• Sonuç bulunamadı

Çalışma Hayatında Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Çalışma Hayatında Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği"

Copied!
47
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Çalışma Hayatında

Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği

Eyüp GÜREŞ

Sosyal Hizmet Uzmanı

(2)

ÖN TEST SORULARI

1-Türk toplumunda kadın;

• a)İnsan sayılmamaktadır

• b)Alınıp satılmaktadır

• c)Aile ve toplum arasında köprüdür

• d)İkinci sınıf vatandaştır

2-Türk kadını; Avrupalı kadınlardan çok önce, milletvekili seçme ve seçilebilme hakkına ve eşit vatandaş olma niteliğine hangi yıl yasal olarak kavuşmuştur.

• a)1945

• b)1964

• c)1957

• d)1934

• 3-Kişinin kadın ya da erkek olarak gösterdiği genetik, fizyolojik ve biyolojik özelliklere ne denir?

• a) Toplumsal cinsiyet

• b) Cinsiyet

• c) Rol

• d) Görev

• 4. Toplumun verdiği roller, görev ve sorumluluklar, toplumun bireyi nasıl gördüğü, algıladığı ve beklentilerine ne denir?

a) Görev b) Toplumsal cinsiyet c) İş d) Cinsiyet

• 5-Kadınlara yönelik şiddet, ister kamusal isterse özel yaşamda meydana gelsin, kadınlara fiziksel, cinsel, psikolojik ya da ekonomik acı veya ıstırap veren ve cinsiyete dayanan her türlü tutum ve davranıştır.Aşağıdakilerden hangisi, ekonomik şiddet değildir?

• a)Küçümsemek

• b)Parasını elinden almak

• c)Zorla çalıştırmak

• d)İşinde ilerlemesine izin vermemek

(3)

TÜRK TOPLUMUNDA KADIN

• Türk kadınının toplumda çok önemli bir yeri vardır. Türk kadını aile ve toplum arasında köprüdür.

• İslamiyet öncesi Türklerde kadın büyük ölçüde erkekle eşittir. İlk Türk Devletlerinde devletin başı Hakan, eşi Hatun ile devleti beraber

yönetmiştir. Hatta erkekler ile birlikte savaşlara bile katılmıştır. Bu durum Dede Korkut boylarında açıkça belirtilmiştir. Eski Türk

boylarında kadına verilen önemin ön planda olduğu dönemlerde;

• Kadının insan sayılmadığı (Çin),

• Koca istediği zaman kadının satıldığı (İngiltere),

• Kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü (Arabistan),

• Yılandan ve zehirden daha fena gözle bakıldığı (Hindistan),

• Kadınların ruhsuz sayıldığı (Rusya) gibi devletlerde, kadına insanlık dışı davranışlar görülmektedir.

(4)

TÜRK TOPLUMUNDA KADIN

• İslam Dini yüksek bir ahlak, gerçek bir adalet anlayışı ile ortaya çıkmış bir dindir. Hz. Muhammed kadınlara daha

yüce bir yer vermiştir: “Kadın erkekle eşittir ve toplumun bir yarısıdır”. “Karısının haklarını gözeten kimse iyi bir

Müslüman'dır”. “Cennet anaların ayakları altındadır.” Sözleri kadına toplumda büyük önem verilmesinin açık delilidir.

• Ancak Araplar İslam dinini bilimsel bir şekilde

anlayamadıklarından zaman zaman kadını arka plana

atmışlardır. Arap ve Fars adetleri Türk kültürü içine girmiştir ve Türk kadınının da arka plana geçmesine neden olmuştur.

(5)

TÜRK TOPLUMUNDA KADIN

• Türk kadını 18. yüzyılda çok zor ve ağır şartlarda yaşamasına rağmen Kurtuluş Savaşı’nda kadın-erkek büyük mücadeleler vererek topraklarımızı işgalcilerden kurtarmıştır.

• Türk kadınının modern bir topluma geçişi Atatürk’ün İnkılâpları ile mümkün olmuştur.

• 1934’de Türk kadını bir çok Avrupalı kadınlardan çok önce Milletvekili, seçme ve seçilme hakkına, eşit vatandaş olma niteliğine yasal olarak kavuşmuştur. Böylelikle Atatürk Türk kadınının faaliyetini sadece eviyle ve çocuklarıyla tahdit

etmemiş, memleketin kadın ve erkeğiyle birlikte çalışmalarıyla ilerleyebileceğini tespit etmiştir.

• Türk Medeni Kanunu ile kadın hakları bakımından Atatürk’ün getirdiği değişiklikler: Tek evlilik, boşanmada ve velayette

eşitlik, mirasta eşitlik.

(6)

DÜNYADA KADIN

• 1945-1962 yılları arasında B.M. çabalarını kadınların eşitliğini kanun altına alma üzerinde yoğunlaştırdı. 1946’da Genel kurul insan

hakları komisyonu ve kadın statüsü komisyonunu kurdu, insan hakları evrensel bildirgesi 1948’de kabul edildi. Böylece kadınların eşitliği Dünya ülkeleri arasında sağlanmaya çalışıldı.

• 1963’ten 1975’e kadar uluslararası topluluk kadınların ilerlemesini sağlamak üzere çalışmalar başlattı. Böylece Dünya ülkelerinde

kadınlar sosyal gelişmede ve gelişmenin izlenmesinde hayati bir güç olduklarını ispatladılar.

• Kadınlar B.M.’de ve kendi hükümet dışı kuruluşlar aracılığı ile kendi hükümetlerinin de gittikçe artan etkisini gösteriyorlar. Son bir kaç B.M. Dünya konferanslarının gündeminin hazırlanmasında

kadınların etkileri çok önemlidir ve kadın ilerlemesi için hayatidir.

(7)

Cinsiyet

Kişinin kadın ya da erkek olarak

gösterdiği genetik, fizyolojik ve biyolojik

özelliklerdir.

(8)

TOPLUMSAL CİNSİYET

Toplumun verdiği roller, görev ve sorumluluklar, toplumun bireyi nasıl

gördüğü, algıladığı ve beklentileri ile ilgili

bir kavramdır.

(9)

9

Dünyaya birbirinden çok da farklı olmayan bebekler olarak geliyoruz…

Kadın ve erkek olmayı öğreniyoruz…

(10)

Toplumsal cinsiyet ayrımcılığının temelinde

Önyargılar, belli başlı

kalıplar ve tutumların temelinde

kökleşmiş kültürel değerlerin yanı sıra,

Sosyolojik, iktisadi ve psikolojik

nedenler bulunmaktadır.

(11)

Toplumsal Cinsiyet Eşitliği:

yasalar önünde kadına ve erkeğe eşit davranılması,

aile ve toplum içinde kadının ve erkeğin kaynaklardan,

fırsatlardan ve hizmetlerden

eşit biçimde yararlanması olarak

açıklanmaktadır

(12)

Toplumdaki kadınlık ve

erkeklikle ilgili her şey değer

yargılarıyla bağlantılıdır.

(13)

Beklentiler, onaylama ya da

cezalandırmalar, çocukların çok küçük yaştan itibaren birtakım

kalıplara uygun biçimlenmelerini sağlar.

Bunlara CİNSİYET KALIPLARI deriz.

(14)

Toplumda, aile içinde, kişisel ilişkilerde

kadınlar ve erkeklerden beklentilerimiz farklıdır.

Bu farklılığı da DOĞAL

karşılarız!!!!!

(15)

Türkiye, anayasada « Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini» sağlayıcı

nitelikte köklü bir revizyon yapmıştır.

Anayasanın 10, 41, 66 ve 90.

maddeleri kadın erkek eşitliğini

öngörmüştür.

(16)

T.C. Anayasası Madde 10

• Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce,

felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.

• Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.

• Devlet organları ve idare makamları bütün

işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun

olarak hareket etmek zorundadırlar.

(17)

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, 10. madde:

Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir.

Devlet, bu eşitliğin yaşama

geçmesini sağlamakla yükümlüdür.

(18)

T.C. Anayasası Madde 41

• Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır.

• Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilâtı kurar.

• Her çocuk, korunma ve bakımdan yararlanma, yüksek

yararına açıkça aykırı olmadıkça, ana ve babasıyla kişisel ve doğrudan ilişki kurma ve sürdürme hakkına sahiptir.

• Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır.

(19)

T.C. Anayasası Madde 66

• Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.

• Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türk’tür.

• Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir.

• Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir

eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.

• Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere

karşı yargı yolu kapatılamaz.

(20)

T.C. Anayasası Madde 90

• Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 7/5/2004-5170/7 md.)

Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası analaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi

nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası

antlaşma hükümleri esas alınır. (Son fıkra)

(21)

Toplumsal cinsiyet dediğimizde aslında sadece kadınlardan

bahsetmiyoruz, erkekler de toplumsal cinsiyetten

etkilenmektedir…

(22)

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ

Cinsiyete bağlı ayrımcılık yapılmamasıdır.

Karar verme mekanizmasında, Seçme ve seçilme hakkının kullanılmasında,

Fırsatları kullanmada,

Kaynakların ayrılmasında,

Kaynakların kullanılmasında,

Hizmetleri elde etmede, eşit

yararlanılmalıdır.

(23)

Farklı işlere farklı değerlerin

yüklenmesi, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin temelidir.

Kadınların ve erkeklerin yaptıkları işlerin farklılaşması ve buna bağlı kadınların ikincil olarak görülmesi, toplumsal cinsel eşitsizliğinin

sonucudur.

(24)

Eşitsizlik Göstergeleri

(25)

KADININ STATÜSÜ

NÜFUS

ÇALIŞMA SÜRESİ

MÜLKİYET GELİR İLKOKUL ÖĞRENİMİ

erkek kadın

erkek kadın

erkek

kadın

erkek kadın

(26)

Tüm Belediye Başkanlıklarında Kadın sayısı

ERKEK KADIN 1358 40

Büyükşehir Belediye Başkanları ERKEK KADIN

27 3

Siyaset

(27)

MECLİSTE

1935 ‘te ilk defa mecliste 18 milletvekili vardı. Türkiye dünya 2.’siydi

1935 seçimleri % 4.6 2007 seçimleri % 4.9 2010 seçimleri % 9.1

2015 seçimleri % 17

2018 son seçimlerde %17,45

(28)

Dünya Ekonomik Forumuna göre;

183 ülke içinde Türkiye,

1. Ruanda % 61,3

2. Küba % 53,2

3. Bolivya % 53,1

7. İsveç % 46,1

14. Fransa % 39,6

17. Arjantin % 38,9

38. İngiltere % 32,2

70. Çin % 24,9

93. Pakistan % 20,6

102. S. Arabistan % 19,9

104. ABD % 19,6

118. Türkiye % 17,4

132. Rusya % 15,8

152. Hindistan % 11,8

157. Brezilya % 10,7

162. Japonya % 10,1

183. Nijerya % 05,6

Mecliste kadın temsilinde 118. sırada

(29)

EĞİTİM

25 yaş ve üstü okuma yazma

bilmeyen kadınların oranı 2014’de

% 9.2’dir.

(30)

Okuma yazma bilmeyen kadın oranı

erkeklerden 5 kat fazladır

(31)

2013-2014 yılında ise

yükseköğretime devam eden erkeklerin oranı % 38.9

kadınların oranı %40.9’a

yükselmiştir.

(32)

Dünya Ekonomik Forumuna göre;

EĞİTİM’de 142 ülke içinde

okuryazarlıkta 102. sıradayız

(33)

Türkiye’deki toplam mülklerin

% 8,1’i kadınların,

% 91,9’u erkeklerin üzerine

kayıtlıdır

(34)

İSTİHDAM

Kadın Erkek

1988 % 34 % 66

2008 % 32 % 68

2015 % 33.3 % 67

(35)

Kadınların iş gücüne katılımındaki düşüşün nedenleri

1-Kentleşme

2-Tarımsal faaliyetten uzaklaşma

(36)

Kadınlara yönelik şiddet, "ister kamusal isterse özel yaşamda meydana gelsin, kadınlara fiziksel, cinsel,

psikolojik veya ekonomik acı veya ıstırap veren ve cinsiyete dayanan her türlü tutum ve davranıştır.

Toplumsal cinsiyet eşitsizliği temelinde

KADINA YÖNELİK ŞİDDET

(37)

Fiziksel şiddet

İtmek, tokat atmak,

tekmelemek, yumruklamak, gebeyken hassas bölgelere vurmak, yakmak,boğmaya

çalışmak-boğazını sıkmak, saçlarından çekmek /koparmak vb

Duygusal/psikolojik şiddet

Küçümsemek, aşağılayıcı sözler söylemek, lakap takmak,

uygulanan şiddeti inkar etmek, kadına karşı çocukları

kullanmak, kadını ihmal etmek, sevgi göstermemek vb

Ekonomik şiddet Kadının

okumasına/çalışmasın a izin vermemek, ya da zorla çalıştırmak, kadının işinde

ilerlemesine fırsat vermemek, harçlık vermemek, kadının parasını elinden

almak, ailenin geliri konusunda kadına bilgi vermemek vb

Cinsel şiddet

Kadını istemediği cinsel davranışlara zorlama olarak

tanımlanabilir

(38)

Aile ve Sosyal Politika Bakanlığının araştırmasına göre;

2008 2014

Fiziksel şiddeti %39 % 36

Cinsel şiddetine %15 %12

Ekonomik şiddet % 29 %30

Psikolojik şiddet % 19 %15

Ülke genelinde 10 kadından biri şiddet görmektedir.

(39)

CAM TAVAN KAVRAMI;

Kadınlar akademik kariyerde profesörlüğe kadar yükselirken,

yüksek öğretim kurumlarında liderlik pozisyonlarında çok az temsil

edilmektedir.

(40)

Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nün

“Türkiye’de Kadının Durumu 2014”

raporuna göre;

Üniversite Öğrencilerinin %46 Akademisyenlerin % 41

Profesörlerin %28

(41)

Ülkemizde Toplumsal Cinsiyet

Eşitliğinin sağlanmasına yönelik çeşitli önlemler alınsa da

görüldüğü üzere henüz eşitlik

sağlanamamıştır.

(42)

2015 Şubat itibarı ile

Akademik kurumlardaki yönetici kadın oranı %21

kadın rektör %7,4’tür.

(43)

TOPLUMSAL CİNSİYET KONUSUNDA ALINACAK ÖNLEMLER

Kadın-erkek eşitliği konusundaki gerekli yasal düzenlemelerin yapılması,

Kadınların özel alandan kamusal alana geçişlerinde önlemlerin alınması,

Kadınların toplumsal, ekonomik, siyasal haklarını erkeklerle eşit olarak

kullanmalarının sağlanması

Devletin gerekli politikaları oluşturması

ve bütçe ayırması

(44)

“Kadın sorunları” sadece kadınların sorunları değildir.

“KADIN SORUNLARI” TOPLUMUN SORUNLARIDIR.

ÇÖZÜMÜNDEN DE HERKES

SORUMLUDUR.

(45)

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ

ERKEK

• Baba

• Ekmek getiren

• Aslan oğlum

• Güçlü/Sert/Delikanlı

• Araba/Top

• Tamir/Fatura

• Evin reisi

• Namus bekçisi

• Elinin kiri

• Koruyan

• ‘Erkek adam’

• Adam Ol!

• Erkek adam ağlamaz.

• Çok can yakacak.

• Haylaz

KADIN

• Anne

• Bakım veren

• Cici kızım

• Nazik/Kırılgan

• Oyuncak bebek

• Mutfak/Temizlik

• Ev hanımı

• Namus/İffet

• Korunması gereken

• ‘Dişi kuş’

• Kadınlığını Bil!

• Aman kızım!

• Başımıza bela açacak.

• Bayan

• Hanım hanımcık

(46)

SON TEST SORULARI

1-Türk toplumunda kadın;

• a)İnsan sayılmamaktadır

• b)Alınıp satılmaktadır

• c)Aile ve toplum arasında köprüdür

• d)İkinci sınıf vatandaştır

2-Türk kadını; Avrupalı kadınlardan çok önce, milletvekili seçme ve seçilebilme hakkına ve eşit vatandaş olma niteliğine hangi yıl yasal olarak kavuşmuştur.

• a)1945

• b)1964

• c)1957

• d)1934

• 3-Kişinin kadın ya da erkek olarak gösterdiği genetik, fizyolojik ve biyolojik özelliklere ne denir?

• a) Toplumsal cinsiyet

• b) Cinsiyet

• c) Rol

• d) Görev

• 4. Toplumun verdiği roller, görev ve sorumluluklar, toplumun bireyi nasıl gördüğü, algıladığı ve beklentilerine ne denir?

a) Görev b) Toplumsal cinsiyet c) İş d) Cinsiyet

• 5-Kadınlara yönelik şiddet, ister kamusal isterse özel yaşamda meydana gelsin, kadınlara fiziksel, cinsel, psikolojik ya da ekonomik acı veya ıstırap veren ve cinsiyete dayanan her türlü tutum ve davranıştır.Aşağıdakilerden hangisi, ekonomik şiddet değildir?

• a)Küçümsemek

• b)Parasını elinden almak

• c)Zorla çalıştırmak

• d)İşinde ilerlemesine izin vermemek

(47)

TEŞEKKÜRLER.

Referanslar

Benzer Belgeler

Dolayısıyla Türk Dünyasında, sistemli ilk eğitim kurumları olarak medreseler Büyük Selçuklular devrinde Nizam’ül Mülk tarafından Nizamiye medreseleri adıyla

Kapitalizm sorununun cevabı şu olabilir: Hâlihazırda yeni bir ekonomik mantık geliştiriyoruz çünkü teknoloji, gıda, su, enerji gibi pek çok sorunu çözmeyi mümkün kılacak,

Topaloğlu, bununla ilgili olarak, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya’nın durumunu örnek verir: “Alman kadınlarının düştükleri acıklı halleri, hatta

Sonuç olarak, asit etiyolojisi tam olarak ortaya konulamayan olgularda VPŞ varlığında steril asit ayırıcı tanıda akla gelmeli ve elektif koşullarda tedavi de eğer

Fakat haydi çok şirin Şevket Radonun hatırı için bu Aksaray, İstanbuldaki Aksaray olsun?. Acaba bay Rado, Aksarayda mahrumiyetin ancak yatsı ezanına kadar yanan

3. İlgili üye, üyeler veya Milletlerarası makam 9 uncu madde hükümlerine uygun olarak, bu Sözleşmenin feshedilebileceği devreler zarfında Genel Müdürü, daha evvelki herhangi

Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren Türk Kadınlar Birliği kadınların siyasal hakları konusunu zaman zaman gündeme taĢısa da Türkiye’de Batı Avrupa’da