• Sonuç bulunamadı

Bu da İstanbul-İzmir Otoyolu’nun yan işleri için ÇED alınması gerektiğini bir kez daha göstermiş oldu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bu da İstanbul-İzmir Otoyolu’nun yan işleri için ÇED alınması gerektiğini bir kez daha göstermiş oldu"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İzmir otoyol projesinin uygulanmasına Danıştay dur dedi. Ege Çevre Plaformu'nun 'çılgın kalkınmacılık' olarak değerlendirdiği proje, '1993 yatırım programında vardı' denilerek çED raporları alınmadan hayata geçirilmek istenmişti.

Yargı, Türkiye ’nin tek seferde gerçekleştirilen en büyük yap-işlet-devret projesi olarak lanse edilen Gebze-

Orhangazi-İzmir Otoyolu’na bir kez daha “dur” dedi. Yaklaşık 6.5 milyar dolara mal olacağı hesaplanan ve İzmir’in çılgın projesi olarak tanıtılan otoyol, son olarak Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na (DİDDK) takıldı. DİDDK, otoyolun yan işleri için ÇED raporunun alınması yönündeki mahkeme kararına Başbakanlık tarafından yapılan itirazı reddetti. Bu da İstanbul-İzmir Otoyolu’nun yan işleri için ÇED alınması gerektiğini bir kez daha göstermiş oldu. Proje hakkındaki kararlar İzmir iş dünyasında tepkiyle karşılanmış ve iş dünyasına ait örgütler otoyol için ÇED isteyen grupları “istemezükçü”lükle suçlamıştı. Bu arada çeşitli medya kuruluşlarında ise TMMOB yasasının değiştirilmek istenmesine dair gerekçelerden birinin de otoyol projesi aleyhine açılan davalar olduğu belirtilmişti.

"1993 PROGRAMINDA VARDI" DENİLEREK ÇED’DEN KURTARILMAYA ÇALIŞILDI

Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’yla ilgili mahkeme süreci Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ’ın, “Karayolları Genel Müdürlüğü’nce ihalesi gerçekleştirilen projenin belirlenen süre içinde tamamlanabilmesi için aşağıdaki tedbirlerin alınması uygun görülmüştür” diyerek imzaladığı 13 maddelik genelgeyle başladı. Genelgenin 9. maddesinde projenin 1993 yatırım programına alındığı belirtilerek çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nden muaf olduğu

vurgulanıyordu.

“ÇEVRESEL ETKİ HESAPLANMADI” DENİLEREK DAVA AÇILDI

Projeye karşı tepkiler yükselirken TMMOB Peyzaj Mimarları Odası ve Ege çevre ve Kültür Platformu Derneği,

genelgenin 9. maddesi hakkında iptal kararı ve yürütmenin durdurma istemiyle Danıştay’a dava açtı. Otoyol projesinin geçtiði bölgelerdeki çevresel etkinin hesaplanmadığını belirten davacı taraflar, bu amaçla ÇED Raporu’nun mutlaka alınması gerektiğini belirtti. Danıştay 14. Dairesi, projeye ilişkin Başbakanlık Genelgesi’nin 9. maddesi hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi. 14. Daire’nin kararında Başbakanlık genelgesi hakkında şöyle denildi, “Dava konusu genelge hükmü ile dayanağı yönetmeliğin amacını aşan ve ÇED sürecinden muafiyeti genişleten bir düzenleme getirilmiş bulunduğundan, genelge hükmünde, dayanağı çevre Kanunu ve ÇED Yönetmeliği’ne uyarlık görülmemiştir.”

NİHAİ KARAR VERİLDİ

Başbakanlık, bu gelişme üzerine yürütmeyi durdurma kararının iptali için DİDDK’e başvurdu. Ancak DİDDK,

“Aradan geçen bunca süre içinde yatırıma başlanmamış projelere yeniden ve tekrar ÇED sürecinden belli süreyle muafiyet sağlayan düzenlemenin hukuki bir dayanağı da bulunmamaktadır” diyerek bu itirazı da reddetti. Kurul böylelikle yürütmeyi durdurma konusunda nihai kararını vermiş oldu. Karar uyarınca bağlantı yolları, enerji hatları ve malzeme ocakları gibi yan işlerin ilgili ÇED dosyasının oluşturulmasına kadar durdurulması gerektiği yönündeki karar kesinleşmiş oldu.

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası avukatı Emre Baturay Altınok, “Otoyolun çevresel etkileri gözardı edilemez. Bu kararın gerekçesi bakanlığı ÇED muafiyetlerini bir kez daha gözden geçirmesini ve otoyolun sadece etkilerinin değil tamamının ÇED muafiyetinin iptal edilmesinin zorunlu olduğunun sinyallerini veriyor” dedi.

Ege Çevre ve Kültür Platformu Derneği adına konuşan avukat Arif Ali Cangı da yaptığı açıklamada, “Projenin kendisinin yaratacağı çevresel riskler ortada. Projeyle ilgili malzeme ocakları, bağlantı yolları, enerji nakil hatları, depo alanları, hazır beton tesisleri, asfalt plenti ile alt ve üst yapı imalatları için gereken üretim tesisleri vb. diğer tesisler de Başbakanlık Genelgesiyle çED kapsamı dışında tutulmaya çalışıldı. Bu yarını düşünmeyen çılgın

kalkınmacılık politikalarının doğal ve kültürel değerleri nasıl korunmasız bıraktığına çarpıcı bir örnektir. Davamızla bu kötü gidişe kısmen dur deme şansını yakaladık. Yürütmeyi durdurma kararı üzerine ‘istemezükçü’ diye saldırıya geçen sanayicilere, siyasetçilere ciddi bir derstir. Şimdi

yapılması gereken Danıştay kararının eksiksiz uygulanmasıdır” diye konuştu.

RAKAMLARLA GEBZE-ORHANGAZİ-İZMİR OTOYOLU

377 km. otoyol ve 44 km. bağlantı yolu olmak üzere toplam 421 km. uzunluğunda. Dilovası-Hersek Burnu arasında inşa edilecek yaklaşık 3 km’lik bir asma köprüye sahip olacak.

(2)

İstanbul-Bursa 1 saate, İstanbul-İzmir 3.5-4 saate inecek.

İzmir-İstanbul arası 140 km. kısalacak. Körfez’i köprüyle bağlayan projenin maliyeti 6.5 milyar doları buluyor.

RADIKAL-12/12/2012

Referanslar

Benzer Belgeler

Lokantaya gelenler arasında, o zaman Şişli sosyetesine bağlı şık kız öğrenciler yanısıra, tam bir tezat teşkil eden, özel- likle tipleri, tavırları davranışları ive

 Bevor es regnet, muss ich nach Hause gehen...  b-Yan

Koroner bypass cerrahisinde sık olarak kullanılan sol intern mammarya arter'in (sol lMA) anomalileri, cerrahi.. tekniği ve sonuçları

MISIR Temizleme Islatma Islatma Suyu Evaporatör Mazoferm Kabaca Öğütme Embriyo Embriyo Seperatörleri Yağ Ekstraktörü Mısır Yağı Embriyo Mısır Küspesi Öğütme

Electroencephalography (EEG) and cranial imaging findings in the children with epilepsia partialis continua: Patient 1: (A) EEG showing spikes, sharp waves and spike and slow

1960'1ı yılların sonunda Aspartam ve onun bozunma ürünü olan diketopi- perazin üzerinde hayvan ve klinik de- neyler tıaşlanlmıştu.. 1974'de Ameri- ka Birleşik

Senoz Derne ği Yönetim Kurulu üyesi ve çevrecilerin avukatı Münir Yazıcı, “Bu karar sadece idarenin bir işlemi için verilmi ş kararın ötesinde, aymazlığa ve

Kurulumuz, bu kapsamda, taş ocaklarının gürültü, titreşim, toz ve malzeme nakli nedeniyle olu şan durumunun yaşam alanında güvenlik ve sağlıklı yaşam hakkının