• Sonuç bulunamadı

TOPLUMSAL CİNSİYET

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "TOPLUMSAL CİNSİYET"

Copied!
23
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TOPLUMSAL CİNSİYET

(2)

• Toplumsal Cinsiyet: Cinsiyetin sosyal inşasıdır (R. W.

Connel – Toplumsal Cinsiyet ve İktidar)

• Toplumsal Cinsiyet Rolleri: Bir kültürün kadın ve erkeklere atfettiği görev ve davranışlar

• Toplumsal Cinsiyet Kalıp Yargıları: erkek ve kadınlarla ilişkili basite indirgenmiş amam kökleşmiş görüşler.

• Cinsiyet Tabakalaşması: Toplumsal ve ekonomik

kaynakların kadınlar ve erkekler arasında eşitsiz dağılımı

Terminoloji

(3)

• Cinsiyet tabakalaşması, erkek ve kadınlar arasındaki toplumsal hiyerarşiyi yansıtan ve toplumsal olarak değerli kabul edilen

kaynaklara, güce, itibara, insan haklarına ve kişisel özgürlüklerine ulaşım konusundaki eşitsizliği ortaya koyar.

• Bu tabakalaşmada ekonomik faktörlerin etkisi yüksektir.

Toplumsal Cinsiyet Rolleri ve

Toplumsal Cinsiyet Tabakalaşması

(4)

• Kadınların ve erkeklerin geçim sağlamaya yönelik faaliyetlere eşit oranda katkıda bulunduğu durumlarda cinsiyet ayrımının azaldığı tespit edilmiştir.

• Hane içi ve hane dışı yaşamın birbirinden kesin çizgilerle

ayrıldığı duruma özel-kamusal alan ayrışması adı verilir.

• Özel yaşam alanı ile kamusal alanın keskin şekilde

ayrılmadığı durumlarda toplumsal cinsiyet statüleri daha eşittir.

(5)

• Anasoyluluk: Soyun kadınlar üzerinden izlenmesi.

• Anayerlilik: Evlenen çiftin gelinin ailesinin yanına yerleşmesi.

• Anasoylu-anayerli sistemler, doğal kaynaklar üzerindeki nüfus baskısının düşük ve savaş

olanağının az olduğu toplumlarda daha yaygındır.

Anasoylu - Anayerli Toplumlar

(6)

• Bu tür toplumlarda ;

 Soy grubu üyeliği

 Siyasi pozisyonların veraseti

 Arazi tahsisi

 Genel toplumsal kimlik kadınlar üzerinden aktarılır.

• Bu durum kadının toplumda daha üstün bir statüye sahip olmasına neden olur.

Kadınlar, toplumsal tüm yapıların temelinde yer alır.

Bu tür sistemlerde kamu otoritesi erkeklerin elinde olsa da (ya da öyle görünse de) iktidar ve karar yetkisi asıl olarak yaşlı kadınlardadır.

(7)

Anaerkillik

• Ataerkil sistemde erkeklerin ellerinde tuttuğu güç anaerkil sistemde kadınların ellerinde

tuttuğu güçle aynı değildir.

• Anaerkil toplumlar, ataerkil sistemlerin sahip ayırt edici özelliği olan güç farklılaşmasını

sergilemezler

(8)

• Arazilerin miras hakkı kadınlara ait.

• Evlenen çiftler gelinin ailesinin yanına yerleşir.

• Boşanma halinde erkek kendi eşyalarını alır ve evi terk eder.

• Törenlerde kadınlara efsanevi Ana Kraliçelerine

verilen adla hitap edilir.

(9)

• Babasoyluluk: Soyun erkekler üzerinden izlenmesi.

• Erkekyerlilik: Kadının evlendikten sonra erkeğin ailesinin yanına yerleşmesi.

• Bu tür toplumlar da savaş kutsanmıştır ve erkek üstünlüğü vardır.

• Bu tür toplumlarda keskin bir özel alan – kamusal alan ayrımı söz konusudur.

• İtibar hiyerarşisinde erkekler üstün konumdadırlar.

Babasoylu – Erkekyerli Toplumlar

(10)

• Ataerkil terimi erkeklerin egemen olduğu ve kadınların temel insan hakları konuları da dahil olmak üzere daha düşük bir toplumsal ve siyasi konuma sahip olduğu sistemler için kullanılır.

• Yapılan bir çalışmada Hindistan’ın kuzeyinde yaşayan kadınlarda «nesli tükenme tehdidi altındaki cinsiyet» olarak bahsedilmektedir.

Ataerkillik ve Şiddet

(11)

• Aile içi şiddet ve kadın istismarı bazı bölgelerde diğerlerine oranla daha sık rastlanan durumlar olmakla birlikte küresel çapta bir sorundur.

• Kadın hakları hareketlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte hane içi şiddet ve kadın istismarı konularına

gösterilen hassasiyet artmıştır.

• Yasalar çıkarılmış, arabulucu kuruluşlar ortaya çıkmıştır.

(12)

• 1890’larda bir milyondan fazla Amerikalı kadın fabrikalarda vasıfsız işçi olarak çalışıyordu.

• 1900’den sonra Avrupa’dan Amerika’ya göçmen akını başladı. İş gücünü ucuz tuttular ve kadınların işlerini aldılar.

• II. Dünya Savaşı sırasında kadınların fabrikalarda çalışmak için biyolojik olarak uygun olmadıkları görüşü yaygınlığını yitirdi.

Sanayileşmiş Toplumlarda Toplumsal Cinsiyet

(13)

• Toplumsal cinsiyet sosyal olarak inşa edilir ve toplumlar ikiden fazla cinsiyeti tanıyabilirler.

• Cinsiyet biyolojik temellere sahipken, toplumsal cinsiyet sosyal temellidir ve toplum içinde gelişir.

• Cinsiyet değiştirmiş kimseler, genellikle, toplumsal cinsiyet kimlikleri doğuştan gelen cinsiyetleriyle ya da toplumun çocukluklarından itibaren onlara atfettiği cinsiyetle

örtüşmeyen kimselerdir.

• Tarihi ve etnografik kayıtlara bakıldığında cinsiyetle ilişkili kategori ve rollerin ne kadar esnek olduğu görülebilir.

Erkek ve Kadının Ötesinde

(14)

• Günümüz Batı dünyasında cinsiyet değiştirmiş kimseler, bilindik kadın erkek ikiliğini aşan cinsel kimlikleriyle ayrı bir grup olarak kabul edilmektedir.

• Toplumsal cinsiyet, cinsiyet tercihi ve hatta cinsel yönelim bir yere kadar kültürel yapılanmalardır.

(15)

• Kişinin karşı cinsiyetten (heteroseksüel), aynı cinsiyetten (homoseksüel) ya da her iki cinsiyetten (biseksüel)

bireylere duyduğu cinsel çekimi ve bu bireylerle cinsel ilişkisini ifade eder.

• Kişinin her iki cinsiyete de çekim duymaması anlamına gelen aseksüellik de bir cinsel eğilimdir.

• Yakın dönemdeki modern yaklaşım, cinsel yönelimin sabit ve biyolojik temelli olduğu yönündeydi. Şu an ise eldeki veriler cinsel yönelimin ne kadarının biyolojik temelli olduğunu kesin olarak söylemeye elverişli değildir.

Cinsel Yönelim

(16)

• Söyleyebileceğimiz şudur: İnsanların eylem ve

tercihleri, en azından kısmen, kültürel yapılanmanın bir sonucudur.

• Cinsel roller ve tutumlar gibi, insanoğlunun cinsel

yaşamı ve kimliği (cinsel dürtülerimizi ne şekilde ifade ettiğimiz) de kültür ve çevrenin yönettiği ve

sınırlandırdığı olgulardır.

(17)

Sorunlar

• Okul iklimi ve kültürü

• Öğretmenler

• Öğretim Programı, Ders Kitapları ve Gizli Müfredat

Eğitimde Toplumsal Cinsiyet

(18)

• Okulun ve dersliğin soğuk iklimini yaratan (sözel ya da eylemsel) göstergeler:

çoğunlukla erkek öğrencilere dikkat yöneltmek,

kızlarla daha az göz kontağı kurmak,

kızların derse katılımlarını önemsememek,

Okulun Soğuk İklimi

(19)

başarılarını yetenekten farklı nedenlere bağlamak,

başarılarından çok dış görünüşlerini önemsemek,

kadınların entelektüel becerilerini ve mesleki başarılarını küçümsemek,

cinsel içerikli şaka ve sözler,

örtülü ve açık taciz,

(20)

• Okul kültürünü oluşturan bütün öğeler, özellikle de etkileşim ve iletişim kalıpları, öğretmen

beklentileri, davranışlar ve tutumlar, çocukların toplumsal cinsiyet kalıplarını oluşturma ve

kodlama süreçlerinde anahtar bir role sahiptir.

(21)

• Erkek öğrencilerle daha fazla ilgilenmekte, onları daha fazla desteklemekte,

• Fen ve matematik derslerinde erkek öğrencileri odağa çekmekte, kız öğrencileri görmezden

gelmekte,

• Kızların konuşma, fikir açıklama ve sözel

yeteneklerini geliştirmelerini engellemektedirler

Öğretmenler

(22)

• Aralarında performans farkı olmamasına rağmen, öğretmenler erkekleri matematik ve fen derslerinde, kızları ise sözel alanlarda ve müzikte daha başarılı

görmektedirler

• Kızlara dersliğin temizliği ve mekânsal düzeni, erkeklere ders araç-gereçlerine göz kulak olmak,

öğretmenin yokluğunda dersliği yönetmek ve disiplini sağlamak gibi görevler vermektedirler

(23)

Yararlanılan Kaynak:

Kottak, C. P. (2014). Antropoloji: İnsan

Çeşitliliğine Bir Bakış. İstanbul: Deki Yayınevi

Referanslar

Benzer Belgeler

• Kız olduğunu anlayan bir çocuk kadınsı nesne, etkinlik ve davranışları, erkek olarak tanımlayan bir çocuk da erkeksi nesne, etkinlik ve davranışları tercih etmeye

• Sosyal rol kuramı, kadınlarla erkekler arasındaki bütün davranışsal farklılıkların cinsiyet kalıpyargıları ve sosyal rollerle açıklanabileceğini ileri sürmektedir..

insanlar diğer gruplara ilişkin genellikle olumsuz tutumlar

Algılayan kişinin dünyayı algılayışında cinsiyet önemli bir yere sahipse, yani kişi güçlü bir cinsiyet şemasına sahipse ilgili kalıpyargılardan daha çok etkilenecek

✓ Kadınlar ve erkekler kendi gruplarını diğer gruptan daha olumlu algılamakta, ancak erkeklerin kadınlara göre kendi gruplarını, daha olumlu algıladıkları belirlenmiştir..

Pek çok gelişim sorunu da erkek çocukları arasında daha yaygındır: Konuşma ve dil bozuklukları, okuma güçlüğü, hiperaktivite, düşmanca davranma gibi davranış problemleri

Kadınların vücut imgelerinin erkeklerin vücut imgelerine göre daha olumsuz olduğu, vücut görünümünden ve özellikle de kilolarından daha az hoşnut oldukları bulunmuştur..

• Dünyada ve Türkiye'de iş saatleri ve iş yerleri çocuk sahibi kadınların çalışması için elverişli yerler olarak tasarlanmadığından, onların çocuklarını