• Sonuç bulunamadı

Geçersiz Fesih ve İşe İade Davalarında, Asıl İşveren Alt İşveren İlişkisinin Bulunduğu Durumlarda Davalı Yönünden Şekli Bakımdan Mecburi Dava Arkadaşlığı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Geçersiz Fesih ve İşe İade Davalarında, Asıl İşveren Alt İşveren İlişkisinin Bulunduğu Durumlarda Davalı Yönünden Şekli Bakımdan Mecburi Dava Arkadaşlığı"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C. YARGITAY 22. HUKUK DAÜRESÜ

Esas No : 2011/4205 Karar No : 2011/7310 Tarihi : 13.12.2011

DAVA

DavacÑ, feshin geçersizliÜine ve iàe iadesi- ne karar verilmesini istemiàtir.

Yerel mahkeme, isteÜi kÑsmen hüküm al- tÑna almÑàtÑr.

Hüküm süresi içinde davalÑ avukatÑ tara- fÑndan temyiz edilmià olmakla, dava dosya- sÑ için tetkik hâkimi tarafÑndan düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosya incelendi, gereÜi konuàulup düàünüldü:

KARAR

DavacÑ vekili, müvekkilinin ià sözleàme- sinin geçerli bir neden olmadan feshedildi-

Üini ileri sürerek feshin geçersizliÜine ve iàe iadesine karar verilmesini, boàta geçen süre ücret ve diÜer haklar ile iàe baàlatÑlmama ha- linde ödenmesi gereken tazminatÑn belirlen- mesini istemiàtir.

DavalÑ vekili, ... Ltd. ßti.’nin ... Ltd. ßti.’ye saÜladÑÜÑ insülin kalem eÜitimi hizmet söz- leàmesi kapsamÑnda insülin kalem eÜitmeni pozisyonunda çalÑàtÑÜÑnÑ, mesai saatlerine özen göstermemesi ve uyarÑlara raÜmen dü- zelmemesi nedeniyle davacÑnÑn ià sözleàme- sinin geçerli olarak feshedildiÜini belirterek davanÑn reddine karar verilmesini istemiàtir.

Mahkemece iàverence davacÑnÑn ià akdi- nin geçerli nedene dayanÑlarak feshedildiÜi- nin ispat edilememesi gerekçesi ile davanÑn kabulüne karar verilmiàtir.

Karar davalÑ tarafÑndan temyiz edilmiàtir.

Alt iàveren iàçisi tarafÑndan, feshin geçer- sizliÜine karar verilmesi istemiyle yalnÑzca alt iàveren hakkÑnda veya geçersizlik yahut

Yrd. Doç. Dr. ÜÛtar (UrhanoÙlu) CENGÜZ

KÍrÍkkale Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Geçersiz Fesih ve ÜÛe Üade DavalarÍnda, AsÍl ÜÛveren Alt ÜÛveren ÜliÛkisinin BulunduÙu Durumlarda DavalÍ Yönünden Úekli BakÍmdan

Mecburi Dava ArkadaÛlÍÙÍ

(2)

muvazaa iddiasÑyla sadece asÑl iàveren aley- hine açÑlan davalarda, asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin geçersiz veya muvazaaya dayan- dÑÜÑnÑn belirlenmesine baÜlÑ olarak, davalÑ olarak gösterilen kiàinin iàçinin gerçek iàve- reni olmadÑÜÑnÑn belirlenmesi halinde taraf sÑfatÑ sorunu ortaya çÑkmaktadÑr. DavanÑn taraf sÑfatÑ yokluÜu nedeni ile reddedilmesi halinde, gerçek iàverene karàÑ açÑlacak da- vada iàçi, çoÜunlukla, iàe iade davalarÑ için öngörülen bir aylÑk dava açma süresini ka- çÑrma tehlikesi ile karàÑlaàmaktadÑr. Böyle bir sonuç iàçiyi maÜdur edeceÜi gibi, bir aylÑk süre geçmemiàse yeni bir dava açÑlmasÑnÑ gerektirmesi nedeni ile usul ekonomisine de uygun düàmez. Gerek daha önce iàe iade da- valarÑna bakan YargÑtay Dokuzuncu Hukuk Dairesi’nce ve gerek Dairemiz tarafÑndan da- vacÑnÑn temsilcide yanÑldÑÜÑ veya taraf sÑfa- tÑnda maddi hataya düàtüÜü kabul edilmek suretiyle taraf deÜiàikliÜi konusunda mülga 1086 sayÑlÑ HMK’nÑn katÑ kurallarÑ aàÑlarak so- run çözülmeye çalÑàÑlmÑàtÑr.

Ne var ki, iàe iade davasÑ asÑl iàveren ve alt iàverene karàÑ birlikte açÑldÑÜÑnda asÑl ià- veren hakkÑnda taraf sÑfatÑ yokluÜu gerek- çesi ile davanÑn reddine karar verilmezken, sadece asÑl iàveren hakkÑnda dava açÑlmÑàsa taraf sÑfatÑnÑn bulunmadÑÜÑ ve taraf sÑfatÑnda yanÑlgÑ olduÜunun kabulüne karar verilmesi sözü edilen çözümün çeliàkisi olarak dikkat çekmiàtir.

Öte yandan, 01.10.2011 tarihinde yürürlü- Üe giren 6100 sayÑlÑ Kanun’un 124. madde- sinde kabul edilebilir yanÑlgÑya dayanan iradi taraf deÜiàikliÜi taleplerinin mahkemece ka- bul edilmesi yönünde düzenleme yapÑlmÑàtÑr.

Ancak sözü edilen düzenlemede taraf deÜi- àikliÜinin talep àartÑna baÜlanmasÑ karàÑsÑnda, hâkim tarafÑndan bu hususta taraflara hatÑr- latmada bulunulmasÑ mümkün deÜildir. Bu nedenle talep olmadÑÜÑ halde, taraf sÑfatÑnda maddi hataya düàüldüÜünden söz edilmek suretiyle mahkeme kararÑnÑn bozulmasÑna yönelik uygulamaya devam edilmesinin, ka- nunun belirtilen açÑk düzenlemesi karàÑsÑn-

da, mümkün olmadÑÜÑ görülmektedir.

Hal böyle olunca, Dairemizde yukarÑda belirtilen içtihadÑn yeniden gözden geçirile- rek deÜerlendirilmesi ihtiyacÑ doÜmuàtur.

Mahkemece verilecek hükmün etkisi ba- kÑmÑndan mecburi dava arkadaàlÑÜÑ, maddi bakÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑ ve àekli (usuli) bakÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑ olarak ikiye ayrÑlmaktadÑr. Maddi bakÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑ, maddi hukuka göre bir hakkÑn birden fazla kimse tarafÑndan birlikte kullanÑlmasÑ veya birden fazla kim- seye karàÑ birlikte ileri sürülmesi ve tamamÑ hakkÑnda tek hüküm verilmesi zorunlu hal- lerde söz konusu olur (6100 sayÑlÑ HMK m.

59). ßekli (usuli) bakÑmdan mecburi dava ar- kadaàlÑÜÑ ise, kanunun özel hükümleri ve da- vanÑn niteliÜinden kaynaklanan, birden fazla kiàiye karàÑ dava açÑlmasÑnÑn ve yürütülme- sinin zorunlu olduÜu hallerde oluàan dava arkadaàlÑÜÑna denir (PEKCANITEZ Hakan/

ATALAY OÜuz/ÖZEKES Muhammet, Medeni Usul Hukuku, 12. BasÑ, Ankara 2011, s. 223).

ßekli dava arkadaàlÑÜÑ, gerçeÜin tam olarak ortaya çÑkarÑlmasÑ ve taraflar arasÑndaki iliàki- nin doÜru karara baÜlanmasÑnÑ saÜlamak için kabul edilmiàtir. Bu durumda, dava konusu hukuki iliàki hakkÑnda bütün dava arkadaàla- rÑna yönelik tek ve aynÑ doÜrultuda bir karar verme zorunluluÜu yoktur. AyrÑca dava ar- kadaàlarÑnÑn yaptÑklarÑ usuli iàlemler birbirin- den baÜÑmsÑzdÑr.

4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 2. maddesinin altÑncÑ ve yedinci fÑkralarÑna göre asÑl iàveren- alt iàveren iliàkisinin geçerli olup olmadÑÜÑ veya muvazaaya dayanÑp dayanmadÑÜÑna yö- nelik re’sen yapÑlmasÑ gereken yargÑsal dene- tim, iliàkinin taraflarÑnÑn, yani asÑl iàveren ve alt iàverenin davada yer almalarÑnÑ ve ken- di hukuklarÑnÑ koruyacak açÑklama ve ispat haklarÑnÑ zorunlu kÑlmaktadÑr. Aksine bir dü- àünce Avrupa Þnsan HaklarÑ Sözleàmesi’nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargÑlanma hakkÑna ve 6100 sayÑlÑ Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 27. maddesinde öngörülen hu- kuki dinlenilme hakkÑna aykÑrÑlÑk teàkil eder.

(3)

Buna göre, iàe iade davalarÑna özgü olarak, asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin söz konu- su olduÜu davalarda, davalÑ taraf yönünden bir çeàit àekli (usuli) bakÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑnÑn mevcut olduÜu kabul edilme- lidir.

GörüldüÜü üzere, bu çözüm tarzÑ hem iàçi hem de iàveren yönünden hukuka uygun olup, maddi ve usuli bakÑmdan her iki tarafÑn haklarÑnÑ korumasÑnÑ saÜlayan bir çözümdür.

Böyle olunca, iàe iade davasÑnÑn yalnÑz- ca asÑl iàveren veya alt iàveren aleyhine açÑl- masÑ durumunda, mahkemece, dava hemen reddedilmemeli, davalÑ olarak gösterilmeyen asÑl iàveren veya alt iàverene davanÑn teàmili için davacÑ tarafa süre verilmeli, verilen süre içinde, diÜer dava arkadaàÑna teàmil edilirse davaya devam edilmeli, aksi halde dava sÑfat yokluÜundan reddedilmelidir.

Taraf teàkili saÜlandÑktan sonra iàin esa- sÑna yönelik olarak yapÑlacak inceleme so- nucunda, asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin geçersiz veya muvazaaya dayanmasÑ nedeni ile feshin geçersizliÜine yönelik karar gerçek iàveren hakkÑnda kurulmalÑ, geçersiz veya muvazaaya dayalÑ iliàkinin diÜer tarafÑ hak- kÑnda sÑfat yokluÜu davanÑn reddine karar verilmelidir. Ancak, HMK’nÑn 327. maddesi- nin ikinci fÑkrasÑ uyarÑnca taraf sÑfatÑ olmadÑÜÑ halde, davacÑyÑ, davalÑ sÑfatÑ kendisine aitmià gibi yanÑltarak kendisine karàÑ dava açÑlmasÑ- na sebebiyet verdiÜi için, davanÑn sÑfat yok-

luÜu nedeni ile hakkÑndaki davanÑn reddine karar verilen taraf lehine vekâlet ücreti takdir edilmemelidir.

Dosya içerisinde yer alan fesih bildirimi içeriÜi dikkate alÑndÑÜÑnda davalÑ ... Ltd. ßti.

ile ... Ltd. ßti. arasÑnda insülin kalem eÜitimi hizmet sözleàmesi olduÜu, davacÑnÑn kayden davalÑ àirket çalÑàanÑ olarak gözüktüÜü dik- kate alÑndÑÜÑnda davalÑ àirket ile ... Ltd. ßti.

arasÑnda düzenlenen hizmet alÑm sözleàme- sinin 4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 2/6-7 mad- desi yönünden incelenmesi gerektiÜi açÑk- tÑr. Sözleàmenin Þà Kanunu’nun hükümleri uyarÑnca geçerliliÜi veya muvazaaya dayanÑp dayanmadÑÜÑna yönelik yapÑlacak yargÑsal denetim sözleàmesinin diÜer tarafÑnÑ yani ...

Ltd. ßti.’nin hak alanÑnÑ da etkileyeceÜinden, davanÑn adÑ geçen àirkete de teàmili için da- vacÑya usulüne uygun süre verilmeli, dava teàmil edilirse yargÑlamaya devam edilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Taraf teàkili saÜlanmadan ve eksik inceleme ile yazÑlÑ àekilde karar verilmià olmasÑ hatalÑ ol- muàtur.

SONUÇ

Temyiz olunan kararÑn yukarÑda yazÑlÑ se- bepten (BOZULMASINA), peàin alÑnan tem- yiz harcÑnÑn istek halinde ilgiliye iadesine, 13.12.2011 gününde oybirliÜi ile karar veril- di.

KARARIN ÜNCELENMESÜ 1. Hukuki Sorun

UyuàmazlÑÜa konu olan somut olay, alt ià- veren iàçisi tarafÑndan, feshin geçersizliÜine karar verilmesi istemiyle yalnÑzca alt iàveren hakkÑnda veya geçersizlik yahut muvazaa id- diasÑyla sadece asÑl iàveren aleyhine açÑlan davalarda, asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin geçersiz veya muvazaaya dayandÑÜÑnÑn belir- lenmesine baÜlÑ olarak, davalÑ olarak gösteri-

len tarafÑn iàçinin gerçek iàvereni olmadÑÜÑnÑn belirlenmesi halinde taraf sÑfatÑ sorununun ortaya çÑkmasÑ ile ilgilidir.

Belirtilen durumlarda davanÑn taraf sÑfa- tÑ yokluÜu nedeni ile reddedilmesi halinde, gerçek iàverene karàÑ açÑlacak davada iàçi çoÜunlukla, iàe iade davalarÑ için öngörülen bir aylÑk dava açma süresini kaçÑrma tehlike- si ile karàÑlaàmaktadÑr. Bir aylÑk dava açma süresinin geçmediÜi durumlarda ise yeni bir dava açÑlmasÑ gerekmekte ve bu durum usul ekonomisine uygun düàmemektedir. Bu ne-

(4)

denlerle YargÑtay tarafÑndan asÑl iàveren alt iàveren iliàkisinin bulunduÜu durumlarda da- vacÑnÑn temsilcide yanÑldÑÜÑ veya taraf sÑfatÑn- da maddi hataya düàtüÜü kabul edilmek sure- tiyle taraf deÜiàikliÜi konusunda mülga 1086 sayÑlÑ HMK’nÑn katÑ kurallarÑ aàÑlarak sorun çözülmeye çalÑàÑlmÑàtÑr1.

01.10.2011 tarihinde yürürlüÜe giren 6100 sayÑlÑ Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Ta- rafta Þradi DeÜiàiklik” kenar baàlÑÜÑnÑ taàÑyan m.124’de yer alan “(1) Bir davada taraf deÜi- àikliÜi, ancak karàÑ tarafÑn açÑk rÑzasÑ ile müm- kündür. (2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklÑdÑr. (3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralÑna aykÑrÑ olmayan taraf deÜiàikliÜi talebi, karàÑ tarafÑn rÑzasÑ aranmaksÑzÑn hâkim tarafÑndan kabul edilir. (4) Dava dilekçesinde tarafÑn yanlÑà veya eksik gösterilmesi kabul edile- bilir bir yanÑlgÑya dayanÑyorsa, hâkim karàÑ tarafÑn rÑzasÑnÑ aramaksÑzÑn taraf deÜiàikliÜi talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanÑn tarafÑ olmaktan çÑkarÑlan ve aleyhine dava açÑlmasÑna sebebiyet vermeyen kiài lehi- ne yargÑlama giderlerine hükmeder.” hükmü uyarÑnca kabul edilebilir yanÑlgÑya dayanan iradi taraf deÜiàikliÜi taleplerinin mahkemece kabul edilmesi mümkündür. Ancak söz konu- su düzenlemede taraf deÜiàikliÜi talep àartÑna baÜlanmÑàtÑr ve bu nedenle hâkim tarafÑndan bu hususta taraflara hatÑrlatmada bulunulmasÑ mümkün deÜildir2.

YargÑtay’Ñn 1086 sayÑlÑ Kanun döneminde geliàtirmià olduÜu ve talep olmadÑÜÑ halde, taraf sÑfatÑnda maddi hataya düàüldüÜünden söz edilmek suretiyle mahkeme kararÑnÑn bo- zulmasÑna yönelik uygulamaya devam edil- mesi 6100 sayÑlÑ Kanun’un açÑk düzenlemesi karàÑsÑnda artÑk mümkün deÜildir3.

Tüm bu nedenlerle iàe iade davalarÑna özgü olarak, asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisi- nin söz konusu olduÜu davalarda, davalÑ taraf yönünden bir çeàit àekli bakÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑnÑn bulunduÜu kabul edilme- lidir.

2. DeÙerlendirme

Usul hukukunda aynÑ yargÑlama içinde

davalarÑn yÑÜÑlmasÑ sonucunda davacÑ veya davalÑ yanda birden fazla tarafÑn bulunmasÑ durumunda “dava arkadaàlÑÜÑ” söz konusu olur. Dava arkadaàlÑÜÑ tek bir yargÑlama sÑ- nÑrlarÑ içinde birden fazla davacÑnÑn bir veya birden fazla davalÑ karàÑsÑnda veya bir davacÑ- nÑn birden fazla davalÑ karàÑsÑnda bulunmasÑ halinde mevcuttur4. Dava arkadaàlÑÜÑ ihtiyari ve mecburi olmak üzere iki àekilde gerçekle- àebilir5. Dava konusu olan hukuki iliàki bir- den fazla kiài arasÑnda ortak ise ve bu hukuki iliàki hakkÑnda mahkemece bütün kiàiler için aynÑ àekilde ve tek bir karar verilmesi gere- kiyorsa maddi mecburi dava arkadaàlÑÜÑ söz konusu olur (6100 sayÑlÑ HMK md.59). ßekli bakÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑ ise yalnÑz davalÑlar bakÑmÑndan söz konusu olup kanu- nun özel hükümleri ve davanÑn niteliÜinden kaynaklanan, birden fazla kiàiye karàÑ dava açÑlmasÑnÑn ve yürütülmesinin zorunlu oldu- Üu hallerde oluàan dava arkadaàlÑÜÑna denir.

GerçeÜin daha iyi ortaya çÑkmasÑ ve taraflar arasÑndaki hukuki iliàkinin daha iyi karara baÜlanmasÑnÑ saÜlamak için birden fazla ki- àiye dava açÑlmasÑ durumunda àekli mecburi dava arkadaàlÑÜÑ söz konusu olur6.

ßekli dava arkadaàlÑÜÑnda dava arkadaà- larÑnÑn yaptÑklarÑ usuli iàlemler birbirinden baÜÑmsÑzdÑr. ßekli bakÑmdan mecburî dava arkadaàlÑÜÑnda, dava arkadaàlarÑ arasÑnda maddî bakÑmdan bir iliàki söz konusu olma- dÑÜÑndan, dava arkadaàlarÑ davada birlikte hareket etmek zorunda deÜildirler. ßekli ba- kÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑnda mah- keme, bütün dava arkadaàlarÑ hakkÑnda aynÑ àekilde karar vermek zorunda deÜildir. Dava arkadaàlarÑ arasÑnda maddî bakÑmdan bir ilià- ki söz konusu olmadÑÜÑndan mahkeme, her dava arkadaàÑ hakkÑnda baàka àekilde karar verebilir. ßekli dava arkadaàlÑÜÑ, gerçeÜin tam olarak ortaya çÑkarÑlasÑ ve taraflar arasÑndaki

ÜÛ yargÍsÍnda husumetin

çözümlenebilmesi için öncelikle

davanÍn taraflarÍnÍn tespit edilmesi

gerekir.

(5)

iliàkinin doÜru karara baÜlanmasÑnÑ saÜlamak için kabul edilmiàtir7.

Þà yargÑsÑnda husumetin çözümlenebilmesi için öncelikle davanÑn taraflarÑnÑn tespit edil- mesi gerekir8. Günümüzde taraf kavramÑ usu- li bir kavram olarak kabul edilmektedir9. Þki taraf prensibi gereÜince, her davada mutlaka taraf ehliyetine sahip, bir davacÑ ve bir dava- lÑ olmak üzere iki tarafÑn bulunmasÑ àarttÑr10. DavanÑn zorunlu unsurlarÑndan olan “taraf”

kavramÑ, bir davada kendi adÑna hukuki ko- ruma isteyen (dava açan-davacÑ) ve kendisine karàÑ hukuki koruma istenen (dava açÑlan-da- valÑ) kiàidir11 ve bir ià davasÑnÑn dolayÑsÑyla somut olay baÜlamÑnda feshin geçersizliÜi davasÑnÑn taraflarÑ da aralarÑnda ià sözleàmesi iliàkisi bulunanlardÑr12.

AralarÑnda ià sözleàmesi iliàkisi bulunanla- rÑn yani iàçi ve iàverenin kimler olduÜunu ve 4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun kapsamÑnda bulu- nup bulunmadÑÜÑ bir maddi hukuk meselesi- dir ve “sÑfat”a iliàkin bir sorundur. SÑfat kavra- mÑ tarafÑn maddi hukuk iliàkisinin süjesi olup olmadÑÜÑ hususu ile ilgilidir. “SÑfat”Ñn mevcut olup olmadÑÜÑ ise davanÑn esasÑna giriàildik- ten sonra esas hakkÑnda verilecek hükümle belli olacaktÑr13. YargÑlama esnasÑnda hâkim tarafÑndan re’sen nazara alÑnmasÑ gerekir14.

Feshin geçersizliÜi davasÑnda davacÑ ta- raf, ià güvencesinden yararlanan iàçidir. Söz konusu davada davalÑ taraf ise ià güvencesi kapsamÑndaki iàçiyi çalÑàtÑran iàverendir15. Þà hukukunda ve sosyal güvenlik hukukunda ià- veren sÑfatÑnÑn kazanÑlabilmesi iàçi çalÑàtÑrma koàuluna baÜlanmÑàtÑr ve 5521 sayÑlÑ Þà Mah- kemeleri Kanunu anlamÑnda iàçi çalÑàtÑran herkes iàveren olarak kabul edilmektedir16. Feshin geçersizliÜi ve buna baÜlÑ olarak iàe iade davasÑnda davalÑ konumunda bulunan iàveren, davacÑ iàçiyi çalÑàtÑran ve buna baÜ- lÑ olarak ücretini ödeyen kiàidir. Bu baÜlam- da feshin geçersizliÜi ve iàe iade davalarÑnda gerçek iàverenin tespiti önem taàÑmaktadÑr17.

Üçlü ià iliàkisi olarak adlandÑrabileceÜimiz asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin bulunmasÑ halinde ise; iàe iade davalarÑ özellik arz et- mektedir. Þàçinin feshin geçersizliÜi dava- sÑ açtÑÜÑ iàvereninin, aynÑ zamanda bir asÑl

iàveren-alt iàveren iliàkisinde alt iàveren tara- fÑnÑ oluàturmasÑ durumunda meselenin irde- lenmesi gerekmektedir18.

Bu tür bir davada hem yapÑlan feshin ge- çerli bir sebebe dayanÑp dayanmadÑÜÑ me- selesinin hem de davada husumetin kime yöneltileceÜi meselesinin çözümlenmesi ge- rekmektedir. AyrÑca mahkemenin feshin ge- çersizliÜine ve iàçinin iàine iadesine karar vermesi durumunda da farklÑ olasÑlÑklar söz konusu olmaktadÑr19.

Alt iàverenlik kurumu 4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 6. maddesinde düzenlenmiàtir.

Madde hükmü ile asÑl iàveren, 4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’ndan, ià sözleàmesinden ve alt iàve- renin taraf olduÜu toplu ià sözleàmesinden doÜan yükümlülüklerden sorumlu tutulmuà- tur. Bu düzenleme ile asÑl iàverenin sorumlu- luÜu geniàletilmià ve ihbar, kÑdem, kötüniyet ve iàe iade sonucu iàe baàlatmama tazminat- larÑ ile ücret, fazla çalÑàma, hafta tatili, bay- ram ve genel tatil, yÑllÑk izin, ikramiye, pirim, yemek yardÑmÑ, yol yardÑmÑ gibi tüm iàçilik haklarÑndan birlikte sorumluluk esasÑ kabul edilmiàtir20.

Söz konusu sorumluluk nedeni ile feshin geçersizliÜi ve iàe iade davasÑnda, asÑl iàveren- alt iàveren iliàkisi bulunduÜu durumlarda her iki iàverene birlikte dava açÑlmasÑnda fayda bulunmaktadÑr.

AsÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin bulundu- Üu durumlarda, yasal süresi içerisinde alt iàve- ren iàçisi tarafÑndan açÑlan feshin geçersizliÜi ve iàe iade davasÑnda, àayet muvazaa iddiasÑ söz konusu deÜil ise, iàçi davasÑnÑ kendi iàve- reni olan alt iàverene yöneltebileceÜi gibi Þà Kanunu m. 22’de yer alan birlikte sorumluluk kuralÑndan hükmen yararlanabilmek için alt iàveren ile birlikte asÑl iàvereni de hasÑm gös- terebilmektedir. Böyle bir davada mahkeme- nin vereceÜi kararÑn feshin geçersizliÜi ve iàçi- nin iàine iadesi yönünde olmasÑ durumunda, iàe iade kararÑnÑn gereÜini yerine getirmek ve iàçiyi iàe baàlatmak yükümlülüÜü alt iàvere- ne ait olurken, feshin geçersizliÜine baÜlanan iàe baàlatmama tazminatÑ ve boàta geçen süre ücreti yönünden yükümlülük asÑl iàveren ve alt iàverenin birlikte sorumluluÜunda olacak-

(6)

tÑr. Ancak asÑl iàveren aleyhine, 4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’nda yer alan birlikte sorumluluk kuralÑna dayanarak, parasal sonuçlara iliàkin hüküm kurulabilmesi için davada taraf olarak gösterilmesi gerekir. Aksi halde asÑl iàverenin birlikte sorumluluÜuna hüküm fÑkrasÑnda yer verilemez21.

Muvazaa iddiasÑnÑn hiç söz konusu edil- mediÜi yargÑlama sürecine iliàkin yukarÑda belirtilen durum muvazaa iddiasÑna raÜmen, mahkemenin olayda muvazaanÑn bulunmadÑ- ÜÑ sonucuna varmasÑ halinde de söz konu- sudur. Böyle bir durumda feshin geçersizliÜi ve iàe iade davasÑnÑn asÑl iàverene yöneltil- mesi zaten mümkün deÜildir22. AsÑl iàveren- alt iàveren iliàkisinin bulunduÜu durumlarda davanÑn sadece asÑl iàverene karàÑ açÑlmasÑ halinde husumette yanÑlmanÑn varlÑÜÑ kabul edilmeli ià iliàkisinin tarafÑ olmayan asÑl iàve- ren yönünden dava husumetten reddedilme- lidir23.

Ancak davada muvazaa24 iddiasÑ var ise da- vaya asÑl iàveren bakÑmÑndan devam edilmeli ve iddia açÑklÑÜa kavuàturulmalÑdÑr. Muvazaa iddiasÑnÑn yer aldÑÜÑ bir iàe iade davasÑnda asÑl iàverenin de hasÑm gösterilmesi nedeniy- le mahkeme muvazaayÑ tespit ederse dava alt iàveren açÑsÑndan husumet nedeniyle redde- dilecek ve doÜrudan hem iàe iade hem de parasal sonuçlarÑ açÑsÑndan asÑl iàveren hak- kÑnda hüküm kurulacaktÑr25.

3. Sonuç

ßeklî bakÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑ- na iliàkin olarak yukarÑda yapmÑà olduÜumuz açÑklamalar, asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin söz konusu olduÜu durumlarda iàe iade da- valarÑ açÑsÑndan, ortaya çÑkan birçok soruna çözüm getirecek niteliktedir.

AsÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin söz ko- nusu olduÜu durumlarda açÑlan iàe iade dava- larÑnda, davalÑlar arasÑnda mecburi dava arka- daàlÑÜÑnÑn varlÑÜÑ kabul edildiÜinde davacÑ iàçi davasÑnÑ her iki iàverene karàÑ birlikte açmak zorundadÑr. DavacÑ iàçi davasÑnÑ yalnÑzca asÑl iàveren veya alt iàveren aleyhine açmÑà ol- masÑ halinde dava hemen reddedilmeyecek26, davalÑ olarak gösterilmeyen asÑl iàveren veya

alt iàverene de teàmili için davacÑ tarafa 6100 sayÑlÑ Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 119.

maddesi uyarÑnca bir haftalÑk kesin süre veri- lecek, verilen süre içerisinde, dava diÜer dava arkadaàÑna teàmil ettirilirse davaya devam edilecek aksi halde açÑlmÑà olan dava taraf sÑfatÑ yokluÜundan reddedilecektir.

Taraf teàkili saÜlandÑktan sonra iàin esasÑna yönelik olarak yapÑlacak inceleme sonucun- da, asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin geçersiz veya muvazaaya dayanmasÑ nedeni ile feshin geçersizliÜine yönelik karar gerçek iàveren hakkÑnda kurulmalÑ, geçersiz veya muvazaa- ya dayalÑ iliàkinin diÜer tarafÑ hakkÑnda sÑfat yokluÜundan davanÑn reddine karar verilme- lidir. Buna karàÑlÑk geçerli ve muvazaanÑn söz konusu olmadÑÜÑ bir alt iàveren iliàkisinin var- lÑÜÑ sonucuna varÑlÑr ise iàçinin alt iàverendeki iàine iadesine, parasal sonuçlarÑndan sorum- luluÜuna; asÑl iàveren hakkÑnda da kanundan doÜan müteselsil sorumluluÜunun gereÜi ola- rak, iàe iadenin parasal sonuçlarÑndan müte- selsilen sorumluluÜuna karar verilmelidir.27

Kanaatimizce, iàe iade davalarÑna özgü olarak, asÑl iàveren-alt iàveren iliàkisinin söz konusu olduÜu davalarda, davalÑ taraf yönün- den bir çeàit àekli bakÑmdan mecburi dava arkadaàlÑÜÑ vardÑr.

YukarÑda açÑklanan nedenlerle inceleme konumuz olan YargÑtay 22. Hukuk Dairesi’nin ilgili kararÑ, 6100 sayÑlÑ Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun belirtilen hükümleri karàÑsÑnda isabetli bir sonuca ulaàmaktadÑr.

DÜPNOTLAR

1 Fevzi ßahlanan, “Alt Þàveren Þàçisinin AçtÑÜÑ Þàe Þade Da- vasÑnda Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ”, Karar Þncelemesi, Tekstil Þàveren, Türkiye Tekstil Sanayii Þàverenleri Sen- dikasÑ, SayÑ 390, KasÑm-AralÑk 2012, s.5, (http://www.

tekstilisveren.org/ttsis/images/stories/dergi/aralik12/

hukuk_kasim2012.pdf, 10.02.2013).

2 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.5.

3 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.5; Öte yandan 4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’nca asÑl iàverenin müteselsil so- rumluluÜunu öngören düzenlemeye dayanÑlarak, alt ià- veren aleyhine açÑlan iàe iade davasÑnda, davada taraf gösterilmeyen asÑl iàveren hakkÑnda iàe iade davasÑnÑn parasal sonuçlarÑna iliàkin hüküm kurulmasÑ Avrupa Þnsan HaklarÑ Sözleàmesi’nin 6’ncÑ maddesinde düzen- lenen adil yargÑlanma hakkÑna ve 6100 sayÑlÑ Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 27. maddesinde öngörülen

(7)

hukuki dinlenilme hakkÑna aykÑrÑlÑk teàkil edecektir (ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.5).

4 H. Yavuz Alangoya/M. Kâmil YÑldÑrÑm/Nevhis Deren- YÑldÑrÑm, Medenî Usul Hukuku EsaslarÑ, Geniàletilmià Gözden Geçirilmià 7. BaskÑ, Þstanbul 2009, s.130.

5 Hakan PekcanÑtez/OÜuz Atalay/Muhammet Özekes, Me- deni Usul Hukuku, 12. BasÑ, Ankara 2011, s. 223; Alan- goya/YÑldÑrÑm/Deren-YÑldÑrÑm, a.g.e., s.130 vd.

6 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.5; Baki Kuru/Ra- mazan Arslan/Ejder YÑlmaz, Medeni Usul Hukuku, 22.

BaskÑ, Ankara 2011, s.494 vd.; PekcanÑtez/Atalay/Öze- kes, a.g.e., s.223.

7 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.5; Kuru/Arslan/

YÑlmaz, a.g.e., s.494 vd.; PekcanÑtez/Atalay/Özekes, a.g.e., s.223.

8 Bektaà Kar, Þà Güvencesi ve UygulamasÑ, Yetkin YayÑn- larÑ, Ankara 2009, s.505.

9 Alangoya/YÑldÑrÑm/Deren-YÑldÑrÑm, a.g.e., s.112.

10 Alangoya/YÑldÑrÑm/Deren-YÑldÑrÑm, a.g.e., s.113-114.

11 Alangoya/YÑldÑrÑm/Deren-YÑldÑrÑm, a.g.e., s.112.

12 Kar, a.g.e., s.505; Alangoya/YÑldÑrÑm/Deren-YÑldÑrÑm, a.g.e., s.116; ayrÑca bkz. YargÑtay 2. Hukuk Dairesi, Ta- rih: 21.03.2002, 3041/4000.

13 Alangoya/YÑldÑrÑm/Deren-YÑldÑrÑm, a.g.e., s.121.

14 Kar, a.g.e., s.505.

15 Kar, a.g.e., s.506.

16 Hamdi MollamahmutoÜlu/Muhittin AstarlÑ, Þà Hukuku, Gözden Geçirilmià ve Geniàletilmià 5. BasÑ, Turhan Kita- bevi, Ankara 2012, s.163; Kar, a.g.e., s.507.

17 Kar, a.g.e., s.507.

18 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.4.

19 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.4.

20 Kar, a.g.e., s.507-508; YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, Tarih:

01.12.2008, Esas No: 2008/6287, Karar No: 2008/32597;

Kanunun kullandÑÜÑ birlikte sorumluluk ifadesi tam te- selsülü yani müàterek ve müteselsil sorumluluÜu ifade etmektedir (Kar, a.g.e., s.507-508).

21 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.4; Kar, a.g.e., s.508; YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, Tarih: 06.02.2006, Esas No: 2005/17213, Karar No: 2006/2266.

22 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.4.

23 YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, Tarih: 01.12.2008, Esas No:

2008/6287, Karar No: 2008/32587.

24 Alt iàveren iliàkisinde muvazaa, taraflarÑn gerçekte bir alt iàveren iliàkisi kurmayÑ amaçlamamakla birlikte salt iàverenin ià iliàkisinden kaynaklanan bazÑ yükümlü- lüklerden kaçmasÑ amacÑyla görünürde bir alt iàveren iliàkisi kurmalarÑdÑr (MollamahmutoÜlu/AstarlÑ, a.g.e., s.195 vd.; Ercan AkyiÜit, ÞçtihatlÑ AçÑklamalÑ 4857 SayÑlÑ Þà Kanunu ßerhi, 3. BaskÑ, Cilt 1, 2008, s.119; Gülsevil Alpagut, “Alt Þàveren Þà SaÜlÑÜÑ ve GüvenliÜi ile Þdari Para CezalarÑna Þliàkin Düzenlemeler, Þstihdam Paketive

Getiriyor?” Semineri, 16 Temmuz 2008, Þstanbul, s.37;

Gülsevil Alpagut, “Alt Þàverenlik YönetmeliÜi’nin Huku- ka AykÑrÑlÑÜÑ Üzerine”, Þàveren, C.47, S.2, KasÑm 2008, s.61).

25 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.4; Kar, a.g.e., s.508-509; YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, Tarih: 06.05.2004, Esas No: 2003/22208, Karar No: 2004/10367; YargÑtay 9.

Hukuk Dairesi, Tarih: 21.04.2008, Esas No: 2007/30780, Karar No: 2008/9222; ayrÑca bkz. Fevzi ßahlanan, “Alt Þàverene Verilen YardÑmcÑ Þàte Muvazaa ÞddiasÑ ve Þàe Þade DavasÑnda Sorumluluk”, Karar Þncelemesi, Tekstil Þàveren, Türkiye Tekstil Sanayii Þàverenleri SendikasÑ, Mart 2007.

26 YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, Tarih: 04.04.2008, Esas No:

2007/29931, Karar No: 2008/7460; YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, Tarih: 21.07.2008, Esas No: 2008/17318, Karar No: 2008/20937.

27 ßahlanan, Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ, s.6.

KAYNAKLAR

• AkyiÜit, Ercan, ÞçtihatlÑ AçÑklamalÑ 4857 SayÑlÑ Þà Kanunu ßerhi, 3. BaskÑ, Cilt 1, 2008.

• Alangoya, H. Yavuz/YÑldÑrÑm, M. Kâmil/Deren-YÑldÑrÑm, Nevhis, Medenî Usul Hukuku EsaslarÑ, Geniàletilmià Gözden Geçirilmià 7. BaskÑ, Þstanbul 2009.

• Alpagut, Gülsevil, “Alt Þàveren Þà SaÜlÑÜÑ ve GüvenliÜi ile Þdari Para CezalarÑna Þliàkin Düzenlemeler, Þstihdam Paketi ve Sosyal Güvenlikteki Yeni Düzenlemeler Þàlet- melere Ne Getiriyor?” Semineri, 16 Temmuz 2008, Þstan- bul, s.32-56.

• Alpagut, Gülsevil, “Alt Þàverenlik YönetmeliÜi’nin Huku- ka AykÑrÑlÑÜÑ Üzerine”, Þàveren, C.47, S.2, KasÑm 2008, s.58-62.

• Çankaya, Osman Güven/Çil,ßahin, Þà Hukukunda Üçlü Þliàkiler, Ankara 2006.

• MollamahmutoÜlu, Hamdi/AstarlÑ, Muhittin, Þà Hukuku, Gözden Geçirilmià ve Geniàletilmià 5. BasÑ, Turhan Kita- bevi, Ankara 2012.

• Kar, Bektaà, Þà Güvencesi ve UygulamasÑ, Yetkin YayÑn- larÑ, Ankara 2009.

• Kuru, Baki/Arslan, Ramazan/YÑlmaz, Ejder, Medeni Usul Hukuku, 22. BaskÑ, Ankara 2011.

• PekcanÑtez, Hakan/Atalay, OÜuz/Özekes, Muhammet, Medeni Usul Hukuku, 12. BasÑ, Ankara 2011.

• ßahlanan, Fevzi, “Alt Þàveren Þàçisinin AçtÑÜÑ Þàe Þade DavasÑnda Mecburi Dava ArkadaàlÑÜÑ”, Karar Þnceleme- si, Tekstil Þàveren, Türkiye Tekstil Sanayii Þàverenleri SendikasÑ, SayÑ 390, KasÑm-AralÑk 2012, (http://www.

tekstilisveren.org/ttsis/images/ stories/dergi/aralik12/

hukuk_kasim2012.pdf, 10.02.2013). (Mecburi Dava Ar- kadaàlÑÜÑ)

• ßahlanan, Fevzi, “Alt Þàverene Verilen YardÑmcÑ Þàte Mu- vazaa ÞddiasÑ ve Þàe Þade DavasÑnda Sorumluluk”, Karar Þncelemesi, Tekstil Þàveren, Türkiye Tekstil Sanayii Þà-

Referanslar

Benzer Belgeler

yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin ol- makla beraber doğrudan üretim organizasyo- nu içerisinde yer almaması”, “üretimin zorunlu bir unsuru olmayıp asıl iş

işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir.”

27 Yargıtay 9.. mında “alt işveren” sayılmayacak ve yanında çalıştırdığı işçilerine karşı asıl işveren hiçbir surette sorumlu tutulamayacaktır.

Maziye dönüp şöyle bir benzetme yapalım, Şayet Peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) döneminde Ebu Leheb ve Ebu Cehil’ in okulları olsaydı ve

Belediyesi arasında davacı bakımından alt üst işveren ilişkisinin bulunduğu, işe iade davalarında asıl işveren ile alt işveren arasında şekli anlamda zorunlu

Yukarıda yer verilen içtihatlara uygun olmakla beraber sübjektif ehliyetin yokluğuna ilişkin olan bir başka davada Danıştay Onuncu Dairesi; idari işlemlerin hukuka

Dava konusu olan hukuki ilişki birden fazla kişi arasında ortaktır ve mahkemece bütün ilgililer için aynı şekilde ve tek bir hüküm verilmesi gereken hallerde dava

Serbest Muhasebeciler, 3568 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin (A) bendinin (b) ve (c) alt bentlerindeki işleri yapamazlar ve bu işlemlerden sorumlu tutulamazlar.