• Sonuç bulunamadı

Read Ebook {PDF EPUB} Göl Saatleri by Ahmet Hâşim

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Read Ebook {PDF EPUB} Göl Saatleri by Ahmet Hâşim"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Read Ebook {PDF EPUB} Göl Saatleri by Ahmet Hâşim

(2)

Göl Saatleri.

Göl Saatleri, Ahmet Haşim’in 34 manzumeden oluşan şiir kitabı olup Haşim’in 1908-1919 yılları arasında yazdığı şiirleri ihtiva eder. Sadece “Batan Ayın Kenarına Satırlar” şiiri 1919 tarihli olup diğer şiirler 1908-1913 arasında yazılmıştır. Eserin ilk baskısı 1921 yılında yapılmıştır. Kitap; Göl Saatleri, Göl Kuşları, Serbest Müstezad Nazımları ve Muhtelif Şiirler başlıklı dört bölümden oluşmuştur. Anlaşılacağı üzere ilk bölüm olan Göl Saatleri, kitaba da ad olmuştur. Bölümlerde yer alan şiirler şu şekildedir:

Göl Saatleri bölümünde; Mukaddime, Öğle, Öğleden Sonra, Akşam, Gece, Gece Yarısı ve Seher isimli şiirler yer alır. Göl Kuşları bölümünde;

Siyah Kuşlar, Mehtabda Leylekler, Karanlıkta Beyaz Kuşlar, Kuğular, Kuğuların Avdeti, Yarasalar, Tulu-ı Kamer, Batan Ayın Kenarına Satırlar şiirleri bulunur. Serbest Müstezad Nazımları bölümünde; Yollar, Zulmet, O Belde, Yaz, Sonbahar, Kış, Gelmeden Evvel, Geldin, Birlikte şiirler yer alır. Muhtelif Şiirler bölümüde ise; Deniz, O Eski Hücreye Benzer ki, Şeb-i Nisan, Evim, Aks-i Sada, Son Saat, Kendime, Rüşd, Şimdi, Rüzgar isimli şiirler bulunur. Bölümlerde yer alan şiirlerden bazılarını şu şekilde özetlemek mümkündür:

Göl Saatleri bölümünün ilk şiiri olan Mukaddime’de Haşim bir hayal havuzunun başında hayatın şekillerini seyretmektedir ve yerdeki taşlar ve bitkiler ona tozlu bir yansıma olarak görünmektedir. Öğle şiirinde ise güneşten, çiçeklerden ve böceklerden dolayı daha cıvıl cıvıl ve pozitif bir hava söz konusudur. Öğleden Sonra şiirinde ürkmüş ahular kıyılardan su içer ve sesleri ile sessizliği harap ederler. Gürültüsüz uzak sulardaki diğer ahular bu durum karşısında şaşırmışlardır. Akşam şiirinde karanlık çökmüş korudaki su bülbülleri susar. Sular hayal göklerini içine alır. Kuşlar, ağızlarında güneşten bir saf inci ile gölgeden bu mavi sahile dönerler. Gece şiirinde semadaki yıldızlar ve ay ağaçların üzerine dökülür. Gümüş gibi bulutlar şimdi bir hüzünlü manzara gibidir. Derin sulardaki cansız şeyleri avlayan kuşlar, ayın aydınlık dolu çevresinde hızlıca dolaşırlar. Gece Yarısı şiirinde uzaktaki ay ansızın suda sessizleşince Haşim’in ruhunun sularında bir göl yüzeyini andırır. Ki o ruhta parlak bir garip nilüfer, bütün üzüntülerin üstünde parlak, taze ve güçlü bir şekilde durur. Seher şiirinde ise artık gün aydınlanmaya yüz tutmuştur. Hayal aleminin ölümlü kuşları uykulu bir şekilde ağaçların seher vaktindeki zirvesinde titreşiyor. Işık şimdi kadınların yüzündeki allık gibi gökyüzünü kaplayacak ve kuşlar toprağın ufkunun esiri olacaklardır. Ve onların ruhu tan yeri ağardığında bulunan yıldızlara darılır ve sesleri bir şeyi kapalı olarak anlatmaya son verir.

Göl Kuşları bölümünde, farklı türdeki kuşlar Haşim’in ruh durumuyla yoğrularak betimlenmişlerdir.

Serbest Müstezad Nazımları bölümünde Haşim’in en meşhur şiirlerinde bazıları olan Yollar, Zulmet ve O Belde gibi şiirler yer alır. Yollar şiirinde şair yolları betimler ve “Hangi hayal beldesine gider, Böyle sessiz ve kimsesiz şimdi?” diyerek yolların sonundaki belirsizliği okuyucunun ruhunda hissetmesini sağlar. Şaire göre yolardaki sessizlik, kimsesizlik ve hüzünden kaynaklanmaktadır. O Belde şiirinde.

Denizlerden Esen bu ince hava saçlarınla eğlensin. Bilsen Melal-i hasret ü gurbetle ufk-ı şama bakan Bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin! Ne sen, Ne ben, Ne de hüsnünde toplanan bu mesa Ne de alam-ı fikre bir mersa Olan bu mai deniz Melali anlamayan nesle aşina değiliz.

İbareleri adeta Türk şiirine altın harflerle kazınmıştır. Muhtelif Şiirler bölümünde de Haşim’in ruh çığlıklarının dışavurumu olan diğer bazı şiirleri yer alır.

Göl Saatleri, ağır diline rağmen, anlaşıldıkça Ahmet Haşim’in şiir gücünü tüm açıklığı ile göz önüne seren okunması gereken önemli bir eseridir.

Ahmet Haşim Şiirleri - Şair Ahmet Haşim.

Bağdat'ta doğmuştur. Babası mülkiye kaymakamlarından ve Bağdat'ın eski ve bilinen ailelerinden birine mensup Hikmet Bey'dir. Babasının Arabistan vilâyetlerindeki memuriyetleri sebebiyle düzensiz bir ilkokul tahsili gördü. Dil olarak da aynı sebepten sadece Arapça öğrendi.Annesinin ölümü üzerine 12 yaşında babasıyla birlikte İstanbul'a geldi. 1897'de Galatasaray Sultanîsine yatılı olarak verildi. 1907'de mezun olunca Reji İdaresine memur olarak girdi. Bir taraftan da Mekteb-i Hukuk'a devam etti. I. Dünya Savaşı'ndaki askerliği (1914 - 1918) .

Merdiven.

Ahmet Haşim.

Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak.

Sular sarardı yüzün perde perde solmakta Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta.

Bir Günün Sonunda Arzu.

Ahmet Haşim.

Yorgun gözümün halkalarında Güller gibi fecr oldu nümayan, Güller gibi. sonsuz, iri güller Güller ki kamıştan daha nalan; Gün doğdu yazık arkalarında! Altın kulelerden yine kuşlar.

Karanfil.

Ahmet Haşim.

Yarin dudağından getirilmiş Bir katre alevdir bu karanfil, Gönlüm acısından bunu bildi!

Düştükçe vurulmuş gibi, yer yer Kızgın kokusundan kelebekler;

(3)

Ahmet Haşim.

Gün bitti. Agacta nes`e söndü. Yaprak ates oldu, kus da yakut; Yaprakla kusun pariltisindan Havuzun suyu erguvana döndü.

Orman.

Ahmet Haşim.

Su değil, mesimin havası akan Duyduğun yaprağın, dalın sesidir Suda yıldızların parıltısıdır Bu karanlıkta bazı bazı çakan.

Mukaddime.

Ahmet Haşim.

Zannetme ki güldür, ne de lale, Âteş doludur, tutma yanarsın, Karşında şu gülgûn piyale.

İçmişti Fuzûlî bu alevden, Düşmüştü bu iksîr ile mecnûn.

O Belde.

Ahmet Haşim.

Denizlerden Esen bu ince havâ saçlarınla eğlensin. Bilsen Melâl-i hasret ü gurbetle ufk-i şâma bakan Bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin! Ne sen,

Akşam Yine Toplandı Der . Ahmet Haşim.

Canan gülüyor eski yerinde Canan ki gündüzleri gelmez Akşam görünür havuz üzerinde, göl saatleri.

ahmet hasim bu kitabının mukaddimesine öyle bir dörtlük yerleştirmiştir ki, bu dörtlük onun hayata ve sanata bakışını tam anlamıyla yansıtmaya muktedirdir.

seyreyledim eşkâl-i hayatı ben havz-ı hayalin sularında bir aks-i mülevvendir onunçün arzın bana ahcâr ü nebâtı.

kendisi türk şiirinde muhafazakar çizginin kendilerini dayandırdıkları isimlerden biri olan ahmet haşim'in çok değerli, çok içine kapanık, sanatlı mı sanatlı bir şiir kitabı. muhteşem.

insanın yaşı kemale ermeye başlayınca, kemale ermişlerin yazdıklarından da bir o kadar haz almaya başlıyor.

aman ne güzel o saatler.. o renk ve gölge ve ses ve ışık oyunları.. sağolsun ahmet haşim.

ahmet haşim'in ilk şiir kitabıdır göl saatleri. haşim, bu kitabındaki şiirleri izmir'de yazmıştır. ilginçtir, akşam vakitlerinde halkapınar'a giden şair orada her gözün göremeyeceği bambaşka bir dünya görerek kaleme almıştır şiirlerini. bir röportajında şöyle söyler bununla ilgili:

"piyale'den evvel göl saatleri'ni yazmıştım. izmir'de bulunduğum sıralarda idi. bazı yaz akşamları, halkapınar taraflarına giderdim. orası birçok su birikintileri, sazlarla dolu idi. yavru kuşlar, gelir o sazların üzerine konar ötüşürlerdi. bu manzara üzerimde tesirini yapmaya başlamıştı. her tenezzühte göl saatleri'nin mısraını hayalimde yapmak suretiyle iki ay içinde manzumemi ikmâl ettim."*

şimdilerde halkapınar'a yolu düşenlerin akşam kızıllığında akan zamana karşı birkaç dakika durup bir günün sonunda arzu şiirini düşünmeleri belki haşim'i, görmeyi bilen bu hüzünlü adamı anlamaya biraz daha yaklaştırabilir bizi:

"akşam, yine akşam, yine akşam göllerde bu dem bir kamış olsam!"

sözü ahmet hamdi tanpınar bitirsin, haşim hakkındaki düşüncelerinden bir kesit ile:

"hâşim'de hilkatin pek nadir bahşettiği mevhibelerden biri vardı. etrafına her gün yenileşen ve hiç yıpranmayan bir ilk insan hayretiyle bakmanın sırrını bilirdi. kanunları kadar yeknesak olan tabiatı her defasında yeni bir renk ve ışık altında yakalaması bundandır. onun şiirinde asil bir istihâle her an eşyayı kesif uykusundan uyandırır ve ona zengin bir hüviyetin kamaşmalarını izafe eder. niçin söylemeyeyim, ahmet hâşim bir primitifti. fakat gourmont'un mektebinden yetişmiş ve mallarmé'nin kapalı dünyasındaki mücerret ve saf güzelliklerin esrarlı lezzetini tatmış bir primitif."*

Ahmet Haşim Kimdir?

Ahmet Haşim 1884 yılında Irak Bağdat’ta doğmuştur. Babasının görevinden dolayı çocukluğu Bağdat’ta geçmiştir.

Annesinin ölümünden sonra babası ile birlikte İstanbul’a yerleşmiş Galatasaray Lisesinde okumuştur.

Lise yıllarında okurken Tevfik Fikret ve Ahmet Hikmet Müftüoğlu’nun öğrencisi olan Ahmet Haşim bu yıllarda şiire merak salmıştır. Mezun

(4)

olduktan sonra reji idaresinde çalışmıştır. Çalışırken Hukuk mektebine devam ediyordu. İzmir’e Fransızca öğretmeni olarak atandı. Hukuk bölümünü yarıda bıraktı.

I.Dünya Savaşında yedek subaylık yaptı. Savaştan sonra İstanbul’a döndü. Devlet Güzel Sanatlar akidemisinde mitoloji ve estetik öğretmenliği yaptı.

Osmanlı Bankasında çalıştı. Dönemin ünlü gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı.

Ahmet Haşim'in Edebi Yönü.

Şiire lise yıllarında başlamıştı. İlk şiirlerinde öğretmeni Tevfik Fikret’in etkisi görülür.

Gençlik yıllarında yazdığı şiirleri dönemin en ünlü dergilerinde yayınlandı. İlk şiiri Hayal-i Aşkım’da sanat yönelimi olması dikkatleri çeker.

Ahmet Haşim ’in şiirleri 2. Meşrutiyetin edebi karmaşasında kendini göstermiştir.1921 yılında basılan ilk şiir kitabı Göl Saatleri Ahmet Haşim’in en önemli eseridir. Fecr-i Ati edebiyat topluluğunun en güçlü şairidir.

Şiirlerinde musikiye yer vermiştir. Sembolizm etkisiyle yazılmış şiirleri mevcuttur. Şiirlerinde toplumsal konuları işlemez. Hüzün, yalnızlık, ölüm ve aşk bireysel konuları oluşturur.

Ahmet Haşim böbrek rahatsızlığı yüzünden yurtdışına gitti fakat iyileşemeden geri döndü. 4 Haziran 1933 yılında İstanbul’da yaşama veda etmiştir.

Ahmet Haşim Sözleri, Şiirleri - Eserlerinden Romantik, Etkileyici ve Özlü Sözler.

Türk Edebiyatı'nın en önemli şairlerinden biri olan Ahmet Haşim'in en anlamlı, en güzel sözlerini bu içeriğimizde bulabilirsiniz. İşte Ahmet Haşim'in en güzel, en anlamlı ve resimli sözleri.

En Güzel Ahmet Haşim Sözleri.

Ahmet Haşim, Türk Edebiyatının en önemli yazarlarından biridir. Bu yazımızda güzel sözler, özlü sözler ve Ahmet Haşim şiirleri kategorisinde de bulunan Ahmet Haşim’in en güzel sözlerini bir araya getirdik. Göl saatleri ve Piyale gibi eserleriyle bilinen Ahmet Haşim’in kitaplarında yer alan en güzel Ahmet Haşim sözleri sizleri derinden etkileyecek. Ahmet Haşim her konuda güzel sözler ortaya çıkarmıştır.

Ahmet Haşim'in en anlamlı ve etkileyici 5 sözü;

1. Gün doğduğu zaman neşe ve umut ortaya çıkar.

2. Tüm acıların geceleri çare bulduğu bilinmektedir.

3. Bir hayat o kadar uzundur ki bu yüzden bir hayatı kitaba sığdırmak imkânsızdır.

4. Günümüzde aşık olan sevdiğinden karşılık göremeyen kişidir.

5. Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak.

Ahmet Haşim En Güzel Sözleri ve Şiirleri.

Havada bir gölü tanzir eder sema bu gece onun böcekleri gûyâ nücûmdur yekser.

Aşk her gün aynı devam ederse bir gün değiştirilmesi gerekir.

Yarin dudaklarından bana ulaştırılmış olan bir ateştir bu güller.

Sen sevmeyi bilmedin ki ölmeyi bilesin. Çünkü sevmeyi bilmeyenler ölmeyi de bilemez.

Bir bakır tasta alev şimdi havuz suya saplandı kızıl mızraklar. Açılıp kıvrılarak göklerde uçuyor parçalanan bayraklar!

Gök yeşil yer sarı mercân dallar dalmış üstündeki kuşlar yâda bize bir zevk-i tahattur kaldı bu sönen gölgelenen dünyâda!

Şairdir şiiri anlatan şairdir seni tanıyan şairdir duyguları yaşayan şairdir size bakan.

Aklın en iyi çalıştığı zamanlar bedenin işi bitmiştir neredeyse yürüyecek hali yoktur.

Nasıl ki yaşlılık ölüme götürüyorsa aşkta yaşlılık gibidir esir aldığı bedeni ölüme götürür.

“Hiç bir şey dil kadar bir ağaca benzemez. Diller tıpkı ağaçlar gibi mevsim mevsim rengini kaybeder ölü yapraklarını döker ve tazelerini açarlar.

Dilin yaprakları, kelimelerdir.”

”Gece korku vaktidir. Göz artık vazifesini yapamadığı için yanlış şeyler görmeye başlar. Her gölge oyunu her ot titreyişi her yaprak kımıldayışı bir düşman yaklaşması hissini verir.”

(5)

Nasıl ki yaşlılık ölüme götürüyorsa aşkta yaşlılık gibidir, esir aldığı bedeni ölüme götürür.

İstenilene ulaşırken yere düşmek, çaresiz kalmak hatta bazen ağlamak kesinlikle doğal karşılanmalıdır.

Ahmet Haşim’in Eserlerinden Alıntılar.

Aşık, yüz bulamayan adamdır.

Gece korku vaktidir. Göz artık vazifesini yapamadığı için yanlış şeyler görmeye başlar. Her gölge oyunu her ot titreyişi her yaprak kımıldayışı bir düşman yaklaşması hissini verir.

Büyük dinlenme zulmet denizine dalıp bir daha ışığa kavuşmamaktır.

Hayat, kitaba sığmayacak kadar geniştir.

Aşk, değişmeyince ölür.

Günün doğma saati, neşe ve umudun başlangıcıdır.

Arkaya bakmadan, yere yuvarlanmaksızın istenilen istikamette kaç adım gidilebilir?

Yarın dudağından getirilmiş bir katre alevdir bu karanfil.

Güzel, yalanın çocuğudur.

Yaşlıları gençlik, gençleri ise aşk ölüme götürür.

Acılar gece çözülür…

Ahmet Haşim Kimdir? Ahmet Haşim’in Hayatı Eserleri.

(Doğumu: 1884 Irak, Ölümü: 4 Haziran 1933 Kadıköy İstanbul) Edebiyatımızın en önemli şairlerinden biri olan Ahmet Haş im, çok düzensiz bir ilkokul eğitimi gördü. Annesi vefatı üzerine babasıyla beraber İ stanbul’a geldi. Edebiyat’la ilk defa Galatasaray Sultanisi’nde ilgilendi. 1932 senesinde rahatsızlığı nedeniyle Frankfurt’a gitti. Nefropati hastalığı nedeniyle vefat etmiştir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Pretreatment of A549 cells with Ro-32-4032 and the dominant-negative mutant of c-Src DN inhibited thrombin-induced IKK alphabeta activity, kappaB-Luc activity, and NF-kappaB-

Please list the surgical techniques used for root coverage in key features and clinical effectiveness.. Please list the types of maxilla sinus lifting procedure and their

Result(s): Of 342 women with pathology-confirmed fibroids who were included in the study, 108 received myomectomy only (group I), and 234 underwent the uterine depletion

Güven (2013) ilkokul öğretmenlerinin okul müdürlerini öğretimsel lider olarak algılama düzeyleri ile mesleki tükenmişlikleri arasındaki ilişkiyi incelediği

Attilâ İlhan ve Savaş Ay’ın şiir kasetleri arasında ne fark var.. Bir yanda “Ben Sana Mecburum” diyen

NADİR NADİ — Cumhuriyet kurulduğu zaman ben henüz onbeş yaşındaydım ve babam daha önce, Yenigün'ü çıkardığı için ve Yenigün de cok başarılı bir

Öğretim elemanlarının derslerinde sanat ve bilim iliĢkisine yer vermesinin nedeni olarak farklı malzeme ve teknoloji kullanımı doğrultusunda değerlendiren 4

[r]