• Sonuç bulunamadı

Karar N0: KARAR-

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Karar N0: KARAR-"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

ANKARA BÜYÜKŞEHIR BELEDİYESİ BELEDİYE MECLİSİ

Karar N0:537 18.02.2005

- K A R A R -

Çankaya İlçesi 15680 ada 17 ve 18 nolu parsellerde 1/5000 ölçekli Nazım İmar Plan değişikliğinin onayına ilişkin İmar ve Bayındırlık Komisyonunun 18.02.2005 gün ve 296 sayılı raporu Büyükşehir Belediye Meclisinin 18.02.2005 tarihli toplantısında okundu.

Konu üzerinde yapılan görüşmelerden soma; TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü Taşınmaz Mallar Daire Baskanlığmmt ,03.01.2005 tarih, B.11.2.DDY. 0.84.00.06/72-01/26 sayılı yazıları ile, mülkiyeti kuruluşlarına ait olan 15680 ada 1 / v e Lii nolu parsellerin oluşturduğu toplam 7185 m2 yüzölçümlü alanın "Ticaret Alanı" olarak kullanıma açılması, buna yönelik hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişiklik teklifinin incelenerek onaylanmasının talep edildiği,

-TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğünün 20.09.2004 tarih, B.11.2.DDY 0.84.00.06/72-01/5404 sayılı yazıları ile; Ankara Gar Sahasında yeralan ve mülkiyeti kuruluşlarına ait olan 15680 ada 9,11,12,13, 16,17,18,19 nolu parsellerde Akaryakıt İstasyonu kurulmasına yönelik hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişiklik teklifinin incelenerek onaylanmasının talep edildiği,

-Akaryakıt istasyonu talebinin sadece 16 nolu parselde karşılanmasına ilişkin Nazım İmar Planı değişikliğinin Belediyemiz Meclisinin 18.11.2004 tarih, 1347 sayılı kararıyla onaylandığı ve halen askı sürecinde olduğu,

-15680 ada 17,18 nolu parsellere sunulan "Park" kullanımından "Ticaret" kullanımına nazım imar planı değişikliği teklifinde; Akaryakıt İstasyonu plan tadilatımn gösterim ve plan notlarının kullanıldığı, ticarete ilişkin herhangi bir plan notu ve yapılaşma koşulunun öngörülmediği,

-Ancak plan açıklama raporunda KAKS:0.50, H:2 kat, kuzeyden, doğu ve batı sınırından 5'er m. Celal Bayar Bulvarından da 10m., yapı yaklaşma mesafesi önerildiği,

-15680 adadaki tadilat teklifine ilişkin Başkanlığımıza açılan davalardan TCDD'mn vazgeçmesinin gündeme geldiği, bu konuda toplantı ve yazışmaların yapıldığı,

-Bu talebe karşılık 11.02.2005 gün ve B.11.2.DDY.0.84.00. 06./72-01/888 sayılı TCDD yazısında

"Kuruluşumuzca, Şehircilik İlkeleri ve Kamu Yaran gözönünde bulundurularak fiilen yol olarak kamu yaran için kullanılan 2098 ada 22 nolu parsel ve 3021 ada 3 nolu parseldeki taşınmazlarımızı da içine alacak şekilde Belediyenizce 3194 sayılı İmar Kanunun 18.maddesi uyarınca imar uygulaması yapılarak konunun çözümlenebileceği düşünülmektedir. Bu konuda mutabık kalınacak bir protokolün devreye girmesinin zaman alacağı ve uygulamanın uzun süreceği dikkate alındığından, bu şamada aramızda dava konusu olan Belediyeniz aleyhine açılmış olan ve halen davası devam eden ecrimisil ve men-i müdahale davalarının da durdurulmasının kamu menfaatleri doğrultusunda uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Bu konularda muvafakatinizin gönderilmesi ve bir an evvel sorunların çözümüne dönüş protokol hazırlıklarına başlanılması hususlarında bilgi ve gereğini arz ederiz." denildiği,

15680/17,18 nolu parsellerin "Park" kullanımından "Ticaret" kullanımına dönüştürülmesine ilişkin sözkonusu nazım imar planı değişikliği teklifinin, Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 27.maddesi çerçevesinde ele alınarak; yapı yoğunluğu, yükseklik ve yapı yaklaşmalar ile otoparka ilişkin plan notu ilavelerinin gerektiği,

Hususları tespit edilmiş olup konunun ve ekli 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği teklifinin düzeltilerek onayına ilişkin İmar ve Bayındırlık Komisyonu raporu

oylanarak oybirliği ile kabul edildi. / /' /

(2)

BİLİRKİŞİ RAPORU T.C.Ankara 3. İdare Mahkemesi Başkanhğı'na 2005/962 NOLU DOSYA İNCELEMESİ

Davacı: Çağdaş Başkent Ankara Derneği.

Vekili : Av.Muzaffer Yılmaz Cinnah Caddesi 17/15 Çankaya /Ankara

Davalı: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı-Ankara

Vekili : Av. Daniye öztürk Zat

Konu : Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 18.02.2005 gün ve 537 sayılı Nazım İmar Planı değişikliği kararının iptali ve yürütmenin durdurulma istemidir.

NAİP SORUSU

2005 / 962 nolu davaya naip üye Hakim Sn. Bedrettin Işıldak tarafından bilirkişi olarak seçildik. 16.12.2005 tarihinde yerinde yapılan bilirkişi incelemesinde Hakim Sn.

Bedrettin İşıldak bilirkişilerden, Ankara İli, Çankaya İlçesi, imarın 15680 ada 17 ve 18 nolu parsellerde 18.02.205 gün ve 537 sayılı Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclis Kararı ile 1/5000 ölçekli nazım imar planında yapılan değişikle "park" kullanımından "ticaret" alanına dönüştürül meşine ilişkin dava konusu plan değişikliğini gerektiren zorunlu teknik nedenler bulunup bulunmadığı, bu değişiklik nedeniyle başka yerde eşdeğer park alanı ayrılıp ayrılmadığı hususlarının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olup olmadığı hususlarının incelenerek, ayrıntılı bir raporla tespit edilmesini, istemiştir.

DAVA DOSYASININ İNCELENMESİ

Davacı Vekilinin 13.05.2005 tarihli dava dilekçesinde özetle;

• Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığının 1/5000 ölçekli Nazım Plan değişiklikleri ve İlçe Belediyelerinin de 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişiklikleri ile ada veya parsel bazında kamu yararı, hizmet gerekleri, şehircilik ve planlama ilkeleri ile bağdaşmayan kararlar aldıkları, plan değişikliği kararı ile kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak kullanım kararı değişikliği getirildiği, yapı yoğunluğunun arttığı, bölgenin kişi başına düşen sosyal donatı alanının azaldığı, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 7. maddesinde Büyükşehir Belediyesinin görev, yetki ve sorumluluklarının belirtildiği, 3194 sayılı İmar Yasası'nın 5 ve 8 inci maddelerinde nazım imar planının tanımı yapıldığı ve plan hazırlanması ve yürürlüğe girmesi ile ilgili esaslar ile onaylanmış planlarda yapılacak değişiklikler ve tabi olunan usullerin tanımlandığı,

• Yönetmeliğin 27., 28. ve 29. maddelerinde ise imar planlarının değişikliklerinde uyulması gereken esasların belirlendiği, bir zorunluluk olmadıkça plan değişikliğinin yapılamayacağı ve zorunlu hal varsa uyulması gereken esasların da tanımlandığı, Anayasa'nın 127. maddesinde yerel yönetimlerin yetkilerinin kamu düzenine ilişkin olduğu. Nazım imar planı ve uygulama imar planlarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve keyfi olarak düzenlemelere gidilmemesi gerektiği,

• Danıştay 6. Dairesi'nin 13.10.1992 gün ve 1991/771 E. 1992/3571 sayılı kararında "Dava konusu imar planı ve revizyon imar planının kişisel menfaat gözeterek yapılmış olması nedeniyle iptaline karar verilmiştir", ayrıca Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü'nün 23.08.1999 gün ve 13557 Sayılı Genelgesi'nde mevzuata aykırı yapıların yasallık kazandırılmasına yönelik uyarıların bulunduğu, Yargıtay 4.Ceza Dairesi'nin 30.05.2000 gün ve E:2000/4422 K2000/4607 sayılı kararında keyfi plan değişikliklerini suç olarak nitelendirdiği, Danıştay ö.Dairesi'nin E: 1996/5362 ve K: 1997/3020 sayılı ve aynı Daıre'nin 13.11.1989 tarih ve E: 1988/1120, K: 1989/2086 sayılı kararında imar planlarında kamu yararının gözetilmesi gerektiği ile imar planlarının değişikliklerinde uyulması gereken kuralların belirtildiği, dava konusu işlemlerin imar mevzuatı hükümlerine ve hukuka açıkça aykırı olduğu hususları belirtilerek; dava konusu Nazım İmar Planı değişikliğine ilişkin Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi Kararı'nm iptali ve yürütmenin durdurulması, talep edilmektedir.

Davalı Ankara Büyükşehir Belediyesinin 31.08.2005 tarihli cevabi dilekçelerinde özetle;

• Davacı Derneğin Belediyenin uygulamalarını kesintiye uğramak için sürekli dava açtığı, Derneğin kötü niyetli ve kasıtlı davrandığı, TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü Taşınmaz Mallar Daire Başkanlığı'nm 08.01.2005 tarih, B.l 1.2.DDY.0.84.00.06/72-01/26sayılı yazıları ile mülkiyeti

kurumlarına ait olan 15680 ada 17 ve 18 parsellerin oluşturduğu toplam 7185 m2 yüzölçümlü alan m "ticaret alam" olarak kullanıma açılması, buna yönelik hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişiklik tekliflerinin incelenerek onaylanmasını talep ettikleri,

• 15680 ada 17 ve 18 nolu parsellerin "park" kullanımından "ticaret" kullanımına dönüştürülmesine ilişkin sözkonusu Nazım İmar Planı değişikliği teklifi, Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 27. maddesi çerçevesinde ele alınarak, yapı yoğunluğu, yükseklik ve yapı yaklaşımlar ile otoparka ilişkin plan notu ilavelerinin gerektiği hususları belirtilerek konu İmar Daire Başkanlıklarının 15.02.2005 tarih ve 39-64 (1580/16.17.18.19) sayılı yazılan ile Meclise havale edilerek Başkanlık Makamına sunulduğu, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 18.02.2005 tarih, 537 sayılı Kararıyla "konunun ve ekli 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği teklifinin düzeltilerek onaylanmasına" şeklinde olduğu, sözkonusu 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği, düzeltilerek onayını takiben 07.04.2005 tarihinde yerel bir gazetede yayınlanarak 07.04.2005-07.05.2005 tarihleri arasında ilan panosunda askıya çıkarıldığı, ilan süresi içinde herhangi bir itiraz olmadığı için planın kesinleştiği,

• Bu arada fiilen yol olarak kullanılan Yenimahalle kadastro 2098 ada 22 parsel ve 3201 ada 3 parseller için TCDD tarafından Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 75 ve 133 nolu dosyalarda Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhine açılan ecrimisil davalarında kamu yararı gözönünde bulundurularak iki kurum arasında hazırlanacak bir protokol ile çözüme kavuşturulması gündeme gelmiş, ancak meclis kararlarında da zikredildiği gibi mutabık kalınacak bir protokolün devreye girmesinin zaman alacağı ve uygulamanın uzun süreceği dikkate alınarak "TCDD ile Büyükşehir Belediyesi arasında ecrimisil davaları karşılıklı bağlanmadan uygulama imar planı yapılmaz" şeklindö bir plan notu eklendiği, hususları açıklanarak davanın reddi talep edilmektedir.

Davacı Vekilinin 25.10.2005 tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle;

• Dava dilekçesindeki hususlar tekrarlanarak, davalı tarafin iddia ettiği gibi Derneklerinin kötü niyetli ve kasıtlı olmadığı,, iptale konu Çankaya İlçesi 15680 ada, 17 ve 18 sayılı parsellerde 1/5000 ölçekli nazmı imar plan değişikliği yapılmasına yönelik Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 18.02.2005 gün ve 537 sayılı Kararının açıkça hukuka aykırı olduğu,

• Sözkonusu taşınmaza, dava konusu imar planı değişiklikleriyle birlikte yapı kullanma izni verildiği takdirde mahkemece verilecek iptal kararının bir anlamının kalmayacağı, kazanılmış hak hususunun gündeme geleceği, bu nedenle öncelikle yürütmenin durdurulması kararının verilmesi gerektiği hususları belirtilmiştir.

DEĞERLENDİRME

Dava konusu 15680 ada 17 ve 18 no'Iu taşınmazlar TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü mülkiyetinde olup, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlarda "Park" kullanımında kalmaktadır. TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü Taşınmaz Mallar Daire Başkanlığı, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlarda "Park" kullanımında kalan toplam 7.185 m2 yüzölçümlü 15680 ada 17 ve 18 parsellerin "ticaret alanı"na dönüştürülmesi için 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişiklik teklifi hazırlayarak onaylanması için 08.01.2005 tarih ve B.l 1.2.DDY.0.84.00.06/72-01/26 sayılı yazı ekinde Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne sunmuştur.

Davalı Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 18.02.2005 tarih, 537 sayılı oturumunda 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişiklik teklifi görüşülerek ".... konunun ve ekli 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı

değişikliği teklifinin düzeltilerek onaylanmasına ... " şeklinde alman karar uyarınca nazım imar planı

değişikliği onaylanmıştır. Dava konusu 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği teklifi düzeltilerek onayından sonra da 07.04.2005 tarihinde yerel bir gazetede yayınlanmış ve 07.04.2005-07.05.2005 tarihleri arasında da belediye ilan panosunda askıya çıkarılmıştır. Askı ve ilan süresinde herhangi bir itiraz olmadığı için plan kesinleştirilmiştir. Dava konusu da bu işleme ilişkindir.

3194 sayılı İmar Kanunu ve ilgili Yönetmelikler Açısından İnceleme ve Değerlendirme:

1. 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun (23.07.2004 Tarih ve 25531 sayılı R.G" 7 / b maddesinde "Çevre düzeni plânına uygun olmak kaydıyla, büyükşehir belediye ve mücavir alan sınırları içinde 1/5.000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte nazım imar plânını yapmak, yaptırmak ve onaylayarak

(3)

uygulamak; büyükşehir içindeki belediyelerin nazım plâna uygun olarak hazırlayacakları uygulama imar plânlarını, bu plânlarda yapılacak değişiklikleri, parselasyon plânlarını ve imar ıslah plânlarını (doğrusu "ıslah imar planı") aynen veya değiştirerek onaylamak ve uygulanmasını denetlemek; nazım imar plânının yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde uygulama imar plânlarını ve parselasyon plânlarını yapmayan ilçe ve ilk kademe belediyelerinin uygulama imar plânlarım ve parselasyon plânlarını yapmak veya yaptırmak."' hükmünü taşımaktadır.

3194 sayılı İmar Kanunu'nun 6. ve 8/b maddesinde belirtildiği üzere imar planları, "Nazım İmar Planları" ve "Uygulama İmar Planları" olarak hazırlanacağı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelik" in (Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelik adım aldı ve 4.

maddeden önce gelmek üzere yeni 6 madde eklenmiştir. 02.09.1999 tarih 23804 ve 17.03.2001 tarih 24345 sayılı R.G değişik ) 3. maddesinde "Nazım İmar Planı:

Onaylı halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olan, varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hazırlanan ve arazi parçalarının, genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır." ve "Plan Değişikliği : (17.03.2001 tarih 24345 sayılı R.G.

değişik) Plan ana kararlarım, sürekliliğini, bütünlüğünü, teknik ve sosyal donatı dengesini bozmayacak nitelikte, bilimsel, nesnel ve teknik gerekçelere dayanan, kamu yararının zorunlu kılması halinde yapılan düzenlemelerdir." şeklindedir. Ankara İmar Yönetmeliği'nde de aynı tanımlara yer verilmiştir. Yukarıda açıklanan hükümler gereği, nazım imar planı; arazi kullanışlarının ana hatlarını ve ana gelişme kararlarını gösteren ve doğrudan doğruya uygulamaya esas olmayan planlar olup, dava konusu plan değişikliği de 15680 ada 17 ve 18 no'lu parsellerin "Park" kullanımından "ticaret" alam kullanımına dönüştürülmesi nedeniyle kullanım türü değişikliği olduğu için öncelikle 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği gerektirmekte olup, süreç ve yetki yönünden dava konusu plan değişikliğinde herhangi bir olumsuzluk bulunmamaktadır.

2. Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin (İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin (02.09.1999 tarih 23804 -17.03.2001 tarih 24345 sayılı R.G değişik) İmar Planı Değişikliklerinde Uyulması Gereken Esaslar ara başlıklı 27. (eski 21) maddesinde; "İmar planlarında bulunan sosyal ve teknik alt yapı alanlarının kaldırılması, küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz. Zorunlu hallerde böyle bir değişiklik yapılabilmesi için: 1) İmar planındaki durumu değişecek olan sosyal ve teknik alt yapı alanındaki tesisi gerçekleştirecek ilgili yatırımcı Bakanlık ve kuruluşların görüşü alınacaktır. 2) İmar planındaki bir sosyal ve teknik alt yapı alanının kaldırılabilmesi ancak bu tesisin hizmet götürdüğü

bölge içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir ... " hükmü bulunmaktadır. İmar

mevzuatı, kamunun kentsel fiziki yapıyı doğrudan yönlendirmek üzere koyduğu yasal sınırlamalardır. İmarla ilgili mevzuatla kentsel alanlardaki taşınmaz mal mülkiyeti kamu yararı, şehircilik ve mimarlık ilkeleri açısından kısıtlanabilmekte ve özel mülkiyet sahiplerinin hakları da aynı imar mevzuatı içerisinde korunmakta ve diğer taşınmazlarla bir paralellik kurulmaktadır. Ayrıca kullanım kararlan için değişiklik yapılması hallerinde de imar mevzuatı hükümlerinde öngörülen hususlara göre eşdeğer alanların da ayrılması gerekmektedir. Dava konusu plan değişikliğinden önce 15680 ada 17 ve 18 no'lu taşınmazlar 1/5000 ve t/1000 ölçekli planlarda

"Park" kullanımında olup, bu taşınmazlar "ticaret" kullanımına dönüştürülürken aynı meclis kararında ve dava dosyasındaki diğer bilgi ve belgelere göre bölge içinde eşdeğer bir alan ayrılmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca 15680 ada 17 ve 18 parsellerin oluşturulduğu plan kararından sonra Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin Ek-1 'deki standartlarında değişiklik yapılarak yeşil alan standardı kişi başına 7 m2'den 10 nr'ye çıkartıldığı için dava konusu parsellerin "yeşil alan"dan çıkarılması ile kişi başına belirlenen "yeşil alan" dengesi daha da bozulmaktadır. Ayrıca modern şehircilik anlayışında yeşil alanların çokluğu, kentin yaşam standardının arttırılmasına neden olur. Belediyelerin ana görevlerinden biri de mevcut yeşil alanları aktif olarak kentliye sunmasıdır.

Dava konusu parsellerin yakın çevresindeki Ankara Garı ilk Cumhuriyet Dönemi yapılarından olup, Ankara Gar Binası Türkiye'deki tüm demir yolları ağlarının kesim noktasıdır. Trenler Gar binasına yaklaştıkça yeşil aks görünümü ortaya çıkmakta ve bir görüntü zenginliği oluşmaktadır. Bir kentin genel

karakterini tarihi, kültürei ve mimari yapılar, açık ve yeşil alanlar ve bunların birbiri ile uyumu, ilişkileri ve bütünlüğü tayin etmektedir. Dava konusu parsellerin olduğu yer ile yakın çevresindeki yeşil aks Celal Bayar Bulvarı ile Demir Yollan İstasyon binası arasında süreklilik göstermekte ve bu yeşil aks içinde ve dava konusu parsellere yaklaşık 90 metre uzaklıkta Devlet Demir Yolarına ait açık hava müzesi de bulunmaktadır. Demiryollarında uzun süre kullanılmış tarihi özelliği olan vagonlar, lokomotifler burada sergilenmektedir. Bu nedenle dava konusu parseller Devlet Demir Yolları'nın bir bölümü olup, açık hava müzesi olarak kullanılmaktadır. Bu açık hava müzesi yeşil aks ile bütünlük sağlayarak çevreye ortak bir kimlik kazandırılmaktadır. Kamu yaran da kamunun imarla ilgili kısıtlamalarının başlıca gerekçesi olup, genelde estetik ve sağlık açısından uygun, toplumun her kesimine eşit şekilde yararlanma fırsatım tanıyan bir kentleşme biçiminin sağlanması ilkesi olarak tanımlanmaktadır. Bu nedenle "yeşil alan" bütünlüğü içindeki bir yerin ve herhangi bir kamu hizmeti ihtiyacı olmadığı halde "yeşil alan" sisteminde kesinti yaratılarak "ticaret" alanına dönüştürülmesinde kamusal ve toplumsal bir yarar olmadığı gibi şehircilik ve planlama esaslanna da aykınlık bulunmaktadır.

3. Kamu yaran, trafiğin rahatlatılması, güvenliğin zorunlu kılması, kent sağlığı, yöresel özelliklerden doğan gereksinmeler, donatı eksiklikleri, estetik kaygılar gibi haklı nedenlerle imar planları değiştirilebilir. İmar planlarında konut, ticaret, sosyal ve teknik altyapı alanlarının büyüklükleri ve bölgesel dağılımı yapılırken ne kadar bir alanı kapsayacağı ve hangi kullanım türleri ile aynı çevrede yer alabileceği, kullanım türlerinin ve bu kullanım türleri arasındaki ilişkilerin çevreye etkilerinin ne olacağı gibi kent yaşamı ile kent sağlığına ilişkin hususlar, ayrıntılı incelenmektedir. Ticari hizmetler taşıt ve yaya ulaşımı açısından erişilmesi kolay bölgelerde, otopark sorunları da çözülerek planlanmaktadır. Tüm hizmet kollarının yer alabileceği alt merkezlerde alışveriş için uygun dolaşım güzergahlarının planlanması ve bu şekilde de kısa süreli gezintilerle tüm ihtiyaçların karşılanması, kısaca hizmetlerin bir arada sunumu sağlandığı zaman seçilen alan, işlevli de olmaktadır.

Dava konusu parsellerin cephe aldığı Celal Bayar Bulvarı, Cebeci-Kurtuluş-Sıhhiye-Tandoğan-"Bahçeli-AŞTİ-Yenimahalle ile Konya karayoluna bağlantı sağlayan taşıt/trafik yükü yüksek ve günün doruk saatlerinde de duraksamaların oluştuğu ana arter bir yol güzergahıdır. Bu nedenle "yeşil alan" bütünlüğü içindeki bir yerin ve herhangi bir kamu hizmeti ihtiyacı olmadığı halde "yeşil alan" sisteminde kesinti yaratılarak ve taşıt/trafik yükünün fazla olduğu Celal Bayar Bulvarı'na yeni taşıt/trafik yükü getirecek ve gereksiz duraksama ve yavaşlamaya neden olacak şekilde "ticaret" kullanımına dönüştürülmesinde kamu yararı bulunmamaktadır. Dava konusu parsellerin cephe aldığı Celal Bayar Bulvarı, kuzey ve batı yönlere gidecek araçların doruk saatlerde büyük bir trafik yoğunluğunun yaşandığı bir ulaşım aksı olması nedeniyle trafik yoğunluğu fazla olan bir ana arter yolda ilave ulaşım yükü getirecek kullanımlara yer ayrılması şehir plancılığı ile kesinlikle uyuşmadığı gibi böyle bir yaklaşımda da kamu yararı bulunmamaktadır.

Diğer taraftan genel olarak gelişen ekonomi, yaşam düzeyinin iyileşmesi ile erişilebilirlik olanaklarının artmasına paralel olarak tüketim ve ticaret alışkanlıklarındaki farklılıklar nedeniyle market, süpermarket vb. örgütlü ve düzenli biçimde hizmet sunumu yapılan ticaret merkez ve odaklan da günlük yaşamımıza katılmıştır. Bu kullanımlar içinde konut bölgelerinde veya taşıt/trafik yükünün az olduğu yol akslarında yer seçilmektedir. Günümüzde ticari faaliyetler özel girişimcilerin yatırım yaptığı ve rekabet ortamının sağlanabildiği bir alan olup, kamu hizmeti yapmak üzere kurulmuş ve örgütlenmiş T.C.D.D Kurumunun mülkiyetindeki bir alanın "yeşil alan" sisteminden çıkanlarak bu Kurumca hangi nedenle ve hangi kamu hizmetine yararlı olmak üzere ticari faaliyet gösterilmesi gerektiği de belirsizdir. Dava konusu 15680 ada 17 ve 18 no'lu taşınmazların "yeşil alan'dan "ticaret" alanına dönüştürülmesinde şehircilik ve planlama esaslarına aykırılık bulunmaktadır.

2

(4)

SONUÇ

Yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda;

Dava konusu parsellerin plan değişiküğinden önceki 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlarda "Park" kullanımında olduğu, dava konusu meclis kararı ile bu taşınmazlar

"ticaret" kullanımına dönüştürülürken bölge içinde eşdeğer bir alan ayrılmadığı, ayrıca Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin Ek-l'deki standartlarında değişiklik yapıldığı ve yeşil alan standardı kişi başına 7 m2'den 10 m2'ye çıkartıldığı, bu nedenle dava konusu parsellerin "yeşil alan"dan çıkarılması ile kişi basma belirlenen "yeşil alan" dengesinin daha da bozulacağı, modern şehircilik anlayışında yeşil alanların çok yer tuttuğu ve gittikçe arttırıldığı,

Dava konusu parsellerin yakın çevresindeki Ankara Garı ilk Cumhuriyet Dönemi yapılarından olup, Ankara Gar Binası Türkiye'deki tüm demir yollan ağlarının kesim noktasında yer almaktadır. Trenler Gar binasına yaklaştıkça yeşil aks görünümü ortaya çıkmakta ve bir görüntü zenginliği oluşturduğu, bir kentin genel karakterini tarihi, kültürel ve mimari yapılar, açık ve yeşil alanlar ve bunların birbirleri ile uyumu, ilişkileri ve bütünlüğünün tayin ettiği, dava konusu parsellerin olduğu yer ile yakın çevresindeki yeşil aks Celal Bayar Bulvan ile Demir Yollan İstasyon binası arasında süreklilik gösterdiği, yeşil aks içinde ve dava konusu parsellere yaklaşık 90 metre uzaklıkta Devlet Demir Yolarına ait açık hava müzesi de bulunduğu, dava konusu parseller Devlet Demir Yollan alanında yer aldığı, açık hava müzesi ile birlikte yeşil aksta bir bütünlük oluşturmakta ve çevreye ortak bir kimlik kazandırdığı, bu nedenle "yeşil alan" bütünlüğü içindeki bir yerin ve herhangi bir kamu hizmeti ihtiyacı olmadığı halde "yeşil alan" sisteminde kesinti yaratılarak "ticaret" alanına dönüştürülmesinde kamusal ve toplumsal bir yarar olmadığa

Dava konusu parsellerin cephe aldığı Celal Bayar Bulvarı, Cebeci-Kurtuluş-Sıhhiye-Tandoğan-"Bahçeli-AŞTİ-Yenimahalle ile Konya karayoluna bağlantı sağlayan taşıt/trafik yükü yüksek ve günün doruk saatlerinde de duraksamaların oluştuğu ana arter bir yol güzergahı olduğu, Celal Bayar Bulvan, kuzey ve batı yönlere gidecek araçların doruk saatlerde büyük bir trafik yoğunluğu yaşandığı bir ulaşım aksı olması nedeniyle trafik yoğunluğu fazla olan bir ana arter yolda ilave ulaşım yükü getirecek kullanımlara yer ayrılması şehir plancılığı ile kesinlikle uyuşmadığı gibi kamu yararı da bulunmadığı.

Diğer taraftan günümüzde ticari faaliyetlerin özel girişimcilerin yatırım yaptığı ve rekabet ortamının sağlanabildiği bir alan olduğu, kamu hizmeti yapmak üzere kurulmuş ve örgütlenmiş T.C.D.D Kurumunun mülkiyetindeki bir alanın "yeşil alan" sisteminden çıkarılarak bu Kurumca hangi nedenle ve hangi kamu hizmetine yararlı olmak üzere ticari faaliyet gösterilmesi gerektiğinin de belirsiz olduğu,

Belirtilen bu görüşler doğrultusunda nazmı imar planlan tanımında olduğu üzere nazım imar planlarının problemleri çözmek üzere hazırlandığı, dava konusu plan değişikliği ile ise yeni sorunlar yaratıldığı, kaldırılan yeşil alan için bölge içerisinde eşdeğer yer ayrılmadığı, taşıt/trafik yükü fazla olan Celal Bayar Bulvarı'na ilave ulaşım yükü getirildiği, tarihi, kültürel ve mimari yapılarla bütünlük içindeki Gar istasyon binaları ile müzeden oluşan çevre görünümünün olumsuz etkileneceği ve herhangi bir kamu hizmeti gerekliliği de olmadığmdan dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin 3194 sayılı İmar Kanunu'na, ilgili yönetmeliklere, şehircilik ve planlama esaslarına ve kamu ile toplum yararına uygun olmadığı görüş ve kanaatine vanlmıştır.

Yüce Mahkemenize saygılarımızla sunarız. 06.02.2006

Prof. Dr. Şule Karaasian Y.Müh. Mimar - Şehir Plancısı G.Ü. Müh. Mim Fak Şeh. Böl. Pl. Bl.

Mühendisi G.Ü. Müh. Mim

Öğ.Gör Dr. Demet Erol Y. Şehir Plancısı G.Ü.

Müh. Mim. Fak Şeh.Böl. Pl. Bl.

(5)

T.C

A N K A R A

3. İDARE MAHKEMESİ Esas No: 2005/962

DAVACI VE YÜRÜTMENİN

Çağdaş Başkent Ankara Derneği - ANKARA DURDURULMASINI İSTEYEN

V E K İ L İ _____________________ : A v . Muzaffer Yılmaz

Cinnah Cad. No:17/15, Çankaya / ANKARA KARŞI TARAF (DAVALI) __________ : Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı - ANKARA V E K İ L İ _____________________ : Av. Daniye Öztürk Zat - Aynı yerde

İSTEĞİN ÖZETİ _________________ : Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 18.2.2005 gün ve 537 sayılı Nazım İmar Planı değişikliği kararının; kamu yararı hizmet gerekleri şehircilik ve planlama ilkeleri ile bağdaşmadığı, yeşil alanların azaltıldığı, haksız imar rantı sağlandığı, çarpık yapılaşmalara neden olduğu, yapı yoğunluğunun artırıldığı, bölgede kişi başına düşen sosyal donatı alanlarının azaldığı, mevzuata aykırı yapılara yasallık kazandırmaya yönelik bir girişim olduğu gerekçesi ile iptali ve yürütmenin durdurulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ ___________ : Mevzuata, şehircilik ve planlama ilkelerine uygun olarak gerçekleştirilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık olmadığı ileri sürülerek davanın ve yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Ankara 3. İdare Mahkemesi'nce işin gereği görüşüldü:

Dava, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 18.2.2005 gün ve 537 sayılı Nazım İmar Planı değişikliği kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılmıştır.

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 7/b maddesinde; "Çevre düzeni planına uygun olmak kaydıyla büyükşehir belediye ve mücavir alan sınırları içinde 1/5000 ve 1/25000 arasındaki her ölçekte nazım imar planı yapmak, yaptırmak ve onaylayarak uygulamak, büyükşehir içindeki belediyelerin nazım plana uygun olarak hazırlayacakları uygulama imar planlarını, bu planlarda yapılacak değişiklikleri, parselasyon planlarını ve imar ıslah planlarını aynen veya değiştirerek onaylamak ve uygulanmasını denetlemek, nazım imar planının yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıl içinde uygulama imar planlarını ve parselasyon planlarını yapmayan İlçe ve ilk kademe belediyelerinin uygulama imar planlarını ve parselasyon planlarını yapmak veya yaptırmak" Büyükşehir belediyelerinin görevleri arasında sayılmıştır.

3194 sayılı İmar Kanunu'nun 6. ve 8/b maddesinde imar planları nazım imar planları ve uygulama imar planları olarak hazırlanacağı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 3. maddesinde Nazım imar planı:

Onaylı hali hazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olan varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hazırlanan ve arazi parçalarının, genel kullanılış başlıca bölge tiplerini, bölgelerin geleceklerdeki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile

(6)

T.C

A N K A R A

3. İDARE MAHKEMESİ Esas No: 2005/962

ilkelerin, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır." ve Plan Değişikliği: Plan ana kararlarının sürekliliğini, bütünlüğünü, teknik ve sosyal donatı dengesini bozmayacak nitelikte bilimsel, nesnel ve teknik gerekçelere dayanan kamu yararının zorunlu kılınması halinde yapılan düzenlemeler olduğu belirtilmiştir.

Yine Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin İmar Planı Değişikliğinde Uyulması Gereken Esaslar ara başlıklı 27. maddesinde "imar planlarında bulunan sosyal ve teknik alt yapı alanlarının kaldırılması küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair ^ plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz. Zorunlu hallerde böyle bir değişiklik yapılabilmesi için 1) İmar planındaki durumu değişecek olan sosyal ve teknik altı yapı alanındaki tesisi gerçekleştirecek ilgili yatırımcı Bakanlık ve Kuruluşların görüşü alınacaktır.2) İmar planındaki bir sosyal ve teknik altyapı alanının kaldırılabilmesi ancak bu tesisin hizmet götürdüğü bölge içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması sebebiyle yapılabilir..." hükmü bulunmaktadır.

Dosyanın incelenmesinden, dava konusu 15680 ada 17 ve 18 nolu taşınmazların TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü mülkiyetinde olduğu, 1/'5000ve 1/1000 ölçekli planlarda Park kullanımında kaldığı, TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü Taşınmaz Mallar Daire Başkanlığının 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlarda park kullanımında kalan toplam 7.185 m2 yüzölçümlü 15680 ada 17 ve 18 parsellerin ticaret alanına dönüştürülmesi için 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği teklifi hazırlayarak onaylanması için 8.1.2005 tarih ve B. 11.2.DDY.0.84.00.06/72-01/26 sayılı yazı ekinde Büyükşehir belediyesine sunduğu, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 18.2.2005 tarih ve 537 sayılı oturumunda 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişiklik teklifi görüşülerek "konunun ve ekli 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin onaylandığı bu onay işleminden sonra değişikliğin 7.4.2005 tarihinde yerel bir gazetede yayınlandığı ve 7.4.2005 - 7.5.2005 tarihleri arasında belediye ilan panosunda askıya çıkartıldığı askı ve ilan süresinde herhangi bir itiraz olmadığı için planın kesinleştiği bunun üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Davacıların, yapılan değişikliğin kamu yararı hizmet gerekleri, şehircilik ve planlama ilkeleri ile bağdaşmadığı, yapı yoğunluğunun artırıldığı, bölgede kişi başına düşen sosyal donatı alanlarının azaldığı iddiaları üzerine Mahkememizin 30.9.2005 günlü kararı ile taşınmazın bulunduğu alanda keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, 16.12.2005 tarihinde yapılan keşif sırasında, Ankara İİi Çankaya İlçesi imarın 15680 ada 17 ve 18 nolu parsellerde 18.1.2005 gün ve 537 sayılı Ankara Büyükşehir Belediye Meclis Kararı ile 1/5000 ölçekli nazım imar planında yapılan değişiklikle park kullanımında ticaret alanına dönüştürülmesine ilişkin plan değişikliğini gerektiren zorunlu teknik nedenler bulunup bulunmadığı, bu değişiklik nedeniyle başka yerde eş değer park alanı ayrılıp ayrılmadığı, bu durum şehircilik ilkeleri ve planlama esasları ve kamu yararına uygun olup olmadığı sorulmuş, bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan raporda kaldırılan yeşil alan için bölge içerisinde eşdeğer yer ayrılmadığı, taşıt / trafik yolu fazla olan Celal Bayar Bulvarına ilave ulaşım yükü getirildiği, tarihi kültürel mimari yapılarla bütünlük içindeki Gar istasyon binaları ile müzeden oluşan çevre görünümünün olumsuz

(7)

T C

A N K A R A

3. İDARE MAHKEMESİ Esas No: 2005/962

etkileneceği ve herhangi bir kamu hizmeti gerekliliği olmadığından dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin 3194 sayılı İmar Kanununa ve ilgili yönetmeliklere şehircilik ve planlama esaslarına ve kamu ile toplum yararına uygun olmadığı belirtilmiş ve bilirkişi heyeti tarafından sunulan rapor mahkememizce yeterli görülmüştür.

Bu itibarla, mevcut imar planından değişiklik yapılmasını zorunlu kılan nedenlerle bulunmaması, kaldırılan yeşil alana eş değer çevrede yeşil alan ayrılmaması, bölgenin ulaşım yükünü artırması hususları dikkate alındığında dava konusu nazım imar planı değişikliğinin şehircilik ve planlama esaslarına ayrıca kamu yararına aykırı olarak gerçekleştirildiğinden dava konusu plan değişikliğinde hukuka uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, hukuka aykırı olan ve yürütülmesi halinde telafisi güç ve imkansız zararlara yol açabilecek olan dava konusu işlemin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27/2. maddesi uyarınca' teminat aranmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına, bu kararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde Ankara Bölge İdare Mahkemesi nezdinde itirazı mümkün olmak üzere 7.3.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

BAŞKAN ÜYE ÜYE

H.NEŞE SARI BEDRETTİN IŞILDAK DURMUŞ TAŞER

27055 32656 37999

(8)

T.C

A N K A R A

3. ARE MAHKEMESİ İD Esas No: 2005/962 Karar No: 2006/2409

D A V A C I ________ : Çağdaş Başkent Ankara Derneği - ANKARA _ V E K İ L İ _________ : Av. Muzaffer Yılmaz

Cinnah Cad. No:17/15, Çankaya / ANKARA

_________ : Ankara Büyükşehir Beiediye Başkanlığı - ANKARA _________ : Av. Daniye Öztürk Zat - Aynı yerde

D A V A L I V E K İ L İ

____ : Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 18.2.2005 gün ve 537 sayılı Nazım İmar Planı değişikliği kararının; kamu yararı hizmet gerekleri şehircilik ve planlama ilkeleri ile bağdaşmadığı, yeşil alanların azaltıldığı, haksız imar rantı sağlandığı, çarpık yapılaşmalara neden olduğu, yapı yoğunluğunun artırıldığı, bölgede kişi başına düşen sosyal donatı alanlarının azaldığı, mevzuata aykırı yapılara yasallık kazandırmaya yönelik bir girişim olduğu gerekçesi ile iptali istenilmektedir.

DAVANIN ÖZETİ

SAVUNMANIN ÖZETİ : Mevzuata, şehircilik ve planlama ilkelerine uygun olarak gerçekleştirilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık olmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Ankara 3. İdare Mahkemesi'nce işin gereği görüşüldü:

Dava, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 18.2.2005 gün ve 537 sayılı Nazım İmar Planı değişikliği kararının iptali istemiyle açılmıştır.

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 7/b maddesinde; "Çevre düzeni planına uygun olmak kaydıyla büyükşehir belediye ve mücavir alan sınırları içinde 1/5000 ve 1/25000 arasındaki her ölçekte nazım imar planı yapmak, yaptırmak ve onaylayarak uygulamak, büyükşehir içindeki belediyelerin nazım plana uygun olarak hazırlayacakları uygulama imar planlarını, bu planlarda yapılacak değişiklikleri, parselasyon planlarını ve imar ıslah planlarını aynen veya değiştirerek onaylamak ve uygulanmasını denetlemek, nazım imar planının yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıl içinde uygulama imar planlarını ve parselasyon planlarını yapmayan İlçe ve ilk kademe belediyelerinin uygulama imar planlarını ve parselasyon planlarını yapmak veya yaptırmak" Büyükşehir belediyelerinin görevleri arasında sayılmıştır.

3194 sayılı İmar Kanunu'nun 6. ve 8/b maddesinde imar planları nazım imar planları ve uygulama imar planları olarak hazırlanacağı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 3. maddesinde Nazım imar planı: Onaylı hali hazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olan varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hazırlanan ve arazi parçalarının, genel kullanılış başlıca bölge tiplerini, bölgelerin geleceklerdeki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerin, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte

Esas No: 2005/962 Karar

No: 2006/2409

(9)

T.C

A N K A R A

3. İDARE MAHKEMESİ

2

düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır." ve Plan Değişikliği: Plan ana kararlarının sürekliliğini, bütünlüğünü, teknik ve sosyal donatı dengesini bozmayacak nitelikte bilimsel, nesnel ve teknik gerekçelere dayanan kamu yararının zorunlu kılınması halinde yapılan düzenlemeler olduğu belirtilmiştir.

Yine Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin İmar Planı Değişikliğinde Uyulması Gereken Esaslar ara başlıklı 27. maddesinde "imar planlarında bulunan sosyal ve teknik alt yapı alanlarının kaldırılması küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz. Zorunlu hallerde böyle bir değişiklik yapılabilmesi için 1) İmar planındaki durumu değişecek olan sosyal ve teknik altı yapı alanındaki tesisi gerçekleştirecek ilgili yatırımcı Bakanlık ve Kuruluşların görüşü alınacaktır.2) İmar planındaki bir sosyal ve teknik altyapı alanının kaldırılabilmesi ancak bu tesisin hizmet götürdüğü bölge içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması sebebiyle yapılabilir..." hükmü bulunmaktadır.

Dosyanın incelenmesinden, dava konusu 15680 ada 17 ve 18 nolu taşınmazların TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü mülkiyetinde olduğu, 1/5000ve 1/1000 ölçekli planlarda Park kullanımında kaldığı, TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü Taşınmaz Mallar Daire Başkanlığının 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlarda park kullanımında kalan toplam 7.185 m

2

yüzölçümlü 15680 ada 17 ve 18 parsellerin ticaret alanına dönüştürülmesi için 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği teklifi hazırlayarak onaylanması için 8.1.2005 tarih ve B. 11.2.DDY.0.84.00.06/72-01/26 sayılı yazı ekinde Büyükşehir belediyesine sunduğu, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 18.2.2005 tarih ve 537 sayılı oturumunda 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişiklik teklifi görüşülerek "konunun ve ekli 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin onaylandığı bu onay işleminden sonra değişikliğin 7.4.2005 tarihinde yerel bir gazetede yayınlandığı ve 7.4.2005 - 7.5.2005 tarihleri arasında belediye ilan panosunda askıya çıkartıldığı askı ve ilan süresinde herhangi bir itiraz olmadığı için planın kesinleştiği bunun üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Davacıların, yapılan değişikliğin kamu yararı hizmet gerekleri, şehircilik ve planlama ilkeleri ile bağdaşmadığı, yapı yoğunluğunun artırıldığı, bölgede kişi başına düşen sosyal donatı alanlarının azaldığı iddiaları üzerine Mahkememizin 30.9.2005 günlü kararı ile taşınmazın bulunduğu alanda keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, 16.12.2005 tarihinde yapılan keşif sırasında, Ankara İli Çankaya İlçesi imarın 15680 ada 17 ve 18 nolu parsellerde 18.1.2005 gün ve 537 sayılı Ankara Büyükşehir Belediye Meclis Kararı ile 1/5000 ölçekli nazım imar planında yapılan değişiklikle park kullanımından ticaret alanına dönüştürülmesine ilişkin plan değişikliğini gerektiren zorunlu teknik nedenler bulunup bulunmadığı, bu değişiklik nedeniyle başka yerde eş değer park alanı ayrılıp ayrılmadığı, bu durum şehircilik ilkeleri ve planlama esasları ve kamu yararına uygun olup olmadığı sorulmuş, bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan raporda; kaldırılan yeşil alan için bölge içerisinde eşdeğer yer ayrılmadığı, taşıt / trafik yolu fazla olan Celal Bayar Bulvarına ilave ulaşım yükü getirildiği, tarihi kültürel mimari yapılarla bütünlük içindeki Gar istasyon binaları ile müzeden oluşan çevre görünümünün olumsuz etkileneceği ve herhangi bir kamu hizmeti gerekliliği olmadığından dava konusu 1/5000

Esas No: 2005/962 Karar No: 2006/2409

ölçekli nazım imar planı değişikliğinin 3194 sayılı İmar Kanununa ve ilgili yönetmeliklere

şehircilik ve planlama esaslarına ve kamu ile toplum yararına uygun olmadığı belirtilmiş ve

bilirkişi heyeti tarafından sunulan rapor mahkememizce yeterli görülmüştür.

(10)

T.C

A N K A R A

3. İDARE MAHKEMESİ

3

Bu itibarla, mevcut imar planından değişiklik yapılmasını zorunlu kılan nedenlerle bulunmaması, kaldırılan yeşil alana eş değer çevrede yeşil alan ayrılmaması, bölgenin ulaşım yükünü artırması hususları dikkate alındığında dava konusu nazım imar planı değişikliğinin şehircilik ve planlama esaslarına ayrıca kamu yararına aykırı olarak gerçekleştirildiğinden dava konusu plan değişikliğinde hukuka uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemi iptaline aşağıda dökümü yapılan 1.303.55 YTL yargılama,gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 275 YTL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta giderinin istemi halinde davacıya iadesine, bu kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde Danıştay nezdinde temyizi mümkün olmak üzere 29.11.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

BAŞKAN H.NEŞE SARI 27055

ÜYE

BEDRETTİN IŞILDAK 32656

ÜYE MURAT

DOĞAN 101108

Referanslar

Benzer Belgeler

(3) Galata Vergi Dairesinin 993 004 2677 vergi nolu mükellefi Adnan YÜKSEL , hakkında düzenlenen 30.09.2015 tarih ve 2015-A-2191/30 sayılı vergi tekniği raporu ve ekleri

Dava konusu: Dava 01.04.2003 tarihinde, davalı idarece meri imar planına ve Kültür Bakanlığı İstanbul II Numaralı Kültür ve Tabiat varlıklarını Koruma Kurulu

Mahkemece bilirkişi heyetimizden Temelli Belediye Meclisinin 09.08.2006 tarih ve 121 sayılı kararı ile kabul edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planı işlemi ile bu

İsmail Uğur tarafından bilirkişi olarak seçildik ve 23.10.2008 tarihli keşif ve bilirkişi incelemesi sırasında bilirkişilerden; Mamak Belediye Meclisi'nin 06.02.2006 günlü ve

kullanımına ayrılan 1.345 m2 yüzölçümlü 16190 ada 1 sayılı parselin kullanım amacına "sağlık"' fonksiyonu da ilave edildiği, parsel alanı ile inşaat alanının

alan ihtiyaçları doğrultusunda artırılmasının talep edildiği, Bu doğrultuda, imar ve Şehircilik Müdürlüğünce hazırlanan 1/1000 ölçekli plan değişikliği teklifi ile

kararı alınmış ve Danıştay 6. İdare Mahkemesi tarafından yaptırılan ikinci bilirkişi incelemesinde 5972 ada 6, 8, 9 sayılı parsellerin "Özel Eğitim

Olayda, uyuşmazlığa konu davalı Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin dava konusu edilen 17.03.2006 tarih ve 788 sayılı 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1.000