KORONER ARTER HASTALIĞI
Doç. Dr. M. Hakan TAŞOLAR
İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi
Kardiyoloji ABD
ENDOTEL DİSFONKSİYONU (ERKEN ATEROSKLEROZ)
- Endotel hücrelerin fonksiyonlarında bozulma
- İntima tabakasında lipid birikimi ile karakterize
ATEROSKLEROZ GELİŞİMİ
YAĞLI ÇİZGİLER: Okside LDL yi fagosite ederek köpük hücrelerine dönüşen makrofajların
birikmesiyle oluşur.
FİBRÖZ PLAK :Yağlı çizgilenmelere düz kas
hücreleri ve fibroblast proliferasyonu ve
migrasyonu eklenmesi ile oluşur.
Köpük hücreleri
Yağlı çizgilenme
Orta dereceli
lezyon Aterom Fibröz
plak
Komplike Lezyon/Rüptür
Endotel disfonksiyonu
Düz kas ve kollajen
1. dekaddan itibaren 3. dekaddan itibaren 4. dekaddan itibaren
Büyük ölçüde lipid birikimi nedeniyle büyüme Tromboz,
hematom
ATEROSKLEROZ GELİŞİMİ
PATOFİZYOLOJİSİ
• Angina pektoris kalp kasına gelen oksijen ile miyokardın ihtiyaç duyduğu oksijen miktarı arasındaki dengesizlik sonucu oluşur.
• En sık nedeni koroner arterlerin atherosklerozis nedeni ile tıkanmasıdır. Angina eşiği çoğu hastada değişkendir.
• İskeminin başlaması; kalp hızının yüksekliği ve süresi , koroner arterlerin tonusu ile yakından ilişkilidir.
• Angina pektoris;
• Fiziksel aktivite
• Emosyonel durum
• Mental stres ile provoke edilebilir
KORONER ARTER HASTALIĞI NEDİR ? (ATEROSKLEROTİK)
• Major epikardiyal koroner arterlerin aterosklerotik daralmasıdır.
• En sık görülen kalp hastalığıdır,
• İleri evrelerde kalp krizine ve ölüme yol açabilir .
Ateroskleroz
Ölümün en sık nedeni
Süreç doğumla birlikte başlar
Anjiyografik olarak önemli KAH
- Koroner arterlerde >%70 darlık
- Sol ana koroner arter >%50 darlık olması
Ateroskleroz-Klinik Şekilleri
Koroner ateroskleroz – Angina pektoris
– Miyokard infarktüsü
Serebrovasküler ateroskleroz – Geçici iskemi atakları (TIA) – İnme
Periferik vasküler ateroskleroz – İntermittan klaudikasyon
Renal arter darlığı
Abdominal Aort Anevrizması
KAH - KLİNİK YANSIMALARI
Plak yırtılması / fissür & tromboz Aterosklerotik
plak Fibröz
plak
ST-Elevasyonlu Mİ
ST Elevasyonlu olmayan Mİ
Kararsız Angina Pektoris
Kararlı Angina Pektoris
Aterosklerotik Kalp Hastalıkları
Kararlı Angina Pektoris
Kararsız Angina Pektoris
Non-ST Elevasyonlu Miyokard İnfarktüsü
ST Elevasyonlu Miyokard İnfarktüsü
İskemik Kardiyomiyopati
Angina Pektoris Lokalizasyonu
• Genellikle retrosternal, huzursuzluk veren bir his olarak tarif edilen anjina farklı alanlara yayılabilir ve farklı alanların ağrısı olarak ifade edilebilir.
• Ağrı;
• Sol kol ulnar yüzeye kadar
• Sağ kola ve heriki omuzun dış yüzeyine
• Epigastriuma
• Sırta ve bel bölgesine
• Çeneye, boyuna, enseye ve kulak bölgesine yayılabilirler.
FIGURE 3–2. Myokardiyal iskemide ağrı paternleri. Genellikle göğsün tamamına veya br kısmına, göğsün sol tarafına, boyna, sol önkolun ve elin ulnar tarafına yayılan ağrı mevcuttur. Ciddi iskemik ağrılarda sağ göğüs ve sağ kolada yayılım görülür, ancak bu alanların izole tutulumları nadirdir. Diğer alanlara, çene, epigastriuma, ve sırta yayılım daha az görülür. (From Horwitz LD: Chest pain. In Horwitz LD, Groves BM [eds]: Signs and Symptoms in Cardiology. Philadelphia, JB Lippincott, 1985, p 9.)
• W.B. Saunders Company items and derived items copyright © 2001 by W.B Saunders Company.
Kararlı Angina
• Son 60 gün içerisinde ağrının sıklığı, süresi ya da başlatan nedenlerde değişiklik olmamıştır.
• Ağrının süresi 10 dakikanın altında
• Hastaların en az %90’ında bir veya daha fazla arterde
%70 veya daha fazla darlık söz konusudur.
• Vakaların %10 unda ateromatöz daralma, koroner arter
spazmı veya küçük damar hastalığı söz konusudur.
Prinzmetal Angina
• Nadir görülen bu durum koroner arter spazmına bağlı gelişir.
• Çoğunlukla ekzantrik darlık bulunan damarda dinamik bir değişiklik söz konusudur.
• Ağrı tipik olarak istirahat sırasında gelişir.
• Birkaç dakikalık ağrı sırasında EKG ‘de ST yükselmesi görülür
Angina ve Ayırıcı Tanı
• Gastroözofajiyal reflü,
• özofagus spazmı,
• peptik ülser,
• safra taşı,
• kas-iskelet sistemi hastalıkları,
• anksiyete ile ilgili non-spesifik göğüs ağrıları ayırıcı
tanıda ilk akla gelecek kalp dışı ağrı nedenleridir.
Teşhis Basamakları
• Hastanın şikayetleri / Fizik muayene
• EKG/Kan tahlilleri
• Eko / Stress eko
• Stress Test ( efor testi)
• Miyokardiyal perfüzyon sintigrafisi
• Koroner anjiyografi ( revaskülerizasyon ön görülmeli)
• Tedavi
Teşhis Basamakları
Fizik Bulgular:
• Hastalar ağrı sırasında endişeli soluk görünümlü, terli olabilir. Ancak anginaya ait bir fizik muayene bulgusu yoktur.
• Geçici mitral yetmezliği üfürümü, 3. veya 4. kalp sesi, aort darlığı, hipertrofik kardiyomiyopatinin angina nedeni olduğu durumlarda bunlara has üfürümler duyulabilir.
Teşhis Basamakları
İstirahat EKG:
• Göğüs ağrısı tanımlayan her hastaya EKG çekilmelidir.
• Çoğu kez EKG normaldir.
• Ağrı sırasında iskemiye ait ST değişiklikleri, eski MI varsa buna ait bulgular saptanabilir.
• Istirahat EKG değişiklikleri olan KAH'da prognoz daha
kötüdür.
Teşhis Basamakları
Fonksiyonel Testler
a) Egzersiz elektrokardiyografisi: bisiklet ergometre veya tredmil (koşubandı)
Egzersiz sırasında herhangi bir derivasyonda 1 mm'den fazla horizontal veya aşağı eğimli ST çökmesi iskemi yönünden pozitif olarak kabul edilir.
Teşhis Basamakları
Fonksiyonel Testler
d) Stres ekokardiyografisi:
• İstirahatte yapılan ekokardiyografi kalp boşluklarının genişliği, duvar hareket bozuklukları ve ejeksiyon fraksiyonunu (EF)
saptayarak indirekt olarak KAH tanısına yardımcı olur.
• Ayrıca kapak hastalığı, hipertrofik kardiyomiyopati gibi anginaya neden olabilecek diğer durumların dışlanmasını sağlar .
• Dipiridamol, dobutamin, adenozin gibi ajanlar farmakolojik stres amacıyla kullanılmaktadır. Günümüzde ençok tercih
edilen ajan dobutamindir. Dobutamin stres ekokardiyografisi,
KAH tanısı yanında miyokard canlılığını gösterme amacıyla da
kullanılmaktadır.
Teşhis Basamakları
Fonksiyonel Testler
c) Miyokard perfüzyon sintigrafisi (MPS):
• Çoğukez fizik egzersizle, yeterli egzersiz yapamayanlarda dipiridamol ve dobutamin gibi farmakolojik stres ajanlarıyla uygulanır.
• En sık kullanılan izotoplar talyum 201 ve teknisyuma bağlanan sestamibi ve tetrofosmin gibi ajanlardır.
• MPS'nin KAH tanısında duyarlılık ve özgüllüğü %90 düzeylerindedir. Tanı değeri egzersiz EKG'den fazla olup ayrıca iskemiyi lokalize etmek de mümkündür . Görüntülerin yorumlanmasında deneyim, MPS 'nin tanı değerini arttıracaktır.
• MPS'de saptanan birden fazla damar bölgesinde defekt, akciğer/kalp talyum oranı artışı, geçici sol ventrikül dilatasyonu gibi bulgular yüksek riskli hastaların tanınmasında özgüllüğü çok yüksek parametrelerdir.
Koroner anjiyografi:
Koroner arter darlığının anatomik önemini göstermede en güvenilir
yöntemdir. Kronik stabil anginada aşağıdaki durumlarda koroner anjiyografi yapılması önerilmektedir :
• Tedaviye iyi yanıt vermeyen ciddi angina: Kanada Kalp Derneği (CCS) sınıflamasına göre sınıf III angina.
• Miyokard infarktüsü sonrası angina veya düşük iş yükünde iskemi saptanan CCS sınıf l-II angina.
• Dal bloklu kişilerde kronik stabil angina ve MPS'de iskemi
• Aort anevrizması, karotis ve femoral arterlere cerrahi girişim düşünüldüğünde
• Daha önce revaskülarizasyon yapılanlarda ciddi angina
• Ciddi ventriküler aritmiler
• Mesleki nedenlerle (pilot, uzun yol şöforleri gibi) kesin tanı gereği
TEDAVİ
TEDAVİ
Antianjinal tedavi - Beta blokerler
- Kal.kanal blokerleri - Nitratlar.
- Kısa, orta uzun etkili
- Ranolazin (geç Na, kanal bloku yapar ) (cal. Hücre içine girişine inh.eder, )
- Antiplateletler
- Risk faktörleri
- Girişimsel tedavi
Koroner Arter Hastalığının Risk Faktörleri Nelerdir?
Değiştirilemez risk faktörleri:
•Yaş
•Birinci derece akrabalarda Koroner Arter hastalığı olması
Koroner Arter Hastalığının Risk Faktörleri Nelerdir?
Değiştirilebilir Risk Faktörleri
• Sigara kullanımı,
• Stres,
• Obezite,
• Pasif yaşam şekli
Koroner Arter Hastalığının Risk Faktörleri Nelerdir?
Kontrol edilebilir risk faktörleri:
• Diyabet (Şeker Hastalığı )
• Hipertansiyon ( Yüksek tansiyon)
• Kolesterol ( kan yağları) yüksekliği
KV RİSK
DEĞERLENDİRME
• SCORE KV risk skorlama tablosu
RİSK KATEGORİLERİ
Korunma Önlemleri 1.TÜTÜN KULLANIMI
• Tütün kullanımıyla ilişkili riskler sadece direk kullanımla değil pasif içicilikle de bağlantılıdır
• Sağlıklı bir toplum için tütün kullanımının engellenmesi, dumansız bir çevrenin yaratılması ve sigara kullanan kişilerin sigarayı bırakması için politikalar geliştirilmelidir
1.TÜTÜN KULLANIMI
2. YETERSİZ FİZİKSEL AKTİVİTE
• En az bir haftada 5 kez 30 dakikadan daha az süreli orta dereceli aktivite ya da bir haftada 3 kez 20 dakikalık ağır aktivite önerilmektedir.
• % 20-30 daha yüksek mortalite riski!!!
• Fiziksel aktivite enerji dengesi ve kilo kontrolünde anahtar role sahiptir.
• Ayrıca fiziksel aktivite endotelyal fonksiyonu düzeltir.
• Ek olarak fiziksel aktivite; kilo kaybı, glisemik kontrol, kan basıncı, lipid profili, insülin duyarlılığında düzelmeyle ilişkilidir.
3. ALKOL KULLANIMI
• Alkol tüketimi ile kalp ve damar hastalıkları riski arasında ilişki vardır.
• Alkol kullanımı kalp kasında hasara yol açabilir, kardiyak aritmiye sebep olabilir ve inme riskini artırır.
4. BESLENME ÖNERİLERİ
5. OBEZİTE
5. OBEZİTE
• Kilolu olma hali ve obezite ile kalp ve damar hastalıklarına bağlı morbidite ve mortalite arasında ilişki mevcuttur.
• Obezitenin yüksek kan basıncı, glukoz intoleransı, tip 2 diyabet ve dislipidemi gibi kalp ve damar hastalıkları risk faktörleri ile kuvvetli ilişkisi vardır.
• Koroner kalp hastalığı, iskemik inme, tip 2 diyabet riski artan beden kütle indeksi ile artmaktadır.
6. HİPERTANSİYON - TANIM
6. HİPERTANSİYON
• Yüksek kan basıncı, koroner kalp hastalığı ve serebrovasküler hastalık için majör risk faktörüdür.
• Aynı yaş grubunda 115/75 mmHg’dan itibaren kan basıncındaki her 20/10 mmHg’lık artış kalp ve damar hastalıkları riskini iki katına çıkarmaktadır.
• Ek olarak yüksek kan basıncı kalp yetmezliği, renal yetmezlik, periferik damar hastalığı, retinal kan damarlarında bozulma ve görme kaybına yol açar
7. DİYABET
7. DİYABET TANI KRİTERLERİ
7. DİYABET
• Diyabetli kişilerde mortalitenin yüzde 60’nın nedeni kalp ve damar hastalıklarıdır.
• Tip 1 veya tip 2 diyabetli kişilerde kalp ve damar hastalıkları olay sıklığı 2-3 kat daha fazladır.
• Kalp ve damar hastalıkları riski yüksek glukoz değerleri ile artar.
• Ayrıca anormal glukoz regülasyonu santral obezite, yüksek kan
basıncı, düşük HDL kolesterol, yüksek trigliserid seviyeleri gibi bilinen kalp ve damar hastalıkları risk faktörleri ile birlikte olma eğilimindedir.
8. HİPERLİPİDEMİ
• Yüksek kan total ve LDL kolesterolü kalp krizi ve inme riskini artırır.
• Hipertrigliseridemi ve düşük HDL kolesterolü KVH’nın bağımsız risk faktörleridir.
• Statinlerin aterosklerotik KVH olayları üzerine olumlu etkileri vardır.