• Sonuç bulunamadı

KORONER ARTER BYPASS OPERASYONU GEÇÝREN OLGULARDAERKEN POSTERIOR DESENDAN ARTER SIKLIÐI ve ÖNEMÝ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KORONER ARTER BYPASS OPERASYONU GEÇÝREN OLGULARDAERKEN POSTERIOR DESENDAN ARTER SIKLIÐI ve ÖNEMÝ"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TGKDCD 2000; 8:2, 602-4

KORONER ARTER BYPASS OPERASYONU GEÇÝREN OLGULARDA

ERKEN POSTERIOR DESENDAN ARTER SIKLIÐI ve ÖNEMÝ

THE FREQUENCY AND INPORTANCE OF VARIANT COURSES OF POSTERIOR

DESCENDING ARTERY

Dr. Fikri YAPICI, Dr. Arif TARHAN, Dr. Mehmet YILMAZ, Dr. Aykut ÞERBETÇÝOÐLU, Dr. Ertan ÖKTEM, Dr.

Fuat BÝLGEN, Dr. Azmi ÖZLER

Dr. Siyami Ersek Göðüs Kalp ve Damar Cerrahisi Merkezi, ÝSTANBUL

Adres: Dr. Fikri YAPICI, Siyami Ersek Göðüs Kalp ve Damar Cerrahisi Merkezi, Haydarpaþa / ÝSTANBUL

Erken Posterior Desendan Arter Varyasyonlarý

Özet

Koroner arter varyasyonu varlýðýnda anjiyografinin doðru deðerlendirilmesi, operasyonda damarýn tanýnmasý ve giriþimi açýsýndan önem taþýmaktadýr. Çalýþmamýzda interventriküler septum ve sol ventrikül apikal kýsmýnýn beslenmesinde sekonder ve primer yeri olan "posterior desendan" (PD) arterin erken çýkýþ varyasyonlarýný 400 ardýþýk koroner bypass cerrahi olgusunda prospektif olarak inceledik. Olgularýn %11’inde PD arter varyasyonu saptanarak diðer olgularla klinik ve anjiyo-grafik olarak karþýlaþtýrýldý. Hastalarda yaþ, cins, perioperatif miyokard infarktüsü, kros klemp-bypass zamanlarý ve aritmi insidanslarý arasýnda anlamlý fark saptanmadý (p>0.05).

Anahtar Kelimeler: Erken posterior desendan arter, koroner bypass, koroner arter varyasyonu

Summary

In case of coronary artery anatomic course variation, analizing the coronary artery angiographic findings properly is important for definition of the vessel peroperatorily and intervention to the vessel. In our study, we investigated prospectively origin variations of posterior descending (PD) artery which is primarily or secondarily critical in blood sup-ply for interventricular septum and left ventricular apex, in 400 consecutive coronary bypass surgery cases. Eleven per cent cases which had PD artery origin variation were compared in angiography with the rest of cases. There was no statistically significant difference between cases among the age, sex, perioperatively myocardial infarction, cross clamp-bypass duration and arythmia incidence (p>0.05).

Keywords: Early Posterior descending artery, coronary bypass, coronary artery variation

Giriþ

Koroner arterlerde dominans PD artere göre belirlenmektedir. Dominans; sol ön oblik pozisyonda daha iyi anlaþýlýr. Sol ön oblik 45º ve 30º kranial angulasyon PD arterin seyrini daha açýk ve uzun olarak göstermektedir [1]. Bu pozisyonda septum dike yakýn durumda olup; kruks’tan önce ayrýlmalarda erken PD tanýsý konulabilmektedir. Sað koroner arter %85-90 oranýn-da dominant olup, PD arter toplumun sadece %10-15’inde sirkumfleks arterden köken alýr. En sýk görülen þekli sað

koroner arterin kruksta bifurkasyon yaparak PD arteri vermesidir. PD arter kýsa bir diagonal gidiþten sonra sað ventrikülün inferobazal yüzeyinde uzanýr. Kalbin apeksinde anterior desendan arterin terminal dallarýyla anastomoz yaparak sonlanýr [2 - 4].

Materyal ve Metod

Merkezi’mizde ayný ekip tarafýndan yapýlan ardýþýk 400 koroner bypass cerrahisi uygulanan olguda prospektif olarak PD varyasyonlarý incelendi.

Erken PD arter sýnýflamasýnda anjiografide þu kriterler kul-lanýldý:

-45º Sol ön oblik (left anterior oblique-LAO); 30º kraniyal angulasyon pozisyonunda "circle-loop" metoduyla [5] septum düzleminin saptanmasý ve PD arterin bu düzleme yaptýðý açýlanma;

Özellikle sað ön oblik (right anterior oblique-RAO) pozisyonda PD arter proksimal kýsýmlarýnda septal dal izlenmeyip distalde dallanmanýn olmasý ve proksimal kesimde PD arterin alt kýsmýnda gözlenen kalp gölgesinin nispeten fazla olmasý.

Operasyonda: kruksta PD arter görülememesi veya sadece küçük bir arter saptanmasýyla birlikte sað ventrikülün inferobazal kýsmýný diagonal geçen arter veya arteriyal yað yataðýnýn gözlenmesi kriterleri kullanýlmýþtýr.

Sað ventrikül akut marjinal arter ve kruks arasýnda herhangi bir yerden erken ayrýlma gösterebilen PD arterin çýkýþ yeri konusunda ayrým yapabilmek için üç grupta incelemeyi uygun bulduk: Krukstan ayrýlanlar A grubu, ara bölgeden çýkanlar B grubu olarak ve akut marjinal bölgeden çýkan PD arterler ise C grubu sýnýflandýrýldý. Gruplar arasýndaki ayrým, daha çok anatomik ve operasyona yönelik yapýldý.

Olgularda preoperatif ve postoperatif ilk 3 gün serum CK-MB, SGOT, SGPT, LDH düzeyleri ölçüldü. EKG ile iskemi kriterleri ve aritmi insidansý araþtýrýldý. CK-MB’nin 100 IU/dl üzerinde oluþu perioperatif enfarkt kabul edildi.

Veriler "Fisher’s exact" ve "student-t" testi ile deðerlendiril-erek, sonuçlar ortalama ±standart sapma olarak verildi, p<0.05 deðeri anlamlý kabul edildi.

Bulgular

Hastalarýn demografik verileri (Tablo 1)’de gösterilmiþtir. Yaþ ve cins açýsýndan gruplar arasýnda fark saptanmadý. kros klemp, kardiyopulmoner bypass süreleri, perioperatif

(2)

Dr. YAPICI ve Arkadaþlarý / Erken Posterior Desendan Arter Varyasyonlarý

m i y o k a r d

infarktüsü, aritmi insidansýnda erken PD grubu ile diðer grup

arasýnda anlamlý fark saptanmadý (p>0.05) (Tablo 2). Erken PD grubunda 3 olguda radial arter, 2 olguda sað internal torasik arter (ITA) grafti, 35 olguda ise safen veni greft olarak kullanýldý. 2 olguda sað ana koroner ve PD artere "sequential" anastomoz uygulandý. Olgularýn hepsinde LAD artere sol ITA kullanýldý. 2 olguda stenoz olmamasý, 2 olguda da damarýn ince bulunmasý nedeniyle giriþim yapýlmadý.

Tartýþma

PD arterin septumun beslenmesi yanýnda; sol ventrikül apikal bölümünün beslenmesini de %12.1 sol ön inen arter (left anterior descending- LAD) ile birlikte, %10.2 oranýnda da tek baþýna saðladýðý bildirilmiþtir. Özellikle LAD’nin apeks öncesinde sonlandýðý, normale göre daha kýsa ve küçük çaplý olduðu durumlarda PD arterin daha büyük çaplý ve geliþmiþ olduðunu saptayan Perlmutt ve arkadaþlarý özellikle revaskülarizasyonda dikkat edilmesi gereðini bildirmektedirler [4].

Posterior desendan arter varyasyonlarý deðiþik yayýnlarda bildirilmiþtir [3,4,6,7]. Adams ve arkadaþlarý çalýþmalarýnda 100 olgunun anjiyografik ve operasyon bulgularýný karþýlaþtýr-mýþlar; erken PD’yi akut marjine yakýn tipte %13, "intermedi-ate" tipi ise %19 olmak üzere toplam %32 oranýnda bul-muþlardýr [2]. Bizim çalýþtýðýmýz grupta akut marjin tipi (C grubu) 18 olguyla %4.5, ara tip

(B grubu) 26 olguyla %6.5 oranýnda olmak üzere, toplam %11 oranýnda erken PD arter varyasyonu saptanmýþtýr. Anjiyografik görüntülerle üç boyutlu anatomi arasýndaki korelasyon, koroner arter cerrahisinde bypass uygulanacak damarlarýn tanýnmasýnda ve komplet revaskülarizasyon açýsýndan önemlidir.

Sað koroner arter lezyonu olan olgularda anastomozun yeri erken dönemde tam revaskülarizasyon, iskemi sorunlarý yönünden geç dönemde oklüzyon (yataðýn iyi olmamasý ve özellikle sað ana koroner anastomozlarýnda PD arter bifurkasyon lezyonlarýnýn ilerlemesi) ile sorun yaratabilmekte-dir. Kruksta seyreden rudimenter ince bir damara yapýlan veya geliþmiþ ancak gözden kaçan erken PD artere yapýlmayan

gir-iþim olumsuz sonuçlar doðurabilmektedir.

Koroner bypass operasyonlarý öncesinde ve operasyon sýrasýn-da erken PD varyasyonlarýnýn gözönüne alýnmasýnýn tam

603

TGKDCD 2000; 8:2, 602-4

Tablo 1: Demografik Veriler:

Erken PD (n=44) A grubu (n=356) Yaþ (yýl±st.sapma) 57.9±8.8 58.6±8.9

Cins (K/E) 7/37 75/281

Tablo 2: Operatif ve postoparatif bulgular

Erken PD (n=44) A grubu (n=356) MI insidansý (n / %) 0 olgu %0 3 olgu %0.8 Atrial Fibrilasyon (n / %) 8 / %18 57 / %16 Aritmi (VPA) /SVT 1 / %2 18 / %5

Kros klemp/Bypass 43.1±11.1 / 59.9±16.6 41.6±11.7 / 58.7±18.2 Ortalama greft sayýsý 2.6±1.2 2.6±0.7

Þekil 1: Erken PD arter varyasyonlarý anjiografik ve operatif karþýlaþtýrma

Þekil 2: . LAO pozisyonda B tipi erken PD

Þekil 3: . LAC pozisyonda C tipi erken PD

E: erkek, K: kadýn, PD: posterior desendan. St: standard

MI: miyokard infarktüsü, PD: Posterior desendan, SVT: supraventriküler

taþikardi, VPA: ventriküler prematüre atým Erken PD arter varyasyonlarýnýn anjiyografik ve operatif karþýlaþtýrýlmasý LAO: sol ön oblik, Op: operasyon, RAO: sað ön oblik

LAO pozisyonda B tipi erken PD

(3)

Dr. YAPICI ve Arkadaþlarý / Erken Posterior Desendan Arter Varyasyonlarý

revaskülarizasyon açýsýndan önem taþýdýðýný düþünüyoruz

Kaynaklar

1. Silverman JF: Routine projections and special views. In: Silverman JF ed: Coronary angiography. California, USA,1984;42.

2. Adams J, Treassure T: Variable anatomy of the right coronary artery suply to the left ventricle. Thorax 1985 Aug;40:618-20.

3. Arsiwala S, Panday S. A: Variant course of posterior descending artery. J Thorac Cardiovasc Surg May; 1993; 105:952-3.

4. Perlmutt LM, Jay ME, Levin DC: Variations in the blood supply of the left ventricular apex. Invest Radiol 1983;18: 138-140.

5. Davies ML: Cardiac Roentgenology: The loop and circle approach. Radiology 1970; 95:157- 60.

6. Treasure T: Classification of variant courses of the posterior descending artery. J Thorac Cardiovasc Surg 1995; 109:188-9.

7. Nerantzis CE, Lefkidis CA: Variations in the origin and course of the posterior interventriculer artery in relation to the crux cordis and the posterior interventriculer vein: an anatomical study. Anat Rec 1998; 252: 413-7.

604

TGKDCD 2000; 8:2, 602-4

Þekil 4: . RAO pozisyonda B tipi erken PD

Referanslar

Benzer Belgeler

hastane dosya kayıtlarından demografik ve klinik özellikleri, koroner ri sk faktörleri, yarış öncesi ve ta- burcu olurken verile n tedavi , miyokard infarktüsü ve

Kliniğimizde de koroner arter bypass cerrahisinde çoklu arteriyel revaskülarizasyon amacıyla internal mamaryan artere ek olarak radial arter kullanılmaktadır.. Haziran 1998

Çalışmada intrakoroner stentli ve elektif olarak operasyona alınan ya da PTCA ve stent yerleş- tirilmesine bağlı komplikasyon için acil olarak opere edilen olgularda;

lışmamızda anevrizmanın ve anevrizmektominin QTD üzerine o lan etkisi a raştırıl dığı için kontrol grubu olarak hasta g rubu ile benzer özelliklere sah ip olan;

KAA'nın sag koroner arterde daha sık görüldügü, 4) bu tür hastalarda antikoagülan, antitrombosit ve anti- agregan tedavinin faydalı oldugu, ancak diyastolik

Sonuç olarak, geç potan- siyeller, bölgesel kontraksiyon anormalliği bulunan, VT/VF atağı olan veya olmayan hastalarda sık görülen bir bulgudur.. Geç

Sonuç olarak ET'n in KAH tanısındaki yerinin sınırlı olduğu bir grup olarak bildirilen kadınlarda normal varyantlar iyi değerlendiri ldiğin de EgTS'nin tanı değeri

hastalığı yaygınlık skoru yüksek olanlarda, ilk anjiyo öncesi elektrokardiyograflsinde Ml örneği olanlarda, sol ventrikül skoru yüksek olanlarda ve darlık oranı ~ %