Paragraf Alıştırmaları
Boş kalan yere nasıl bir cümle gelebilir?
1.
(I) Çok kişi, tanıştığı insana sıfır verir. Sonra, onu yakından tanıdıkça notunu yükseltir.
(II) Oysa ben, biriyle tanıştığımda ona on puan veririm.
(III) Gerekirse, zamanla notunu düşürürüm.
(IV)
(V) Bir kitabı, özellikle genç bir yazarın yapıtıysa, sevgiyle alırım elime. Okudukça o sevgi ya aynı kalır ya da azalarak silinir gider.
2.
(I)
(II) Çünkü bir malı tanıtmak, o malın özelliklerini tanıtmaktan çok, onunla ilgili bir imaj kurmayı, bir görüntüyü gerçek kılmayı da beraberinde getiriyor.
(III) Reklamdaki kişinin kullandığı ürünün özelliklerine değil, kişinin o ürünü kullanmasıyla değişen görüntüsüne dikkat ediyor, onu izliyoruz.
3.
(I) Kıskançlık sevilen kişi veya nesnenin paylaşılamamasıdır.
(II) Her insanın doğasında bulunan bu duygu diğer birçok duygumuz gibi doğaldır.
(III)
(IV)Kişilerin kıskançlık duygusunu kontrol altında tutabilmeleri çok önemlidir.
(V)
4.
(I)Sinemanın ilk yıllarında insanların perdede üzerlerine doğru gelen atlıları ya da treni gerçek sanarak kendilerini yere atmaları gibi bizde de uzun yıllar boyunca, filmlerin kötü karakterlerinin gerçekten kötü insanlar olduğu zannedildi.
(II) Türk filmlerinin en ünlü “kötü”leri Ahmet Tarık Tekçe ve Erol Taş, Anadolu’ya gittiklerinde kendilerini kovalayanlardan kaçarlar, atılan taşlardan korunmak için ellerini başlarına siper ederlerdi.
(III)
5.
(I) Tanımadığım bir şehirde gece vakti gezerken pencerelere bakarım.
(II) Bir evin ışığı yanıyorsa, duvarlarında bol kitap varsa “Bu bizden biri” diye düşünürüm.
(III) Onun hangi milletten olduğu, ne iş yaptığı, kadın mı, erkek mi olduğu hiç önemli değildir.
(IV)
(V)Kitap okumayan, kitaba hayatında fazla yer vermemiş biriyle ne konuşabilirim ki?
6.
(I) Türkiye’de yakın zamana kadar “mahrem” kabul edilen, adı konmamış pek çok alan ilk kez 80’lerde kamuoyunun gündemine geldi.
(II)
(III)Nihayet özel hayat denen alan ilk kez bir kamu meselesi olarak, kuşatıcı ve kışkırtıcı bir biçimde tarif edildi.
