• Sonuç bulunamadı

Akut Koroner Arter Oklüzyonlarında Retrograd Koroner Sinüs Perfüzyonu ve L-Karnitin'in

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Akut Koroner Arter Oklüzyonlarında Retrograd Koroner Sinüs Perfüzyonu ve L-Karnitin'in "

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türk Kardiyol Dern Arş 1998; 26: 177

Editör Yorumu:

Akut Koroner Arter Oklüzyonlarında Retrograd Koroner Sinüs Perfüzyonu ve L-Karnitin'in

Koruyucu Etkisi

Bu yorumu ilgilendiren makale için sayfa 171'e

bakınız.

Yazarlar köpekler üzerinde

yaptıkları

bu orijinal ça-

lışma

nedeniyle

kutlanmalıdırlar.

Koroner sinüs retroperfüzyonu ile ilgili ilk

çalışma­

lar 1897

yılında

F. H. Pratt ile

başlamış,

1930'da Batson ile devam

etmiş

ve 1948'de Claude Beck'in koroner sinüsle aorta

arasına

bir brakiyal arter seg- menti implante etmesiyle önemli bir noktaya

ulaş­

mıştır

(1-3). Gardner ve Magovern (4) miyokard is- kemisinin tedavisi için koroner venleri aorta-safen greftleme veya arteria mammaria interna ile revas- külarize

etmişlerdir.

Bilahare

basınç

kontrollü ve senkronize intermittent koroner sinüs oklüzyonu yöntemleri ortaya

atılmıştır

(5,6). Drinkwater ve ar-

kadaşlarının

1990'da

kendiliğinden şişen

koroner si- nüs kateterlerinin

kullanımını

bildirmesi ile retrograt kardiyopleji

tekniği

oldukça

basitleştirilmiş

oldu (7).

Yazarların

da

belirttiği

gibi retroperfüzyonun fayda-

ları çeşitli çalışmalarla gösterilmiş

ve

artık

retrograd kardiyopleji

uygulamaları

bir çok merkezin günlük miyokard koruma yöntemi haline

gelmiştir.

Bununla birlikte retroperfüzyona destek

sağlamak amacıyla

bir

takım

droglar da

kullanılmaktadır.

L- kamitin de bunlardan biridir. Yazarlar bu drogla ilgi- li oldukça

detaylı

bilgiler vermektedirler ve bunun

yararlı olduğunu kanıtlamak

üzere bu

çalışmayı planlamışlardır.

Bu durumda,

çalışmada

tek

değiş­

gen parametre L-karnitin

olmalıdır.

Yani

çalışmanın

her iki grubunda da retroperfüzyon standart olarak

uygulanmalı, çalışma

grubuna, ilave olarak L-kami- tin

konmalıdır.

Ancak böyle bir

karşılaştırma

ile ça-

lışmada

gözlenen

iyileşmelerin yalnızca

L-kamitine

bağlı olduğu

söyelenebilir. Belki de kamitinsiz retro- perfüzyon da benzer

iyileşmeler sağlayacak

ya da aradaki farklar istatistik anlam ifade etmeyebilecek- tir.

Çalışma

bu haliyle karnitinin

değil

kamitinli ret- roperfüzyonun

yararlarını vurgulamaktadır.

Seçilen kontrol grubu

yalnızca

karnitinin etkilerinin saptan-

ması

için uygun

değildir.

Çünkü

yazarların

seçtikleri kontrol grubu sadece ko- roner oklüzyon

yapılan

deneklerden,

çalışma

grubu ise koroner oklüzyon ve L-kamitinli retroperfüzyon

yapılan

köpeklerden

oluşmaktadır.

~

Yukarıdaki

noktalar göz önüne

alımnca

bu

çalışma

ile L-kamitinin öne

çıkarılması

teorik kalmakta, de- neysel olarak

kanıtlanmış olmamaktadır.

Tek

yanlı

bir sonuca

vanlmaması

için bu durum göz öniline

alınmalıdır.

Yazarların

da

belirttiği

gibi, L-kamitinin klinikte is- kemik miyokardiyal metabolizma üzerinde koruyucu bir ajan olarak

kullanılabilmesi

yolundaki ileri

çalış­

malara devam edilmelidir.

KAYNAKLAR

Dr. M. MuratDEMİRTAŞ Siyami Ersek

Göğüs

Kalp ve Damar Cerrahisi Merkezi.

İstanıbul

1. Kolff J: New approaches for cardiac assists: "Back to the future". ArtifOrgans 1992; 16: 13-18

2. Mohl W: Coronary sinus interventions: from concept to clinics.

J

Cardiac Surg 1987; 2: 467-493

3. Lazar HL: Coronary sinus interventions during canHac surgery. Ann Thorac surg 1988; 46: 475-482

4. Gardner RS, Magovern GJ, Park SB, Dixon CM:

Arterialization of coronary veins in the treatment of

rrıyo­

cardial ischemia.

J

Thorac Cardiovasc Surg 1974; 68: 273- 282

S- Mohl W, Simon P, Neumann F, Schreiner W: Pun- zengruber C. Clinical evaluation of pressure-controlled in- termittent coronary sinus occlusion: randomized trial du- ring coronary artery surgery. Ann Thorac Surg 1988; 46:

192-201

6. Lazer HL, Khoury T, Rivers S: Improved distribution of cardioplegia with pressure-controlled intermittent

cıoro­

nary sinus occlusion. Ann Thorac Surg 1988; 46: 202-207 7. Drinkwater DC, Laks

H,

Buckberg GD: A new simp- lified method of optimizing cardioplegia delivery without right heart isolation.

J

Thorac Cardiovasc Surg 1 990; 100:

56-64

177 .

Referanslar

Benzer Belgeler

Spazma bağlı olarak, sol ön inen arter (LAD) proksimalinde ciddi lezyon ve Cx arterde tam tıkanıklık görüldü; ancak, diseksiyon bulgusu yoktu (Şekil B)..

hastane dosya kayıtlarından demografik ve klinik özellikleri, koroner ri sk faktörleri, yarış öncesi ve ta- burcu olurken verile n tedavi , miyokard infarktüsü ve

Bu yöntem açı sından bakılı nca genellikle düzgün plak- Jar stabil anginaya yolaçınakta, kompleks yapıd aki plakl ar ise akut koroner sendromlar veya eski

oklüzyonlarda eınbolizasyondaıı korunmak içiıı fis· ~ tülü besleyen arterin distaline, aına fistül öncesine oklüzyon uygulanması söz konusudur. Nitekim, bizim 2

lışmamızda anevrizmanın ve anevrizmektominin QTD üzerine o lan etkisi a raştırıl dığı için kontrol grubu olarak hasta g rubu ile benzer özelliklere sah ip olan;

Sintigrafi sonuçları normal ve anormal olan bölgeler için darlık dereceleri arasında fark bu- lunmazken , FFRMYO değerleri istatis tiksel olarak an-. lamlı o lan bir

Analıtar kelime/er: L-Karnitin, miyokardiyal iskemi, retrograd koroner peıfüzyon.. Akut koroner oklüzyonu sırasında hızla azalan

Radriguez A, Boullon F, Perez Balino N, Paviotti C, Liprandi MI, Palacios IF: Argentine randoınized trial of percutaneous transluminal coronary angioplasty versus co-