• Sonuç bulunamadı

İyi değerlendirilmiş "akut karın" olgularında

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İyi değerlendirilmiş "akut karın" olgularında "

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Eııd.-uıp. ve Miııimal İııvaziv Cerrnlıi 1998; 1:51-55 İNEKOLO İ

İyi değerlendirilmiş "akut karın" olgularında

operatif laparo skopi i yi b i r uy gulama mıdır?

Hikmet HASSA (*), Başar TEKİN (**), Attila YILDIRIM (*), Sinan ÖZALP (*), Ömer YALÇIN (***·)

ÖZET

Amaç: Minimal invaziv cerrahi olarak laparoskopi- nin akut kann tablosundaki yerini belirlemek.

Yöntem: Klinik olarak akut kann bulgulan olan, pre- operatif tetkikleri tamamlan abilen ve operatif lapa- roskopi ile değerlendirilip aynı seansta gerekli cer- rahi girişimi laparoskopik olarak yapılmış 20 olgu retrospektif olarak değerlendirilmiştir.

Bulgular: Preope ratif ön tanı ile postoperatif tanı ara-

sındaki uyumu en fazla olan ektopik gebelik olgula-

idi (% 66). PID olgulannda tanının laparoskopi ile

doğrulanması % 16.6 olguda gerçekleşti. Ektopik ge- belik olgularının % 66.6'sına lineer salpingostomi

yapılarak rezeks iyon yapmadan konservatif tedavi

yapılabildi. Ektopik gebelik saptanan 9 olgunun 3'üne (% 33.3) konservatif girişimin mümkü n ol-

maması nedeniyle salpenjektomi ve segme ntal re- zeksiyon yapıldı.

Soııuç: Laparoskopik cerrahi akut karın tablosunda,

tanı ile tedaviyi aynı zamanda ve hastaya en az za-

rarın verilerek yapıldığı bir uygulamadtr.

Anahtar kelimeler: Akut karın, operatif laparoskopi, ektopik gebelik, PID

GİRİŞ

Akut karın tablosu klinik olarak şiddetli karın ağrısı, birlikte bazen bulantı-kusma, şok, karın

adale rijiditesi, "rebount" ile görülen ve ön ta-

nılar olabilse de çoğu kez kesin tanısı konama-

mış, kesin tanısı konamadığı için ya da tedavi

amacıyla laparotomi yapılması endike olan ciddi klinik tablodur. Tedavisi cerrahi olmayan ve kesin tanısı konmuş olgular dışındaki du-

(•) Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Has-

talıkları ve Dgğum Anabilim Dalı, Prof. Dr.

( .. ) Osmangazi Universitesi Tıp Fakültesi Kadın Has-

talıkları ve Dgğum Anabilim Dalı, Doç. Dr.

(• .. ) Osmangazi Universitesi Tıp Fakültesi Kadın Has-

talıkları ve Doğum Anabi.lirn Dalı, Y. Doç. Dr.

SUMMARY

ls laparoscopic surgen1 a good way itı a well

evalııated acııte abdomeıı

Objective: To investigate the importance of laparos- copy in acute abdomen.

0

Methods: Twenty cases of laparoscopic surgery for acute abdomen were carried out retrospective ly.

Results: The most accurate preopera tive diagnos is was ectopic pregnancy (66 %). in PID cases, laparos- copic findings were present only in 16.6 % cases. La- paroscopic procedure in ectopic pı:egnancy was li- neer salpingostomi in 66.6 % cases. But in 3 cases out of 9 (33.3 %), conseıvative procedure couldn't be done, and salpingectomy or segmental resection were prefered in these cases.

Coııclıısio,ı: Laparoscopic surgeı:y is the safest met- hod of diagnosis and therapy in well documented acute abdomen.

Key words: Acute abdomen, operative laparoscopy, ectopic pregnancy, PID

rumJarda laparotomi yerine uygulanan laparos- kopik yaklaşım hem minimal invaziv olması

hem de laparotomideki cerrahinin uygulanabil- mesi ilgiyi laparoskopik cerrahiye çekmiştir.

Deneyimli bir hekimin bulunmahalinde akut

karın nedeni olabilecek ektopik gebelik, korpus luteum kisti ve kanaması, over torsiyonu gibi etyolojik nedenlerin operatif laparoskopi ile te- davisi de yapılabilecektir 0-4)_

Operatif laparoskopi yapılmasının kontrendike

olduğu yaygın peritonit, aşikar hemoperito- neum, hemi ve intestinal obstrüksiyon dikkatle ekarte edilmelidir.

(2)

Adneks torsiyonun kesin tanısı ancak direkt gözlem (laparotomi veya laparoskopi) ile kona- bilir. Torsione olmuş adneks, detorsiyone edil- mesi sonrası oluşan iskeminin düzelme derece- sine göre korunmaya çalışılır. Korunamayacak durumdaki adneksler laparoskopik yoldan eks- tirpe edilir. Laparoskopik girişim aynı zaman- da torsiyonun nedenin e de (adezyon, over kisti, tuba! gebelik) girişim imkanı sağlar 0,5).

Kantitatif P-hCG tayinleri ve gelişen USG ola-

nakları ile ektopi k gebeliğin tanısının tuba! rüp- tür öncesinde konulabilm esine imkan tanımak­

tadır. Operat if Laparoskopi bu düzeyde ki ek- topik gebelik olgularında tanının doğrulanması

ve tedavisi için güvenle kullanılabilmekte ve te- davide alhn standart olarak kabul edilmektedir.

Hastanın fertilite arzusu gözönüne alınarak mi- nimal invaziv olarak konservatif cerrahi gi-

rişimler uygulanabilir 0,5)_

İstmus ve proksimal ampu llada yerleşim göste- ren ektopik gebelikte, lezyon alanına anteme- zenterik yüzden lineer insizyonla salpingosto- mi yapılarak (yani tuba açık bırakılarak) ya da

açılan yerin yeniden onarılması ile salpingoto- mi yapı!arak sonlandml abilir. Eğer kitle çapı 3 cm'den büyükse oluşan hasarın fazlalığı ne- deniyle tercih edilmesi gereken segmenter re- zeksiyondur. Bunun için mezosalpinksten baş­

layarak lezyonun bulunduğu tubal segme nt bipolar elektrokoter ile hemostaz yapılarak çıka-rılır. Tuba uçuca anastomoz yapılabilecek

şekilde rezeke edilir. İyileşme sonrası mikrocer- rahi koşullarında reanastomoz yapılabilmek­

tedir Cl.Sl.

Parsiyel veya total salpenjektomi, ileride gebe- lik arzusu olmayan hastalarda ya da rüptür ne- deniyle tubanın ileri dereced e harabiyete uğ­

radığı veya yaygın adezyonlar . nedeniyle kon- servatif girişimin mümkün olmadığı olgularda uygulanabilecek diğer tedavi yöntemleridir.

Tuba ektopik gebelik yerleşimin proksimalin - den başlayarak çıkarılabilir 0,5)_

Terminal ampu ler gebelikler için tuba! aspiras- yon ya da "milking" de denenmiş, ancak bu yöntemle tekrar tuba! gebelik olma riskinin

Eııd.-Lııp. ve Miııiıııal lııvaziv Cerrnlıi 1998; 1:51-55

yüksek olması ve laparotomi gerektirecek ka-

namaların olması nedeniyl e vazgeçilmiştir. Bu nedenle, bu tip olgularda fertilite yeteneğinin azaltılmaması için fimbriektomi sonrası salpin- gostomi veya konservatif parsiyel salpenjekt o- mi yapılır 0,5)_

Laparoskopik yoldan tedavi edilen ektopik ge- belik olguların trofoblastik hastalık yönünden bir iki hafta P-hCG tayinleri ile takibi gerekir

(1,5)

PID'in kesin tanısını koydura cak non-inva ziv bir yöntem bulunana kadar laparoskopik tanı altın standart olarak kalacaktır. Laparo skopi ile pelvik boşluklar, üst abdomen serbest ve loküle pürülan materyal açısından gözden geçirilir.

Pürülan sıvı aspire edilir ve mikrobiy olojik de-

ğerlendirme yapılır. Adezyonlar açılır ve abse kavitesi drene edilir. Kronik olgularda, akut PID'nin tersine adezyonlar dens olur, adezyo- lizis teknik olarak zordur ve komplikasyon riski taşır (1,5)_

GEREÇ ve YÖNTEM

Osmangazi Üniver sitesi Tıp Fakültesi Kadın

Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nda 12 Ocak 1995-25 Mart 1997 tarihleri arasında ope- ratif laparoskopi uygulanan 20 akut karın ol- gusu çabşmaya alındı. Olguların kJinik verileri, laparoskopik bulguları ve yapılan operatif gi-

rişimler üreme endokrin olojisi ve infertilite

kayıt dosyalarından retrospektif olarak de-

ğerlendirildi.

Akut karın, PID, tubo-ovaryen abse (TOA) ve ektopik gebelik ön taları ile laparoskopi ya-

pılan olgularda kesin tanı konulmadan önce öy- küleri, fizik muay eneleri ve pelvik muay eneleri

yapıldı. Transvajinal ve/veya transabdominal USG ile pelvik organlar değerlendirildi, he- moglobin (Hb), hematokrit (Hct), beyaz küre (BK), HCG tayinleri yapıldı, gerekli olanlard a transvaji nal cuJ-de-sac aspirasyonu yapıldı, ol- gular ya acil şartlarda veya 1-7 günlük izlemde, klinik ve laboratuar bulgula ra göre laparosko- piye alındılar. USG, tüm olgularda 3.75 mHz konveks probun kullanıldığı abdominal yolla

(3)

H. Hırssa ve ark. İyi değerlendirilmiş "akut karın" olgıılnrıııda operntif lırparoskopi iyi bir uygulama mıdır?

Tablo l. A½ut batın nedeniy le operatif laparoskopi yaptlan olguların ön_ tanıları ve operasyona kadar geçen süreleri

OPERASYONA ALINMA SÜRELERİ

Ön tanı Acil lgün 2-3 gün 4-6 gün Toplam

--·- ---

Ektopik gebelik 3 2 3 4 12

PID 4 2 6

Torsiyonc over kisti 1 1

Kanamalı korpus luteum 1 1

__ ___

,..

_____

Toplam 3 2 9 6 20

Tablo 2. Akut karında klinik ön tanı ile operasyon bulgusunu n kaı-şılaştuılması

KLİNİK ÖN TANI

Laparoskopi bulgusu Ektopik gebelik Over kist torsiyonu Over kist rüptürü PID Toplam Ektopik gebelik

Over kisti Adezyon

Korpus luteum rüptürü PID

Patoloji saptanmayan Toplam

8

2 1 12

ve/veya 5 mHz vajinal probun kullanıldığı

transvajinal yolla real-time olarak yapıldı (Tos- hiba-Sonolayer 250 A).

BULGULAR

Akut karın olgularının klinik izlemi nedeniyle

farklı zamanda opere edildiler. Tablo 1 'de akut

batın nedeniyle operatif laparoskopi yapılan ol-

guların ön tanılan ve operasyona kadar geçen süreler verilmektedir.

Ektopik gebelik şüphesi olan 12 olgudan 3'ü (%

25) acil olarak operasyona alınırken, diğer 9 (% 75) olguda hastaların hemodinamik olarak sta- bil olması nedeniyle hCG düzeyleri takibi son-

rasında yükselen hCG varlığında operasyon ka-

rarı verilmiştir. PID düşünülen 6 olgudan 4'ü (% 66.6) antibiyotik basısını takiben operasyona

alınmış, diğer 2 (% 33.3) olguda klinik bul-

guların hafif olması nedeniyle acil opere edil-

memiş, 4-6. günlerde operasyona alınmıştu.

Akut karın nedeniyle operatif laparoskopi ya-

pılan olgularda klinik ön tanı ile operasyon bul- gusunun karşılaştırılması Tablo 2'de verilmiştir.

1 9

1 1

1 2

1 2

1 4

1 2

---

6 20

Akut bahn olgularında klinik ön tanı ile lapa- roskopi tanısı arasında en fazla uyum ektopik gebelik olgularında (% 66.6) tespit edilmiştir.

Klinik olarak PID düşünülen-olguların ancak % 16.6'sında laparoskopide PID saptanmıştır.

Ektopik gebelik olgulanmızın tümü tuba] yer-

leşimli idi, bunlardan % 88.S'i ampuller kesim- de, % 11.2'si istmik bölgede olduğu saptandı.

Ampuller yerleşimli 8 olgunun 6'sında (% 75.0) lineer salpingostomi yapılırken, 1 (% 12.5) ol- guda salpinjektomi ve 1 olguda da (% 12.5) seg- mental rezeksiyon yapıldı. İstmik yerleşimli 1 ektopik gebelik olgusunda ise lineer salpingos- tomi uygulandı. İki olguda aktif kanamalı kor- pus luteum için hemostaza yönelik monopolar ve bipolar koter kullanılmış, postoperatif ol- guda progesteron çekilme kanaması olmuş,

menstrüasyon görmüştür. Bir olgu torsiyone over kisti ön tanılı olgu idi, bu olguda tam tor- siyone olmamış olan kist ekstirpe edildi.

Tuboovarien abse saptanan iki olgunun birinde salpingooforektomi, diğerinde abse drenajı uy-

gulandı. Diğer PID olgularında mikrobiyolojik

değerlendirme dışında girişim yapılmadı.

(4)

TARTIŞMA

Kliniğimizde akut karın nedenli toplam 20 olgu

laparoskopi programına alınmışhr. Akut bahn

olgularında klinik ön tanı ile laparoskopi tanısı arasında en fazla uyum ektopik gebelik olgu-

larında (% 66.6) olmuştur. Gelişmiş USG ola-

nakları ve biyokimya sal değerlendirmeler ek- topik gebeliklerde erken ve doğru tanı konma-

sına yardımcı olmaktadır 0,5)_

Klasik olarak hemoperitoneumun ortaya çıkh­

ğ1, şok ve buna bağlı komplikasyonların görül-

düğü olgular günümüzde giderek ortadan

kalkmaktadır. Ancak yine de yaklaşık 1 /3 ol- guda klinik bulguların laboratuar sonuçlarının

beklenemeyecek düzeyde ciddileşmesi nede- niyle, hCG bakılamamış ve ektopik gebelik ön

ta~ısına rağmen laparoskopide farklı nedenler

saptanmışhr. Bu olgularda laparoskopinin ter- cih edilmesi laparotomi gibi daha invaziv bir

girişimden uzaklaşılmasını sağlamıştır. Tüm ol-

guların % 66.6'sında konservatif cerrahi uy- gulanabilme si fertilite yeteneğinin korunması

da iyi bir sonuç olarak değerlendirilmiştir.

Çalışmamızda maliyet ve analjezik kullanımı değerlendirilmemişse de maliyet ve analjezik

kullanımının azlığı ek bir özellik olarak bi- linmektedir . Bu konuda Rogers ve ark. (6) klinik bulgu ve lokalizasyonlan benzer olan 117 ek- topik gebelik olgusunda operatif laparo skopi ve laparotominin etkinlik ve maliyetini, araş­

tırdıkları çalışmada operatif laparoskopinin la- parotomi kadar etkin ancak hastanede kalış sü- resinin ve maliyetin daha az olduğunu rapor

etmişlerdir.

Laparoskopi grubunda bu oranlan % 84 ve % 16 olarak rapor etmişlerdir. Murphy ve ark. (7)

hemodinamik olarak stabil olan 63 ektopik ge- belik olgusunda prospektif olarak operatif la- paroskopi (26 olgu) ve laparotomiyi (37 olgu)

karşılaştırmışlar, her iki grupta sonraki intrau- terin gebelik oranı ve ektopik gebelik oranlarını

benzer olarak bulmalarına karşın laparoskopi ile tedavi edilen olgularda kan kaybının daha az, hastanede kalış süresinin daha kısa, nar- kotik analjezik ihtiyacının daha az ve toplam

Eııd.-Lap. ve Miııiıııııl İııvııziv Cerrahi 1998; 1:51-55

maliyetin daha az olduğunu bildirmişlerdir.

Operatif laparoskopinin pelvik enfeksiyonların

akut fazında önemli bir yeri vardır. Sadece kli- nik ve laboratuar verileri ile pelvik enfeksiyon

tanısında yaklaşık % 20-30 oranın da yanlış po- zitif ve yanlış negatif oranlar bildirilmekted ir. Operatif laparoskopideki bulgularla tanı kesin olarak konulabildiği gibi periton sıvısından kül- tür almak, yeni oluşan adezyonların lizisi ve ciddi olgularda oluşmuş abse formasyonunun

aspirasyonu mümkündür ve bu işlem hastalı­

ğın iyileşme sürecini hızlandım (8).

Ektopik gebelikte laparotomi ile tedav i edilen olgular laparoskopi ile tedavi edilenlerle kı­

yaslandığında, laparotomi grubunda daha fazla adezyo n oluştuğu görülmüştür (9). Olgulanmızı

bu bilgiler ile değerlendirdiğimizde sadece (1/6 olguda adezyon ve 1 /6 olguda PID bulgusu ile) 1/3 olguda PID aranıp, PID bulunmuş, diğer 4 olguda farklı bulguların olmaPID tanısının

klinik olarak kesin konamayacağını, laparosko- pinin hem tanıyı doğrulamak hem de daha ge- çerli bir tanı yaklaşımı için önemini vurgula- maktadrr.

Bu grup olgularda cerrahi girişimi herhangi bir laparoskopist de yapmamalıdır. Operatif lapa- roskopinin uygulayıcıları "ben de yapabilirim"

düşüncesinde olmamalı ve gerçekte yapabile- ceklerinin eğitimi, becerisi ve deneyimi ile sı­

nırlı olduğunu bilmesi gereklidir.

Operatif laparoskopistler beceri, bilgi, eğitim

düzeyi gibi param etreler gözönüne alınarak 3 düzeyde sınıflandtklarında akut karın olguları­

nın laparoskopik cerrahisi en az 2. düzeyde la- paroskopik cerrahi yapabi len ekiplerce gerçek-

leştirilmelidir.

Sonuç olarak, akut karın olgulanmızın değer­

lendirme si gerek doğru tanı gerekse gecikme- den tedavi ve de bu tedavinin minimal inv,ıziv

cerrahi ile yapılabilmesi açısından laparoskopi- nin tartışılmaz önemini olgu sayunızın azlığına rağmen ortaya koymaktadır.

(5)

H. Hassa ve ark. iyi değerlendirilmiş "akut karııı" olgularında opera lif Japaroskopi iyi bir uygulama mıdır?

KAYNAKLAR

1. Gomel V, Taylor J. Principles of diagnostic la- paroscopy. in: Gomel V, Taylor J (eds). Diagnostic and operative gynecologic laparoscopy. St Louis, Mosby 1995; p.57.

2. Hassa H. Akut karın şüphesi ayma tanımı ve acil durumlarda laparoskopi. __ Hassa H (ed). Jinekolojide

laparoskopı. Anadolu Universitesi Basımevi Es-

kişehir 1987; s.219. '

3. Ledger WJ. Laparoscopy in the diagnosis and ma- nagement of patients with suspected salpingo- ooeJloritis. Am

J

Obstet Gynecol 1980; 138:1012.

4. Ozalp S, Karacadağ O, Hassa H ve ark. Kadın hastalıklan ve doğum polikliniğinde akut karın ön

tan~sı alarak laparoskopi ve/veya laparotomi ile

kesın tanısı konan 42 olgunun değerlendirilmesi.

Alındığı tarih: 26 Ocak 1998

YaZtşma adresi: Doç. Dr. Başar Tekin, Üniversite Evleri E·

104 26040 Eskişehir '

Anadolu Tıp Dergisi 1987; 9:183-95.

5. ?ürgan T, Ki?ni~çi H, ~evelioğlu O ve ark. Ope- ratif laparoskopı. Jınekoloıı ve Obstetrik Derg 1992;

6:47-54.

6. Rogers A. Operative laparoscopy for ectopic preg- nancy. Hum Reprod 1993; 12:1123.

7. Murphy A, Nager CW, Wujek JJ, et al. Operative laparosc~py versus laparotomy for the management of ectopıc pregnancy: a prospective trial. Fertil Steril 1992; 6:1180-5.

8. Suchet J, Tesquier L. Role of laparoscopy in the management of pelvic adhesions and pelvic sepsis.

Bailliere's Clin Obstet Gynaecol 1994; 4:759-72.

9. Lundorff P, Hahlin M, Kallfelt B, et al. Adhesion formation after la_paros~opic surgery in tuba! preg- nancy: A randomızed trıal versus laparotomy. Fertil Steril 1991; 4:911-5.

Referanslar

Benzer Belgeler

MH, kendisini obstetrik acil olarak gösterebilir ve olguların acil polikliniklere başvurmaları sık olarak gerçekleşir. Özel- likle MH sözkonusu olup,

Hastalık başka bir uyku hastalığı, medikal veya nörolojik hastalık, mental hastalık veya madde kullanımı tanı kriterlerini karşılamaz.. Uyurgezerlik

Hastanın bildirimleri veya hastanın ebeveyn ya da bakıcısının gözlemlerinde; gece uyku güçlüğüyle ilişkili olarak aşağıdakilerden bir ya da daha fazlası

ve 3) diğer parasomniler olarak sınıflandırılırlar. Hekimler, daha çok çocukluk döneminde ortaya çıkan parasomnilerin selim ve kendini sınırlayıcı özellikleri

Fizik muayene bulguları açısından değerlendirildi- ğinde defans, rebound ve sağ alt kadran hassasiyeti bul- gularının ameliyat edilen hasta grubunda anlamlı oranda yüksek

Şiddetli karın ağrısı ile başvuran gebe hasta- ların değerlendirilmesi gebe olmayan akut karınlı bir hastanın değerlendirilmesinden farklı değildir..

ler ise şunlardır: Renal segmental oran, renal arterde ölçülen PSH’nin segmental arterdeki ölçüme oranı, renal interlobar oran, renal arterde ölçülen PSH’nin interlobar

Bu yazıda, iskemik inme tanısı ile izlenen, elektrolit dengesizliği, kalp yetmezliği, solunum yetmezliği, ciddi enfeksiyonu, operasyon öyküsü olmadan