• Sonuç bulunamadı

Yazan '• S amini Oktay

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yazan '• S amini Oktay "

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

V E N E D İ K T E (S A İ N T — M A R Q U E) M E Y D A N I

Yazan '• S amini Oktay

G. S. Akademisi yüksek mimarlık 'şubesi asistanlarından

Dünyanın sayılı güzel şehirlerinden biri olan Venedik çok eski tarihlerde kurulmuş ve uzun müddet bir cumhuriyet halinde müstakil yaşamış bir sitedir. Milatdan 181 sene evvel Romalılar tara- fından bu civarda Aquil)6 ve Altinum isimli şehir- ler tesis edilmişdi. Fakat bir müddet sonra Hünle- rin istilasiie Attila tarafından tahrip edildi. Halk . bu sıralarda dehşetten (L,aguna) larm ortasındaki

bataklıklara sığındılar-. Bu bataklıklar onların ko- runma zekilerini inkişaf ettirdi. Venediklilerin ka- rakteristik bir vasfı olan serbestlik aşkı; firarileri bu zaptı güç arazi üzerinde şehir kurmağa seveket- ti. Bu sıralarda ayni mıntıkanın bataklıklarında yükselmeğe başlayan (Ravenna) gibi araziyi ka- zıklarla sıkışdırmak icap ediyordu. Bugün güzel kanalları olan Venedik böyle kurulmuşdur.

Bu kanallar içinde en güzelleri Büyük kanal ile Saint - marque kanalıdır. İşte bahsimize mevzu olan meydan Saint - marque kanalına bakar.

Veneaık şehri ta orta çağlardanberi cumhuri- yete çok yakın bir rejimle idare ediliyordu. Cum- hur reisi makamında Doj = dux = Reis bulunmak- ta idi. Bilinen ilk doj 716 da ölen (Paulucio Ana- festo) duı. Dojlar 819 tarihinden itibaren bugün (Palazzo ducale) nin bulunduğu mevkide hükümeti idareye başladılar. Bu sarayın 814 tarihlerinde in- şa edildiği zannedilmektedir. Venediğin Sanat eser- lerile çevrili en güzel yeri Saint - Marquo meydanı ile ona bitişik (Piazetta =- meydancığıdır. Her iki su birden bir (L) harfi gibidir ve kanala nazırdı".

İki meydanda çevrilen binalar arasında mimarî bir ittihat olmamakla beraber. İtalyalı Venediğin zen- gin rengine bürünmüşdüi'Jer. Bu suretle mekanik olmaktan çok uzak göze hoş gelen bir desordre hüküm sürer. (Façade) lardaki bu ayrılık şüphe yokki binaların başka başka asırlarda yapılmış ol- masından ileri gelmektedir ve meydanın mimarisi- ne hâkim olan sanat güzelliği bir meydan projesi fikrinden hareket etmiyen birçok sanatkârlarm en güzel parçalarını hep buraya yığmış olmasından ile- ri gelmektedir.

Meydanı çevreleyen binalar sıra ile şunlardır : 1 — Palazzo ducale

2 — Porta della carta

3 — Saint - Marque' Bazilikasi 4 — Porta della Horologis 5 — Procuratia Vecchıe 6 — Ala movi (atrio) 7 — Procuratia movo

8 — Libreria Vecchio (Kütüphane) 9 -— Campanella kulesi le bunun altında 10 — Logetta dan ibarettir.

Kütüphane binası arka tarafdan Reale Zecca binasına bitişiktir. Burada kanal bir köprü altından geçerek bu binanın önünden dolaşmakta tekrar Saint - Marque kanalına dönmektedir bu suretle önde (Garamo Reale) parkı meydana gelir.

Palazzo aucaleden (Ponte sospisi) = iniltiler köprüsü) ile (prigioni = hapishane) binasına geçi- mektedir.

Bu köprü bir çok muharrirlere, bilhassa şairlere romantik mevzular ilham etmiştir. Meselâ Fransız macera romancısı Mişel Zevako'nun bu zindanda ve köprüde geçen Ecel köprüsü isimli bir roman?, vardır.

Bu muhtelif binaların altlarında yayalar için bir çok geçitler bırakılmış ve meydan iki tarafını kuşatan kanallarla bağlanmıştır. Bazilika'ya doğru meydan genişlemekte ve simetri den kaçmaktadır.

Bu çarpıklık Bazilrka'ya gayet güzel bir perspektiv temin etmekle kalmaz, meydana bayağılıkdan uzak- laşmasını temin eden karakterini verir.

828 senesinde Saint - Marque'm aziz naaşı İs-

kenderiyeden Venediğe naklolundu. Venedikliler

bu tarihten itibaren küçük bir Bazilik inşa etmiş-

lerdi, fakat bir müddet sonra bu bina yandı. Mü-

verrihlere göre kilisenin haricî şekli Ravenna kili-

selerini hatırlatıyordu. Bunu telâfi etmek isteyen

Venedikliler 1043 tarihinde ilk yaptıkları binayı

gölgede bırakacak bir ihiişamda olan bir kilise in-

şa ettiler. İşte bu son şekildir. Fakat zikrettiğimiz

tarihte inşa edilen kilisenin dış görünüşü bugünkü-

ne pek benzemiyordu, o daha sade ve tamamen in-

şaattan doğan şekli ihtiva «diyordu. Bugün görü-

ln şekil asırlar boyunca muhtelif sanat ellerinin üst

üste yığdığı dekorasyonlardır. Bizans; parası, geniş-

(2)

•N

liği, ticaret:, abideleri ile italyanın bir çok vilâyet- lerini teshir etmişdi ve bir çok siteler oraya has- retle gözlerini kaldırıyorlardı. Bir hatıra menbaı gibi ona benzemeğe çalışıyorlardı.

Saint - Ma:que Başiiikası da Konstantiniyede, (1) Saints - Apotres klistsini numune alınarak in- şa edilmişdir. Bazilikanın inşası 1071 tarihinde bit- mişdir. 1111 tarihinde buna doj (Ordelafo Faliero) tarafından Allaha ithaf edildi. Bazı müverrihler, A- yasofya) ilede aralarında bir münasebet ararlarsa- da planları pek bedihi bir şekilde ayrıdır. Umumî empresyon bakımından aralarında belki bir yakın- lık vardır. Fakat bu her halde her ikisininde bizans sanat iradesi içerisinde erimiş olmasından ileri gel- mektedir. Venedikli tarihçiler ve meselâ (cigognara) Konstantiniyeii sanatkârların (Saint - Marque) inşaatında çslışdıkları fikrini reddediyor. Fakat Venedikliler Konstantin'yelilerle sıkı bir münase- bet halinde olduklarından ve Venedik Bizansa tabi bir mevkide bulunduğundan sanatmında orada bir tesir yarattığı muhakkakdır, bunu inkâr imkânsız- dır.

Akdenizin en meşhur şehirlerine Bizans sanatı girmiş olduğundan Venedigede bu (style) in gir- miş olması tabiidir. Hattâ Bizanslı greklerin kubbe inşaatı hususundaki sanat sırlarını Venediklilere öğ- rettikleri iidaasmı re d edemeyiz. Esasen Ravenna- ya yakın olduklarından bu (Romano - bizantine) uslup onlarca meşlıul olamazdı.

Harap olan Ravennadan kaçan artistler bildik- leri mahalli ananenin uslubunu Venediklilere faşet- mişlerdi. Venedik ticaret donanması Venediği Şark ile bilhassa Afrikanın şimali ve İspanya ile sıkı bir münasebette tutuyordu bu maddi hadise yerli zevki şark sanatları namına inkişaf ettirdi. Şa

-

k ve Bi- zans sanatları nasıl İspanyada karışarak yeni bir sanat doğurdu ise Venediktede her devirde ayrı bir güzellik ile hüküm sürer.

Evvelce barbarlar tarafından tahrip edilen (Al- tinum) ve (Aquille) isimli antik şehirlerin bakiye- leri Bazilikanın inşaatında kullanıldı. Harap olan isimleri geçen siteler sanat bakımından çok zengin idiler.

Kilisenin içi ve dışı için eski şehirlerin 500 ko- lonu kullanılın!şdır. Meselâ (Porta della carta) nın önünde klişenin sağında, meydanda açıkta duran iki (pliye) Sainte - Saba kilisesine aitti. Bozulmuş bir

{

grek esprisi taşıyan bu sütunlar çiçekli oınomanlar ile bezenmişdir.

Kilisenin iç süsleride bu tarzda misaller verebi- lir meselâ tanınmış bir şark motifi olan (bir kupa- dan içen iki tavuskuşu) gibi. Bir çok sütun başlık- larıda oldukça gariptir.

XIV mcı asırdan XVIII inci asra kadar bir çok

1 — Bu kilise sonradan harap olmuştur.

(3)

Saint - Marque meydanı ve etrafındaki binaların umumî plânı

(4)

Dojlar sarayı

eyaletlerin sanat anlayışı cephe moza.kleri için mal- zeme olur.

Şark ve Bizans Venedik tarafından yağma edi- liyor bütün plastik eserler şehre getiriliyordu. (Pi- azetta) n:n iki kclonuda böyle bir zafer hatırası o- larak İstanbuidan getirilmişdir. Hattâ gemiye bir üçüncü kolonda yüklenraişdi fakat gemi boşaltılır- ken bu kolon denize düştü. Rıhtıma çıkarılan iki kolon uzun müddet toprak üstünde yattı ve nihayet (Nicola Basittieri) onları doğrultmağa teşevvüş etti.

Sütunlardan biri üzerine (Saint - Marque) dan ön- ce şehrin hamisi olan (Samt - Theodor) ın sembo- lü konuldu. Bu isim şehrin Ravenna ile olan müna- sebetini açığa kor.

Diğer direğin üzerindeki kanatlı arkaik arslan heykeli (Samt - Marque*: ı temsil etmek üzere ko- nulmuşdur. Arsİ3n 828 tarihlerindenberi cumhuri- yetin timsali idi. O tarihdc aziz naaş İskenderiye- den Venediğc nakledilmişdi.

Palazzo ducalenin önüne dikilen arslan, şehirde yerleşmiş anonim kudretin ahlâkın, adetlerin sembo- lü idi. Venedik politika ahlâkı kahramanlık, ve Ro- ma cumhuriyeti dpvirferini hatırlatıyordu, muha- kemesi mümkün olan her hareket şayanı kabuldü:

Hafiyelik, Hıyanet., gibi..

Arslan, Bazilikanın yüzünü süsleyen altın yal- dızlı bronz antik zafer arabasile beraber Parise gö- türüldü ve ancak 1815 dş tekrar eski yerine yerleş- dirildiler. Bir aralık arslsnm vahşi bakışını temin eden işlenmiş taşlar aşırılmışdı. O zaman Venedik- liler şöyle düşünmüşlerdi. Vatanın ızdırabını göm- mekten ise kör olması daha iyi oldu.

Bazilikanın ön yüzünde (Saint-<Marque )ın iba- detlerine dair gayet zengin renkli mozaiklerle mey- dana getirmiş komporisyonlar görülür; mozaik- lerin yapılış tarihleri muhtelifdir. Meselâ bunlar- dan ikisi 1660 senesine aittir ve (Saint - Marque) ın

naaşınm İskende"-iyeden vapura yüklenmesini ve Venediğe getirilişini tasvir etmektedir.

Önyüzü önündeki terasda antik bir arabanın atı yer alnrşdır. Bu mahal atlara mahsus olmamak- la beraber umumî armoniyi bozmadığından burada bulunması arrık bir adet halini almış bulunuyor.

Araba evvelâ Neroııun tiki zaferini sonra Romada Trayanınkirı süsledi o:adan Kostantin tarafından İstanbula getirilidı. 1204 de 4 at tekrar İtalyaya döndü. Bonapprt 1797 de onları Parise götürdü ve 1815 senesine kadar (Carroussel) meydanının takı- zaferini taçlandırdı. Kilisenin genişliğince dekoras- yonu zengin bir Vestibül veya Atrium uzanır. Bü- tün kemerler ve kubbeler oldukça eski bir tarihden kalma mozaiklerle kaplıdır Takriben XII inci aşıra kadar giden ve tamamen realiste olan bu mozaik- ler klişenin iç dekorlarından aşağı bir kıymette de- ğildir. Mevzuları Ahdiatk hikâyelerinden muk.- tebesdir. Atriyumdsn bazilikaya (3) kapı ile girilir bunların ikisi Bizans uslubundadır. Bazilikanın en eski şeklinin bir (crypte) den ibaret olduğu söylen- mektedir. Kilise boşluğu (Haç) şeklinde olup (tran- sept dahil üç (Nef) lidir. Chceur kısmı yarım dai- re şeklinde olup bir (abside) ile nihayet bulmakta- dır ve bütün kilise üzerinde 5 dik kubbe yükselir.

Kilisenin içerisinde 4250 m lik bir saha işgal edecek kadar bol mozaik harcanmıştır. Nadir mer- merler altııı renkli mozaiklerle süslü olan los kilise tam bir şark zevki ile meşbudur.

Kilisenin çan kulesi mesabesinde olan ve Piaz-

za'nın köşesini işgal eden campanille kulesinin in-

şa larihi 383 senelerine kadsr gider. Fakat bugün-

kü kule 132û senesinde yeniden inşa edilenin şek-

lindedi". 1902 senesinin 14 haziranında sabahleyin

kule klişeye doğru yıkıldı. Enkaz kulenin dibinde-

ki (lojetta) yı saklıyordu. (Logetta) binası, (Sanso-

vino) tarafından 1540 ta inşa edilmişti. (Arkası var)

Referanslar

Benzer Belgeler

Meselâ artık yaz günleri birçokla­ rının Paris kahvelerine benzettikleri kaldırımlara kadar taşan açık hava ( kahveleri tarihe karıştı İstaırbulun

Maryland’deki Johns Hopkins Üniversitesinden Laurent Younes, hastalığın ilk gözlemlenebilir etkileri görülmeden en az 10 yıl veya daha önce Alzheimer riskini

250 milyon yıl önce, 185 milyon yıl sonra dinozorların soyunu tüketecek olan felaketten çok daha büyük, gi- zemli bir felaket, gorgonları, onların avladıkları hayvanları

Nitekim bu gerçekçi ve fiiliyatçı (realist) bakış tarzına göre hareket eden el-Mâverdî, sünnî anlayış konusunda selefleri olan Ebu Hanîfe, Ahmed

(1994), Avrupa pazarında tüketilen on üç farklı orijininden gelen yedi elma çeşidinin (Delicious, Golden D., G. Smith, Elstar, Jonagold, Gala, Fuji) fiziksel ve kimyasal

Fonksiyonlarına göre şehirler tarım, ticaret, liman, sanayi, askerî, idari ve turizm şehirleri gibi gruplara ayrılmaktadır...

Bir şehrin bakımlı görünmesi için en mühim olan şey şüphesiz sokak ve cadde işleridir.. Bir ma- hallenin temiz tutulması ancak oradaki cadde ve sokakların orta ve

Şehir ile civarındaki kırlık sahalar, yani istihsal saha- ları arasındaki sıkı iktisadî münasebetler bilhassa orta bü- yüklükteki şehirlerde tebarüz eder ve bu sebeple mezkûr