• Sonuç bulunamadı

Milli Eğitim Sistemi’nde Farklı İstihdam Biçimleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Milli Eğitim Sistemi’nde Farklı İstihdam Biçimleri"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Doç.Dr.Tarık Soydan

Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitim Yönetimi Anabilim Dalı

Eğitim Sisteminde İstihdam Dersi Notları – 12

(2)

Milli Eğitim Sistemi’nde Farklı İstihdam Biçimleri

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4. maddesinde kamu çalışanlarına ilişkin 4 tip istihdam biçimi düzenlenmiş:

1. Memurlar

2. Sözleşmeli Personel

3. Geçici Personel

4. İşçiler

Bunlar yanında 657 sayılı yasanın 89. maddesine göre, «Her

derecedeki eğitim ve öğretim kurumları ile Üniversite ve Akademi

(Askeri Akademiler dahil), okul, kurs veya yaygın eğitim yapan

kurumlarda ve benzeri kuruluşlarda öğretmen veya öğretim üyesi

bulunmaması halinde öğretmenlere, öğretim üyelerine veya diğer

memurlara veyahut açıktan atanacaklara ücret ile ek ders görevi

verilebilir.»

(3)

Milli Eğitim Sistemi’nde,

1. Kadrolu öğretmenler (657 sayılı yasanın 4/A maddesi)

2. Sözleşmeli öğretmenler (657 sayılı yasanın 4/B maddesi)

3.Ücretli öğretmenler (657 sayılı yasanın 89. maddesi)

Bunlar dışında ise, vekil, asker öğretmen gibi uygulamalar var.

(4)

Öğretmen Arzı ve Talebi

Türkiye’de Milli Eğitim Sistemi içinde görev yapacak öğretmenler başta Eğitim Fakülteleri ve Fen-Edebiyat Fakülteleri olmak üzere çeşitli fakültelerden mezun olan adaylar arasından Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) ile sıralanmakta, puan üstünlüğüne ve mülakatta alacakları puana göre atanmaktadırlar.

668 sayılı KHK ile sözleşmeli öğretmenlik ve mülakat

yasalaşmıştı.

(5)

27/7/2017 tarihinde çıkarılan 668 sayılı KHK ile, 25/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir:

"EK MADDE 4- (1) Öncelikle kalkınmada birinci derecede öncelikli yörelerde olmak üzere Bakanlığın boş öğretmen norm kadrosu bulunan örgün ve yaygın eğitim kuramlarında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası kapsamında sözleşmeli öğretmen istihdam edilebilir.

(2) Sözleşmeli öğretmenler, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde öngörülen genel şartlar ile öğretmen kadrosuna atanabilmek için aranan özel şartları taşıyanlardan Kamu Personel Seçme Sınavı puan sırasına konulmak kaydıyla alım yapılacak her bir pozisyonun üç katma kadar aday arasından Bakanlık tarafından yapılacak sözlü sınav başarı sırasına göre atanır.

(6)

 ( 3) Bu madde uyarınca atanan sözleşmeli öğretmenler dört yıl süreyle başka bir yere atanamaz. Aile birliği mazeretine bağlı yer değiştirmelerde bu madde uyarınca istihdam edilen öğretmenin eşi bu öğretmene tabidir. Sözleşmeli öğretmenler, aday öğretmenler için öngörülen adaylık sürecine tabi tutulur. Sözleşmeli öğretmenlerden sözleşme gereği dört yıllık çalışma süresini tamamlayanlar talepleri halinde bulundukları yerde öğretmen kadrolarına atanır.

Öğretmen kadrolarına atananlar, aynı yerde en az iki yıl

daha görev yapar, bunlar hakkında adaylık hükümleri

uygulanmaz.

(7)

(5) Bu madde kapsamında öğretmen kadrolarına atananlara iş sonu tazminatı ödenmez…

(7) Sözleşmeli öğretmenliğe atanacakların başvuruları,

sözlü sınava alınacakların belirlenmesi, sözlü sınav konuları,

sözlü sınavın usul ve esasları, atanmaları ve bu maddenin

uygulanmasına ilişkin diğer hususlar Milli Eğitim

Bakanlığınca yürürlüğe konulan yönetmelikle düzenlenir."

(8)

MEB 2017-2018 eğitim ve öğretim yılında okul öncesi, ilköğretim ve

ortaöğretim kademelerinde toplam 17 milyon 885 bin 248 öğrencinin eğitim aldığı açıklandı.

Bu öğrencilerden, 14 milyon 946 bin 713'ü resmi, 1 milyon 351 bin 712'si özel, 1 milyon 586 bin 823'ü ise açık öğretim kurumlarında eğitim gördü.

Örgün eğitim kurumlarında görev yapan öğretmen sayısı 2016-2017

döneminde 989 bin 231 iken 2017-2018 eğitim ve öğretim yılında 1 milyon 30 bin 130 oldu.

Öğretmenlerin 880 bin 673'ü resmi okullarda, 149 bin 457'si özel okullarda görev yaptı.

Bu öğretmenlerin, 45 bin 135'i okul öncesi eğitim, 297 bin 176'sı ilkokul, 339 bin 850'si ortaokul, 347 bin 969'u ise ortaöğretimde yer aldı.

(9)

 2013’te 5 bin 381, 2014’te 6 bin 321,

2015’te 9 bin 005, 2016’da 9 bin 943,

2017’de 13 bin 373 öğretmen sistemin

dışına çıktı (Ocak 2018 tarihinde MEB’in

açıklaması).

(10)

Milli Eğitim Bakanı’nın açıklamasına göre çeşitli branşlarda 100 bin kadar öğretmen açığı bulunmaktadır.

Öğretmenliğe kaynak oluşturan fakültelerden mezun

ve/veya formasyon almış 450 binin üzerinde atama

bekleyen kişi bulunmaktadır.

(11)

Türkiye’de 1980'li yıllara kadar, hemen her öğretmenlik alanında öğretmen açığı sorunu yaşanmış ve bu sorunu ortadan kaldırmak üzere, farklı dönemlerde farklı çözümler üretilmiştir.

1960'lı yıllarda yedek subay öğretmenlik, 1970'li yıllarda

hızlandırılmış eğitim ve mektupla öğretimle öğretmen

yetiştirilmesi, 1980'li yıllardan itibaren yaygın olarak

uygulanan pedagojik formasyon kursları, başvurulan

çözümler arasındadır.

(12)

 1981'de yürürlüğe giren 2547 Sayılı Yükseköğretim Yasası ile öğretmen yetiştiren tüm kurumlar "eğitim fakültesi" çatısı altında üniversite bünyesine alınmıştır.

 Eğitim fakültelerinin, ilk yıllarda daha çok ortaöğretim

branş öğretmeni yetiştirecek şekilde yapılanması,

temel eğitimde öğretmen açığına, ortaöğretim

alanında ise öğretmen adayı fazlalığına yol açmıştır.

(13)

Yaşanan sorunları çözmek için ortaöğretim öğretmenliğine atanacak öğretmenler "yeterlilik sınavı" ile seçilmeye başlanmış ve böylece Türkiye'de ilk kez 1980'li yıllarda

"atanamayan öğretmenler" sorunu gündeme gelmiştir.

Üniversite sayılarının artışı, eğitim fakültelerinde ikinci

öğretim kanalı da açılarak kontenjanların her geçen yıl

arttırılması, farklı fakültelerin de çeşitli branşlarda

öğretmenlik kaynağı olarak kabul edilmesi, formasyon

uygulamalarının yaygınlaştırılması gibi nedenlerle ataması

yapılmayan yüzbinlerce öğretmen adayı ortaya çıkmıştır.

(14)

Türkiye’de 87 temel alanda ve 146 branşta öğretmen

istihdamı gerçekleştirilirken eğitim fakülteleri her yıl 40

binin üzerinde mezun vermektedir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bazı sıfatlarda (örneğin yer ve zamanla ilgili olanlar) Türkçedeki gibi derecelendirme yapılamamaktadır:1.

• Örgün eğitim; kurumlaşmış, ilk, orta ve yüksek gibi düzeylere ayrılan hiyerarşik bir sıra içinde, birinin diğerine hazırladığı ya da üzerinde

Bir öğrencinin aynı öğrenim kademesi içerisinde (lisans, yüksek lisans, doktora), varsa, Erasmus Mundus burslusu olarak yapılan veya 2014-2020 Erasmus+ döneminde

AFYONKARAHİSAR SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ FİZYOTERAPİ VE REHABİLİTASYON BÖLÜMÜ İ.Ö 2020-2021 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI EK MADDE 1

e) Özel yetenek sahibi kişilerin bu niteliklerini koruyucu ve geliştirici özel eğitim ve öğretim programlarını tasarlamak, uygulamak ve uygulanmasını koordine

Madde 18 – Türk milli eğitim sistemi, örgün eğitim ve yaygın eğitim olmak üzere, iki anabölümden kurulur. Örgün eğitim, okul öncesi eğitimi, ilköğretim, ortaöğretim

Yaygın eğitim kurumları Yönetmeliği değiştiğinden, Merkez Halk Eğitim ve Hayatboyu Öğrenme Planlama Komisyonu’nun Ağustos 2010 Toplantısı 16-20 Ağustos

ren Kaçak veya Usulsüz Doğal Gaz Kullanımı Durumunda Uygulanacak Usul ve Esaslar İletim Ve Dağıtım Bağlantı Bedellerinin Belirlenmesi Hakkında Tebliğ Elektrik