• Sonuç bulunamadı

sağladığı avantaj ise linyinin hemisellüloz ve sellülozun hidrojen bağları ile adsorbe ederek ve zincirleri arasında tuttuğu su oranının %30 - 50 daha az oluşudur. Bu sayede de

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "sağladığı avantaj ise linyinin hemisellüloz ve sellülozun hidrojen bağları ile adsorbe ederek ve zincirleri arasında tuttuğu su oranının %30 - 50 daha az oluşudur. Bu sayede de "

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

— Graminelerin kurağa dayanıklılıkları hızlı büyüme dönemlerini tamamlayınca azalır ve kurakta büyüme hızları düşer, yaşam devirlerini tamamlayabilmek için bodur kalır ve daha erken tohum verirler.

(3)

— Farklı zamanlarda ve koşullarda çimlenen polimorfik tohumlar üretirler.

Suaeda aralocaspica

(4)

— Bazı türlerse periant parçalarında absisik asit bulundurarak bazı tohumları için çimlenmeyi geciktirirler.

(5)

— Kuraklık yeni gelişen yeraltı ve yerüstü

organlarının dokularında da linyin/sellüloz oranı artışına neden olur. Bunun korunma ve adaptasyon mekanizması olarak bitkiye

sağladığı avantaj ise linyinin hemisellüloz ve sellülozun hidrojen bağları ile adsorbe ederek ve zincirleri arasında tuttuğu su oranının %30 - 50 daha az oluşudur. Bu sayede de

odunlaşmış çeperler üzerinden yeni büyüyen

ve su gereksinimi yüksek olan hücrelere su

iletimi daha bol ve hızlı olur.

(6)

— Kserofitik bitkilerin birçoğunun yapraklarında

kokularından kolaylıkla algılanan uçucu yağ yapısında maddeler vardır.

— Bu maddelerin buharlaşması, terleme hızı düşük olan yaprakların serinlemesini sağlar. Hücre fizyolojisi

açısından bakılınca görülen ilişki ise hücrede vaküolün oluşarak büyümesi ile dayanıklılığın azalmaya

başlamasıdır.

— Örneğin şişmemiş tohumun embriyosu suyunu

tümüyle kaybetmeye bile dayanıklıdır. Bekleneceği üzere bu ilişkilere aykırı bazı durumların varlığının gözlendiği olmuştur.

(7)

— Beklendiği gibi kök sistemini hızlı geliştiren, derin ve yaygın olduğu kadar büyük kütleli kök sistemi olan bitkilerin sıcak veya soğuk kurak dönemlere dayanma gücü daha fazladır.

— Örneğin Pinus sylvestris ve Eucalyptus türleri toprak yüzeyine yakın lateral yayılan köklerden de dibe doğru inen kökler geliştirdiklerinden kurağa dayanıklıdır. Çöl bitkilerinde 18 m.ye kadar inen kök sistemleri

görülmüştür.

— Bazı meşe türleri gibi bazı ağaçlar ise köklerinin derine inmesi yanında kök hücrelerinin saldığı asitlerle kalker kayaları gibi yumuşak ve su depolayan kayalara sızarak kayalardaki suyu bile kullanır. Diğer önemli bir

parametre ise emici tüy çevrim hızıdır.

(8)

— Stomaların sıklığı, çukur konumu, kapanma oranı ve hızı, kütikülar terleme hızı ile kütikülanın yaprağın ısınması ile su kaybına neden olan kızılötesi ışınları yansıtma özellikleri, Stipa ve Festuca türleri gibi bazı bitkilerin yaprak ayalarının su stresinde kıvrılarak

yüzey küçültmesi, güneşin geliş açısına göre büyüme ve yaprak dizilişi asimetrisi gibi mekanizmalar da

cinsler ve türlerin korunma mekanizmaları arasında yer alır.

(9)

— Genelde kserofit bitkilerde su oranının mezofitlerden daha yüksek oluşu da oluşmuş olan korunma mekanizmalarının sonucu olan fizyolojik bir özelliktir ve kısa süreli yağışlarda yüksek miktardaki terleme yolu ile besin elementi

gereksiniminin karşılanmasını sağlar.

(10)

— Tüm bu mekanizmaların sağladığı dayanıklılığın yanında etkili olan protoplazma fizyoloji ve

biyokimyası özellikle diğerlerinin sınırlarına gelmesi halinde de tümüyle önem kazanır. Her stres dönemi etkilediği bitkinin sahibi olduğu genetik potansiyel çerçevesinde dayanıklılık mekanizmalarını harekete geçirdiğinde bitki aynı yöndeki daha şiddetli strese de hazırlık yapmış olur. Öte yandan sınır plazmolizden itibaren protoplazma üzerinde mekanik zorlama

başlar ve zararlı olur, hatta membranlarda çatlama ve yırtılmalar dahi görülür. Bu nedenle de stresin kısa sürelerle tekrarlanması daha zararlı etki yapar.

(11)

— Kuraklık protoplazmanın akışkanlığını azaltıcı ve Ca/K oranının arttırıcı etki yaparak porların su geçirgenliğini azaltır. Yeni

araştırmalar su stresi etkisi ile başlayarak yürüyen senesans

olayındaki metabolik değişimler ile doğal yaşlanma sonucu olan ihtiyarlama sonucu olan metabolik madde boşalmasının

birbirine çok benzer olmasına karşılık hidrolitik ve oksidativ enzim proteinleri ile aktivitelerinin farklılık gösterdiğini ortaya koymuştur.

— Günlük su miktarı değişimlerinin incelenmesi fotosentetik

aktivitenin artışına neden olan ve nişasta taneleri gibi su oranı düşük taneciklerin biriktiği saatlerde kuru ağırlığa oranla su yüzdesinin arttığını, yapraktaki bu kuru maddelerin boşaldığı saatlerde yükseldiğini göstermiştir. Bu da taze ağırlığa oranla su yüzdesinin değil suyun toplam miktarının su ekonomisinin

göstergesi olduğunu göstermiştir.

(12)

— Kserofitik karakterlerin, kalın kütikül, sukkulens, balmumsu örtü tabakası, küçük veya dikensi yaprak, çukur stoma, çok trikom, küçük hücreler, linyinleşme özelliklerin her zaman düşünülen sonucu sağlamadığı görülmüştür. Örneğin çöl bitkilerinin terleme düzeyi mezofitlerden yüksek olabildiği, Verbascum

tüyleriinin alınması gibi uygulamaların terleme

düzeyini arttırmadığı, trikomların su kaybını azaltıcı değil yüksek su kaybının sonucu olduğu gibi bulgular tipik kserofitik karakterlerin fizyolojik dengelerle

birlikte bir bütün oluşturduğunu göstermiştir.

(13)

Kserofitlerin tipik yapıları çok farklı ekolojik koşullarda da kendilerini

gösterebilir:

— Kserofitlerin tipik yapıları bitki örtüsünde çöllerden tuzlu, soğuk, rüzgârlı, aydınlanma şiddeti yüksek yüksek rakımlı yerlere hatta yağış çok olsada

tutulamadığı çok geçirgen kayaçların üzerine kadar farklı alanlarda görülebilir.

(14)

— Çok değişik ekolojik ortamlarda birçok türün

potansiyel osmotik basınçlarının ölçümü ile osmotik spektra elde edilir. Bu spektrum vejetasyonu oluşturan ot, sukkulent ve çalı gibi farklı yaşam formlarının ve fizyolojik formların osmotik basınç potansiyellerinin karşılaştırılması olanağını verir. Hidratürün henüz tanımlanmamış olduğu dönemde her tür için elde edilen en düşük ve yüksek Ozmotik Basınç

potansiyelin negatifi olan potansiyel Ozmotik Basınç değerleri de belirtilerek ölçülen örnek sayısına göre ortalamaları ile beraber kullanılır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu oran gerçek bir kadın grubunun yaşamları boyunca doğurdukları çocuk sayısına dayalı olarak değil herhangi bir yılda doğum çağındaki kadın nüfusun yaşa

• Ayrıca kişinin dengesini, çevikliğini ve zihinsel varlığını geliştirir ve yaşlanma belirtilerini azaltır.. • Su sporları heyecan verici

 Eğer konuşmanız aşırı derecede hızlı ise, harflerin, hecelerin, sözcüklerin boğumlanma süresini uzatıp durakların süresini artırarak, sayılarını çoğaltarak

itmesine sebep olan üzerlerinde taşıdıkları negatif yükü (zeta potansiyeli) diğer plazma proteinlerinden daha fazla azaltırlar.. • Zeta potansiyelinin

Fatkin D, Feneley M: Stratification of thro mboembo- lic risk of atrial fibrillatio n by transthoracic echocardiog- raphy and transesophageal echocardiography: The relative

tiisii sonrası akut pulmoner ödem gelişen hastalardaki RR interval değişimleri, gelişmeyenlerdekilere göre anlamlı.. derecede diişiiktii (24±25 ms ve 17 8 ± 86 ms,

hastalığı=DH olan 14, 2 DH'ı olan 16, 3 Dlf'ı olan 17 olgu) efor Doppler ekokardiyografi yapılarak pulsed Doppler ile mitral akım hızları ölçüldü ve aynı

Herschel kendi yaptığı teleskop ile başlattığı sistematik gökyüzü taramaları sırasında URANÜS’ ü..