• Sonuç bulunamadı

GİYSİ TARİHİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "GİYSİ TARİHİ"

Copied!
33
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GİYSİ TARİHİ

Gotik Dönem- Rönesans Dönemi

Öğr. Gör. Sinem KIRDEMİR

(2)

Gotik Dönem- M.S 1250-1500

Gotik dönem Papalık ve krallık arasında geçen güç

gösterileriyle dolu ‘’kara ölüm’’ olarak adlandırılan veba salgınıyla politik ve ekonomik krizleri, feodalizmin( sosyal eşitsizliğin ve siyasi bölünmüşlüğün) katı kuralları kapitalizm arasında çekişmeye yer vermiştir.

Para bu dönemde önem kazanmıştır. Eski sınıfların ve eşitliğin ortadan kaybolmasına neden olmuştur. Bu dönemde moda ve sanatta dinin coşkusu betimlenmiştir.

(3)
(4)
(5)
(6)

Gotik dönemde giyim

biçimleri sosyal statü sınıfının belirleyicisi olmuştur. Ulusal resmi kıyafet olarak

nitelendirilen ‘cotehardie’ üstü aile armalarıyla

işlenmiştir.

Yakasında bant ve

kordonların bulunduğu sağ veya sol omuzdan tutturulan minik kepler dönemin

(7)

Çorap stili pantolonlar, yakası yüksek aşağı doğru genişleyen yelekler popüler olmuştur. Kadınlar ağır ve pahalı kumaşlardan kup ve pens teknikleriyle vücuda oturtulmuş tippet verilen kostümleri giymişlerdir.

(8)

Gotik dönemde ‘I’ modeli dediğimiz uzun boylu kadın

silüetlerinde bel bölgesi kaybolmuş , göğüs altına çekilmiştir. Erkekleri ise ‘A’ stili görünümlü ile geniş ve vücut hatlarını sakladıkları silüete bürünmüşlerdir.

(9)

Rönesans Dönemi (1490-1625)

Rönesans ( Yeniden doğuş anlamına gelen ) Döneminin genel özellikleri;

1. Deneysel düşüncenin canlanması 2. Toplumun giderek modernleşmesi

3. Dünyada kara ve deniz ticaretinin genişlemesi, 4. Güçlü ve zengin krallıkların hakimiyeti

5. Bilim, felsefe, tıp, edebiyat ve matematik alanındaki gelişmeler 6. Reformun yayılışı

7. Mekanik saat, deniz alt 1452’de matbaanın buluşuyla kültür devriminin yaşanması 8. Çeşitli dillere çevrilen moda kostümü ve görgü kitaplarının yer aldığı

9. Siyasi savaşlar ve kargaşaların olduğu 10. Sanata ve sanatçıya destek verildiği

(10)

Giysiler pahalı ve nadide kumaşlar ( kadife, ipek, altın işlemeli kumaşlar, jakarlı işlemeli nervür) kullanılmıştır. Gotik modaların abartıları ile

kıyaslandığında, bu giyim tarzı, daha önceden gelmiş olanların tümünden kendini kurtardığı ölçüde doğaldı.

Kadınların giysileri ince belli formu ile figürün doğal biçimini vurguladı; geniş katlanmış bol etek, sıkıca saran beden gotik dönemden farklı olarak V yaka formunu yuvarlak veya kare dekolteye bıraktı. İlk başta bu giysi, beden ve uzun etekli kesimiyle ikiye ayrıldı. Birlikte etekler giderek genişledi ve tüm Avrupa’da çemberli Ispanyol etekleri moda oldu.

RÖNESANS DÖNEMİNDE

NASIL GİYİNİLİRDİ?

(11)
(12)

Günümüzde tarlatan olarak bildiğimiz halinden farkı balina

kemiğinden ya da sepet söğüdünden yapılır astar olarak ‘karkas’ adı verilen sert bir keten kullanılır, eteğin içine takılarak daha geniş

durmasını sağlardı. Balina kemiğinden yapılan diğer bir parça da

korselerdi; ince görünmek için takılan korselerdeki kemikler çok fazla sıkıldığı için organlara zarar vermekteydi…

Hatta daha ileriki dönemlerinde o kadar sıkılırdı ki iki elinizi belinize koyduğunuzda kavuşurdu… Zamanla alışkanlık haline geldi ve

modaya dönüştü… Bu yüzden karınlarını belli etmek istemeyen hamile kadınların çocukları da sakat yada ölü doğardı…

(13)

Çemberli etek, maksimum genişliğine, eteğin bol kısmının, davul benzeri bir görünüm aldığı 17.yüzyilda kavuştu. Tarihçiler, çemberli eteğin bazı türlerinin 5 metre genişliğinde olabildiğini ve geniş

merdivenler gibi bazı mimari özellikleri etkilediğini düşünmektedirler. İspanyol stili elbisenin etek gibi kolları da çan şeklindeydi; dirsek

kısmına kadar dar, parmak ucuna kadar olan kısım geniştir… İspanyol kol stili olarak günümüze kadar gelmiştir… Diğer kol stili İspanyol

kolun aksine karpuz kol dediğimiz şekilde dirsek kısmına kadar kabarık, bileğe kadar dar şekildeydi… Basit, dar kola konfor ve zarafet için

yırtmaç ilave edildi. Camicia dediğimiz içlik bluzların yaka ve kolları kıyafetlerin yırtmaç ve dekoltelerinden çıkarılmaya başlandı. Bu

giysinin üzerine ön parçaları açık palto tarzında başka bir kolsuz giysi giyildi.

(14)
(15)

Eteklerin abartılı olması için, içine belden itibaren

telden, tahtadan ya da balina kemiklerinden yapılmış

jüpon giyilirdi. Giyilen bu jüpona ‘fartingale’ adı

verilirdi. Çan şeklinde bu etekler, 16. yüzyılda İngiltere

ve Fransa’da giyilmeye başlanmıştı. Kalçaların daha

dolgun görünmesi için içine yastık gibi ekstra dolgular

da konmuştu. 1580’de bu çok geniş etekler bir yük

haline gelmiş ve eteğin içine tekerlek şeklinde bir

çember takılarak belden itibaren çadır gibi açılan ve

sonrada düşey bir şekilde aşağı inen etekler, çan

(16)

16. yüzyıl Rönesans Döneminde kadın ve erkeklerin kullandığı, boyun

çevresinde yelpaze gibi dolanan kırmalı keten ya da muslin yaka olarak

tanımlanan ‘ruff yaka’ terimi,

kaynaklarda “kırmalı yaka ya da “ fırfırlı yakalık” olarak da yer almaktadır

Rönesans döneminin ilk yıllarında gömlek ya da kısa bluzun yakasının dantelli kenar süsleri olarak ortaya çıkmıştır. Bu küçük dantel yaka 1550’lerden itibaren yavaş yavaş

gelişmiş, 1575’ten sonra geniş, bağımsız, devasa bir yaka halini alarak Rönesans giysilerine çok daha ihtişamlı bir

(17)
(18)

Rönesans dönemiyle birlikte dinsel görüşler yerini yavaş yavaş yeni dünya görüşlerine vermiştir. Kiliseden etkilenen moda yerini saraylara bırakmıştır. Mimarinin dikey çizgilerinden alınan ilham yerini yatay çizgilere bırakmıştır. Kadın modasında ki en büyük buluş ise balina kemiklerinden yapılan elbiseyi kabarık gösteren etek içine giyilen “crinoline” kullanılmasıdır

(19)

Rönesansın getirdiği deşiklikler ve gelişmeler modaya da

çok çeşitlilik olarak yansıdı. İlk elbise kalıpları

kullanılarak terzilik geliştirildi. Drapeli tek parçalı

elbiseler gitti yerine keskin hatlı iki parçadan oluşan

kıyafetler geldi. Fırfırlı yakalar, kısa dar yelekler, takma

kollar, jüponlar, kolayla sertleştirilmiş üstler, çemberle

kabartılmış geniş etekler, ince bel görüntüsü için beli

sıkıca saran üstü daraltılmış elbiseler, yuvarlak ve ağırlıklı

olarak kare dekolteler ve önü açık paltolar Rönesansın

modaya getirdiği yeniliklerden bazıları.

(20)

Yenilenen modeller kadife, brokar gibi en nadide kumaşlar kullanılarak üretilir. Kumaşlar saray halkı ve orta sınıfın ayırt edecek şekilde

seçilmesine ve kıyafetlerle kimlik vurgusu yapılmasına özen gösterilen

akımdı Rönesans. Uzak doğu motifleriyle süslenmiş İtalyan kumaşlar,

kadifeler, danteller samur ve vaşak kürkler, sırmalı ipekler detaylara eklenerek (göğüs, omuz, kollar ve incelik gerektiren işçilikte) kıyafetlerin ihtişamı asaleti artırıldı ve tabi soyluluk simgesi mücevher ve altından yapılan ağır gerdanlıkların yeri ayrıydı. Rönesans modasına damga

(21)
(22)

16.yüzyılda Venedik’te "Chopin” adı verilen nalınlar moda

olmaya başlamıştır. Chopinlerin ilham kaynağını Osmanlı

hamamlarında kadınlar tarafından kullanılan tahta nalınlar

oluşturmuştur. Venedik ayakkabıları olarak bilinen Chopin’in en

büyük özelliği taban yüksekliklerinin çok fazla olmasıdır. Bir

dönem elli cm’yi geçen bu yüksek ayakkabılar, Venedikli

kadınlar tarafından uzun eteklerinin altına giyilmekteydi. Ancak

kadınlar için bu ayakkabılarla yürümek o kadar zorlaşmıştı ki,

yanlarında hizmetçileri olmadan dışarı çıkmamaya başlamışlardı.

Kadınlar arasında statü sembolü olan Chopinler, 16. yüzyılda

evlenecek kızların çeyizlerine mutlaka konulmaktaydı. Venedik

Correr müzesinde iki adet ahşap sedef işlemeli Osmanlı nalını

sergilenmektedir.

(23)
(24)
(25)

1560 yılında ayrıca çizme ve botlarda ökçe kullanılmaya başlanmıştır. Bu yıllar, kostüm tasarımları ve üretimleri de değişmeye başlamış ve ayakkabı tasarımları da bu

kostümlere uyumlu bir şekil almaya başlamıştır. Örneğin kostüm omuzları genişlerken, ayakkabıda da kare burunlar kullanılmaya başlanmıştır. Kadın ve erkek ayakkabı

modelleri genel olarak birbirlerine çok yakın modeller olsa da, erkek ayakkabılarında daha abartılı bir kare burun görüntüsü hakimdi.

18. Henry döneminin sonuna kadar kare burunların genişliği 9 inçe kadar çıkmıştı. Ayakkabılardaki bu kare burun formunun bozulmaması için içine yosun ve saç

doldurulurdu. Sonrasında Kraliçe Mary yürümede yaşanan zorluklar nedeniyle kare burun ölçüsünü 6 inç ile sınırlamıştır. 16. yüzyılın sonlarına doğru ayakkabı ve botlarda dantel, düğme ve taşlı tokalar kullanılmaya başlanmıştır

(26)

RÖNESANS DÖNEMİ ERKEK

KOSTÜMÜ

Rönesans döneminde erkekler yakası pili ve kırmalarla

toplanan ince el işçiliği gerektiren keten veya müslinden

yapılmış gömlekler kullanmışlardır.Altına diz üstü

hizasında üzerinde yarıklar bulunan balon pantolon

giymişlerdir.Geniş hacimli silindir kollu,yırtmaçlı ağır

nakışlı ceketler giymişlerdir. Milano beresi adı verilen

sağa doğru eğimli,kuş tüyüyle kullanılan broşlarla

zenginleştirilen şapkalar kullanmışlardır.Kral 8.

Henry’nin mor satenden altın ve gümüş işlemeli incilerle,

mücevherler ve madalyonlu süslü ceketi ,baston taşıması

ve baş parmağına yüzük takması moda olmuştur.

(27)
(28)

Bunların dışında ise kısa

ceketler, bacakları saran külot

pantolonlar, uzun dikey yırtmaçlar, tunik

ve tuniğin üstüne keçe ile kaplanmış

gömlek variler ve çoraplar erkeklerin

tercihiydi. Erkeklerin genelde etekleri

balon biçiminde doubleti giyidikleri

görülür. Doubletin üstüne aşırı süslenmiş

hem içeride hem dışardı giyilebilinen

(29)
(30)

16. yüzyılın içinde ilerledikçe , giderek

daha formel bir hal alıp vücut hatlarını

maskeleyen siluet , giyen kişinin toplumsal

rütbesini belirler oldu. İngiltere’de

1509-1547 yılları arasında hüküm süren VIII.

Henry , Rönesans Avrupa’sının en çok

arzulanan prensi konumunu güçlendirmek

adına değerli taşlarla bezenmiş kıyafetler

giydi. Ve gösterişçi tüketim trendini

(31)
(32)

Kadın kıyafetlerinin görkemliliği kadar erkek giyimleride bir o

kadar gösterişliydi. Kral VIII. Henry’nin giyiminde görüldüğü gibi, mücevherler ile süslenmiş kıyafeti, fırfırlı kabarık yakalar ve kol manşetleri zenginlik, kalite ve statü sembolüydü. Bu dönemin erkek giyiminde en büyük özellik ise balon şeklinde, uzun dikey yırtmaçlı külot pantolonlardır. Bu kıyafet dar bir yelek ile giyilirdi. Soylular bazen giydikleri kıyafetlerin özelliklerine göre sade ve işlemeli bir pelerin kullanırlardı. Pelerin genelde kadifeden olurdu. Kolların çıkması için bir yırtmaç açılır ve bu yırtmacın kenarları kürkle süslenirdi.

(33)

Görsel ve Yazılı Kaynaklar

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/91905 https://lowelldesigns.com/the-gothic-period-medieval/ https://lowelldesigns.com/the-gothic-period-medieval/ http://openaccess.inonu.edu.tr:8080/xmlui/bitstream/handle/116 16/4997/Makale.pdf?sequence=1&isAllowed=y https://www.facebook.com/341649119674205/posts/46565818393 9964/ http://earsiv.halic.edu.tr/xmlui/bitstream/handle/20.500.12473/18 55/398343.pdf?sequence=1&isAllowed=y

Referanslar

Benzer Belgeler

Sunulan bu çalışmada içerisine delinmiş kare kesitli iğne kanatçıklar yerleştirilmiş dikdörtgen bir boruda sistem performansını (ısı transferi ve sürtünme

nitelendirip; eğitimden önceki ve eğitimden sonraki bilgi düzeyleri arasında fark olup olmadığını araştırmak için kullanılır.

Bir açısının ölçüsü 90 o olan eşkenar dörtgene

Dairesel kesitli helisel kanallarda laminar akışta basınç düşüşü Kubair and Varrier (1961), Srinivasan et al., (1968) tarafından deneysel olarak çalışılmış ve her

Herhangi üçü bir doğru üzerinde bulunmayan A, B, C, D noktalarını birleştiren, [AB], [BC], [CD], [DA] doğru parçalarının uç noktaları birleştilirse bir dörtgen

Frame Rate (Kare Hızı) : Kareler arasındaki geçiş hızının ayarlandığı temel hız seçeneğidir.. Aslında bu hızı en uygun bir şekilde tasarlamak için çeşitli testlerden

Would not like to have as neighbors: Unmarried couples living together * Would not like to have as neighbors: People who speak a different language

Bulgular: İstirahat ET-i düzeyleri yavaş koroner akınıli hastalarda (grup A) sağlik/ı bireylerle (grup B) karş tlaştı ­ nldtğında anlamlı derecede yüksek