TOPLUMSAL BARIŞ
Yahudiliğe gore, evrendeki tum duzen ve uyum, kaynağını Tanrı’dan almaktadır.
Tanrı’nın “yuceliklerinde barışı sağlayan” ozelliğinden dolayı, tum yaratılmışlar
aleminde bir barış bulunmaktadır. Ancak insanoğlu, işlediği gunahlar, yaptığı hatalarla,
bu barış ortamını tehlikeye atmaktadır
Yahudiliğin, toplumsal barışa katkısı, insanın yaratılışı ve yaşama hakkı, eşitliği, akrabaları, komşuları, aynı inanca mensup kardeşleri ve diğer inanc mensuplarıyla ilişkileri, yardımlaşma ve dayanışma bağlamlarında ortaya
konulmaktadır.
YAŞAMA HAKKI
Yahudiliğe gore Tanrı’nın muradı, insanın yaşamasıdır. Onun yaşamına son vermek ise bu murada aykırı davranmak
anlamına gelecektir. Yahudi geleneğinde, yaşam daima
kutsaldır, mantıklı ya da mantıksız hicbir tartışma, Talmud’da
da teyit edildiği gibi bu kuralı değiştirmemelidir
EŞITLIK
Yahudiliğe gore, yaratılış itibariyle, Tanrı karşısında tum insanlar, eşittir. İnsanlar arasındaki ayrım, inanan ve
inanmayan şeklinde yapılmaktadır. Yahudilikte bu eşitliğin, secilmişlik anlayışı ile farklı bir noktaya evrildiği de
gorulmektedir. Bu anlayış cercevesinde, İsrailoğulları, Tanrı’nın gozunde, diğer insanlardan daha ustun olarak ifade
edilmektedir
AKRABALARLA İLIŞKILER
Yahudilik, milli varlık uzerine inşa olmuş bir din, ozelliği arz
etmektedir. Anneden devam etmekte olan kan bağı, bir insanın Yahudi olmasında, belirleyici etkiye sahiptir. Dolayısı ile aileden başlamak uzere, tum Yahudilere ulaşacak şekilde, akrabalık
ilişkilerine de bu cercevede onem verilmektedir. Akrabalık
ilişkisinde, kendi akrabalarının yanı sıra, eşin akrabaları da,
aynı değerde addedilmektedir. Ozellikle ebeveyne saygı
bağlamında, eşlerin birbirlerinin anne-babalarına da, kendi
anne-babaları gibi saygı ve hurmet gosterilmesi gerektiği,
Musa peygamberin ornekliği ile ortaya konulmaktadır
KOMŞULUK
Yahudilik’te komşuluğa, buyuk onem verilmektedir. Bunun en onemli kanıtı, Yahudiliğin ozu olarak kabul edilen On Emir
icerisinde, toplumsal hayatı düzenlemeye donuk emir ve yasaklarda, komşu hakkına yapılan vurgu, olarak
gorulmektedir. Tevratta On Emrin zikredildiği Mısırdan Cıkış babında, bu durum şu şekilde dile getirilmektedir: “Komşuna karşı yalan yere tanıklık etmeyeceksin. Komşunun evine,
karısına, erkek ve kadın kolesine, okuzune, eşeğine, hicbir
şeyine goz dikmeyeceksin
YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Yahudilikte yardımlaşma ve dayanışmanın temeli, “Tsedaka”
ve “Pea” kavramları cercevesindeki, emir ve yasaklardan meydana gelmektedir. Tanrı, her zaman İsrailoğullarına, ulkelerinde veya yakınlarında, yoksulların olabileceğini hatırlatmakta ve onları, bu durumda olanlara karşı, eli sıkı davranmamaları noktasında uyarmaktadır
Yahudilikte, yardım etmek emredilirken, yardım isteyene veya gorduğu bir ihtiyac sahibine yuz cevirmek ise,
yasaklanmaktadır
DIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Yahudi inancına gore insan, her turlu eyleminde sorumlu bir varlıktır. Bu sorumluluktan dolayı da, odul veya cezayı hak
etmektedir. Bu nedenle Tanrı, insanları, gunah konusunda dikkatli olmaya ve gunah işlemekten uzak durmaya cağırmaktadır. Bu cercevede, iyi ve kotu, insanın onune secenek olarak konularak tercih hakkı ona bırakılmaktadır
Yahudiliğe gore, Yahudilik, İsrailoğullarını bağlayan ve onları ilgilendiren kurallar manzumesidir. Bundan dolayı, diğer
toplumların, kendilerine ait inanç sistemlerinin olması, normal hatta gerekli bir durumdur. Bu yuzden, Yahudilerin, kendileri dışındaki
milletleri, Yahudileştirmeye donuk yoğun bir politikaları da olmamıştır.
DINI YORUMLAMA HAKKI VE FARKLI DINI YORUMLARA
MÜSAMAHA
Yahudilik, milli varlığın uzerine bina edilen bir dindir. İsrailoğullarına mensubiyet, Yahudi olmak icin gerekli bir şarttır. Tanrı tarafından secilmiş ve yüceltilmiş bu milletin mensubu olmak ve bu
mensubiyetin gereği olarak, kendi insanına sahip cıkmak, onlarla barış ve huzur icerisinde yaşamak, bir Yahudi icin, sorumluluk olarak addedilmektedir. Bu sorumluluğun gereği olarak, Yahudi
şeriatında, kardeşlik hukukunu duzenleyici bircok emir ve yasak yer almaktadır. Tevrat, Yahudilerden, kendi halkını kandırmamasını, kin beslememesini ve oc almamasını istemektedir. Hatta bu yasağı daha ileri bir noktaya goturerek “Kardeşine yureğinde nefret
beslemeyeceksin…” ifadesiyle, bu noktada, gonulde bir kotuluğun bulunmasına dahi musaade etmemektedir
Yahudilik, diğerleri ile ilgili konumlandırmasını, Tevrat’ın
Yaratılış kitabında, Nuh’un oğulları merkeze alınmak suretiyle oluşturulan, milletlerin kokenleri hakkındaki verilere
dayandırmaktadır