• Sonuç bulunamadı

Koroner Arter Hastalýðý ve Koroner Arter Hastalýðý ve Helicobacter pyloriHelicobacter pyloriCORONARY ARTERY DISEASE AND HELICOBACTER PYLORI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Koroner Arter Hastalýðý ve Koroner Arter Hastalýðý ve Helicobacter pyloriHelicobacter pyloriCORONARY ARTERY DISEASE AND HELICOBACTER PYLORI"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Koroner Arter Hastalýðý ve

Koroner Arter Hastalýðý ve Helicobacter pylori

Helicobacter pylori

CORONARY ARTERY DISEASE AND HELICOBACTER PYLORI

Dr. Ýslam Kaklýkkaya, *Dr. Neþe Kaklýkkaya, *Dr. Kývanç Çubukçu, **Dr. Bingür Sönmez, **Dr. Bekir Kocazeybek Dr. Ýslam Kaklýkkaya, *Dr. Neþe Kaklýkkaya, *Dr. Kývanç Çubukçu, **Dr. Bingür Sönmez, **Dr. Bekir Kocazeybek Karadeniz Teknik Üniversitesi Týp Fakültesi Göðüs Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalý, Trabzon

*Karadeniz Teknik Üniversitesi Týp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalý, Trabzon **Florance Nightingale Hastanesi, Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü, Ýstanbul

Özet

Özet

Amaç:

Amaç: Aterosklerozun patogenezinde kronik infeksiyonlarýn potansiyel bir rolünün olabileceðine dair bazý deliller mevcuttur. Ancak

Helicobacter pylori infeksiyonu ile aterosklerotik koroner arter hastalýðý (KAH) arasýndaki iliþki tartýþmalýdýr. Çalýþmamýzda

Helicobacter pyloriseropozitivitesi ile KAH arasýndaki baðlantý olup olmadýðý araþtýrýldý.

Materyal ve Metod:

Materyal ve Metod: Bu çalýþmada KAH tanýsý konan ve koroner arter bypass greft (KABG) ameliyatý yapýlan 38 hastanýn

operasyondan bir gün önce alýnan serum örneklerinde, in-house ELISA yöntemi ile anti-Helicobacter pylori IgG antikor varlýðý araþtýrýldý. Kontrol grubu olarak 38 saðlýklý kiþiden alýnan serum örnekleri kullanýldý.

Bulgular:

Bulgular: Hastalarýn 29’unda (%76.31), kontrol grubunun 26’sýnda (%68.42) anti-Helicobacter pylori IgG antikorlarý tespit edildi.

Koroner arter hastalýðý bulunan grupta ve kontrol grubunda elde edilen sonuçlar arasýnda istatistiksel olarak anlamlý bir fark bulunmadý.

Sonuç:

Sonuç: Bu sonuçlar Helicobacter pylori infeksiyonunun KAH oluþumunda majör bir risk faktörü olduðu hipotezini

desteklememektedir. Anahtar kelimeler:

Anahtar kelimeler: Helicobacter pylori, koroner arter hastalýðý

Türk Göðüs Kalp Damar Cer Derg 2001;9:142-144

Summary

Summary

Background:

Background: There is some evidence that chronic inflammation may have a potential role in the pathogenesis of atherosclerosis. But

the relationship between Helicobacter pylori infection and atherosclerotic coronary artery disease (CAD) is conflicting. In our study we examined the relationship between seropositivity to Helicobacter pylori and CAD.

Methods:

Methods: In this study anti-Helicobacter pylori IgG was determined by in-house ELISA in preoperative serums from 38 patients with

CAD. Thirty eight healthy people were recruited as the control group.

Results:

Results: Twenty nine of the patients (%76.31) and 26 of the controls (%68.42) have anti-Helicobacter pylori IgG. There were no

association between the results of the patients with CAD and controls.

Conclusions:

Conclusions: These data do not support the hypothesis that infection with Helicobacter pylori might be a major risk factor for CAD.

Keywords:

Keywords: Helicobacter pylori, coronary artery disease

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2001;9:142-144

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg

2001;9:142-144

Dr. Kaklýkkaya ve Arkadaþlarý Helicobacter Pylori, Koroner Arter Hastalýðý

142 142

Adres:

Adres: Dr. Ýslam Kaklýkkaya, Karadeniz Teknik Üniversitesi Lojmanlarý 30/13, 61080, Trabzon

Giriþ

Giriþ

Koroner arter hastalýðý (KAH) özellikle geliþmiþ ülkelerdeki morbidite ve mortalite nedenleri arasýnda ilk sýralarda yer almaktadýr. Koroner arter hastalýðýnýn en sýk nedeni aterosklerozdur [1]. Ateroskleroz kronik, progressif ve multifokal bir intimal hastalýktýr. Aterosklerozun patogenezinin kompleks ve multifaktoriyel olduðu ve geliþiminde sigara kullanýmý, hipertansiyon, hiperkolesterolemi, diabetes mellitus, genetik yapý gibi birçok risk faktörleri olduðu gösterilmiþtir. Ancak bu faktörler KAH olan olgularýn sadece bir kýsmýnda hastalýðýn geliþimini açýklayabilmektedir [2]. Koroner arter hastalýðýnýn patolojik olarak lezyonu ateromadýr. Aterom plaðý merkezinde köpük hücreleri, dejenere kan elamanlarý, nekrotik debris, kolesterol kristalleri, granülasyon dokusu ve dev

hücreler olan fibröz bir yapý ile kaplýdýr. Oluþan aterom plaklarý koroner arter lümenini daraltarak eforla miyokard iskemisinin ortaya çýkmasýna ve sýklýkla hastada anginaya neden olur [3].

Helicobacter pylori infeksiyonu ve koroner kalp hastalýðý bulgularýnýn birlikteliði hususunda çeþitli tartýþmalar vardýr.

Helicobacter pyloriinfeksiyonu gastrik mukozada uzun süreli kronik inflamatuvar cevaba neden olmaktadýr [4]. Bu çalýþmanýn amacý tüm dünyada yaygýn olarak görülen Helicobacter pylori infeksiyonunun koroner ateroskleroz geliþiminde bir risk faktörü oluþturup oluþturmadýðýný araþtýrmaktý.

Materyal ve Metod

Materyal ve Metod

(2)

hastalýðý, kronik böbrek yetmezliði, herhangi bir malign hastalýðý olan, son üç ay içinde miyokard infarktüsü geçiren veya anstable angina pektorisli hastalar çalýþma dýþý býrakýldý. Hastalarda sigara alýþkanlýðý ve diabetes mellitus tanýsý olup olmadýðý araþtýrýldý. Kontrol grubu olarak anamnezinde, fizik muayenesinde, elektrokardiografisinde KAH ve periferik aterosklerotik arter hastalýðý bulgusu olmayan 38 kiþi kabul edildi.

Koroner bypass ameliyatý planlanan hastalardan ameliyattan bir gün önce venöz kan alýndý. Bu kanlarýn serumlarý ayrýlarak -20ÞC’de saklandý. In-house ELISA testi için steril, kaplanabilir ELISA diskleri kullanýldý. Bu test için antijen hazýrlanýrken bir standart suþ (Helicobacter pylori 49503) kullanýldý[5]. Brusella agar besiyerinde 72 saat kültür edilerek üretilen bakteriler kaplama tamponu (0.016 M Na2CO3, 0.034

M NaHCO3, pH 9.6) içinde 107bakteri/ml þeklinde süspanse

edilerek ELISA diskinde her bir kuyucuða 100’er µl kondu ve 4ÞC’de bir gece inkübe edildi. Yýkama tamponu (%0.5 Tween 20 içeren PBS) ile 3 kez yýkandý. Her bir kuyucuða 100’er µl bloklama tamponu (%2 FCS, %0.5 Tween 20 içeren PBS) kondu ve 37ÞC’de 1 saat bekletildi. Disk tekrar 3 kez yýkandý. Her bir serumun bloklama tamponu içerisinde 1/3200 oranýnda dilüsyonlarý hazýrlandý. Her dilüsyondan iki kuyucuða 100’er µl eklendi, 37ÞC’de 1 saat inkübe edildi. Disk 3 kez yýkandý. Bloklama tamponu içerisinde alkalen fosfataz ile konjuge edilmiþ, anti-insan immünglobulin G, son konsantrasyon 1:6000 olacak þekilde dilüe edilerek her bir kuyucuða 100’er µl eklendi, 37ÞC’de 1 saat inkübe edildikten sonra 3 kez yýkandý. Her bir kuyucuða 50’þer µl alkalen tampon (1.5 M 2-amino-2methyl-1-propanol) ve 50’þer µl substrat solüsyonu (0.038 mM p-nitrophenyl phosphate disodium) eklendi ve 15 dakika 37ÞC’de inkübasyondan sonra 405 nm’de okundu.

Ýstatistik Ýstatistik

Çalýþmada elde edilen veriler Epi info versiyon 6.02 bilgisayar paket programýnda deðerlendirildi. Ýstatistiksel analiz olarak ki kare ve Fisher’s exact testleri kullanýldý. Yüzde 95 güven aralýðý belirlenerek tahmini rölatif risk deðerleri hesaplandý. Ýstatistiksel analizlerde anlamlýlýk düzeyi p < 0.05 olarak alýndý.

Bulgular

Bulgular

Hastalarýn yaþ ortalamasý 59.1 ± 7.5, kontrol olgularýnýn yaþ

ortalamasý 63.1 ± 10.9 olup, her iki grup arasýnda anlamlý bir fark yoktu (p = 0.068). Gruplardaki bireylerin diðer klinik özellikleri Tablo 1’de verilmektedir. Hastalarda sigara alýþkanlýðý olmasý ve diabetes mellitus ateroskleroz için belirgin bir risk faktörü olarak tespit edildi.

Hastalarýn hepsi klasik yöntemle kardiyopulmoner bypass altýnda ameliyata alýndý. Hastalardan 31’ine 3 damar bypass, 6’sýna 2 damar bypass, 1’ine de 2 damar bypass ve sol ventrikül anevrizma tamiri yapýldý.

Çalýþmaya alýnan 38 hastanýn 29’unda (%76.31), 38 kontrol olgusunun 26’sýnda (%68.42) in-house ELISA yöntemi ile

anti-Helicobacter pylori IgG antikorlarý tespit edildi (Tablo 2). Kontrol ve çalýþma grubu arasýnda anti-Helicobacter pylori IgG antikor pozitifliði yönünden istatistiksel olarak anlamlý bir fark saptanmadý (p = 0.608).

Tartýþma

Tartýþma

Çalýþmamýzda anjiyografi sonucu KAH tanýsý konan ve KABG uygulanan hasta grubunda %76.31, saðlýklý kontrol grubunda %68.42 oranýnda anti-Helicobacter pylori IgG seropozitifliði tespit edilmiþtir. Ayný bölgede dispeptik yakýnmalarý olan hastalarda yapýlan bir çalýþmada bu oran %80.95 olarak belirtilmiþtir [6]. Elazýð yöresinde yapýlan bir baþka çalýþmada bu oran 31-40 yaþlarý arasýnda %94.29, 41-50 yaþlarý arasýnda %76.47, 51-60 yaþlarý arasýnda %84.62, 60 yaþýn üzerinde %73.68 olarak belirlenmiþtir [7]. Ankara’da asemptomatik popülasyonda yapýlan bir araþtýrmada %53 oranýnda

Helicobacter pylori’ye karþý seropozitiflik gösterilmiþtir [8]. Bu sonuçlar ülkemizde Helicobacter pylori infeksiyonunun önemli bir saðlýk sorunu olduðunu ortaya koymaktadýr. Serumda Helicobacter pylori’ye karþý geliþen IgG türü antikorlarýn tespiti kronik Helicobacter pylori infeksiyonunun belirlenmesinde güvenilir bir yöntemdir [9]. Çalýþmamýzda kullandýðýmýz þekilde tam bakteri süspansiyonunun antijen olarak kullanýlmasý maksimum sayýda yüzey antijeni bulundurmasý ve Helicobacter pylori’ye karþý oluþmuþ çok çeþitli antikor cevaplarýna yönelik kullanýlabilmesi yönünden avantajlýdýr [10].

Biz çalýþmamýzda KAH olan grupta ve kontrol grubunda elde ettiðimiz anti-Helicobacter pylori IgG antikorlarý varlýðý bakýmýndan istatistiksel olarak anlamlý bir fark tespit etmedik. Koenig ve arkadaþlarý [11] da çalýþmamýza benzer þekilde bir vaka-kontrol çalýþmasý yapmýþ ve stabil koroner arter hastalýklarýnda Helicobacter pylori infeksiyonunun baðýmsýz bir risk faktörü olmadýðýný belirtmiþlerdir. Hollanda’da yapýlan bir çalýþmada Helicobacter pylori antikorlarýnýn koroner arter hastalýðý riskini artýrmadýðý sonucuna varýlmýþtýr [12]. Quinn ve arkadaþlarý da [13] Helicobacter pylori infeksiyonu ile KAH varlýðý ve yaygýnlýðý arasýnda bir baðlantý bulamamýþlardýr. Bununla birlikte Helicobacter pylori infeksiyonu ile koroner

143 143

Dr. Kaklýkkaya ve Arkadaþlarý

Helicobacter Pylori, Koroner Arter Hastalýðý

Türk Göðüs Kalp Damar Cer Derg

2001;9:142-144

Tablo 2.

Tablo 2. Hasta ve kontrol gruplarýnda anti-Helicobacter pylori

IgG antikoru pozitifliði.

Anti-Anti-Helicobacter pyloriHelicobacter pylori IgG (+)IgG (+) %%

Hasta (n = 38) 29 73.31 Kontrol (n = 38) 26 68.42

Tablo 1.

Tablo 1. Hasta ve kontrol grubundaki bireylerin özellikleri ve %95 güven aralýðýnda ateroskleroz için tahmini rölatif riskler. Hastalar (n = 38)

Hastalar (n = 38) Kontrol olgularý (n = 38)Kontrol olgularý (n = 38) Tahmini rölatif riskTahmini rölatif risk %95 güven aralýðý%95 güven aralýðý pp

(3)

144 144

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg

2001;9:142-144

Dr. Kaklýkkaya ve Arkadaþlarý Helicobacter Pylori, Koroner Arter Hastalýðý

ateroskleroz arasýnda pozitif iliþki olduðunu düþündüren bazý çalýþmalar da yapýlmýþtýr. Mendall ve arkadaþlarý [14]

Helicobacter pylori infeksiyonu olanlarda KAH için tahmini rölatif riski 2.28 (%95 güven aralýðýnda 1.25-4.15) olarak bulmuþlardýr. Ossei-Gerning ve arkadaþlarý [15] da bu çalýþmayý destekler þekilde iskemik kalp hastalýklarýnda bu infeksiyonun tahmini rölatif riskinin 2.4 olduðunu bildirmiþlerdir (%95 güven aralýðýnda 1.2-5.1). Bu çalýþmaya iskemik kalp hastalýðý ön tanýsý ile koroner anjiyografi yapýlan 292 hasta alýnmýþtýr. Ancak bu hastalarýn 84’ünün (%29) anjiyografisinde belirgin bir KAH bulgusu elde edilmemiþ, 4’ünde (%1) anjiyografi baþarýsýz olmuþtur. Bizim çalýþma grubumuzdaki hastalarýn tümünde preoperatif olarak anjiyografi ile KAH tanýsý konmuþ olup, KABG esnasýnda da bu taný doðrulanmýþtýr.

Helicobacter pylori suþlarýnda lipopolisakkarit (LPS) yapý Escherichia coli ve Salmonellalar gibi diðer önemli Gram negatif bakterilerden farklýdýr. Helicobacter pylori’de lipid A fosfat gruplar içermez, Escherichia coli’de 6 olan yað asidi sayýsý burada 4’e düþmüþtür. Buna karþýlýk zincirdeki karbon atomu sayýsý artmýþtýr. Yapýsal farklýlýklar gösteren LPS, monositlerin yüzeyindeki LPS tanýyan CD14 molekülleri ile baðlanmada katalitik fonksiyon gösteren serum LPS baðlayan proteinlere çok yavaþ ve düþük konsantrasyonda baðlanýr ve baðlanmadan sonra kolaylýkla ayrýlýr. Bu nedenle de monositlerden proinflamatuvar sitokinlerin uyarýlmasýnda son derece düþük immunojenik aktivite gösterir. Bu nedenle KAH oluþumunda rol oynadýðý düþünülen bu sitokinlerin diðer kronik infeksiyonlardan farklý olarak daha az üretimi söz konusudur [16,17].

Sonuç olarak çalýþmamýzda elde ettiðimiz sonuçlar

Helicobacter pylori infeksiyonunun koroner arter hastalýklarýnýn etiyolojisinde baðýmsýz bir risk faktörü olduðu hipotezini desteklememektedir.

Kaynaklar

Kaynaklar

1. Ross R. The pathogenesis of atherosclerosis. In: Braunwald E, ed. Heart Disease. A Textbook of Cardiovascular Medicine. Philadelphia: Saunders, 1992:1106-22.

2. Heller RF, Chinn S, Tunstall-Pedoe HD, Rose G. How well can we predict coronary heart disease? Br Med J 1984;288:1409-11.

3. Akýllý A. Koroner arter hastalýklarý. In: Çaðatay G, Soydan Ý, eds. Klinik Kardioloji. Ýzmir: Saray Medikal Yayýncýlýk, 1997:99-128.

4. Blaser MJ. Hypotesis on the pathogenesis and natural history of Helicobacter pylori-induced inflammation. Gastroenterology 1992;102:720-7.

5. Lozniewski A, Muhale F, Hatier R, et al. Human embriyonic gastric xenograft in nude mice: A new model of Helicobacter pylori infection. Infect Immun 1999;67:1798-805.

6. Aydýn F, Köseahmet F, Katýrcý Ý, Bakýr T, Bingöl R. Antral kronik gastritte Helicobacter pylori varlýðýnýn gösterilmesinde Gram boyama, kültür ve serolojik yöntemlerin karþýlaþtýrýlmasý. Türk Mikrobiyol Derg 1993;23:231-3.

7. Kalkan A, Bulut V, Bahçecioðlu ÝH, Demirdað K, Aral M. Elazýð yöresinde Helicobacter pylori seroprevelansý. Türk Mikrobiyol Derg 1997;27:28-32.

8. Us D, Hasçelik G. Seroprevalence of Helicobacter pylori infection in an asemptomatic Turkish population. J Infect 1998;37:148-50.

9. Tucci A, Poli L, Donati M, et al. Value of serology (ELISA) for the diagnosis of Helicobacter pylori infection: Evaluation in patients attending endoscopy and in those with fundic atrophic gastritis. Ital J Gastroenterol 1996;28:371-6.

10. Hirschl AM, Rathbone BJ, Wyatt JI, Berger J, Rotter ML. Comparison of ELISA antigen preparations alone or in combination for serodiagnosing Helicobacter pylori infections. J Clin Pathol 1990;43:511-3.

11. Koenig W, Rothenbacher D, Hoffmeister A, et al. Infection with Helicobacter pylori is not a major independent risk factor for stable coronary heart disease: Lack of a role of cytotoxin-associated protein A-positive strains and absence of a systemic inflammatory response. Circulation 1999;100:2326-31.

12. Ossewaare JM, Feskens EJ, De Vries A, Vallinga CE, Kromhout D. Chlamydia pneumoniae is a risk factor for coronary heart disease in symptom-free elderly men, but Helicobacter pylori and Cytomegalovirus are not. Epidemiol Infect 1998;120:93-9.

13. Quinn MJ, Foley JB, Mulvihill NT, et al. Helicobacter pylori serology in patients with angiographically documented coronary artery disease. Am J Cardiol 1999;83:1664-6.

14. Mendall MA, Goggin PM, Molineaux N. Relation of Helicobacter pylori infection and coronary heart disease. Br Heart J 1994;71:437-9.

15. Ossei-Gerning N, Moayyedi P, Braunholtz D, et al. Helicobacter pylori infection is related to atheroma in patients undergoing coronary angiography. Cardiovascular Research 1997;35:120-4.

16. Nieminen MS, Mattila K, Valtonen V. Infection and inflammation as risk factors for myocardial infarction. Eur Heart J 1993;14:12-6.

Referanslar

Benzer Belgeler

25 Another study no significant difference in LDL, TC, or TG serum levels were found between eradicated and non-eradicated groups although CRP and HDL serum levels were found to

Hastan›n klinik durumu medikal tedavi ile stabil olduktan sonra kalp yetersizli¤i etyolojisini ayd›nlatmak amac›yla hastaya koroner anjiyografi yap›ld›: Sol ana koroner

En büyük anjiyografik çal›flma olan CASS’de (Coronary Artery Surgery Study) koroner arter ektazisi veya anevrizmal koroner arter hastal›¤› (KAH), koroner arterin

hastane dosya kayıtlarından demografik ve klinik özellikleri, koroner ri sk faktörleri, yarış öncesi ve ta- burcu olurken verile n tedavi , miyokard infarktüsü ve

lışmamızda anevrizmanın ve anevrizmektominin QTD üzerine o lan etkisi a raştırıl dığı için kontrol grubu olarak hasta g rubu ile benzer özelliklere sah ip olan;

KAA'nın sag koroner arterde daha sık görüldügü, 4) bu tür hastalarda antikoagülan, antitrombosit ve anti- agregan tedavinin faydalı oldugu, ancak diyastolik

This paper presents a Mathematical model based on the principles of biofluid dynamics also this model predict the velocity of fluid flow along with its pressure

• Kararsız (unstabil) anjina pektoris • Akut Miyokard İnfarktüsü.. Kararlı (stabil)