• Sonuç bulunamadı

GİYSİ TARİHİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "GİYSİ TARİHİ"

Copied!
112
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GİYSİ TARİHİ

19. Yy. Moda Tarihi

Ampir Dönem, 1900-1910’lu yıllar

Öğr. Gör. Sinem KIRDEMİR

(2)

19. Yüzyıl

Avrupa’da Napolyon’un kendisini imparator ilan etmesi 19. yüzyıla ayak basarken, beraberinde yeni düşünceler, yeni fikirlerin gelmesine neden olmuştur. Bu dönemde, giyimde de ani fikirler doğrultusunda sadeleşme görülmüştür. Giyimdeki denge ve orandaki değişmeler dikkati çekmektedir. Hem kadın, hem de erkek kıyafetlerinde özgürleşme eski Yunan ve Roma kıyafetlerinin özelliklerinde görülmektedir. 18. YY

başlarında neoklasizm etkisini gösterir. Barok Sanatı'na ve aşırı süslemeciliğe duyulan tepkinin ortaya

konulmasıdır.

Fransa’da Napolyon’un imparatorluğuyla giyimde başlayan modaya ‘ ampir’ denir. Bel çizgisinin yukarıda olmasıyla belirlenen bu moda; Fransız ressamı Jacques Louıs David’in yorumu ile tablolarda ölümsüzleşmiştir.

(3)

Bilim ve teknolojideki hızlı ilerleme, sanayi devrimi, endüstrideki gelişmeler, değişen dünya görüşü, ülkelerin yeni kıtalara keşifleri , politika, toplum, sanat, edebiyat, müzik mimari 19. Yy da moda endüstrisinin hızla ivme kazanması ve globalleşmesinden önemli rol oynamıştır.

(4)

Fransız devriminden sonra rokoko döneminin

abartılı kostümleri yavaş yavaş yerine fiziksel

güzellik ve bırakmıştır. Doğaya dönüşün

gözlemlendiği bu dönemde Antik Yunan ve Antik

Roma demokrasisinden ilham alınmıştır erkek ve

kadın kostümü arasında artık belirgin diyeceğiniz

farklar oluşmaya başlamıştır.

(5)
(6)

Empire Dönem (1795-1820)

Fransız Devriminden sonra Rokoko Döneminin abartılı kostümleri terk edilirken Modernitenin yeni ruhu ve devrimin etkileri 19.yy modasında da hissedilmiştir. Doğallık, doğaya dönüş, Yunan Roma demokrasisinden alınan ilham, anıtsal ihtişam, bireysellik ve bağımsızlık ifade eden rafine ,geometrik form ve neo klasik moda akımları Empire Dönem stilinin temelini oluşturur.

19.yy’ın ilk 10 periyodunda mermer heykelleri anımsatan drapeli, dökümlü, ince saydam pamuklu, şifon, ipek, organze, müslin gibi kumaşlar kullanılmıştır. Yüksek belli ‘ampir Line’ adı verilen elbiseler moda olmuştur.

(7)
(8)

Fransız asker, devlet adam

,Fransa İmparatoru. Napolyon, yalın giyinmekten hoşlanırdı. Koyu yeşil üniforması kırmızı yakalıydı. Manşon (elleri soğuktan korumak için

kullanılan, her elin bir yanında sokulduğu, boru biçiminde, içi astarlı kürk.) kullanırdı.

(9)

Şapkası ise kıvrımlıdır. Bugün bile ‘’Napolyon Şapkası’’ olarak yaşamaktadır.

İngiltere'nin Pamuk ve yün kumaşlarının daha çok tercih edilmesi nedeniyle krize giden

Fransa’yı canlandırmak için Napolyon B.P. İngiliz kumaşlarını yasaklayarak ithalat ve gümrük vergileri koymuş renkli ve İpek kumaşlar yeniden Moda Tekstil ve dekorasyonda kullanılmaya başlanmıştır.

(10)

Frağı ise mavi yakası beyazdı.

(11)

’Ordunun Kartalı’’ adlı giysinin göğsü ise altın, gümüş işlemelerle bezeliydi.

(12)

Napolyon'un eşi İmparatoriçe Josephine güzellik parlaklığın sembolüydü ve giyim için büyük paralar ayırmaktaydı. Soylu bayanların bel çizgisi yukardaydı ve aşırı dekolteleri vardı. Giysi kumaşları muslin vb. hafif kumaşlardı. Ağır kadife pelerinler geriye doğru sarkarak zarif kuyruklarla son bulurdu.

(13)
(14)

Paris bu dönemde modanın merkezi idi. 31 Mart 1814 de

Birleşik Kıtalar Paris’e girdi. Napolyon bu kenti savunamadı ve

Elbe adasına sürüldü. Genel karmaşa içerisinde hükümdarlıklar

ve saltanatlar ortadan kalktı. Napolyon imajı yok oldu.

Tüm Avrupa , inkılaptan yana yeni bir görüntü içerisindeydi.

Fransız inkılabı diğer ülkeleri de büyük oranda etkiledi.

Bu dönemin giyimi, bugün bile kullanılan belirgin çizgiler

yaratmıştır. Yıllarca, imparatorluk çizgisi, yüksek bel çizgisi ve

tümüyle beyaz giysiler moda olmuştur.

(15)
(16)
(17)
(18)

Bu dönemde aynı zamanda yünden yapılmış ten

rengi çorap ve pamuklu iç çamaşırları da

kullanılmıştır. Erkekler kısa bolero bitişli dik kadife

yakalı erkek giyimi ilk defa yerini alan kruvaze

kapanan ve altın düğmeli sourtrouts adı verilen bolero

ceketleri giymişlerdir. Bu ceketlerin altına da ayak

bileklerine kadar uzanan ‘pelisse’ adı verilen ürünler

kullanmışlardır.

(19)

Erkeklerde moda renk mavidir. Ayakkabılar küçük ökçeli pantolonlar dar ve uzundur. Tepeli şapka, Napolyon şapkasıyla yer değiştirir. Yaklaşık 10 yıl bu çizgiler değişmeden sürer.

(20)

Romantic Dönem (1825-1845)

Modanın ilgi odağı Ortaçağ, şövalyelik ve masallara dayanan

fantastik dünyaya kaymış, Neo-Gotik ve Romantik akımlar döneme halim olmuştur.

Dantel yaka pelerinler,zarif,üçgen atkı ve şallar, truvakar kolları tamamlayan yarım parmaksız dantel –deri eldivenler görkemli kostümleri tamamlamıştır.

1934 den sonra etek boyları tekrar yerlere kadar uzamıştır. Kemik korseler geri dönmüş, yuvarlak omuzları açıkta bırakan dekolteler kullanılmıştır.

(21)
(22)

1825’de ilk kez ‘’koyun budu’’ denilen kollar görülür. Bu kolar, bol büzgülerle içten beslenerek takılmıştır. Bir balon gibi dolgun

(23)
(24)

Bel çizgisi giderek doğal yerine ulaşır. Romantik dönemin yeni çizgisi kararlı ve sessizce ortaya çıkar. Romantik bayanlar sıkma bel

görünümüne özenir. Zengin eteğin üstüne bel çizgisini sıkarak belirleyen korse gibi kemerler takarlar. Tafta ve kadife türü kumaşlar kullanılır. Kıyafetler kum saati biçimini alır.

(25)

İtalyan dergisi ‘ Corriere Delle Dame’, 1832 yılında dönemin tipik giysilerini bazı eğlenceli saç biçimleri süsler.

(26)

1837 yıllarında, elbise eteklerine yine çemberlerle geniş görünüm

sağlanırken, bunların altına iç pantolon giyilmiştir. Paçaları dantel fırfırlarla süslenen bu pantolonlar, etek uçlarında görünmüştür. Beden dal, bel

(27)
(28)

Genç bayanların akşam giysileri çoğunlukla dekoltedir, Saç düzeni horoz ibiği biçimindedir. Küçük bukleler altında yükselir.

(29)
(30)

Moda tarihini anlamak için, günümüzdeki anlamıyla “tasarımcı” kavramının nasıl ortaya çıktığını anlamak gerekir. Çünkü 20. yüzyıldan itibaren moda sektöründe “tasarımcı”, sadece giysileri hayal eden ve diken bir kişi değil, içinde yaşadığımız kavramları inşa eden bir üretici konumundadır.

Giysilerimizi hayal eden ve diken kişilerin, nasıl bir terzi olmaktan dünyanın en büyük sektörlerinden birinin yüzü haline geldikleri sorusunun cevabını

anlayabilmek için ise, Charles Worth’ü tanımak gerekir.

Fransız Haute Couture’ünün babası ünvanına sahip Charles Frederick Worth, bir İngilizdir. Charles, 1825’te Lincolnshire’da avukatlarla dolu bir aileye doğmuştu. Ailenin girdiği bir ekonomik sıkıntılar dolayısıyla genç Worth, hukuk alanında bir kariyer hayalinden vazgeçerek henüz 11 yaşındayken perakende alanına yönelmek durumunda kalmıştı.

(31)
(32)

Worth, 1858’de İsveç’li Otto Bobergh’le ortak olarak, Paris’in ünlü Rue de la Paix’inde kendi işini kuracak özgüvene kavuşmuştu.1858'de

Paris'te kurulan moda salonu kısa süre sonra Avrupa kraliyet ailesinin ilgisini çekti ve paralı toplumu takip ettikleri yer. Yenilikçi bir tasarımcı, 19. yüzyıl elbisesini günlük hayata daha uygun hale getirmek için uyarladı, Müşterilerine giysilerini tanıtmak ve markalı etiketleri giydirmek için canlı modeller kullanan ilk kişi oldu; hemen hemen tüm müşteriler danışma ve uygulama için salonunu ziyaret etti - böylece House of Worth bir toplum buluşma noktasına dönüştü. Kariyerinin sonunda, moda evi 1.200 kişiyi istihdam etti ve moda tadı üzerindeki etkisi geniş kapsamlı oldu.

Worth, terziliğin statüsünü yükseltti, böylece tasarımcı-yapımcı, kadınların ne giymesi gerektiğine de karar verdi.

(33)
(34)
(35)

Charles Worth, sadece tasarımlarını değil, kendi ismini ve imajını pazarlamanın da önemine inanırdı. Günümüzde “self branding” Kişisel markalaşma, olarak

adlandırdığımız yöntemleri daha o zamanlardan büyük bir öngörüyle kullanan Worth, kendisini toplumun gözünde bir zevk timsali olarak resmetmiştir.

Worth, elbette çok yetenekli bir tasarımcıydı, ancak kendisini diğer terzilerden ayıran, yeteneği ve estetik zevkinden ziyade, çeşitli yer ve zamanlardan

topladığı pazarlama tekniklerini başarılı olarak moda dünyasına uyarlayabilmiş

oluşuydu. Çünkü henüz adı koyulmamış olsa da, artık sanayi devrimiyle birlikte moda, bir zanaat dalı olmaktan devasa bir sektör olmaya doğru ilerliyordu ve bu yeni

dünya, pazarlama gerektiriyordu. Worth, elbiselerine etiket koyan ilk tasarımcı olarak moda tarihine geçmiştir, ki bu aslında başlı başına önemli bir gelişme olmanın yanı sıra, Worth’ün sadece birer giysi değil, kendi ismini satmaya başladığının

(36)
(37)

Barones Kurzon’un ( Lady Curzon) o nefes kesen, ünlü “ Tavus Kuşu”

elbisesi ise işte bu atöylede hayat buldu ve ilk olmasa da Charles Frederick Worth’un sahibesiyle de bütünleşen en ünlü tasarımı oldu.

Hindistan’ın önemli zanaatkarları tarafından tavus kuşu deseninin altın ipliklerle işlendiği bu elbisede her bir tüyün içinde bulunan parlak yeşil

gözler pek çok kişi tarafından zümrüt zannedilmişti. Ancak Worth, elbiseye bu ihtişamı ve parlaklığı vermek için zümrüt gibi pahalı bir taş kullanmak yerine Bok Böceği’nin parlak yeşil kanatlarını kullanmıştır.

(38)
(39)
(40)
(41)
(42)
(43)

1850’lerden sonra erkek pantolonları ceketlerden ayrı kumaşlardan yapılmaktaydı. Redingot (resmi tören ya da toplantılarda giyilen, etekleri uzun, arkası yırtmaçlı, çift sıra düğmeli erkek ceketi.)çizgileri içindeki ceketler uzun olup dizin hemen

(44)

Büzgülü dantelden göğüslük, dar pantolonlar, süslü çoraplar ve terlik biçiminde ayakkabılar erkek giyiminin tipik özellikleridir.

(45)

Erkekler ‘Nippet’ denen bir yelek giyerler bu

yelekler genelde çiçek bezeli ipek kumaşlardan yapılmıştır.

(46)

Erkekler uzun saçlı ve favoriliydi. ‘Monokl’ denilen tek camlı gözlük önemli erkek aksesuarıydı.

(47)

1834 de 4. William ölür ve yerine kuzeni 18 yaşında Prenses Victoria geçer 1901 e kadar hüküm sürer. Kraliçe Victoria

döneminde, redingot, zarif ve yaygın olarak kullanılan bir ceket türü olur. Pelerinli yada pelerinsiz kullanılır. Yakalar küçülmüş

röverler darlaşmıştır. İçe giyilen gömleklerin yakası dışa dönerek, küçük kravat yada papyonla kullanılmıştır.

İskoçya’nın Highlands bölgesine hayranlığı ve Balmoral Kalesini satın almasıyla birlikte ekose büyük bir popülerlik kazanır.

(48)
(49)

Viktoryen döneminde kadınlar gün içinde birçok kez kıyafetlerini değiştiriyordu. Günlük ev kıyafetleri arasında, rahat sabah elbisesi

peignor ve ipek entari pelisse vardı.Akşam yürüyüşler için redingot ve

eğlencelerde süslü elbiseler giyerlerdi.

(50)

Viktoryen dönemi Sınıf ayrımı, çatışma, çelişki, cinsel despotluk, dinsel yobazlık ve kadınlara yapılan baskıdır aynı zamanda. Kraliçe Victoria’nın yönetimindeki İngiltere’de esen bu kaotik rüzgârlardan o dönemin modası da nasibini almıştır. Görsel ve detaylı işçilikleriyle göz kamaştıran kadın giysileri, kadınların vücut kıvrımlarının erkeklerde cinsellik duyguları harekete geçirebileceği düşüncesiyle örtbas etmek adına tasarlanmıştır.

(51)

Gündüz elbiselerinde ise kollar çan şeklinde ve yaka kapalıdır. Gündüz giysileri ile şallar ve pelerinler de kullanılmıştır. Napolyon’un sarayında, kadın terzileri, yeni

denemelerle, İspanyol imparatoriçesi Kraliçe Viktorya ‘nın romantik beğenisini uyarlayarak kadın eteği için destek olan “Crinoline”i kullanmışlardır. Crinoline sert kumaştan yapılmış kabarık etekli kadın giysisi olup, tek çemberli bir eteği vardır. Elbise koni biçimindedir. Ancak saray baloları ve aristokrasinin akşam eğlencelerinde çok güzel görüntü veren bu giysi, burjuvazi arasında garip ve kaba bulunmuştur. Bu döneme viktoryen dönemi de denmektedir.

Bir süre sonra bu moda yerini yarım crinoline bırakır. Bu yeni moda çok tutulur. Bu giysi dantel şallarla tamamlanır. Şal 18. yy sonlarında modaya girmiştir ve doğu etkilidir.

(52)
(53)
(54)
(55)
(56)

Bu yıllarda empresyonizim(izlenimcilik) ortaya çıkar. Sanatta dış etkilerin içe yansımasını- içte izler bırakmasını veya bu izlere dayanarak sanat eseri meydana getirilmesini savunan bir sanat akımıdır. Bu akıma, mensup olan sanatçılar, tabiatı gerçekte olduğu gibi, bütün ayrıntılarına bağlı kalarak değil, ancak ondan edinilen intibalar ölçüsünde ve niteliğinde anlatmayı gaye edinmişlerdir.

Yarım crinolin empresyonizmin ünlü ressamların tablolarından ölümsüzleşir. Monet empresyonizmin öncüsü olur ve dönemin giysilerini eserlerine yansıtır.

(57)
(58)

Dönemin önemli olayları

1823 Charles Macintosh su geçirmez üst giysiyi icat eder.

1830-65 Fotoğrafçılık, dikiş ve örgü makineleri, Britanya endüstrinin ve dünya ticaretinin merkezi

1846 Amerikalı mucit Elias Howe ilk masuralı dikiş makinesinin patentini alır. 1870-90 Ampulün ve telefonun icadı

1889 Vogue dergisinin yayın hayatına başlaması , şehir merkezinde büyük mağazaların açılması

Sutyenin ilk kez ortaya çıkısı

(59)

1869’da, Kraliçe Victoria ve Prens Metternich’in bu giysi biçimini istememeleri üzerine, yeni bir moda akımı olmuştur. Bu yeni biçimde, eteğin katlarından birisi arkaya çekilip kalça üstünde kıvrımlarla kabarıklık oluşturulurdu. Bu moda 1870 sonlarında daha abartılı bir biçim almıştır.

(60)
(61)
(62)

Güneş şemsiyeleri özellikle beyaz pamuktan sabah giysilerini tamamlar. Bu giysilerin kolları ve omuzları küçük büzgülerle

süslenmiştir. Kurdelelerle süslenmiş özel başlıklar bu giysiler ile birlikte kullanılmıştır.

(63)

Bu yıllarda hafif korseler kullanılmaya başlanmıştır. Kısa ceketler çok modadır ve kadife, kaba kumaşlardan yapılmıştır. Spancer adı

(64)
(65)
(66)

1900’ler moda tarihinin başlangıcı olarak kabul

edilmektedir. 20. yüzyılda teknolojinin gelişimi,

şehirleşme ve sosyal hayatın gelişmesi, kadınların

toplumda daha aktif rol oynamaları, hür ve eşit olma

arayışları, geleneksel tutumlara karşı çıkma eğilimi, sanatta

mekanikleşmeye karşıt görüşler ve ülkeler arası kültürel

(67)
(68)

 20. yüzyılın başlangıcından 1. Dünya

Şavaşı’na kadar olan dönem, İngiltere’de ‘Edward Dönemi’ , Fransa’da ise ‘la belle époque’

Güzel çağ olarak adlandırılmıştır. İki

ülkede modanın atmosferi benzer özellikler göstermiştir.

 Geçen yüzyıllardaki kadının aksine

1900’lerin kadın imajı güçlü, hayata bakış açısı farklı, olgun ve soğukkanlı bir portre çizmiştir.

(69)

‘La Belle époque’ Güzel Çağ (1900-1909

20 yüzyıla girerken Yeniçağ dan beklentiler optimiz bakış açısı 1900- 1914 yılları arasında güzel Çağ'ın başlamasına sebep olmuştur. Bu çağda modayı etkileyen yenilikler aşağıdaki gibidir;

• Teknoloji ve endüstrinin gelişmesi • Hür ve eşit olma isteği

• Gelenek ve göreneklere karşı çıkma eğilimi • Turizmin kitlelere yayılması

• Yapılan seyahatlere kültürler arası etkileşim • Değişen ekonomi ve siyaset anlayışı

• Sanata, makineleşmeye karşı görüşler • Modern mimari

• Şehirleşme

• Yeni keşif ve icatlar

• Mekanik enerjinin elektrik enerjisine dönüşmesi

• Aydınlatma ve telefon motorlu taşıtların günlük hayata girmesi

Artık moda belli bir aristokrasinin tekelinde değildir. Haute couture (kişinin özel siparişi üzerine hazırlanmış, özel dikim giysi anlamına gelen ve Fransızca'dan gelen bir moda terimidir. Tam karşılığı ise "yüksek dikiş"dir)modaya yerleşmeye başlamıştır. dikiş makinesinin icadı ile moda ivme kazanmıştır.

(70)

 1900 yılından sonra, günlük hayatın her alanında kullanılabilen sosyal

aktiviteler için gardroplar hazırlanmıştır. Partiler, balolar, spor faaliyetleri için farklı kıyafetler ve aksesuarlar kullanılmaya başlanmıştır.

 Bu dönem sadeleşme ve özellikle de ‘az ama öz’ kavramının benimsendiği

(71)

Vücut şekillerini ön plana çıkartan siluetin vücuda verdiği zarar korkunçtur. Korseler kadınların kemikleri deforme olmuş ve iç organları da ciddi zararlar görmüştür. Dönemin

doktorlarıyla ayaklanan sanatçılar ve eğitimli kesim modada yenilik fikrini savunmuş ve korse satışlarının yavaşlamasına sebep olmuştur.

(72)
(73)
(74)

Siluet:

1900’lü yıllarda Güzel Çağ kadın ve erkek kostümlerinin zarafet ve kibarlığı siluete de yansımıştır. 19 yy’daki Victorian silueti devam ederken 1900-1909 yılları arasında bohem tarzı anımsatan ‘Gibson Girls’ adı verilen bir kadın silueti doğmuştur.

(75)
(76)

Kadın Silueti: Karın içerde, göğüs önde kalça dışarı doğru kavisli , s silüet olarak adlandırılır. Kısaca ince uzun silet hakim olmuştur.

(77)

Erkek Silueti:

(78)
(79)
(80)

1900 yıllar Kadın Kıyafeti

Kadınların ekonomik ve politik görüşleri moda alanındaki görüşlerini de etkilemiştir. Boğazı çepeçevre saran yakalar ayrıca derin dekolteler, sırtı minik kumaş kaplamalı düğmeli korseli, uzun ince görünümlü kıyafetler moda olmuştur. S formu verebilmek için kalçaların arkasına minik kalça yastıkları ilave edilmiştir.

Ayrıca bu dönemde çay kıyafeti olarak adlandırılan uzun geniş kollu şifon ve ipekten yapılmış dikiş süslemeler ile dekore edilmiş rahat elbiseler

(81)
(82)

Gece elbiseleri ise volan, fırfır ve nakışlarla tasarlanmış uzun ve görkemli kuyruklar kullanılmıştır .

(83)

Paul Poiret tarafından tasarlanan ve korse kullanılmadan giyilen Lola Montes isimli

kostümler yüksek sosyete kadınları tarafından tercih edilmiştir.

(84)

Aksesuar

Değerli, yarı değerli taşlardan yapma çiçeklerle, fiyonklarla süslenmiş büyük violtli

şapkalar(yüzün önüne gelen tül), ellerinden düşürmedikleri otrişli (tüy)gösterişli yelpazeler ve şemsiyeler ve eldivenler elbiselerinin tamamlayıcısı olmuştur.

Kumaşlarda kullanılan kumaşlar ise tafta, kadife, saten ve danteldir.

Balo ve operalarda kullanılan dürbün gözlükler, ipek

(85)
(86)
(87)

Erkek Kıyafeti

Erkek kıyafetleri resmi, yarı resmi ve spor olarak 3 e ayrılıyor. Prens Albert stili yuvarlak vatkalı

ceketlerin yanı sıra kruvaze kapama ceketler de moda olmuştur. Uzun fraglar Bretelles adı verilen pantolon askılı, dar paçalı pantolonlar da yarı resmi törenlerde giyilmiştir.

Siyah beyaz verev çizgili kumaşlar erkek kostümünde kullanılmıştır. İnce kravat, askort ve jabot adı verilen boyun bağı ve

(88)
(89)
(90)
(91)

Moda Hareketleri

❖ 1903: yüzyılın ortalarından 1910’lara kadar ‘S’ şekilli ya da

(92)

1905: viskozdan yapılan suni ipek ilk olarak Birleşik Krallık’ta

satılmaya başlandı.

(93)
(94)
(95)

❖ 1910: Mariano Fortuny, kendi tasarladığı pilileme ve boyama tarzının patentini aldı.

(96)

Şehirli Erkeğin Takım

Elbisesi (1901-1910)

(97)
(98)

Yapmacık üslubu ifade eder. Dandizm 19. yy'ın ilk yarısında İngiliz

sosyetesi mensuplarının bazılarına verilen ad idi. Şıklıklarıyla dikkat

çeken bu kişilerin açtığı çığıra dandizm adı verilmiştir. Fransa'da da

sosyetede yer alanlar, sosyal durumda estetik bir olgunluk aramışlar ve

orta tabaka halkının duygularını hor görmüşlerdir.

George G. öncülüğünü yaptığı Dandinizm akımında erkekleri

sadeleştirmek hedef alınmıştır .Sadelik, düz renkler ve aksesuar

kullanımında sınırlılık üzerine temellenen şıklığı ile İngiltere Amerika ve

tüm Avrupa'ya esin kaynağı olmuştur. Ayrıca beyefendilerin tören giysisi

renginin siyah olarak yerleşmesinde önemli rol oynamıştır. Bu dönemde

kullanılan en önemli aksesuar ise altın zincirli cep saatleri olmuştur.

Kırlangıç kuyruk stili ve diz hizasında biten frag bu döneme damgasını

vurmuştur.

(99)
(100)
(101)
(102)

Sadeleşen Silüetler

(1900-1914)

(103)

Aktif Kadınlar (1901-1910)

10

3

(104)

Gece ve Beş Çayı Elbisesi

(1900-1914)

(105)

TASARIMCI

Paul Poiret (1879-1944)

 ‘Modanın kralı’ olarak bilinen Poiret,

The new Yorker dergisine göre

modern retinanın değişmesine büyük katkı sağlamıştır. Bu tanımlamalar, 1910’lu yıllarda Paris ve uluslararası modaya hükmetmiş olan bir

tasarımcının üç temel özelliğinin altını çizmektedir: temsili bir oryantalizm, markalaşma konusunda yeni bir

yetenek ve giyimi avangard sanatla birleştirmek.

10

5

(106)

Avrupalı kadınlar Rönesans’tan beri korselere mahkumdu.

Poiret, 1903 yılında bu kadınları ilk olarak jüpondan

ardından da korseden kurtardı.

Poiret kıyafetlerin biçimini değiştirerek işe başladı. 19. yüzyılın

kumaş desenlerine bağlı terziliğin yerine drapeli kumaşları

tercih etti ve kıyafetlerin omuzlardan aşağı doğru rahatça

salınmasına izin verdi. Yani daha doğal bir kadın formunu

oluşturdu. Daha sonra ise bu formu oryantalizm ile

(107)

Oryantalizm

1910:Paul Poiret, modern elbiselere öncülük eden ve oryantal esintiler taşıyan bir dizi bol elbise tasarladı.

Doğunun da etkisi ile japonizm akımı kimono paltolar, ceketler, harem pantolonlar ve türban başlıklar bu döneme damgasını vurmuştur.

(108)
(109)
(110)
(111)
(112)

Görsel ve Yazılı Kaynaklar

https://www.behance.net/gallery/47498383/Fashion-Timeline19-th-century https://circlelove.co/moda-modanin-tarihcesi-ve-gecmisten-gunumuze-unlu-modacilar/ https://www.frmtr.com/turk-dili-ve-edebiyati/717325-dandizm-akimlar-edebiyat.html http://bit.do/fqWJG http://bit.do/freTn

Referanslar

Benzer Belgeler

yüzyılın sonlarına kadar gayrimüslim nüfusun yoğun olarak yaşadığı bilinen Diyarbekir kent merkezinde incelenen dönem içerisinde tahmini olarak ne kadar

3 — Duplex tipler: (D7 - D8) Oturma, 3 yatak, hizmetçi ve servis- lerden ibaret bu tiplerde yatak odaları üst- te, oturma alt katta tertiplenmiş, orta kat- ta giriş'e, hizmetçi

dalgah drjviz kurunun olmamasr, ve uluilararasr sermaye narekeilennrn hrzr var olan ekonomik bunahmr sona erdirmekten g6k onu ydnetme iizerine odaklanm.rqtrr. Kriz

[r]

Bunu tetkik etti te bende bulunan siyah kaplı ve 1278 tarihli MENEMENLİ TARİHİNİN tertibinde ne kadar hatalar mevcud olduğu kendiliğinden meydaaçıkıyor ♦ Her

Günler ilerledikçe batıya olan hare- ketini sürdürecek gezegen ayın sonlarına doğru günbatımından önce doğuda yük- selmiş olacak ve gece yarısından üç saat

Table 4.. Çizelge 5`de sunulan verilere göre, 2017 yılında anne sürgün uygulamalarının 16-20 mm çapa sahip olan sürgünlerin sayısı üzerine istatiksel olarak

Ayrıca bobstil, devrin moda düşkünü gençlerini ihtiva eden manasıyla şiir diline de nüfuz etmiştir.. Bobstiller, gerçek hayattan edebî metinlere iki farklı