• Sonuç bulunamadı

Yeniden Ataç'a gelmek

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yeniden Ataç'a gelmek"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

3 N İ S A N 1989

POLİTİKA VE ÖTESİ

MEHMED KEMAL _________

Yeniden Ataç’a Gelmek...

Nurullah Ataç öleli otuz yılı aştı. Kitapları yıllardır basılmıyor­ du. Yaşarken çok dillenen, hemen herkesin dilinden düşürme­ diği Ataç neden unutuldu? Doğrusu bir anlam veremiyordum. Bunu birkaç kez de Sami Karaören’e sormuştum.

“ Böyle oldu, ama yakında basılacak” demişti. “ Bir yayınevi ile ailesi anlaştı.” Son günlerde bir kitabı çıktı, hemen İJ<inci ba­ sı yaptı. Bakalım Ataç yeniden sevilecek, okunacak mı?

Samim Kocagöz’ün bir anısı var. Ataç’la oturuyorlarmış. Ko­ nuşma sırasında Anadolu’yu ve köyü anlatan yazarlara ver yan­ sın etmiş. O yıllarda köy çok modaydı. Köy Enstitüsü çıkışlı ya­ zarlar durmadan köyü anlatıyordu. Ataç, “ Bir köy... Köy... Köy... Tutturmuşsunuz, gidiyorsunuz..." diye çatmış. Öyle ki tartışma nerdeyse bir kavgaya dönüşüyormuş. Rahmetli Ataç’ın kavgaya varan çok tartışmaları vardır. Bu da onlardan biri. Sonunda Sa­ mim Kocagöz, “ Nurullah Bey” demiş, “ Siz Halk Partili değil mi­ siniz?” Ataç,

“ Hem de sapına kadar” demiş. “ Öyleyse niye tartışıyoruz?”

“ Efendim siz toplumcusunuz, ben bireyciyim.”

Samim Kocagöz, “ Ne yalan söyleyeyim, bu sözlerini pek anlayamadım” diyor. Zaten Ataç anlaşılır gibi değildi. Sık sık de­ ğişir, kendini yeniler, bunda da bir sakınca görmezdi. Dahası var, göklere çıkardığı şairleri günü gelir gökten indirir, yere vurur, da­ rılıp konuşmadığı olurdu.

Sapına kadar dese de Ataç gerçekten CHP’li miydi? Bilinen bir şey var, yazar partili değilse Ulus’a yazdırmazlardı. Kemal Zeki Gençosman anlatırdı. Bir gün bir yazısını yukardan beğenme­ mişler. Hemen Memduh Şevket Esendal çağırmış.

“ Şu yazdığını sen de beğeniyor musun?” Kemal Zeki kem- küm etmiş, Esendal sormuş:

“ Sen partiye kayıtlı mısın?” “ Değilim efendim.”

“ Öyleyse git hemen partiye kayıt ol, ondan sonra doğru dü­ rüst yaz.”

Ataç’tan Ulus’a haftada bir yazmasını Falih Rıfkı Atay istiyor. Bir yazısında bunu belirtmişti. Hangi yazısı şimdi bilemeyece­ ğim. Bir yandan da Köşk’te çevirmendi. İsmet Paşa’nın onun ya­ zılarını çok sevdiği söylenir, ismet Paşa, kendi yazılarından ki­ mini de Ataç’a gösterirmiş.

1950’de seçimleri Demokrat Parti kazanınca, bir süre sonra Ataç’ın görevine son veriyorlar. O da bunu anlayınca emekliliği­ ni istiyor. Acaba DP’ye kızgınlığından mı CHP’li olmuştu?

Şimdi şuraya bir mum yapıştırmak. Bir kişi hem CHP’li olur, hem de bireyci olabilir mi? CHP, devletçiliği ile, halkçılığı ile bir anlamda toplumcu bir partidir. Nitekim CHP’nin bölünmesi ve en son 12 Eylül generallerince kapatılmasından sonra ortaya bir­ çok sosyal demokrat parti çıkmadı mı? Partinin eski lideri se­ çimden seçime ortaya çıkarak kendine demokratik sol demiyor mu? Ataç da hiç olmazsa bireyci yerine kendine toplumcu diye­ mez miydi? Takma adlarla Ulus’ta yazdığı yazılarda CHP’yi çok savunmuş, karşısındaki partiye çatmıştır.

Ataç, bir eleştirmen miydi? Kendine eleştirmen demezdi. Eleş­ tirmen dendiğinde de kızar köpürürdü, kimi zaman da aldırmazdı. İlk şiir kitabım çıktığında üstüne eleştirmen diye yazmıştım. Çok kızmıştı. Bana geri vermek için kitabı günlerce cebinde taşımış. Sonunda bir cenazede karşılaştık. Ağzını açar açmaz, “Al kita­ bını geri, üstüne doğru dürüst yaz!” dedi.

Ataç yazılarında kendine göre bir gerçeği arardı. Bu gerçek her zaman bir kılıkta olmaz, durmadan kılık değiştirirdi. Ataç ger­ çeği aradığı için bu değişmeleri onun değişmesi sanırlardı. Oy­ sa değişen gerçekti. Durmadan yeniyi araması da bu yüzden olabilir. Gün olur bakarsınız eski şairleri alır, durmadan onları okurdu. Kekemeydi, ama şiir okurken teklemezdi. Bir gün ba­ kardınız genç bir şair bulmuş, onun şiirini önüne gelene okur­ du. Edebiyatımıza kural getirdiğini sanmıyorum. Durmadan ger­ çeği arayanların başında Ataç gelir. Akılcı bir yöntemi vardı, ger­ çekleri burdan süzmeye bakardı. Kitaplarının basılmasına çok sevifidim. Dilerim günümüzün gençleri okurlar, tartışırlar. Yazı­ nımızda Ataç’ın da yeri var.

Referanslar

Benzer Belgeler

Gökalp, uluslararası banş balonundan çok önemli olan milletlerarası kuruluşlara gerekli­ liğine inanır.. Bunun için dünya kamuoyunun milli kamuoyundan jayıf

Nüfusu milyondan pek de u- zak olmayan Istanbulda, sade kış mevsiminde oynayan bir dram ve bir komedi tiyatrosu mevcuttur; Ankarada devlet tiyatrosunun çe­ kirdek

Halbuki Hakkı Celis, ona bir tanrıça gibi tapan Hakkı Celis, bireyci kişiliği yavaş yavaş de­ ğişirken bile ne yaptığının tam farkında değildir.... Ruhları

Günefl, öteki y›ld›zlara göre bize çok yak›n oldu¤u için, Günefl gözlemleri bize öteki y›ld›zlarla ilgili bilgi..

«Suriye ve Kilikya’da Fransa Yüksek Komiseri» General Gtıro’- nun emri ile Antep, Maraş ve Urfa sancaklarındaki Fransız kuvvetleri­ nin kumandanlığına

Fakat Curiosity’nin sönmüş bir volkanın etrafında yaptığı ölçümlerde yüksek miktarda feldspata (granit türü kayaların içinde bulunan bir mineral türü)

fiimdiyse, bir grup araflt›rmac›n›n sürekli donmufl durumdaki tortul toprak tabakalar›ndan elde etti¤i bitki ve hayvan DNA’lar›, Sibirya’y› ye- niden verimli bir

Patoloji sonucu polip olan hastalarda olduğu gibi reinke olan hastalarda da tedavi öncesi ve sonrası Jitt, Shim ve NHR ölçümleri arasında istatistiksel olarak