• Sonuç bulunamadı

BULGULAR: Obez çocuklarda ve esansiyel hipertansiyonlu ailelerin normotansif çocuklarında Apo B değerlerinin kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek olduğu bulundu (p<0.05)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "BULGULAR: Obez çocuklarda ve esansiyel hipertansiyonlu ailelerin normotansif çocuklarında Apo B değerlerinin kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek olduğu bulundu (p<0.05)"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Öz:AMAÇ: Bazı lipid fraksiyonları ve apolipoproteinler ile coroner arter hastalıkları (KAH) arasında yakın ilişki olduğu bilinmektedir. Hipertansiyon ve obezite de bilinen önemli kardiovasküler risk faktörler indendir. Obez çocuklarda ve esansiyel hipertansiyonlu ailelerin normotansif çocuklarında apolipoproteinler ve lipid fraksiyonlarında değişiklikler olup olmadığını araştırmak amacıyla çalışma planlanmıştır. YÖNTEM: Bu çalışmaya yaşları 3-17 arasında değişen Vücut Kitle İndeksi (VKİ) %120'nin üzerinde olan obez çocuklar (n-30) ve ebeveynlerden en az birinde esansiyel hipertansiyon öyküsü bulunan sağlıklı çocuklar (n=34) alındı. Kontrol grubu olarak ailede esansiyel hipertansiyon öyküsü bulunmayan sağlıklı çocuklar (n=30) seçildi. Tüm gruplarda total kolesterol, trigliserid, HDL kolesterol, LDL kolesterol, Apolipoprotein A-1 (Apo-A1), ve B (Apo-B) değerleri çalışıldı. BULGULAR: Obez

çocuklarda ve esansiyel hipertansiyonlu ailelerin normotansif çocuklarında Apo B değerlerinin kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek olduğu bulundu (p<0.05). Obez çocuklarda ise

kolesterol ve LDL kolesterol değerleri de kontrol grubuna göre anlamlı şekilde yüksek bulundu

(p<0.05). SONUÇ: LDL'nin protein içeriği olan Apo B kardiyovasküler hastalık için risk taşıyan gruplarda erken yaşlarda gösterilebilen iyi bir belirleyici olarak düşünülebilir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Tedaviden önce SKB ve DKB'nın inisiyalden maksi- mal seviyeye artış ortalama değerlerinde de (t.) ve- rapamil SR ile diğer iki grup arasında anlamlı bir fark

Trombosillerin ateroskleroz ve ar- teriyel trombozda önemli rolleri olduğu bilinmekte- dir (12). Aterosklerozun klinik bulguları olan iske- mik kalp hastalarında trombosit

İzole edilen suşların MİK değerleri ile kantitatif biyofilm oluşumları karşılaştırıldığında; sadece amfoterisin B için elde edilen MİK değerleri ile

Çalışmamızda derin insizyon ile yüzeyel insizyon arasında histopatolojik incelemede ve lümen çaplarının değerlendirilmesinde anlamlı fark olmaması, aynı lümen

Kumar ve Korpinen çalışmalarında, laringoskopi ve endotrakeal entübasyondan 2 dakika önce 2 mg/kg İ.V bolus verdikleri esmololün kontrol grubuna kıyasla, oluşan

Hastaların sürekli öfke ve öfke ifa- de tarzı ölçeğinden aldıkları en yüksek ortalama puan- larının sürekli öfke alt boyutundan (24.11±6.71) ve en düşük ortalama

Çalı~mamızda, hipertansiyonun ortaya çıkardığı mikro ve makrovasküler patolojilerin güvenilir bir yansıtıcısı olan mikroalbüminüri ile ekstraselüler

Bireylerin ilaç temininde yardım alma durumları incelenmiş; yardım alan bireylerin genel iyilik hali alt boyutundan (45.1±12.8) düşük puan aldıkları,