• Sonuç bulunamadı

UYANAN AVRUPA SARSILAN OSMANLI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "UYANAN AVRUPA SARSILAN OSMANLI"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1.ÜNİTE: BİR KAHRAMAN DOĞUYOR

UYANAN AVRUPA SARSILAN OSMANLI

AYDINLANMA ÇAĞI

Avrupa’da yaşanan Coğrafi Keşifler, Rönesans ve Reform dünyaya ve evrene yönelik görüşlerin değişmesinde etkili olmuş böylece Avrupa’nın aydınlanma dönemi yaşamasında alt yapı hazırlanmıştır.

Avrupa’da başlayan akılcılığa dayalı düşünce sisteminin egemen olduğu bu döneme (18.yy) aydınlanma çağı, ortaya çıkan dünya görüşüne de aydınlanma felsefesi adı verilmiştir. Bu dönemde akıl, deney ve gözlemin ön plana çıkması Avrupa’da bilimsel ve teknolojik gelişmeleri hızlandırmıştır. İnsan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi kavramları gelişmiştir. Bu gelişmeler sanayi inkılabı ve Fransız İhtilali’ne ortam hazırlamıştır.

İnkılap nedir?: Toplum düzeni ve yapısını daha iyi duruma getirmek için yapılan köklü değişiklik ve devrim anlamına gelir.

Sanayi inkılâbı

Nedeni: Avrupa’da 18. Yüz yılda İngiltere’de buhar gücünün keşfiyle başlayan insan v e hayvan gücü yerine makine gücüyle üretimin faaliyetlerinin yapıldığı ve fabrikaların kurulduğu dönemdir.

Ham madde ve Pazar arayışı, sömürgecilik yarışı başlamıştır

Büyük fabrikalar kuruldu, seri üretime geçilmiştir ve yeni bir sosyal sınıf olan işçi sınıfı oluştu.

İşçilerin haklarını korumak için ilk kez sendikalar kuruldu.

Tarımda makineleşme, köyden kente göçü başlattı.

Kentleşme hızlandı. Dünyanın ilk gecekonduları meydana geldi.

İlk kez çevre sorunları ortaya çıktı, doğal kaynakla hızla tüketilmeye başlandı.

Sosyalizm ve Liberalizm gibi düşünce akımları ortaya çıktı.

Sömürgecilik nedir? Büyük devletlerin gelişmemiş ülkeleri ve milletleri siyasi ve ekonomik olarak himayelerine alarak yer altı ve yer üstü kaynaklarını istedikleri gibi kullanmalarıdır.

Sanayi İnkılabının Osmanlıya Etkileri

Avrupa’nın ucuz ve kaliteli malları karşısında Osmanlı malları rekabet edememiştir.

Avrupa’nın fabrikaları karşısında Osmanlı Devletindeki atölyeler devam edememiş kapanmak zorunda kalmıştır.

Osmanlı devleti dışarıya ham madde satan, dışarıdan mamül( işlenmiş) madde alan bir ülke haline gelmiştir.

İthalat artmış, üretim yavaşlamış ve böylece ekonomik olarak çökmeye başlamıştır. Bunun sonucunda Osmanlı dışarıdan borç almaya başlayacaktır. Bu borçlanma daha sonra Duyun-u Umumiye’nin( Genel Borçlar İdaresi) kurulmasına sebep olmuştur. Osmanlı devletinin ekonomik bağımsızlığını kaybettiğini gösterir.

(2)

İhtilal nedir? Bir ülkenin siyasal sosyal ve ekonomik yapısını ve yönetim düzenini halk kitleleri tarafından kuvvet kullanılmasıyla değiştirilmesidir.

Fransız İhtilali(1789)

Fransa ihtilal öncesi mutlakıyet ile yönetiliyordu. Eşitsizliğe dayanan bir toplumsal yapı vardı.

Aydınlanmacı düşünürlerin özgürlük, demokrasi, eşitlik, milliyetçilik, insan haklarına dair görüşleri Fransa halkını etkilemiştir. Fransız ihtilali halk kitlelerinin krala ve uygulamalara karşı çıkması ve Jan Jak Russo, Monteskiyo, Volter ve Didero gibi aydınların halkı etkilemesiyle meydana geldi.

Sonuç olarak monarşi yıkılmış yerine cumhuriyet ilan edilmiştir.

Sonuçları

Mutlak monarşi yıkılarak, egemenliğin halka ait olduğu kabul edildi

Milliyetçilik, eşitlik, özgürlük, adalet benzeri demokrasi ilkeleri dünyaya yayıldı.

Milliyetçilik düşüncesinin yayılmasıyla imparatorluklar dağılma sürecine girdi.

Laik devlet ve laik hukuk anlayışı ortaya çıktı.

Yeni çağın sonu yakın çağın başlangıcı oldu.

Fransız İhtilali’nin yaydığı fikirlere karşı ; Avusturya, Prusya, İngiltere ve Rusya Fransa’ya savaş açtılar. Savaşlar Napolyon’un yenilgisiyle sonuçlandı ve 1815 Viyana Kongresi ile Avrupa’nın politik hali tertip edildi. Avrupa’nın geleceği açıklandı. Fakat her şeye rağmen Fransız İhtilali’nin yaydığı fikirler durdurulamadı. Bu da ihtilalin evrensel olduğunu gösterir.

Fransız İhtilalinin Osmanlıya Olumlu Etkileri Tanzimat fermanı yayınlanmıştır

Azınlıklara haklar tanınmıştır

Hukukun üstünlüğü gündeme gelmiştir

Eşitlik ve hürriyet kavramları konuşulmaya başlanmıştır Kanuni esasi ilan edilmiştir.

Meşrutiyet dönemleri yaşanmıştır

Kısaca Osmanlı devletinin demokratik sürece girmesini sağlamıştır.

Fransız İhtilalının Osmanlıya Olumsuz Etkileri Saltanat rejimi eleştirilmeye başlanmıştır

Osmanlı devleti çok uluslu olduğu milliyetçilik akımı devletin bütünlüğünü tehdit etmiştir.

Hürriyet ve eşitlik propagandaları maksadını aşarak çeşitli suikastların yapılmasına sebep olmuştur.

19.yüzyıldan sonra iç isyanlar, azınlık isyanları sonucunda devlet parçalanmıştır.

Kısaca Osmanlı devleti gibi çok uluslu devletlerin sonunu getiren Fransız ihtilali olmuştur.

NOT: Osmanlı devletinde Fransız ihtilali nedeniyle ilk ayaklanan Sırplar oldu. Ancak ilk bağımsızlık elde eden Yunanlar olmuştur. Bu isyanlar diğer milletlere örnek olmuştur.

(3)

TANZİMAT FERMANI( 3 KASIM 1839)

Sultan Abdülmecit döneminde hariciye nazırı (dış işleri bakanı) Mustafa reşit paşa tarafından hazırlanan Tanzimat fermanı Gülhane parkında ilan edildi. Bu yüzden “ Gülhane hattı hümayunu” da denir.

Amaç:

I. Osmanlı devletinin dağılmasını önlemek II. Batılı devletlerin Osmanlının iç işlerine

karışmasını engellemek

III. Bu dönemde gündemde olan mısır ve boğazlar sorununda batılı devletlerin desteğini almak.

Maddeleri:

Müslüman, Hıristiyan ve Musevi bütün halkın, can, mal ve namus güvenliği sağlanacaktır.

Vergiler herkesin gelirine göre toplanacaktır.

Herkes kanun önünde eşit olacak, her gücün üstünde kanun gücünün olduğu kabul edilecek Hiç kimse yargılanmadan haksız yere idam edilmeyecektir.(mahkemeler)

Herkes mal ve mülk sahibi olabilecek, isterse satabilecek veya miras bırakabilecek.(müsadere yasak) Kısaca Tanzimat Fermanı

Mahkemeler herkese açık olacak( adalet) + müsadere yasaklanacak.(özel mülkiyet) Eşitlik sağlanacak, Müslim- gayri Müslim.

Vergiler herkesin gelirine göre olacak.

Rüşvet ve iltimas yasaklanacak.

Askerlik vatani görev olacak.

Kanun üstünlüğü (alınan kararlara padişah da uyacak) (Hukuk Devleti) Tanzimat Fermanı’nın Önemi:

Osmanlı Devleti’nde ilk kez kanun gücünün üstünlüğü kabul edilmiştir.

Padişah ilk kez kendi gücünün de üstünde kanun gücü olduğunu kabul etti.

Önce sadece Müslümanların yaptığı askerlik tüm halka yaygınlaştırıldı.

Tanzimat Fermanı ile Osmanlı Devleti’nde Müslümanlar ve gayrimüslimler kanun önünde eşitlendi.

Not: Tanzimat Fermanı’nın ilan edilmesinde Avrupalı devletlerinin baskısı olmamıştır. Osmanlı tarihinde batılı hukuk kurallarına geçişin ilk aşamasını oluşturur. Osmanlı devleti ilk kez hukuk devleti özelliği kazanmıştır. Padişahın yetkileri ilk kez anayasal bir belgeyle kısıtlanmıştır.

Not: Osmanlı tarihinde Tanzimat Fermanı ile başlayıp (1839), I.Meşrutiyet Dönemi’ne (1876) kadar geçen döneme “Tanzimat Dönemi” denir. Bu dönemde hakim fikir akımı Osmanlıcılık’tır.

ISLAHAT FERMANI( 1856)

Sultan Abdülmecit döneminde ilan edildi. Tanzimat fermanı ile başlayan hukuki düzenlemelerin devamı niteliğindedir.

Amaç:

Paris’te toplanacak konferansta Avrupalı devletlerin desteğini almak Yabancı devletlerin Osmanlının iç işlerine karışmasını önlemek Azınlık isyanlarını engellemek

Islahatların yapılması için Avrupalı devletlerin baskılarından kurtulmak.

Sened-i İttifak (1808)

Bu senet II. Mahmut ile âyânlar arasında imzalanmıştır. Âyanlarla II. Mahmut arasında Sened-i İttifak’ın yapılmasında Alemdar Mustafa Paşa önemli rol oynadı. Sened-i İttifak ile Osmanlı Devleti âyanların varlığını ve haklarını tanımıştır.

Bununla birlikte;

İlk kez Osmanlı padişahının yetkileri kısıtlanmıştır.

Başka bir deyiş ile padişahın otoritesi kısıtlandı.

Avrupanın ve Fransız ihtilalinin senedi ittifak sözleşmesiyle bir ilgisi yoktur.

Sorularda Dikkat!!!!

Çıkan sorularda senedi ittifak yok ise cevaplarda padişahın yetkilerinin kısıtlandığı ile ilgili Tanzimat fermanı olmalı. Tanzimat fermanında padişahın yetkileri ilk kez anayasal bir belgeyle yani kanunla sınırlandırılmıştır.

(4)

Islahat Fermanı’nın Önemi:

Bu ferman Tanzimat Fermanı’nın genişletilmiş şeklidir.

Avrupalı devletlerin baskısı sonucunda ilan edilmiştir.

Bu ferman ile azınlıklar, Müslüman halktan daha ayrıcalıklı hale geldiler.

Avrupalı devletler Islahat Fermanı’nın ilan edilmesine rağmen azınlık haklarını bahane ederek Osmanlı Devleti’nin iç işlerine karışmaya devam ettiler.

I. MEŞRUTİYET

Mithat Paşa, Namık Kemal, Ziya Paşa gibi bazı aydınlar devletin içine düştüğü kötü durumdan

kurtulması için, Meşrutiyet’in ilan edilmesi gerektiğini savunuyorlardı Bu aydınların bulunduğu bu gruba Genç Osmanlılar ( Yeni Osmanlılar) veya Jön Türkler deniyordu.

Jön Türklerin amacı:

1- Ülke genelinde seçimler yaparak meclis açmak. Böylece azınlıkların meclise girerek kendi haklarını savunmalarına imkan verip Avrupalı devletlerin iç işlerimize karışmaları engellenecekti 2- Avrupalı devletlerin İstanbul konferansında Osmanlı aleyhinde karar almalarını engellemek.

II. Abdülhamit Meşrutiyeti ilan etti (23 Aralık 1876).

Osmanlı tarihinin aynı zamanda Türk tarihinin ilk anayasası olan, Kanun-ı Esasi ilan edilmiştir.

Kanuni Esasinin Bazı Maddeleri

Meclisi açma ve kapama yetkisi padişaha aittir.

Hükümet padişaha karşı sorumludur

Ayan meclisi padişah tarafından tayin edilecektir

Mebusan meclisi dört yılda bir halk tarafından seçilecektir Hükümetin kurulması ve görevden alınması padişaha aittir.

Not: Görüldüğü gibi I.meşrutiyette padişah üstünlüğüne devam edilmiştir Meşrutiyet’in İlanının Önemi:

Meşrutiyet’in ilanı ile ilk kez halk, padişahın yanında yönetime ortak olmuştur.

Halk ilk defa seçme-seçilme ve temsil hakkını kullanmıştır.

Osmanlı Devleti’nde Mutlakiyet olan yönetim şekli sona ermiş, Meşrutiyet yönetimi başlamıştır.

Meclis-i Mebusan ve Meclis’i Ayan olmak üzere iki meclis açıldı. Meclis-i Mebusan’ın üyelerini halk, Meclis-i Ayan’ın üyelerini padişah seçti.

II. Abdülhamit, 1877-78 Osmanlı Rus Savaşı (93 Harbi) nedeniyle meclisi kapattı. Böylece meşrutiyet sona erdi. Tekrar mutlakıyet başladı. Osmanlı devleti bu savaşın sonucunda Sırbistan, Romanya, Karadağ’ a bağımsızlık; Bulgaristan ve Bosna- Hersek’e özerklik vermiştir.

Mutlakiyet: Hükümdarın kayıtsız şartsız yönetimi elinde bulundurması.

Meşrutiyet: Monarşi ile yönetilen devletlerde hükümdarın başkanlığı altındaki parlamento (meclis) yönetimi.

Not: Bu dönemin hâkim fikir akımı İslamcılık( Panislamizm)’tır.

II. MEŞRUTİYET ( 1908) Dönemin padişahı: II. Abdülhamit

Meşrutiyetin oluşmasında İttihat Ve Terakki Cemiyeti etkilidir.

Kanun-i esaside demokratikleşme yolunda önemli değişiklikler yapıldı. Meclis güçlendirildi. Padişahın yetkileri kısıtlandı. İkinci meşrutiyet döneminde meclis üstünlüğüne geçildi.

Osmanlı Devleti'nde II. Meşrutiyetin ilanı sırasında otorite boşluğundan yararlanan, Bulgaristan bağımsızlığını ilan etmiş, Avusturya – Macaristan Bosna – Hersek'i, Yunanistan Girit'i topraklarına kattığını açıklamıştır.

Önemli : İkinci meşrutiyette padişah üstünlüğünden meclis üstünlüğüne geçilmiştir.

(5)

31 MART OLAYI( 1909)

Meşrutiyet'in ilanından sonra bir grup meclisin önüne giderek meşrutiyet aleyhine gösteriler yapmışlardır.

İsyanın Selanik'te duyulması üzerine İttihat ve Terakki Partisi yöneticileri kurmay başkanlığını Mustafa Kemal'in yaptığı Hareket Ordusu'nu İstanbul'a göndermişler ve ayaklanma kısa sürede bastırılmıştır.

İsyanın bastırılmasından sonra isyanda rolü olduğu gerekçesiyle II. Abdülhamit tahttan indirilmiş ve yerine kardeşi V.Mehmet (Reşat) geçirilmiştir.

Not: İlk kez Osmanlı ordusu yapılan bir yeniliği korumuştur.

Not: Mustafa Kemalin katıldığı ilk askeri olaydır.

Not: Osmanlı devleti ve Türk tarihindeki rejim karşıtı ilk isyandır

Osmanlı Devleti’nin Son Dönemlerinde Ortaya Çıkan Fikir Akımları

Balkanlarda ortaya çıkan ayrılıkçı fikirler Osmanlı aydınları arasında yeni arayışlara neden oldu. Fransız İhtilali’nin etkilerini gören bu aydınlar; Osmanlıcılık, Batıcılık, İslamcılık ve Türkçülük gibi fikir akımlarına yöneldiler.

Osmanlı Devleti’nin Son Dönemlerinde Ortaya Çıkan Fikir Akımları Osmanlıcılık: Bu fikir akımına göre Osmanlı

Devleti içindeki tüm milletler bir

“Osmanlılık duygusu ile “Osmanlı milleti”

hâline getirilmelidir. Böylece devlet içerisindeki farklı milletlerin bağımsızlık için ayaklanmaları engellenmiş olacaktı.

En önemli temsilcileri Namık Kemal, Ziya Paşadır.

İslamcılık( Panislamizm- Ümmetçilik): Bu akıma göre, devletin parçalanmasını engellemek için Müslüman milletler Osmanlı halifesinin liderliğinde tek bir çatı altında birleşmelidir. En önemli temsilcileri sultan Abdülhamit ve Mehmet Akif Ersoydur.

Dikkat: dünya savaşında Arapların İngilizlerin yanında savaşa Osmanlıya karşı girmesiyle geçersiz olmuştur.

Batıcılık: Bu fikir akımına göre, Osmanlı

Devleti’nin en büyük problemi Batılı olmamasıdır.

Osmanlı Devleti’nin kurtuluşunun tek yolunun Batıya ayak uydurmaktan geçtiğini savunan fikir akımıdır. En önemli temsilcileri Abdullah Cevdet ve Tevfik Fikret’tir.

Dikkat: Türkiye cumhuriyeti çağdaşlaşma ve modernleşme döneminde(inkılâplar) dikkate alınan fikir akımıdır. Bu gün hala devam etmektedir.

Türkçülük: Bir fikir akımı, Osmanlı Devleti için de yaşayan Türkleri millî bir duygu ile

bilinçlendirmeyi amaçlamıştır. Balkan Savaşlarından sonra Osmanlıcılık akımının zayıflaması ile Osmanlı yönetimine hâkim olan düşünce akımıdır. En önemli temsilcileri, Ziya Gökalp ,Mehmet emin Yurdakul, Ömer Seyfettin.

Dikkat: Kurtuluş savaşı sırasında Türk milletinin örgütlenmesini ve milli birlik ve beraberlik duygusunu etkileyen fikir akımıdır. Kurtuluş savaşından sonra önemini yitirmiştir.

(6)

MUSTAFA KEMAL ve TRABLUSGARP SAVAŞI (1911-1912) OSMANLI DEVLETİ/ İTALYA

Savaşın sebebi:

Sanayi inkılabını gerçekleştiren ve siyasi bütünlüğünü sağlayan İtalya’nın hammadde ve sömürgeye olan ihtiyacı

Bölgenin konum itibariyle İtalya’nın kendisine daha yakın olduğunu iddia etmesi Osmanlının bölgeyi koruyamayacak durumda olması

Bölgenin batısının ve doğusunun batılı devletlerce işgal edilmiş olması.

Eylül 1911 de başlayan savaşa Osmanlı devleti karadan yardım gönderemedi. Çünkü bu tarihte mısır İngiltere'nin denetimindeydi. Deniz gücü yeterli olmayan Osmanlı devleti bölgeye gönüllü subaylar gönderebilmişti. Enver Bey, Fethi Okyar ve Mustafa Kemal gibi vatanperver komutanlar gizlice bölgeye gitmiştir. Mustafa kemal GAZETECİ unvanı ve ŞERİF takma adıyla geçiş yapabilmiştir.

Halkı İtalyanlara karşı örgütleyen Mustafa kemal DERNE ve TOBRUK’ta iki önemli başarı kazanmış ve İtalyanlar geri çekilmiştir. İtalya bunun üzerine ege denizinde Osmanlıya ait on iki adayı işgal etmiş ve Çanakkale boğazını kapatma tehdidinde bulunmuştur. Çok zor durumda kalan Osmanlı Devleti Balkan Savaşlarının da başlaması üzerine İtalya ile Uşi Antlaşması’nı imzaladı.

Uşi Antlaşması( 1912)

Trablusgarp ve Bingazi İtalya’ya bırakıldı

On iki Ada geçici olarak İtalya’ya bırakıldı.(Yunanistan işgal ederse kurtaramayız düşüncesi) Trablusgarp halkı dini bakımdan Osmanlı halifesine bağlı kalacak

Uşi Antlaşmasının Önemi:

Bu anlaşmayla Osmanlıların Kuzey Afrika’daki son toprakları da elden çıktı.

Not: Mustafa Kemalin ilk savaş deneyimi ve başarısıdır. İlk kez emperyalizme karşı savaşmıştır. Mustafa kemalin buraya gizlice katılması “vatanseverlik” halkı teşkilatlandırması “ teşkilatçılık” “ birleştiricilik – liderlik” özelliklerine örnektir.

Dikkat : Sorularda Derne ve Tobruk ile Mustafa Kemalin kişisel özellikleri sık sık gelmektedir.

(7)

BALKAN SAVAŞLARI 1912-1913

Yunanistan, Sırbistan, Karadağ ve Bulgaristan, Osmanlı Devletinin Balkanlarda varlığına son vermek amacıyla aralarında anlaştılar. Osmanlı Devletinin Trablusgarp ile uğraşmasından faydalanan Balkan Devletleri, Osmanlı Devletine karşı saldırıya geçtiler. (1912)

Balkan Savaşlarının Nedenleri:

Rusya’nın Balkan Devletlerini Osmanlı Devletine karşı kışkırtması.(Panslavizm) Osmanlı Devletinin Trablusgarp Savaşı ile uğraşması.

Milliyetçilik fikirleri.

Balkan devletlerinin Osmanlı devletinin balkan topraklarını paylaşmak

istemeleri.

I.BALKAN SAVAŞI

Yunanistan, Sırbistan, Bulgaristan, Karadağ kendi aralarında anlaşarak Osmanlı Devletine çeşitli yönlerden saldırıya geçtiler. Makedonya, Sırplar ve Karadağlılar tarafından işgal edildi. Bulgaristan Batı Trakya’yı tamamen işgal ederek Edirne ve Kırklareli’ye kadar ilerlediler. Bulgar orduları Çatalca önlerine kadar geldiler. Yunanlılar tüm Ege adalarını işgal etti. Savaş devam ederken Arnavutluk da bağımsızlığını ilan etti.(Osmanlı Devletinden ayrılan en son Balkan Devletidir.)Bu kötü durum karşısında Osmanlı Devleti barış istemek zorunda kaldı. Osmanlı Devleti Midye-Enez çizgisinin batısında kalan tüm topraklarını kaybetti.

Edirne ve Kırklareli elimizden çıktı.

Arnavutluk bağımsız oldu Ege adaları Yunanistan’a verildi Osmanlı Savaşı Niçin Kaybetti;

Osmanlı ordusununterhis edilmiş olması Ordu komutanları arasındaki siyasi çekişmeler

Osmanlıcılık önemini kaybetmiş Türkçülük güç kazanması II. BALKAN SAVAŞI

Birinci Balkan Savaşı sonrasında Osmanlı Devletinin kaybettiği toprakları Balkan Devletleri kendi aralarında paylaşamadı. En büyük payı Bulgaristan’ın aldığını iddia eden diğer Balkan Devletleri Bulgaristan’a savaş açtılar. Bu savaşa Romanya da katıldı. Yunanistan, Romanya, Sırbistan, Karadağ Bulgaristan’la savaşırken Osmanlı Devleti de durumdan yararlandı. Daha önce kaybettiği Edirne ve Kırklareli’yi geri aldı. Not: Mustafa Kemal balkan savaşları sırasında GELİBOLU’da mücadele etmiştir.

Bu bölgeyi balkan savaşı sırasında iyi tanıdığı için ÇANAKKALE savaşı sırasında üstün bir başarı ve ileri görüşlülük ortaya koymuştur

(8)

MUSTAFA KEMAL’İN HAYATI Mustafa Kemal, 1881'de Selanik'te doğdu.

Babası Ali Rıza Efendi, annesi Zübeyde Hanım'dır.

Anne tarafından dedesi Feyzullah Ağa, Karaman'dan Rumeli'ye gelen Konya yörüklerindendir.

Baba tarafından dedesi Hafız Ahmet Efendi ise, 15. yüzyıllarda Anadolu'dan Makedonya'ya yerleştirilmiş Kocacık yörüklerindendir.

Milis subaylığı, Vakıflar İdaresi’nde kâtiplik ve kereste ticareti yapan Ali Rıza Efendi, 1871 yılında Zübeyde Hanım'la evlendi.

Bu evlilikten Fatma, Ömer, Naciye, Ahmet ve Makbule adlarını verdikleri çocukları dünyaya gelir.

Makbule dışındakiler, küçük yaşlarda vefat ederler.

BATIYA ERKEN AÇILAN KENT: SELANİK

Selanik, Rumeli’de (Balkanlar) Ege denizi kıyısında yer alan ve Osmanlı-Avrupa ticaretinin önemli noktalarından biri olan, önemli bir kentti. Kara, deniz ve demiryolu ulaşımı gelişmişti. Üsküp, Belgrat, Manastır ve İstanbul’a demir yolu ile bağlıydı. Selanik’te, çoğunluğu Türkler olmak üzere Rum, Bulgar, Ermeni, Yahudi ve Sırplar yaşamaktaydı. Farklı milletlerin bulunduğu bu şehirde, çeşitli dillerde gazete ve dergiler yayınlanırdı. Bu çok uluslu yapı, konuşulan diller, inançlar, gelenek ve görenekler ülkede çok zengin bir sosyal ve kültürel yapının oluşmasını sağlamıştı. Gelişmiş bir kent olan Selanik'te çocukluğunu geçiren Atatürk'ün fikri zenginliğinin ve ufkunun gelişmesinde bu şehrin olumlu katkıları olmuştur.

Çok Uluslu Yapının Özellikleri Kültürel zenginlik vardır Kültürel etkileşim hızlıdır Hoşgörü ortamı vardır Etnik(millet) yapı çeşitlidir.

Olumsuz yanı; milliyetçilik fikrinden etkilenme çok fazla görülür, bu da ayrılıkçı hareketlerin görülmesine ve devletin dağılmasına sebep olur.

Mustafa Kemal’in Öğrenim Gördüğü Okullar

Mahalle Mektebi

Mustafa Kemal’in öğrenim gördüğü ilkokuldur.

Bu okulda öğrencilere Kur’an-ı Kerim okuma, tecvit ve ilmihal bilgileri ile namaz kılma usulü ve namazda okunacak ayet ve dualar ezberletilirdi.

Mustafa bu okula annesinin isteği üzerine kaydolmuştur.

Bu okulda fazla kalmayan Mustafa Kemal babasının isteği üzerine okuldan alınmıştır.

Şemsi Efendi İlkokulu (1887)

Selanik’te Muallim Şemsi Efendi tarafından 1872 yılında kurulan ilk özel Müslüman Türk okuludur.

Mustafa Kemal’in yetiştiği dönemde çağdaş yöntemlerle eğitim veren bir kurumdu.

Mustafa Kemal, Şemsi Efendi Okulu’nda eğitim hayatına devam ederken babası Ali Rıza Bey vefat etti.

Ekonomik sıkıntılar yaşayan Zübeyde Hanım, Langaza’da yaşayan ağa beyi Hüseyin Ağa’nın yanına gitti.

Ancak Zübeyde Hanım, oğlunun öğreniminin yarıda kalmasına üzülüyordu.

Not: Osmanlı devletinde farklı ırkların bir arya gelmesiyle millet yapısı oluşmuştur. Ama hiçbir zaman dinsel ve ırksal birlik oluşmamıştır.

(9)

Selanik Mülkiye Rüştiyesi (1892-1893)

Zübeyde Hanım, Mustafa Kemal’i eğitim için Selanik’e teyzesinin yanına gönderdi.

Mustafa kemal 1892 yılında Selanik’te mülkiye rüştiyesine (sivil ortaokul) kaydolur. Ancak bu okuldaki öğrenciliği uzun sürmemiştir. Bir öğretmeniyle anlaşamaz ve okuldan ayrılır.

Selanik Askerî Rüştiyesi(1894-1896)

Asker olmak isteyen Mustafa, gitmesi gereken tek yerin askerî ortaokul olduğunu biliyordu.

Özellikle aynı mahalledeki binbaşı Kadri Bey ve oğlu Ahmet’in asker olması Mustafa’yı etkilemiştir. (Sosyal Çevre)

Mustafa Kemal annesinden gizlice askerî okul sınavlarına girerek Selanik Askerî Rüştiyesi’ne kaydoldu.

Mustafa, Selânik Askerî Rüştiyesi’nde arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle ilişkilerini çok iyi tuttu ve okulunu çok sevdi.

Bu okuldaki Matematik öğretmeni Mustafa Bey adına; "Kemal" i ilave etti.

Manastır Askerî İdâdisi (1896-1899)

Mustafa Kemal, Selânik Askerî Rüştiyesi’ni başarılı bir şekilde bitirdikten sonra Manastır Askerî İdadisi’ni (askeri lise) tercih etti.

Mustafa Kemal Manastır Askerî İdadisi 2. Sınıfında okuduğu esnada 1897 Osmanlı - Yunan Savaşı çıkmıştır

Mustafa Kemal’in o günleri anlatırken: “Gençlik hayatımın en heyecanlı günlerini yaşadım.

Yaşım küçük olmasına rağmen bu savaşa katılmayı çok istemiştim.” demesi Manastır Askerî İdadisi’nde duyduğu heyecanı ve vatanı için mücadele isteğini göstermesi açısından

önemlidir.(Vatanseverlik)

Mustafa Kemal’i Manastır Askerî İdadisi’nde etkileyen ilk kişi, tarih öğretmeni Topçu Kolağası Mehmet Tevfik Bilge’dir.

Mustafa Kemal’in Manastır Askerî İdadisinde okurken tanıştığı Ömer Naci ile olan arkadaşlığı edebiyata ilgi duymasına katkı sağlamıştır. Ömer Naci sayesinde Namık Kemal’i tanımış, şiir ve kitaplarından çok etkilenmiştir. Bu sayede hem edebi yönünü geliştirmiş hem de vatan ve millet sevgisi oluşmaya başlamıştır.

Yakın arkadaşı Fethi Okyar’ın yardımı ile Fransız İhtilali’nin öncüleri Voltaire (Volter), J.J.

Rousseau (Russo) gibi yazarları tanımıştır. İhtilalin getirdiği milliyetçilik ve milli egemenlik ilkeleri onun için birer ilham kaynağı olmuştur.

Yurt içinde ise Namık Kemal( vatanseverlik ve özgürlük), Tevfik Fikret( inkılâpçılık ve

modernleşme), Ziya Gökalp( Türkçülük),Mehmet Emin Yurdakul( milliyetçilik), Celal Nuri gibi bazı fikir ve sanat adamlarının eserlerini okumuştur.

Nakiyüddin Beyden Fransızca, Asım beyden askeri dersler almıştır.

(10)

İstanbul Harp Okulu (1899-1902)

Mustafa Kemal’in Manastır Askeri İdadisi’nde edindiği hürriyet fikirleri, harp okulunda tanıdığı arkadaşları ve okuduğu kitaplar sayesinde gelişme imkânı bulacaktır.

Mustafa Kemal’in Namık Kemal’in eserlerini okuması ülkenin içinde bulunduğu durum onda, vatan için bir şey yapabilme isteği ortaya çıkaracaktır.

Mustafa Kemal 1902 yılında İstanbul Harp Okulu’nu 8. olarak bitirmiş ve kurmaylık için hak kazanmıştır.

Arkadaşlarıyla birlikte ülke meseleleri hakkında okul gazetesi çıkarmıştır.

Zaman zaman arkadaşlarını evinde toplar onlara konuşma yapar ve konferanslar verirdi.(Liderlik) Mustafa Kemal, Harp Okulu’ndan “Teğmen” rütbesiyle mezun olmuştur.

İstanbul Harp Akademisi(1902-1905)

İyi derecede dil bilen, iyi yetişmiş ve tecrübeli subaylar tarafından eğitilen Mustafa Kemal, bir yandan da devletin içinde bulunduğu durumu arkadaşlarına anlatmaya çalışıyordu.( liderlik)

Mustafa Kemal harp akademisinde okurken ülke gündemiyle yakından ilgilenmiştir.( vatanseverlik) Mustafa Kemal, arkadaşlarıyla yaptığı konuşmalarında daha çok vatan ve millet sevgisine vurgu yapmıştır.

Mustafa Kemal Harp Akademisinden 1905 yılında “Kurmay Yüzbaşı” rütbesiyle mezun olmuştur.

Mustafa kemal harp akademisinden mezun olduktan sonra kurmay yüzbaşı olarak Şam’da bulunan 5.orduya atanmıştır.

Not: Osmanlı devletinde eğitim birliği yoktur. Bundan dolayı kültürel çatışma yaşanmıştır.

ŞAM’A ATANMASI (1905)

Öğrenim hayatını 1905 yılında kurmay yüzbaşı rütbesiyle tamamlayan Mustafa Kemal, stajını merkezi Şam’da bulunan 5. Ordu’da tamamladı.

Mustafa Kemal Şam’dayken Suriye’nin birçok yerini dolaştı, buradaki yönetim bozukluğunu ve olumsuzlukları yakından gördü.

Ülkenin içinde bulunduğu sorunlara çözüm üretmek için arkadaşları ile birlikte “Vatan ve Hürriyet”

adlı bir cemiyet kurdu.( Vatansever, Teşkilatçı )

(11)

CEPHEDEN CEPHEYE MUSTAFA KEMAL

(Kurtuluş Savaşı’na - 1919- kadar M.Kemal’in askeri başarıları hakkında)

1905 Staj eğitimini tamamlamak için ilk görev yeri olan Şam’a atandı. Bu görevi sırasında vatan ve hürriyet cemiyetini kurdu.(teşkilatçı özelliği)

1907 kolağası rütbesiyle Makedonya’ya tayin edildi. Bu görevde iken İttihat ve Terakki cemiyetinin siyasi faaliyetlerini yürüttü ve üye oldu. Ancak ordunun siyasete karışmamasını istiyordu. Bu fikir ayrılığı nedeniyle cemiyetten ayrıldı.

1909 3. Ordunun Selanik tümeni kurmay başkanlığına atandı. Bu görevi sırasında çıkan 31 Mart ayaklanmasını bastırmak üzere HAREKET ORDUSU ile İstanbul’a geldi. Bu M. Kemalin katıldığı ilk askeri olaydır.

1910 Fransada düzenlenen picardie manevralarına katıldı(askeri tatbikat)

1911 İtalyanların Trablusgarp’ı işgali sonucunda başlayan Trablusgarp savaşına Enver paşa ile birlikte gönüllü olarak katıldı. Bu savaşa Şerif takma adı, gazeteci unvanı ile katılmıştır. DERNE ve TOBRUK cephelerinde başarı kazanmıştır. Katıldığı ilk savaş olmuştur.

1913 ittihat ve terakki cemiyeti mensuplarıyla yaşadığı fikir ayrılığı nedeniyle Sofya askeri ateşe militerliği’ne atandı.( elçiliğe bağlı asker- askeri temsilci-diplomasi yeteneği gelişti)

Birinci Dünya Savaşında Anafartalar, Conkbayırı, Arıburnu’nda başarılar kazandı. Yarbaylıktan albaylığa terfi etti. Tüm dünya kamuoyu tarafında tanındı.

Çanakkale savaşından sonra 16. Kolorduya atandı. Kafkas cephesinde Ruslardan MUŞ ve BİTLİSİ geri almıştır.

Kafkas cephesinden sonra 7. Ordu komutanı olarak SURİYE CEPHESİNE atandı. Burada Alman General Falken Hayn ile anlaşmazlığı nedeniyle bu görevden ayrılıp İstanbul’a geri döndü.

1917 veliaht Vahdettin ile Almanya’ya giderek cephelerde incelemelerde bulundu.

7. ordu komutanı olarak tekrar atanarak Suriye-Filistin cephesinde görev aldı.

31 Ekim 1918 Yıldırım Orduları Grup Komutanlığına getirildi. Kasım 1918 İstanbul’da Harbiye Nezaretine atandı.

19 Mayıs 1919 9. Ordu müfettişi olarak Samsuna çıktı.

MUSTAFA KEMAL’in katıldığı ve yönettiği diğer savaşlar milli mücadele dönemi 1921 Sakarya Savaşı, 1922 Büyük Taarruz olmuştur.

(12)

MUSTAFA KEMAL ÜZERİNDE ETKİLİ OLAN DÖRT ÖNEMLİ ŞEHİR

Selanik, Manastır, İstanbul ve Sofya şehirleri Mustafa Kemal'in fikir hayatının oluşmasında büyük etkiye sahiptir. Selanik günümüzde Yunanistan; Manastır Makedonya; İstanbul Türkiye; Sofya ise

Bulgaristan sınırları İçinde yer almaktadır.

SELANİK

Selanik, Osmanlı’nın önemli bir Balkan kentiydi ve Ege kıyısındaydı. Deniz ticareti gelişmişti.

Selanik siyasi, ekonomik ve kültürel açıdan çevre ülkelerden çok fazla etkilenen bir bölge idi.

M. Kemal 1907 askeri görevle geldiği Selanik’te burada faaliyet halinde bulunana İttihat ve Terakki Cemiyetine katıldı.

Bir müddet sonra M. Kemal ordunun siyasetten ayrılması gerektiğini düşündüğünden ve İttihat ve Terakki ile olan fikir uyuşmazlıkları sebebiyle cemiyetten ayrıldı.

MANASTIR

Atatürk, Manastır Askeri İdadisi’ni okumak için Manastır’da bulundu.

Manastır Mustafa Kemal'in fikir hayatının oluşmasında büyük etkiye sahiptir.

Manastır’da vatan ve hürriyet şairi Namık Kemal, Türkçülüğü savunan Mehmet Emin Yurdakul ile tanıştı.

M.Kemal’in tarih bilincinin gelişmesinde öğretmeni Mehmet Tevfik Bey’in rolü büyüktür.

Arkadaşı Ömer Naci sayesinde edebiyat ve hitabet sanatı gelişmiştir.

Burada bazı Fransız düşünürlerinin eserleriyle tanıştı. Avrupalı düşünürlerin hürriyet, özgürlük, eşitlik gibi düşüncelerinden etkilenmiştir.

1897 Türk-Yunan Savaşı-savaşta başarılı olunmasına rağmen barış masasında istenilenin alınamaması-M.Kemal’i derinden etkiledi. Katılmak istemiş fakat yaşının küçüklüğü ve askeri öğrenci olması nedeniyle katılamamıştır.( vatanseverlik)

İSTANBUL

İstanbul, Osmanlı’nın başkentiydi ve en gelişmiş şehriydi.

Avrupa elçiliklerinin yoğun olduğu, sosyal ve kültürel yönden hareketli bir semtti.

Mustafa Kemal, okul yıllarında, arkadaşlarına konferans niteliğinde konuşmalar yaparken sonraki yıllarda da İstanbul’da evinde arkadaşlarıyla toplantılar düzenlemiş, ülke sorunlarını tartışmıştır. Bu onun liderlik özelliğini gösterir.

Osmanlı’nın içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik sorunları yakından görmüştür.

Yerli ve yabancı diplomatlarla tanışma, çevre edinme imkanı olmuştur.

Arkadaşlarıyla gazete ve dergi hazırlamıştır.

SOFYA

Mustafa Kemal, Balkan Savaşları sonrasında 1913'te Sofya Askeri Ataşeliği’ne atanmıştır.

Sofya'da sosyal hayat çok canlıydı. Üst düzey yetkililerin katıldığı danslı, yemekli toplantılarda Mustafa Kemal, Avrupa devletlerinin temsilcileriyle doğrudan görüşme ve fikirlerini paylaşma imkânı buldu. Özellikle burada katıldığı bir baloya yeniçeri kıyafeti giymesi, Sofya’da uzun zaman konuşulmuştur. Bu hareketiyle tarihi ile ne kadar barışık bir insan olduğunu göstermiştir.

Bulgaristan'da kalan Türklerle yakın ilişki kurdu ve Türklerin yaşadıkları yerleri ziyaret etti.

Bulgaristan'da Türkçe olarak yayımlanan gazetelerle irtibat kurarak bölgedeki Türklerin sosyal ve siyasi haklarının yükseltilmesi çalışmalarına katıldı.

Bulgar Meclisinin toplantılarını (parlamento işleyişi) takip etti. Demokrasi fikrini geliştirmiştir.

(13)

MUSTAFA KEMALİN KİŞİSEL ÖZELLİKLERİ

Kişisel Özellik Anahtar Kelime Örnek Söz Ve Davranışlar

Vatanseverliği Bağımsızlık

düşüncesi Canını ortaya koyma Toprak, Yurt

,”Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere,Türk milletine canımı vereceğim “demişti. Atatürk denilince ”vatan”,vatan denilince

”Atatürk” akla gelir. Bu iki isim birbiriyle ayrılmaz bir bütündür. Atatürk, vatanını karış karış tanımıştı. Bu konuda,”Yurt toprağı!Sana her şey feda olsun.Kutlu olan sensin.Hepimiz senin için fedaiyiz,fakat sen Türk ulusunu ebedi hayatta yaşatmak için feyizli kalacaksın...”diyordu.

Atatürk’ün vatanseverliği, Türk toplumunun üstün gücüne dayanıyordu

İdealistliği

Dikkat: Sözlerini okuduğunuzda genellikle cümle içerisine kendisini katarak ifade ediyorsa ‘ idalistlik’ ile ilgilidir.

Atatürk’ün en güçlü yönlerinden biri, idealist olması idi. En büyük tutkusu, büyük gücüyle milletine yararlı olmaktı. Öğrenciliğinden beri, tüm

davranışlarında bu özelliği dikkati çekmiştir. Bir gün, “En büyük eseriniz hangisidir?” sorusuna şöyle cevap verir: “Benim yaptığım işler, biri diğerine bağlı ve gerekli olan şeylerdir. Fakat bana yaptıklarımdan değil, yapacaklarımdan bahsediniz.” demişti.

Yaratıcı Zihniyeti

Dahi, büyük işler, yeni eserler

Yaratıcı düşünceleriyle kimsenin hayal dahi edemediği işleri

başarabilmiştir. Atatürk, kendini olayların akışına uymayı zorunlu gören ve buna göre davranan bir kişi değil, aksine olayların dışına ve üstüne çıkıp, olaylara kendi görüşünün ve düşüncesinin biçimini veren bir önderdi.

Atatürk’ün gerçekleştirdiği her işinde yaratıcı düşüncesini görmek mümkündür.

İleri Görüşlülüğü

Tahmin etmek, önceden bilmek, tespitte bulunmak, DİKKAT: Cümle içine kendisini katmadan ifade vardır.

Atatürk, ileriyi çok iyi gören bir önderdi: “Yolunda yürüyen bir yolcunun yalnız ufku görmesi yetmez. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi gereklidir.” diyordu. Atatürk, yakın ve uzak çevresi ile ilgisini daima canlı tutardı. Çanakkale savaşında düşmanın çıkarma noktasını önceden görmesi gibi..

Mantıklılığı

Akıl, mantık, bilim, fen

Atatürk’ün gerçekleştirdiği bütün eserlerin temelinde mantık ve akılcılık vardır. Atatürk,”Akıl ve mantığın çözümleyemeyeceği mesele

yoktur.”diyerek bunu vurgulamıştır.

Atatürk,”Bizim akıl, mantık zekâ ile hareket etmek en belirgin özelliğimizdir. Bütün hayatımızı dolduran olaylar bu gerçeğin

delildirler.”diyerek, Türkiye Cumhuriyeti’nin meydana getirilmesinde,akıl ve mantığın nasıl kullanıldığını dile getirmişti

Çok Cepheliliği Farklı özellikler,

farklı işler

Atatürk’ün değişik alanlarda gerçekleştirdiği inkılâplar, Onun çok cepheli bir önder olduğunun en açık kanıtıdır. Atatürk, vatan kurtarıcı, teşkilâtçı insan ve büyük bir komutandı. Usta siyasetçi, örnek inkılâpçı idi.Hem düşünce adamı,hem hareket adamı idi.Milletine yepyeni ufuklar açan insandı.Bu özelliklerin hepsi Atatürk’te toplanıyordu.

Eğitimciliği Eğitmek, öğretmek,

yetiştirmek Atatürk’e göre, Osmanlı Devletinin çöküşünde en önemli neden, milli eğitim eksikliği idi. Bu nedenle yeni devlet, eğitime önem vermeliydi.

Eğitimin, millet hayatındaki önemini Atatürk, şöyle belirtiyordu:”Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum olarak yaşatır yada milleti esarete ve sefalete sürükler."

(14)

Yöneticiliği

Yerine getirmek, uygulamak, sevk ve idare etmek, gerçekçilik, akılcılık, kararlılık, sorumluluk

Atatürk’ün önemli kişisel özelliklerinden biri de üstün bir yönetici

olmasıdır. Atatürk bu konuda” verdiğiniz emrin yapılmasından emin olmak istiyorsanız, ta en son gerçekleşme ucuna kadar kendiniz onun başında bulunmalısınız.”diyerek, yöneticilik konusundaki başarısının sırrını açıklamıştır. Bir başka sözü ise şöyledir; “ büyük kararlar vermek yeterli değildir. Bu kararları cesaretle uygulamak gerekir” demiştir.

Sanat Severliliği Sanat, müzik, estetik, güzellik

“Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuştur” diyen Atatürk, milletlerin oluşmasında ve yücelmesinde sanatın büyük etkisi olduğu inancındaydı

Atatürk,”Hepiniz millet vekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz; hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat sanatkâr olamazsınız” diyerek sanatçının gücünü ve toplumun sanatçıya vereceği değeri açıkça ifade etmiştir.

Rehberliği Önder, öncü, yol

göstericilik

19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan Mustafa Kemal, Türk milletinin bu en zor günlerinde, rehber olarak izlenmesi gereken yolu

gösteriyordu:”Türk’ün onuru ve yetenekleri yüksektir, büyüktür. Böyle bir ulusun, tutsak yaşamaktansa yok olması daha iyidir. Öyleyse, ya

bağımsızlık ya ölüm!”Türk milleti,Atatürk’ün rehberliğinde,kısa zamanda düşmana karşı örgütlenerek, verdiği mücadelede sonunda bağımsızlığına kavuştu.

Liderliği Öncülük etme,

önden gitme

İstanbul harp okulunda arkadaşlarına öncülük ederek gazete çıkarması, onlara konuşmalar yapması. Çanakkale savaşında “Ben size taarruz değil ölmeyi emrediyorum” diyerek askeri liderliğini göstermesi

Teşkilatçılığı

Birleştirme,

örgütleme, birlik ve beraberliği

sağlama, bütünleştirme

Trablus garp savaşında İtalyanlara karşı yerli halkı örgütlemiştir. Buradaki tecrübesini milli mücadelede de kullanmıştır. “ millet dil, kültür ve mefkure birliği ile birbirine bağlı vatandaşların teşkil etti bir siyasi ve içtimai

heyettir.

Millet Sevgisi

Türk, dil, tarih, kültür sevgisi

“Büyük devletler kuran ecdadımız, büyük ve şümullü medeniyetlere de sahip olmuşlardır. Bunu aramak, tetkik etmek, Türklüğe ve cihana bildirmek bizler için bir borçtur”

ATATÜRK' ÜN ESERLERİ

Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere bıraktığı en büyük eser Türkiye Cumhuriyeti’dir.

Bunun yanında yazılı eserleri de vardır. Bunlar ;

Cumalı Ordugâhı - Süvari: Bölük, Alay, Liva Talim ve Manevraları (1909) Tâbiye ve Tatbikat Seyahati (1911)

Bölüğün Muharebe Talimi (Almanca'dan çeviri - 1912) Zabit ve Kumandan ile Hasbihal (1918)

Nutuk (1919-1927 yılları arasındaki olayları anlattığı eseridir ) Vatandaş İçin Medeni Bilgiler (1930)

Geometri (Liseler için) (1937)

(15)

Aşağıdaki etkinlikleri uygun şekilde eşleştiriniz.

Aşağıdaki etkinliği “D” ve “Y” olarak kodlayınız

1 İlk askerî başarısını, Trablusgarp’ta İtalyanlara karşı kazanan Mustafa Kemal, daha sonra görev aldığı cephelerde başarılı olamamıştır.

2 Mustafa Kemal, Balkan Savaşları sırasında Gelibolu Yarımadası’nda görev almış, bu tecrübe ona Çanakkale savaşında önemli bir kazanç olmuştur.

3 Mustafa Kemal, komşularının oğlunun okula giderken giydiği askerî kıyafetten etkilenmiş ve asker olmaya karar vermiştir. Bu nedenle gizlice Askerî Rüştiye sınavına hazırlanmış ve sonunda da Selanik

Askerî İdadisini kazanmıştı

4 Mustafa Kemal, Manastır Askerî İdadisi yıllarında;Voltaire (Volter) ve J.J. Rousseau (Russo) gibi yazarları tanımış, onların eserlerinden demokrasi, eşitlik, özgürlük konularında etkilenmiştir.

5 Mustafa Kemal, İstanbul’daki Harp Okulu ve Harp Akademisinde okurken, memleket ve millet davaları ile ilgilenen, düşüncelerini cesaretle ifade etmekten çekinmeyen bir kişi olarak tanınmıştır.

6 Selanik şehrinde Türkler, Rumlar, Bulgarlar, Sırplar, Yahudiler ve Ermeniler gibi milletler birlikte yaşamaktaydı.

7 Mustafa Kemal’in çocukluk ve gençliğini geçirdiği Selanik ve Manastır şehirlerindeki azınlıklar, birlik ve beraberlik talebiyle ayaklanmalar çıkarıyorlardı.

8 Mustafa Kemal’in Çanakkale Savaşlarındaki başarıları dönemin gazetelerinde yer almıştır.

9 Mustafa Kemal, askerlik görevine ilk atandığı Şam’da, yakın arkadaşları ile gizlice Vatan ve Hürriyet Cemiyetini kurdu.

10 Mustafa Kemal’in Sofya askeri ateşe militerlik görevi sırasında katıldığı bir baloda yeniçeri kıyafeti giymesi Sofya’ da önemli bir mesaj olarak yankılanmştır.

11 Mustafa Kemal; Kafkas Cephesi’nde Muş ve Bitlis’te düşmana karşı başarılı mücadeleler vermiş ve bu illeri yapılan antlaşma gereği Ruslara geri vermiştir.

12 M. Kemal Manastır Askeri İdadisinde vatan ve hürriyet şairi Namık KEMAL ve eserlerinde Türkçülüğü öne çıkaran M. Emin YURDAKUL ile tanışması milliyetçi düşüncelerinin gelişmesini sağladı.

13 M. Kemal’in ilk askeri başarısı ve sömürgeciliğe(emperyalizme) karşı ilk başarısı Trablusgarp Savaşıdır. M. Kemal’in Trablusgarp Savaşına gönüllü olarak katılması vatanseverlik, Trablusgarp’ta yerel halkı İtalya’ya karşı örgütlemesi Teşkilatçılık özelliğine sahip olduğunu gösterir.

14 Osmanlı Devleti Kuzey Afrika’daki son toprak parçasını UŞİ Anlaşması ile kaybetti.

15 M. Kemal Trablusgarp Savaşında Derne ve Tobruk’ta elde ettiği başarılardan sonra rütbesi binbaşılığa yükseltildi.

16 Mehmet asım efendi; manastır askeri idadisindeki edebiyat öğretmeni olarak Mustafa’ya

“Kemal” adını vermiştir.

17 Osmanlı Devletinde rejime isyan hareketi 31 Mart Olayıdır. M. Kemal 31 Mart İsyanını bastıran hareket ordusun Kurmay başkanlığını yapması yenilikçi olduğunu gösterir.

18 Osmanlı Devletin azınlık okulla, geleneksel okullar, modern okulların bir arada bulunması eğitim alanında birlik olmadığını gösterir.

A Harp akademisini bitirdikten

sonra atandığı ilk görev yeri Mahalle Mektebi

B Milli şair ve yazarların etkisiyle milliyetçilik fikrinin geliştiği okuldur.

Manastır Askeri İdadi

C Teğmen olarak mezun olduğu okuldur

İstanbul Harp Okulu D Doğup büyüdüğü çevrede

askerlik hayatına başladığı okuldur.

Şam 5.Ordu

E Annesinin isteği ile eğitime başladığı okuldur.

Şemsi Efendi İlkokulu F Eğitimi sırasında babasını

kaybettiği okuldur.

Selanik Askeri Rüştiyesi

(16)

Aşağıdaki boşlukları verilen kelimeler ile uygun şekilde doldurunuz.

Duyun-U Umumiye Bosna Hersek Rejim

Sırplar Bulgaristan Osmanlıcılık Hareket Ordusu

Paris’te Tanzimat Tanzimat Fermanı/2 Kanuni Esasi

Milliyetçilik Demokratikleşme Sırbistan- Romanya- Karadağ

Mustafa Kemal

İngiltere Hukuk Devleti Genç Osmanlılar Reval

1) Sanayi inkılabı Avrupa’da 18. yüz yılda ………..’de buhar gücünün keşfiyle başlayan insan ve hayvan gücü yerine makine gücüyle üretim faaliyetlerinin yapıldığı ve fabrikaların kurulduğu dönemdir

2) Osmanlı devleti ……… ………kurulmasıyla ekonomik bağımsızlığını kaybetmiştir.

3) Aydınlanmacı düşünürlerin özgürlük, demokrasi, eşitlik,……….., insan haklarına dair görüşleri Fransa halkını etkilemiştir

4) Fransız ihtilanin Osmanlı devletine en olumlu katkısı, Türk tarihinde

………..sürecini başlatması olmuştur.

5) Osmanlı devletinde Fransız ihtilalı nedeniyle ilk ayaklanan millet …………..dır.

6) Anayasal bir belge olan ………ile ilk kez padişahın yetkileri kısıtlanmış ve demokratikleşme süreci de böylece başlamıştır.

7) ………ile Osmanlı devleti ………...

………özelliği kazanmıştır.

8) Islahat fermanı …………..…….. toplanacak konferansta Avrupalı devletlerin desteğini almak ve Yabancı devletlerin Osmanlının iç işlerine karışmasını önlemek için ilan edilmiştir.

9) Birinci meşrutiyet ………..adı verilen aydınların isteği üzerine ilan edilmiş ve böylece Osmanlı devletinde yönetim biçimi değişmiştir.

10) Osmanlı tarihini ve Türk tarihinde ilk kez seçme seçilme hakkının yer aldığı ………..

………..anayasası 23 Aralık 1876 tarihinde ilan edilmiştir.

11) Birinci meşrutiyet ve Osmanlı – Rus savaşının yarattığı kargaşa ortamında ……….

………. ……….bağımsızlık; ………. ……….’e özerklik verilmiştir.

12) 1839 – 1876 yılları arasına ……… dönemi denir ve bu döneme hakim olan fikir

……….tır.

13) İkinci meşruiyetin ilanında İngiltere ve Rusya’nın ……….’de Osmanlı devletini paylaşma görüşmesi etkili olmuştur.

14) 31 mart olayını bastırmak üzere Selanik’ten İstanbul’a gelen ………’nun kurmay başkanlığını ……….yapmaktaydı.

15) 31 mart olayı Türk tarihinin……….. karşıtı ilk isyanıdır.

Referanslar

Benzer Belgeler

The key findings investigate outcomes of the intervention program based on the self-evaluation of the participants in terms of knowledge about roles, tasks, and skills

However, problems arising from the struggle for natural resources and the environment persist due to change and continuous increase in population and solving the

Mah­ m ut’un yaptırdığı Yıldız Köşkü’nden alan Yıldız çevresi, bir süre sonra İstanbul’da yönetim merkezi görevini de yapan ve tarihi gelişim içinde

Alternatif bir yöntem olan periton diyaliz yönteminde ise benzer işlemler karın boşluğuna küçük bir operasyonla yerleştirilen.. ince, yumuşak ve silikondan yapılmış bir

Mustafa Kemal ilk askeri başarısını Trablusgarp Savaşı’nda elde etmiştir.. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK 1.ÜNİTE.. Mustafa Kemal’in hayatı ile ilgili aşağıda

Ayrıca savaş bölgesine gönderilmek istenen sağlık ekibinin Tunus'tan geçici için Fransız Hükümeti'nden izin alınmasında yine devlet rol oynamış ve durum Hilal-i

Bunun ardından İtalya ile Osmanlı Devleti arasında gerçekleşen diplomatik yazışmalara kapsamlı bir şekilde değinen yazar daha sonra da sadece Trablusgarp

A) Yalnız 1. Mustafa Kemal askerlik hayatı boyunca bir çok savaşta yer almış ve askeri başarılara imza atmıştır. Mustafa Kemal ilk askeri başarısını hangi savaşta