278 REFERANS GAZETESø
08.06.2005
279 YENø ASIR GAZETESø
10.06.2005
Madenciler, 10 Milyar Dolar Hedefiyle Buluútu
280 Özgür Gündem Gazetesi
10.06.2005
Madencilik Fuarı øzmir'de Açıldı
281 Birgün Gazetesi
10.06.2005
Fuar Açılıúında Maden Tartıúması
282 DÜNYA GAZETESø
14.06.2005
Maden Fuarına 16 Ülkeden 111 Firma Katıldı
283 Cumhuriyet
14.07.2005
Türkiye Kömür øúletmeleri'ne sabotaj!
284 EVRENSEL GAZETESø
05.12.2005
Madenciler bayramı ve çevre Enver ùAT
Geçti÷imiz hafta sonu Türkiye iki etkinli÷e sahne oldu.
Bunlardan birisi küresel ısınmaya karúı verilen küresel tepkiydi. Dünyanın dört bir yanında küresel ısınmanın nedenleri üzerinde duruldu ve bu ısınmanın en büyük sorumlusu durumundaki ABD lanetlendi.
Küresel ısınmanın geldi÷i boyut insan soyunun devamını tehdit etme
noktasındadır. Ya bu gidiúe dur denecek, ya da do÷anın kendini korumak için, kendisine zarar veren insanı ‘terbiye’ etmesi beklenecektir. Ki bu ‘terbiye’
insano÷luna çok pahalıya mal olacaktır. Dünya bu durumda yeni savaúlara ve kıtlıklara sahne olacaktır. Kitlesel göçler ve bu göçlerin ortaya çıkarttı÷ı sorunlar insano÷luna dünyayı zindan edecektir.
Yaúlı yerküre do÷al felaketleri daha önce de yaúadı, bundan sonra da
yaúayacaktır. Ama bundan önceki felaketler, do÷al seyrinde geliúen felaketlerdi.
Oysa úimdi ufukta görünen felaket do÷al de÷il. Bu kez sorumlu insano÷lunun kendisidir. ønsano÷lu zararlı etkinliklerle kendi sonunu hazırlamaktadır.
Bu sonun hazırlanmasında baú sorumlu anamalcı sistem ve emperyalizmdir.
Fakat tek sorumlu olarak anamalcılı÷ı ve emperyalizmi göremeyiz. Anamalcılı÷a ve emperyalizme yeterince karúı çıkmamak da bu suça ortak olmak de÷il midir?
Kyoto Protokolü günahıyla sevabıyla, küresel felakete karúı atılan küçük bir adımdır. Ama bu protokolü imzalamayan bir ABD kaldı, bir de Türkiye.
ABD’nin imzalamamasının nedeni belli.
Bütün dünyanın üretti÷i CO2’nin dörtte birini ABD üretmektedir. Bunu kısıtlaması demek kârlarından olması demektir. Oysa Türkiye’nin böyle bir sorunu
bulunmamaktadır. Çünkü Türkiye’nin kiúi baúına üretti÷i CO2 dünya
ortalamasının altındadır. Buna karúın Kyoto Protokolü’nün ülkemiz yöneticilerince imzalanmaması ABD’ye destek vermekten baúka bir anlam taúımaz. Bu tutum ise ABD’nin suçuna ortaklıktır. Tıpkı Irak’ın iúgaline destek olmak gibi.
4 Aralık ise Dünya Madenciler Bayramı’ydı. Ülkemizde de Madenciler Bayramı kutlandı. Yerin metrelerce altına helâlleúerek inip, yeryüzündekilerin rahatı için maden çıkartanların bayramıydı dün.
Ülkemizde madencinin yaúamını ve çilesini en iyi anlatanlardandır bizim Fahri Bozbaú. Fahri Bozbaú madenden emekli oldu. ùimdi “liman arkası”nda üretmeye devam ediyor. Buradan sevgili Fahri Bozbaú’ın ve bütün madencilerimizin
bayramını kutluyorum.
Peki, madencilikte ne durumdayız?
Bunun yanıtını vermeden önce 1922 yılına gidelim.
Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Baúkanı Mehmet Torun’un deyimiyle 1922 yılında: “13 milyon nüfus, ilkel bir tarım, sıfıra yakın sanayi. Madenlerin büyük ço÷unlu÷u, limanlar ve demiryolları yabancı úirketlerin yönetiminde bir
285
ülke. Madenlerinin baúında yabancı mühendisler. Bilim hayatı ve düúüncesi yok denecek düzeyde. Halkın % 7’si okuryazar. Bu oran kadınlarda % 1 bile de÷il.
Ülke neredeyse bütünüyle ve pek çok alanda Ortaça÷’ı yaúıyor.”
O yıllarda “iki elin parmakları kadar” maden mühendisi bulunmakta. Bugün ise 10 bin maden mühendisi bulunmakta. Ülkemizdeki meslek örgütlerinin ilerici, aydın, demokrat ve emekten yana bir örgütlülük içinde olması büyük bir úanstır.
Mühendis odaları da bu yapıdaki örgütlerdendir. øyi ki varlar.
Ama madencilikte bugün yöneticilerce hedeflenen nokta, gene yabancıların egemenli÷i ve zenginliklerimizin sömürülmesidir.
Bir yandan yabancı firmalar madenlerimizde söz sahibi olmakta, di÷er yandan suyumuzu, topra÷ımızı kirletmektedirler. Ne yazık ki Osmanlı’nın son yıllarındaki gibi, bu talanı yöneticilerimiz onaylamaktadırlar. Hem de yasaları ve mahkeme kararlarını bile hiçe sayarak…
Oysa kendi madenlerimizi kendimiz iúlemeliyiz. Madenlerimizi iúlerken,
topra÷ımızı, suyumuzu, çevresel zenginliklerimizi koruyarak bu iúi yapmalıyız. Bu ise maksimum kâr elde etme mantı÷ıyla de÷il, toplumsal yarar gözetilerek
yapılabilir. Bunun için de, madenlerin yerli ve yabancı úirketlere peúkeú çekilmemesi, yukarıdaki ilkeler do÷rultusunda, kamu eliyle iúletilmesi gerekmektedir.
Cumhuriyet
05.12.2005
286 Cumhuriyet
07.12.2005
Belde Gazetesi
BELDE GAZETESø
07.12.2005
Minik Ö÷renciler Maden Oca÷ını Gezdi
287 Hürses Gazetesi
07.12.2005
Madenlerin daha etkin olmasında maden mühendislerinin rolü büyük.
288 Anayurt
13.12.2005
Madencilik Masaya Yatırıldı.