• Sonuç bulunamadı

İnsan Hakları Çerçevesinde Hasta Hakları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "İnsan Hakları Çerçevesinde Hasta Hakları"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1 2

Serdar ÖZCANLI , Derya ATİK

GİRİŞ

İnsan hakları bütün insanların hiçbir ayrım gözetmeksizin, yalnızca insan olmaları nedeniyle, insanlık onurunun gereği olarak sahip oldukları haklar şeklinde tanımlanabilir (1).

İnsan haklarının en yaygın sınıflandırılma biçimlerinden biri Alman hukukçu George Jellinek'in yapmış olduğu sınıflandırmadır.

Buna göre haklar ve özgürlükler:

1.Geleneksel haklar ve özgürlükler (Pasif Statü Hakları)

2.Siyasal haklar (Aktif Statü Hakları) 3.Sosyal haklar (Pozitif Statü Hakları) şeklinde üç gruba ayrılmaktadır.

Bir diğer sınıflandırma biçimi, hakların tarihsel gelişiminden hareketle hakları kuşaklar halinde sınıflandırmaktır (2). Bu sınıflandırmada birinci kuşak haklar klasik haklar olarak da

adlandırılırlar. Birinci kuşak haklar bireyi ilk değer olarak kabul etmektedir. Bireysel girişim ve tercihlere saygı göstermek bu anlayışın esasıdır. İkinci kuşak haklar aynı zamanda sosyal ve ekonomik haklar olarak da adlandırılmaktadır. Bu haklar arasında çalışma hakkı, sendika kurma özgürlüğü, grev toplu sözleşme hakkı, sosyal güvenlik hakkı, parasız eğitim ve öğrenim görme hakkı, kültürel yaşama katılabilme hakkı vardır. Sağlık hakkı da bu haklar arasında sayılmıştır. Üçüncü kuşak hakların birinci ve ikinci kuşak haklardan ayrıldığı hususlar vardır. Üçüncü kuşak haklarının hayata geçirilebilmesi için kişilerin, kurumların ve devletin ortak çabası gerekmektedir. Ayrıca bu hakların güvenceye kavuşturulmasında bir mücadeleden çok bir dayanışma söz konudur. Bu nedenle üçüncü kuşak haklara dayanışma hakları da denilmektedir. Çevre hakkı, insanlığın ortak malvarlığına saygı hakkı, gelişme hakkı, barış hakkı bu haklardandır.

İnsan hakları özellikle Fransız Devriminin estirdiği “özgürlük, eşitlik, kardeşlik”

1. Uzman Van İl Emniyet Müdürlüğü

2.Yrd. Doç. Dr. Kahramanmaraş Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu

Hasta hakları, esas olarak insan haklarının sağlık hizmetlerine uygulanmasını ifade etmekte ve dayanağını insan haklarıyla ilgili temel belgelerden almaktadır. Hasta hakları yalnızca tedavi edici hizmetlerle sınırlanamaz. Sağlık çalışanlarının sorumluluğu yalnızca tedavi edici hizmetlerle sınırlı değildir. Toplumda, sağlık hakkının ve insan haklarının yerleşmesini ve kişilerin bu hakları eksiksiz ulaşmasını sağlamak, tüm sağlık çalışanlarının görev ve

Anahtar Kelimeler: İnsan hakları, hasta hakları. Key Words: Human rights, patient rights.

The concept of patients rights is based on and the application of human rights concept on health care. Patients rights is a broader concept and not limited to curative services. It is the responsibility of all health workers to assure that the community reaches health care fully in a manner of human and patients rights

ÖZET SUMMARY

İnsan Hakları Çerçevesinde Hasta Hakları

Patients Rights in the Context of Human Rights

DERLEME / Review

(2)

işlemler konusunda onamlarının alınmasına özen göstermesi gerekmektedir (5).

Günümüzde geçerli olan hasta hakları ile ilgili bildirgeler, Dünya Tabipler Birliği ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından düzenlenmiştir (6).

Konuyla ilgili ilk uluslararası düzenleme, Dünya Tabipler Birliği'nin 1981 yılında yayınladığı Lizbon Bildirisi'dir. Bu bildiride hekimin hastasına karşı yaklaşımı tanımlanmakta, hastanın hekim seçme, tedavi red veya kabul etme, hastanın bilgilerinin gizliliği, ruhi ve manevi teselliyi red veya kabul etme hakkı ilk defa kaleme alınmıştır (7). Bu bildiriyi takiben ülkeler kendi hukuk sistemlerine uygun olarak hasta hakları konusunda yasal düzenlemelere gitmişlerdir.

Bu haklar sağlık hizmetlerinden yararlanma gereksinimi olan fertlerin sırf insan olmaları nedeniyle sahip bulundukları hakları kapsamakta ve gerek ulusal gerekse uluslararası anlaşmalarla teminat altına alınmaktadır. Sağlık hizmetlerinin etkili bir biçimde işler halde olması, toplum sağlığı için birincil koşuldur (8).

Sağlık hizmetlerinin değerlendirilmesinde, genellikle hizmete yönelik kullanılan kaynakların yeterliliği ve bu hizmetlerden yararlanan insan sayısı gibi nesnel öğeler ele alınmakta; hastaların bu hizmetleri alırken karşılaştıkları davranışlar, hasta hakları ve hasta memnuniyeti gibi hususlar ikinci planda kalmaktadır. Halbuki birçok hasta ulaşabileceği en iyi sağlık hizmetini; bu hizmetin bilgili, ilgili ve saygılı personel tarafından verilmesinin yanında, hizmet hakkında açık ve net bilgi alabilme beklentilerinin karşılanmasına bakarak değerlendirmektedir (9).

Hastalar, almış oldukları sağlık hizmetinin alternatifleri ve kalitesi konusunda gerekli teknik bilgilere sahip olmadıkları için, bu hususta değerlendirme yaparken karşılaştıkları ortamı, davranışları, ilgiyi ve ortaya çıkan sonuçları kriter olarak kullanırlar ve aldıkları sağlık hizmetlerinden bu kriterlere uygunluğu nispetinde memnun olurlar (10).

Sağlık hizmetlerinin herkes için eşit, ulaşılabilir ve sürekli olması ise, hasta haklarının en önemli amaçlarını oluşturmaktadır. Hasta haklarının rüzgarından sonra son iki yüzyıldır, tüm Batı

ülkelerinin anayasalarında yer almakta ve devletin güvencesine bağlanmaktadır. Türkiye'de 1990 yılında TBMM bünyesinde ilk kez Meclis İ n s a n H a k l a r ı İ n c e l e m e K o m i s y o n u oluşturulmuş, 1992'de İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanlığı kurulmuştur. 1997 yılında İnsan Hakları Koordinatör Üst Kurulu'nun, 2001 yılında Başbakanlığa bağlı İnsan Hakları Başkanlığı'nı ve 2001 yılı içinde 81 il ve 831 ilçede insan hakları kurullarını oluşturulması, devletin insan haklarına ilgisinin artmakta olduğunu göstermektedir. Ülkemizde 1 Ağustos 1998'de Hasta Hakları Tüzüğü yürürlüğe girmiştir (3).

HASTA HAKLARI

İnsanın onurunun ve bütünlüğünün korunmasını ve hastaya kişi olarak gösterilen saygının artırılmasını amaçlayan çabalar sonucunda hasta hakları konusu, sağlık hizmeti tartışmalarında son yıllarda önemli bir yer tutmaya başlamıştır.

Hasta hakları, esas olarak insan haklarının sağlık hizmetlerine uygulanmasını ifade etmekte ve dayanağını insan haklarıyla ilgili temel belgelerden almaktadır. Bir başka deyişle, insan olarak saygı görme, kendi yaşamını belirleme, güvenli bir yaşam sürdürme, özel yaşamda saygı görme gibi ilkeler, hasta haklarının da temelini oluşturmaktadır. Benzer şekilde, herkesin yeterli sağlık bakımı ile sağlığının korunması ve mümkün olan en yüksek sağlık düzeyine ulaşması, temel insan hakları arasında bulunmaktadır. Hasta hakları, sağlık hizmeti alan kişilerin sağlık kurumları ve sağlık personeli karşısındaki haklarını tarif eden bir kavramdır.

İ n s a n h a k l a r ı n ı n s a ğ l ı k h i z m e t l e r i n e uygulanması olarak da ifade edilebilir. Hasta hakları, insan hakları, bireysel hak ve özgürlükler ve tüketici hakları kavramlarına paralel olarak gelişen ve sağlık hizmetlerinin sunumunda bu kavramların karşılığı olarak, belirleyici olmaya doğru yükselen bir değerdir (4). Bu nedenle sağlık hakkının ve temel insan haklarından olan yaşama hakkının uzantısı olarak, son yıllarda tıp etiği alanında üzerinde önemle durulan konulardan biri haline gelmiştir. Bu nedenle, hasta haklarının korunabilmesi için sağlık çalışanlarına önemli görevler düşmektedir. Tüm sağlık personelinin, hastaların hastalıkları ile ilgili olarak bilgilendirilmelerinin ve yapılacak

(3)

sağlık hizmetlerinin sunumunda aşağıdaki ilkelere uyulması şarttır (13):

1.Bedenî, ruhî ve sosyal yönden tam bir iyilik hali içinde yaşama hakkının, en temel insan hakkı olduğu, hizmetin her safhasında daima göz önünde bulundurulur.

2.Herkesin yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkını haiz olduğu ve hiçbir merci veya kimsenin bu hakkı ortadan kaldırmak yetkisinin olmadığı bilinerek, hastaya insanca muamelede bulunulur.

3.Sağlık hizmetinin verilmesinde, hastaların, ırk, dil, din ve mezhep, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç ve ekonomik ve sosyal durumları ile sair farklılıkları dikkate alınamaz. Sağlık hizmetleri, herkesin kolayca ulaşabileceği şekilde planlanıp düzenlenir.

4.Tıbbî zorunluluklar ve kanunlarda yazılı haller dışında, rızası olmaksızın kişinin vücut bütünlüğüne ve diğer kişilik haklarına dokunulamaz.

5.Kişi, rızası ve Sağlık Bakanlığının izni olmaksızın tıbbî araştırmalara tabi tutulamaz.

6.Kanun ile müsaade edilen haller ile tıbbî zorunluluklar dışında, hastanın özel hayatının ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.

1 Ağustos 1998 tarihinde Sağlık Bakanlığı'nca yayınlanan Hasta Hakları Yönetmeliğinde ifade edilen hasta haklarında, sağlık kuruluşuna, sağlık hizmeti almak için başvuran herkesin: aşağıdaki hususlara ilişkin hakları olduğu belirtilmiştir (14):

1.Hizmetten genel olarak faydalanma: Adalet ve hakkaniyet ilkeleri çerçevesinde sağlıklı yaşamanın teşvik edilmesine yönelik faaliyetler ve koruyucu sağlık hizmetlerinden faydalanma hakkı,

2.Eşitlik içinde hizmete ulaşma: Irk, dil, din ve mezhep, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınmadan hizmet alma hakkı,

3.Bilgilendirme: Her türlü hizmet ve imkanın neler olduğunu öğrenme hakkı,

4.Kuruluşu seçme ve değiştirme: Sağlık kuruluşunu seçme ve değiştirmeye ve seçtiği sağlık kuruluşunda verilen sağlık hizmetlerinden faydalanma hakkı,

5.Personeli tanıma, seçme ve değiştirme: Sağlık hizmeti verecek ve vermekte olan tabiplerin ve geliştirilmesi için gösterilen çabaların diğer

amaçları şunlardır (11):

1.Hastalara sağlık hizmetlerinden tam olarak yararlanma konusunda yardımcı olmak ve sistemle ilgili olabilecek sorunların olumsuz etkisini mümkün olduğunca yok etmek ya da azaltmak.

2.Hastalarla sağlık personeli arasındaki yararlı ilişkiyi desteklemek ve geliştirmek; özellikle de hastaların sağlık hizmeti sürecinde daha aktif katılımını cesaretlendirmek.

3.Hastane, sağlık personeli ve sağlık yöneticileri arasındaki iletişimi güçlendirmek.

Hasta haklarının sağlık hizmeti sunum sürecinde etkili olması, sağlık hizmetlerini personel veya iş merkezli olmaktan hasta merkezli olmaya doğru taşıyacaktır. Bu süreçte, hekim ve sağlık çalışanları ile hastaların, hasta hakları konusundaki düşünce ve tutumları önem kazanmaktadır.

Türkiye'de Hasta Hakları

T ü r k i y e ' d e h a s t a h a k l a r ı k o n u s u , t ı p etiği/biyoetik etkinliğinin gelişmesine paralel olarak gündeme gelmeye başlamıştır. Hasta hakları, hasta ile sağlık çalışanları arasında bireysel ve toplumsal düzeyde ortaya çıkan, sağlık çalışanlarının hastaya ve hastanın sağlık çalışanlarına karşı görev ve sorumlulukları olan, daha iyi sağlık ortamı için hasta ve sağlık çalışanlarının birlikte sahip çıkması gereken haklardır. Hasta hakları; sağlık hizmetlerinden faydalanma ihtiyacı bulunan fertlerin, sırf insan olmaları nedeniyle sahip bulundukları ve milletlerarası antlaşmalar, T.C. Anayasası, kanunlar ve diğer mevzuat ile teminat altına alınmış haklarını ifade eder (12).

Türkiye'de Hasta hakları ile ilgili uygulamalar, uluslararası bildirgelerin ötesinde, temel dayanağını, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 17. ve 56. maddeleri, Deontoloji Tüzüğü ve 1998 yılında yürürlüğe giren Hasta Hakları Yönetmeliği'nden almaktadır. Türkiye'de, Avrupa Birliği sürecinin de etkisiyle, 1998 y ı l ı n d a “ H a s t a H a k l a r ı Y ö n e t m e l i ğ i ” yayınlanmıştır. Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan bu yönetmelik, hasta hakları konusunda oldukça kapsamlı hukuksal bir metindir. Hasta Hakları Yönetmeliği'ne göre

(4)

Birim ve Kurullarına verilen görevlerdendir.

Sağlık Bakanlığına bağlı hastane ve sağlık tesislerinde, yönerge çerçevesinde uygulamalar 2004 yıllından itibaren yaygınlaşmıştır. Sağlık Bakanlığı dışındaki Üniversite ve Milli Savunma Bakanlığına bağlı hastanelerin de bu uygulamalardan etkilenerek, çalışanlarına bu konuda hizmet içi eğitimler verdiği ve hasta/halkla ilişkiler büroları oluşturduğu gözlenmektedir. Birçok AB ülkesiyle birlikte, hasta haklarıyla ilgili devlet tarafından yasal düzenlemelerin yapılması, hasta hakları kültürünün kazanılmasına dönük eğitiminin önümüzdeki yıllarda giderek önemseneceğini düşündürmektedir (15).

Hasta hakları, 2004 yılından sonra, ilgili çevrelerde tartışılan ve sık sık kamuoyunun gündemine gelen konular arasında yer almaya başlamıştır. Bu alanda giderek daha fazla sayıda dernek faaliyet göstermekte ve gerek halka, gerekse sağlık personeline yönelik hasta haklarıyla ilgili etkinlikler düzenlenmekte ve bilimsel araştırmalar yayınlanmaktadır.

Türkiye'de Hasta Hakkı İhlalleri

Doğruluğu kanıtlanmış hak ihlaline ilişkin veriler, ülkemizdeki insan hakları sorunlarının nitelik ve boyutu hakkında genel anlamda bir fikir vermektedir.

2004 yılında İnsan Hakları Başkanlığına ve Kurullara toplam 847 başvuru yapılırken, bu sayı 2005 yılında 1373, 2006 yılında 1590, 2007 yılında 1495, 2008 yılında 4788, 2009 yılında 4503'tür. 2010 yılı döneminde ise toplam başvuru sayısı 8678 olarak gerçekleşmiştir.

2010 yılı içerisinde hak konularına göre ilk üç sıradaki başvurular şu şekilde sıralanmıştır:

1.Sağlık ve hasta hakkı (895) 2.Adil yargılanma hakkı (468) 3.Kötü muamele yasağı (394)

2010 yılında Başkanlığa ve Kurullara yapılan başvurular sağlık ve hasta hakkı kategorisinde değerlendirildiğinde şikayetlerin yoğunlaştığı alanlar şu şekildedir:

1.Hastanelerde hastalara gerekli özenin gösterilmemesi,

diğer personelin kimliklerini, görev ve unvanlarını öğrenmeye, seçme ve değiştirme hakkı,

6.Bilgi isteme: Sağlık durumu ile ilgili her türlü bilgiyi sözlü ve yazılı olarak isteme hakkı, 7.Mahremiyet: Gizliliğe uygun bir ortamda her türlü sağlık hizmetini alma hakkı,

8.Rıza ve izin: Tıbbi müdahalelerde rızanın alınmasına ve rıza çerçevesinde hizmetten faydalanma hakkı,

9.Reddetme ve durdurma: Tedaviyi reddetmeye veya durdurulmasını isteme hakkı,

10.Güvenlik: Sağlık hizmetini güvenli bir ortamda alma hakkı,

11.Dini vecibelerini yerine getirebilme:

Kuruluşun imkanları ölçüsünde ve idarece alınan tedbirler çerçevesinde, dini vecibelerini yerine getirme hakkı,

12.Saygınlık görme: Saygı, itina ve ihtimam gösterilerek, güler yüzlü, nazik, şefkatli bir yaklaşımla sağlık hizmeti alma hakkı,

13.Rahatlık: Her türlü hijyenik şartlar sağlanmış, gürültü ve rahatsız edici bütün etkenler bertaraf edilmiş bir ortamda sağlık hizmeti alma hakkı, 14.Ziyaret: Kurum ve kuruluşlarca belirlenen usül ve esaslara uygun olarak ziyaretçi kabul etme hakkı,

15.Refakatçi bulundurma: Mevzuatın, sağlık kurum ve kuruluşlarının imkanları ölçüsünde ve tabibin uygun görmesi durumunda refakatçi bulundurmayı isteme hakkı,

16.Müracaat, şikayet ve dava hakkı: Haklarının ihlali halinde, mevzuat çerçevesinde her türlü müracaat, şikayet ve dava hakkını kullanma hakkı,

17.Sürekli hizmet: Gerektiği sürece, sağlık hizmetlerinden yararlanma hakkı,

18.Düşünce belirtme: Verilen hizmetler konusunda düşüncelerini ifade etme hakkı.

Sağlık Bakanlığı bu yönetmeliğe işlerlik kazandırmak amacıyla, 2003 yılında Sağlık Tesislerinde Hasta Hakları Uygulamalarına İlişkin Yönergeyi yayınlamış ve 2005 yılında ortaya çıkan ihtiyaçlara göre bu yönergeyi yenilemiştir (13). Buna göre, hastanelerde ve diğer sağlık tesislerinde Hasta Hakları Birimleri ve Kurullarının oluşturulması öngörülmektedir.

Hastaların sağlık hizmeti alma sürecinde ortaya çıkan şikâyetlerine çözüm bulunması, tartışılması ve sorumluların tespiti, Hasta Hakları

(5)

Sağlık hizmetlerinin sunumunda, hasta ile hizmeti sunan personel, doğrudan ya da dolaylı iletişime girmektedir. Sağlık hizmetleri kalitesinin ve başarısının artırılması için bu hizmetin verildiği kurumlarda çalışan personelin yükümlü oldukları görevlerin önemli bir bölümünü, hastalarla onların beklentileri doğrultusunda iletişim kurmak, kişilik haklarına saygılı davranmak ve güvenilir olmak gibi unsurlar oluşturmalıdır (18). Bunlar, dünyada yayımlanan hasta hakları bildirgelerinin ve 1998 yılında resmi gazetede yayımlanarak ülkemizde de yürürlüğe giren hasta hakları yönetmeliğinin esas unsurlarını oluşturmaktadır.

Bu hususlar göz önüne alındığında sağlık hizmeti sunan kurumların, sağlık hizmetlerinin psikososyal doğasının farkına varmaları, hasta hakları ve memnuniyeti doğrultusunda ortaya çıkacak gereksinimlere cevap verecek uygun çözümler geliştirmeleri gerekmektedir (19).

Hasta hakları konusuna teorik düzeyde değişik açılardan yaklaşmak mümkündür. Genel anlamda sık karşılaşılan yaklaşım biçimi kişiye saygı, iyi davranma ve zarar vermeme ödevi ile adalet ilkeleridir. Haklar, hastaların sağlık çalışanları ile ilişkilerinde eşitliği sağlayıcı bir rol üstlenir ve aynı zamanda hastaların kendi yararlarına göre davranabilmelerine aracılık eder. Diğer yandan haklar hasta ile sağlık çalışanı arasında bireysel düzeyde karşımıza çıktığı gibi, hasta ile toplumsal sağlık hizmetleri düzeyinde de karşımıza çıkar (20).

Bütün bu bulgular ışığında konu ile ilgili şu öneriler getirilebilir:

1.Sağlık personeli yetiştiren fakülte ve yüksekokullarda mezuniyet öncesinde bu konuyla ilgili eğitimler müfredata eklenmelidir.

2.Mezuniyet sonrası dönemde de Sağlık Bakanlığı, Üniversiteler ve meslek örgütleri bu eğitimleri desteklemek amacıyla bilimsel etkinlikler düzenlemelidir.

3.Sağlık kuruluşları yönetim kademesinde hasta hakları ve memnuniyetini ön plana çıkaran bir anlayış benimsemelidir.

4.Sağlık personelinin motive olabilmesi, meslekten memnuniyetlerinin artırılabilmesi için, ekonomik, çalışma koşulları, eğitim desteği, sahip çıkılma gibi beklentilerinin yerine getirilmesi hasta hakları konusuna tam anlamıyla 2.Sağlık hizmetlerinin gereği gibi verilmediği

yönündeki başvurular,

3.Ceza evlerinde sağlık şartlarının yeterince karşılanamadığı yönündeki başvurular,

4.Yanlış teşhis konulması ve buna bağlı olarak yanlış tedavi sonucu ortaya çıkan sorunlar, 5.Hastalık nedeniyle askerlik görevinden muaf tutulma talepleri (16).

Hasta hakları, kaliteli sağlık hizmetleri sunumuna olanak sağlayacak daha iyi bir ortamın hazırlanması için hasta, hastane personeli ve hastane yönetiminin birlikte sahip çıkması gereken haklardır. Dolayısıyla, hasta haklarının sağlık hizmetlerinin önemli bir destekleyici öğesi haline gelmesine yönelik kapsamlı çabalara ihtiyaç vardır (15).

İnsan haklarını dolayısıyla hasta haklarını korumada başarı sağlanması bir yandan hukuka, diğer yandan da hak bilincinin bütün insanlarda yerleşmesine bağlıdır. İnsanlarda bu bilincin yerleşmesi öncelikle, kişilerin bu hakların farkında olmalarına, bilgi sahibi olmalarına, bu hakların neden korunması gerektiğinin bilincine varmalarına ve onların nasıl korunabileceğini bilmelerine bağlıdır.

SONUÇ

Hastalar, almış oldukları sağlık hizmetinin alternatifleri ve kalitesi konusunda gerekli teknik bilgilere sahip olmadıkları için, bu hususta değerlendirme yaparken karşılaştıkları ortamı, davranışları, ilgiyi ve ortaya çıkan sonuçları kriter olarak kullanırlar ve aldıkları sağlık hizmetlerinden bu kriterlere uygunluğu nispetinde memnun olurlar. Bu açıdan sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi için gerekli olan bilgi, teknoloji ve personel gibi stratejik öğelerin en iyi kullanılmasında, hasta beklenti ve memnuniyetinin de dikkate alınması gerekmektedir. Hastalar, doğal olarak, temiz ve güvenli bir ortam, kaliteli hizmet verilmesi, kişilik haklarına saygı gösterilmesi, iyi iletişim kurulması ve ilgili davranış gibi beklentileri karşılandığında mutlu olurlar (16). Yapılan araştırmalara göre hastada memnuniyet eğilimi, sağlık personelinin iletişime açık, ilgili, destekleyici, hasta beklentilerini göz önüne alan davranış ve tutum sergilemesiyle artmaktadır (17).

(6)

9. W, Ersoz CJ. The Shifting Profile of Quality in Health Care, The Health Care Manager's Guide To Continuous Quality Improvement, American Hospital Publisher 3(13) (1991), s.15-25.

10.Strasen L. Incorporating Patient Satisfaction Standards Into Quality of Care Measures, JONA 18(11) (1988), s.5-6.

11.Teke A, Uçar M, Demir C, Çelen Ö, Karaalp T. Bir Eğitim Hastanesinde Görev Yapan Hemşirelerin Hasta Hakları Konusundaki Bilgi ve Tutumlarının Değerlendirilmesi, TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni 6(4) (2007) s. 265.

12.Aydın E. Hasta Hakları ve Terminal Dönem, www.deontoloji.hacettepe.edu.tr, Erişim Tarihi:15.12.2011.

13.Hasta Hakları Yönetmeliği Resmi Gazete. Tarih:

01.08.1998: Sayı: 23420. www.bsm.gov.tr, Erişim Tarihi:15.12.2011.

14.Temel Hasta Hakları. www.bch.gov.tr, Erişim Tarihi:15.11.2011.

15.Deccache A, Ballekom KV. Patient Education in Belgium: Evolution, Policy and Perspectives. Patient Education and Counseling 44(1) (2001) s.43–48.

16.Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı. İnsan Hakları İhlal İddiası Başvurularına İlişkin Sayısal Veriler. İnsan Hakları Bülteni 1 (2011). www.ihb.gov.tr, Erişim Tarihi:10.12.2011.

17.Proctor E, Howell NM, Albaz R, Weir C. Patient and Family Satisfaction with Discharge Plan. Medical Care 30(3) (1991), s.262- 275.

18.Eren N, Kalaça S. Tıp Ahlakı. Bertan M, Güler Ç (Ed), Halk Sağlığı Temel Bilgiler, Hacettepe Halk Sağlığı Vakfı, Ankara, 1995, s.436.

19.Ataç A, Azal Ö, Uçar M, Açıkel CH, Göçgeldi E. TSK Sağlık Kurumlarından Yararlanan Personelin Hasta Hakları ve Sağlık Personeli-Hasta İlişkisi Konusundaki Memnuniyetlerinin İntranet Üzerinden Araştırılması.

Gülhane Tıp Dergisi 45(4) (2003).

20.Dickens B. Patient's Rights. In Encyclopedia of Applied Ethics. Academic Press., San Diego, 1998, Vol. 3, s.459-71.

21.Bostan S. Sağlık Çalışanlarının Hasta Haklarına Yönelik Tutumlarının Araştırılması: Farabi Hastanesi Örneği.

Hacettepe Sağlık İdaresi Dergisi 10(1) (2007), s.1-18.

sahip çıkılıp savunulmasında ve daha memnun edici bir sağlık hizmeti sunumunda yardımcı olacaktır (21).

Hasta hakları ile sağlık hakkı ve insan hakları bir bütünlüğe sahip olup, birbirinden soyutlanamaz.

Toplumda, sağlık hakkının ve insan haklarının yerleşmesini ve kişilerin bu hakları eksiksiz ulaşmasını sağlamak, tüm sağlık çalışanlarının görev ve sorumluluğudur. Bu sorumluluklarını gözetmeyen, yerine getirmeyen sağlık çalışanı, tedavi edici hizmetler alanındaki sorumluklarını da yerine getiremez.

KAYNAKLAR

1.Kiriş N. İnsan Hakları: İnsanın Değeri İle Hukuk Arasındaki İlişki. http://idc.sdu.edu.tr, Erişim Tarihi:13.12.2011.

2.Giritli İ, Güngör HA. Günümüzde İnsan Hakları. İstanbul, Der Yayınları, 2002, s. 21.

3.Ç e t i n S . T ü r k i y e İ n s a n H a k l a r ı H a re k e t i . http://www.rightsagenda.org, Erişim Tarihi:10.12.2011.

4.Bostan S. Hasta Hakları İhlallerinin Nedenleri. İbni Sina Tıp Dergisi 10(2-3) (2005), s.65-72.

5.Sağlık Hakkı Nedir?. http://www.hastahaklari.org, Erişim Tarihi:10.12.2011.

6.Karataş H, Karakoç Kaya Ö, Aksoy Ş, Çelik P, Erenler F.

Çocuk Polikliniklerine Başvuran Ailelerin Beklentileri ve B u B e k l e n t i l e r i n i n H a s t a H a k l a r ı A ç ı s ı n d a n Değerlendirilmesi, Türkiye Klinikleri Tıp Etiği Hukuku- Tarihi Dergisi 12(1) (2004), s. 10-15;

7.Türk Kardiyoloji Derneği Etik Klavuzu: Hasta, “Hasta Yakını ve Hekim ilişkileri” Türk Kardiyol Dern Arş 37(3) (2009) s.3-14.

8.Demirhan Erdemir A, Elçioğlu Ö. Tıp Etiği Işığında Hasta ve Hekim Hakları, Ankara, Türkiye Klinikleri Yayınevi, 2000, s. 42,44.

Leebov

Referanslar

Benzer Belgeler

Eğitim verilen sağlık kurum ve kuruluşlarında, hastanın tedavisi ile doğrudan ilgili olmayanların tıbbi müdahale sırasında bulunması gerekli ise; önceden veya tedavi

hakları ifade eder.».. 1998 tarihli Hasta Hakları Yönetmeliği’ne göre hasta hakları 24 başlık altında.

personele yazılı olarak tebliğ edilir... 3) Kurul, gerek görürse hasta hakları ihlaline sebep olabilecek uygulamaları inceler ve hasta haklarının geliştirilmesi için öneri ve

Hasta hakları algısının gelişmesinde medyanın etkisinin araştırıldığı bu çalışmada, hasta hastaları önem algısının ve hasta hakları ile ilgili sorun yaşama

• Günümüzde hasta muhatabı sağlık kuruluşudur.. Ağustos.1998:

Hastalar, durumları ile ilgili tıbbi gerçekleri, önerilen tıbbi girişimleri ve her bir girişimin potansiyel risk veya yararlarını, önerilen girişimlerin

• 1981 Dünya Tabipler Birliği Lizbon Hasta Hakları Bildirgesi.. • 1994 Dünya Tabipler Birliği Amsterdam Hasta Hakları

Avrupa Birliği Anayasası ve onunla ilgili sözleşmeler bağlamında hazırlanan ve Avrupa’da hasta hakları konusunda uyumu amaçlayan Avrupa Hasta Hakları Şartı (2003),