• Sonuç bulunamadı

Kansere ve Şeker Körlüğüne Karşı Çay

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kansere ve Şeker Körlüğüne Karşı Çay"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Temmuz 1999 9

İskoçyalı araştırmacılar, kanserli hastalarda kullanılan bir kemoterapi ilacını, ışığa duyarlı hale getirerek za-rarlı etkilerini ortadan kaldırmayı ba-şardılar. Bu sayede doktorlar, ilacı yal-nızca tümör üzerinde etkili hale geti-rerek, sağlıklı dokulara zarar vermesi-ni önleyebilecekler. İlaç, özellikle testis ve yumurtalık kanserlerinde kullanılan cisplatin. Tümör hücrele-rindeki DNA’ya yapışarak genetik şif-renin aktarımını ve böylece de hücre-nin bölünerek çoğalmasını engelliyor. Ne var ki, ilaç hızla bölünen başka hücrelere de yapıştığı için, sağlıklı do-kular için son derece toksik.

Şimdiye değin kullanılann cispla-tin, Pt(II) türünden platin içeriyor. Bu modeldeki molekül, iki klor iyonuyla bağ kuruyor. Edinburgh Üniversite-si’nden Peter Sadler’in geliştirdiği ye-ni cisplatin molekülüyse, Pt (IV). İki yerine dört iyonik bağ yapıyor. Bu bağlardan ikisini de klor yerine iyot iyonlarıyla kuruyor. Pt (IV), DNA’ya yapışamadığından, hücre bölünmesi sürecini etkilemiyor. Ancak, mavi la-zer ışığı, bu molekülü, eski aktif biçi-mi olan Pt (II)ye dönüştürüyor. Araş-tırmacılar, hastaya önce yeni ilacı ve-rip, daha sonra da tümörlü hücrelere lazer ışını düşürerek, sağlıklı hücrele-re zarar vermeksizin tümörlerin yok edilebileceğini düşünüyorlar.

Sadler’e göre, kemoterapide işin püf noktası, kendi başına toksik ola-mayan, ancak belirli hücrelerde etkin hale gelen bileşimler üretebilmek. Al-manya’da yapılan deneylerde, ilacın, deney tüpüne konmuş kanserli hücre-leri gerçekten yok ettiği görülmüş. Sadler, insanlar üzerinde deneylerin de yakında başlayacağını söylüyor. Ancak o zamana değin ilacı kırmızı ışı-ğa duyarlı hale getirmek istiyor. Ne-deni, kırmızı ışığın deriden daha ko-lay geçmesi.

New Scientist, 22 Mayıs 1999

Işıkla Yönlendirilen

Kanser İlacı

Lazer ışığı Lazer ışığı DNA’ya bağlanıyor İyot, platinden ayrılıyor

Çayın hayvanlarda akciğer ve yemek borusu kanseri de dahil çe-şitli kanser türrlerinin gelişmesini ketlediği İsveçli araştırmacılarca ortaya kondu. Aynı araştırmacılara göre çay, özellikle de (Çin’de ve öteki Uzak Doğu ülkelerinde yay-gın olarak tüketilen) yeşil çayla dü-şük kanser olgusu arasında bir ilin-ti bulunuyor. Stockholm’deki Ka-rolinska Enstitüsü araştırmacıların-dan Yihai Cao ve Renhai Cao, yeşil çayın, tümörlerin büyümesi ve me-tastas için gerekli damar oluşumu sürecini ketleyip ketlemediğini araştırmışlar. İngiliz bilim dergisi Nature’da yayımlanan gözlem so-nuçları, yeşil çay ve etkin madde-lerinden olan epigallokatekin-3-gallate’in (EGCG), hayvanlarda yeni damar oluşmasını göze çarpa-cak ölçüde azalttığı. Buluş, çay iç-menin damar oluşumu gerektiren, örneğin kanser ve şekere bağlı kör-lük gibi hastalıkların önlenmesi ve tedavisi için yararlı olabileceğini gösteriyor.

EGCG’nin, bazı tümörlerce komşu sağlıklı hücreleri istila et-mek için kullandıkları ürokinaz ad-lı enzimi ketlediği, daha önce göz-lemlenmişti. Ancak bunun için ge-rekli EGCG düzeylerinin, çay iç-mekle erişilemeyecek kadar yük-sek olduğu anlaşılıyor.Oysa nere-deyse tüm kanser türlerinin yeni damar oluşumuna bağlı olduğu dü-şünülünce, bu süreci

engelleme-nin daha akılcı bir strateji olduğu anlaşılıyor. Karolinska Enstitüsü araştırmacıları, varsayımlarını sına-mak için yeşil çayın damar içi astar (endotelyel) hücrelerin çoğalması-nı önleyip önlemediğini araştırmış-lar. Bunun için fibroblast büyüme faktörü FGF-2 ile uyarılmış sığır kılcal damarlarında çayın etkisini izlemişler. Görülmüş ki, EGCG maddesi, damar içi astar hücreleri-nin gelişmesini, dozajla orantılı olarak ketliyor. Ancak etkilenen yalnızca endotelyel hücreler. Fare fibrosarkoma, fare fibroblast releriyle sıçanlardaki düz kas hüc-releri, uygulanan dozlardaki EGCG yüklenmesine duyarsız kalmışlar.

Araştırmacılar, çayın damar olu-şumunu ketlediğini kanıtlamak için farelerle de deney yürütmüşler. Bir grup fareye içecek olarak yalnızca yeşil çay karıştırılmış su verip bu-nun gözlerindeki damar endotelyel büyüme faktörü aşılanmış kornea tabakasındaki etkisini gözlemişler. Farelere verilen içecekteki çay ora-nı yalora-nızca yüzde 1,25. Bu da insan-ların günde içtiği üç fincan çaya karşılık geliyor. Sonunda, katıksız su verilen kontrol farelerinin göz kornea tabakaları hızla damarlanır-ken, çay tiryakisi olan farelerde da-mar oluşumunun belirgin biçimde frenlendiği görülmüş.

Nature, 1 Nisan 1999

Kansere ve Şeker Körlüğüne

Karşı Çay

Solda, su verilen bir fare korneasının VEGF implantından 5 gün sonraki görüntüsü. Sağdaysa yeşil çay verilen fare korneasının aynı süre sonundaki görüntüsü.

Referanslar

Benzer Belgeler

Özellikle yaz aylar ında Ankara Çayı'ndan yayılan kötü kokudan en fazla civarda yaşayan yurttaşlar rahats ız olurken, Çayın hâlâ dolaylı yollardan tarımsal

Çay-Kur üreticiye kota ve kontenjan uygularken, özel sektör durumu f ırsat bilerek taban fiyatın yarısını vererek çay alımı yapıyor.. çay üreticisi dört ayr ı noktada

Hopa'nın Çavuşlu Köyü'nde ise Artvin yolunu trafiğe kapatan çoğunluğu kadınlardan oluşan çay üreticileri “Üreten Biz Yöneten De Biz Olaca ğız”, “Hakkımızı

Bu çay ile ilgili her iki yasa tasla ğında da, ne ekmeğini çay tarımından çıkaran yaş çay üreticisi çiftçiler ne çay fabrikalarında çalışan işçiler. ne de çay

Toplant ıya Gölköy’de Aydoğan Deresi ve Direkli çayı üzerinde yapılmak istenen HES’lere karşı çıkan köylüler de kat ılarak Çatak ve Çetilli köylülerine destek

Bu barajlar nedeniyle en az üç ilçe, sular altında kalacak, Munzur çayı’nın doğal akısının önü kapandığı için, Dersim gerçek anlamda bir yıkıma u ğrayacak..

Ancak bazı virüslerin doğal olarak sahip olduğu, bazılarına da genetik müdahalelerle kazandırılan bazı özellikler, onları insanlığın en çok muzdarip olduğu

The researcher used the descriptive and case study methods, referring to a number of resources like the photos and special data concerning the roads and streets in the city to