• Sonuç bulunamadı

Erken OssTiaanSj devrene asî baza çini örnekleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Erken OssTiaanSj devrene asî baza çini örnekleri"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T. İ. S. E. Müzesinde

E r k e n

O s s T i a a n S j

d e v r e n e

a s î

baza

ç i n i

ö r n e k l e r i

Arkeolog : Erdem YÜCEL

Vakıflar Genel Müdürlüğünün istan-bul'da Amcazade Hüseyin Paşa külliyesinde kurmuş bulunduğu Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müzesi'nin en zengin bölümünü, şüphesiz ki «Çini kaplamalar seksiyonu» meydana getirmektedir. Bu seksiyon daha önceki bir yazımızda tanıttığımız (1) Sel-çuklu çini ve keramiklerinden başlayarak yüzyılımızda yapılagelen Kütahya işi çini-lere kadar Türk çiniciliğinin en güzel ör-neklerini bünyesinde toplamış bulunmakta-dır.

Erken Osmanlı devri çinilerinde, Sel-çuklu çinilerinin renkleri çok az nüanslarla devam etmişse de aynı parlaklığa pek kolay rastlanılmamıştır. Özellikle erken Osmanlı çinilerinde sarı ve yeşil renkler kullanılmış, ilk defa olarak mavi - beyaz örnekler biraz daha geç tarihlerde ortaya çıkmıştır. Bu arada altın yaldızlı çinilere de Bursa abi-delerinde • sık sık rastlanılmıştır. Prof. Dr. Oktay Aslanapa bu devir çinilerinin özel-liklerini kısaca şöylece özetlemektedir: «Geo-metrik şekiller, yazı dekoru, rûmîler ve ha-tayîler Selçuklu devri çinilerinin dekorunu devam ettirmekle beraber Bursa'da bunlar nebatî motifler ve natüralist temayülde çi-çeklerle fazlasıyle zenginleştirilmiş ve Sel-çuk motifleri de yepyeni bir zevk ve anla-yışla ele alınmıştır. Bu çinilerde nebatî mo-tifler hâkim olmuş, geometrik şekiller ve yazı ikinci planda kalmıştır.» (2)

Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müzesin-deki XV. yüzyıla tarihiendirilen erken

Os-Bursa Yeşil Türbe bordür çinisi Env! 524. Foto: E. Emiroğlu

manii devri çinileri, Bursa ve Edirne'ye ait olup Afyon Kasımpaşa Hamamı ile Ankara Aslanhane Camii'nin birer küçük örneği de bunların yanında yer almaktadır.

Bursa çinilerinden örnekler: Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müzesin-deki erken Osmanlı devrine ait Bursa çini-leri önceçini-leri Ankara'da Vakıflar Genel Mü-dürlüğünde muhafaza ediliyordu. Oraya ne zaman, kimin tarafından ve nasıl gittiğini tesbit edemediğimiz bu çiniler, istanbul'daki müzenin kurulması üzerine 4 Kasım 1966 günü Amcazade Hüseyin Paşa külliyesine getirilmiştir. Müzedeki eserlerin envanteri ve tarihlendirilmesi yapılırken bilhassa bunlar dikkati üzerlerine çekmiş, analoji yolu ile de

XV. yüzyıl Bursa Yeşil Türbe çinilerinden oldukları tesbit edilmiştir.

Bursa'daki erken Osmanlı devri çinile-rinin başlıca özelliklerinden biri, sırları bi-raz kazınacak olursa altında meydana çıkan çini hamurlarının kırmızı renkli, kaba kum-lu, tuğla kili ile yapılmış oluşudur. Müzedeki örnekler de aynı şekilde, kaba kumlu, kır-mızı renkli tuğla kilindendir. Diğer ta-raftan erken Osmanlı devri çinilerinin ben-zerlerine Timur devri eserlerinde rastlanıl-maktadır. Bu benzerlik birçok yazarın dikkatini çekmiş (3), bilhassa Ernst Cohn

-VVienner her iki devir eserlerini karşılaştı-rıp bunları yapan sanatkârların Anadolu'dan gelmiş olmaları ihtimalinden bahsetmiştir (4).

Türk çiniciliği üzerinde araştırmalarda bulunan Prof. Dr. Oktay Aslanapa ise Os-manlı devrinden zamanımıza kadar gelen en eski çinilerin İznik'de 1391.- 1392 tariiıli Yeşil Camiin minaresinde görüldüğünü be-lirtmiştir. Bundan hemen biraz sonra XV. yüzyıl başında Çelebi Sultan Mehmet'in yaptırdığı Yeşil Cami ve Türbe çinilerinde Osmanlı çiniciliğinin şaşılacak bir olgunluk ve inceliğe vardığını sözlerine ilâve etmiş-tir (5).

Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müzesin-deki çiniler, Yeşil Türbenin ilk yapılışında kullanılmış olan çinilerdir. Zira, Yeşil Tür-benin müteaddit tamir ve onarımlar gördü-ğünü biliyoruz. İlk defa 1682, 1769 yılla-rında daha sonra 1855 depreminde Bursa-nın diğer birçok abidelerinin yanı sıra Yeşil Türbe de oldukça zarar görmüştü. Bunun üzerine Ahmet Vefik Paşa'nın Bursa valiliği sırasında davet edilen Parvillee türbeyi

ta-Edirne : Şah Melek Paşa camii'nin bordür çinisi. (T.İ.S.E.) Müzesi - Env. 499

(1) Bkz: Erdem Yücel, Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müzesinde bulunan Selçuklu çinileri ve diğer keramik eserler, «Türk Yurdu» istanbul 1967, S. 9 (339), s. 1 6 - 2 0 .

(2) Prof. Dr. Oktay Aslanapa, Türk Sanatı, istanbul 1962, s. 93.

(3) F. Taeschner, Beitrâge zur Frü-hosmanischen Epigraphik und Archâologie, Der İslam, Berlin 1932.

(4) E. Cohn - Wienner, Turan - İsla-mische Baukunst in Mittelasien, Berlin 1930, s. 26.

(5) E. Diez - Oktay Aslanapa, Türk Sanatı, istanbul 1955, s. 214.

(2)

Env. 527, 528, 529 da kayıtlı parçalar.

T. İ. S. E. Müzesi Env. 525 No. çini Foto : E. Emiroğlu

mir ettirmiştir (6). Yüzyıllar boyunca süre gelen bu onarımlar sırasında Yeşil Türbe-nin çinileri kısmen zarar görmüş ve büyük sayıda parçalarının da kaybolduğu belirtil-miştir (7).

. Evliya Çelebi, Yeşil Türbe kubbesinin yeşil sırlı kiremitlerle örtülü bulunduğunu ileri sürmektedir (8). Ord. Prcf. Suut Kemal Yetkin de kubbe kasnağının eskiden çini-lerle kaplı olmasının muhtemel olacağı dü-şüncesindedir (9). Ayrıca Yeşil Türbe'nin 1941 - 1943 yılları arasındaki onarımını ya-pan Y. Mimar Macit R. Kural da bugün sıvalı olan sekiz veçheli kasnağın, aslında çinilerle kap'.ı oluşunun hakikatten pek ıızak olmadığı düşüncesindedir (10). Diğer taraftan devam eden onarım sırasında kul-lanılacak kireci'^temin için, türbenin doğu-sunda kazılan 2 m2 lik çukurdan çıkan

deği-şik şekildeki çini parçalarının da bu rivayeti hakikat yapacak durumda olduğunu sözleri-ne eklemektedir (İt). Bunun yanı sıra ilgili yazısında kısaca bu çinilerden en karakteris-tik olanlarının tarifini yapmakta ve renkli resimlerini de bunların yanına ilâve etmek-tedir (12).

Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müzesin-deki aşağıda katalog halinde bahsedeceği-miz çiniler şekil ve desen bakımından tama-men bunlara benzediği gibi teknik bakım-dan da uymaktadır. Zira müzedeki çiniler, iri taneli kırmızı renkli pişmiş topraktan

Bursa Yeşil Türbeden env. 530, 537

kalın ve mat sırlı olarak yapılmış olup ar-kalarında da 3 cm. kalınlığında tuğla yas-tıklar bulunmaktadır.

Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müze-s'-deki Ve7;i Türbe çinileri:

Env. No: 501

Boyutlar : 32,50 X 25,50 cm. Kalınlık : 3 cm.

Sekiz küçük parçanın müzede bir ara-ya getirilerek tamamlanmaara-ya çalışılması sonucunda elde edilen ve bundan sonra da alçı levha üzerine yapıştırılan bu çininin mukarnaslı olduğu görülmüştür. Çini kom-pozisyonun yeri hakkında kesin bir söz söy-lemeğe maddeten imkân olmamakla bera-ber, geniş satıhları kapladığı da muhakkak-tır. Bu geniş satıhlar kapı, pencere gibi boş-lukların çevresi olabileceği gibi kubbe kas-nağına ait olması da ihtimal dahilindedir.

Çini levha, iri taneli pişmiş topraktan kırmızı tuğla yastıklar üzerine son derece ince, renkli sır ile yapılmıştır. Bu mukar-naslı bezemenin derin şekilde cyulduğu, kıs-men keskin, kıskıs-men de yumuşak hatlı kom-pozisyon üzerinde yukarıdan aşağıya doğru ikisi büyük biri küçük olmak üzere üç çu-kur dikkati çekmektedir. Bunların altından da Türk mimarisinde yapı elemanı olarak kullanılan dip bindirmeliklerini hatırlata-cak damlalıklara geçilmektedir. Damlalık-ların crtası, oldukça şişkin olup uç kısım-ları hafifçe yuvarlatılmış ve buraya da kü-çücük palmetler eklenmiştir.

Çini levha üzerindeki bezemenin kentur hatları kcbalt mavisi ile çizilmiştir. Zemin de hâkim renkler, soluk mavi ile sarıdır. Özellikle mukarnaslar arasındaki, kentur-Iarı kcbalt mavisi olan çukurların satıhları tamamen düz sarı renktedir. Damlalıklar sarı renkte olmasına rağmen üzerlerinde mavi ve patlıcanî dikey hatların bulunduğu görülmektedir. Ayrıca damlalıklar arasında ve onların çevresinde kalan düz satıhların zemini ise açık mavi renktedir. Konturlan

kobalt mavisi olan ve içlerinde parlak be-yaz ile sarı renklere rastlanılan bitki motif-leri bu satıhları boş bir yer bırakmamaca-sına doldurmaktadır.

Diğer taraftan burada dikkati çeken bir başka husus da pano üzerinde yer yer gö-rülen yeşil sır izleridir. Zamanla dış tesir-lerin etkisi ile harap olduğuna şüphe götür-meyen bu izler, esas bezeme dışında yeşil sırın varlığını ortaya koyduğu gibi Yeşil Türbe'nin dış çinileri ile de tam bir ahenk sağlamaktadır.

Env. No: 524

Boyutlar: 14.00 X 13.50 cm. Kalınlık: 2.50 cm.

Erken Osmanlı devrine ait küçük çini parçalarından dört tanesinin müzede topla-nıp yapıştırılması ile elde edilen bir bor-dür çinisidir. Macit R. Kural buna benzer bir çini parçasının Yeşil Türbe kasnak

du-varı saçak çinilerinden olabileceğini belirt-mektedir (13). Bu bakımdan aradaki benzer-liklere dayanarak elimizdeki çini parçasını da Yeşil Türbe'nin kasnak duvarını kaplayan mukarnaslı panoları sınırlayan

bordürler-(6) Bkz: Parvillee, Architecture et De-ccraticn Turque au XV'e siecle, Paris 1875.

(7) Tahsin Öz, Turkish Ceramics, Pııblished by the Turkish Press Broadcasting and Tcurist Department, s. 15.

(8) Evliya Çelebi Seyahatnamesi, C. II, s. 15.

(9) Ord. Prof. Suut Kemal Yetkin, İs-lâm Mimarisi, Ankara 1965, s. 233.

(10) Macit R. Kural, Çelebi Meh-med'in Yeşil Türbesi, «Güzel Sanatlar» is-tanbul 1944, S. 5, s. 64.

11) Macit R. Kural, aynı yer. (12) Macit R. Kural, aynı eser, s. 65, şekil 19, 20, 21.

(13) Bkz: Macit R. Kural, aynı eser, s. 6 4 - 6 5 , şekil 19.

(3)

E d i m e Şah Melek Paşa camiindeki çinilerden env. 498, 600

den olacağını kabul etmemiz gerekecektir. Fakat bu arada parçanın türbe kapısını ku-şatan çinilerden olması da ihtimal dahilin-dedir.

Bordür parçası elimizdeki diğer çini-lerde olduğu gibi iri taneli, kırmızı renkli pişmiş toprak üzerine renkli sır tekniği ile yapılmıştır. Esas zemin kirli sarı olup beyaz renkte ve 1 cm. kalınlığındaki iki hat ile sınırlanmıştır. Bunların arasında kalan 9 cm. lik esas sahada bezeme olarak rûmîli bir su görülmektedir. Kalın siyah kontur hatlı olan bu rûmîlerin uçlarında üç yap-raklı bir palmet bulunmakta ve buradan çı-kan iki hat ise yeni bir rûmînin başlangı-cını meydana getirmektedir. Böylece rûmîli suyun bir kuşak gibi bütün sahayı çevre-lemiş olması da kuvvetle muhtemeldir. Ay-rıca burada dikkati çeken bir başka, rûmî-ler arasında kalan satıhlardan birisinin pat-lıcanî, diğerinin kirli sarı renkte oluşudur, ki bu da bize bu iki rengin alternatif olarak devam ettiğini belirtir. Bundan başka rûmî-Ierden bir grubun beyaz sırlı olmasına kar-şılık onu takip edeninde böyle bir iz görül-memektedir. Fakat bunlar dikkatle incelene-cek olursa içlerinde yer yer altın yaldız iz-lerine rastlanmaktadır; bu da bize alternatif dizinin rûmılerde de devam ettiğini ve böy-lece seyircinin önüne daha renkli daha ha-reketli bir kompozisyon serildiğine işaret et-mektedir.

Env. No: 525

Boyutlar: 13.00 X 5.50 Kalınlık : 3.50 cm.

Bu çini parçası iri taneli, kırmızı tuğla yastıklar üzerine renkli sır tekniği ile yapıl-mıştır. Yeşil Türbe'nin erken Osmanlı devri çinilerinden olduğu desen, renk ve teknik bakımdan anlaşılmakta, kullanıldığı yer hak kında ise kesin bir şey söylenememektedir. Pek muntazam olmamakla beraber altıgen bir şekildedir, kenar konturları kabarık ola-rak belirtilmiştir. Bu kabarık konturlar ile birlikte çerçeve tamamen altın yaldızlıdır. Diğer taraftan Doç. Dr. Şerare Yetkin, Bur-sa Yeşil Camii ve Türbesindeki çinilerde altın yaldızın kullanıldığını; altın yaldızın da beyaz renkli sırla sırlanmış kısımların üzerine fırınlamadan sonra yapıldığını be-lirtmektedir (14).

Çini r>arçasındaki esas zemin soluk yeşil renktedir, üzerine boş bir yer kalma-yacak şekilde bezeme yapılmıştır. Ortada iki rûmî, oldukça kalın dallar ve bunların

ucunda yer alan firûze renkli, üçer parçalı mine çiçekleri bulunmaktadır.

Env. No: 527 Boyutlar: 12.50 X 6.00 cm. Kalınlık: 3 cm. Env. No: 528 Boyutlar: 13.00 X 5.50 cm. Kalınlık: 3 cm. Env. No: 529 Boyutlar: 10.50 x 5.50 cm. Kalınlık: 3 cm.

Erken Osmanlı devrine ait olan bu üç küçük çini parçası desen ve teknik bakımın-dan yukarıda belirtmiş olduğumuz Env. 525 ile aynı üslûptadır. İri taneli kırmızı tuğla yastıklar üzerine renkli sır tekniği ile yapılmıştır. Bu çinilerde de altın yaldızlı kabarık kcntur hatları bezemenin etrafını çerçevelemekte ve ayrı üslûplardaki motif-leri sınırlamaktadır. Genellikle zeminler so-luk yeşil, kontur hatları siyah, altın yaldızın bol miktarda kullanıldığı motifler ise firûze, patlıcanî ve beyaz renktedir. Bezeme de dikkati çeken belli başlı motifler nispeten kalın dallar ile birbirlerine bağlanmış küçük mineler, rozet çiçekleri, rûmîler ve palmet-lerdir.

Mevcut parçalardan anlaşıldığına göre altıgenler, köşeli şekiller ve yuvarlak hatlı üçgeni andıran şekiller birbirleri ile girift bir şekilde kaynaşmış olarak kompozisyonu meydana getirmektedir.

Env. No: 530

Boyutlar : 50.00 X 7.00 cm. Kalınlık : 2.50 cm.

Küçük ölçüdeki dört parçanın müzede birleştirilmesiyle meydana gelen bu çini iri taneli kırmızı tuğla yastıklar üzerine renkli sır tekniği ile yapılmıştır.

Bu parça da bir bordür çinisine aittir, bezeme bakımından env. 524'e benzemek-tedir. Yeşil renkli satıh üzerinde boş yer bırakılmamacasına siyah kontıırlu, firûze renkli rûmîli bir su devam etmektedir. Rû-mîlerin uçlarında gene firûze renkte pal-metler bulunmakta, buradan çıkan hatlar ile yeni bir rûmî başlamakta, böylece kom-pozisyon devam etmektedir.

Env. No: 537

Boyutlar: 9.00 X 6.50 cm. Kalınlık : 3.00 cm.

İçeriye doğru hafifçe bombeli olan bu çini bir bordür parçasıdır. Bu da diğerleri gibi iri taneli, kırmızı tuğla yastık üzerine renkli sır tekniği ile yapılmıştır. Bezeme tamamen çininin ortasındaki oluklu kısımda-dır. Süslemede esas temayı konturları ka-lın siyah hatlı palmetler meydana getirir ve bunlar birbirlerine yuvarlak dallar ile bağ-lanırlar. Bezemenin kirli sarı renkleri yek-nesak bir görünüştedir.

Türk İr^TSt ve Sanat Eserleri Müze-sindeki Edime Şalı Melek Paşa Camii çini-leri :

Erken Osmanlı devrinin en zengin ör-neklerinin bulunduğu Bursa'dan sonra

Edir-Yeşil Türbeden bordür çinisi env. 501 No. lu parça

ne'de de bu tarihlere ait önemli çinilere rast-lamaktayız. Edirne'deki abideleri süsleyen çiniler, karo ve altıgen şekillerde olup mavi, beyaz, yeşil, firûze ve kahverengi kullanıl-mıştır. Diğer taraftan bezemede de rûmîler, palmetler, rozet çiçekleri ve örgü motifleri görülmektedir.

Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müze-sinde, buraya çeşitli sebeplerle gelmiş Edirne Şah Melek Paşa Camiine ait üç çini par-çası bulunmaktadır.

Edirne Şah Melek Paşa Camii, kapı kitabesinden öğrenildiğine göre Sultan Mu-rat II zamanında H. 832 (M. 1429) de inşa edilmiştir (15). Camiin içerisinde son ona-rım sırasında bulunup kısmen ibadet me-kânı duvarlarında muhafaza edilen ve aşa-ğıda üç ayrı örneğinden bahsedeceğimiz çi-niler XV. yüzyılın ilk yarısına tarihlendiril-mektedir.

Env. No: 499

Boyutlar: 36.00 X 16.00 cm. Kalınlık: ?

Edirne Şah Melek Paşa Camiine ait olan bu bordür çinisi dikdörtgen bir şekilde olup kısmen çatladığı için alçı içerisindeki çerçevede muhafaza edilmektedir. Camiin pencere aralan da dahil olmak üzere firûze renkli altıgen çini kaplamalar arasında bir kuşak gibi dolaşmaktadır.

Renkli sır tekniği ile yapılan bordür çinisi, kobalt mavisi bir zemin üzerine firûze, beyaz, siyah ve yer yer sarı renklerden mey-dana gelmiştir. Rûmîli sudur ve bunun or-tasında beyaz ve firûze palmetler bulunmak-ta, onlarda ayrıca kendi aralarında mey-dana getirdikleri alternatif bir dizi halinde sıralanmaktadır.

(Devamı 26. sayfada)

(!4) Şerare Yetkin, Türk çini sanatın-dan bazı önemli örnekler ve teknikleri, «Sa-nat Tarihi Yıllığı» istanbul 1965, s. 98.

(15) Edirne Şah Melek Paşa Camii için bkz: Crd. Prof. Dr. A. Süheyl Ünver, Edirne'de Şah Melek Paşa Camii nakışları hakkında, «Vakıflar Dergisi» Ankara 1956, S. III, s. 27 - 30; Osman Nuri- Peremeci, Edirne Tarihi, istanbul 1939.

Referanslar

Benzer Belgeler

Dini ve kamusal yapılarda en çok çini mozaik ve tek renk sırlı çiniler kullanılmış, saraylarda ise sıraltı, lüster ve minai teknikleri ön plana çıkmıştır.. Diğer

GENEL DEĞERLENDĠRME: 14 numaralı reçete kullanılan oksit oranına göre yeĢil renk elde edildi. Tüm

Türk çini ve seramik sanatında önemli bir yere sahip olan Kütahya çiniciliğinin ürünleri XIV.. sonlarında kırmızı hamur yapısına

Ansiklopedisi(1-5)”, E.Hakkı AYVERDĠ‟nin, “Erken Osmanlı Mi‟marisi”,Osmanlı Mîmârisinde Çelebi ve II. Sultan Murad Devri-II, Titus, BURCKHARDT‟ın, “Ġslâm San‟atı,

1930’lu yılların başında Almanya’nın ünlü Blohm und Voss tezgahlarında yapılan ve 1938 yılında Türk hükümeti tarafından Atatürk’ün kullanımı için

cemperestii Rum’un imale devrinde” gibi bir mısra, hiç şüphesiz ki bizim edebiyatımızda eskidenberi mevcut şeylerden değildir; fakat bunu anla­ mamız için

Kocaba~~ Koleksiyonu'nda da ayn~~ formda ve aç~k mavi renkte bir parfüm ~i~esi vard~r".. Mezar buluntusu bu yedi eserin renkleri mavimsi ye~il, aç~k mavi ve

İncelenen genotiplerde iç rengi, 7 genotipte açık sarı, 53 genotipte sarı, 40 genotipte esmer ve 4 genotipte koyu renkli olarak tespit edilmiştir.. Bütün