• Sonuç bulunamadı

Vulvada dev fibroepitelyal polip

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Vulvada dev fibroepitelyal polip"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

89

www.turkderm.org.tr DOI: 10.4274/turkderm.48.s22

Giant fibroepithelial polyp of the vulva

Vulvada dev fibroepitelyal polip

Dr. Ersin Arslan Devlet Hastanesi, Deri ve Zührevi Hastalıklar, *Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği, Gaziantep, Türkiye **Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi, Patoloji Anabilim Dalı, Gaziantep, Türkiye

Selma Korkmaz, Ufuk Küçük*, Zehra Bozdağ**

Yazışma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Selma Korkmaz, Dr. Ersin Arslan Devlet Hastanesi, Deri ve Zührevi Hastalıklar Kliniği, Gaziantep, Türkiye

Gsm: +90 506 356 72 27 E-posta: selkara82@mynet.com Geliş Tarihi/Received: 27.12.2013 Kabul Tarihi/Accepted: 26.03.2014

Türkderm-Deri Hastalıkları ve Frengi Arşivi Dergisi, Galenos Yayınevi tarafından basılmıştır. Turkderm-Archives of the Turkish Dermatology and Venerology, published by Galenos Publishing.

Fibroepithelial polyps are among common benign skin lesions. They are usually small and skin-colored lesions and are located frequently in the axilla and neck. They are rarely seen in the vulva. There is a small number of cases that reach the giant sizes in this area in the literature. A 20-year-old female patient presented with a pedunculated mass measuring 25 cm in diameter, localized to the right labium majus. The lesion was excised and the histopathological diagnosis was fibroepithelial polyp. We present this case because of it is the largest reported fibroepithelial polyp of the vulva in the literature. (Turkderm 2014; 48: Suppl 2: 89-90)

Key Words: Giant fibroepithelial polyp, labium majus, vulva

Fibroepitelyal polip yaygın görülen benign deri lezyonlarındandır. Genellikle küçük ve deri renginde olup koltuk altı ve boyunda lokalizedir. Vulvada nadiren görülmektedir. Literatürde vulvada dev boyutlara ulaşan az sayıda olgu vardır. Yirmi yaşında kadın hasta, sağ labium majusta 25 cm boyutunda saplı bir kitle ile başvurdu. Lezyon eksize edildi ve histopatolojik olarak fibroepitelyal polip tanısı konuldu. Bu olguyu, literatürde vulvanın en büyük fibroepitelyal polip olgusu olması nedeniyle sunduk. (Türk derm 2014; 48: Özel Sayı 2: 89-90)

Anahtar Kelimeler: Dev fibroepitelyal polip, labium majus, vulva

Summary

Özet

Giriş

Fibroepitelyal polip genellikle edinsel olarak ortaya çıkan benign karakterli mezenşimal tümördür. Akrokordon, skin tag olarak da adlandırılmaktadır. Erişkinlerin yaklaşık %25’inde görülmekte olup insidansı yaşla birlikte artış göstermektedir1.

Lezyonun gelişiminde obezite, hiperinsülinemi ve diyabetes mellitus predispozisyon yaratmaktadırlar. Ayrıca reprodüktif çağda oral kontraseptif ilaç kullanımı ve gebelik durumu da bu riski artırabilmektedir.2-4.

Fibroepitelyal poliplerin boyutu genellikle 5 cm’den küçüktür. Vulvada nadir görülmekte olup bu bölgede dev boyutlara ulaşan çok az sayıda olgu bildirilmiştir5,6. Burada vulvada 25

cm boyutunda fibroepitalyal polip tespit ettiğimiz bir olguyu,

literatürdeki en büyük vulvada görülen fibroepitelyal polip olgusu olması nedeniyle sunduk.

Olgu Sunumu

Yirmi yaşında kadın hasta, sağ labium majusta kitle şikayeti ile kliniğimize başvurdu. Beş yıl önce epilasyon sırasında jilet kesisi sonrası kesi yerinde küçük yumuşak natürde bir kitle oluşmuş. Lezyon boyutu 5 yıl içinde giderek artmış. Herhangi bir sistemik hastalığı ve cerrahi operasyon öyküsü yoktu. Sigara ve ilaç kullanmıyormuş. Fizik muayenesinde vücut ağırlığı 70 kg, boyu 165 cm, vücut kitle indeksi 25,7 kg/m2 saptandı.

Dermatolojik muayenede sağ labium majustan başlayıp dize kadar uzanan 25 cm çapında, deri renginde, hassas olmayan,

Olgu Sunumu

Case Report

(2)

www.turkderm.org.tr

90

Türk derm

2014; 48: Özel Sayı 2: 89-90 Korkmaz ve ark.

Fibroepitelyal polip

yumuşak natürde ve yer yer lobüle görünümde kitle saptandı (Şekil 1). Laboratuvar tetkiklerinde hematolojik ve biyokimyasal anormallik tespit edilmedi. Kitle total olarak eksize edildi. Histopatolojik değerlendirmede fibroepitelyal polip tanısı konuldu (Şekil 2).

Tartışma

Fibroepitelyal polip gebelik ve akromegali gibi hormonal dengenin değiştiği durumlar, obezite ve diyabetes mellitus varlığında daha sık gözlenmektedir4. Bu olguda lezyon gelişim riski açısından fazla kilolu

olması haricinde herhangi bir özellik yoktu. Tekrarlayan travmaların fibroepitelyal polip gelişiminde rolü hakkında literatürde herhangi bir bilgi yoktur. Fakat olguda vulva epilasyonu sırasında jilet kesisi sonrası kesi yerinde gelişmesi ve zamanla boyutun artması etyolojide tekrarlayan travmaların rol alabileceğini düşündürmektedir.

Fibroepitelyal polip genellikle 1-5 cm çapında, deri renginde ve saplı lezyondur. Çok nadiren 20 cm gibi büyük çaplara ulaşabilmektedir. Sıklıkla kıvrım bölgeleri olan kasık, aksilla, boyun çevresinde gözlenmesine rağmen çok nadir olarak dış genital organlarda da gözlenmektedir6,7. Çoğunlukla herhangi bir semptom vermezler. Ancak

bazen sap bölgesinde torsiyona bağlı hemorajik ve ağrılı bir yakınmaya neden olabilir. Büyük çaplarda olduğunda kitleye bağlı subjektif yakınma gösterebilirler2,5. Bu olguda lezyonun boyutu 25 cm olup literatürde

vulvada görülen en büyük çapta fibroepitelyal poliptir. Lezyonun görünümünden rahatsız olması dışında herhangi bir şikayeti yoktu. Fibroepitelyal polipin klinik olarak ayırıcı tanısında intradermal melanositik nevüs, seboreik keratoz, pleksiform nörofibrom, genital veya

genital olmayan verrukalar yer almakta olup kesin tanısı histopatolojik inceleme ile yapılmaktadır7. Bu olguda histopatolojik değerlendirmede

yüzeyi çok katlı yassı epitelle örtülü, stromada ektazik vasküler yapılar ve iğsi hücrelerin görülmesi ile fibroepitelyal polip tanısı konuldu. Fibroepitelyal polip tedavi seçiminde lezyon boyutu önemlidir. Küçük boyuttaki lezyonlarda koterizasyon ve kriyoterapi yöntemleri tercih edilmektedir5. Olguda lezyonun boyutunun çok büyük olması nedeniyle

total eksizyon yapıldı.

Sonuç

Fibroepitelyal polip genellikle kıvrım yerlerinde görülen küçük boyutlu lezyon olmasına rağmen nadiren vulvada ve dev boyutlarda olabilmektedir.

Kaynaklar

1. Banik R, Lubach D: Skin tags: localization and frequencies according to sex and age. Dermatologica 1987;174:180-3.

2. Chann MM, Yong TT: Giant labial fibroepithelial stromal polyp. Malays J Pathol 2013;35:91-4.

3. Emir L, Ak H, Karabulut A, Ozer E, Erol D: A huge unusual mass on the penile skin: acrochordon. Int Urol Nephrol 2004;36:563-5.

4. Choudhary CT: Treatment of Unusually Large Acrochordon by Shave Excision and Electrodesiccation. J Cutan Aesthet Surg 2008;1:21-2.

5. Barbato MT, Criado PR, Silva AK, Averbeck E, Guerine MB, Sá NB: Association of acanthosis nigricans and skin tags with insulin resistance. An Bras Dermatol 2012;87:97-104.

6. Madueke-Laveaux OS, Goqoi R, Stoner G: Giant fibroepithelial stromal polyp of the vulva: largest case reported. Ann Surg Innov Res 2013;7:8. 7. Min Jung Oh, Min Jee Kee, Woo Dae Kang, Seok Mo Kim, Ho Sun Choi:

A case of giant fibroepithelial polyp of vulva. Korean J Obstet Gynecol 2010;53:194-7.

Şekil 1. Sağ labium majustan dize kadar uzanan dev polipoid lezyon Şekil 2. Yüzeyi çok katlı yassı epitel ile örtülü, stromada vasküler

Referanslar

Benzer Belgeler

In this sub-section, we present Bayesian based estimation procedures, which are parametric model (correlated and independent model) for random intercept and slope model

Olgumuz, yenidoğan döneminde ekspiratuvar hışıltı ve aralıklı desatürasyonu ile trakeobronşiyal ağaçta obstüksiyon şüphesi olan bebeklerde etyoloji- de, oldukça

Bütün bu eski yalıların yerine a- partmanlar yapıldığını düşünün, bu sefer tas gibi, göz göz binalar sahiplerine herhalde bir hayli pa­ ra getirir,

Muzaffer Esat Güçhan’a olan sonsuz iti­ madı, onun telkini ile her seferinde Cer­ rahpaşa Hastanesi’ne yatmasını sağlamış ve bu hastane onu en çok tatmin

Türk iktısad tarihinin mer­ halelere bölünmesi ve her merhalenin seciyelendiriimesi işinde müellif, Türk sosyologundan mülhem görünmekte, ve onun tarihî

•>vatn ettiğinden davetliler 1- çin ayrıca giriş kartı verilmek-

[r]

Karsinom grubunda diğer her iki gruba nazaran daha düşük HB ve MCV değerleri bulunurken trombosit değerleri daha yüksek bulundu ve farklılık istatistiksel