• Sonuç bulunamadı

II. ULUSAL HİDROLİK PNÖMATİK KONGRESİ VE SERGİSİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "II. ULUSAL HİDROLİK PNÖMATİK KONGRESİ VE SERGİSİ"

Copied!
50
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

makina mühendisleri odası

II. ULUSAL

HİDROLİK PNÖMATİK KONGRESİ VE SERGİSİ

BİLDİRİLER KİTABI

İZMİR

mmo yayın no : E/2001/278-1 KASIM 2001

(2)

tmmob

makina mühendisleri odası

Sümer Sok. No: 36/1-A Demirtepe, 06440 - ANKARA Tel: (0 312) 231 31 59 - 231 31 64 - 231 80 23 - 231 80 98 Fax: (0 312) 231 3165

ODA YAYIN NO: E/2001/278-1 ISBN 975-395-475-1

BU YAPITIN YAYIN HAKKI MMO

1

NA AİTTİR.

KAPAK TASARIMI: Ferruh ERKEM - İZMİR Tel / Fax: (0232) 441 02 53 DİZGİ : TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ

Atatürk Cad. No:422 / 5 35220 Alsancak / İZMİR Tel:(0232)46341 98 Pbx

BASKI: ALTINDAĞ MATBAACILIK - İZMİR Tel: (0232) 457 58 33

(3)

MMO, bu makaledeki ifadelerden, fikirlerden, toplantıda çıkan sonuçlardan ve basım hatalarından sorumlu değildir.

Hidrolik Sistemlerde Fiitrasyon ve Filtre Elemanının Özellikleri

SALİH EMANET

Hidroser A.Ş.

MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI BİLDİRİ

(4)

HİDROLİK SİSTEMLERDE FİLTRASYON VE FİLTRE ELEMANININ ÖZELLİKLERİ

Salih EMANET

ÖZET

Hidrolik sistemlerin, günümüzde ulaştığı teknolojik üstünlüklerin ve üretim kalitesinin getirdiği performans değerlerine ulaşabilmek amacı ile sistemlerin kullanılması aşamasında bir çok kriterin göz önüne alınması ve dikkat edilmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Tasarlanan hidrolik ekipmanın, (pompa, valf vb.) kalitesi, güvenirliliği, tasarım projesi ve markasının yanı sıra sistemde önemli ve aktif rol üstlenen hidrolik akışkanın performansı ve çalışma şartları dikkate alınmalıdır. Hidrolik sistem tasarımcıları ve kullanıcıların ortak görüşü; sistemlerde meydana gelen arızaların % 75 den fazla- sının kirli hidrolik akışkan olduğu gerçeğidir. Bu bildiride, kullanıcılara en basit sistemlerden, ilerlemiş hidrolik ve yağlama sistemlerindeki filtrasyon teknolojisi konusundaki bilgiler aktarılmıştır. Kullanıcının, kişisel tecrübelerine bakılmaksızın, kullanıcı için önemli olan tüm konular açıklıkla ve kaynak bilgi teşkil edecek şekilde verilmiştir. Uygun olarak seçimi ve kullanımı yapılan filtre elemanı, üretim kayıplarının azaltılması ve imalat maliyetlerinin düşürülmesinde önemli bir ekipman olacaktır. Herkes tarafından bilindiği düşünülen fakat ihmal edilen noktalara dikkat çekilerek kullanıcılara ne tür sorun ve maliyetler getirdiği çözüm yolları ile birlikte incelenmiştir.

1. KİRLİLİĞİN TEMELLERİ

Tüm hidrolik sistemlerde arızaların ana sebebi akışkandaki kirlenme ve bozulmalardır. Sistemdeki kirli akışkan;

Üretim kayıplarına,

Ekipman değiştirme maliyetine, Sıklıkla akışkan değişimine,

Pahalı kullanım ve elden çıkarmaya, Genel bakım maliyetlerindeki artmaya, Ve hurda oranlarındaki artışa neden olur.

Akışkandaki kirlilik hidrolik akışkandan beklenen dört göreve engel olur.

1.Enerji iletiminin sağlanması

2.Hareketli iç parçalar arasındaki yağlama görevi 3. Isı transferinin sağlanması

4.Hareketli parçaların birbirleri arasındaki sızdırmazlık toleransının sağlanması.

Bu özelliklerden herhangi birinde meydana gelecek azalma hidrolik sistemin tasarlandığı şekilde görevini yerine getirmesine engel olacaktır.Bunun doğal sonucu olarak, oluşan zaman kayıpları çok fazla miktarda işgücü kaybına neden olacaktır. Hidrolik akışkanda yapılacak koruyucu bakım

(5)

sayesinde, plansız zaman kayıpları ortadan kalkacak veya azalacaktır. Ancak başarılı bir bakım programı ile kirlilikler sistemden uzaklaştırılarak minimize edilebilir.

Filtrasyon Gerçeği: Uygun olarak seçimi, yerleşimi ve bakımı yapılan Filtrasyon, sistemlerdeki koruyucu bakım planlamasında anahtar rol oynayacaktır

3O

Şekil 1. Aktüel partikül kirliliğinin mikroskop altında görüntüsü (BüyütmeX100 Bir skala aralığı = 20 Mikron)

1.1. Kirliliğin Zararları Orifislerin tıkanması Komponentlerde aşınma

Suyun ve nemin etkisi ile oluşan pas ve oksidasyon Kimyasal bileşik oluşumu

Akışkanda katkı maddelerinin bozulması Biyolojik bozulma

Hidrolik akışkandan, hareketli parçalar arasında bir yağ filmi oluşturması ve bunu koruması beklenmektedir, idealde, bu yağ filminin hareketli parçalar arasındaki boşlukları tam olarak doldurması istenir. Yağ filminin kalınlık seviyesi düştükçe milyonlarca kez çalışmaya göre tasarlanmış olan sistemin ömrü azalacaktır. Yağ filminin kalınlığı akışkanın viskozitesine, uygulanan kuvvete ve hareketli iki yüzey arasındaki hıza bağlıdır. Bazı komponentlerde mekanik yüklerin artması sonucu bu yağ filmi aşırı incelmekte (1 mikron'dan daha düşük) ve bazen de kopmaktadır. Sonuç olarak zarar verici sürtünmeler meydana gelmektedir.

Filtrasyon Gerçeği: Filtrenin ana fonksiyonu, akışkanı temizleyerek işletme maliyetlerini düşürmektir.

Tablo 1. Boşluk Toleransları

Bazı Hidrolik Komponentlerin Boşluk Toleransları Komponent

Sürtünmesiz yataklar

Paletli pompa (Palet ucu ile ring yüzeyi arası) Dişli pompa (Diş ile dış yan yüzey arası) Servo valf (sürgü ile sürgü yuvası arası) Hidrostatik yataklar

Pistonlu pompa (piston ile yuvası arası) Servo valf kanatçık duvarı

Aktuatörler Servo valf orifisi

Mikron 0,5 0,5-1 0,5-5 1-4 1-25 5-40 18-63 50-250 130-450

(6)

Partikül boyutları genellikle mikrometre skalası ile ölçülmektedir. Bir mikron (veya mikrometre) metrenin milyonda biridir, veya inch'in 39 milyonda biridir. İnsan gözünün görebilirlik sınırı yaklaşık olarak 40 mikron civarındadır. Akılda tutulması gereken, hidrolik sistemlerde ve yağlama sistemlerinde arızalara sebebiyet veren partiküller 40 mikrondan daha küçük olanlarıdır. Bu yüzden bu partiküller mikroskobiktirler ve çıplak gözle görülemezler.

Tablo 2. Görsel olarak partikül boyut analizi

Görsel Olarak Partikül Boyutları Madde

Sofra Tuzu insan Saçı

En Düşük Görme Sınırı Buğday Unu

Kırmızı Kan Hücresi Bakteriler

Mikron 100 70 40 25 8 2

Inch ,0039 ,0027 ,0016 ,0010 ,0003 ,0001

2. KİRLİLİK TİPLERİ, KAYNAKLARI VE NEDENLERİ

Kirlilik TİDİeri Partikül

Silt (0-5 Mikron) Yonga (5Mikron+)

Su

Çözülmüş & Serbest

Hava

«T*

Şekil 2. Kirlilik Tipleri: Partikül, Su ve Hava

2.1. Partikül Kirliliği

Partikül kirliliği, sistemlerde en çok rastlanan ve en fazla zarar veren kirlilik tipidir. Genellikle, 5 mikrondan küçük parçacıklar Silt (ince tanecikler) olarak adlandırılmakta ve sistem elemanlarına uzun vadede zarar vermektedirler.Diğer taraftan, 5 mikrondan büyük parçacıklar Yonga olarak tanımlanırlar ve sistem elemanlarına ani olarak zarar verebilme özelliğine sahiptirler.

Silt ve Yongalar iki şekilde sınıflandırılabilirler:

Sert Parçacıklar Silika

Karbon Metal

Yumuşak Parçacıklar Kauçuk Fiber

Mikro Organizmalar

(7)

Şekil 3. Partikül kirliliği oluşum şekilleri

2.1.1. Zararları

Partiküller, yüzeylerin birbirine mekanik sürtünmesi, sert parçacıkların yeni parçalar koparması, parçaların daha küçük parçacıklara ayrılması ve aşındırma (zımpara) etkisi ile sisteme zarar vermektedirler.

Hidrolik sistemlerde eğer başlangıçta yıkama ve temizlik yapılmamış ise; imalattan ve montajdan gelen kirlilik, direkt olarak sistemde ortaya çıkacaktır. Bu kirlilikler toz, kaynak parçacıkları, keçe ve hortumlardan gelen kauçuk parçacıkları, makine komponentlerinden veya döküm komponentlerden gelen metal parçacıkları içerirler.

Ayrıca, sisteme yeni hidrolik yağın ilave edilmesi ile kirlilikle tanışma gerçekleşir. Çünkü yeni yağ hidrolik sistemler için uygun olan temizlik standartlarında değildir. Sistemin çalışması esnasında ise kirlilik havalandırma kapağından, sızdırmazlık elemanlarından ve sistemin diğer açık bölümlerinden içeriye girerler. Ayrıca, sistem çalışma esnasında kirlilik üretmektedir (Şekil 3). Arızalı komponentlerin aşınması ve komponent yüzeylerindeki kimyasal reaksiyonlardan meydana gelen oluşumlar kirliliğin daha da artmasına neden olurlar.

Filtrasyon Gerçeği: Kirlilik belirtileri; valf bobini yanmaları, valf sürgülerindeki merkez kaçıklıkları ve sızıntıların artması, pompa arızaları, akışkan kayıpları ve sürekli yedek parça değişimi, silindir sızıntıları ve senkronizasyon problemleri.

2.1.2. Partikül Kirliliğini Önleme Yöntemleri

Hidrolik sistemlerin, partikül kirliliğine karşı korunması için aşağıdaki önlemler alınmalıdır.

• Tank havalandırma kapaklarında Spin-on tarzı havalıklar kullanılmalıdır.

• Sistem çalıştırılmadan (start-up) önce, montaj işleminden sonra tüm sistem temizlenerek yıkama yapılmalıdır.

• Aktuatörlerde, özel sızdırmazlık elemanları kullanılmalı ve arızalı olan sızdırmazlık elemanlarının zamanında değiştirilmesi sağlanmalıdır.

(8)

Bakım ve taşıma işlemleri sırasında bloklar, hortum ve boruların giriş-çıkışlarının kapatılmasına dikkat edilmelidir.

Tanka yeni hidrolik akışkan ilavesi yapılırken minimum 20 mikronluk bir filtreden geçirilerek sisteme doldurulmalıdır.

Harici Kirlilik Kaynakları

Şekil 4. Sisteme giren kirliliğin kaynakları

Tablo 3. Partikül miktarları

Çalışma Ortamlarına Göre Sistemlere Giren Partikül Miktarları

Mobil Ekipmanlar

İmalat Fabrikaları & Haddehaneler Montaj Fabrikaları & Temiz Odalar

108-1010 adet/dakika*

106-108 adet/dakika*

105-106 adet/dakika*

*Çalışma ortamında tüm kirlilik kaynaklarından sisteme giren 10 mikrondan büyük partiküllerin sayısı

2.2. Su Kirliliği

Partikül kirliliğinin önlenmesinden sonra uygun yağ bakımı yapılmış sayılmaz. Hidrolik sistemlerde su unıversal bir kirlilik olup yoğun parçacık kirlenmesine benzerdir ve kesinlikle operasyon yağından uzaklaştırılması gerekmektedir. Su hidrolik sistemlerde serbest halde veya çözünmüş halde bulunabilir. Bazı özel akışkanlar için akışkanların suya doyma noktaları tanımlanmıştır. Hidrolik yağlar için suya doyma noktası 300 PPM (%0,03) seviyesindedir. Bu noktadan sonra hidrolik yağ, içerisinde daha fazla suyu tutamaz ve su serbest hale geçerek hidrolik yağın rengini bulandırır. İşletme esnasında hidrolik yağın sıcaklığının artması ile yağın su tutma kabiliyeti de artmakta ve bu da sistem sıcaklığının suyun etkisi ile daha da fazla artmasına neden olmaktadır.

(9)

Şekil 5. Su oranı fazla yağ (1000 ppm)

Tipik Doyma Noktaları Akışkan Tipi

Hidrolik Yağ Yağlama Yağları Transformatör Yağları

PPM 300 400 50

% ,03%

,04%

,005%

Tablo 4: Bazı akışkanlar için suya doyma seviyeleri Şekil 6. Su oranı 300 ppm olan yağ

2.2 1. Su Kirliliğinin Zararları ve Kaynakları

• Metal yüzeylerde korozyon etkisi

• Zımpara aşındırma etkisini hızlandırma

• Kullanılan rulmanların ömrünü azaltma ve arızalara sebep olma

• Yağdaki katkı maddelerinin özelliklerini bozma

• Viskozite değişimlerine sebep olma

• Elektrik iletimini artırma

Yağın içerisinde suyun ve form asitlerinin bulunması yağ içerisindeki anti-aşmdircı katkı maddelerinin özelliklerinin bozulmasına neden olurlar. Suyun, sıcaklığın ve farklı metallerin etkisi ile hareket hızlanır. Taşlanmış ve parlatılmış metal yüzeylerde yanma ve aşınmalar meydana gelir. Karmaşıklığın ve sıcaklığın artması ile sistem fonksiyonlarında yavaşlama ve kararsızlıklar meydana gelir.

Su kirliliği olduğunda elektrik iletkenlik problemleri yaşanır. Suyun etkisi ile akışkanın yalıtım özelliği zayıflar ve dielektrik katsayısı kV azalır. Ayrıca suyun sisteme en büyük etkilerinden biride viskozitedeki değişimlere neden olmasıdır.

YAĞDAKİ SUYUN RULMAN ÖMRÜNE ETKİSİ 250

% YAĞDAKİ SU ıo o.-ıs 0.25 O.5O

Şekil 7. Yağ içerisindeki suyun rulman ömrüne etkileri

(10)

Su hidrolik sisteme, açık bırakılan rezervuar kapaklarından, arızalı , eskimiş veya yıpranmış silindir contalarından girebilir. Ayrıca kullanılan yağ, taşıma veya depolama esnasında doğal olarak suya ve su buharı etkisine maruz kalmaktadır. Genellikle yağ, teneke ve varillleri açık havada bekletilme ve güneş ışığı etkisi ile ısı değişimlerine uğramaktadır. Nemli ve buharlı ortamlarda su, açık kapaklardan veya yoğuşma etkisi ile sisteme girebilir Kondensasyon su kirliliğinin başlıca kaynağıdır.

Hidrolik yağın bulunduğu rezervuar ve tanklarda su buharı yüzeylerde su kabarcıkları şeklinde yoğuşarak iç yüzeylerde paslanmaya ve diğer korozyon problemlerine neden olmaktadır. Aynı zamanda soğutma sistemlerinden sızan veya yağa karışan su da kirlilik kaynaklarında birisidir.

Filtrasyon Gerçeği: Serbest haldeki su, hidrolik yağdan daha ağırdır ve rezervuann alt kısmında kalır. Bu su, tahliye vanası açılarak rahatlıkla tanktan dışarıya atılabilir.

2.2 2. Önleme Yöntemleri

Aşırı su genellikle sistemden uzak tutulmalı ve partikül kirliliğine benzer koruyucu önlemler alınmalıdır.

Bununla birlikte eğer su sisteme girmişse aşağıdaki yöntemlerin herhangi biri ile sistemden uzaklaştı rlabilir.

Absorbsiyon: Suyu dışarıya almak amacı ile dizayn edilmiş hünerli bir filtre elemanı ile yapılan işlemdir. Genellikle ince tabakalı materyallerin (% 50 selüloz % 50 Hidro-co polimer) üst üste dizilmesi şeklinde hazırlanmış olan filtre elemanı yağdaki serbest suyu yakalayarak jel haline getirerek kendi içerisinde hapseder. Bu tip elemanlar standart filtrelerin iç gövdelerine uyacak şekilde imal edilirler ve genellikle küçük hacimli suyun sistemden uzaklaştırılmasında kullanılırlar.

Santrifüj : Döndürme hareketi ile yağdaki suyun savurma etkisi İle ayrıştırma yöntemidir. Bu metod büyük hacimlerdeki yağ için ve yalnızca serbest haldeki suyun ayrıştırılması için efektiftir.

Şekil 8. Jel esaslı filtre elemanı

Vakum etkisi ile suyu alma: Bir vakum ve kurutma prosesi ile suyun yağdan ayrıştırılması yöntemidir. Bu yöntem, büyük miktarlardaki suyun serbest veya çözünmemiş halde bulunsa bile efektif olarak yağdan ayrıştırılmasını sağlamaktadır. Şekil 9'da vakumla suyu ayrıştırma yönteminin şematik olarak çalışma şekli gösterilmiştir. Bu yöntemde, otomatik olarak çalışan sistem kendi kapasitesi oranındaki yağı bünyesine almakta, vakum altında suyun kaynama sıcaklığını düşürmekte (yaklaşık olarak 66 °C ) ve buharlaşan suyu ayrı bir tankta yoğuşturarak ayırmaktadır. Kalan yağ, hassas bir filtre elemanından geçirilip partikül temizliği de yapılarak sisteme verilmektedir. Bu işlem sırasında yağ içerisindeki hava, nem ve buhar da ortadan kaldırılmaktadır. Mobil olarak da çalıştırılabilen sistem, su kirliliğinin önlenmesindeki en etkili yöntemdir.

(11)

Şekil 9. Vakum etkisi ile suyun ayrıştırılması yöntemi çalışma prensibi

2.3. Hava Kirliliği

Sıvı sistemlerinde hava, serbest veya çözünmüş halde bulunabilir. Çözünmüş hava, sistem içerisinde problem teşkil etmeden eriyik halinde kalabilir. Eğer akışkan içerisindeki hava serbest halde bulunuyorsa sistem komponentleri içerisinden geçerken problemler yaratabilir. Sistemdeki basıncın etkisi ile sıkışmış olan hava, basınç değişimlerine ve küçük hava kabarcıkları da sıcaklığın yükselmesine neden olurlar. Yağdaki sıcaklığın yükselmesi ile yağ içerisindeki katkı maddelerinde ve yağın temel yapısında bozulmalar meydana gelir.

Eğer yağ içerisindeki çözünmüş havanın miktarı aşırı miktarlarda olursa, sistemin çalışma performansına negatif etkiler yapacaktır. Hidrolik sistemin çalışma performansı başlangıçta göreceli olarak akışkanın sıkıştırılabilirliğinden bağımsızdır. Hatta teoride sıkıştırılamadığı kabul edilir. Fakat hava akışkanın hacim modülünü düşürür. Gerçekte, çözünmüş hava yağ içerisindeki çözünmemiş havaya göre 20,000 defa daha fazla sıkıştıniabilme özelliğine sahiptir. Eğer sistemde hava var ise pompa çıkışında daha çok hava sıkıştırılmaya çalışılacak ve sistemin çalışma verimi düşecektir.

2.3 1. Hava Kirliliğinin Zararları ve Kaynakları Güç iletimindeki kayıplar

Pompa çıkış değerlerinde azalma Yağlama kayıplarının artması Çalışma sıcaklığının artması Tanktaki akışkanın köpüklenmesi Ve kimyasal reaksiyonların oluşması

(12)

Akışkan içerisindeki herhangi bir haldeki hava potansiyel oksidasyon kaynağıdır. Bu, metal parçalardaki korozyonu artırıcı etki yapacaktır. Yağ içerisinde aynı anda bulunacak su da bu etki daha fazla olacaktır. Ayrıca yağdaki katkı maddelerinde de oksidasyon meydana gelebilecektir. Her iki proses sonucunda partikül oluşumunda artmalar olacak ve hidrolik yağ çamurumsu bir hal alacaktır.

Hava, sisteme mevcut kaçak hatlarından, pompa emişindeki sızıntılardan ve tank dönüşünde yağın sahip olduğu hız dolayısı ile ürettiği türbülans nedeni ile girmektedir.

Önlem olarak, muhtemel hava emiş noktaları ortadan kaldırmalı, pompa emişlerindeki sızıntıları önlenip mümkün ise pozitif emiş sistem pompaları kullanmalı ve uygun bir tank dizaynı yaparak, dönüş hatlarında difüzör kullanılmalıdır.

3. AKIŞKAN TEMİZLİK STANDARTLARI

Tüm belirtilen problemleri bulmak veya düzeltmek amacı ile bir kirlilik referans cetveli kullanımına ihtiyaç vardır. Partikül sayımı temizlik standartlarını türetmek için kullanılan en yaygın metottur. Çok hassas olarak imal edilmiş optik ekipmanlarla, değişik hacimler içerisindeki partiküllerin sayısı tespit edilmektedir. Bu sayılar raporlanmakta ve belirlenmiş hacim miktarı içerisindeki partiküllerin büyüklüklerine göre sınıflandırılmaktadır.

ISO 4406 (International Standarts Organization) temizlik seviyesi standartları tüm endüstride yaygın olarak kabul görmüştür. Geniş bir kullanım alanına sahip olan standartların değişik versiyonları olup, genellikle 1 mililitre veya 100 mililitre bilinen hacim içerisindeki 2, 5 ve 15 mikrondan büyük partiküllerin 2+ ve 5+ mikron ölçüsündeki partiküllerin sayısı, şilt partiküller için referans noktası olarak kullanılmaktadır. 15 + mikrondan büyük partiküllerin sayısı ise komponentler üzerindeki yıkıcı etkinin olma ihtimalini referans olarak vermektedir.

ISO KODU

Partikül â2 mikron

Partikül

£5 mikron

18/16/13

J -

Partikül at5 mikron ;

Şekil 10. ISO kodlama sistem» sayısını referans olarak almaktadır.

Filtrasyon Gerçeği: Akışkanın temizlik seviyesinin bilinmesi kirlilik kontrol ölçümleri için esas teşkil eder. Ayrıca ISO kodlama sisteminde partikül boyutunun artması ile kodlama indeks seviyesi artmaz.

(Örneğin: 18/20/22)

(13)

2

:,ll

3 l.ı'll

— •

• - &

"'' - ^

\\nmim

. • • • '

P

1

F'V

tf

,

1

pP

V;

î " - r ' î".

lil

İV' •

i î » • »

- - • •.

"i * ' •

I y> • UJM IS)IIII

; - •

Şekil 11. ISO 18 /16 /13 (Büyütme X 100) ISO 14 /12 /09 (Büyütme X 100) Tablo 5'de standartm nasıl tanımlandığı açıklanmıştır

Tablo 5. ISO kodlama sistemi örneklemesi

ISO Sayısı 18

16 13

Mikron 2+

5+

15+

Aktüel Partikül Sayısı/ml 1,300-2,500

320-640 40-80

Şekil 12. ISO 21/19/17 Akışkan(Büyütme X100)

ISO 4406 tablosu kirlilik seviyesinin hızlı ve kolay anlaşılmasını sağlamak amacı ile düzenlenmiştir.

Her bir sınıf numarası bir önceki sınıfın iki katını oluşturur.

Örnek olarak;

Sınıf 19 = 2,500 ile 5,000/mi Sınıf 20 = 5,000 ile 10,000/mi

(14)

Tablo 6. ISO 4406 temizlik seviyesi tablosu ISO 4406 Tablosu

Sınıf 24 2322 2021 19 1817 1516 14 1312 11 109 8 7 6

Partikül Sayısı / mi 'den fazla

80,000 40,000 20,000 10,000 5,000 2,500 1,300 640320 16080 4020

10 2,55 1,3,64 ,32

içerisinde ve 'e kadar

160,000 80,000 40,000 20,000 10,000 5,000 2,500 1,300 640320

160 8040 20 105 2,5 ,641,3

3.1. Ekipman Temizlik Seviyesi İhtiyacı

Bir çok hidrolik ekipman ve rulman imalatçıları, ekipmanları için gerekli olan optimum temizlik seviyesi ihtiyacını özellikle belirtirler. Söz konusu ekipmanlarda kullanılan yağ içerisindeki kirliliğin seviyesi, bu optimum değerden fazla ise ekipmanın tahmini çalışma ömrünü aşırı derecede kısalmasına neden olacaktır.

Tablo 7'de hidrolik sistemlerde kullanılan birkaç ekipman ve bu ekipmanlar için tavsiye edilen temizlik seviyesi gösterilmiştir. Bu tip ekipmanlarda her zaman en iyi yol imalatçıya başvurmak ve firmanın hidrolik ekipman için tavsiye ettiği temizlik seviyesi değerlerini sağlayabilmektir. Bu bilgilere, en uygun filtrasyon seviyesinin belirlenmesinde ihtiyaç olacaktır.

Tablo 7 : Sık kullanılan sistemler için ISO kod değerleri

Bazı Hidrolik Ekipmanlar İçin Gerekli Temizlik Seviyeleri Ekipman

Servo Valf Oransal Valf

Paletli/Pistonlu Pompa ve Motorlar.

Yön/Basınç Kontrol Valfleri Dişli Pompa/Motor

Akış Kontrol Valfleri ve Silindirler Kullanılmamış Yeni Yağ

ISO Kodu 16/14/11 17/15/12 18/16/13 18/16/13 19/17/14 20/18/15 20/18/15

(15)

Ayrıca bu değerleri dikkate alarak çalışma, sonradan meydana gelebilecek garanti hakları problemlerinde uygun kullanım yapıldığını kanıtlamak için doğru bir yol olacaktır. Aşırı ve kötü kullanım ile normal şartlara uygun kullanım arasına bir set çekecektir.

Filtrasyon Gerçeği: Tüm makine ve hidrolik ekipman imalatçıları, ekipmanlarını optimum standart performanslarını elde edebilmelerini sağlamak amacı ile hedef ISO temizlik seviyesi standartlarını belirtmelidirler.

ISO 4406 temizlik seviyesi standartlarının yanı sıra kullanılan NAS 1638 ve SAE standartları da mevcut olup Tablo 8'de görüleceği gibi akışkanlar için bazı aralıkları karşılayamamaktadırlar.

Günümüzde en efektif ve kullanılabilir olan ISO kodlama sistemidir.

Tablo 8. ISO 4406, NAS 1638 ve SAE temizlik standartlarının karşılaştırılması

ICn Lfnrliı

IOL» rVOuU

23/21/18 22/20/18 22/20/17 22/20/16 21/19/16 20/18/15 19/17/14 18/16/13 17/15/12 16/14/12 16/14/11 15/13/10 14/12/9 13/11/8 12/10/8 12/10/7 12/10/6

Temizlik

£2 mikron 80,000 40,000 40,000 40,000 20,000 10,000 5,000 2,500 1,300 640640 320160 8040 4040

Seviyesi Standartları Karşılaştırma Tablosu Partikül / Mililitre

£5 mikron 20,000

10,000 10,000 10,000 5,000 2,500

£15 mikron 2,500 2,500 1,300 640640

1,300 160320

640 80

320 40 160 ! 40 160

4080 2010 1010

20 105 2,52,5 1,3,64

KıAC -tuta İM AO IOOO

(1964) 12

- 11. 10 9 8 7 6. 5 4 23 1- -

C A C CAI/Îı/ACİ

OAC oGvıyesı (1963)

- - - - 6 5 4 3- 2 01

- - -

Filtrasyon Gerçeği: Yağın rengine bakılarak yapılan akışkan temizlik seviyesi belirleme, iyi bir gösterge ve yöntem değildir.

4. FİLTRE ELEMANI TİPLERİ, MALZEMELERİ VE PERFORMANSLARI

Filtre elemanının yapıldığı malzeme; filtrenin kirliliği tutan asıl kısmıdır. Filtre elemanı genellikle tabaka şeklinde imal edilir ve böylelikle akışkanın içerisinden geçeceği geniş yüzeyli bükülmüş bir yapı haline getirilir. Bu, kirlilik tutma kapasitesini artırırken, basınç farkını düşürür. Bazı uygulamalarda, filtre elemanı kesin performans kriterlerini sağlayabilmek için çok katmanlı yapılır ve ağ örgü ile desteklenir.

Elemanın kıvrımları yapıldıktan sonra uygun boylarda kesilerek, her iki ucundan özel kancalar kullanılarak bağlanır, yapıştırılır veya diğer dikme metotları ile dikilirler. Tüm filtre elemanları, tel örgü, kağıt, fiberglass kompozitler veya sentetik malzemeler içerirler. Filtre elemanları genellikle iki şekilde sınıflandırılırlar. Yüzeyde filtreleme yapan elemanlar ve derinlemesine filtreleme yapan elemanlar.

(16)

4.1. Yüzeysel Filtre Elemanı

Yüzeysel filtre elemanlarında, yağ akışı esasta akış yoluna paralel olarak hareket eder. Kirlilik filtre elemanının akış yüzeyinde yakalanır. Yüzeysel filtre elemanları genellikle dalgalı tip örgüden yapılırlar.

İmalat prosesinin başlangıcında, örgülü tel çok hassas olarak kontrol edilir ve yüzeysel elemanda gözenek boyutlarının birbirini tutması istenir. Bu tutarlı gözenek boyutları, özel test şartları altında, küresel sert partiküller gözeneklerden geçirilerek test edilirler. Bunun yanı sıra eleman yüzeyindeki kirliliğin artması ile birlikte, eleman üzerindeki gözeneklerden daha küçük boyutlarda olanlar da yakalanacaktır. Aynı zamanda, çap olarak daha küçük fakat uzunlamasına büyük olan partikülller de filtre elemanını geçip gidecektir. (Şekil 13)

Şekil 13. Yüzeysel eleman

4.2. Derinlemesine Çalışan Filtre Elemanı

Derinlemesine çalışan filtre elemanlarında, (Şekil 14)akışkan filtre elemanının yapısı dolayısı ile eleman içerisinde endirekt olarak hareket edecektir. Filtre elemanın içerisinde, bir labirent gibi partiküllere tuzak kurulmuştur.Bu yapıdan dolayı, derinlemesine filtre elemanları değişik boyutlarda gözeneklere sahiptirler. Bu boyutsal farklılığın dağılımına göre, filtre elemanı çok yüksek kapasitelerde küçük boyutlu partikülleri yakalayabilecektir.

Şekil 14. Derinlemesi eleman

(17)

Filtre elemanlarında, filtrasyon elemanlarının doğası ve kirlilik yüklenme prosesine göre bazı elemanlar diğerlerine göre daha uzun boyutlardadır. Genelde, filtre elemanı fiber eleman dolayısı ile milyonlarca küçük gözeneklerden oluşmaktadır. Değişik boyutlardaki bu gözenekler elemanın katmanları içerisinde birbirlerine bağlanmakta ve akış yolunu dolambaçlı bir hale getirmektedir.

Selüloz ve fiberglas olmak üzere iki tip derinlemesine çalışan filtre elemanı vardır. Selüloz elemanlı filtrede liflerin biçimi ve boyutları düzensiz şekilde olup, geniş gözenek yapısına sahip bir eğilim gösterirler. Fiberglas eleman ile karşılaştırıldığında ise, fiberglas elemandaki liflerin yapısı ve boyutları oldukça üniformdur. Selüloz liflerine göre fiber elemanda lifler genellikle daha incedir. Bu tip farklılıktan dolayı fiberglas elemanın performansı selüloza göre daha avantajlıdır. Daha ince lif yapısının anlamı aynı alanda daha fazla gözenek sayısı demektir. Bu sayede, daha ince liflerle küçük gözenekler birbirine daha yakınlaşmakta ve çok hassas filtrasyon için gerekli olan yapıyı sağlamaktadır. Sonuç olarak filtre elemanında, kir tutma kapasitesi ve filtrasyon verimi artmaktadır.

Filtrasyon Gerçeği: Yüzeysel filtreleme yapan elemanlar temizlenerek tekrar kullanılabililerr. Basit temizleme yöntemleri mevcut olup, genellikle ultrasonik temizleme bu işlem için en iyi metottur.

Derinlemesine çalışan filtre elemanları ise temizlenmeye ve tekrar kullanıma uygun olmayan elemanlardır.

Şekil 15. Kaba yapıdaki fiberglas (X100) İnce yapıdaki fiberglas (X100)

Tablo 9. Filtre elemanlarının belirli kriterlere göre karşılaştırılması

Filtre Elemanlarını Genel Karşılaştırması

Eleman Malzemesi Fiberglass

Selüloz(Kağıt)

Tel Eleman

Yakalama Verimi Yüksek

Orta

Düşük

Kir Tutma Kapasitesi

Yüksek

Orta

Düşük

Basınç Düşümü

Orta

Yüksek

Düşük

Sistemdeki ömrü Yüksek

Orta

Orta

İlk Kurulum Maliyeti

Yüksek Değil

Düşük

Yüksek

(18)

4.3. Multipass Testi

Filtrasyon endüstrisinde, filtre elemanının performansını değerlendirebilmek için ISO 4572 "Multipass Test Prosedürü" kullanılmaktadır. Bu prosedür ANSI ve NFPA tarafından da onaylanmıştır. Multipass testi sırasında akışkan tüm şartları gözlenen ve tam olarak kontrol edilen bir devre içerisinden geçirilmektedir. Test elemanı üzerindeki basınç düşümü sürekli olarak kaydedilmekte ve temiz akışkana belirli miktarda "kirlilik" enjekte edilmektedir. Test elemanın girişi ve çıkışı üzerinde on-line olarak bir lazer partikül sayıcı sensör vasıtası ile kirlilik seviyesi ölçülmektedir. Bu ölçümler sonucunda filtre elemanın doğal performansını veren ve birkaç tip partikül boyutu dikkate alınarak tespit edilen

"Beta Oranı" elde edilir.

Multipass Testi sonucunda elemanın performans karakteristiği ile ilgili olarak üç önemli sonuç elde edilir.

1. Elemanın kir tutma kapasitesi,

2. Test edilen filtre elemanındaki basınç düşümü,

3. Ayrıştırma veya filtrasyon verimi olarak tanımlanan "Beta Oranı"

4.4. Beta Oranı

Beta oranı (filtrasyon oranı da diyebiliriz) filtre elemanının partikül yakalama veriminin ölçüsüdür. Bu yüzden performans oranı olarak ta tanımlanabilir. Multipass testinden elde edilmiş sonuçlara göre beta oranının nasıl hesaplandığına dair bir örnekleme yapılır ise; test filtesinin giriş bölümünde (filtreden önce) 10 mikron ve daha büyük boyut ta 50,000 adet partikül sayılmış olsun. Aynı şekilde boyutları benzer olan partiküllerden filtre elemanın çıkışında 10,000 adet sayılmış olsun. Giren ve çıkan eleman sayısı oranlanırsa beta oranını 5 olarak bulunur.

MULTİPASS TESTİ

Kirlilik Çıkan

Numune

Tank

Değişken Hızlı Pompa

Şekil 16. Multipass Testi çalışma prensibi

Beta oranını 5 olarak hesaplanması ile tanımlama tam olarak yapılmış sayılmaz. İlk olarak filtre elemanının partikül yakalama verimini tespit edilmelidir. Bu verim basit bir formülle yüzdelik olarak hesaplanabilir.

(19)

Giren partikül sayısı Bx=

Çıkan partikül sayısı

"x" özel partikül boyutu B10 = 50,000 /10,000 =5

Verimx = (1 -

Verimx = (1 - Verimx = %80

Beta1

)x100

)x100

Bu örnekleme de görüldüğü gibi test edilen filtre elemanında 10 mikron ve daha üzeri boyutta partiküller % 80 verimle uzaklaştırılmıştır. Her 5 partikülden 4 adedi filtre elemanı tarafından yakalanmıştır.

Tablo 10'da güncel olan Beta Oranı numaraları ve bunlara karşılık gelen Verim tablosu gösterilmiştir.

Tablo 10. Beta oranı ile verim arasındaki ilişki

Beta Oranı - Verim İlişkisi Beta Oranı (belirtilen partikül boyutunda)

1.011.1 1.5 2.0 5.0 10.0 20.075.0 100 1000200

Yakalama Verimi (aynı boyutlarda)

%1.0

%9.0

%33.3

%50.0

%80.0

%90.0

%95.0

%98.7

%99.0

%99.5

%99.9

Filtrasyon Gerçeği: Filtre elemanı seçim kriteri, filtre elemanının partikülü yakalama verimi olarak tanımlanan Beta oranıdır.

Şekil 17. Beta Oranı Karşılaştırması

(20)

5. FİLTRE ELEMANI ÖMRÜ

Filtrasyon Gerçeği: Filtre elemanının kirlilik ile yüklenmesi zaman içerisinde basınç farkının artması ile kendisim göstenr. Başlangıçta kirlilik yüklenmesi (basınç farkı) yavaş olarak ilerlerken eleman maksimum ömrüne yaklaştıkça ilerleme çok hızlı bir şekilde artmaktadır.

5.1. Kirlilik Yüklenmesi

Filtre elemanının kirlilik ile yüklenmesi, partiküllerin filtre elemanının gözenekleri içerisinde tutulması (bloke edilmesi) işlemidir. Filtre elemanı kirli partiküllerle bloke olduğu zaman, akışkanın geçebileceği gözenek sayısı azalmıştır ve akışkanın geçişini sürdürebilmesi için ilave basınç artışına ihtiyacı olacaktır. Başlangıçta; filtre elemanı üzerindeki basınç artışı oldukça yavaştır. Çünkü, eleman üzerinde akışkanın geçebileceği gözenek sayısı oldukça fazladır ve bu durum sistem basıncı üzerinde çok küçük bir basınç düşümü meydana getirecektir. Bununla birlikte, filtre elemanı üzerindeki gözeneklerin birbiri ardına bloke olması sonucu öyle bir noktaya varılır ki, akışkanın geçebileceği gözenek sayısı önemli derecede düşer. Bu aşamadan sonra eleman üzerindeki lineer olan basınç farkı artışı aniden değişerek parabolik artan.(Şekil 18) bir eğri halini alır. Bu noktada neden bazı elemanların ömürlerinin diğerlerine göre daha fazla olduğu gerçeği ortaya çıkmaktadır ki; filtre elemanının gözeneklerinin miktarı, boyutu, biçimi ve dizilişi bu ömür üzerinde doğrudan etkilidir.

Eleman Kirlilik Yüklenme Eğrisi

Filtre elemanı ömrü (zaman)

Şekil 18. Elemanın kirlilikle yüklenme eğrisi

Filtre elemanın filtrasyon oranı (mikron) ve kalınlıklar göz önüne alındığında selüloz elemanın gözenekleri fiberglas elemana göre biraz daha fazladır. Kirlilik yüklenme prosesine bakıldığında ise, selüloz elemanın, fiberglas elemana göre gözenekleri daha çabuk bloke olmaktadır. Çok katlı yapılmış fiberglas eleman nispi olarak kirlilik yüklenmesinden uzun süre etkilenmemektedir. Akışkan eleman içerisinden geçerken, eleman değişik boyutlardaki parçaları seçerek yakalamaktadır.Eleman içerisindeki çok küçük gözenekler büyük boyutlu partiküller tarafından bloke edilememektedir. Bunun anlamı akışkan içerisinde adedi çok yüksek sayıda olan küçük parçacıkların filtre elemanının küçük gözenekleri üzerinde kalmasıdır.

5.2. Filtre Elemanı ömür Profili

Her bir filtre elemanının, kirlilik yüklenmesine bağlı bir basınç değişim karakteristiği vardır. Bu bağlantı

"filtre elemanı ömür profili" olarak tanımlanabilir. Gerçek ömür profili sistemin işletme şartlarından direkt olarak etkilenmektedir. Sistem debisinde ve akışkan viskozitesinde meydana gelen değişimler, temiz eleman üzerinden akışkan geçerken oluşturduğu basınç farkı ve gerçek ömür profili üzerindeki etkileri iyice tanımlanmıştır.

(21)

Filtre elemanı ömür profilini sistemin gerçek çalışma şartlarında değerlendirmek oldukça güçtür.

Sistemin boşta çalışma zamanının süresi, ağır bir iş çevrimi altında kalması ve değişen kirli çevre şartları altında çalışması elemanın ömür profiline tesir edecektir. Ayrıca bazı hassas ekipmanlarda ara sıra da olsa eleman üzerinden akışkan geçerken basınç kayıpları kaydedilmektedir. Makine imalatçıları ve kullanıcılar basit bir şekilde dizayn edilmiş olan filtre gövdesi ve basınç farkı indikatöründen sinyal aldıkları zaman, filtre elemanını değiştirmelidirler.

Multipass Testi bilgileri, kirlilik yüklenme ile basınç artımı arasındaki bağıntının geliştirilmesinde ve filtre elemanı ömür profilinin tanımlanmasında oldukça faydalı olmuştur. Önceden belirtildiği gibi, işletme şartlarının örneğin, sistem debisi ve akışkanın viskozitesinin ömür profili üzerinde direkt olarak etkisi vardır, ömür profili karşılaştırmasının sağlıklı olarak yapılabilmesi için işletme şartlarının birebir aynı ve filtre elemanının boyutlarını benzer olması gerekmektedir. Daha sonra filtre elmanı gözeneklerinin sayısı, boyutu, şekli ve dizilişi de ömür profili karakteristiğini tanımlamada etkin rol oynar. Filtre elemanları; selüloz eleman, tek katlı fiberglas eleman ve çok katlı fiberglas eleman olmak üzere farklı malzemelerden üretilmekte ve birbirinden farklı ömür profillerine sahip olmaktadırlar. Şekil 19'da üç farklı elemanın ömür grafiği gösterilmekte ve çok katlı fiberglas elemanın diğerlerine göre ömür avantajı öne çıkmaktadır.

aB s n

Ç

aF rk

PS I

I 5 10 15 20 25 30

', ,. Kirlilik tutnurtnlktanCgram)

•6

•5

•4

•3

2

B a s n

Ç

F a rk I

•1

35 40 45 50

Şekil 19. Farklı tip filtre elemanlarının kirlilik tutma miktarları karşılaştırması

(22)

6. FİLTRE GÖVDESİ SEÇİMİ

Filtre elemanı gövdesi, filtre elemanını içerisinde tutan kabın adıdır. Genellikle iki veya daha fazla montaj elemanından (kafa veya kapak ve elemanın içine girdiği kap) oluşmaktadırlar. Filtre elemanı gövdesi, sistemdeki yerleşimine göre giriş ve çıkış bağlantılarına sahiptir. Ayrıca ilave olarak gövde üzerinde bağlantı delikleri, bypass valfi ve eleman kirlilik göstergesi bulunmaktadır.

Filtre gövdesi seçiminde öncelikli olarak dikkate alınması gereken; bağlantı metotları, giriş-çıkış bağlantı seçenekleri, kirlilik göstergesinin seçenekleri ve çalışma basınç aralığıdır. Tüm belirtilenler ve kabul edilen basınç aralığı, fiziksel sistem dizaynına ve imalatçının tercihine bağlıdır. Bu filtre gövdesi tipinin seçimin den önce tanımlanmış olmak zorundadır.

6.1. Basınç Dayanımı

Filtrenin sistemde yerleşim yeri öncelikli olarak çalışma basıncına bağlıdır. Filtre gövdeleri, genellikle hidrolik sistemlerde üç farklı yerde; emiş,basınç ve dönüş hatlarında kullanılırlar. Bu yerleşimlerin tek karakteristiği, onların çalışma basınçlarının değeridir. Emiş ve dönüş hatları genellikle düşük basınçta (34 bar'a kadar) dizayn edilirler.Basınç filtrelerinde ise çalışma basınç aralığı 103 ile 414 bar arasındadır. Gerçek bir analiz yapabilmek için basıncın sabit kalma ve değişme sıklığı da dikkate alınmalıdır. Bazı gövdelerde, düşük basınç yorulması veya sınırlaması bulunmaktadır. Devredeki yüksek basınç değişim sıklığı, bazı gövdelerde malzeme yorulmasını önleyici tedbirler almayı gerektirebilir.

2

Şekil 20.1-Filtre Gövdesi, 2-Kirlilik göstergesi, 3-Bypass valfi, 4-Filtre elemanı

6.2. Bypass Valfi

Bypass valfi, filtre elemanının aşırı derecede kirlilik ile yüklendiği zaman, elemanın çökmesini ve patlamasını önlemek amacı ile kullanılmaktadır. Emiş hattında kullanıldığı zaman pompanın kavitasyon yapmasına engel olmaktadır. Filtre elemanında kirlilik yoğunlaşmaya başladıkça, eleman içerisindeki basınç farkı artmaktadır. Filtre elemanı üzerindeki basınç, elemanı zedeleme basıncının altında bir noktaya ulaştığı zaman, bypass valfi açılmakta ve akışkan filtre elemanı içerisinden geçmeden filtreyi terk etmektedir.

(23)

Bazı bypass valfleri "bypass-tank" şeklinde opsiyonlu olarak dizayn edilmişlerdir. Bu bypass debisini filtre etmeden üçüncü bir bağlantı noktasından tanka dönüşüne müsaade etmektedir. Diğer filtrelerde

"no bypass" veya "bloke" bypass valfi seçeneği bulunmaktadır. Bu seçenekler, filtre edilmeden herhangi bir geçişe izin vermemektedir. Eğer filtre üzerinde bypass valfi yok ise; özellikle bazı özel basınç filtrelerinde yüksek çökme direncine sahip elemanlara ihtiyaç duyulacaktır. Bypass valfi olmayan filtreler genellikle bazı hassas ekipmanların ve servo valflerin korunmasında kullanılmaktadır.

Bypasssız filtre elemanı kullanıldığında, elemanın basınç farkı oranının sistemin maksimum çalışma basıncına yakın olduğundan emin olunmalıdır. Filtre gövdesi tipi ve çalışma basıncı belirlendikten sonra, bypass valfi seçiminin yapılmasına gereksinim vardır. Bypass valfi açma değerinin seçimi, filtre boyutundan önce yapılmış olmalıdır.Bazı imalatçı firmalar tarafından bypass valfinin açma basıncı oldukça yüksek seçilmiş olabilir. Bu, seçilen filtre elemanının daha uzun ömürlü olmasını sağlayacaktır. Bazen de sistemdeki enerji kayıplarını minimize etmek veya diğer ekipmanlar üzerindeki geri-basınç değerini azaltmak amacı ile düşük açma basınç değeri seçilmektedir. Emiş filtrelerinde, pompadaki potansiyel kavitasyon riskini ortadan kaldırmak için 0.14barveya 0.2 bar açma basınç değeri kullanılmaktadır.

By-pass Valfli Filtre

By-passız Valfsiz Filtre

3,4 bar

(Çek -valf açma basıncı)

1OOO pisi (69 bar)

Bloke Olmuş Eleman

(Akış Yok)

Akış bypass valfi

üzerinden lOOOpsi

{69 bar)

Şekil 21. Bypass valfli ve bypass valfsiz filtrede, elemanın kirlenmesi durumunda çalışma hali

6.3. Eleman Durum Göstergesi

Eleman durum göstergesi, filtre elemanının temizlenmesi veya değiştirilmesi zamanının geldiğinin sinyalini verir. Filtre elemanının bypass valfi açıldığında gösterge genellikle kalibrasyon belirtisi verir.

Gösterge, mekanik olarak bypass valfine veya tamamen bağımsız olarak basınç farkı ölçüm cihazına bağlı olabilir. Göstergeler genellikle görsel, elektriksel veya her iki sinyali de verebilirler. Göstergeler genel olarak bypass valfi açma basıncının %5 - %25 aşağısı bir değerde uyarı verirler.

Filtrasyon Gerçeği: Filtre elemanını boyutlandırırken düşük çalışma sıcaklık değerlerinin dikkate alınması gereklidir. Akışkandaki viskozite artışı, filtre üzerinden akışkan geçerken basınç artışına sebep olabilir.

Filtre elemanı üzerindeki basınç oluşumu; filtre kabı ve elemanın boyutlarına, elemanın mikron seviyesine, akışkanın viskozitesine ve filtre üzerinden geçen debiye bağlıdır.

t

(24)

6.4. Filtre Gövdesi ve Eleman Boyutlandırılması

Filtre elemanı gövdesinin, temiz eleman içerisine yerleştirildiğinde oluşacak basınç farkı ile bypass valfinin açma basıncının arasındaki oran en az 2:1 olacak şekilde seçilmelidir. Uzun eleman ömrü için tercih edilen oran 3:1 veya daha fazla seçilebilir.(Şekil 22)

FİLTRE ELEMANI BOYUTLANDIRMA

Şekil 22. Filtre elemanı ve bypass valfi arasındaki oran

Şekil 23'deki grafikte, filtre elemanı gövdesi ile ilgili olarak hazırlanmış ve ürünün katalog sayfalarında bulunan tipik debi/basınç farkı eğrileri gösterilmiştir. Grafikten de rahatlıkla görüldüğü gibi akışkanın viskozitesinin bilinmesi, oluşacak basınç farkının tespit edilmesinde önemli bir etkendir. Ayrıca filtre üzerinden geçecek olan maksimum debinin (ortalama veya pompa debisi değil) doğru hesaplanması gerekmektedir.Aksi takdirde aşırı gelen debi bypass valfinde dalgalanma yaparak, valfin erken açılmasına neden olabilir. Bu durum özellikle dönüş hattı filtrelerinde dikkate alınmalıdır.

3:1 Oran

• 3.4 / 3 = 1 2:1 Oran

• 3.4 / 2 = 1

«200 SUS maksimum

1 bar

7 bar viskozitede, debi aralığı arasında olmalıdır.

bu 159 filtre

l/dak elemanı için

ve 204 l/dak 10 2 0 . 30 40 50

t-fGPM) Flow

ııı ıı ıı ııı ı ıu un ıı nııı mm in ı ıı 11 ııı uı nıMİ I IH | M IH III İM I m 1M1 1 M* ||l||)|||)||j

0 25 50 75 100 125 150 200 225 250 275 300 325 350 375 Şekil 23. Filtre seçiminde kullanılan Debi/Basınç farkı eğrileri

Sistemin pompa debisi yerine, toplam olarak silindirlerden dönen yağın debisi hesaba katılmalıdır.Eğer filtrenin grafiğinde bypass valfinin açma basıncı 3.4 bar olarak belirtilmiş ise temiz filtre elemanının ilk basınç farkı 1.7 bar'dan büyük olmamalı ve tercihen 1.1 bar veya daha aşağısı değerlerde seçilmelidir.

(25)

Bütün filtrelerde bypass valfinin montajı .filtre elemanı içerisindeki maksimum basınç düşümü limitine kadar faydalanılacak şekilde yapılır. Filtre elemanı kirlilik ile bloke olduğu zaman, filtre üzerindeki basınç farkı bypass valfinin ayarlandığı değere ulaşıncaya kadar artar. İşte bu noktadan sonra, filtre elemanı içerisinden geçen akışkan, bypass valfi üzerinden akışına devam eder. Bu hareketin sınırı filtre elemanının maksimum basınç farkıdır. Bu önemli bir konudur ve bazı sistem kirlilik partikülleri filtre üzerinden geçmeden devam edecektir. Bunun sonucu olarak elde edilmek istenen temizlik seviyesi standartlarına ulaşılamayacaktır. Standart filtre elemanlarında bypass valfi açma basıncı 1,7 bar ile 6,9 bar arasındadır.

Başlangıçta, temiz filtre elemanı içerisinden akışkan geçerken meydana gelen basınç farkı ile bypass valfi set basıncı arasındaki ilişki muhakkak hesaba katılmalıdır. Selüloz elemanlarda basınç artışını sınırlayan dar bir bölge mevcuttur. Bu yüzden temiz eleman ile bypass valfi arasındaki bağıntı çok önemlidir. Bu bağıntı filtrenin verimli kullanılabilir ömrünün tespit edilmesini sağlar.

Tek katmanlı ve çok katmanlı fiberglass elemanların verimli kullanım ömürlerinin karşılaştırılması yapıldığında; elemanın yerleşimi hemen hemen yatay ve nispi olarak düşük basınç kaybı oluşturan lineer bir bölgeye sahiptir. Bundan dolayı bypass valfi açma basıncının 1.7 veya 5.2 bar olup olmadığı filtre elemanının kullanılabilir ömrü üzerinde çok küçük bir etki oluşturacaktır. Fiberglass eleman kullanıldığında başlangıçtaki basınç farkı ve bypass valfi set değeri, boyutlandırmada daha az etki oluşturacaktır.

8. FİLTRE TİPLERİ VE YERLEŞİMİ Emiş Filtreleri

Dönüş Filtreleri 8.1. Emiş Filtresi

Basınç Filtreleri Off-line Filtreler

Emiş filtreleri, pompanın kirli akışkandan korunmasına yardımcı olurlar. Pompanın giriş bağlantısı öncesinde kullanılırlar. Bazı uygulamalarda süzgeç olarak akışkanın içerisine daldırılmış olarak, bazen de harici olarak pompa girişine bağlanırlar. Kaba olarak işlenmiş elemanlar olup, pompanın kavitasyon limitlerini zorlamaktadırlar. Bu sebepten dolayı kirliliğe karşı ana koruma elemanı olarak kullanılmazlar.

Hatta bazı pompa imalatçıları emiş filtresi kullanımını kesinlikle tavsiye etmezler. Emiş filtresi kullanımı esnasında muhakkak imalatçı firmalara danışılmasında fayda vardır.

m

Emiş Filtresi

j T

Şekil 24. Emiş hattı filtresi

(26)

Filtrasyon Gerçeği: Emiş süzgeçleri genellikle "mesh" olarak refere edilirler., 60 mesh = 238 mikron

100 mesh = 149 mikron 200 mesh = 74 mikron

Modern filtrasyonda, emiş filtresi ve süzgeç kullanımı oldukça azalmıştır.

8.2. Basınç Filtresi

Basınç filtreleri, pompa çıkışından sonra kullanılırlar. Kullanıldıkları bölgede, basınç hattı üzerindeki belirlenmiş debi ve basınç oranlarına göre sistemi kontrol etmek amacı ile dizayn edilmişler. Basınç filtreleri genellikle hassas ekipmanların (servo valf gibi) korunması amacı ile kullanılırlar. Sistem pompasından sonra yerleştirildiklerinde yalnızca pompa tarafından gelebilecek kirliliğe karşı sistemin bütününü korumaya yardımcı olurlar.

Şekil 25. Basınç hattı filtresi

8.3. Dönüş Filtresi

Hidrolik sistemde pompa hassas bir ekipman olduğu zaman, dönüş filtresi kullanmak en iyi çözüm yoludur.

Bütün sistemlerde dönüş filtresi akışkanın tanka dönmeden önceki içersinden geçtiği en son ekipman dır. Bu yüzden dönüş filtresi, çalışan sistem elemanla rından aşınmış partiküllerin ve yıpranmış silindir sızdırmazlık elemanlarından gelen parçaların tanka ve sisteme tekrar dönmeden yakalanmasını sağlar. Filtreler akışkan tanka dönmeden önce yerleştirilmelidirler. Bazı uygulamalarda, silindirden dönen yağ miktarı toplamı oldukça büyük olmaktadır. Dönüş hattındaki debinin artması bypass valfinin açılmasına ve akışkanın filtrelenmeden geçişine müsaade etmektedir. Bu istenmeyen sonuçların alınmasına sebebiyet verebilir ve bu amaçla filtrenin boyutlandırıl masına dikkat edilmelidir.

Basınç filtrelerinin ve dönüş filtrelerinin dupleks versiyonları bulunmaktadır. Dikkate alınması gereken özelliği sürekli filtrasyonun sağlanmasıdır, iki veya daha fazla filtre kabı valflerle birbirinden ayrılmakta ve herhangi bir elemanın servise ihtiyacı olduğunda diğeri devreye girerek sürekli filtreleme sağlanmaktadır. Kirli filtre elemanı değiştirilerek yerine montajı yapılır ve diğeri kirlenene kadar boşta bekletilebilir. Bu tip dupleks filtrelerin valflerinde, herhangi bir akış blokajına sebebiyet vermemek için açık merkez geçişli olan valfler kullanılmalıdır.

(27)

I

1

©

ı—

iin:

I il

• • • • • 1 Dönüş Filtresi

9^1^^^11HH9^91991iaB9H

• m H Piston / Rod alanı

| oranı

I

2:1

1 1251/dak JÜvnk 4

I #|

' x^r i \r 1

Dönüş yağı 250 l/dak ve 9 I basınç 1.7 bar LggggJ

e

L

I ©

Şekil 26. Dönüş hattı filtresi seçimi örneklemesi

8.4. Off-line Filtrasyon

Kapalı devre olarak yağın sirkülasyonunun yapılması veya yardımcı filtrasyon diye adlandırılır. Bu tip filtrasyonda ana makinanm hidrolik sisteminden tamamen bağımsız bir çalışma söz konusudur. Off- line filtreleme sisteminde pompa, filtre, elektrik motoru ve sisteme uygun bağlantı elemanları mevcuttur. Tüm bu ekipmanlar sistemden ayrı olarak yerleştirilmişlerdir ve soğutucu ilavesi yapılarak ta kullanılmaktadırlar. Akışkan sürekli olarak pompa tarafından emilerek filtreden geçirilmekte ve daha sonra tekrar tanka dönmektedir. Bu tip çalışma kusursuzluk etkisi göstererek akışkanın kirlilik seviyesini sabit hale getirmektedir.

Off-line Filtrasyon

havalık

Şekil 27. Off-line filtrasyon sistemi

(28)

Tablo 11. Filtrelerin kullanım yerlerine göre karşılaştırılması Filtre Elemanlarının ve Yerleşim Yerlerinin Karşılaştırılması Filtre

Yerleşimi Avantajları Dezavantajları Emiş

Filtresi

Basınç Filtresi

Dönüş Filtresi

Off-line Filtrasyon

•Pompanın korunması için son şanstır

•Bakımı oldukça kolay bir ekipmandır.

•özel ekipmanların korunmasını sağlar.

•Sistemin genel temizlik seviyesine katkıda bulunur.

•Yüksek verimlilikte, çok iyi filtrasyon yapacak filtre elemanları mevcuttur.

•Pompadan gelebilecek parçaları yakalayabilirler.

•Arızalı silindirlerden ve aşınmış ekipmanlardan gelebilecek kirliliğe karşı tanka dönmeden önce sistemi korurlar.

•Düşük çalışma basıncı olduğu için maliyeti düşüktür.

•Hat tipi ve tank üzeri bağlantı yapılabilme kolaylığı vardır.

•Sistemi kapamadan sürekli olarak filtrasyonun yapılması sağlanabilir.

•Ana sistem durdurulmadan servis işlemleri tamamlanabilir.

•Sistem üzerinde basınç dalgalanmaları olmadığı için filtre elemanının performansı ve ömür değerleri oldukça iyidir,

•özel temizlik seviyelerine ulaşabilme ve bu seviyeyi koruyabilme.

•Soğutucu sistemi ilave edilerek ortak çalışma yapabilme kolaylığı.

•Kaba filtre elemanı kullanılmalı veya basınç düşümünü azaltmak için büyük boyutlu seçilmelidir.

•Maliyeti nispi olarak yüksektir.

•Pompadan gelebilecek aşınmış parçalara karşı sistemi koruyamaz.

•Birçok değişken debili pompa için uygun değildirler ve imalatçılar tarafından tavsiye edilmezler.

•Filtre gövdesi, toplam sistem basıncını karşılayabilecek kapasitede olup bu oranda pahalı bir ekipmandır.

•Çalışan ekipmanlardan gelecek kirliliği yakalayamazlar.

•Pompadan gelecek kirliliğe karşı sistemi koruyamaz.

•Dönüş hattındaki dalgalanmalardan dolayı filtrelerin performansı etkilenir.

•Direkt olarak hassas ekipmanları koruyamaz.

•Nispi olarak maliyeti yüksektir.

•Kurulum maliyeti yüksektir.

•Sistemin yerleşimi için ilava bir alana ihtiyaç vardır.

•Direkt olarak ekipmanları koruyamaz.

Filtrasyon Gerçeği: Off-line filtrasyonda pompanın debisi; ana yağ tankının minimum % 15-20 değeri kadar olmalıdır. Sistemin temizlik seviyesi ise, direkt olarak sistem filtresinin üzerinden geçen akışkanın miktarı ile orantılıdır.

(29)

9. AKIŞKAN ANALİZİ

• Kağıt Testi

• Taşınabilir Partikül Sayıcı

• Labaratuvar Analizi

Akışkan analizi iyi bir bakım programının başlıca yapılan işlemlerinden birisidir. Akışkan analizi ile, imalatçının belirttiği akışkan özelliklerine ulaşması, akışkanın bileşiminin tespit edilmesi ve genel sistem temizlik seviyesine karar verilmesini sağlanır.

Kağıt testi esasta görsel bir analiz metodudur. Genellikle, alınan numunenin özel bir kağıt eleman üzerinden geçirilerek mikroskop altında ISO standartlarına göre renk ve içerik karşılaştırılması yapılmasıdır. Bu karşılaştırmada sistemin temizlik seviyesi "geçti" veya "geçmedi" şeklinde hesaplanır.

Diğer bir yöntemde ise test kağıdı üzerindeki aktüel kirlilik mikroskop altında sayımı yapılarak ISO temizlik seviyesi tespit edilir. Her iki yöntemde de insan faktörü işin içerisinde olduğu için hata payı oldukça yüksektir.

Taşınabilir partikül sayma sistemi, akışkan analiz yöntemlerindeki son ve önü açık bir gelişmedir.

Lazer ışığı altında optik olarak 2 mikrona kadar parçacıkların sayımı rahatlıkla yapılabilmektedir. Bu teknolojinin avantajı zamandan bağımsız olarak , hassasiyeti, tekrarlanabildiği yüksek ve taşınabilir olmasıdır. Test seviyesi genellikle bir dakikanın altındadır. Lazer partikül sayıcı genellikle, partikül sayısı ve temizlik seviyesini vermektedir. Bazı modellerde viskozite ve su miktarını veren cihazlar da

mevcuttur. PI.UI» ANALYSIS RKPOU1

İ

Laboratuvar analizinde akışkan ile ilgili tüm özellikler tespit edilmektedir.

Viskozite

Nötralizasyon numarası Su miktarı

Partikül sayımı

Spektrometrik analiz(aşındırıcı ve ilave maddelerin miktarı, ppm) Eğilim Grafiği

Fotomikroskop Tavsiyeler

(30)

Sistemden, temiz bir kap içerisinde numune yağ alınmakta ve bu yağın hangi sisteme ait olduğu dikkatli bir şekilde yazılmaktadır. Bu yağ alım işlemleri ile ilgili standartlar en ince ayrıntısına kadar belirtilmiştir. Akışkan ile ilgili tüm bilgiler bu analiz metodunda kolaylıkla tespit edilebilmektedir, fakat böyle bir labaratuarın kurulum maliyetleri oldukça yüksektir.

SONUÇ

Hidrolik sistemlerde, çalışma maliyetlerini ve sistem performansını artırabilmek için iyi koruyucu bakım planı uygulamak gerekmektedir. Bu planı uygulayabilmek için sistemlerdeki arızaların nedenleri, kaynakları ve önleme yöntemleri iyi bir şekilde tespit edilerek, gerekli önlemler alınmalıdır. İyi bir filtereleme sistemi, zamanında yapılan eleman değişiklikleri, akışkanın belirli periyotlarla analiz edilmesi vb. yöntemler, yüksek maliyetlerle kurulan hidrolik sistemin ömrünü uzatacak ve gereksiz zaman (işgücü) kayıplarını ortadan kaldıracaktır.

KAYNAKLAR

[1] "The Handbook Of Hydraulic Filtration" PARKER Hannifin Corporation Hiydraulic Filter Division [2] "Filtration Technology" Bulletin 0241-B1 PARKER Filtation

[3] "Premier Product Catalogue" Catalogue 7.1997 PARKER Filtation

ÖZGEÇMİŞ Salih EMANET

1972 yılında Sakarya ili Karasu ilçesinde doğdu, ilk, Orta ve Lise eğitimini burada tamamladı. 1994 yılında Y.T.Ü Makine Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümünden mezun oldu. İzmir Tersanesi Komutanlığında 1996 yılında askerlik görevini tamamladı. Sırası ile Piomak AŞ. ve Denison Hidrolik firmalarında proje mühendisi olarak çalıştı. 1998 yılından itibaren Hidroser A.Ş.'de proje ve satış mühendisi olarak görev yapmaktadır. Evli ve bir çocuk babasıdır.

(31)

MMO, bu makaledeki ifadelerden, fikirlerden, toplantıda çıkan sonuçlardan ve basım hatalarından sorumlu değildir.

Hidrolik Ünitelerde ve Yağlama Sistemlerinde Bakım ve İşletme Maliyetlerinin

Filtrasyon Yoluyla Azaltılması

Ö. TANZER GÖKALP

Hidropar Ltd. Şti.

MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI

BİLDİRİ

(32)

HİDROLİK ÜNİTELERDE VE YAĞLAMA SİSTEMLERİNDE BAKIM VE İŞLETME MALİYETLERİNİN FİLTRASYON

YOLUYLA AZALTILMASI

Ömer Tanzer GÖKALP

ÖZET

Hidrolik sistemlerde filtrasyon ve fitrasyonun önemi Türkiye'de hala tam olarak anlaşılamamış ve hak ettiği değeri yeteri kadar görememiştir. Oysa hidrolik sistemlerdeki arızaların %70 ila 80'i , rulman ve yataklama arızalarının da %90'ı hidrolik yağın veya yağlama yağının kirliliğinden kaynaklanmaktadır.

Bu durum hem yedek parça sarfiyat maliyetlerine hem de bakım maliyetlerine çok büyük negatif etkisi vardır. Hidrolik ve yağlama sistemlerinde filtreler doğru seçilmeli, uygun uyarı sistemleri kullanılmalı ve periyodik yağ partikül sayımı ve su oranı ölçümü yapılmalıdır. Tebliğimizde; niçin filtrasyon yapmanın önemli olduğu, yağı kirlilikten koruma yolları, uygun filtre seçimi, NAS ve ISO standartları, hidrolik filtrasyonla maliyet azaltma analizi uygulamalarla anlatılacaktır.

GİRİŞ:

Hidrolik filtrasyon; hidrolik bir akışkanla çalışan tahrik sistemindeki akışkanın veya sistem yağlama akışkanının, aynı sistemin kurulması, çalışması esnasında oluşan ayrıca dış ortamlardan çeşitli yollarla alınan yabancı partiküllerden arındırılması işlemidir. Ûnemi bütün hidrolik sistemler için geçerli ve hayatidir. Bir hidrolik veya yağlama sisteminin talep edilen teknik şartları yerine getirmesi için doğru filtreler bu sistemin imalat aşamasında seçilmelidir. Ayrıca devreye alınıp çalışmaya başladıktan sonra bu filtrelerin durumları takip edilmelidir.

Kirlilik (Kontaminasyon):

Hidrolik sistemlerdeki kirliliğe sebep olan kirlilik faktörleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:

1- Enerji kirlenmesi 2- Gaz Kirlenmesi 3- Sıvı kirlenmesi

4- Mikrobiyolojik kirlenme 5- Katı Partikül kirlenmesi

Isı, elektrostatik, ışık, manyetizma, Havanın direkt hidrolik akışkan ile teması Suyun hidrolik akışkana karışması Bakteri oluşumu

Hidrolik sistemlerin ana kirleticisi.(toz,çapak,cüruf.boya,pas vs.) Bu makale konusu partikül kirlenmesinin hidrolik sistemlerdeki etkisi ve filtrasyonla partikül kirliliğinin önlenmesi olduğundan ilk dört maddeye değinilmeyecektir.

Katı Partiküller hidrolik sistemde aşağıdaki sebeplerle bulunurlar:

1. Hidrolik komponentlerin üretimi esnasında oluşan kirlilik : İç yapılarının karmaşıklığı sebebiyle tam temizleme imkansızdır. Depolama koruyucu malzemeleri kir ve toz tutarlar.

(33)

2. ilk montaj esnasında oluşan kirlilik :Bunlar toz, boya, kaynak cürufları, keçe conta parçaları, çapaklar, teflon parçaları, hidrolik yağdaki katı partiküller

3. Çalışma esnasında oluşan kirlilik : hidrolik sistemlerdeki komponentlerin hepsi birer katı partikül kir üreticisidir. Yeni pompanın alışması, eski komponentlerin aşınması, valf sürgülerinin hareketi, silindir hareketi az veya çok katı partikül oluşumuna neden olur.

4. Çalışma ortamından gelen katı partiküller: Hidrolik sistemlere çalıştığı ortama göre az veya çok katı partikül girer. Bunlar tank kapağından, hidrolik silindirlerin çalışması esnasında mil ucundan, açık bırakılan hortum veya boru gibi uçlardan olabilir.

Bu katı paritküllerin yağdaki mevcudiyeti ile ilgili dünyada bazı standartlar ve sınıflandırmalar vardır.

Aşağıdaki tablolar NAS ve ISO sınıflamalarını göstermektedir.

NAS KODU .

NAS 1680'e göre 00

0 1

2 3 4 5 6 7

8 9

10 11 12 13 14

100 ml'de P a r t i k ü l Sayısı 2 - 5 n m

625 1250 2500 5000 10000 20000 40000 80000 160000 320000 640000 1280000 2560000 5120000

- -

5-15 u m

125 250

500 1000 2000 4000 8000 16000 32000 64000 128000 256000 512000 1024000 2048000 4096000

15-25 (im 22

44

88 176 352

704

1408 2816 5632 11264 22528 45056 90112 180224 360448 720896

25-50 ıım

4 8

16

32 64 128 256 512

1024 2048 4096 8192 16384 32768 65536 131072

50-100 (im

1 2

4

8 16 32 64 128 256 512

1024 2048 4096 8192 16384 32768

> 100 (im 0

0

1

1 2 4 8 16 32 64

128

256 512

1024 2048 4096

ISO KODU

ISO 4406'YA G Ö R E 0

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

100 ml'deki 'den

0,5 1

2

4 8 16 32 64 130 250 500 1000 2000 4000 8000

Partikül Sayısı 'e kadar 1 2 4 8 16 32 64

130

250 500 1000 2000 4000 8000 16000

ISO KODU ISO 4406'YA GÖRE 15 16

17

18

19

20 21 22 23 24 25 26 27 28

100 ml'deki 'den

16000 32000 64000 130000 260000 500000 1000000 2000000 4000000 8000000 16000000 32000000 64000000 130000000

Partikül Sayısı 'e kadar 32000 64000 130000 260000 500000 1000000 2000000 4000000 8000000 16000000 32000000 64000000 130000000 250000000

(34)

NAS5 IS014/11 Modem hidrolik sistemin ihtiyacı

NAS7 IS015/13

Yeni yağ .mini konteynerie taşınan

(35)

NAS9 IS018/15 Yeni yağ (tankerle taşınan)

NAS12 ISO 21/18

Yeni yağ, varille taşınan

(36)

NAS 1638'e göre sınıflandırmada 14 temizlik derecesi vardır. Her sınıfta beş parçacık büyüklüğü aralığı için belli bir partikül miktarı verilmiştir.

ISO DIS 4406'ya göre olan sınıflandırmada 5 Dm ve 15 Dm'den fazla olan büyüklükler toplam olarak belirlenmiş ve akışkanın temizlik derecesi her iki partikül sayımı esas alınarak belirlenmiştir. Toplam 26 sınıflandırma aralığı mevcut olup temizlik derecesi tanımlanırken sadece iki rakam kullanılır. İlk rakam 5 Dm'den , ikinci 15 Dm'den büyük partiküllerin aralık numarasını temsil eder.

Yukarıdaki NAS ve ISO tablolarına göre hidrolik ekipmanlarda kullanılması gereken standartlar şöyledir.

Hidrolik-komponentler

Dişli pompa Silindir Yön valfler Emniyet valfleri Kısma valfleri Pistonlu pompa Paletli pompa Basınç valfleri Oransal valfler Servo valfler Servo silindirler

Temizlik sınıfları NAS

1638 9 9 9 9 9 9 9 6-8 6-8 4 4

ISO DIS 4406 21/18/15 21/18/15 21/18/15 21/18/15 21/18/15 21/18/15 21/18/15 19/16/13 19/16/13 16/13/10 16/13/10

Önerilen mutlak filtrasyon oranı

[um]

10 10 10 10 10 10 10 5 5 3 3

Mutlak Filtrasyon Değeri

Mutlak filtrasyon değeri, tespit edilmiş test şartlarında filtreden geçebilecek en büyük katı küresel partikül çapıdır. Bu değer filtre elemanındaki en geniş yağ geçiş açıklığını gösterir.

Beta Oranı

Beta oranı filtre elemanından geçen akışkandan elemanın katı partikülleri tutma oranını ifade eder.

Beta oranı filtre elemanının verimi olarak kabul edilir.

Filtrasyon oranı Filtre elemanına giren katı partikül sayısı Filtre elemanından çıkan katı partikül sayısı

Mesela beta oranı (310 = 2 olan bir filtre elemanı 10 mm'den büyük partiküllerin %50'sini tutar. (310 = 200 olan bir filtre elemanı geçen her 200 katı partikülden 199'unu tutar ve verimi %99,5 dir. Filtre elemanının kalitesini belirlemede beta oranı en önemli kriterlerden biridir.20 um'lik ama beta oranı 200 olan bir filtre elemanı, 10 um'lik ve beta oranı 2 olan bir filtreden her zaman çok daha iyi bir filtrasyon sağlar.

Yeterli filtrasyonun ilk adımı doğru filtre seçimidir.

(37)

FİLTRELERİN SEÇİM KRİTERLERİ Filtreler aşağıdaki kriterlere göre seçilirler:

Uygulama alanı Filtrenin pozisyonu

Hidrolik elemanların kire karşı hassasiyeti Filtreleme oranı

Akışkanın cinsi Viskozite

Çalışma sıcaklığı Çalışma basıncı Debi

Kirlilik göstergesi tipi

Filtre seçiminde giriş çıkış basınç farkının hesaplanması

Ap toplam- h X (Ap gövde + fi X Ap eleman)

U : Viskozite düzeltme faktörü (eğer Viskozite değeri 32 mm2/sn.'den farklı ise) f2: Ortam kirliliğine ve bakım şartlarına bağlı faktör (1-2,3 arası)

Ap toplam < 0,2 X Pkirlilik göst.

Filtre Gövdelerindeki Basınç Düşümü

a m M m m 1oo

Debi [It/dak.]

(38)

Filtre elemanlarındaki basınç düşümü

A pbar

1,5 1.0 0,5

_ _ _ ^ f SUJTI

toM-m

20|xm

20 40 60 80 100 120

Debi [It/dak.]

FİLTRE TİPLERİ

1- EMİŞ HATTI FİLTRELERİ

Büyük katı partiküllerinin pompa emişinde tehlikeli düzeyde olduklarında kullanılan filtrelerdir. Bu filtreler genellikle gövdesiz olup hidrolik tankında yağ seviyesinin altında kullanılırlar. Pompaların emişleri çok hassas ve kavitasyona açık olduklarından bu filtreler genelde 100 pim civarında filtrasyon aralığına sahip olmak zorundadırlar. Daha düşük gözenek çapı pompanın emişini zorlaştırdığından kavitasyona bu da pompanın ömrünün kısalmasına sebep olur. Belirtilen sebepler ışığında bu tip filtreler bir by-pass valfi ile çalışmalıdır. Yapısı örülü telden (wire mesh) imal edilmiştir. Türkiye'de filtre denince akla ilk gelen ve vazgeçilmez zannedilen bu filtreler tam tersine yanlış kullanım ve beklentiler sebebiyle hidrolik sistemler için ciddi problem kaynağıdır. Yukarıdaki anlatımlardan bir hidrolik sisteminin ihtiyacının 10 ve/veya 20 u.m'lik filtreler olduğu görülmektedir. Oysa emiş filtresi takriben 100 um'lik ve Ç°k düşük verimlidirler. Eğer periyodik olarak değiştirilebilseler tek faydaları tankın içindeki gayet büyük katı partiküllerin pompa tarafından emilmesini önlemektir. Maalesef Türkiye şartlarında bazı sektörlerde bu emiş filtresi tek filtre olarak kullanılmakta ayrıca gözden uzak ve ulaşılması zor olması sebebiyle kontrol edilememektedir. Bunun sonucu bu filtrelerde toplanan katı partiküller çamurlaşmakta veya zamanla delinmektedir. Bu durum da sistemde kavitasyon ve arızalara sebebiyet vermektedir.

Metal örgü,100 \xm

Referanslar

Benzer Belgeler

Seni ancak seni ruhum gibi sevdim meleğim Seni ömrüm seni her dem görebilmek dileğim Ne olur şevki hâyâtım acı bir lâhza bana Kanamış gözlerimin

5 iç çekmece, 2x100lt’lik kirli toplama torbası, özel tasarım etrafını örten gerektiğinde kapatılabilen entegre örtüsü ve büyük tekerlek sistemi ile rahat

Eğer seçilen çapa göre meydana gelen basınç düşümü tavsiye edilen basınç düşüm aralığında değilse, seçilen çap değiştirilerek hesaplamalar bu aralığı yakalayana

– Hava debilerinin manuel veya otomatik olarak ölçülmesi için VMRK Tipi plastik dairesel kesitli hava debisi ölçme üniteleriD. – Kontamine

EK -1: Yeterlilik Biriminin Kazandırılması için Tavsiye Edilen Eğitime İlişkin Bilgiler Sıvı, Gaz, Dökme (Akışkan) Yük Elleçlemelerinde İSG, Çevre Güvenliği ve

Düşük ayarda minimum olası diferansiyel 0,8 bar Yüksek ayarda minimum olası diferansiyel 1,2 bar Yüksek ayarda maksimum olası diferansiyel 4,2 bar. Tahrip

Kahve Bar Görevlisi (Barista) (Seviye 4) Ulusal Yeterliliği 5544 sayılı Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) Kanunu ile anılan Kanun uyarınca çıkartılan “Mesleki

Sıkıştırılabilir gaz akışlarında, nozul giriş basıncı yeterince yüksek olduğunda (hava için çıkış ile giriş basınçları arasındaki teorik oran yaklaşık 0,525), en