• Sonuç bulunamadı

m Yazı ve resimler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "m Yazı ve resimler"

Copied!
37
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

m

Yazı ve resimler : Kınacı kira evi. Anka a. İhsan Ünal a Bir kira evi. Ankara. Mim:

Dankta» • Villâ projesi. Klima A. Sabri Orrs seyrüsefer ve paviyonları. Mimar Huiûsi Der mektep projesi. Mimar Abidin Mortaş H Em Ziya. Ressam Melek Celâl • İnşaat mıntıkı grupları „ B Türkiye Mimarlar Cemiyeti Mimar

D E K O R A T İ F S A N ' A T L A R D E R G İ S İ İhsan Ünal • Sür

retleri tarifesi • Yapı piyase Y ı l 1 9 3 7 İ s t a n b u l . F l a t ı 1 L i r a S A Y I

(2)

A Y L I K Y A P I S A N A T I , Ş E H İ R C İ L İ K ve D E K O R A 1 İ F S A N A T L A R D E R G İ S İ NE ŞR EDENLER: M İ M A R A B İ D İ N M O R T A Ş ve M İ M A R Z E K İ S A Y A R İ D A R E Y E R İ : A N A D O L U H A N No. 24 İ S T A N B U L . T E L E F O N : 21307

DER flRCHİTEKT MONATSHEFT FÖR BJUKÜHST, STAEDTEBAU u. DEKORATION A n s c lı r i f t : A r k i t e k I. A n a d o l u Han 24. İ s t a n b u l .

L ' A R C H I T E C T E

REVUE MENSUELLE D'ARCHITECTURE, D'URBANISME et de DECORATION A d r e s s e : A r k i t e k l , A n a d o l u H a n 24. İ s t a n b u l .

SAYISI 1.00 Lira EINZELPREIS, PRIX D'UN NUMERO ALTI AYLIĞI : 5.50 „ HALBJAHRABONNEMENT, „ pour 6 MOIS YILLIĞI 10.00 „ JAHRESABONNEMENT, „ „ UN AN

Arkitektln kollekslyonları : 1931 yılı ciltli k o l l e k s i y o n u 1932 „ „ „ 1933 >

1934 f 1 9 3 5 ( " "

1 9 3 6 )

Muhabirleri : Mimar

Posta ile

Memleketin diğer yerlerinde ve dışında, başka v isteyenlere gönderilir.

s pour tout envoi

bibliographie â iı r â la Direction, No, 24 Anadolu Han, Eminönü document tels que photos, articles

(3)

A R K I T E K İ

Monalsheft für Baukunst, Staedtebau und Dekoratıon Herausgeber: Architeki Abidin Mortaş u. Zeki Sayâr.

Anadolu Han 24. İstanbul, 7. Jahrgang - No. 9 - 1937.

Miethaus in Ankara Arch. B. İhsan Ünal Wohnhaus in Feneryolu (istanbul). » Adil Denktaş Wohnhausent\vurf » "A Sabri Oran Wettbewerb fiir ein Denkmal in Erzurum

Erste pı-eis Bildhauer Hadi Zvveiıe preis - , » Zühtü

Nusret Cemal Tollıı • Ratip Aşir Verkelırsprobleme in der Pâriser Ausstellung Arch Hulusi Dener Wandgemâlde für den Bahnhof von An vara Nurettin Ergüven Entn'urf für eine Kleine Mittelschule in Tire Arch. Abidin Mortaş Verkehrsproblem des Eminönü-Platzes in İstanbul • Zeki Sayâr Der Maler Nazmi Ziya u. seine VVerke- Melek Celâl Wohnvier.tel u. Typisierte Wohnblöke Aus (Arch. Forum) Taıit des Architektenbundes für Aıchitektenhonorare

Baumaterialenpreise Nachrichten

A R K I T E K T

Han No. 24. İstanbul. 7 6m

Maison de rapport â (Ankara) Arch. B 1. Ünal Petite maison a Feneryoju İstanbul) . Adil Deoktaş • Projet d une villa â Su.adiye • • Sabri Oran . Concours d un ıııonuriient .1 (Erzurum)

' I er prix Scult. Hftdi

2 öme • Zühtü '• > Cemal Tollu

• Ratip Aşir La circulation de l'exposition de Paris 193" Arch. F-Iulûsi Dener Concours de la Peinture pour la gare centrale d'Ankara I er prix Peintre N. Ergüveı l'rojet d'une Ğco'e secondaire a (Tire) Arch. Abidin Morta?

A propos du projet d'amenagment de la place (Emin önü) > Zeki Sayâr •

Le peintre (Nazmi Ziya)v Peintre Mme Melek Celâl

L'Amenaghıeııt fonetionnel de terrains consacrees pour construction De (Architecıural Forum) Les types d'habitations • • > , Les honoraires des arehiteetes

Les prix des materiaux de coııstructions Nouvelles

(4)

/ 9 3 9 ~

A H I I [ n

A Y L I K Y A P I S A N A T I , Ş E H İ R C İ L İ K V E D E K O R A T İ F S A N ' A T L A R D E R G İ S İ

N E Ş R E D E N L E R :

MİMAR ABİDİN MORTAŞ M İ M A R Z E K İ S A Y Â R

Y e d i n c i y ı l

1 9 3 7

i s t a n b u l

Y a z ı v e r e s i m l e r

(5)
(6)

/ V r t i V f e M -

K ı n a c ı k i r a e v i . Ankara

M i m a r B. i h s a n U n a l v t

Yenişehrin geniş asfalt caddesi üzerinde bahçe içerisinde 333 m. murabbalık bir köşe arasasma yapılan bu kira evi 4 kat olarak Ankaranın şehir plânı vaziyetine ve bitişiğin- deki binalar irtifaına tâbi bulunarak yapılmıştır.

Her katta iki büyük daire ve beher dairede 5 büyük oda, hol, mutfak, banyo, tuvalet vardır. Zemin katta döşeme ve duvarları taş kaplı geniş bir antre ve rüzgârlıktan sonra kat- lara çıkan esas merdiven, ileride asansör yapılmak ihtimali gözönünde bulundurularak yaptırılmıştır.

Kiralık dairelerde servis kısmı tamamen ayrılmış ve an- treye yakın bir surette irtibatlandırılarak yatak odaları bi-

nanın sakin kalabilen bir mevkiine yerleştirilmiştir. Daireler- den birisi manzaradan ve Güven meydanından azamî istifa- de temin için geniş teraslarla çevrilmiş, arka cepheye te- sadüf eden odalar da müşterek balkonla manzaradan fayda- landırılmıştır. Bina heyeti umumiyesi itibarile muhitindekl binalardan bariz bir surette tefrik edilecek şekilde yapılmış ve bir tarafı komşu olan arsasından azamî surette istifade edebilmek üzere yapı sahibinin istekleri de gözönünde bulun- durularak yer zayiatına mahal verilmemiştir.

Bodrum katı 2 daireli bir apartıman halinde tertip edil- miş ve her dairede müştemilâtile birlikte dörder oda düşünül- müştür.

plânları. Takriben 1 : 300

(7)

S ö n m e z k i r a e v i . Ankara

M i m a r B. i h s a n Ü n a l

Yenişehirde Atatürk Bulvarı üzerinde Kızılay Merkezi ya- nında ileride genişliyecek asfalt caddeden geri çekilerek ve bi- tişiğindeki binalar irtifaına tâbi olarak bodrum ve çatı kat- larından maada dört kat olarak yapılan binanın zemin katı bu semtteki gazino ve mağaza ihtiyacı gözönünde bulunduru- larak büyük bir mağaza ve bir dairede 3 büyük oda, mutfak, banyo ve müştemilâtım ihtiva etmektedir. Birinci, ikinci ve

üçüncü katlar yekdiğerinin ayni olup her katta 2 daire bu- lunmaktadır. Daireler üçer oda ve sofayı, mutfak, banyo ve müştemilâtı hâvidir. Binanın iskeleti betonarme, duvarlar tuğla, ön ve yan sıvaları Edelputz'dur. Zemin kattaki mağa- zanın ihtiyacına göre hususî merdiven ve tuvaletile beraber bodrumda bir yük deposu vardır.

(8)

B i r k i r a e v i . A n k a r a M i m a r B. İ h s a n Ü n a l Yenişehir Atatürk Bulvarı üzerinde 187 m. murabba-

llk bir saha üzerinde yapılan bu bina 4 katlıdır. Her kat -1 büyük odayı, mutfak, banyo ve helâyı ihtiva etmektedir.

Zemin kat kiraya verilmek üzere 4 mağaza ve 2 şer odalı küçük 2 daireden ibarettir. Bodrum katında her dairenin de- polarile ayrıca küçük bir daire ve kapıcı odaları bulunmakta- dır. Binanın iskeleti betonarme, duvarları tuğla, dış cephe sı- vaları Edelputzdur. Bu binanın dahilî taksimatında bariz bir

hususiyet olmamakla beraber sadelik ve ihtiyaca tekabül ede- cek bir vüs'atte, malsahibinin arzuları nazarı itibare alınarak Ankaranın mesken ihtiyacına göre irad getirecek bir suret- te tertip edilmiştir. Ön cephe birinci kat hizasına kadar Marmara mermeri kaplanmış, arka cephede merdiven pence- resi olarak bırakılan ve katlar imtidadınca uzanan şakuli pen- cereler demir olarak yapılmıştır. Bina haricî taksimat itibarile civarındaki bulunan binalara uygun bir şekilde yapılmıştır.

Kat planları 1 : 200

(9)

F e n e r y o l u n d a b i r

M i m a r Adil D e n k t a ş Feneryolunda tramvay caddesinde tütün tüccarlarından

Bay Bekir Tütene ait on dönümlük arazinin ifraz haritasına göre arka taraftaki arsalara, bahçe ihata duvarlarile binanın temiz ve pis su tesisatları dahil olmak üzere beheri beşer bin lira kıymetinde altı oda, bîr mutfak, bir kiler, iki helâ ve bir banyodan ibaret ayni tipte iki kira evi yapılmıştır. Taş temel duvarları altına zayif demirli beton sömel ve kat döşeme-

lerile çatı altı tavam betonarme olarak yapılmıştır. Bodrum kat duvarlarından başka diğer bilûmum duvarlar som ve de- likli tuğla ile yapılmıştır. Oda döşemeleri tahta ve diğer yerler karo mozayikle döşenmiştir. Mutfak, halâ ve banyo duvarla- rına bir buçuk metre yükseklikte yağlıboya sürülmüştür. Dış merdivenler mozayikten ve iç merdivenleri karaağaçtan geç- me ve cilâlı olarak yapılmıştır.

(10)

V i l l â p r o j e s i

M i m a r A. S a b r i O r a n

Arsa deniz kenarında ve su seviyesinden yedi metre ka- dar yüksektedir. Manzarası fevkalâde güzel olan bu arsanın Adalar tam cephesine tesadüf etmektedir. Bina bir katlı ve oldukça geniş olan arsa üzerine bilhassa yayılarak tanzim edil- miştir. Oturma ve yatma odaları denize müteveccihtir. Servis odaları ise denize amut olan kola alınmıştır. Bu kısım vasıtasi- le evin bahçesi yan sokağa karşı kapanmıştır ve böylelikle evin samimiyeti kat'î surette temin edilmiştir. Yatak odaları önünde ayrıca ve .üç tarafı kapalı yalmz deniz cephesi açık hususi bir avlu tertip edilmiştir. Bu avlu yatak odaları için

teras vazifesini temin edecektir ve harice karşı tamamen ka- palı bir vaziyettedir.

Salon ve oturma kısımları örtülü teras vasıtasile bahçeye bağlanmıştır. Bu örtülü teras sahildeki şedde kadar devam et- mekte ve burada manzara her tarafa hâkim geniş ve örtülü bir oturma mahalli ile nihayet bulmaktadır.

Proje tanzim edilirken bir sanatkâr olan sahibinin kendi evi için istediği ve düşündüğü bütün hususiyetler mimar ta- rafından tamamen nazarı dikkate alınmıştır.

(11)
(12)
(13)

Birinci mUkâfat. Heykeltraş Hadi

E r z u r u m a n ı t ı m ü s a b a k a s ı

Üçüncü Umum Müfettişlik Bölgesinin merkezi olan Er- zurumda, Millî Mücadelenin ilk günlerinin heyecanını tarihe tesbit edecek bir amd yapılmasına karar verilmiş ve Türk hey- keltıraşları arasında millî bir müsabaka açılmıştı.

Bu müsabakanın şartlarında heykel kompozisyonlarını taşıyacak olan âbide kaidesinin plânının tanzimi için, hey- keltıraşların bir yüksek mimarla teşriki mesai etmeleri mec- buriyeti şartnameye konulmuştu.

Müsabaka nihayetlendi. Burada gördüğünüz projeler tek- lif edildi. Bu müsabakaya hemen hemen bütün genç Türk hey- keltıraşlarının hepsi iştirak ettiler. Neticede Hadinin kom- pozisyonu jüri tarafından birinci olarak seçildi. Burada mü- sabakadan bahsederken sırası gelmişken alâkadar makamla- rın, ve jürilerin daha esaslı nazarı dikkate almaları lâzımge- len bir noktayı kaydetmeden geçemiyeceğiz.

Belediyeler İmar heyetinin; güzel bir kararı ile memle- kette yapılacak anıdlarm, kaidelerinin yukarıda yazdığımız gibi yüksek mimarlara tanzim ettirilmesi bütün müsabaka- ların şartnamelerine konulmuştur. HeykeL kompozisyonu ka- dar mühim olan kaidelerin, artık gelişigüzel birer mermer blokdan ibaret olmaması, her binanın mimarî birer kompo- zisyon teşkil etmeleri esas olarak kabul edilmiştir. Vaziyet böyle

iken, maketlerini neşrettiğimiz bu müsabakaya iştirak eden heykeltıraşlarımızın hiç birinin maalesef bir mimarla teşriki mesai etmemiş olduğunu görüyoruz. Bunun için, teklif edilen projelerde, mimarî tesir yoktur. Kaideler, maketlerde o kadar garip şekillerde ve mimarî zevk, bilgiden o kadar mahrumdur- lar ki, bu noksan heykel kompozisyonların kıymetine halel vermektedir.

Müsabaka şartlarında; alman bu neticelerden sonra anıd yapılacak yerlerde kaidelerin mimarî plânlarını istemek lâzım geliyor. Heykeltıraşlarımız; maalesef, kendi meslekleri- nin mimarî ve şehircilik ile ne kadar yakından ilgili olduğunu nazarı dikkate almıyorlar. Bir heykel kompozisyonu ne kadar güzel bir eser olursa olsun iyi bir plân ve kaide üzerine otur- tulmazsa, şehir meydanında yeri güzel intihap edilmemiş o- lursa, muhakkak kıymetinden çok kaybeder.

On beş yıldanberi memleketin bir çok yerlerinde anıdlar yapıldı. Bunların hepsi, heykeltıraşların yalnız başlarına vü- cude getirdikleri eserlerdir. Hiç birinde mimarın iştiraki temin edilmemiştir. Yeknasak ve alelâde kompozisyonlardan ibaret olan bu anıdlarm bir çoğu beğemlmemiştir.

Bunu nazarı itibare alan, Beldiyeler İmar heyeti anıd- lara mimarların, teşriki mesaisini esas tutmuştur. Heykeltıraş

(14)

"I â M J

r - î

( . m

S

kompozisyonunu hazırlarken mimarla da bir çok meseleleri müştereken halletmelidir. Yerine göre, meydanlara gelen yol- ların görünüş noktalarına nazaran heykelin vaziyetini, âbide- nin fonunu teşkil edecek peyzajları, âbide irtifalarını kaide üzerindeki barölyefler ve sairelerin, ışık ve ziya vaiyetleri ve bunların kaide konstrüksyonu ile alâkasını, beraberce etüd et- melidirler.

Bugüne kadar yapılan anıdların çoğunda hiç bir husu- siyet göremediğimizden, artık yeni âbidelerin daha esaslı ha- zırlanmasını temenni ederiz. Bizi ecnebi heykeltıraşlardan müstağni kılacak, yerli sanatkârlarımız, müsabakalarda bu noktaları nazarı dikkate alarak çalışmalıdırlar. Yoksa eser- leri daima tenkid edilmeğe mahkûm kalacaktır.

(15)

Enternasyonal Fransız sergisi hâdisesi etrafında, Paris dünya milletlerinin toplanış noktası oldu. Esasen yirminci as- rın yalnız başına karakteristik şehri olan Paris, bu münase- betle bir kat daha ehemmiyet kazandı. İhtisas bakışlarımızı sergi umumî konuşuna ve palelerin mimarî kıymetlerine çevir- mezden evvel insiyakî bir tecessüsle şehir tahassüslerimizi kay- dedelim:

Şehre ayağım basan seyyahın ilk büyük intibaı cadde- lerdeki seyrüseferin şehre bahşettiği azametli mana oluyor.

Bu husustaki intizamı ve tabiî akışı temin bakımında, ben- zer şehirlerin geniş mikyasta elemanla vardığı otomatik inti- zama Paris - fazla adette insana ihtiyaç göstermeksizin - var- mış bulunmaktadır.

Bugünkü halile caddelerin daha fazla seyrüsefer kesafe- tine maruz kalmasından içtinap için 1937 sergisi hizasında (Beynelmilel Yeraltı Şehirciliği Kongresi) teşekkül etti. Kon- grenin mesaisinde, yeraltı otomobil yolları için iki esaslı tek- lif mevzuu bahsoldu. Bu fikirler bugünkü Amerika, İtalya, Al- maııva ve benzer memleketlerin büvük şehirlerinin otomobil yollarından mülhem olmaktadır: bu şekilde emin ve sür'atli seyrüsefer ancak şehrin etrafım dolaşan yollarla temin edili- yor. Halbuki Kongrede mevzuu bahsolan fikirlerin temin et- tiği fayda, irtibat yollarının yeraltında şehre amuden teşkili suretile elde edilecek muazzam zaman iktisdı, sür't ve ko- laylıktır.

Bu yeraltı tünellerinin inşası mevzuu bahsolduğu zaman, hatıra gelen ilk teknik sual, memleket jeolojik vaziyetinin müsait olup olmamasıdır ki bu sual etrafında Paris, fevkalâ- de müsait bir vaziyet arzeder. Ayni zamanda yeraltı muhafa- za mahzenlerinin inşası tekniğinden bu tünellerin teşkil tek- niği yakından alâkadardır. Bu noktada Parisin şeklile, inki- şaf ederek yarın alacağı şekil bizce memnuniyetbahş görülmek- tedir.

Sokaklar:

Parisin dahilî sokaklarının teşkil ettiği daire, beş şuaî esas kollarla harice açılır (Resim). Şuaî yolların iç daireyi kes- tiği dörtyol ağızlarına - (ki bunlar on iki tane olup yedisi

tatbik edimliş, dördü hali tatbikte, diğer biri de proje halinde- dir.) - hususî bir ehemmiyet verildiği görülüyor.

Resim 2 ve 3 bize bu endişeleri gözönünde tutarak elde edilmiş itinalı bir inşa neticesini gösteriyor ki, bu hal tarzında otomobillerin sür'ati azaltılmamış bulunmakla beraber, tehli- ke de tamamen bertaraf edilmemiştir.

Tünelin dahilî tenviri meselesinde haricî gün aydınlığı- nın tedricen karanlığı artmasına mukabil, tünel dahilî lâmba- ları otomatik olarak kuvvetini arttırmakta ve bu suretle tünel- de daimî ayni kalan bir aydınlık temin edilmiş bulunmakta- dır (Resim 4).

Umumiyet itibarile tünellerde kâfi derecede irtifa veril- memiştir. Fevkalâde bir vaziyette eğer otomobilin yük ile teş- kil ettiği irtifa tünelin malik bulunduğu irtifadan fazla oldu- ğu halde, tünelin methalinde ve methal üst dıl'ına muvazi o- larak daimî ve gözükmiyen bir şua temin eden iki nokta mev- cuttur; muayyen bir mesafeden bu şuaa amuden gelen bir cis- min tesiri karşısında şua derhal durdurucu kırmızı lâmbayı yakar, ayni zamanda tehlike düdüğünü harekete getirir.

Otomobil sistemiyle Paris içinde ve civarında meydana gelen seyrüsefer tramvayların yokluğunu hissettirmemekle ay- ni zamanda kaygan ve seyyal bir seyrüsefer temin etmektedir.

Ve bu suretle otomobil, otobüs, ve yeraltı trenleri Parisin umu- mi seyrüsefer ve münakalâtını kâfi derecede temin etmiş olu- yorlar.

Bu sistemle Paris, yeni ve ideal bir şehrin etüdünde mü- racaat edilecek şayanı dikkat bir misal haline gelmiştir.

Sıcak günlerde, sokakların serinleştirilmesi ve tozun kalk- masına mani olunması için, muhtelif mesafelerde, hususî mus- luklar inşa edilmiştir (Resim 5). Bu tedbirler ayni zamanda sıhhî bakımdan da şehre faydalı bir sistem temin etmiş bulun- maktadır.

Seyrüseferin intizamı:

Motörlü vesaiti nakliyenin fazlalığı karşısında sür'ate ve emniyetli inkişafa hususî bir ehemmiyet verilmesi icap eder ki Pariste bunun memnuniyet verici bir şekilde temin edilmiş ol- duğu görülüyor. Otomobil sevkeden, seyir esnasında umumî bir

(16)

4 - Bir tünelin iç tenvira

5 - Sokaklar

(17)

8 - 1937 modeli işaret lâmbaları.

ihata verici ve sevkedici yazılı levhalarla, tek dönemeçler ve dörtyol ağızlarında tehlike ortadan kaldırılmış ve seyrüsefer kolaylaştırılmış bulunmaktadır. Bütün bu tehlike noktalarının otomobili sevkedene tanıtılmasından senelerdenberi tatbik edi- len sistem çok iyi netice vermekte devam etmektedir. Bu sis- teme göre caddelerde bir istikamette giden otomobillerle ayrı- lan yol, zeminde otomobilin seyri istikametine muvazi fasılalı çizgilerle işaret ayrılmış, ve bunlar gece ve gündüz için de ya- nıp sönen ve her vaziyette görülen lâmbalarla otomobili sü- rene gösterilmiştir.

Büyük seyrüsefer caddeleri geniş ve hemen ekseriya bir- birine muvazi iiç cadde olarak teşkil edilmiştir.

Yolcunun karşıdan karşıya geçmesini temin için, ufak adalar teşkil edilmiştir ki, bu adaların yere çakılı çivilerle ve Bordür taşlarile yolcuya tanıtılması temin edilmiştir.

Seyrüseferin bilhassa kesif olduğu mmtakalarda, geçiş is- tikametine muvazi olarak, optik vasıtalarla (yere konmuş ve- ya herhangi bir vasıta ile asılmış renkli lâmbalar), ya akustik vasıtalar (düdük sesleriyle işaret veren polisler) le temin edil- miştir.

Otomobil durakları:

Motörlü vasıtaların gitgide fazlalaşması karşısında, kâfi derecede durak yerlerinin temini Paris şehri için düşünülecek bir mesele haline gelmiş bulunmaktadır.

(Durak yeri) derken kastettiğimiz iki mana vardır.

1) Otomobillerin cadde üzerinde durakları: Parkstelle'ler.

2) Benzin alma, ufak tamirat veya durak imkânları:

Tankstelle'ler.

Birinci neviden olanların bir kısmı zamanla mukayyettir, yani otomobil bir bekçinin nezareti altında yalnız 30 daki- kalık bir durak yapabilir, bu nevinin diğer bir teşkil tarzı da . kâfi derecede genişliği hâvi olan kaldırımlarda otomobillere mahsus bir kısım ayırmak suretiyledir.

İkinci nevi duraklarda, muhtemel yanma ve patlama teh-

likeleri gözönünde tutularak binalardan imkân nisbetinde uzak ve mücerret olarak teşkil edilmişlerdir.

Fransız belediyecisi, bu nevi durakların tesisinde, ihtiya- cını tam manasiyle karşılamasını düşünmüş, ve hepsine bir- den ayni bir tip vermek suretiyle bir bakışta tanınmasını te- min etmiştir.

Reklâm:

Eski şehircilik fikrinde şehrin gece tenviri hiç te mühim bir rol almamıştır. Şehirci etüd ettiği şehrin yalnız gündüz görünüşünü nazarı itibare alırdı. Halbuki bugünün şehircisi, asrın gitgide fazlalaşan ihtiyacı, ve ilerliyen tekniği karşısın- da yeni bir takım problemlerle karşılaşmış bulunmaktadır Yeni şshirci şehrin değil yalnız gündüz manzarasını, binaların, meydanların, methal, mahreç ve umumî tezyinatının tenviri ve Dü'ün bu heyeti umumiye ile meydana getirilecek gece ka- rakteri meselesi üzerinde uğraşmak mecburiyetindedir. Elde mevcut teknik vasıta binaların projektörler, veya bizzat rek- lâm yazı ve resimlerile tenviridir ki, bu gece manzarası mese- lesi yeni şehrin teşkilinde ön sıralarda bulunmaktadır.

Paris son on senede, bu sahadaki tekemmülünü henüz tamamlamış olmamakla beraber, ümid ve memnuniyet verici ileri adımlar atmıştır.

Beynelmilel Paris Sergisi:

1852 denberi Parisi her on ilâ on beş senede bir büyük bir beynelmilel sergi hâdisesi işgal eder. 1889 sergisinde timsal ol- mak üzsre inşa edilen Eyfel kulesi bütün bu sergilerin merke- zini teşkil etmektedir. Ayni zamanda inşa edilen Trokadero sa- rayına da 1937 sergisi için yeni bir çehre evrildi. Serginin Pa- risin merkezinde Sen nehrinin her iki tarafına yayılmış ve ve- saiti nakliye bakımından büyük kolaylıklar arzeden bir yerde meydana getirilmiş olması, sergi mevkiine kendisine has bir kıymet ve sevimlilik vermektedir. Serginin dahilinde teşkil edi- len küçük otomobil trenleri, sergiyi baştan başa dolaşmakta, ve bu suretle serginin heyeti umumiyesinin bir bakışta kav- ranmasını kolaylaştırmakta; ve bunun haricinde de, muhtelif yabancı milletlerin birbirinden çok ayrı bir zevkle inşa edilmiş olan paviyonlarının üzerinde mukayeseli bir görüş yapmağa imkân vermektedir. Gayet tabiidir ki, böyle bir sergide, bir çok milletlerin ayrı ayrı düşünüşlerle inşa ettikleri rengâ renk paviyonlarla meydana gelen heyeti umumiye, hiç bir zaman umumî bir ahenk arzedemez, ve zaten bu da beklenemez. Bu- na rağmen, Paris sergisi umumî konuş bakımından şehircilik noktai nazarından kıymet taşır. Sergi, tekatü noktası Eyfel olmak üzere birbirine amut iki aks verir. Umumî methali, içinde bir sanat sergisi ihtiva eden, yarım daire şeklindeki Trokadero sarayı ve önündeki teras ile sergiye açılır. Bura- dan bütün sergi sahasını seyretmek te mümkündür. Karşı kar- şıya benzer inşa edilmiş, Alman ve Rus paviyonları takriben 60 metrelik kulelerile, mütecessis bakışları kendilerine çeki- yorlar. Bunlardan sonra muhtelif paviyonlar geliyor: Avustur- ya, Romanya, Macaristan, Danimarka, Yugoslavya, Norveç, Büyük Britanya, İsveç, Belçika, Çekoslovakya, Amerika Bir- leşik Cumhuriyetleri, İsviçre, İtalya, ve saire..

Eyfel kulesinin garp cihetinde (Iena) köprüsü ile (Passy) köprüsü arasındaki kısımda, cazip mimarile yerli Fransız pa- viyonları inşa edilmiştir. Sergi hudutları içinde bulunan (La Seine) adası boyunca kendi yerli şekil ve hususiyetlerile ori- jinal müstemleke paviyonları tesis edilmiştir. Eyfelin şarkın- da Turizm ve Elişleri sanayii paviyonları mevcuttur. Alexandre köprüsü her iki cihetinde, demir ve hava yolları nakliyesi pa- viyonları durur. Bu köprünün aksından gidilecek olursa eski Fransayı gösteren eğlence parkı gelir. Demir ve hava yolları paviyonu civarında Sen nehri sahilinde, haricî şeklile, bîr ge-

(18)

miyi andıran Denizyolları nakliyat paviyonu inşa edilmiştir.

Bu paviyonlarm tam karşısında 1900 sergisi için inşa edilmiş bulunan büyük Pale durur İlmî kolleksiyonları ile meşhur ol- duğu için buraya «Palais de la PensĞe) ismi verilmiştir .

Trokadero'nun bulunduğu sahilde fevkalâde itina ile inşa ve tanzim edilmiş «Modern Sanat Müzesi» vardır ki bu saray sergiden sonra da müze olarak muhafaza edilecektir.

Paris sergisi bütün dünya milletlerinin yeni sanat ve tek- nik ilerlemelerini bir arada göstermeyi üzerine almış bulunu- yor. Bütün milletlerin sanat ve teknik hususunda göstermek istedikleri hususiyetlerle sergide vardıkları gaye görülmeğe de- ğer bir şeydir.

İki esaslı usulün tatbikatile, bütün cemiyetlerin terakki ile elde ettikleri kültürel ve ilmî neticeleri göstermeğe ça- lışmışlardır. Bu iki usulden birisi istatistik, resim ve yazılar, di- ğeri ise pratik ve müşahhas misaller arzaderek göstermekte- dir.

Paviyonlar:

Fransa: Serginin büyük bir kısmını Fransa işgal etmek- tedir. «Exposition de la Pensle»; ilmî kitaplar, tiyatro edebi- yatı, film musikisi, müzecilik ilmi kısımlarım ihtiva etmekte- dir. Başka bir grup ta, içtimaî istikameti gösteriyor. Burada mektepler bahsına hususî bir ehemmiyet verilmiştir ki teknik ve sanat mekteplerinin ön sahaya alındığı göze çarpıyor. Üçün- cü grupa gelince, bunda modern şehircilik, mimarî ve dahilî mimariyi canlandırılmaktadır.

Almanya: Pratik ve müşehhas misaller usulünü tatbik ile kendi halkının bugünkü yaşayışım gösteriyor. Burada ilmi, teknik, içtimaî, iktisadi sahalarda Almanyanın yetiştiği dere- ceyi bariz bir şekilde görmek imkânı verilmiştir. Yeni bir Al-

man inşa tarzını taşıyan binasile de Almanya sergide sakin vö mütenasip mimarisini temsil etmektedir.

Rusya: Rus paviyonu uzun bir salon tarzında inşa edilmiş- tir. Ön cepheye doğru yavaş yavaş yükselerek meydana gelen kulede çok muazam bir plâstik vardır. Harici mimarisi hare- ketli ve büyük tesirli olmasına rağmen dahili gayet kusurlu- dur.

Avusturya: Orijinal inşa tarzile kendini göstermektedir.

Methalde büyük bir resim Avusturya Alplerinin bütün güzelli- ğini bize tanıtıyor. Paviyon dahilî muhteviyatı da, yeni Avus- turyanın sanat ve kültür ilerlemelerini gösteren resim ve eşya ile tezyin edilmiştir,

Polonya: Polonya paviyonu masif ve yuvarlak olan 16 metroluk bir irtifa ile inşa edilmiştir. Tepesinde tabiî cesamet- te büyük bir kadın plastiği taşımaktadır. Bu plastik yeni Polonyayı sembolize etmektedir. Büyük Hol bilhassa dikka- te şayandır. Burada Polonya tarihî simaları plastiklerle temsil edilmiş ve bir tarih silsilesi meydana getirilmiştir.

Romanya: Romanya paviyonu beyaz mermerden ve yeni Romen inşa tarzında meydana getirilmiştir. Methal Holü mer- merleri geriden endireket olarak tenvir edilmiştir. (Bu suret- le mermer cam vazifesini görmekte ve güzel bir manzara meydana gelmektedir).

Bundan sonra uzun sergi salonu geliyor. Ta karşıda du- vara asılmış büyük bir mücessem Romanya haritası mevcut- tur. Arzu edilen düğmelerden birine basıldığı zaman şehirler- arası münakale sistemini renkli elektrik ışıkları ile görmek mümkün oluyor. Keza nümune resim ve plastiklerile temsil ettirilen ziraat, sanayi, elişi sanatı sergiyi gezenlere yeni Ro- manya hakkında tam ve kâmil fikirler vermektedir.

(19)

A n k a r a g a r ı R e s i m m ü s a b a k a s ı

1. Mükâfat. Orta motif; Nurettin ErgUven

Yeni yapılan Ankara şimendifer garında, büyük holün duvarlarına yapılacak tablolar için altı ay evvel açüan beynel- milel konkur nihayetlenmiştir. 25 Türk ve ecnebi artistin 50 tablo ile iştirak ettikleri bu müsabaka neticesinde jüri birin- ci olarak ressam Nureddin Ergüvenin kompozisyonunu, ikinci olarak Heykeltraş Kripel'in tablosunu klase etmiştir. Ressam Refik Epikman ile Müze müdürü Halilin eserleri de nakdi mü- kâfata mazhar olmuşlardır.

Birinciliği kazanan kompozisyonun izah notunu dercedi- yoruz:

4X21 metre eb'admdaki iki büyük tablo yolcu holünün karşılıklı iki geniş sathına yağlıboya olarak yapılacaktır. Bu tablolardan birincisi «Lozandan evvel», ikincisi «Lozandan sonra» namları altında Millî Mücadele ve Büyük Türk İnkılâ- bını temsil etmektedirler.

Birinci tablonun üst kenarı ile tavan arasında kalan kısma Kurtuluş Harbinin azim ve irade plsikolojisinin sembo- lü olan «Ordular hedefiniz Akdenizdir, ileri!» cümlesi bronz ve kabartma hurufatla yazılarak geceleri endireket ziya ter- tibatile tenvir edilecektir.

Birinci tablo: «Lozandan evvel» Büyük taarruz sabahı..

Atatürk ateş hattında... Yanında büyük kumandanlar... İki ba- tarya mevzi değiştiriyor.. Solda süvariler hücum halinde..

Arkada cephane taşıyan kadm ve erkekler.. (Bu tablonun so- luna müstakbel Türkiye ve Meçhul Asker kompozisyonları ilâ- ve edilecektir.)

İkinci tablo: «Lozandan sonra» Ortada Atatürk., sağında ve solunda kız ve erkek iki Üniversiteli.. Önde porfir bir sa- tıh üzerinde Büyük Önderin Türk gençliğine hitabesi.. Fonda allegorik mücessem kürede Orta Asyadan akın (Tarih ve Dil inkılâbı).. Solda nafia faaliyeti (Demiryolları, köye giren tren, betonarme köprüler, liman ve su işleri).. Bu kısma hava pos-

taları ve telsiz istasyonları ilâve edilecektir. Ön kısımda ziraî faaliyet ve sanayi kalkınması.. Sağda müdafaa âbidesi (Tay- yareci kadınla kara ve deniz neferleri).. Arka kısımda memle- ketteki imar faaliyetini gösteren büyük inşaat (Modern An- kara), şoseler ve yollar... Bu kısma baraj ilâve edilecektir.

İleride Türk bayrağına sarılmış şehid Kubilây gençliğin kolları üzerinde... Yerlerde irticai temsil eden sembolik mas- keler, fonda harap medreseler.. Ön kısımdaki kız ve erkekler- den mürekkep ve sporcu kafilesi ellerinde altı okla hamle ha- linde.. (Buna stadyum ilâve edilecektir).

Nureddin Ergüvenin kompozisyonlarında bütün mücadele ve inkılâp sahneleri, mevzuun geniş ve muhtelif cepheli olma- sına rağmen, toplu, vazıh bir atmosfer içinde canlandırılmıştır.

Pittoresk mübalâğalardan kaçınılmış, her iki tabloda da düş- man mübtezel bir şekilde tasrih edilmemiş, fakat hariçten veya dahilden vatana ihanet teşebbüsünde bulunacak mütearrızın korkunç akıbeti Türkün vekar ve şanına uygun bir şekilde ima edilmiştir.

Münderecattaki hâdiseler reel, fikirleri ifade kısmen sembolik ve allegoriktir. Üslûp ekspresif ve monümantal, pen- ttir dekoratiftir. Kompozisyonlar, hız ve hamle ifade eden (mail) şekilde tertip edilmiştir. Muhtevi ve enerji menbaına sarahat veımek için kompozisyonların merkezi sikleti Atattirk- tiir.

Bu suretle kat'î ve külli telkin temini zımnında (merkezî kompozisyon) kaideleri de tatbik edilmiştir.

Renkler aydınlık olup, salon, fon ve ışık nazarı itibare alınmıştır. Büyük kompozisyonlar ile muhtelif fikir manzume- lerini hâvi küçük kitlelerde dahi (kapalı kompozisyonlar), is- tasyon binasının haricî ve dahilî mimarisindeki hususiyetler gözetilmiştir.

(20)
(21)

" T i r e , , O r t a m e k t e p p r o j e s i

M i m a r Abidin M o r t a ş

Tire kazasının orta mektep ihtiyacını karşılamak üzere Kaymakamlığın teşebbüsile kaza halkından 30 bin lira kadar bir para toplanmış ve Kültür Bakanlığının normal programı- na göre bir proje hazırlanarak bu sene tatbika başlanmıştı.

Bina, müstakbel Cumhuriyet meydanına gelen ana yolların ayırdığı müsellesi bir parsele, meydan ve yollara nazaran bi- raz geri çekilerek oturtulmuştur. Şimdilik dört ders- hanesi olan mektebin projesi ihtiyaca göre geriye doğru büyültülmeğe müsait olarak düşünülmüş ve bu suretle tertip

edilmiştir. Mektep, idare kısmı ile dört dershaneyi, bir anfii bir lâboratuvar ve bir de jimnastik ve konferans salonunu ih- tiva etmektedir. Sınıflardan başka diğer teferrüat, daha bü- yük olan ve sınıf adedi bir kaç misli olan bir mektebin aynidir.

Bu münasebetle mektebin maliyeti biraz yüksek olmuştur.

Mektep binası tamamen betonarme olarak inşa edilmekte- dir. Sahası dokuz yüz metre murabbaı kadardır. Plân verilen program ve Tirenin güneş, rüzgâr ve sair iklim hususiyetleri gözönünde tutulmak suretile tertip edilmiştir.

(22)
(23)

T I D { O l T l O l l l l

SOI C1P4II 1:ÎOO

2M

gfi ;

tfilsî' ö

r H

BODRUM PUNI.1:100

W aln - ö D İ i JL

-I il M

• •

ak

nn

A- b M

-

KUl -MOO

o n r ı

Sınıflar şarka nazırdır. Bu suretle yalnız sabah güneşi alan sınıflar sıhhi bir temizlikten geçtikten sonra bütün gün güne- şin yakıcı ve rehavet verici tesirinden kurtulmuş olacaktır.

Binanın plân tanziminde idari kısımalrın, talebenin daimî bulundukları kısımların ve konferans salonunun, birbirlerin-

den ayırd edilmiş bulunmasına, talebenin girip çıkışlarındaki kolaylığa ve umumî kullanış rahatlığına ehemmiyet verilmiş- tir. Umumî görünüş ve mimari tesir itibarile de mektepte sa- nat ifadesine itina edilmiştir.

(24)

E m i n ö n ü m e y d a n ı

M i m a r Z e k i S a y â r

Eminönü meydanının tevsi ve tanzim edilmesine Devletçe karar verilmiştir. Şehir plânının küçük bir parçasının tatbiki demek olan bu tevsi dolayısile düşündüklerimizi burada kay- detmek istiyoruz. Şehirlerde, meydanların tevsii veya bazı şe- hir parçalarının sıhhileştirilmesi büyük caddelerin vesaiti nak- liyeye ve kalabalığa müsait bir şekle sokulması Avrupa şehir- lerinde her gün tatbik edilen birer şehircilik faaliyetidir. Bu ci- hetten İstanbul, senelerdenberi şehir plânının tanzimini bey-

hude beklemek yüzünden ihmal edilmiş bir vaziyette idi. Bu- gün, tamamen tıkanmış olan Eminönü ve bilhassa Galata mey- danlarının tevsii, plân tanzim edilmeden evvel de yapıla- bilirdi. Çünkü teşekkül etmiş ve merkezî sikletleri seneler- denberi kendi kendine vücud bulmuş şehirlerde, Belediyeler sirkülâsyona mani olan, tıkanmış bu gibi yerlerin mevziî dar- lıklarını, keserek, yıkarak tevsi ve tanzim ederler ki buna şe- hirlerin şirürjisi namı verilmektedir. Belediyeler bu işleri ya-

(25)

pacakları zaman daima mahallî bir müsabaka açarak o şehrin mimarlarına müracaat ederler. Avrupa şehirlerinde meydanla- rın veya mahallelerin tanzim projeleri için açılan müsabaka- lara o şehrin sakinleri olan bütün mimarlar iştirak ederek, meslekî bilgi ve düşüncelerini tesbit eden projeler verirler. Bu sayede en güzel bir sureti hal bulunarak tevsi ve tanzim buna göre yapılır.

İstanbul Belediyesinin, Nafia Bakanlığına tasdik edilmek üzere Eminönü meydanının projesini gönderdiğini öğreniyoruz.

Bu proje Belediyenin İmar bürosundan çıkmış ve tek bir mü- tehassısın eseridir. İstanbul gibi bir şehrin, en mühim bir mey- danının gelecekteki şeklini, karakterini tesbit edecek olan bu nihaî projenin; müsabakasız yalnız tek bir düşünce ve tek bir zevkin mahsulü olarak meydana gelmesine bugünkü mimarlık telâkkileri müsaade etmez.

Yapılacak olan bir bina projesi değil, bir şehrin bütün hal- kının malı olan bir meydan projesidir. Bu projenin en miişkül- pesend, teknik ve estetik adamlarını tatmin edecek bir kıymet- te olması lâzımdır.

Tasdika gönderilen proje çok güzel ve kıymetli olabilir. Fa- kat usul ve kaide bu değildir. Eminönünün alacağı müstakbel şekil için kafa yoracak, ihtisas ve bilgisini koyacak yerli pek çok elemanlarımız vardır.

Prost'un; İstanbul plânını yapmak üzere geldiği zaman söylediği bir sözü burada hatırlatmak isteriz. Prost, o zaman kendisinin İstanbulun yalnız avanprojesini tanzim edeceğini, ana hatlarını, zonlarını tayin edeceğini ve asıl detayda Türk mimarlarının çalışması lâzım geldiğini söylemişti. Bu söz Prost'a hâs bir fikir değildir. Ayni zamanda bir şehircilik ka- idesidir.

İstanbulu Türk mimarları kadar iyi hiç bir kimse tanıya- mıyacağı için, her memlekette olduğu gibi bizde de; şehir plâ- nının asıl tafsilât projelerinde onlardan mutlaka istifade et- mek lâzımdır.

İşte Prost'un o zaman söylemiş olduğu bu şehircilik kai- desinin bugün tatbik zamanı gelmiştir. Şimdiye kadar bir çok şehir işlerinde yerli mimarları vazifelendirmekten kaçınmış o- lan İstanbul Belediyesinin yeniden bir hataya düşmesi doğru değildir.

Eminönü meydanı için Türk mimarları arasında bir mü- sabaka açılmalıdır. Yapılacak olan yalnız bir meydan sahası- nın tevsii, bir toprak tesviyesi değildir. Meydanın ortasında üstad Türk mimarlarının bir şaheseri vardır. Şehri karşıyaka- ya bağhyan bir köprü vardır. Şehrin merkezine gelen İstan- bul civarının ana yolları vardır. Velhasıl ortada mühim bir şehircilik mevzuu vardır.

Meydanın, etrafındaki sokakların vaziyetini, binaların eb'a- dmı, birbirlerine olan alâkalarını en güzel bir şekilde ve. tek- nikte halletmek lâzımdır. Yapılacak olan proje musattah dü- şümilmiyecek, meydanın etrafmdaki bina bloklarının ala- cağı şekil ve meydanla alâkaları şehir mimarlığının âmir ol- duğu usuller ve estetikle halledilecektir.

Bunun için, geniş bir düşünüşle Eminönü meydanının tan- zimi işinde bir müsabaka açarak Türk mimarlarım vazifelen- dirmesini Nafia Bakanlığından ve İstanbul Belediyesinden ha- raretle temenni ederiz.

(26)

Kendi portresi.

Ressam Nazmi Ziya

R e s s a m Melek Celâl

Ölümünden bir gün evvel bende idi. Ve her zaman olduğu gibi gösterdiği teveccühle bana «Bu böyle olmaz çalışmalı, hem sabah erkenden kalkıp çalışmalı, güneşten nasip alma- lı!..» diye dostça bir üstad serzenişinde bulunuyordu. O sev- diği, tapındığı güneşin doğduğunu artık yalnız bir defa daha görecekdi...

Çıkmasını sabırsızlıkla beklediği kitabını ancak bugün eli- me alabildim. Hattâ kendisine karşı olan hürmetimi herkese söylemek için de bugüne kadar bekledim. Çünkü değerli üs- tad ile beraber büyük bir dost kaybetmiş bulunuyorum ve te- essürü bende çok derindir.

Halâ Nazmi Ziyanın aramızdan çıkıp gidişine inanamı- yorum. Onun ziyaı, dostlarına ve Türkiyenin san'at ve irfan muhitine şunları kaybettirdi: Medenî ve münevver bir yurd- daş, çalışkan ve hayatını san'ata vakfetmiş bir ressam, mem- leketimizin güzel sanatlar muhiti içinde uzun tecrübeler gör- müş bir idare adamı.,

Nazmi Ziyanın bu muhtelif varlıklarına mihver teşkil eden ressamlığı etrafında biraz duralım. Fakat saygile ve mu- habbetle duralım.. Bugün aramızda olmadığına güç inanabil- diğimiz, şu sözlerimizi âdeta bir köşeden işitecekmiş sandığı- mız Nazmi Ziyanın ressamlığında bana en bariz gelen vasıf şu idi. Daima çalışmak ve daima aramak hassası. Biliyor- sunuz, Nazmi Ziya, son demlerinde eserlerinin büyük bir kısmını yanyana getirerek Akademide kendi artistik ömrünün bir bedii meşherini kurmuştu. O vakit ikinci büyük salonu doldurup taşan irili ufaklı yüzlerce eser karşısında insan ev-

velâ, bütün varlığını sanata vakfeden bu himmetti üstada de- rin bir hissi hürmet duyarak duruyordu. Ondan sonra eser- leri temaşaya başlıyor ve bunları ayrı ayrı tetkik ederken na- zarı dikkati celbeden şey bütün bu eserlerin ferdî ayrılığı ara- sında mevcut ruhî birleşme noktası oluyordu. Bu nokta ben- ce sanatkârın senelerce ve senelerce muhtelif yollardan İde- ale, mükemmeliyete varmak için sarfettiği gayrettir.

Şöyle bir sual sorabiliriz: Acaba Nazmi Ziya bütün bu uzun gayreti neticesinde, ne nisbette muvaffak olmuştur? Bu öyle bir sorgudur ki cevabını vukufla ve samimiyetle vermek için böyle küçük bir yazının kadrosu çok dar görünüyor. An- cak hulâsaten şunu söyliyebilirim; bir sanatkârın eserleri için de daima muvaffakiyet dereceleri muhteliftir. Bu ezelî kai- denin Nazmi Ziya hakkında istisna göstermesini ne hakla is- tiyebiliriz? Elbette onun da tabloları içinde muhtelif değerde bulunanları olacaktı ve nitekim de öyledir. Lâkin bence he- men hemen bütün resimlerinde hattâ en küçük poşadlarında dahi muvaffak olduğu şey onların kompozisyonu, yani frenk- lerin (mise en page) dedikleri tanzim kabiliyeti ve görüş bil- gisidir. Bu öyle bir iştir ki güçlüğünü ancak resimle meşgul olan insanlar takdir edebilir. Fakat Nazmi Ziyanın eserleri ka- dar mühim, belki onlardan ziyade dikkate değer bir hususi- yeti hayatının yekpareliğidir. Bir yekparelik ki en taze çağın- dan onu bizden ayıran hazin dakikaya kadar ömründeki verimli sanat muhabbetine ve devamlı çalışma kabiliyetine de- lil teşkil ediyor.

Bugün (Nazmi Ziya) kelimeleri yalnız kaybettiğimiz aziz

(27)
(28)

Kızı

(29)

Göksu

bir arkadaşa değil, onun namına neşredilmiş pek sevimli bir kitaba alem olmuştur. Ne yazık ki sanatkâr bunu gözile göre- medi. Nazmi Ziyanın adım üstadlara hürmet etmek, geleceği

geçmişten haberdar tutmak maksadile vücude getirilmiş bu güzel eser üzerinde görmemiz bize bugün hazin fakat meşru bir teselli teşkil ediyor.

(30)

İkamete mahsus tipik sahalar için tip plânlar evvelden hazırlanabilir. Vakıa bu suretle bir apartımanda aile- lerin vaziyetine göre bazı tadilâtın yapılması lâzım gelir ve bu baptaki hususî icabat ve ihtiyacat ko- layca tatmin edilebilir ise de hususî bir inşaat saha- sında yapılacak bina yerlerinin tesbiti fazlaca karışık bir mesele teşkil eder. Her sahanın kendisine ait bir husu- siyeti ve bu sebepten dolayı da bunlardan her birinin ayrı ayrı bir hâil, tarzı vardır. İkinci derecedeki binalar ile oyun yerlerinin inşa tarzı ise inşaat yerlerinin muhtelif mahiyet- lerine göre pek ziyade değişir.

Yukarıda gösterilmiş olan etüd tipleri hususî bir inşaat sahasının plânını hazırlamak keyfiyetini kolaylaştıracak ma- hiyettedir. Bu etüd meselenin tamamile hallini temin etmese bile hiç değilse onun nakıs surette hallolunmasına meydan vermez. Resimler meselenin ana hatlarını tahlil suretinde gös- termekte olup son plânlar onların üzerinden tanzim ve bi- lâhare de kontrol olunabilir.

Yukarıdaki etüdlerin birinci meziyeti şudur ki; kolayca kontrol edilebilen âmilleri tesbit etmekte ve bunları sara- haten göstermektedri.

1— En evvel nazarı dikkate alınacak nokta binaların inşa edileceği mahal ile havalisi keyfiyetidir. I numaralı resim inşaat mahallini ihata eden arazinin yapılacak bina- ların yüksekliği ile muhtelif hususlar için kullanılmak üzere tayin edilmiş olan sahalar ve yanındaki bina hatları üze-

rine tesir edecek olan vaziyeti gösterir. Bundan maada nak- liyata mahsus yerleri de tesbit eder, ve inşaat mahallini bu noktalardan itibaren muhtelif sahalara ayırmıştır. İn- şaat mahallinin etraftaki araziye müntehi olan kısımlar mek- teplere ve çarşılara hasredilmiştir. Ancak bunların işgal e- deceği yer projede gösterilen sahadan daha geniş olsa ge- rektir.

2— Bu resim bizzat inşaat mahalli ile bunun taksima- tını, tadilâtını ve sokakları gösteriyor. Bunlardan başka bo- zulan sokaklar ile evler ve sair binalar da gösterilmiştir.

2— 1 ve 2 numaralı resimlerde görüldüğü veçhile arazi- nin topoğrafik ahvaline dair yapılan tetkikler neti- cesinde inşaat mahalli ayrı ayrı sahalara ayrılmıştır ve bu husus tanzim edilecek olan plâna esas teşkil edecektir.

Gerek mektep ve gerek ticarethanelere ve Halkevine mah- sus binalar için olduğu gibi muhtelif yüksekliklerde ikamete münhasır binalar için de ayrı ayrı sahalar tesbit olunmuş- tur. İkamete elverişli olmıyan sahalar da parka tahsis edil- miştir.

4— Yapılacak binaların plânları, onların güneşe maruz ve şiddetli rüzgârlardan masun bulunması ve odalarının da- hi ona göre tertip edilmesi suretlle tanzim olunmuştur. Her halde güneş ile rüzgârın izafî ehemmiyetine göre her iki- sinin arasını bulmak icap eder.

5— İkamete mahsus binalara tahsis edilen sahalarda mutad inşaat şekilleri tesbit olunmuş ve binaların istika-

(31)

meti yukarıdaki fıkrada gösterilmiş olduğu veçhile tayin edilmiştir. Bu sahalar inşaatın arzu edildiği veçhile inkişafı- nı teminen tertip olunmuşlardır ve etüdlere esas teşkil eder- ler. Matlûp olan garaj sahaları tesbit edilmiş ve tahminî olarak inşaata mahsus dört ana sahası arasında taksim olunmuştur.

6— Matlûp olan teneffüs yerleri aile efradının adedine göre tesbit olunmuştur.

7— Bu resim mektep ile çarşıya ve Halkevine mün-

tehi olup nakliyata mahsus bulunan ana sokakları ve ikinci derecedeki yolları gösterir. Büyük daireler büyük apart- manların yerlerini tayin ederler.

8— Bu etüdlerden istihraç edilen plân bizzarur muhte- lif bir mahiyeti haiz olacaktır. Mamafih en mühim nokta- ları muhafaza edecek meselenin rasyonal hallini teşkil eyli- yecek ve tam bir ikamet muhiti meydana getirecektir. 8 nu- maralı resim bu metod üzerine müesses inşaat sahası plânı için iptidaî bir etüd göstermektedir.

" T i p b i n a g r u p l a r ı , ,

Architectural Forum ) dan

1— Meyilli bir arazi üzerinde basit şerit halinde tip plân tanzimi. Bu binalar etraflarındaki yollara muvazî ayni istikamete müteveccih olarak kolaylıkla yokuşa intibak ede- bilirler. Ayni tarzda, meyilli araziye uyması itibarile ideal basit bir tiptir.

2— Şerit binalar tanzimine başka bir misal: Bu halde her apartımanı teşkil eden bina kısımları (ünite) ler tulânî ola- rak birleşerek yokuş aşağı tanzim edilir.

Bu vaziyette meyil, birinci misaldekinden daha fazla- dır. Fakat binaların alçak kısımlarına daireler ilâve etmek mümkündür. Her dairenin ayni derecede aydınlık alması için şeritler cenubu şarkî ve cenubu garbîye müteveccih ola- rak konulur.

3— (L) şeklinde bir bina şeriti ve T şeklinde tertibatı:

Bu binaların ekserisi cenuba müteveccihtir ve önünde geniş bir manzara vardır. T şeklindeki (ünite) leri şerit şeklindeki bina kısımları ile ayırmak suretile dar meydancıklar ber- taraf edilmiştir.

4— Z ve T şeklindeki binalar ekseriya meyilli arazide daha çok kullanılır. T (ünite) leri sadece Z lerin istikametini değiştirmek için kullanılır. Sondaki (ünite) ler yarım kat eksik yapılır. Bu suretle tertip edilen binalar karşılarındaki manzaraya teveccüh eder. Binaların her biri ya sabah veya akşam güneş alır.

5— L ve T şeklindeki binalar ile haç vücude getirerek daha sık küme teşkili: Bütün çıkıntılı kenarlar şerit şeklin- de binalarla ayrılmıştır. Köşeler de haricî zaviye teşkil eder- ler. Salip şeklindeki binalar altı katlı olup diğer alçak bi- naları gölgelememesi için şimale doğru konulmuşlardır ve salip şeklindeki bina kısımları umumiyetle diğer bloklarm nihayetlerine konulmuş olduklarından, avlu gibi sıkışık yer- ler bırakmazlar.

6— Yukarıda isimleri geçen (5) şekildeki (ünite) lerin tertibi ile meydana gelen (PĞrimetrik) bir plânlı blok. Bu- nun garp cihetinde avlular hasıl olmadığı için şark cihe- tinden daha iyidir.

7— Bunda da 5 şekil kullanılmıştır. Z ler, bir T ile ayrılmış, nihayetlerine salip şeklindeki üniteler konulmuş ve diğer binalar şerit şeklinde sıralanmışlardır.

Bütün binalar o şekilde tertip edilmişlerdir ki apartı- manların hemen hepsi ayni derecede güneş almaktadırlar.

8— Bu tertipte, üç katlı bloklam arasında haç şeklinde 6 katlı binalar yapılmıştır. Ancak bu tarzdaki inşaatın bir çok müşkülâtı vardır. Yüksek kısımlar alçak binaların üze- rinden aydınlık alır ve manzara temin ederler.

(32)

T ü r k i y e M i m a r l a r C e m i y e t i

M i m a r ü c r e t l e r i t a r i f e s i

Türk Mimarlar cemiyetinin esasen mevcut olan mi- mari ücretler tarifesi bu defa tetkik edilerek, başka mem- leketlerdeki mimart teşekküllerin tarifelerinden istifade edilmek suretile yeniden tanzim edilmiştir. Çok esaslı bir surette tadil ve tekemmül ettirilmiş olan bu tarifenin resmiyete konulması için ald olduğu makamlar nezdinde cemiyet teşebbüste bulunmuştur.

Tarife bastırılarak bütün mimarların istifadesine arz edilecektir.

Mu k a d d e m e :

Bir avukat veya bir hekimin ihtisasına müracaat edil- diği zaman, sırf bir istişare için dahi olsa, muktazi ücretin verilmesi her ne sebepten tabiî İse, mimardan bir fikir alın- mak suretile ihtisasından istifade edilmek istendiği zaman bu istişarenin karşılığı olmak üzere bir ücretin verilmesi ay- nı sebepten dolayı tabiî ve lâzımdır.

Tahsil ve terbiye görmüş olan, ve bilhassa bir tarafa da- yanmak suretile ekmeğini kolayca değilde , alnının terile kazanan insanlar bu lüzumu esas itlbarile müdrikdirler. Ve- recekleri mimar ücretinin neye mukabil olduğunu yalnız «esas itibarile» değil «yakinen» bilmek isteyenler, bunu aşağıdaki izahattan anlayabilirler:

A. — Mimarlar en az beş sene süren bir yüksek tahsil ile bilgi ve ihtisas iktisap ederler. Tahsilden sonra amelî me- sai ile tecrübe kazanır ve san'atlannı inkişaf ettirirler.

Uzun senelerin masarif ve mesaisine mukabil kazandıkla- rı «mimarlıklarına» istinaden sizin işiniz için fikrî mesai sarf ve sizi bundan istifade ettirirler.

B. — Proje yapmak için, mimarlar terslmat ve saire...

işlerinde yardımcı kuvvetler kullanmak mecburiyetindedir - ler.

O. — Krokiler, plân ve projelerle bunlara ait yazı işleri için kırtasî malzeme sarfederler. Kitap, daktilo., desinatör ve saire ücretleri verirler.

D. — Mimarlar çalıştıkları yer için kira, tenvir, teshin masarifi ihtiyar etmek mecburiyetindedirler.

E. — Meslekte çalışabilmek İçin, mimarlar devletten ruh- sat almakdadırlar. Bunun için ise masrafları vardır.

Bütün bunları düşünen ve bilen Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, maddî ve ticarî kanunlarına hususî maddeler koyup, hediye olduğu önceden tekarrtir ve tesbit ettiril- memiş olan) her İşin ancak bir ücret mukabilinde yaptırı- labileceğini emir ve tesbit etmiştir. Mimarlar diğer serbest meslek erbabı gibi kazanç ve sair bütün vergilerle mükellef- tirler.

Madde 1. — Mimarın bir iş yapması arzu edildiği tak- dirde mesai ve masarifine mukabil, kendisine verilecek üc- retin miktarının hesabında yapılan veya yapılacak olan işin maliyet fiyatı esas teşkil eder. İşin büyüklüğü veya küçüklüğü, güçlüğü veya kolaylığı, san'at değeri ve mevkiine göre mi- mar ücreti yükselir veya alçalır. (Tafsilât ileride yazılıdır.)

Madde 2. — İlk eskizlerin tanzim edilebilmesi için, mi-

mar ile mal sahibinin görüşüp yapı programını tesbit, ve bu ilk eskisleri yapmak için malsahibi tarafından mimarın tav- zif edilmesile mimarın işi ve mütekabil angajmanı başlar.

Madde 3. — Eskiz projesinin ücreti madde 1 - 1 9 daki ücret cetvellerine dahildir.

Madde 4. — Eskiz veya avan proje yapıldığı halde, in- şaatın tatbikinden sarfı nazar edilir, veya mimar değiştiri- lirse, yapılan eskiz veya avan projenin ücreti verilmelidir.

Bu ücret miktarının hesabı için, tasavvur edilmiş olan bina bedeli, esas tutulur.

Madde 5. — Bir mimara yaptırılan işler, evvelce akdedil- miş bir mukaveleye veya anlaşma mektubuna istinad etmiş olsa da olmasa da kanunu medeninin hususî maddesi ahkâ- mına tevfikan, yine ücrete tabidirler.

Madde 6. — Bir inşaatta projeyi yapan mimardan baş- ka, diğer bir mimar veya mühendisin her hangi bir sebep- ten dolayı istihdamı şayanı arzu veya elzem ise binalara ait ücretlerin ödenmesi malsahibine aittir.

Madde 7. — Bir inşaat İle tavzif edilmesi takdirinde mi- marın yapacağı işler şunlardır.

A. — Resimler :

a. - 1 : 200 mikyasında eskiz veya avan proje (madde 4) b. - 1 : 200 mikyasında münakaşa projesile

1 : 500 veya herhangi uygun bir mikyasta vaziyet plânı.

c. - 1 : 50 mikyasında tatbikat projesi (kat plânları ve maktalar.)

d. - 1 : 20, 1 : 10, 1 : 1 e kadar, inşaata ait, tafsilât plân- ları.

B. — Evrakı fenniye a. - Fennî şartname ve lahika b.-Metraj ve keşif

c. - Mal sahibi ile müteahhit arasında akd edilecek mukavelename müsveddesi.

C. — İnşaatın Mürakabesl

Mal sahibi ile mutabık kalınacak şekilde inşaatın kontrolü, sitüasyon, kabulî muvakkat ve kabuli kat'!

raporlarının tanzimi.

Bütün bu A. B. C. fıkralarında sayılı işlerin ücreti madde 18 de tesbit edilmiş miktarlara dahildir.

Madde 8 — Bir binanın kabulü kafisinin yapılmasile, mi- marın işi ve angajmanı biter.

(33)

Madde 9. — Mimarlık ücretinin nisbet ve miktarı mad- de 1 deki cetvelde gösterilmiştir- Bu ücretlere projenin tan- zimi ile kontrol edilmesi dahildir. Mimar yalnız projeyi tan- zim ederse bu ücretlerin % 70 i nisbetinde istihkak kesbe- der. Bu maddede sayılı işler, madde 18 de tesbit edilmiş mi- mar ücretlerine dahil değildirler.

a. - Mevcut binaların rölövesi b. - Arsa harita ve nivolarının tesbiti c. - İktiza edecek toprak muayeneleri ve sondajlar d. - Mukavemet, beton arme, temel hesaplan.

e. - Tesisat projeleri

f. - İnşaatın başında daimi kontrolü yapacak kimsele- rin ücreti.

Yukarıda sayılı işlerin ücretleri, mal sahibi tarafından doğrudan doğruya mütehassıslara tediye edilecek, veya mü- teahhide tahmil edilecektir.

Madde 10. — Malsahibi bir mevzu için mimara, şayet başka başka avan proje ve projeler yaptırırsa ve bunlardan hiç birini tatbik ettirmezse, en son yapılan projesinin madde 19 mucibince proje tutarı ve daha evvelki avan projelerin tutarı ile daha evvelki avan projelerin her biri için yine mad- de 19 mucibince avan proje tutarlarının nısfını vermek mecburiyetindedir.

Madde 11. — Bir inşaatın yapılması sekteye uğrıyarak normal müddeti uzadığı, ve bu uzamağa mimar sebebiyet ver- mediği takdirde, fazla geçen zaman için ayn ücret karar- laştırılır.

Madde 12. — Projenin veya yapının ikmâlinden evvel malsahibi ile mimar arasında ihtilâf zuhur ettiği ve muka- vele bozulduğu takdirde o zamana kadar yapılan iş miktarı ücretin tediye detaylarını gösteren 19 uncu maddedeki cetvel mucibince mimara ödenir.

Madde 13. — Mimarın tanzim ettiği proje malsahibi ta- rafından ancak bir defa tatbik edilir. Aynı proje müteaddit defalar tatbik edildiği takdirde her defası için proje sahibi tarafından mimara ücreti mimariyesi yeniden verilir. Bu şekilde mimarın hakkı mahfuzdur.

Madde 14. — Madde 18 ve 19 da tafsillâtile izah edilen mimar ücreti, madde 4 mucibince mimarın üzerine aldığı bir tek proje işinin karşılığıdır. Bu projenin tanzim edilmesin- den sonra, her ne sebebe mebni olursa olsun malsahibi ta- rafından projede değişikliğe sebebiyet verilecek olursa, hem asıl projenin tatbik olunmıyan aksamı için, ve hem de yeni tâdilat için ayrı ayrı ücret verilecektir.

Madde 15. — Her hangi bir binanın mimarlık ücreti o bi- nanın cinsine göredir. Bu esasa tebaan binalar dört sınıfa tef- rik edilmişlerdir.

A. — Basit binalar

Basit endüstri binaları, hangarlar, depolar, imalathane- ler, tip ve seri inşaat, çiftçi evleri ve bunların müşteme - lâtı.

Bu sınıfa ait binaların tefrik ve tesbitinde müşkülâta tesadüf edilirse, binanın kaba inşaatının tutarile ince işle- rinin tutarı arasındaki nisbet mukayese edilir. Ve buna ince işleme nisbeti tesmiye edilir. İnce işlerin tutarı, % 25

% 40 arasında kaldıkça o bina basit binalar suntadandır.

B. — Mimarî ve teknik hususiyetleri orta derecede olan sınaî, hususî, beledî binalar.

Vasat hususî ikametgâhlar, apartımanlar, küçük fab- rika binaları, büyük garajlar, kışlalar, sığınaklar, ceza ev- leri, ıslahhaneler, demiryolları müştemilât binaları, küçük lo- kantalar ve kasaba otelleri, çamaşırhaneler, dezenfeksyon binaları, silolar, basit cami ve kiliseler, sirk binaları.

İnce işlenme nisbeti % 40 - % 60 olan inşaat.

D. — Abide mahiyetini haiz hatıra tezklrine mahsus in- şaat:

Anıtlar, mezarlar, sefarethane, şehir toplantı salonları, âbidevi kültür binaları, lüks hususî ikametgâh ve oteller, ilmî enstitüler, tiyatro, üniversite rasathane ve bunlara mü- masil binalar büyük Halkeleri binaları.

İnce işlenme nisbeti % 65 den yukarı olan inşaat.

Madde 16. — Bir binanın inşaat bedeli kaba inşaat tu- tarile ince işler tutarı mecmuundan ibarettir.

Binadaki ince işler tutarının binanın bütün inşaat bede- line nisbetine ince işleme nisbeti tabir olunur. Bu bakım-

Kaba inşaat ; a. — Hedmiyat b — Toprak ve temel işleri c — Duvarcı işleri d — Asfalt ve tecrit işleri e — Beton ve beton arme işleri f — Taşçı işleri

g — Dülger

h — Kaba demirci işleri (İnşaat aks amı için) k — Tenekeci işleri

1. — Kaba inşaata ait iskele ve sair muavin işlerdir.

İnce işler :

M. — Sıvacı, kartonpiyer ve emsali işler n. — Döşeme şaplan

o. — Duvar, döşeme ve tavanların her türlü kaplama iş- leri

p. — İnce demirci işleri (Parmaklık ve emsali el de - elliği iğleri)

r. — Marangoz ve parkeci işleri s. — Merdiven ve parmaklık işleri t. — Çilingir işleri

u. — Duvar kâğıtlanması ve linoleum gibi yapıştırma işler, kalorifer, sıcak su, serinlendirme ve havalandır- ma işleri. Her türlü su tesisatı

Elektrik tesisatı Hazne ve sair emniyet tesisatı Güneşten muhafaza tesisatı

z. — Bir binanın İkmâli için muktazi bilcümle sair mü- temmim işler. .

Madde 17. — Yukandaki esaslara göre tanzim edilen ücret cetveli

Bina sınıfları Basit Orta iyi Fevkalâde İnce işleme nisbeti 2 5 - 4 0 % 40 - 50

%

50 - 65 % % 65 den yukarı Bina fiatları 2000 li-

raya kadar (maktuen) 175 200 250 300 2000 - 5000 % 7. 5 8 % 10 % 12 «/o 5000 - 10000 % 6,5 7.5 % 8,5 % 11 %

10000 - 25000 % 6 7 % 8 »/o 10 %

25000 - 50000 % 5,5 6.5 7 % 9

%

50000 - 100000 % 4.5 5.5 % 6 % 7.5 % 100001 - 500000 % 3,25 3.75 % -.25 % 4.5 % 500000 den yukarı | % 2,75 | 3,00 % 3.25 % •'.50 %

(34)

Mobilya tezyinat ve tenvir projeleri kontrolü için IV de- receye nazaran hesap edilen ücrete % 25 zammedilir.

Madde 18. — Bir inşaat İle tavzif edilen mimara, verilen ücretten, dokuzuncu maddede sayılı muhtelif işlere, ne mik- tar isabet ettiği aşağıda yazılıdır.

a. — Avan projenin tanzimi ve takribi kıymet takdirine esas ücret yekûnunun % 10 u İsabet eder % 10

(Yeni avan projeye)

b. — Bunlara istinaden kat'î sureti hallin bir projede tesbitine esas ücret yekûnunun % 20 si. .. % 20

c. — Şartname, keşif ve mukavelenin tanzim ve tes- biti işlerine, esas ücret yekûnunun % 10 u isabet eder

(Yani evrakı fenniyeye) % 10 d. — 1 : 50, 1 :20, 1 : 10, 1 : 1 mikyasındaki tatbi- kat plânlarına esas ücret yekûnunun % 30 u isabet eder

(Yani detay plânlarına) % 30 e. — İnşaatın murakabe ve nezaretine esas ücret yekûnunun % 30 u % 30

isabet eder.

Madde 19. — İnşaat esnasında ayrıca yapı işlerinde dai- mî kalacak nezaretçiye ihtiyaç olursa, bunun ücreti malsa- hibi tarafından tediye edilecektir.

Madde 20. — İnşaat esnasında ve projenin tasdikından sonra tadilâta lüzum olursa bunların ücreti madde 18 deki tafsilâta göre hesap edilip ayrıca ödenecektir, hibi tarafından tediye edilecektir.

Madde 21. — istanbul ve civarı vilâyetlerde "yapılacak İn- şaat yakınlık ve uzaklığına göre 3 mıntakaya ayrılmıştır.

Birinci mıntıka :

Belediye sınırları içindeki yakın yerler. İstanbul, Beyoğlu, Kasımpaşa, Yedikule, ve civarı Bebeğe kadar Boğazın Rume-

li sahili. Kadıköy, Haydarpaşa, Üsküdar gibi, (Mimari ücret tarifesindeki ücretler bu mmtaka içindir.)

İkinci mıotaka :

Belediye sınırları içindeki uzak yerler: Yeşilköy, Suadi- ye, Çamlıca, Boğaziçi, Adalar (Buradaki İnşaatın mimarî ücretine cetveadeki ücreti % 10 u ilâve edilecektir.)

Üçüncü mmtaka :

İstanbul kazaları ve yakın vilâyetler Trakya, Bursa, Zon- guldak, Çanakkale, Balıkesir, Bolu Bilecik, F.skişehire ka- dar. (Bu mıntakada yapılacak inşaatın mima-î yüzdelerine

% 20 ilâve edilecektir. Bu zam kaybedilecek zunan ve se- yahat masrafları içindir. )

Madde 21. — Tamir ve tâdiller

Mimarı fazla meşgul eder, ve iyi bir şekilde halli güçtür.

Mevcut binaların tâdilleri buna ait projelerinin tanzimi ve kontrolü için mimarî ücretler tarifesine % 10 ilâve edilmek suretile hesaplanır.

Müteferrik işlerin ücretleri

Madde 22. — Mimarın idarehanesi haricinde tetkikat ücreti :

Tekmil gün için 25 lira Yarım gün için 15 lira

İdarehane haricindeki yapılacak tetklkatta, bilcümle masraflar malsahibine aittir.

Rapor tanzimi:

Tetkikattan sonra yapılacak raporun her sahifesi 1 li- ra (Sahifede 25 satır, her satırda 10 ilâ 12 kelimeden iba- ret olacaktır.)

501 liradan 1000 liraya kadar kıymetli olan mallar İçin asgarî 10 lira

1001 liradan 25000 liraya kadar kıymetli olan mallar i- çin asgari 25 lira

Daha yüksek kıymette olan mülklerin yüzde yarım üc- ret verilecektir.

(35)

Y P ) . İstanbul Ticaret ve S a n a y i Odası yapı m a l z e m e s i piyasa cetveli

•tan ve neşredilmekte olan yapı malzemesi rayici

Yerli (50 k g ) Tr. 140

_

180 kş. Yerli [ I . ms itibarile] —

> (40 k g ) > 60 — 120 İtalya [ . > ] —

Alman (50 k g )

»

350 — 450 >

Tuğla Asfalt

Yerli

Yerli kg — kş. Büyükdere Prese ha. Bin

Feriköy deliksiz ha. »

Ecnebi * I I -- 12 • 25

Büyükdere Prese ha. Bin

Feriköy deliksiz ha. » 13

Çimento

Yerli Katane | d e U t l İ i h a' 1 2

Aslan (50 k g ) ÇU. 87,5 90 kş. ( deliksiz l ha. » 14

Çini Fransız prese ad. —

Çini

Ateş tuğlası » 10 —

Yerli J mozayıktan ad. 4,75 — 7,00 kş. » Yerli » -

Yerli J

çimentodan » 3 — 3,5 Ecnebi < fayans

»

5,5

7,5

— 7

10

Demir ve envai l » iiıı suiııı »

5,5 7,5

7

10 Camlık, köşebent kg. 13-50

Kireç Dörtköşe, lama, yuvarlak » 12-50 -

Su kireci yerli T o . 8 — 10 li Mıhlık, silme » —

_

T o z kireci » 6 — 7 » Putrel »

Taş kireci kg 0.75 1 kş

Siyah çember » -

13 kş.

13 »

— — 14 » 12 » 14.50»

Kiremit

Bakırköy ad. 5.5 Ye rj - 'Eskişehir » 6.5 i Kütahya » 6,5 ' Büyükdere » —

Künk

Yerli Çimento [bey.l.me]sk.

Yuvarlak k9. çubuk

Galvanizli saç

[6 mm. aşağı]» 12

Toprak no.

Dökme boru Yerli

» » aksamı 3 5

17 19

18 20

I düz I oluklu Siyah saç Karfiçe Çinko

Bakır tahta ve yuvarlak Kalay

— — 22.5 16 — 20 17 — 18 29 — 31

— — 92

B o r s a d a m u a m e l e g ö r m e y e n kereste flatları

Lira V Lira

Beyaz kalıplık ( Fabrika ) 32 - 37 Çıralı 33 - 38

• ( Bıçkı ) 29 » ( doğramalık ) 42 - 44

» » ( 4.m deıı kısa ) 26 Karaağaç 50 - 60

» döşemelik 38 - 43 Ceviz 80

Çıralı » 42 Meşe 65 - 80

Kontr plak ( yerli) 180 Kaym döşemelik (Zingal) 55 - 60

( Rus ) 190 » parke » 275 M2

. . (Sert ağaç) 220 250 Meşe parke 375 - 500

Tr = Torba To = Ton Kg = Kilogram Ka = Kanta

(36)

BELEDİYELERİN, RESMÎ MÜESSESELE- RİN, MİMAR, MÜHENDİS, FEN MEMU- RU ve SAİR TEKNİSİYENLERİN NAZA-

RI DİKKATİNE!

D e r g i m i z d e , o k u y u c u l a r ı m ı z , bilhassa v i l â y e t l e r d e k i a b o n e l e r i m i z için açık bir m u - habere servisi y a p m a ğ a karar v e r d i k , inşaat adamlarının m ü t e k a b i l iş v e teknik ihtiyaç- larını i y i bir surette karşılıyacağından e m i n o l d u ğ u m u z bu servis, iş v e r e n l e r l e iş istiyen- leri birbirlerine tanıştıracaktır. Bilhassa vilâ- y e t l e r d e k i m i m a r l a r , mühendisler v e f e n m e - muralıının teknik ihtiyaçlarını; m a l z e m e ka- talogları v e n ü m u n e istekleri, f i y a t s o r m a gi- bi l ü z u m l u ihtiyaçlarını bu işlerle m e ş g u l fir- maların nazarı d i k k a t l e r i n e k o y a c a k t ı r .

B u n d a n başka; işçi taleplerini v e b u n a m u k a b i l iş isteyen, teknisiyen, k a l f a v e m ü - tehassıs ustaların, adreslerini ihtiva edecek- tir. B e l e d i y e l e r i n , resmî dairelerin v e bütün müesseselerin ihtiyaçları olan, m i m a r , m ü - hendis v e f e n m e m u r l a r ı n ı t e m i n için bu ser- visten istifade kabildir.

A v r u p a neşriyatında mümasilleri pek ç o k olan bu şekildeki servislerin m e m l e k e t i - m i z inşaat âleminin ihtiyaçlarına tekabül e- deceğini ü m i d ederiz.

Y u k a r ı d a k i ihtiyaçlarınızı kısa olarak b i z e y a z ı n ı z , parasız olarak neşredilecektir.

M e k t u b u n u z a kaç d e f a ilân edilmesini arzu ediyorsanız b e h e r d e f a s ı için y a l n ı z 2 kuruş- luk d a m g a pulu ilâve e t m e k kâfidir.

f Numune ve katalog :

Teras izolasyonları için tecrit malzemesi ve numune ve prospektüsü ve fiyat isteniyor. Liman işletme direktör- lüğü. Müh. Y. Ziya — İzmir

Tecrübeli usta bası :

Beton arme ve her türlü inşaatın işçiliğini götürü olarak taahhüt eder. Bon servisleri ardır.

Adres : (A. P.) Bumuzu ile mecmuaya yazılması.

Sıva, duvar işlerinde mütehassıs ve ekibi olan bir usta iş istiyor. Her nevi sıva imalinde ustadır. Götürü iş alır.

Adres : Dergide V. A. rumuzuna müracaat.

Diplomalı mimar 52 yaşında.

Tecrübeli, bir çok resmî memuriyetlerde bulunmuş. Pro-

je, atölye mesaisi yapar. Vilâyet belediyelerinde, inşaat şir- ketlerinde iş aramaktadır.

Dergiye : i. i. rumuzu ile müracaat.

Genç mimar — Henüz askerliğini ikmal etmiş. Şantiye, proje, keşif işlerinde çalışmak istiyor. Resmî vazife kabul eder.

Dergide M. R. rumuzuna yazılması.

Tecrübeli mimar — 49 yaşında,,

Şimdiye kadar bir çok memuriyetlerde bulunmuş. Resmi ve bareme tabi memuriyet istiyor.

Dergide (A. S.) rumuzuna müracaat.

— İzmir Belediyesi Fen Heyetine 200 - 250 lira ücretle bir mimar alınacaktır. İstiyenlerin mezkûr Belediyeye müracaat- ları.

D u y u m l a r

— Maarif Vekâleti Bürosu mimarlarından Mahmud Bi- len Güzel Sanatlar Akademisi mimarı Asistanlığına tayin edilmiştir. Muvaffakiyet temenni ederiz.

— İstanbul Evkaf Direktörlüğü Fen Heyeti Şefliğine mi- mar Vasfi Ege terfien tayin edilmiştir. Muvaffakiyetler te- menni ederiz.

— Doktor İng. Vagner'in İstanbul Belediyesi ile olan mu- kavelesi nihayetlenmiştir. Doktor Vagner'in Nafia Bakanlığı Şehircilik Mütehassıslığına tayin edileceğini memnuniyetle haber almaktayız. Değerli mütehassısa yeni vazifesine muvaf- fakiyet temenni ederiz.

— Kadıköy Halkevi binasının projesi müsabakaya konu- lacaktır.

— Madenî inşaat malzemesinde düşüklük.

Geçen sene birdenbire artan madeni inşaat malzemesin- de son zamanlarda bir tenezzül başlamıştır. Bu iniş bilhassa demir, çinko, kalayda görülmektedir.

— Mimar Melih Emlâk ve Eytam Bankası İzmir şubesi mimarlığına tayin edilmiştir. Muvaffakiyetler temenni ederiz.

— Sivas Çimento fabrikası: Sümer Bank tarafından inşa edilecek çimento fabrikası ihale edilmiştir. Fabrika yılda 95 bin ton çimento imal edecek ve doğu vilâyetlerinin bir kısım ihtiyaçlarını karşılyacaktır.

— İç İşleri Bakanlığı tarafından. Yapı ve Yollar kanunun- da mevcut olan bazı noksanlar ve uygun olmıyan maddeler hakkında büyük belediyelerden mütalea sorulmuştur. Kanun- da icap eden tadilât yapılacakta-.

— Türk Mimarlar Cemiyeti, bütün mimarların yakından alâkadar oldukları Yapı ve Yollar kanunu hakkında kendisi- nin mütaleası alınmasını, İç İşleri Bakanlığı İmar Heyetin- den talep etmiştir.

— Türk Mimarlar Cemiyeti İstanbul Şubesi Başkanlığm- Bütün diplomalı yüksek Türk mimarlarının fotoğrafla- rını hâvi bir bülten neşredileceği bir kaç ey evvel, Cemiyet ta- rafından üyelere tebliğ edilmiş ve bir çok mmiarlar icap eden malûmat ve fotoğrafları göndermişlerdir. Bazı arkadaşlar fo- toğraflarını henüz göndermemiş olduklarından azamî 30/12/

1937 tarihine kadar göndermeleri rica olunur. Aksi takdirde bültende fotoğrafları neşredilemiyecektir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Şekilde verilenlere göre aşağıdaki ifadelerin doğru olanlarına “D” yanlış olanlarına “Y” yazınız.. Aşağıda AD, EB ve FC doğruları O noktasında kesişmektedir.

C) Ses katı ortamlarda sıvılardan daha hızlı iletilir. D) Sesin taş ortamdaki sürati tuğladan daha fazladır... Uşak Ölçme Değerlendirme Merkezi. 18. Aşağıda ses ile

32. Ülkemizde hayvancılık oldukça gelişmiştir. Büyükbaş, küçükbaş, ipek böcekçiliği, balıkçılık, kümes hayvancılığı, arıcılık gibi türleri

Buna göre haritada verilen yatırım faaliyetlerinden hangisi İç Anadolu Bölgesi için uygun değildir?. A) I B) II C) III

• Hem sulanabilen hem de yaz kuraklığı yaşanan bölgelerde yetişir. • GAP’tan sonra en fazla üretimi Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde olmaktadır. • Ülkemizde

20.. Aşağıda verilen kareli kâğıt üzerine yükseklikleri 7 cm ve taban alanı 30 cm 2 olan 2 farklı dikdörtgenler prizması oluşturunuz ve oluşturacağınız prizmaların

Ali, bir kenarı 1 cm olan küçük kare etiketlerle defterinin ön ve arka kapağını hiç boşluk kalmayacak ve üst üste gelmeyecek şekilde kaplamıştır. Elif yüzey alanı

41. Karadeniz’deki balık türleri her geçen gün yok olmaya biraz daha yaklaşıyor. Bu durumun birincil nedeni olarak avlanmanın çok fazla olması ve dolayısıyla ciddi