç Eti

(Ton) Ticari Yumurta

(Milyon Adet) Piliç Eti

(Ton) Ticari Yumurta

(Milyon Adet)

2002 650 1.067 620.581 7.809

2003 675 1.089 768.012 9.816

2004 702 823 940.889 8.444

2005 752 1.248 978.400 9.021

2006 603 1.079 945.779 8.808

Türkiye’de kuş gribi 2005 yılının sonlarında (Ekim ve Aralık 2005) görüldüğü için salgının sektörel etkisi daha ziyade 2006 yılında kendisini göstermiştir. Tablo 2’ye bakıldığında 2005–2006 yılları arasında İl’de piliç eti üretimi %19.8; yumurta üretimi ise %13.5 oranında azalırken, aynı değerler Türkiye genelinde sırasıyla %3.3 ve 2.4 oranında düşüş yaşamıştır.

Salgının Ürün Fiyatlarına Etkisi

Kuş gribi salgınının sektöre yönelik en önemli etkisi pazara sunulan ürünlerin fi yatlarındaki düşüşler olmuştur. Zira bir ürünün arz ve talebini ilgilendiren ortak nokta fi yat seviyesidir. Bu nedenle salgından dolayı tüketimde yaşanan endişe ve panik havası kanatlı ürünlerinin talebini olumsuz etkilemiş, bu da öncelikle fi yatlara yansıyarak, ürün arzında ve üretiminde azalmalara neden olmuştur.

Tablo 3’de Eylül 2005 - Aralık 2006 arasında hem İl hem de Türkiye’de özellikle piliç eti ve yumurtada üretici fi yatlarında meydana gelen değişmeler görülmektedir. Bu dönemde özellikle piliç etinde görülen talep daralmasının tüketiciyi kırmızı ete yönelttiği düşünülerek bu fi yatlara kırmızı et fi yatları da dâhil edilmiştir (1, 2, 3, 12).

Tabloya bakıldığında İl’de yumurta fi yatlarının Ocak 2006’da 40 Ykr’a kadar indiği (Eylül 2005’e göre düşüş oranı %56), ancak salgının etkisini gösterdiği dönem sonunda tekrar başlangıç (Eylül 2005) fi yatlarına geri döndüğü hatta üzerine çıktığı (Eylül ve Aralık 2006) görülmüştür. Piliç eti fi yatlarında ise dönem içinde %30’lara varan düşüşler, dönem sonunda %11’lik düşüş oranında kalmıştır. İncelenen dönemde kırmızı et fi yatlarının ise %10 oranında arttığı belirlenmiştir.

Türkiye genelinde de İl’dekine paralel bir gelişme izlenmiştir. Daha ziyade piliç eti fi yatlarının salgından etkilendiği, Kasım 2005’de %37’lere varan düşüşlerden sonra, sözkonusu dönemde genel olarak %17’lik bir değer kaybının oluştuğu görülmüştür. Buna mukabil kırmızı et fi yatlarının %13 oranında arttığı tespit edilmiştir.

Türkiye ve Afyonkarahisar’da Salgın Dolayısıyla Alınan Önlemler

Türkiye’de hastalık Ekim 2005’ten bu yana köy tavukçuluğu başta olmak üzere, 53 İl’e yayılmış, 1.905.000 adet muhtelif kanatlı ve 13.417.511 adet reforme tavuk kontrol amacıyla itlaf edilmiştir. En son Şubat 2007’de Batman İlinden, H5N1’in yol açtığı ve 80 kanatlı ölümüyle sonuçlanan, 200 adet köy tavuğunda salgın vakası bildirilmiştir. Alınan tedbirler sonucunda hastalık mihrakı Nisan 2007 tarihinde tamamen sona ermiş olup, uygulanan karantina ve kordon kaldırılmıştır.

(4)

Tablo 3. Afyonkarahisar ve Türkiye’de bazı hayvansal ürünlerin üretici fi yatları (1, 2, 3, 12).

Aylar

Afyonkarahisar Türkiye

Yumurta

(YTL/adet) Piliç Eti

(YTL/kg) Kırmızı Et

(YTL/kg) Yumurta

(YTL/adet) Piliç Eti

(YTL/kg) Kırmızı Et (YTL/kg)

Eylül (2005) 0.09 2.35 8.15 0.11 2.34 8.03

Ekim 0.07 2.00 8.50 0.08 1.90 8.22

Kasım 0.06 1.85 8.82 0.06 1.48 8.60

Aralık 0.05 2.10 8.72 0.07 1.87 8.67

Ocak (2006) 0.04 1.65 8.65 0.05 1.56 8.79

Şubat 0.06 2.25 8.88 0.07 1.90 9.16

Mart 0.05 2.75 8.60 0.07 2.38 9.15

Nisan 0.06 2.45 8.62 0.08 2.52 9.13

Mayıs 0.07 2.00 8.47 0.10 1.97 9.04

Haziran 0.07 2.25 8.42 0.08 1.80 8.86

Temmuz 0.09 2.00 8.56 0.10 1.81 8.85

Ağustos 0.09 2.40 8.64 0.11 2.18 8.88

Eylül 0.14 2.60 9.07 0.15 2.36 8.93

Ekim 0.09 2.40 9.13 0.12 2.26 9.13

Kasım 0.09 2.25 9.11 0.11 2.16 9.09

Aralık 0.12 2.10 8.97 0.13 1.94 9.04

Yabani kuşların göç güzergâhları (Şekil 1) üzerinde olan Türkiye’nin risk altında olması nedeniyle Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ilk defa 2002’de bir “Acil Eylem Planı” hazırlamış ve onu 2005’de güncelleştirmiştir. 2006’da ise Sağlık Bakanlığı bir “Pandemik Grip Eylem Planı” yayınlamıştır (8, 10).

Şekil 1. Türkiye’de göçmen kuşların göç yolları (8, 10).

(5)

Şekil 2. Türkiye’de sulak alanlar (8, 10).

Gelinen noktada Avrupa Birliği Merkezi Finans ve İhale Birimi’nin “Kuş Gribine Karşı Hazırlıklı Olma ve Müdahale için Teknik Yardım” konulu bir projesi hayata geçirilmiştir. Proje; etkin ve verimli Avian Infl uenza hastalığı teşhisi, kontrolü ve ortadan kaldırılması tedbirlerinin uygulanmasına yönelik olarak, Avian Infl uenza’ya karşı hazırlıklı olma ve kontrole ilişkin politika ve stratejileri geliştirmelerinde ve insan gücü ve teknik kaynaklar dahil veteriner hizmetlerini güçlendirmelerinde Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’na teknik destek verecektir (8).

Salgının görüldüğü günden bugüne kadar Türkiye genelinde Bakanlık tarafından 28.171.377 YTL tutarında bir tazminat ödemesi yapılmıştır (10). Afyonkarahisar’da ise bu süreçte herhangi bir vak’a görülmemiştir. Ancak tedbir amacıyla, 2006 yılında (Şubat, Mart, Nisan) imha edilen 2.171.403 adet çıkma yumurtacı tavuk için üreticiye 2.221.855 YTL; yine 2006 yılında kombinada kesilen 134.525 adet çıkma yumurtacı tavuk için de kombina ve yetiştiricilere 40.357 YTL ödeme yapılmıştır (9).

Sonuç

Kısa bir sürede tüm dünyanın üzerine odaklandığı kuş gribi salgınlarının ciddi ekonomik kayıplara neden olması, salgının kontrol ve eradikasyon çalışmalarını da gündeme getirmiştir. Ancak bu çalışmalar hem zor hem de oldukça masrafl ıdır. Örneğin Hollanda 280 milyon €, Vietnam 120 milyon ABD $, Hong Kong 22 milyon ABD $, Çin 36 milyon ABD $, Endonezya 170 milyon ABD $ gibi rakamları salgınla mücadele için harcamıştır (14).

Salgının yaşandığı ülkeler bu çalışmaları farklı boyutlarda sürdürmektedir. Örneğin gelişmiş ülkelerde henüz salgın başlamadan meydana gelebilecek sosyo-ekonomik kayıplar için bir analiz yapılmakta ve mücadele stratejileri buna göre ele alınmaktadır. Diğer taraftan bu ülkelerde teknolojinin de kullanılmasıyla kurumlar arasındaki koordinasyon daha etkin bir biçimde sağlanabilmekte ve salgın kısa sürede eradike edilebilmektedir.

Oysa az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde (Asya ülkeleri; Tayland, Endonezya, Vietnam, Kamboçya, Lao PDR, Çin) süreç biraz daha sıkıntılı ve uzun sürmektedir. Zira bu tip ülkelerde sektör geleneksel bir yapıda ve koordinasyondan yoksun bir biçimde varlığını sürdürmektedir. Teknolojiden ise sınırlı bir yararlanma söz konusudur. Bunun neticesinde, kuş gribi salgınının eradikasyonu çok uzun sürmekte, kısa zamanda yeni mihraklarda patlak vermektedir.

Çoğu ülkede de hastalık endemik hale geçmiş durumdadır. Dolayısıyla, hastalıktan kaynaklanan sosyo-ekonomik olumsuzluklar büyüyerek devam etmektedir (14).

Türkiye ise salgının görüldüğü Ekim 2005’ten bugüne kadar durumdan etkilenen ülkelerden birisi olmuştur. Bunda en önemli etken Türkiye’nin göçmen kuşların göç yolunda bulunmasıdır.

Kanatlı sektöründe ülkenin sahip olduğu üretim potansiyeli nedeniyle, salgından kaynaklanan sosyo- ekonomik olumsuzluklar sorunun önemini bir kat daha artırmıştır. Ne var ki salgının görülmesiyle birlikte alınan tedbirler ve toplumun duyarlılığı neticesinde sektördeki sıkıntı 2005’in son çeyreği ve 2006’nın tamamıyla sınırlı kalmıştır. Yaşanan bunalım şu an için atlatılmış görünse de hastalıkla ilgili kontrol mekanizması geçerliliğini sürdürmek zorundadır. Aksi takdirde ülke hayvancılığının lokomotifi

(6)

olan kanatlı sektörü bu durumdan daha ciddi yaralar alabilir. Özellikle ihracatta yaşanacak darboğaz sektörün üretim hacmini önemli ölçüde etkileyebilir.

Ticari yumurta üretiminde ciddi bir potansiyeli elinde bulunduran Afyonkarahisar’da şimdiye kadar herhangi bir vak’aya rastlanılmamış olması büyük bir şanstır. Ancak İl’de mevcut coğrafi özellikleri nedeniyle hastalık kontrol çalışmalarına daha fazla önem verilmelidir. Çünkü İl, hem göçmen kuşların göç yolu ve sulak alanların yoğun olarak bulunduğu bir bölgede (Şekil 1 ve 2), hem de ülkenin önemli bir kavşak noktasında bulunmaktadır (Ankara-İzmir ve İstanbul-Antalya güzergâhı).

Son yıllarda önemli bir ticaret merkezi konumuna gelen İl’in gelişimi özellikle hayvansal üretim potansiyelini koruyabilmesine bağlıdır. Zira İl’in toplam kırsal üretim gelirlerinin neredeyse dörtte birini karşılayan kırmızı et ve yumurta üretimi, lokomotif sektör pozisyonundadır.

Kaynaklar

1. Anonim (2007a): Kanatlı bilgileri yıllığı–2006. Besd-Bir Yayınları, No:7. Ankara.

2. Anonim (2007b): Başmakçı Yumurta Borsası Kayıtları. Erişim:[http://www.basmakcitavukculuk.com] Erişim tarihi: 15.07.2007

3. Anonim (2007c): Afyonkarahisar Ticaret Borsası Kayıtları. Erişim:[http://www.afyonborsa.org.tr] Erişim tarihi: 15.07.2007

4. Anonim (2006): Kuş gribi ve Dünya ekonomisi. Erişim:[http://www.bbc.co.uk/turkish/news/

story/2006/01/060111_birdfl u_economy.shtml]. Erişim tarihi: 29.07.2007

5. Çiçek H, Tandoğan M, Cönk E (2006): Afyonkarahisar İli yumurta tavukçuluğu işletmelerinde karlılık ve verimlilik analizleri ile işletmelerde üretim, pazarlama ve örgütlenme sorunlarının araştırılması. A.K.Ü.

B.A.P.K. Proje No: 051.VF.03

6. Çiçek H (2005): Afyon’da hayvancılık potansiyeli ve sektörün ekonomiye katkısı. Üçüncü Sektör Koop Derg, 147: 29–36.

7. DPT (2006): Devlet Planlama Teşkilatı, IX. Beş Yıllık Kalkınma Planı Ö.İ.K.R., Gıda sanayii. Ankara.

8. TKB (2007a): Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Kayıtları. Erişim: [http://www.tarim. gov.tr/arayuz/9/menu.asp].

Erişim tarihi: 15.07.2007.

9. TKB (2007b): Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Afyonkarahisar Tarım İl Müdürlüğü Kayıtları.

10. TKB (2007c): Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü basın açıklamaları. Erişim:

[http://www.kkgm.gov.tr]. Erişim Tarihi: 15.07.2007

11. TKB (2005): Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Afyon Tarım İl Müdürlüğü Brifi ng raporu.

12. TÜİK (2007): Türkiye İstatistik Kurumu, Fiyat istatistikleri. Erişim: [http://www.tuik.gov.tr]. Erişim tarihi:

15.05.2006.

13. WHO (2007): World Health Organization Kayıtları. Erişim: [http://www. who.int/csr/disease/avian_infl uenza/

en/index.html]. Erişim tarihi: 28.07.2007

14. Yalçın C, Sipahi C (2006): Kuş gribi’nin ulusal düzeyde sosyo-ekonomik etkileri. Vet Hek Der Derg, 77 (1), 32–38.

Geliş Tarihi: 24.01.2008 / Kabul Tarihi: 10.04.2008 Yazışma Adresi:

Yrd. Doç. Dr. Hasan ÇİÇEK

Afyon Kocatepe Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Sağlığı Ekonomisi ve İşletmeciliği Anabilim Dalı Afyonkarahisar

E-posta: hascicek@hotmail.com Tel: 0 272 228 13 12 (138) Faks: 0 272 228 13 49

Referanslar

Benzer Belgeler

Eve yapılan baskında ele geçirdikleri birkaç dergi, bir de yayınevine o gün postayla gelen, Kırmızı Yel adlı öy kü kitabının yazarı Osman Şahin’in bana gönderdiği

Haritayı göz önüne aldığımızda hangi bölgeler arasında etkileşim olmuş

Türkiye orta (ılıman) kuşakta yer aldığı için yıl içerisinde dört mevsim belirgin olarak yaşanır... Türkiye batı rüzgârlarının

• Türkiye dünya üzerinde iki kıtada toprakları bulunan üç ülkeden (diğerleri Rusya Federasyonu ve Mısır’dır) biridir. • Kafkas, balkan ve Orta Doğu

Kliniğimize nefes darlığı, ateş ve kilo kaybı şikayetleri ile başvuran iki olgu (25 yaşında erkek, 43 yaşında kadın) öykülerinde güvercinle te- mas bulunması

İç Anadolu Bölgesi Güneydoğu Anadolu Bölgesinden daha az yağış almasına rağmen Güneydoğu Anadolu'da tarımda sulamaya daha çok ihtiyaç duyulmaktasının nedeni.

Türkiye orta (ılıman) kuşakta yer aldığı için yıl içerisinde dört mevsim belirgin olarak yaşanır.... Türkiye batı rüzgârlarının

10) Türkiye Selçuklu Devletinin ilk yıllarında Büyük Selçuklu, Abbasi, Bizans, Mısır ve Halep paraları kullanılmıştır. Sultan Mesut döneminde bastırılan bakır sikke