• Sonuç bulunamadı

Kan hastalıkları ve kanama bozuklukları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kan hastalıkları ve kanama bozuklukları"

Copied!
25
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Kan hastalıkları ve kanama bozuklukları

(2)

• Şekilli elemanlar ve plazma

• Şekilli elemanlar; eritrositler (alyuvarlar), lökositler (akyuvarlar) ve kan pulcukları (trombositler)

(3)

• Eritrositler oksijen, karbondioksit ve hidrojen iyonları taşır

• Lökositler savunmadan sorumludur

• Trombositler kanın pıhtılaşmasını sağlar

• Kan hastalıkları eritrositler ve lökositler

• Kanama bozuklukları tormbositler, pıhtılaşma faktörleri, damarsal ve fibrinolitik problemlerle ilgilidir.

(4)

Eritrositlerle ilgili hastalıklar

• Anemi:

Periferik kanda eritrosit sayısının azalması

sonucunda kanın oksijen taşıma kapasitesi azalır.

Demir eksikliği anemisi; kan kaybı sonucu

Eritrosit yapımının baskılanması sonucu klinik

olarak demir, B-12 vitamini (pernisiyöz anemi) ve folik asit eksikliği anemileri gelişir.

(5)

• Aplastik anemide sitotiksik ilaçların etkisi ile kemik iliği aktivitesi baskılanır. Artmış yıkım

nedeni ile hemolitik anemi gelişir. Klinik olarak talasemi, glikoz-fosfat dehidrojenaz eksikliği anemisi ve orak hücreli anemi görülür.

• Teşhis kan tablosunun değerlendirilmesi

• Tedavi sebebe yöneliktir.

(6)

• Anemide ağız bulguları; dilde atrofi, glossit,

yanma ve ağrı, tat bozukluğu, dudak köşesinde ragatlar, ağız mukozasında solukluk

• Demir eksikliğinde dil papillaları atrofiye

uğrayıp dil yüzeyi parlak ve pürüzsüz görülür.

• Sebepsiz, lokal, atipik ve tedaviye cevap vermeyen ülserasyonlar ile birlikte oral kandidiyazis gelişir.

(7)

• Talasemide özellikle üst çene kemik iliği

belirgin şekilde büyür. Dişeti inflamasyonu, diş dizilim ve kapanış bozuklukları gelişir.

(8)

• Tüm anemilerde dental tedaviler kan

tablosunun düzeldiği ve stabil hale geldiği dönemde yapılır. Cerrahi işlemler öncesi

antibiyotik proflaksisi (orak hücreli anemi ve talasemi) yapılmalıdır.

• Orak hücreli anemide oksijenizasyon gerekir.

• Sedatif olarak kullanılan nitröz oksit pernisiyöz anemiye neden olabilir.

(9)

• Polistemi:

Eritrositlerin normalden fazla üretilmesidir.

Tromboz gelişebilir.

Dişetlerinde ödem ve kanama görülür.

Kanamaya eğilimlidir, cerrahi işlemlerden sonra kanama kontrolü ve takip gereklidir.

(10)

Lökositlerle ilgili hastalıklar

• Lösemi:

kanı oluşturan hücrelerin neoplastik hastalığıdır.

• Genetik faktörler, radyasyon ve çeşitli kimyasallar

• Dişetlerinde kontrol edilemeyen kanama ve tedaviye cevap vermeyen enfeksiyonların varlığı lösemi tanısını düşündürmelidir.

(11)

• Lökopeni:

lökosit sayısının normalden az olmasıdır.

Çeşitli ilaçlar, bağışıklık sistemini baskılayan hastalıklar ve lösemi gibi nedenlerle gelişir.

• Klinik olarak enfeksiyona yatkınlık artar.

(12)

• Lökositoz:

lökosit sayısının artmasıdır. Vücutta

enfeksiyon varlığına işarettir. Ayrıca lösemide de lökositoz görülür. Sebebin araştırılması gerekir.

(13)

• Lenfoma:

lenforetiküler dokunun malign neoplastik değişimi sonucu lenf düğümlerini etkileyen ve farklı organlara da yayılabilen bir hastalıktır.

• Hodgkin ve non-hodgkin lenfoma

• Erken tanıda diş hekimleri dikkatli olmalı, hayat kurtarıcı olabilir.

• Ağız bölgesi tutulumu olanlar ile kemoterapi veya radyoterapi tedavisi alan hastalar dental tedaviye başvurabilirler.

(14)

• Myeloma:

Plazma hücrelerinin malign hastalığıdır.

Dental radyograflarda zımba ile delinmiş görünümü veren lezyonlar görülür.

(15)

Kanama bozuklukları

• Trombosit sayısının normalden fazla olması trombositoz, az olması ise trombositopeni

• Trombositopenide pıhtılaşmayı engelleyip

kanamaya eğilimi arttırır. İlaçlar, enfeksiyonlar ve bağışıklık sistemi hastalıkları gibi nedenlere bağlı gelişebilir.

• Trombositopati trombosit fonksiyon bozukluğu

(16)

• Hemofili:

X kromozomuna bağlı kalıtımsal hastalık

Pıhtılaşma faktörlerinden Faktör VIII (hemofili A) ve Faktör IX (hemofili B) eksiklikleri ile oluşur.

• Kadınlar taşıyıcıdır. Hastalık erkeklerde ortaya çıkar.

• Pıhtılaşma meydana gelmez ve

durdurulamayan kanamalar meydana gelir.

(17)

• Dental tedavilerden önce eksik faktörün replasmanı gerekir.

• Dişetlerinde durmayan kanamalar meydana gelebilir.

(18)

• Heparin ve warfarin kullanımı

• Aspirin kullanımı

• Vitamin K eksikliği (kanama zamanı uzar)

• Karaciğer fonksiyon bozukluğu

(19)

• Dental tedaviler sırasında enfeksiyon gelişmesi ve kanama riski vardır.

• Tedavi tipi, kullanılan metot ve ilaçların seçimi hastanın genel sağlık durumunu etkiler.

(20)

Hemodinamik hastalıklar

• Ödem:

damar dışına çıkıp dokular arasında biriken

sıvının damar içerisine geri dönememesi ile doku içinde şişlik oluşturmasına ödem denir.

• Enflamasyon, sodyum veya su tutulması, lenfatik damarlarda tıkanma, düşük plazma

protein basıncı ve kan hidrostatik basıncındaki ani yükselmeler

(21)

• Hiperemi:

yaralanma sonucu arteryel damar ağının genişleyerek kanla dolması sonucu oluşan kızarıklık.

Genellikle aktif ve lokalizedir. kalp yetmezliği gibi durumlarda pasif olarak gelişirse konjesyon

(22)

• Hemoraji:

kanın patolojik olarak damar dışına çıkması, kanama

• Vasküler yaralanmalarda büyük damar kanamaları

• Deride noktasal kanama odakları peteşi, orta

büyüklükte olursa purpura adını alır. Daha büyük kanama renklenmelerine ise ekimoz denir.

• Kanamanın doku içerisinde kitlesel birikinti yapmasına hematom denir.

(23)

• Emboli:

kan yolu ile uzak bölgelere taşınan damar içi katı, sıvı veya gaz kütleleridir.

• Uzun süre yatan hastalar, cerrahi işlemler sonrası, yanık veya kırık gibi ağır travmalar, kalp yetmezliği gibi durumlarda emboli riski vardır.

• Emboli sonucu infarktüs gelişebilir.

(24)

• Şok:

ağır kanama, yaygın travma, büyük yanıklar, ağır miyokard infarktüsü veya mikrobiyal sepsis sonucu gelişen ağır hipotansiyon ve hipoksi.

• Kalp kaynaklı (kardiyojenik), sıvı eksikliğine bağlı (hipovolemik), zehirlenme sonucu (toksik),

enfeksiyon sonucu (septik) veya allerjik reaksiyon sonucu (anafilaktik) olarak 5 temel tipi vardır.

(25)

• Bilinç bulanıklığı veya kaybı, hipotansiyon, hızlı ve zayıf nabız, hızlı ve yüzeysel solunum, ciltte solukluk ve nemlilik, endişe ve huzursuzluk

durumu, baş dönmesi, dudak çevresinde solukluk veya morarma görülür.

Referanslar

Benzer Belgeler

Çinko eksikliği, büyü- menin hızlı olduğu dönemler, hamile/ik, pretermlik ve yaşlılık gibi fizy- olojik nedenlerle olabildiği gibi karaciğer hastalıkları,

Zuckerman ve Benitez, gizli gastrointestinal kanamalı (gaitada gizli kan pozitif ve/veya demir eksikliği anemisi) 100 olguyu, bidirek- siyonel endoskopi ile

Orak hücreli anemi hastalarında görülen inme tipleri: multifokal küçük damar hastalığına bağlı olarak gelişen sessiz iskemiler, hemorajik inmeler, klasik geniş damar

Kaleleri birer birer fethe- dercesine, bu zafere ulaşabil­ mek için, Atatürk'ün ölümü ile hızım kaybeden basiret, cesaret, ahde vefa, uzak gö­ rüşlülük ve

Simulation allows decisions that determine how the main features can be significantly modified(Law & Kelton, 1991; Maria, 1997). The simulation model is one of the

Though traditional instruction is still proven to be useful, differentiated instruction as an approach should be given full consideration as it provides

• Konjenital hemolitik anemiler (Talasemi ortak hücreli anemi, eritrosit Konjenital hemolitik anemiler (Talasemi ortak hücreli anemi, eritrosit enzim

 Bu annelerin %48.3’ünün araştırma öncesinde anemi tanısı aldığı, bunun %54.9’unun demir eksikliği anemisi olduğu, daha önce anemisi olduğu söylenen