10 Bilim ve Teknik
Eğer madenciler Dünya yerine dev gaz gezegenlerinin derinliklerine inebilselerdi, elmas kömür kadar bol ve ucuz olurdu. Araştırmacılar şimdi laboratuvarlarda bu gezegenlerin şim-diye kadar yeterli ilgi görmediği anla-şılan cehennemi içlerinin çok küçük örneklerini yaratıyorlar. Ortaya çıkan şaşırtıcı bulgular arasında küçük el-mas parçacıkları da var.
California Üniversitesi (Berkeley) maden fizikçilerinden Robin Bene-detti ve ekip arkadaşları, Neptün ve Uranüs gezegenlerinin derinliklerinde bolca bulunan Metan gazının, ısıtılıp sıkıştırıldığında sanılandan çok daha kolay biçimde ayrıştığını saptadılar. Araştırmacılar, elmas ve karmaşık or-ganik maddeler üreten bu ayrışmanın, bu gezegenlerin kimyasal bileşimleri-ni ve iç dinamikleribileşimleri-ni önemli ölçüde değiştirmiş olabileceğini düşünüyor-lar.
Metan, büyük ölçüde hidrojen ve helyumdan oluşan Neptün ve Ura-nüs’ün bulut tepelerinden 4000
kilo-metre kadar altından itibaren önemli bolluklarda bulunuyor. Gezegenbilim-cilere göre bu organik bileşim (CH4)
bu gezegenlerin toplam kütlesinin yüzde 10-15’ini oluşturuyor.
Ekip, bir metan gazı örneğini iki elmas "örs" arasındaki bir boşluğa yerleştirerek, düze-neği, aradaki basınç 50 gigapascal (GPa), yani yeryüzündeki at-mosfer basıncının 500 000 katına ulaşıncaya kadar sıkıştırmışlar ve da-ha sonra bir lazerle 3000 °K sıcaklığa kadar ısıtmışlar. Neptün’ün bulut tepelerinden 7000 kilometre de-rinliğindeki koşullara denk gelen or-tamda metan ayrışarak 10 mikrometre çapında elmas kristalleriyle polimer-leşmiş organik maddeye dönüşmüş.
Kuramcılar daha önce de Uranüs ve Neptün’ün içlerinde elmas oluşabile-ceğini, ancak bunun gezegenlerin mer-kezlerine yakın derinliklerde ve 300
GPa basınç altında gerçekleşebileceği-ni düşünmüşlerdi. Washington’daki Carnegie Enstitüsü’nün Jeofizik Labo-ratuvarı maden fizikçilerinden Rus-sell Hemley’e göre, daha sığ derinliklerde elmas oluşu-mu, gezegen üzerinde daha büyük etkiler an-lamına geliyor. Araş-tırmacı, çevresindeki ortamdan daha ağır olan elmas zerrecikle-rinin gezegenin mer-kezine doğru çökele-ceklerini ve bunu yapar-ken de potansiyel enerji stok-larından ısı yayımlayacaklarını söylü-yor. Bu sıcaklıksa Neptün’ün içlerin-deki çalkantıyı arttırıyor ve gezegenin içindeki ısı dolanımı (konveksiyon) ta-rafından yaratılan manyetik alanını güçlendiriyor olabilir. Araştırmacılara göre Neptün’ün, Güneş’ten aldığından daha fazla ısı salmasının nedeni, derin-lerindeki bu elmas yağmuru olabilir.
Science, 1 Ekim 1999
Neptün’ün Derinliklerinde Elmas Yağmuru
Uzayda akıllı varlıklar arama proje-sine amatörce, gönüllü katılımın düze-yinden etkilenen bir İngiliz iklimbi-limci, aynı biçimde bir amatör katılım-cılar ordusunu bilgisayarlarla önümüz-deki yüzyıl için iklim tahminleri oluş-turmak amacıyla seferber etmenin yol-larını arıyor.
Rutherford Appleton Laboratuvarı araştırma-cılarından Myles Al-len, iklim oluşumu konusundaki en ileri modelleri, Dünya’nın dört bir yanındaki meraklı insanların ellerine ve ev bilgisayarlarına emanet etmeyi düşünü-yor. "SETI@home tıkır tı-kır işlediğine göre, bu projenin de yürüyeceğine inanıyoruz" diyor. Halen sayıları bir milyonu aşan amatör katılımcı, kullanmadıkları sürelerde bilgisayarlarını uzayı tarayan dev rad-yoteleskoplardan gelen sinyallerin çö-zümlenmesi işlemine ayırmış bulunu-yorlar. Allen, aynı amatör katılım
ru-hunun, iklim değişimleri ve global ısınmaya yol açan nedenlerin araştırıl-masında da yardımcı olacağı düşünce-sinde.
Bugüne değin iklim modelleri kur-mak, hem dev süperbilgisayarlar hem de haftalar süren kullanım süreleri ge-rektiriyordu. Ancak Allen ve ar-kadaşları, son on yılda ev bilgisayarları alanında sağlanan büyük ilerle-melerin, iklim mo-dellemeleri için yepyeni ufuklar aç-tığına inanıyorlar. Araştırmacı "Oyun oynayan bir genç için yeterli olan herhangi bir bilgisayar, bizim de işimizi görür" diyor. Allen, birçok gönüllünün programa bil-gisayarlarıyla katılarak , artan karbon-dioksit düzeyiyle öteki endüstriyel ve doğal öğelerin Dünya iklimindeki ro-lünü belirlemeye çalışacaklarını umu-yor. "Üstelik", diyor, "bu proje, insanla-ra bilimi sevdirmek için olağanüstü gü-zellikte bir yöntem."
Casino-21 adı verilen iklim simü-lasyonu projesine katılacak gönüllüler, bilgisayarlarına İngiliz Meteoroloji Bü-rosu’nca kullanılan gelişkin iklim mo-delinin basitleştirilmiş bir türünü yük-leyecekler. İklim tahmin modeli 1950 yılından başlayacak ve her simülasyon için özgün koşullardan yola çıkılacak. Eğer bir katılımcı, bu modelleri kulla-narak, bilinen iklim gerçekleşmelerin-den şaşmadan günümüze kadar gelir-se, program 2050 yılına kadar sürecek. Allen "Bir kez yarına adım attığınızda, artık sizin iklim tahminleriniz de her-hangi başka birisi kadar geçerli olacak-tır; yani elinize, torunlarınıza ‘21. yüz-yılda en iyi iklim tahminini ben yap-mıştım’ demek fırsatı geçiyor" diyor.
Programa katılan her bilgisayarın değişik başlangıç koşulları olması, orta-ya bir tahmin hazinesi çıkaracak. Söz-gelimi, 1000 gönüllü katılımcı, 50 yıl içinde Dünya’nın ikliminin ne biçim alacağı konusunda 1000 ayrı simülas-yon anlamına geliyor. Allen’in amacı da zaten bu: Olanak olduğu ölçüde çok iklim modelini incelemek.
http://www.discovery.com/news/briefs/brief2html?ct=380727c3