• Sonuç bulunamadı

SİVAS V ALİLİGİ İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜGÜ CUMHURİYET DÖNEMİNDE SİVAS SEMPOZYUMU BİLDİRİLERİ. (27-30 Ekim 2008) 2. Cilt

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "SİVAS V ALİLİGİ İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜGÜ CUMHURİYET DÖNEMİNDE SİVAS SEMPOZYUMU BİLDİRİLERİ. (27-30 Ekim 2008) 2. Cilt"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SİVAS V ALİLİGİ

İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜGÜ

CUMHURİYET DÖNEMİNDE SİVAS SEMPOZYUMU

BİLDİRİLERİ

(27-30 Ekim 2008)

2. Cilt

SİVAS-2009

(2)

tsMAIL HAKKI TOPRAK'IN stv AS'A

HİZMETLERİ

Dr. Ylbel GÖZTEPE Cumhuriyet Üniversitesi l!ahiyat Faldlltesi Tasavwf Anabilim Dalı, Arş. Gör.

lsmail Hakkı'nın hizmetlerin ana batlanyla iki grupta toplayabiliriz.

Birineisi ber muıasavvıl\a da olduğu gibi temel amaç, erdemli insan yetiş·

timıektir. ikincisi ise tarihi değerlerin muhafaza edilmesi ve insanın hayatını kolaylaşnnnak için önderlik ettiği altyapı çahşmalandır. Birinci le.ısım hiz- met çalışması onun aslı hedefidir. Ancak erdemli insanı yetişmesine zemin hazırlamakta, hedefe ulaşmanın bir parçasıdır. İsmail Hakk01nın himmet ve

teşvikleriyle Sivas ve çevresinde tamamlanmış elli dön adet eserin olduğu

bilinmektedir. Bu sayının yüz beş veya yüz elli dön kadar olduj!unu söyle- yenler de vardır. lsmail Efendinin Sivas'ıa yapmış olduğu hizmetlerin başın·

da şu anda ibadete açık olan Sivas Ulu Camii tamiratı gelmektedir. lsmail Efendinin bizzat uygulayarak gösterdiği ahlaki nitelik.lerle, sevenlerinde

bulunmasını istediği güzelliklere bakıldığında onun şehrimize hizmeti daba iyi anlaşılacağımız kanaatindeyim.

lsmall Efendl'nln Genel Vasıflan:

lsmail Hakkı Hazretlerin ulaşmış olduğu kemal yönilne ve takip etmiş olduğu metoda genel çerçeveden bal<ılığlnda onun yetiştinneyi hedeflediği

insan tipi rahatlıkla anlaşır.

lsmail Hakkı, yakın tarihimizde Sivas·a hizmet eden kanaat önderleri- nin en başında gelir. O, halka hizmeti Hakk'a hizmette görüp, Mevli'nın

muhabbetini celp etmenin yolunu insanlann gOnlünü kazanmak.tan geçtiğini

bilen büyük bir mutasavvıftır. O, tebliğden daha ziyade temsili esas almış,

insanlara hitap eden:k önderli.ktense icraaiıyla Omekliği prensip edinmiş bir gOnQJ eridir. Sukutuyla edebi öğretirken, işaretiyle de şevkleri harekete ge- çinneyi başarmış bir insan·ı kirnildir. O. sozden daha ziyade yaşamakla bir şeyler öğreİmeyi amaç edindiği için şöyle demiştir: SülcUıuınuzu onlomoyan sohbetimizden bir$")' anlamaz. O, insan-o kimilin temel dön vasıfı olan bem

29

(3)

içinde yaşadıgı dunyanın aldatıcılıgını. hem ahireti bayannın sonsuz bir sa-

dcı olduğunu hem de en ince aynntılarına kadar nefsin hile ve desisesini idrak etmekle birlikıe Rabbını kamil manada tanımış arif bir zattır.

lsmail Efendi, büyük ulemadan bir zat olmamasına karşın. İrşad meto- du birçok tasavvufi neşveyi kuşatıcı bir ıamlad.ır. O, Ekberiyye"nin vahdet

neşvcsine sahip sılfı olmasının yanı sıra terbiye metodunda Melaıniyye'nin

mahviyeti, Mcvleviyye'nin aşkı, Rabbaniyye'nin şerii titizliği,

Bedeviyye'nin sım giz.leme gibi birçok özelliği kendisinde toplamış ve vus·

latın hazzını yaşamış bir mürşid-i kamildir.

İsmail Efendi İslam'a hizmetıe öze talip bir velidir. İslam aleminin ge- ri kalmışlığını ahlaki zafiyeıten ve şekle takılıp kalmaktan kaynaklandığının fakında olduğu için olsa gerek ki, geniş halk kitleri arasında güzel ahlakı

hem temsil hem de tebliğ etmiştir. Çünkü ahlak her şeyin kendisiyle bayat

bulduğu su gibi, kokuşmuşluğu gıdadan uzak ıuıan ıuz gibidir. Başta siyaset olmak üzere sosyo- ekonomik. sosyo-külıürel ve sosyo-psikolojik yapı gibi bütün sosyal yapılar kısaca her şey ahlakin deformasyonuyla bozulup gider.

Buna karşın her ne zaman kanaat, sabır, şilkilr, tevazu. diğerkamlık gibi gü- zel vasıflar içselleştirilir ve haset, bencilik. doymazlık, nankörlilk, acımasız­

lık ve sü-i zan gibi kllt11 huylan törpülenerek önüne geçilirse sosyal ilişkiler

daha sağlıklı olur. işte o zaman tüketim çılgınlığının yerini kanaat, himnıct ve gayreısizliğin yerini üretkenlik, haset ve benciliğin yerini yardımlaşma

duygusu ve takdir etme yüceliği, nankörlUğün yerini ise ihsana karşı teşek­

kilr alır.

İsmail Efcndi'nio dosılannda görmek istediği en önemli vasıflardan bir de sü-i zannı yok ederek onun yerine hOsn-i zan.la hareket etmenin bir huy haline gelmesidir. Bu hususta şöyle diyor:"Biz hOsn-i zanna memuruz.

hılsn-i zan velôyetıir. Sıi-i zan cinayeııir." O, insanlar arasında sevgi ve hoş

görüyil yaymaya çalışırdı. Muhabbet ehli olan kişinin başkaların kusur ve hatasını göremeyeceğini ve görse bile buna göz yumacağını vurgulardı. işte bundan dolayıdır ki: Muhabbeti olan hata görmez, görse de göz yumar. Siz birbiriniz severseniz, gayreıu//ah zuhur eder, Allah hepinizi sever. şeklinde tavsiyelerde bulunrnıştur.

İsmail Efendi'nin sevenlerinden en fazla istediği şeylerden biri, daima nefislerini muhasebeye tabi tutmalandır. Bu dilnyada kendini hesaba çekmc- yenin ahrette şiddetli hesaba çekileceğini her zaman belinmiştir. O dostları­

na başta tevazu olmak llzcre tak.va, sabır ve doğruluğu şiar edinmelerini sık­

ça salık vennişıir. Bela ve Stkınu.ların insanın ıekarnO.lil için verildiğini be- lirtmiştir. O, daima çevresindekilere insanın kendi hatasını gOrmcsindco daha bllyOk irfan olmayacağın vurgulayarak başkalann kusurlarını değil kendi kusurlann görcTI:k onlan ıslah eımeye çalışmasın tavsiye cımişıir.

30

(4)

lsmail Efendi bathlannı her ıorıo lıayn yapmaya ıeşvilt cdcrkcn, bu yapılaıı iyilikler karşıhguıda hem dOnyeVl hem de uhrevi beklenti içinde

olmamalannı ~şiir. Yareıılcrinden iyilik ve hayır yııpaılcen ıemcl bir prensibi olarak sırf Alı.lı aşkın ve nzasını ıalcp eınıeyi gözetmelerini iste-

miştir.

lsmail Efendi daha önce Hoca iman Camii 'ndcki bir eksikliğin gide-

rihu~ini Utıv:tiyc ctınişli. Sohbet esnasında bu İfİn yapılıp yapılmacb&ını

takip ederken aralannda şöyle bir konuşma geçer:

lsmıil Efendi: "Hayri Hafiz nerde" der.

Hafız. Efendim: "Buradayım", cevabını alınca.

"Fergancyi yaptınız mı? Diye sorar. Hıftz da:

"Yaptım Efendim". cevabın verir. Bir boca:

"Yapıldı. Efendim çok sevap kazandı." demesi 02ı:rine lsmail Hakkı Hazretleri:

"Hafı: Efendi seı:ap almak için mi yaptın."? diye sorar

''Hayır, Efendim" cevabını aldıktan sonra lsmail Efendi

"Allah Tedld'ya çok ;ülciır. Allah Tedld bizi aşık etmiş. Biz hizmeti Al- lah Tedld aşkı ile yaparız ve karşılık beklemeyiz." der.

lhrarncızadc için, ~Anadolu 'ya ls/6miyeı"i getiren adam," de.nildiği gibi "Kasketli Şeyh" de denilmiştir.

lsnıail Efendi, Ubeydullah Taşkenti'nin şu silıilnü; "Hoceg6n

ıarilıaiindc :aMantn gert!lairdiği 141)' IHI ise. himnttı ""~ hizmetin mrn sarfedllmesl lli:ımdır. ·• hayatında bir ilke edinmolduaundan, öze taalluk cımeycn hiçbir şeyi hizmetine engel görmemiştir. işte bwıdaıı dolayı kılık kıyafet devrimler esnasında birileri gibi kabuğuna çekilmek yerine halka hizmet için olaylara daha üst perden baktıAından olacak ki, şöyle demiştir.

"Benim kasketimi getirin, benim bayragım gibi bayrak benim devletim gibi de11let yoktur. " Daha yüksek bedenen gayet edindiğinden hayatı boyunca dünyevi siyasetle pek ilgilenmemiştir. "Herkesin bir siyaseti vtırdır. Bi:im siyasetimiz siyasete karışmtımtıktır Bu da ayrı bir siyase1ıir ·· Bu şekilde

hareket ederken başkalannın ne söylcycceAiyle de ilgilemıemişıir. Siz nasıl olursanız Oyle yönetilirsiniz, hikmetini çok iyi idıak etti~ için.

#<'iri

UJ>oga

<'iri

UJ'Okkabı yaparlar." buyurmuştur. Aynı zamanda ince bir siyaset takip

cdcn:k havas ile avamın birbirine yabancılığını giderip cemiyet hayatındaki

ahengi sağlamı.şıır. Onu bu hareketi bir insanın gOnlllodc taht kurmayı bOtOn cihana bedel gOrdOgondcn olsa gerektir.

Sevenlerinden istediği şeylerin başında dOrilst, ahlaklı, terbiyeli insan- lar olmalan ve kcndilmode bir benlik gllnncmeleri gelmektedir. Hatta tari- katına kızanlan. bizdendir, diyerek kabul ederken, sevenlerinden olup. isıc­

diği gibi suluk etmediğinden dolayı yollan hakkında kötO konuşruronlan

kendisinden kabul etmez. Bu hususu şöyle ifadesi vardır. "Bi:im ıari/caıunı:a

31

(5)

ata11 bizdendir. aıtılYlll bizden detlldir. " ÇOnkll lsmail Efendi tam bir mah- viyet ve yolduk içeninde olduğundan ve her şeye nazar-ı Hak cihetinden

baktığı için her şeyde hakikatten bir tecelli gllnnllş. kendinde bir varlık g!lr- meyle iş olmadığı gibi yoldaşlannın da benlik ve bencillikle bir ilgisinin

olmaması gerektiğin sOiekli vurgulamıştır. Bu nedenle dostlarına tavsiyesi

şudur: "Bıiyük kim ki/çılk kim sonra belli olur. Bizim tarikatımıza gelen kim- se ıaun yıllar çalı;ır ancak kendi lcüçiikliJffelniJ fark eder. Yetmez mi bu fark.

Çünkü keramet kulu A//ah'tan uzaklaşıınr. ilmin başı sabırdır. Sabrın başı yokluktur. Yok, olana taş detmez. "Adeta insanlar arasındaki çekişmelerin

ve huzursuzluğun sebebini kendilerinde bir varlık gönneden kaynaklandığını

vurgulamak istiyor.

Yine başka bir ifadesinde ise şöyle der: Dünymıın fani oldupnu yaki- nen bilenler nlk-u bednine oldanmazlor.1 l<!nginlik ve fakirlikte böyle almak ltızımdır. 2Tolib-e za:-ı ahadiyet gerektir ki, değil bu faninin iyş-u nU1-ıı izz.iJ

cah-ı halla bir cıim/e müşahedat ve tecelliyaıtan geçip "lô" (yok) tahtında

idhal eyle ki, anın kaffesi zıllilen müsıesnadır.'Yoni esma ve stfat arifin mel-

hıau olmaya ancokzikr-i kesir ve murakabe-idil ve hayr ile meşgul ola, her kesin halini hoş gönip. in.tan kendi yokınlıtmı temine çalışmayı adet etmeli·

d . • ,.

" ·

O. soyadı gibi toprak olmuştur. Yaşadığı haUere ve ulaşugı manevi makamlara da pek itibar etmez. Zat-ı ınullakın huzurunda kendinde sadece yokluk görmeyi makamların en büyüğO g!lrdüğO için olsa gerek ki. çokça zikretme ve gönlürll sQrekli gözeterek insanlara faydalı işlerle meşgul ol- mayla birlikte herkesin sadece boş baUni görmeyi kendine temel ilke etmiş­

tir.

lsmail Hakkı Hazretlerinin sevenlerine g!lzel tavsiyelerinden bir de

şudur: "Kardeşlerim. Allah 'ın yaraıııtı kula hizmet eımeJc lazımdır. Ne incit ne de incin. incitmemek kolay do incinmemek zor. " Bu vb. sözler yetiştirmiş olduğu halifesi ve Darcnde·nin hem zahiren hem de baıinen ilerlemesinde bQyQk emeği geçen Racı Osman Hulusi Efendi'nin, lsmail Efendiden alınış olduğu terbiye ve feyzin berekeıiyle yazmış olduğu 8Ş4ğıdaki şiir, onun sanı·

nm daha iyi anlaşılınasını sağlayacakıır.

1 DOnyanın fani olduğucıu kesin olarak bilenler iyiligine-kOtOJogone aldanmaılar.

' Hem -ginlik hem de fıılcirlik durumunda da b6yle davronmak gmkir.

'Tlliıı... ZAt-ı alwliyct. bu dilıly•nın 7.<Vk ve .. r ... mlbm ve menebosine dcF vmncdi·

g; gibi bana g(!fdQlclcrinin ve olaylann hepsinden g<Çİp -ı.r yok ıalııında oıwıırak bunlann bepJini bir Hil<ikaı değil, gOlge oldutunu bil-i gercl<ir.

4

E5lNI ve iıfaı trifin dllŞllnu ve meşguliyeti o11111yıp ancak çokça zik:irt gGnlOnO g6ttttncyle bayır ilır-mqgul olsun, herkesin halini ~ gOrOp. insan kendi )'lkınh&mı ıemioe ç.lışınayı ackt ctmıdidir.

32

(6)

...,_,..,,... __

Atemi

sen, kendinin kölesi kulu sannııı Sm Hakk için Alemin kölesi ol kulu ol Neftin lıewhı için maırur olup aldanma Yllzilne bassın kadem, lıer agatın yolu ol Garamz lıenı ivazsız lıivMı lıer canlıya

Klnuesizin dlqkibran ayatı ol eli ol

Al/alı için lıerlrae ldlrntet et de sev sevil Her giJze diken olma 3fbıbll/0 ol gDIO ol lrıcitme soı kimuyi kimseye incinme lıenı Güler yiizlü tatlı dilli her alzın balı ol Nefttne J'O" çıkıp da Ka 'be )il yık.san duhl incitme giJnOI yıkma ger uslu ger deli ol

GOneş gibi şeflcatli yer gibi tevôzu 'lu Su gibi seJıôveı/i merhametle dolu ol GtJkçek gerek tlerv4in sanı yoks11lo lxı)'O Suçluların SUÇllndan geçip

haf

gllrlJlü ol

Yarlıtından başa/ kim yokluga erlfesln Sözünü sliyle gerçd Hu/IİSf 'nln dili ol 1

Daha sayılamayacak kadar gllzel vuıflanı sahip, Sivas'ıınıza YOce Mevli'nın bir armapnı olan lsmail Haldu'nın yapmış oldutu belli başlı hizmetler şuıılardır:

ı...ıı Efeıull'm Slvas'takl Alty8pı Hlmıetkrt

'DMn-ı Hıılfill.i lllnlıdnf, es-Scyy>d OsmM Hıılid Ekndt Vü:fi Y.,....ı.n. cJ. s. I~.

Hu.

M. M*siıı Kalbpııı, Uldi Akı, - YeniUlt. AMwa 1997.

33

(7)

Ulu C•mll

Ulu Camii'nin tamiratına geçmeden önce camii'nin kısa tarihçesinden bahsetmek istiyorum. Ulu Camii, Sivas, Tokat, Kayseri ve Malatya'ya yerle-

şen Danişmenıliler'in(1085- 1178) Selçuklu geleneğine uygun bir tarzda

şehrimize hediye enikleri en önemli anıtlardan biridir. Ulu Camii'nin h. 593, M. 1197 yılında il. Kılıç Aslan'ın oğlu Kutbettin Melik Şah tarafından ya- pıldığını söyleyenler varsa da, lsmail Hakkı Altuntaş'a gOn: il. Kılıç Arslan'ın M. l 15S-l 192 yıllan arasında bükümdarlı.k yapması dolayısıyla

bu rivayet zayıf olup belki o tarihıe yapılan ilave veya tamirler nedeniyle

kanşıımıakıadır. Ona göre, her ne kadar Sivas Ulu Caınii'nin 1955 yılındaki

büyük tamir iban:siylc M. 1192193 tarihinde yapılmış olduğu kaydı konul-

muş olsa da, 1965 yılına kadar Ulu Camii'nin ıam olarak ne zaman yapıldığı

bilinmezken, bu ıaribıe tamir esnasında camide yapılan çalışma sırasında kalınlı taşlar arasında yapılış tarihini beli.nen bir kitabe bulunmuştur. Daha sonra Sivas Müzesine kaldınlan kiıabede Ulu Camii'nin H. 533, M. 1138 tarihinde yapılmış olduğu anlaşılmakıadır. Bu camii, bazı araştınnacılar tara-

fından Siv:ıs'talci bilinen en eski TGrk eseri olarak kabul edilmektedir.

Alnıntaş'ın zikrettiği Kitabe şOyledir:

Bi imareti hezel mescid'fi.mübarekefı eyam ...

El melik 'ül od/'kuıb 'ıid-dünyo veddin Meli/cşoh bin lzze 'd-Din El abd'il ahihi ila rahmcıullahi ... Sene sellisc ve selisine ve hamse mi'e6 yani 533 yılı verilmektedir. Ancak Ulu Camii'nin kitabesini olmadığı·

belincn araşurmacılarda bulunmaktadır. Şunu belinmeliyiz ki; her ne kadar Alıunıaş Ulu Camii'nin Danişmedli hilkümdan Melik Gazi döneminde yapıldığın söylese de bunun aksini söyleyen araştırmacılarda var. Bir de Danişmanıli hükümdarlann hep Gazi Unvanı alınalan ve Melik Gazinin ölll- mnn h. 529 olması Ulu Camii'nin hangi tarihte yapıldığın tesbit etmekte insanın zihnine çeşiıli soru işarcılerini getinnektedir. Zira . Kılıç Arslan'ın oğlu Melik Şah'ında hilkilmdarlığı başlama yılı olan h.586 yılını dikkate

alındığında yukandaki kiıabedc işaret edilen zatın Melik Şah 'ıa olmadığı anlaşılır. O halde Ulu Camii'nin yapılış tarih ve kitabesinin olup olmadığı hususu tarihçilerin araşıırmalann bekliyor diyebiliriz.7 Araştırmacı-yazar Müjgan Üçer, Sivas şeriyye sicillerinde bu camiye birçok kişin emeAi ııeçti­

ğini ve EvkafNezan:ti kaydı daha Gnce Sivas'ta yaygın olan rivayetten GtOr olacak ki, Alaattin Keykubat'ın yaptırdığı yazılı olduğunu belirtiyor.8

' lsmail Hıkkı A.lıunıaş. G"'•·DI ,i,_ /hnımcu/Mk H<>eı /.meal/ HailJ Topmk. G6ıdc

Mııbecılık. 2007, •· 393.

7 Geniş BUgi için blcz. Rıdvan Nafız -lsmall Halckı, Siwu S.hrl, Hu. R«q> T"l""lr, Scynıı Yayrnlon

n,

Anrıtırma lncti<me!>i:<isi, Sivu 200S; Hıcı lsmaii Hakkı Alıunuş, age, s. 394 .

• Geniş Bilgi için blcz. MOjgan Oçı:r, Siv<U UIN eamrı

...

Holk /nunçlarındald Y•rl, Soınuııcu Babo Dergisi, Tcmmu .. A.gusuıs 2000, .. )11: 27. ıs.37-40, Rıdvan Narrz-1$1MİI Hırldtı, s;..,..

S.hri. Haz. R«<p Toparlı, Scynıı Ya)llnlan

n.

Anıtımuı 1-teme Dizisi. Sivu 200S.

34

(8)

Ulu CamJl'nln Tarihte 11~Jrdlğl Tamlraılar

Ulu Camii'nin ıahmin edilen ilt ıami1'81ı (h. 609/1213) yılında yapıl·

mıştır. Diğer bir ıamir ise Anadolu Selçuklu dcvleıi hllkilnıdan 1. lzz.ettin Keykavus zamanında (m. 1219) hasar gören minarenin onan iması olmuştur.

Hicri 932/ miladi ı 525 yılında da camii bir ıamir geçirmişıir. Daha sonra h.

ı 006/ m. 1597 yılında Sivas'ıa Emir-il Ümera olarak vazife yapan Mahmud

Paşa tarafından bir onanın yapınlmışnr.

Cumhuriyet döneminde ise 1940 yılında yine ıamiraıa ihtiyacı duyan camii, devleıin ıamir eııirmek için gerekli ödeneği ayıramamasından dolayı bulunduğu ba.1 llzerc ıerk edilrnişıir. Sekiz yıl sonra 1948 )'lhnda Devlet mil·

zesi yapılması şamyla Milli Eğitim B:ıkanhj!ına ıahsis edilmiştir. Harabe halinde ibadet kapalı buluna camii 1954 'te ıamiraıa başlanmış ve 1955 yılın·

da ibadete açılan camiinin tarnirau 1958 yılında ıamamlanmışnr. Camil'nin bu ıamir faaliyeti lhramcızade lsmail Haklu Topra.k'ın öncOlilj!ünde yapıl·

mıştır. Bu ıamiratla caminin çöken ahşap önil ve ilzeri.ndeki toprak önO kal·

dınlarak çinko saçla kaplandıktan sonra cami ibadeıe açılmışıır.

İhramcızade lsnıail Hakkı Topıak'ın Ulu Camii'nin Tamiraııyla ilgili

Bazı Detaylar

lsmail Hakkı Hazretlerinin Ulo Camii'nin ıamiroıına önderlik etmesi sevenlerinin ve hizmeı aşkını bilenlerin aşın talepleri üzerine olmuştur. Her hayırlı hizmete vesile olan ve teşvik edenler bulunduğu gibi çekemeyen in·

sanlar da bulunur. Kayseri' den Sivas'a gelen vaiz, Ulu Camii'nin o zamanki bakımsız halini gördüğünde etkilenip çok duygu.landığından yapıığı vaazı esnasında halka şöyle der:

.. Ey Sivas Halkı!

Ulu camii gibi mabet ceddinizden kalmış. bu hole gelmiş, lıiç dılşı1n·

müy-Or musunuz bir Mılslı7moır olarak nasıl sobalı/ara kadar uyku uyuyabili·

yorsunıa."

Vaizin bu ağır iıbamlan Siva.~lılan gayıeıe getirmiş ve Ulu Carnii'nin onanmı için bir demek kunnalanna vesile olmuş. Halkı.o ekseriyeti lsmail Hakkı Efendinin demeAin başkanlığına geıinneyi istemişler. Filik Rıfat isminde bi.r kişi: "O şeyhliğini yapsın ne gereği var, "diyerek halkı bu fikir·

den vazgeçirmiş. Demek kurulduktan sonra faaliycı geçmemesi ilz<rene demek ilyeleri: "bu qin 1Jstı7nden ancak Hacı lsmoil Efendi gelir. onun yardımına başvuralım," diyerek lsmail Efendin yanına gelirler. ..Efendim

35

(9)

bu i$1• başında siz bulunun, bizler bu

qi

ancak sizinle yapabiliriz· demiş­

lerdir. lsmail Efendi şöyle der:

"Garda.ılarıml Bizde bu 1$/n üstesinden gelemeyiz, lakin layık g(Jr- m~. bir ıqebbflsse geçelim. Rı/aı Bey 'de ~te ddhil ol.ru11, bu lıo­

yırlı olur."

Bundan anlaşılmakt8dır ki, Efendi kim ne yııparsa yapsın hiç kimsenin her hangi bir bayn işinden dışlanınasona g&ılO 1821 değildir. Birlikte ve bera- berlik içinde ban:kct etmede bereket oldu&u inancındadır. işte bu \C benzeri Ozcllilderindctt dolayı keııdisinc en muhalif olanlann bile sevgisini kazan-

mıştır. Kendini tanımayıp clcşıirenlcre yakınlanndan ziyade U2&k duranlar mlldafaa ederdi.

İsmail Hakkı Efendinin mOntesiplerin ve bazı Oyelerin anlaııığıııa gO- tc o :ıaman ekonomik durumlannda mOsait olmamasına ıa&mcn şartlan zor- layarak, kOy, kOy şehri, şehir gezerek yardımlar toplanmış ve milleti tef\'İ­

kiylc Ulu Camii tamir ettirilmiştir. Bu esnada lsmail Efendi, Peygamber

(as)'daıı da camiinin tamir edilmesi hususunda manevi emir aldıtı için canlı başla çalışmış ve milleti şevke getirmiştir.

İsmail Hakkı Efendi RasülOllah'ın emrini. yani bu bususıald mane- vi İ$4fetini şOyle anlatmıştır:

.. Ganlaflw mı, Büyüle bir ~c girdik. portımtt dn yoktur. Rasü/Dl/ah (sav) 'den emir geldi.

İsmail Efendi Oğlum! Ulu Camiyi tamir etklim.

BiuJe nasıl )'opocagu ·diye düşündük.

Fakat Allah Teôlô 'ya ıew:lckill ederek bu qe başladık. Ulu Cam/l 'nin ortıuına gfJmleğln kavlinden (kendi dotum hadisesi) bir çadır kurduk. içine 1rız:.,a ile karele ko)viuk. f,in sonunu bekledik. Paramu )'Oktu. paraya garl:

old•k o sene kıtlık olmuş hillk mağdurdu. Bir emir >'(!rd/k, kanılara dağ gibi

taş )'tğıldı. Allah Telilô 'nin )vırdımıyla Ulu Camiyi tamir et1irdilc. •

ihramcızadc, camiin içindeki topro~ı boşattırdıktan sonra bir müddet

aıa.ıın ardından Bur.sa Ulu Camii'ni restorasyonu yaptıran heyetle gGrüşerck

onbnn tecrObclerindcn de faydalanarak Sivas Ulu Caminin tamirini yaptır­

mıştır.

Rivayetlere gore lsmail Hakkı Hazretleri, dOnyada manevi olank altı kıymcıli cami olduğunu sOylcmiş, bunlardan birinin de Sivu Ulu Camii oldu&unu bclirımişıir. Bunlar şöyledir: 1. Beyıııllab, 2. Mcscid-i Nebevi, 3.

Mescid-i Aksa. 4. Emcviyc Camii, S. Bursa Ulu Camii veya Diyarbakır Ulu 36

(10)

Camii. 6. Sivas Ulu Camii.

lsmail Hakla Altuntq'a gOrc: Efendi, ilk llç mabet dışıııdalti dcgcrlen-

dimıesi, zamanındaki maneviyat dunmıun gOrc ıasamıf ehlinin bulunduğu

bOlgeleri esas alarak yapmışnr.

Yine rivoyctltte göre Siva.• Ulu Camii'nclc Hızır diıcği denilen birdi-

ıelc vanlır iti, pek çok kimse bu diretin dibinde Hızır aleylissclim gOrOş­

mllştUr. lbramcızlldc'nin de burada Hızır'la konuştuğu için, camiye gelenler bu direğin dibinde oturmayı tercih ederlermiş. Her kim Hızır'ı gOrmck iste- yip kırk gQıı ilcindi veya sabah namazını Hızır direği dibinde namaz kıLırsa gOrllşOrmQş.

Yine Ulu Camii'de bir \>00: esnasında Hızır. camide b•lunan ve uyuk- layarak vao: dinl<'meyen, /okaı Sivas 'ın büyQlılerinden biri olan :atın hafıf ıen koluna dolıımarak. din/emesin/ ister. Bu rot aldırmaz. Hızır tekrar ika:

edince bu Huır 'ın ku/Dgına egilert!k "sus, yoksa senin Hızır old11g1111u herke- se slJylerün. tin-.'

Shııs imam Uadp llse'llill yapılması

Evvela şunu belirtmeliyiz ki; lsmail Hakkı Efendi ilme son derece Oncm veren biriydi. Kişinin ya okuyan ya da okutan olmasını OçOncOsUndcn

hayır gclmcye<:c&ini 3lkÇ<ı söylerdi. Bwıdan dol•J11 hirçok ııtrcnciyc burs temin etmiş ve kurulan bazı neşriyaılaıa üye olmuştur.

1953 yılı Ağustos ayında Sivas imanı Hatip Lisesi "Yapıırma ve Ya-

şatma Demeti", Ali SOylcınezotlu. Anf Okutan, Ihsan Kaayapm. Sabri Özden ve Mustafa Deveci gibi şahısl:ınn OncDIOgünde kurulmuştur. Ancak demek lsmail Hakkı Efendi derneğe llye oluncaya kadur ciddi bir faaliyeı g!lstcrmcmişıir. 1957 y.lında demek kongresi yapılmış ve ~1can1ıaına lsma- il Efendi ve yltdırncıltğına da Avukat Ali SOyleınezotlu getirilmiştir. ilk kongr.:de eskiden Ceneviz-Ermeni aımlık okulu olarak kullanılan ve yanın­

da bir kilisede bulunan yer imam Haıip Lisesi için uygun görOlmOştür. Bu yer daha Oııce bir mllcldct Sivas Onaokulu olarak kullanıldıktan sonra hazi- neye devredilmiş bir dururndaymış. Efendinin islcğiylc Millı Eğitim Bakan·

lığına başkan yardımcısı bir dilekçe yazarak hazineden bu amzinin okul yapmak için derneklerine satılmasını isteklerini bildinniştir. K!sa bir müddet sonra 2000 Lira panı karşılığında hazineden bu bina satın alınmıştır. Bina

yıkılarak okula başlandılında destek olarak devleıtcn 60000 Lira yardım sağlanmıştır. imam Hatip Lisesi hızlı bir çalışmayla bir y.I içinde 1958'de

• Dtıha r..ıa bilıı için bl<%. MOjpn Oçtt .• ,.. sı.37~ Alıumaş.

•J<·

ss.393~

37

(11)

ıanwnlanmıştır. Her ne Udar geçici olarak Ticaret Lisesi ollnk bıUaııılmak isıml~ de balk bu teklife tepki g6sıerdiğinden bu fikirden v02g<Çılmiştir.

lımall Efeodlnl ÔndllOk Ettlll 1>11er Elttlmn BaDlan:

Hoca imam Camli Mlaarftl (1953)

Sevenlerinden Ali Erişin anlamama göre Efendinin bilincıı ilk hiıme·

ıidir. O şöyle anlatıyor: "1951 'de babam Hakk'a ytırUdDkten sonra, hac için Efendi Hazrederine para gOodenniştim. Fakat Efendi Hazretleri biı.e bir kaıt

göclcrdi .

.. Bi: bu parayı, Hoca imam Camii minaıwlne harcadık,• notu geldi.

Meğer Efendi Hazretleri hac parasını, camii minaresine lıarcamış."

lsmail Efendi. bu hizmetinden sonra şöyle dedili rivayet edilir: "An·

nerıi: biu camii hademesi ol dl!m4ti. fakoı biz nımtur oldlılc. Foiat hademe

oftımadılı: oma camilerin tamiratın Allah Teôlô nasip etri." Bu sllıdc: annesi·

nin Rovzıı-1 muıahharda yaptığı duaya işaret vardır.

Hayırseverin Camii (1962)

Sivas hizmet etmek amacıyla lsmail Hakkı Efendi başkanlıAında "Ha-

yır sevenler ve Yardım Yapma Demcği" kurulmuştur. Dcmegc Zehra Hanım

3d nda bir icadın kendi adına camii yaptınnalc şartıyla 20 dönllmlOk bir arsa

bal~lar. Demclc Oyclcri Zchnı Hanım isteAi dojnılıusunda Di'imcvi civa- nnda bir camii yapıınp. ismini de Zehra Hanım camii koymayı İSier. lsmail Efendi bu dilşQnccyi kabul etmez. Zehra Hanım daha sonra bir avukatla ev·

lcınıesinin ardından arsanın çok para edccegini dOşUnerek yaptıAı bağıştan

vazgeçerek Efendi hakkında da ileri geri konuşarak arsasını geri ılır. Daha sorma arsa Belediye ıarafindaıı 27000 liraya Belediye adına isıimlilt cdilcrdt lsınail Efendiye verilir. lsınail Efendi demek vasıtasıyla burayı alaralc Der·

n(ain ismiyle 1962 yılında camii yaptırarak halkın hizmetine swıar.

Y<nl Caoıll (1964)

lsmail Efendinin yapımı için gerekli olan malzemelerin tedarik edip.

OncOIOğünO yapıığı camilerden bir de Hafik'in merkezinde bulunan yeni camiidir. Hafik monoso Mevloı Sanoglu ile birlikte yapım işlerin takip C'.ınİŞtir. lsmail Efendin himmetiyle caminin kumu 11 Kara denizden sevenle·

38

(12)

ri ı.nr....ı.n a&><lerilmiftir. Camii ı 96' yılında hizmete açılmı"1r.

Sofıı v-rcamU'ıabı O..nm

Sofu Yusuf isminden anlaşılaca&ı gibi ibadeıinc dllşkOn dcrvif bir zat oldup bir gerçektir. Bu zaıın ismiyle anılan cami bugQn ki Sivu li1CSinin lwfısıııda buluııaıı de bıramctzade lsmail Efendi kurdurdup Sofu Yusuf Camii Yııpcırma

Demeti

ıaıafındaıı 1960 yılında bqlaıwak onanmı yapıl­

mıştır. Hlllt arasında bu camiye Y qil Cami, lsmail Hakkı Cami de denmek- tedir. 10

~r FMIVrlll ldml«I lfe flyle:

DWmeY!CamU SerçeU Camii

Zara - Canova (Cencln) K6y0 KllprQıO ve içme Suyu Cqmal Bu kllpril Canova Kllylnlcrinin Kızılmnalc'ıan rahat geçmesi iç:in ya- pılmqıır. Çeşmede lsmail Efendinin kOye giniğindc içme sularuıın ohnadı­

ğın g6rmesi Oz.crinc onu 6nderliğindc kOylnlcrinde dcsıeği ile 6 lan. uıakhk­

ıaki Kızılcan tepesinden kOye su getirilerek yapıınlmışıır. Bizzat Efendinin bwada amele gibi çalıştığı sOylcnmekıcdir.

T- •b Kipı11tl

A)Yla Stvu n ~ 27 ..Set çqmnı1ıı yapd ... a kıılluıb

bulumDfı.r.11

Vdab nArdı9dH YaDlaalar:

02.08.1969 yılında Hakl<"ın rahmetine lcavuşmuşıur. lsmail Efcodinin

vefatıyla ilgili Sivaslı bir çok yll7,ar hep bümıctkilr ifadelerle hakkında yazı·

lar yazm.ıır. Biz l!zelli.klc Ahmet Turan AJkan'ın Sivas'tald sosyo-kOlıOrcl yapıyı anlatıığı Altıncı $ehir isimli kiıabında "Efendi Hazretler" ba;lıgıyla a/11""'1 dJygusal bir OsluPI• ve usıa kalemiyle yaulıA• çocukluk anılannın

IO Aynca bu. lbrahinı Y...ıc. Sfrw Yaıır/on, Sivaslılar Vakfı Yayınlan. lsıanbuJ 2004 ••• ıoo·

11 l_smail Hakkı Hauedai ve hizmedcri Hakkındı cf;aN. fazb bilgi için bu sunu.ınu hl7Jrlattcn istifade en.tpniı cscr1c< bb. MOjpn ()ç1«. Shw U/,, ea..;·ı

,.,.

/laik 1-ları..ıdd Y<rl.

5ommcv Bebe o..pi. T - . .A . t -2000. sa)'I: 27. u.37-40; Ulıfi AJıa. /~

1 -llalb Taprol; Efad. llaywb Şohsiy<tJ '~ Eocrlcri, s.ı..ı.w.. Babo An$Cınna "' ~ Mctkn Yoyınlln. Anbn 2001: 1-il Hakkı A~ eı,..,.ı;ı ,{,_ 1-.:dıJt /lat>

/,...;ı 11"'*1 Toprok. ~ MMbocılık. 2007; Derleyen: Mdım<I KAzun Toıınlt, KıO>b-ı 001 lhramcıddc lsmail Hakkı Toprak. Sivu 2002: lbrahim Yasat. Slwu YOJvlan. Sıvaslılar

\/atfı Yayınlan.1-2004: Rıdvao Narı.ı ..ı-.ı Hakkı. sn.... $dırl. Haz.. R«<p ropoı1ı.

Scyno Yl)"Ullan

n. " -

ı- oım.. Swas 200S ~

39

(13)

okunmasın ıavsiyctdcriz. Efendi ardından Yavuz BOlcnt Bakilerin yazdıtı

"/~ Eferıdi"' başlılcJı makaleden bazı panıgıaflarla yazmuzıı son vermek

isıiyoru.z;

Hacı lsmall Efendi Hakkın rolımctint! kawştll. Sivm O 'nun IQhsında rok şeyler kaybeııi. O. tesbihin /momesi gibiydi. Toplayıcı, yapıcı gOzellq- tiricl ve hıızur verici bir şahsiyeti l'tlrdı. 1$/ôm 'a yakın ve fxıtlı olanlar hariç

tıııulıır.w. tlenilebilir ki: O'nun bu şehirde hiç bir yakını yoktu. Ayrıt şekilde

lsiôm diişmanları hariç tuııılursa. Onun bu şehirde hiç bir dtqmanı da yolıtu.

Kanunlar çıkarılmıştı. Hiç kimse "bey. efendi. aga. paşa .. gibi milletin rohunda dilinde .-e tdebiyatında yer eden kelimeleri lcullanamayacalcıı.

Bu garip. bu ocayip kanuna ragmen, o, bu şehirde ve blitiin çevre vl·

layeılerôe yarım asn aşan bir süre içinde hep "efendi" oloraA: bilindi, hep

"efendi" diye kendisine hüap edildi.

Yakınları araıında, onun bir tek cümlesi, bir ceza ha/Ominin hOkmOn·

den daha ıesirli olurdu. Bir yolcsulıın giydirilmesi. bir df4kiınDn lıallıınması.

ecdat yddtgdrı bir eserinin koronması veya yeni boştan onarılması, bir lıi/1-

lür müessesinin kurulması onun uzaıacagı parmaga ve s(Jyleyecegi bir telı

cümle>"' baglıydı. Kanunla. zorla. zu/Omle. ıehditle değil, faziletiyle ve efen·

diligiyle yapıyor, yaptırıyordu ...

... lsmail Efeııtfi halkasına dahil olan çalı mOminler tanıdım. Temiz. ıer­

bi)'l!li. inanm14, namuslu ve çal14kan insanlar ... Bir ayahistiintk bin bir )'O-

lan s/Jyleyen riyakar "e sahtekar insanların cemiyeıimizin huzurunu alt Osı etıikleri bir devirde lsmail Efendilerin kaybı, ıcessiiriimiizii daha da anırı·

yor ... 11

11 Ya""' BDknı 8akıltt"/smatı Efe>od;"CM.08.196').Hıımd Ouı.ıai iSİVll 40

Referanslar

Benzer Belgeler

kişinin, kötülükleri ile/o gün ile kendisi arasında uzak bir mesafe olsa diye temenni ettiğini hatırla.&#34; şeklinde olur. Müellif konu ile ilgili

kısmen uyanlar mevcuttur. Araştırıcısı İsô Özkan bu şahıslardan bi- ridir. Konusunu dini hayattan alan fıkralar ana başlığı altında: 1) inançlarla ilgili

Geleneksel olarak bilinen Kanban sisteminin özel bir durumu olarak da nitelenebilen bu sistem, her çekme sistemi gibi üretim için stoğu kontrol altında tutarken

Çalışmanın bu bölümünde farklı temas sürelerinde arıtmadan çıkan doymuş (exhausted) klinoptilolit üzerinden, uygulamadaki sulama ya da yağışı benzetmek

Mevlana, şiiri, musikiyi, güzel sesi gaye olarak değil, fakat gayesine ulaştıran etkili birer vasıta olarak..

İlimizde tularemi tanısının ilk kez ko- yulduğu 2009 yılında, birkaç aydır lenf gangliyonu büyümesi ve tonsillit nedeniyle bazı hastalarımızın farklı hekimlere git-

Mühendisleri Odas ı İstanbul _ube Başkanı Ahmet Atalık, Türkiye Yeşilleri İklim Değişikliği Sözcüsü Aysen Ataseven, Türkiye Ye şilleri Tarım sözcüsü Süleyman Yılmaz

The influence of Anatolia on KoraTs ceramic works shows in the motifs and the deep and vivid colors she used.. Istanbul - Turkish