Evin oturma odası v<? kapalı teras
İstanbul sokaklarının yüz-de 70 i am-vut kaldırımıdır, yol bilgisinde, mühendisli-ğinde, «dî kaldırım diye ka-bul edilmiş bir teknik, bi~r usul yoktur.
Kitapta ve bilimde yeri olmayan, teknik bir izahı bulunmayan bu tyer'ı usulu şehirlerimiz, bilhassa lst~.n-bu yıllardanberi kullanmak-tadır.
Adî bir toprak düzeltmesi üzerine, ocakdan çıkdığı gi-gibi, işlenmeden döşenilive-ren, moloz taşı yollaime-deni bir şehir için yüz kı-zartacak bir gerilik örneği olduğu kadar, devamsız ve
dayanıksız oldukları için, belediyecilik ekonomisine de zarar veren bir işdir.
Romalılar bile yüz yıllar-ca önce yollarında> taşı iş-lemeden döşemiyorlardı. Meşhur Bağdat Caddesinin günümüze kadar kxlan par-çaları eski Türklerde yol tekniğinin bugünkünden üs-tün olduğunu göstermekte-dir.
On, on iki yıl önce, axrna-vut kaldırıminı yasak eden bir belediye karârını
hatır-Pompeiden bir sokak taşları işlenerek döşenmiştir
laycruz. Bu yerinde kırar, son yıllarda nedense unu-tulmuş ve sokaklarda yeni-den adî kaldırım faaliyeti başlamıştır. İstanbul beledi-yesi 1945 de adî kaldırımlara 3C0 bin liradan fazla par o harcamışdır ki, bizce bu pa ra ve emek heba olmuştur. Belediyeden, bu geri zih-" niyeti bırakarak, Istanbula
yakışacak, teknikte ve yol culukta yeri olan bir yol usulu kabul etmesini bekli-yoruz.