• Sonuç bulunamadı

Koronavirüs (COVID-19) pandemisinde sağlık çalışanlarının karşılaştığı riskler ve iş sağlığı ve güvenliği kapsamında hastane uygulamaları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Koronavirüs (COVID-19) pandemisinde sağlık çalışanlarının karşılaştığı riskler ve iş sağlığı ve güvenliği kapsamında hastane uygulamaları"

Copied!
74
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

İSTANBUL RUMELİ ÜNİVERSİTESİ LİSANSÜSTÜ EĞİTİM ENSTİTÜSÜ

KORONAVİRÜS (COVID-19) PANDEMİSİNDE SAĞLIK ÇALIŞANLARININ KARŞILAŞTIĞI RİSKLER VE İŞ SAĞLIĞI VE

GÜVENLİĞİ KAPSAMINDA HASTANE UYGULAMALARI

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Gözde TOKTAŞ

Tez Danışmanı

Dr. Öğr. Üyesi Haldun TURAN

İSTANBUL – 2021

(2)

T.C.

İSTANBUL RUMELİ ÜNİVERSİTESİ LİSANSÜSTÜ EĞİTİM ENSTİTÜSÜ

KORONAVİRÜS (COVID-19) PANDEMİSİNDE SAĞLIK ÇALIŞANLARININ KARŞILAŞTIĞI RİSKLER VE İŞ SAĞLIĞI VE

GÜVENLİĞİ KAPSAMINDA HASTANE UYGULAMALARI

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Gözde TOKTAŞ

Tez Danışmanı

Dr. Öğr. Üyesi Haldun TURAN

İSTANBUL – 2021

(3)

BEYAN

T.C. İstanbul Rumeli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü bünyesinde bulunan Tez Yazım kılavuzu yazım kurallarına uygun olarak hazırladığım bu Tez içindeki tüm veri, bilgi ve dokümanların doğru ve tam olduğunu, akademik etik ve ahlak kurallarına uygun bir şekilde elde edildiğini belirtirim. Lisansüstü Tez Yazım çalışmasında kullandığım verilerde herhangi bir değişiklik yapmadığımı ve çalışmanın özgün olduğunu bildiririm.

Aynı zamanda bu çalışmanın özünde olmayan tüm materyal ve sonuçları tam olarak aktardığımı ve yararlandığım bütün kaynakları atıf yaparak belirttiğimi ve bu Lisansüstü Tez Yazım sırasında patent ve telif haklarının ihlal edici bir davranışımın olmadığını belirtir; aksi bir durumda aleyhime doğabilecek tüm hak kayıplarını kabullendiğimi beyan ederim.

Etik Kurulu onayına ihtiyaç bulunmaktadır.

Etik Kurul onayına ihtiyaç bulunmamaktadır.

Gözde TOKTAŞ X

(4)

I ÖZET

KORONAVİRÜS (COVID-19) PANDEMİSİNDE SAĞLIK ÇALIŞANLARININ KARŞILAŞTIĞI RİSKLER VE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KAPSAMINDA

HASTANE UYGULAMALARI

Gözde TOKTAŞ

T.C. İstanbul Rumeli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü İş Sağlığı ve Güvenliği Anabilim Dalı Tez Danışmanı: Dr. Öğr. Üyesi Haldun TURAN

Pandemi dönemlerinde özellikle sağlık çalışanları, en önemli risk grubunda olan meslek olarak görülmektedir. 2019 Aralık ayı itibariyle tanımlanan koronavirüs pandemisi, dünya genelinde önemli problemleri de başında getirmiştir. Günümüze kadar olan süreç kapsamında, sağlık çalışanları arasında koronavirüse yakalananların sayısı hakkında bilgi sağlayan sınırlı sayıda yayın ve ulusal durum raporu mevcut olmakla beraber, tahminler bildirilen sayının çok daha üzerinde olduğuna ilişkindir. Bu araştırmada koronavirüs pandemisi sürecinde sağlık çalışanlarının çalışma koşullarına bağlı olarak karşılaştıkları riskler ve İş Sağlığı ve Güvenliği çalışmaları kapsamında hastane uygulamalarına yönelik durum tespiti yapılmıştır. Araştırma sonuçları incelendiğinde özellikle tıbbi malzeme kullanımı ve yemekhanedeki düzen kapsamında gerekli önlemlerin %90 oranında sağlandığı tespit edilmiştir. Bununla beraber Hastane Geneline Yönelik Tedbir ve Uygulamalar, Hastane Dışında Alınan Tedbir ve Uygulamalar ve Kesin veya Olası Covid-19 Hastalarına Yönelik Tedbir ve Uygulamalar ortalama olarak %70 oranında uygulanmaktadır. Ayrıca sağlık personellerine sağlanan koruyucu ekipman durumu da yeterli seviyede değildir.

Anahtar Kelimeler: Koronavirüs, Sağlık Çalışanları, Risk, İş Sağlığı, İş Güvenliği, Hastane Uygulamaları.

(5)

II ABSTRACT

THE RISKS OF HEALTH WORKERS IN THE CORONAVIRUS (COVID-19) PANDEMIA AND HOSPITAL APPLICATIONS IN THE SCOPE OF

OCCUPATIONAL HEALTH AND SAFETY

Gözde TOKTAŞ

T.C. İstanbul Rumeli Üniversitesi Graduate Education Institute

Department of Occupational Health and Safety Supervisor: Dr. Öğr. Üyesi Haldun TURAN

During pandemic periods, especially healthcare workers are seen as the most important risk group. The coronavirus pandemic, defined as of December 2019, has brought important problems worldwide. In the process to date, although there are a limited number of publications and national status reports that provide information about the number of people caught with coronavirus among healthcare workers, the estimates are about much higher than the reported number. In this study, the risks faced by healthcare workers depending on their working conditions during the coronavirus pandemic process and the hospital practices within the scope of Occupational Health and Safety studies were determined. When the results of the research were examined, it was determined that the necessary precautions were provided at a rate of 90%, especially within the scope of the use of medical equipment and the organization in the dining hall. In addition, Measures and Practices for Hospital-General, Measures and Practices Taken Outside of Hospital, and Measures and Practices for Definite or Possible Covid-19 Patients are applied at an average rate of 70%. In addition, the state of protective equipment provided to healthcare personnel is not at a sufficient level.

Keywords: Coronavirus, Health Workers, Risk, Occupational Health, Occupational Safety, Hospital Practices.

(6)

III İÇİNDEKİLER

ÖZET ... I ABSTRACT ... II İÇİNDEKİLER ...III KISALTMALAR ... V TABLOLAR LİSTESİ ... VI ŞEKİLLER LİSTESİ ... VII ÖNSÖZ ... VIII

1. GİRİŞ ... 1

2. GENEL BİLGİLER ... 2

2.1. Sağlık Hizmetleri Kavramı ... 2

2.1.1. Sağlık Hizmetleri ... 2

2.1.1.1. Koruyucu Sağlık Hizmetleri ... 3

2.1.1.1.1. Çevreye Yönelik Koruyucu Sağlık Hizmetleri ... 4

2.1.1.1.2. Kişiye Yönelik Koruyucu Sağlık Hizmetleri ... 5

2.1.1.2. Tedavi Hizmetleri ... 6

2.1.1.3. Rehabilitasyon Hizmetleri ... 7

2.1.1.4. Sağlığın Geliştirilmesi Hizmetleri ... 8

2.1.2. Sağlık Hizmetlerinin Amacı ... 8

2.2. İş Sağlığı ve Güvenliği ... 8

2.2.1. Sağlık Kavramı ... 8

2.2.2. İnsan Sağlığını Etkileyen Faktörler ...10

2.2.3. İş Sağlığı ve Güvenliği ...12

2.2.4. İş Sağlığı ve Güvenliğinin Faydaları ...15

2.2.4.1. Sosyal Faydaları...16

2.2.4.2. Ekonomik Yararlar ...17

2.3. Sağlık Hizmetlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği ...18

2.3.1. Tehlike ...18

2.3.2. Risk ...19

2.3.3. İş Kazası...19

2.3.4. Meslek Hastalıkları ...19

2.4. Sağlık Çalışanı ve Meslek Hastalıkları ...21

2.5. Sağlık Kuruluşlarında İş Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Eden Risk ve Tehlikeler ...21

2.5.1. Biyolojik ve Kimyasal Risk ve Tehditler ...22

2.5.2. Fiziksel Risk ve Tehditler ...22

2.5.3. Ergonomik Risk ve Tehditler ...24

2.5.4. Psikososyal Risk ve Tehditler ...24

2.6. Covid-19 Pandemisi ...25

(7)

IV

2.7. Covid-19 Pandemisinde Sağlık Çalışanlarının İş Sağlığı ve Güvenliği ...27

2.8. İş Kazası ve Meslek Hastalığı Kapsamında Covid-19 Değerlendirmesi ...43

2.9. Hastanelerin Covid-19 ile ilgili Hukuki ve Cezai yaptırımları ...44

3. YÖNTEM ...47

3.1. Araştırma Modeli ...47

3.2. Evren ve Örneklem ...47

3.3. Veri Toplama Aracı ...47

3.4. Veri Analizi ...47

4. BULGULAR ...48

4.1. Kişisel Bilgilere Yönelik Bulgular ...48

4.2. Covid-19 Kontrolü Kapsamında Genel Hazırlıklara Yönelik Uygulamalara İlişkin Bulgular ...50

4.3. Covid-19 Kontrolüne Yönelik Tedbir Ve Uygulamalara İlişkin Bulgular ...52

SONUÇ VE ÖNERİLER ...60

KAYNAKÇA ...61

(8)

V

KISALTMALAR COVID-19 Koronavirüs Hastalığı 2019

DSÖ Dünya Sağlık Örgütü

GSMH Gayri Safi Milli Hasıla

HEPA Yüksek Etkinlikte Partikül Yakalayıcı

ILO Uluslararası Çalışma Örgütü

OHAL Olağanüstü Hal

SGK Sosyal Güvenlik Kurumu

SPSS Sosyal Bilimler İçin İstatistik Programı

TC Türkiye Cumhuriyeti

TCK Türk Ceza Kanunu

TS Türk Standartları

Vb Ve benzeri

(9)

VI

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1. Günübirlik Tedavi Hizmeti Vermekte Olan Kurumlar... 6

Tablo 2. Covid-19’un Farklı Semptomları ve Görülme Oranları ...26

Tablo 3. Damlacık İzolasyonunda Standart Önlemlere Ek Olarak Alınması Gereken Önlemler ...31

Tablo 4. Solunum İzolasyonunda Standart Önlemlere Ek Olarak Alınması Gereken Önlemler ...32

Tablo 5. Temas İzolasyonunda Standart Önlemlere Ek Olarak Alınması Gereken Önlemler ...33

Tablo 6. Salgın Hastalık (Pandemi) İlanı Yapılan Koronavirüs (Covid-19) Tehlike Belirleme Tablosu ...34

Tablo 7. Cinsiyete Yönelik Bulgular ...48

Tablo 8. Yaşa Yönelik Bulgular ...48

Tablo 9. Eğitim Durumuna Yönelik Bulgular ...48

Tablo 10. Görev Durumuna Yönelik Bulgular ...49

Tablo 11. Çalışma Saatlerine Yönelik Bulgular ...49

Tablo 12. Çalışma Türüne Yönelik Bulgular ...49

Tablo 13. Kıdeme Yönelik Bulgular ...49

Tablo 14. İşinizle İlgili İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi Alma Durumuna Yönelik Bulgular ...50

Tablo 15. Covid-19 Kontrolü Kapsamında Genel Hazırlıklara Yönelik Uygulamalara İlişkin Bulgular...50

Tablo 16. Sağlık Personeline Yönelik Tedbir ve Uygulamalar ...52

Tablo 17. Hasta Kontrolüne Yönelik Tedbir ve Uygulamalar ...56

Tablo 18. Hastane Geneline Yönelik Tedbir ve Uygulamalar ...57

Tablo 19. Hastane Dışında Alınan Tedbir ve Uygulamalar ...58

Tablo 20. Kesin veya Olası Covid-19 Hastalarına Yönelik Tedbir ve Uygulamalar ..59

(10)

VII

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 1. Türkiye'de Sağlık Hizmetleri ve Sağlık Kurumları ... 3

Şekil 2. Koruyucu Sağlık Hizmetleri Aşamaları ... 4

Şekil 3. Doğal Dizgelerin Hiyerarşisi ... 9

Şekil 4. Sağlık Tanımlamaları ...10

Şekil 5. Hastanede Örnek Dezenfekte İşlemi ...29

Şekil 6. Çalışanların Bilgilendirilmesine Yönelik Hatırlatıcı Görseller Örneği ...30

(11)

VIII ÖNSÖZ

Sağlık sektöründe çalışma koşullarına bağlı olarak başta biyolojik riskler olmak üzere çalışanların maruz kalabileceği diğer riskler de söz konusu olabilmektedir.

Ülkemizin de içinde bulunduğu koronavirüs (COVID-19) pandemisi sürecinde sağlık çalışanlarının önemli risk grubunda bulunduğu görülmektedir. İş Sağlığı ve Güvenliği çalışmaları kapsamında proaktif yaklaşım ile sağlık sektöründe çalışanların çalışma koşullarına bağlı olan tehlike ve risklerin belirlenmesi, durum tespitinin yapılması önem arz etmektedir. Bu durum sağlık çalışanlarına yönelik yapılacak olan çalışmaları da önemli kılmaktadır.

Bu konunun belirlenmesinde beni yönlendiren ve desteklerini esirgemeyen değerli danışman hocam Dr. Öğr. Üyesi Haldun TURAN’ a ve yapıcı yönlendirmeleriyle çalışmamı ileriye taşımama yardımcı olan Prof. Dr. Ulvi AVCIATA ve Dr. Öğr. Üyesi Cenk GÜNGÖR hocalarıma, hayatım boyunca her zaman yanımda olan aileme sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

(12)

1 1. GİRİŞ

Tarih boyunca yaşanan pandemiler, çok sayıda can kaybına ve fiziksel, ruhsal sorunlara sebebiyet vererek önemli halk sağlığı problemlerinin başında gelmiştir.

Pandemi dönemlerinde özellikle sağlık çalışanları, en önemli risk grubunda olan meslek olarak görülmektedir. 2019 Aralık ayı itibariyle tanımlanan COVID-19 pandemisi, dünya genelinde önemli problemleri de başında getirmiştir. Özellikle sağlık personelleri, pandemi sürecinde büyük risk üstlenmiştir.

COVID-19 pandemisi nedeniyle binlerce sağlık personeli, hastalığa yakalanmış ve yüzlerce sağlık personeli hayatını kaybetmiş ve kaybetmeye devam etmektedir.

Hastalığın yeni olması nedeniyle sağlık çalışanlarına yönelik COVID-19 araştırmaları oldukça yetersizdir. Özellikle hastane içinde uygulanmaya çalışılan COVID-19 tedbirlerinin yeterliliğinin incelendiği çalışma henüz yapılmamıştır.

Bu araştırmanın amacı COVID-19 pandemisi sürecinde sağlık çalışanlarının çalışma koşullarına bağlı olarak karşılaştıkları riskler ve İş Sağlığı ve Güvenliği çalışmaları kapsamında hastane uygulamalarına yönelik durum tespitinin yapılmasıdır. Sağlık sektöründe istihdam edilen çalışanlar, COVID-19 sürecinde büyük bir risk altındadırlar. Bu durum sağlık çalışanlarına yönelik yapılacak olan çalışmaları önemli kılmaktadır. Özellikle çalışanların risk durumlarının belirlenmesi ve hastane uygulamalarının incelenmesi önemlidir.

(13)

2

2. GENEL BİLGİLER 2.1. Sağlık Hizmetleri Kavramı

Toplumda bireylerin sağlıklı şekilde hayatlarını devam ettirmelerinde sağlık hizmetleri uygulamalarının önemi tartışılamaz. Sağlık hizmetleri, insanların sağlıklarının korunması ve iyileştirilmesi kapsamında hizmet sunmaktadır. Sağlık hizmetleri kapsamında insan sağlığı üzerinde en önemli etkilere sahip olan unsurlar şunlardır.1

 Sağlık personelinin bilgi, beceri ve deneyimi,

 Kullanılan ilaçlar,

 Tedavi yöntemlerinin gelişmişliği,

 Hizmet verilen binaların özellikleri ve kullanılan teknolojik araçlar,

 Sağlık politikalarının etkinliği.

Tüm bu sağlık hizmetleri kapsamındaki uygulamalar, birey sağlığı ve toplum sağlığı üzerinde önemli etkilere sahiptirler. Toplum sağlığının iyileştirilmesinde sağlık hizmetlerinin etkinliği önem kazanmaktadır.2

2.1.1. Sağlık Hizmetleri

Sağlık hizmetleri, toplum sağlığının korunması ve iyileştirilmesinde en önemli rolü üstlenmektedir. Birey ve toplum sağlığı üzerinde birçok faktör etkili olmakla beraber sağlık hizmetleri bu etkilerin en düşük seviyeye indirilmesinde önemli görevler üstlenmektedir. Sağlık hizmetleri, hastalıktan koruma, hastalıkların tedavi edilmesi, ruhsal veya bedensel becerileri azalmış olan bireylerin rehabilite edilmesi sürecinde yapılan tüm hizmetler olarak ifade edilmektedir.

Türkiye’de sağlık hizmetleri ve sağlık kurumlarının detaylandırılmış şekilde sunumu Şekil 1’de yer almaktadır.

1 Şahin Kavuncubaşı, Selami Yıldırım, Hastane ve sağlık kurumları yönetimi, Siyasal Kitabevi, 2. Baskı, Ankara, 2010, s.16.

2 Hakan İstanbulluoğlu, Mahir Güleç, Recai, Oğur. Sağlık Hizmetlerinin Finansman Yöntemleri. Dirim Tıp Gazetesi, 2010, 85.2, s.87.

(14)

3

Şekil 1. Türkiye'de Sağlık Hizmetleri ve Sağlık Kurumları Kaynak: Kavuncubaşı, 2010, s.37.

Sağlık hizmetlerinin hiyerarşik yapıda yürütülmesi bir zorunluluktur. Sağlık hizmetleri toplum adına planlanmış olsa da bireye özel olarak hizmet vermektedir.

Sağlık hizmetleri kişilerin yaşam kalitelerinin olumlu yönde etkilenmesi adına önem arz etmektedirler.

2.1.1.1. Koruyucu Sağlık Hizmetleri

Koruyucu sağlık hizmetlerinin temel hedefi, toplum sağlığını bozan etkenlerin tespit edilmesi ve bu etkenlerin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesi üzerinde yoğunlaşmaktadır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin temel amacı, hastalıkların ve salgınların önlenmesidir. Koruyucu sağlık hizmetleri üç aşamada gerçekleşmektedir. Bu aşamalar Şekil 2’de verilmiştir.

Sağlık hizmetleri

Koruyucu sağlık hizmetleri

Kişiye yönelik

Çevreye yönelik

Tedavi hizmetleri

Ayakta tedavi

Yatakta tedavi Rehabilitasyon

hizmetleri

Sağlığın geliştirilmesi

(15)

4 Şekil 2. Koruyucu Sağlık Hizmetleri Aşamaları Kaynak: Kavuncubaşı ve Yıldırım, 2010, s.39.

Koruyucu sağlık hizmetleri toplumun temelini oluşturmaktadır. Koruyucu sağlık hizmetleri ile toplumda hastalık olasılığı azalmaktadır. Toplumsal olarak hastalığa yakalanma risklerini en aza indirmektedir. Çeşitli salgın hastalıklara karşı insan sağlığını korumaya yönelik faaliyetler yürütülmektedir.3

2.1.1.1.1. Çevreye Yönelik Koruyucu Sağlık Hizmetleri

Çevreye yönelik olarak yürütülmekte olan sağlık hizmetlerinin temel amacı, çevre şartlarında sağlığı olumsuz şekilde etkileyebilecek çeşitli biyolojik, fiziksel ve kimyasal faktörlerin yok edilerek ya da bu faktörlerin bireyler üzerindeki etkileri önlenerek olumlu çevre şartlarının oluşturulmasıdır.

Çevre şartlarının olumlu yönde geliştirilmesi adına yasal dayanaklar mevcuttur.

Çevre ile ilgili yasaları ihlal eden kişiler hakkında yasal işlemlere başvuru hakkı mevcut bulunmaktadır.

Çevre Sağlığı Hizmetleri çerçevesinde çevre sağlığının korunması amacıyla yürütülmekte olan hizmetler şu şekildedir:4

 Su kaynaklarının güvenliğinin ve temizliğinin sağlanması,

 Katı atıkların denetiminin yapılması,

 Besin sanitasyonu,

3 Mehmet Akman, Türkiye’de birinci basamağın gücü. Türkiye Aile Hekimliği Dergisi, 2014, 18.2, s.71.

4 Hatice Erol, Abdullah Özdemır. Türkiye’de Sağlık Reformları ve Sağlık Harcamalarının. SGD-Sosyal Güvenlik Dergisi, 2014, 4.1, s.11.

1.Aşama

•Beslenme, çevre güvenliği gibi faktörlerin geliştirilmesi ve toplum sağlığının korunması ayrıca çevre

güvenliğinin sağlanması adına faaliyetlerini yürütmektedir.

2.Aşama

•Sağlığın bozulma durumuna karşı olarak önceden tanı ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi faaliyetlerini yürütmektedir.

3.Aşama

•Hastalığa bağlı olarak gelişim gösterebilecek kalıcı engellilik durumunun en aza indirgenmesi ve engellilik durumunda kişinin yaşam standartlarının

yükseltilmesinin sağlanması faaliyetlerini yürütmektedir.

(16)

5

 Çeşitli zarar verici canlılarla mücadele edilmesi,

 Gürültü kirliliği denetiminin yapılması,

 Hava kirliliği denetimin yapılması,

 İş Sağlığı ve İş Güvenliği konularına önem verilmesi

 Besin güvenliği ve kontrolünün yapılması,

 Konut sağlığının gerçekleştirilmesi.

Çevrenin sürdürülebilir bir özellik kazanması, insan sağlığının olumlu yönde gelişmesi adına önemlidir. Bunun için doğal kaynakların korunması ve zararlı atıkların denetimlerinin yapılması bir zorunluluktur.5

2.1.1.1.2. Kişiye Yönelik Koruyucu Sağlık Hizmetleri

Sağlık hizmetlerinin en temel anlayışı, birey sağlığının korunmasıdır. Kişiye özel olarak verilen sağlık hizmetlerinde, bireyler alanında uzman kişiler tarafından sağlık hizmeti almaktadırlar. Hekim, hemşire ve sağlık personelinin birlikte yürütmekte olduğu kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetlerinde esas konular şu şekilde sıralanmaktadır:6

 Doğru beslenme alışkanlığı kazandırma,

 Bağışıklık kazandırma,

 Ana-çocuk sağlığı hizmetlerinin verilmesi,

 Hastalıkların erken tanı ve tedavisi,

 Doğum kontrolünün sağlanması,

 İlaçla korunma,

 Bireysel hijyen,

 Sağlık eğitimi sunulması.

Bireye yönelik olarak verilen sağlık hizmetleri büyük ölçekte toplumun sağlığının geliştirilmesi adına önemli olmaktadır. Bireye yönelik koruyucu sağlık hizmeti sunan kurumlar aşağıda sıralanmaktadır:7

 Sağlık ocağı,

 Ana çocuk sağlığı ve aile planlaması merkezleri,

 Dispanserler,

 Sağlık evi,

5 Kavuncubaşı ve Yıldırım, Hastane ve sağlık kurumları yönetimi, s.18.

6 Funda Sevencan, Güledal Boztas, Fehminaz Temel, Muhterem Akbay, Sarp Üner. Birinci Basamakta Çalışan Sağlık Personelinin Aile Hekimliği Mevzuatında Yer Alan Bazı Konuları Benimseme Durumu.

Erciyes Tip Dergisi, 2010, 32(2), s.105.

7 Akman, Türkiye’de birinci basamağın gücü, s.72

(17)

6

 Laboratuvarlar,

 İşyeri reviri,

 Çevre sağlığı birimleri.

Bu kurumlarda çalışan profesyonel sağlık personeli tarafından kişilere en iyi sağlık hizmetinin sağlanması amaçlanmaktadır.

2.1.1.2. Tedavi Hizmetleri

Tedavi hizmetleri, bozulan sağlığın yerine getirilmesi adına verilen hizmetler bütünü olarak ifade edilmektedir. Hizmetlerin temel amacı, sağlık durumu bozulmuş olan kişilerin eski sağlık düzeylerine tekrar kavuşmalarının sağlanmasıdır. Tedavi hizmetleri alanında uzman hekim ve ilgili sağlık personeli tarafından verilmektedir.

Tedavi edici sağlık hizmetleri temelde iki gruba ayrılmaktadır. Bunlar günübirlik tedavi hizmeti veren sağlık kurumları ve yataklı tedavi veren sağlık kuruluşlarıdır. Bu kurumlarda gerçekleşen tedavi hizmetleri uzman bir ekip tarafından verilmektedir.

Uzman ekip, tedavinin yöntemi, hangi ilaçların ve hangi araçların kullanılacağına ilişkin planlamaları yapmakta ve kişiye özel olarak tedavi hizmeti sunmaktadırlar.

Tedavi hizmetlerinin başarısı, doğru kişiye doğru tedavinin belirlenmiş olması ile mümkün olmaktadır.8

Tablo 1’de tedavi edici sağlık hizmetleri içinde yer alan günübirlik sağlık hizmetlerine ilişkin sınıflandırma bulunmaktadır.

Tablo 1. Günübirlik Tedavi Hizmeti Vermekte Olan Kurumlar

Kurum Personel Hizmet şekli

Özel muayenehaneler Hekim, diş hekimi, terapist,

hemşire Teşhis tedavi

Hastane poliklinikleri Hekim, diş hekimi, terapist,

hemşire Teşhis tedavi

Hastane acil servisler Hekim, hemşire Acil cerrahi Ayaktan cerrahi

merkezleri

Hekim (cerrah) hemşire anestezi teknisyeni

Koruyucu tedavi, rehabilitasyon Evde bakım kurumları Hekim, hemşire Koruyucu ve tedavi

İşyeri revirleri Hekim, hemşire, çevre

sağlığı teknisyeni Koruyucu ve tedavi

8 Erol ve Özdemır. Türkiye’de Sağlık Reformları ve Sağlık Harcamalarının, s.12.

(18)

7

Okul sağlık merkezleri Hekim, hemşire Koruyucu ve tedavi Aile planlaması Hekim, hemşire, ebe Koruyucu ve tedavi

Kaynak: Kavuncubaşı ve Yıldırım, 2010, s.51.

Türkiye’de tüm tedavi hizmetleri kanunlarla düzenlenmiştir. Tedaviyi uygulamakta olan kişilerin yasalar çerçevesinde hareket etmeleri bir zorunluluk olarak sınırlandırılmıştır. Tedavi edici sağlık hizmetleri veren kurumlarda uzmanlık alanlarına göre sınıflandırılmaktadır. Uzmanlık alanlarına göre tedavi veren kurumların temel faaliyetleri şu şekildedir:9

 Teşhis ve tedavi amacıyla yapılan müdahaleler,

 Cerrahi müdahaleler,

 İlaçla tedavi faaliyeti,

 Cinsel sağlığa ilişkin müdahaleler,

 Organ, doku nakilleri,

 Kontrol,

 Embriyo nakilleri,

 Cinsiyet değişiklikleri,

 Yapay döllenme,

 Psikolojik tedaviler gibi hizmetlerden meydana gelmektedir.

2.1.1.3. Rehabilitasyon Hizmetleri

Sağlık hizmetleri kapsamında bazı hastalıklar iyileştirilememekte ve hasta eski sağlığına kavuşamamaktadır. Hastaların çeşitli nedenlerden dolayı organlarının yeti yitimi yaşaması, iyileşme sürecinin önündeki engel olmaktadır. Engellilik durumu oluşmuş bireylerin tekrar yaşama kazandırılması kendi kendilerine yetebilmelerinin sağlanması adına rehabilitasyon hizmetleri verilmektedir. Rehabilitasyon hizmetleri yataklı veya yataksız olarak iki şekilde gerçekleşebilmektedir.10

Rehabilitasyon hizmetleri sağlık hizmetleri bünyesinde iyileştirici veya destekleyici nitelikte olabilmektedir. Rehabilitasyon hizmetleri ile kişilere verilen yetersizlik karşısında gerçekleştirilmekte olan alternatif bir yöntem olarak destekleyici nitelikte olmaktadır. Rehabilitasyon süreci ve derecesi, kişilerin yetersizlik durumlarına göre derecelendirilmektedir.11

9 Kavuncubaşı ve Yıldırım, Hastane ve sağlık kurumları yönetimi sağlık sistemi, s.51.

10 Hatice Çetinkaya. Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Hizmetleri. YEREL HİZMET REHBERİ, 2012, s.253

11 İsmail Ağırbaş, Haydar Gök, Yasemin Akbulut, Ömer Rıfkı Önder,. Hastanelerde Maliyet Analizi ve Tıbbi Rehabilitasyon Hizmetlerinde Birim Maliyet Hesaplanması. Journal of Physical Medicine &

Rehabilitation Sciences/Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bilimleri Dergisi, 2012., 58, s.104.

(19)

8 2.1.1.4. Sağlığın Geliştirilmesi Hizmetleri

Kişisel sağlığın geliştirilmesine ilişkin olarak temel sorumluluk kişilerin kendilerine aittir. Sağlığın geliştirilmesine ilişkin olarak gerçekleştirilen hizmetler genel olarak bedensel ve zihinsel sağlık durumunun saptanması ve yaşam standartlarının yükseltilmesini amaçlamaktadır. Sağlığın geliştirilmesi hizmetleri sağlık hizmetlerinden farklı olarak sağlık eğitimini de kapsamaktadır. Sağlık eğitimleri bireyleri ve grupları bir bütün olarak ele almaktadır. Sağlığın geliştirilmesi hizmetlerinin faaliyetleri ve kapsamları, ülkelerin sosyal, politik ve ekonomik durumlarına göre farklılık gösterebilmektedir.12

Sağlığın geliştirilmesi hizmetlerinin yürütülmesinde uzman sağlık personelinin desteği alınmaktadır. Sağlığın geliştirilmesi hizmetlerinde özellikle yaşlıların ve çocukların olumsuz davranışlara maruz kalmalarının önüne geçilmesi planlanmaktadır.13

2.1.2. Sağlık Hizmetlerinin Amacı

Arz edilen sağlık hizmetinin beklenen ana neticesi, genel tanımlama doğrultusunda hastalığın iyileşmesi olarak ifade edilmektedir. Somunoğlu14 tarafından, sağlık hizmetinin ana amacı; toplumun sağlık statüsünün yükseltilmesi ve sağlıklılık halinin sürekliliğinin sağlanması için çalışılması, hastalara uygun tedavi yöntemlerinin uygulanması, kişilerin hastalıklardan korunması ve hastaların kimseye bağımlı olmadan kendi kendine yetecek biçimde hayatlarını devam ettirebilmelerinin sağlanması şeklinde belirtilmiştir. Bu ifadede de belirtildiği üzere kişilerin hastalıklardan korunması, hastalanmış olanların uygun biçimde tedavisi ve kesin tedavisi gerçekleşemeyenlerin ise, kendi yaşamlarını kimseye muhtaç olmadan, azami standartlarda sürdürebilecek biçimde rehabilitasyonunun sağlanması sağlık hizmetlerinin arzında arzu edilen temel neticeler olarak karşımıza çıkmaktadır. Sağlık hizmetlerinin amaçları arasında hem kişisel sağlık kazanımları hem de toplumsal ölçekte toplum sağlığının teminiyle sağlıklı hayatın devam ettirilmesidir.

2.2. İş Sağlığı ve Güvenliği 2.2.1. Sağlık Kavramı

İnsan yaşamında sağlık konusu oldukça önemli bir yere sahiptir. Sağlık olgusu Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından, sadece bireylerin hastalık halinde olmayışı

12 Erol ve Özdemır. Türkiye’de Sağlık Reformları ve Sağlık Harcamalarının, s.12.

13 Sevencan, Boztas, Temel, Akbay, Üner. Birinci Basamakta Çalışan Sağlık Personelinin Aile Hekimliği Mevzuatında Yer Alan Bazı Konuları Benimseme Durumu, s.106.

14 Sinem Somunoğlu, Sağlık Kurumları Yönetimi 1, Eskişehir, 2012

(20)

9

biçiminde değil aynı zamanda fiziksel, psikolojik ve toplumsal olarak iyi olma durumları olarak belirtilmiştir.15

Sağlık, insan yaşamının istenilen bir sürecidir. Sağlık, hayatın devamlılığı adına en önemli faktördür. Sağlık, insan hayatının akışı üzerinde etkili olabilmektedir. Bu nedenle insanlar sağlıklı olabilmek adına çaba sarf ederler. Sağlığın korunması sadece sağlık hizmetlerini ilgilendiren bir konu olmamakta, toplumsal bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.16

Bütün canlıların birbirleri ile olan bağlantıları sistemde sürmektedir. Üst ya da alt sistemde bir bozulmanın ortaya çıkması durumunda bütün sistemin etki görmesi muhtemeldir. Doğa ile insan sağlığı arasında bir ilişki söz konusudur. Bütün sistemde var olan unsurların, sağlığın bozulması üzerinde etkili olduğu ifade edilmektedir.

Şekil 3’de insan sağlığı üzerinde etkili olan sistem hiyerarşisi yer almaktadır.

BİYOSFER TOPLUM ULUS KÜLTÜR ALT KÜLTÜR

TOPLULUK AİLE

KİŞİ

Deneyim + davranış SİNİR DİZGESİ

DOKULAR HÜCRELER ORGANELLER MOLEKÜLLER

ATOMLAR

SUBATOMİK PARÇALAR Şekil 3. Doğal Dizgelerin Hiyerarşisi

Kaynak: Sakkaf, 2017

Bireyin sağlığında yalnızca kendisi sorumlu olmamaktadır. Bireyin sağlığında toplumsal çevresi ve beraberinde tüm canlılar etkili olmaktadır. Bu çalışmanın konusu gereği örnek vermek gerekirse engelli bireyi, ailesi, çevresi ve toplumuyla beraber değerlendirmek sağlık değerlendirilmesinin tam olarak yapılması açısından önem arz etmektedir.

Sağlık kavramı literatürde farklı şekillerde tanımlanmakta ve sağlık kavramına sürekli olarak yeni boyutlar kazandırılmaktadır. Şekil 4’de sağlık kavramına ilişkin farklı durumlardaki tanımlamalara yer verilmiştir.

15 WHO. “Global Strategy for Health for All Bye The Year 2000”, Geneva, 1981

16 Er, Ünal. Sağlık Hukuku, Ankara, 2008, s.25

(21)

10 Şekil 4. Sağlık Tanımlamaları

Kaynak: Er, 2008.

2.2.2. İnsan Sağlığını Etkileyen Faktörler

İnsan sağlığı üzerinde etkili olan birçok faktör bulunmaktadır. Çevre, aile ve toplumsal koşullar insan sağlığı üzerinde etkilidir. Bununla beraber bu faktörlerin sağlık üzerindeki etki seviyeleri farklılık gösterebilmektedir. Kişinin içinde bulunduğu çevre, toplumsal olaylar veya aile, genetik gibi durumlar, insandan insana göre farklılık gösterebilmektedir. İnsan sağlığını etkileyen faktörleri şu şekilde sıralamak mümkündür:17

 Çevre,

o Biyolojik Çevre, o Fiziki Çevre, o Sosyal Çevre,

 Yaşam Tarzı,

 Sağlık Hizmetleri Uygulamaları.

Çevre, tüm organizmaların sağlıklarını etkileyen önemli faktör olarak görülmektedir. Çevrede meydana gelen çeşitli durum ve olaylar, sağlığa etki edebilecek önemli faktörleri içinde barındırmaktadır.

Biyolojik çevre, insan sağlığı açısından önemlidir. Canlının hastalık durumu ve sağlık durumunun fizyolojik nitelikleri ve farklılıkları bilinmektedir. Biyolojik çevreyle ilgili dokusunda meydana gelen bozulmalar, canlı türlerinde çeşitli hastalıklar

17 Kavuncubaşı ve Yıldırım, Hastane ve sağlık kurumları yönetimi sağlık sistemi, s.19.

Nötral sağlık

•Hastalık ve rahatsızlığın olmadığı dengeli sağlık durumudur.

Pozitif sağlık

•Bireyin fiziksel, psikolojik ve toplumsal açılardan iyilik halinin tam olması durumudur.

Negatif sağlık

•Kısa veya uzun süreli olarak hastalık, rahatsızlık, sakatlık veya engellilik durumudur.

(22)

11

meydana getirirken, çeşitli yetersizlikler, yapıda oluşan bozukluklar sağlık üzerinde olumsuz etkiler yaratabilmektedir.18

Yaşamı olumsuz etkileyecek ve yaşam kalitesini düşürecek şekilde biyolojik çevreye zarar verilmemesi önem arz etmektedir. Dış çevre şartlarının insan sağlığına uygun şekilde yeniden düzenlenmesi, yaşam süresinin uzaması ve sağlıklı toplumların yaratılması açısından önemli olmaktadır.19

Günümüzde insanların fiziki çevreye direkt olarak müdahalesi mümkün olmaktadır. İnsanlar barınma, ulaşım gibi yaşamsal aktivitelerini yerine getirmek için fiziki çevreyi kullanmaktadırlar. Bununla beraber teknolojik silahlar, kimyasal atıklar, ilaçlama, atom bombası gibi faaliyetlerde fiziki çevre üzerinde önemli etkilere sahip olmaktadır.

Fiziki çevrenin insan sağlığı için en uygun hale getirilmesi adına çeşitli düzenlemeler yapılmaktadır. Şehir planlamaları, atık yönetimi, bilinçli ilaçlama gibi faktörler, fiziki çevrenin olumsuz şekilde etkilenmesinin biraz olsun önüne geçmekte etkili olmaktadır. Bu düzenlemeler özellikle kanun yapıcılar tarafından yapılmakta ve uygulamaya sokulmaktadır. Bununla beraber tüm toplumun bu konuda bilinçlenmesi önemli olmaktadır.

İnsanların içinde bulundukları sosyal çevre sağlıkları adına önemli olmaktadır.

Sosyal çevrenin demografik özellikleri ve ekonomik durumu, insan sağlığı üzerinde etkili olan en önemli faktörler arasında gösterilmektedir. Toplumun ve bireyin sağlığı çevresel koşullardan fazlaca etkilenmektedir. Toplum ve birey sağlığında en fazla etkili olan sosyal çevre özellikleri aşağıda yer almaktadır:20

 Nüfus artışı,

 Nüfusun hareketliliği,

 Gelirdeki adaletsizlik,

 Yaşlanma,

 Yaygın yoksulluk durumu,

 Eğitim seviyesi.

Toplumun sosyo-ekonomik yapısı birey sağlığında önemli bir etken olmaktadır.

Düşük eğitim seviyesine ve düşük gelire sahip olan toplumlarda sağlık istatistikleri de kötüdür. Ekonomik olarak yetersiz olan toplumlarda sağlık sorunlarının giderilmesi

18 F. Tülay Kızıloğlu Algan, Serdar Bılen. Toprak kirlenmesi ve biyolojik çevre. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 2005, 36.1, s.84.

19 Yusuf Çelık. Sürdürülebilir kalkınma kavramı ve sağlık. Hacettepe Sağlık İdaresi Dergisi, 2006, 9.1, s.21.

20 Kavuncubaşı ve Yıldırım, Hastane ve sağlık kurumları yönetimi sağlık sistemi, s.20.

(23)

12

adına gerekli çözümlerin gerçekleştirilmesi de mümkün olmamaktadır. Sağlık politikaları zayıf kalmakta ve sağlıkla ilgili stratejiler geliştirilememektedir.

Bireyler, toplumun bir gerekliliği olarak birlikte yaşamaktadırlar. Bu durum insanların yaşam tarzları üzerinde etkili olmaktadır. Bireyin tercihleri içinde bulunduğu toplumun şartlarına göre farklılık göstermektedir. Bireylerin yaşam tarzları genellikle kültürleriyle ilişkili olmaktadır. Bireylerin tutum ve davranışları, yaşam tarzlarının belirlenmesinde etkili olmaktadır.21

Bireylerin yaşam tarzları, hastalık durumları üzerinde de etkili olmaktadır. Sigara veya alkol kullanımını yaşam tarzı olarak belirlemiş insanların hastalıklara yakalanma oranları daha yüksek olmaktadır. Bununla beraber sağlıklı yaşam tarzını felsefe olarak tanımlayan insanların bedensel, ruhsal ve toplumsal iyilik halleri daha yüksek olabilmektedir.22

2.2.3. İş Sağlığı ve Güvenliği

DSÖ’nün İş Sağlığı ve Güvenliği ile alakalı bir tanımlaması mevcuttur. Yapılan bu tanımlama doğrultusunda İş Sağlığı ve Güvenliği; sektör ya da pozisyon fark etmeden bütün personellerin psikolojik, sosyal ve fiziksel durumlarının koruma altına alınması ve geliştirilmesi olarak ifade edilmektedir.23

İş Sağlığı ve Güvenliği, direkt olarak çalışan sağlığı üzerinde etkili olmaktadır.

Bu durumdan dolayı bu kavramın önemli olmasını sağlayan ana unsur insan sağlığının bütün durumlardan önde gelmesidir. Dünyada nüfusun ortalama olarak

%60’ından daha çoğu ücretli iş gören olduğu belirtilmektedir. Bu oran ise; İş Sağlığı ve Güvenliği konusunun 4 milyardan daha çok insan üzerinde etkili olduğu sonucunu belirtmektedir. Bu denli fazla insanı ilgilendiren durum sayıları aslında çok fazla değildir. Bundan ötürü konu çalışanlar için oldukça önemli olmaktadır. Devletlerin gerçekleştirdikleri değerlendirmeler sonucunda iş kazaları ve meslek hastalıkları neticesinde meydana gelen maliyetin gelişmekte olan ülkelerde Gayri Safi Milli Hasıla’nın (GSMH) ortalama olarak %3’üne karşılık geldiği ifade edilmektedir. İş kazaları meslek hastalıkları aynı zamanda devletler için mali bir yükü de oluşturmaktadır. Bu nedenle devletler için iş kazalarına ve meslek hastalıklarına engel olabilmek önem arz etmektedir.24

21 Kavuncubaşı ve Yıldırım, Hastane ve sağlık kurumları yönetimi sağlık sistemi, s.22.

22 Türkan Doğan. Üniversite öğrencilerinin iyilik halinin incelenmesi. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2006, 30.30, s.121.

23 Esin Karacan, Özlem Nazan Erdoğan. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğine İnsan Kaynakları Yönetimi Fonksiyonları Açısından Çözümsel Bir Yaklaşım, Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2011, Sayı 21, s.104.

24 Hüseyin Gazi Dağlı. Türkiye de Sağlık Sektörünün Yapısı, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2006, s.72.

(24)

13

Devletlerin hızlı bir biçimde İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili yasal düzenlemeler getirmesinin tek nedenini iktisadi bakımdan ele almak oldukça hatalıdır. Devletler sosyal varlıklardır. Bu yüzden topluma hizmet verebilmek amacıyla meydana getirilmişlerdir. Bu durumda İş Sağlığı ve Güvenliği ile alakalı yapılan yasal düzenlemelerin insani bir boyutunun olduğunu da karşımıza çıkartmaktadır.

Devletlerin ana vazifesi toplumun emniyetini sağlama ve sağlığını koruma altına almaktır. Devlet kurumlarında faaliyet gösteren iş görenlerin yanı sıra özel sektörde hizmet veren personellerin de devlet tarafından korunması gerekli bir durumdur.

Bilhassa özel sektörde bütün sorumluluk işverendedir. Fakat devlet yasal düzenlemeleri sonucunda özel sektörün sorumluluğunu ve bununla birlikte alınması gerekli olan önemlerin de çoğaltılmasını sağlamaktadır.25

Personellerin iş yerlerindeki emniyetlerinin sağlanması ve sağlıklarının korunması adına İş Sağlığı ve Güvenliği olgusu geliştirilmiştir. Bu kavram tedbirlerin alınmasını da içermektedir. İnsan haklarının her yeni günde yeni gelişmelerin yaşanması ile birlikte iş yerinde de gelişmeler meydana gelmiştir. Neredeyse bütün ülkelerde İş Sağlığı ve Güvenliği ile alakalı yasal düzenlemeler yapılarak, bu çerçevede personel hakları arttırılmış ve işverene konuyla alakalı birtakım zorunluklar belirlenmiştir.26

İş Sağlığı ve Güvenliğinin kapsamı oldukça fazladır. Pozisyon ve sektör doğrultusunda alınan önemler arasında farklılıklar bulunmaktadır. İş sağlığı ve güvenliğinin sağlanabilmesi için dikkatli olunması gereken unsurlar bulunmaktadır. Bu unsurdan önde gelenleri aşağıdaki gibidir:27

 Kurumda, işveren ve personel arasında iletişim ve işbirliğinin sağlanarak İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili kontrolün sağlanması ve gerekli uygulamaların yerine getirilmesi gerekmektedir.

 Yasal düzenlemeler kapsamında kurumsal ve mali düzenlemelerin dikkate alınması gerekmektedir.

 Ulusal kalkınma planıyla İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili yasal düzenlemeler paralel olmalıdır.

 Gereksinimlerin değişiklik gösterebileceği düşünülerek yasal düzenlemeler belli süre ile incelenmelidir.

 Konu ile alakalı bilincin arttırılması için gerek işveren kesimi gerekse de çalışan kesimi faaliyetler yürütmelidir.

25 Karacan ve Erdoğan. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğine İnsan Kaynakları Yönetimi Fonksiyonları Açısından Çözümsel Bir Yaklaşım, s.126.

26 Ahmet Öcal. Sağlık Çalışanlarında İş Sağlığı ve Güvenliği, BEÜ, SBE, İstanbul, 2010, s.30.

27 Dağlı. Türkiye de Sağlık Sektörünün Yapısı, s.58

(25)

14

 Yasal düzenlemeler tek başına yeterli gelmediği için uygulama aşaması denetim altında olmalı, yasal düzenlemeye uygunluk göstermeyen firmalara, caydırıcı nitelik taşıyan cezalar verilmelidir.

İş Sağlığı ve Güvenliğinin firmalara kazandırmış olduğu durumlar ele alındığında İş Sağlığı ve Güvenliği uygulamalarıyla birlikte kişisel performansın arttığı ifade edilmiştir. Aynı zamanda beraberinde örgütsel performans ve verimliliğinin arttığı belirtilmiştir. Meydana gelen iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucu oluşan mali kayıplarının önüne geçilmesinin yanı sıra firmanın marka değerini yitirmesine de engel olunmaktadır. Asıl önemli olan durum ise, can ve mal güvenliğinin sağlanmasıyla insan sağlığının düşünülmesidir.

Her gün toplumsal anlamda gelişme gösterilmesi ile birlikte insan haklarına olan duyarlılık ve ilgili faaliyetlerde artışlar yaşanmaktadır. İnsan hakları dahilinde İş Sağlığı ve Güvenliği de önem arz etmektedir. Aynı zamanda İş Sağlığı ve Güvenliği insana gösterilen değerin bir yansımasıdır. Gerek psikolojik gerekse de ekonomik bakımdan İş Sağlığı ve Güvenliği ele alındığında bu zamana olduğu kadar yarına da olumlu yönde etkilerinin oluşacağı üzerinde durulmaktadır.28

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yayımlanmış olan rapora göre;

dünya çapında her sene 2.4 milyon kişinin iş kazası veya meslek hastalığı neticesinde vefat ettiği, 350 milyon kişinin ise iş kazası ve meslek hastalığı neticesinde zarar aldığı ifade edilmiştir. Meydana gelen bu iş kazaları ve meslek hastalıkları neticesinde oluşan masraflar bütün dünyanın GSMH’sinin yaklaşık %5’ine karşılık geldiği belirtilmiştir. Bu rakam maliyetlerin oldukça fazla olduğu sonucunu göstermektedir.29 ILO tarafından yayımlanmış olan raporun sonucunda ortaya çıkan bir başka durum ise; İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili alınması gerekli olan önlemlerin insani yönündeki zorunluluğu kadar ekonomik yönünde de olan zorunluluğudur. İş Sağlığı ve Güvenliği hem firmalar için hem de toplumlar için oldukça önemli olmaktadır. Bu konudaki önlemlerin yeterli olmaması iktisadi açıdan ele alındığında, dünya çapında meydana gelen iktisadi problemler ile bir araya geldiğinde ülkelerin ilerleme göstermesi ve iktisadi kalkınmaları sağlamaları için önem arz ettiği ve kazanımlar elde edileceği sonucuna varılmaktadır.

Personeller bakımından birtakım sonuçlar meydana gelmektedir. Bu sonuçlar ise aşağıdaki gibidir:30

28 Rüstem Keleş. İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi (İş Sağlığı ve Güvenliği Kavramı ve Kavramla İlgili Yeni Perspektifler), ÇSGB Yayını, 2004, Sayı: 22, s.17.

29 Faik Arseven. Yeni iş kanunu’nun iş sağlığı ve güvenliği yaklaşımı. TİSK İşveren Dergisi, 2004, 42.7, s.13.

30 Arseven. Yeni iş kanunu’nun iş sağlığı ve güvenliği yaklaşımı, s.17.

(26)

15

 Kişinin kendisine duyduğu güvenin azalması,

 Tedavi aşamasında kişinin zaman kaybı yaşaması,

 Kişinin psikolojik problemler ile karşılaşması,

 İş görememe durumunda kişinin mali yönden kayıp yaşaması,

 Kişinin özsaygısını yitirmesi,

 Tedavi aşamasında ve sonrasında meydana gelen sağlık hizmetleri sonucunda mali yükün oluşması,

 Kişinin sorumluluklarını tam olarak gerçekleştirememesidir.

İş görenler bakımından meydana gelen başlıca sonuçlar aşağıdaki gibidir:31

 Maddi kayıpların meydana gelmesi,

 Kişilerin yardıma ihtiyaçlarının olması,

 Meydana gelen sağlık sorunları neticesinde ortaya çıkan duygusal değişimlerdir.

Çalışma arkadaşları bakımından meydana gelen başlıca sonuçlar aşağıdaki gibidir:32

 İşyerinde meslek hastalığına yakalanma olasılığına yönelik kuşkuların çoğalması,

 İş arkadaşlarının karşı karşıya kaldığı sorunlar neticesinde firmaya duyulan güvende azalmanın yaşanması,

 İş yükü kaybının önüne geçmek için belirli bir süreyle veya kalıcı olarak yeni işe alınanla uyum aşamasının olması,

 İş gören kaybından ötürü iş yükünün çoğalmasıdır.

2.2.4. İş Sağlığı ve Güvenliğinin Faydaları

İş Sağlığı ve Güvenliği uygulamalarının faydaları iki başlık altında değerlendirilmektedir.

 Ekonomik Yararları,

 Sosyal Yararları.

31 A.g.e., s.18.

32 A.g.e., s.24.

(27)

16 2.2.4.1. Sosyal Faydaları

Sanayi Devrimi ile başlayan aşamada seri üretime geçilmesi arzda bir artışın yaşanmasını sağlamıştır. Bu durumda değişiklik gösteren piyasa şartlarıyla beraber talepte bir artış yaşanmasına yol açmıştır. Meydana gelen bu değişiklik doğrultusunda işçi-işveren ilişkisi daha yoğun duruma gelmiş ve ilişkide iki tarafından korunmasının gerekli olduğu ortaya çıkmıştır. Kişiler toplumun meydana gelmesini sağlamaktadır.

Kişilerin karşı karşıya kalacakları haksızlıklar ile birlikte toplumda haksızlıkla karşılaşmaktadır. Bu nedenden dolayı işçi-işveren ilişkisinde meydana gelebilecek bir haksızlık direkt olarak toplumda da etki yaratmaktadır. Bu durumda İş Sağlığı ve Güvenliği kişisel bir olgu olmanın yanı sıra toplumsal bir olgu olduğu sonucunu da ortaya çıkartmaktadır.33

Günümüz koşullarında İş Sağlığı ve Güvenliği konusu bütün iş görenleri direkt olarak etkilemektedir. Var olan kaza riskleri ve meslek hastalıkları direkt olarak kişinin can ve mal güvenliğini tehdit altında bulundurmaktadır. Bu nedenle kişisel gayretin yanı sıra toplumsal gayrette gerekli olmaktadır. Bu durumda en önemli rol ise işverenindir. Bir işveren, işe aldığı personelin can ve mal güvenliğinden sorumludur.

Aynı zamanda İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda, işçi ve işverenlerin yanında devlet kurumlarına düşen görev oldukça büyüktür.34

Değişiklik gösteren hayat şartları ve bilhassa kentleşmeyle beraber kişinin ortalama bir gününde en fazla payı çalışma ortamındadır. Bu durum da personeller için işin ne derecede önemli olduğunu ifade etmektedir. Mesleki bir rahatsızlık yaşayan veya iş kazası geçiren kişi iktisadi kayıpların yanı sıra hayat standartlarında da önemli derecede kayıplar ile karşı karşıya kalmakta ve hayatında farklı aksaklıklar yaşamaktadır. Yaşanılan bu durumlar sonucunda kişide sadece fiziksel olarak değil psikolojik açıdan da problemler meydana gelmektedir.35

Teknolojik açıdan yaşanılan ilerlemeler yaşamın her yerinde olduğu üzere toplumsal hayat üzerinde de etki yaratmış ve sosyal insan modelinin meydana gelmesine yardımcı olmuştur. Bütün kişiler toplumla ilişkilidir. Kişisel çıkarların korunabilmesi için toplumsal çıkarların korunması gerekli olmaktadır.

Meslek hastalığı yaşayan veya iş kazası geçiren kişinin kayıpları ve dünya çapındaki iş görenlerin sayısı göz önünde bulundurulduğunda gerek Uluslararası Çalışma Örgütü gerekse de DSÖ İş Sağlığı ve Güvenliği bilincinin arttırılması için uzun uğraşlar vermektedir. Firmalarda iş kazasının az meydana gelmesi ve meslek hastalığına yakalanma seviyesinin yüksek olmaması, marka imajını arttıran unsurlar

33 Altan Füsun Tekin. İş Güvenliği ve Önemi, Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. Dergisi, 1991, 2(1), s.9.

34 Yaşar Erdem. Sosyal İnsan, Sosyal Etkileşim, Grup Yaşamı, Kültür ve Toplum Açısından İş Sağlığı ve Güvenliği, İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi, 2004, s.7.

35 A.g.e., s.9.

(28)

17

olmaktadır. Zaten yasal zorunluluk dışında firmaları İş Sağlığı ve Güvenliği önlemleri almasında teşvikte bulunan durumu belirtilen bu unsurlar oluşturmaktadır.36

2.2.4.2. Ekonomik Yararlar

DSÖ’nün hazırlamış olduğu raporda iş kazaları ve meslek hastalıklarının senelik maliyetleri bulunmaktadır. Raporda bulunan bu maliyetler ise senelik 1 trilyon dolardan fazladır. Bu rakam Türkiye’de ise 1 milyon doların üzerindedir.37

Sanayi Devrimi, teknolojik ilerlemenin destekleyicisi niteliğindedir. Böylece dünya hızlı bir şekilde değişim ve gelişim aşamasına girmiştir. Günümüzde ise bu aşama halen devam ederek ‘teknoloji çağı’ olarak nitelendirilmeye başlanmıştır.

Meydana gelen bu gelişim süreci toplumsal kalkınma için önemli kazanımlar elde edilmesine yol açsa da insan hakları üzerinde daha aynı derecede bir kazanımın elde edilmesi söz konusu değildir. Dünya çapında iş kazası geçirerek vefat eden kişi sayısı bir takvim yılı içinde milyonlar ile belirtilmektedir. Bu derecede fazla kayıpların meydana geldiği bir durum üzerinde duyarsız davranmak mümkün olmamaktadır.38 Yaşanılan bu kazaların sosyal tarafının yanı sıra iktisadi bakımından yarattığı etkiler ele alınır ise; bütün dünyanın GSMH’nin %4’ünden fazla bir maliyet oluştuğu ifade edilmektedir. Konu ile alakalı en sert yaptırımlar da Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılmaktadır. Burada iş kazası olması halinde işçi yaralanır ise firmaya 7.000 dolar ile 13.000 dolar arasında değişiklik gösteren bir maliyet belirtilmektedir. İşçinin vefat etmesi durumunda ise belirtilen bu maliyet milyon dolarlara kadar çıkmaktadır.39

İşverene, İş Sağlığı ve Güvenliğinin sağlanması için en önemli görev düşmektedir. Kuşkusuz işçinin de kendi haklarını bilmesi, önlemlerini almış ve İş Sağlığı ve Güvenliği ile alakalı bilgisinin bulunması da gerekmektedir. Fakat işçinin can ve mal güvenliğini sağlama görevi işverende bulunmaktadır. İşverenin gerekli olan önlemleri almasının sadece bireysel veya örgütsel vicdanına bırakılması doğru olmayan bir davranıştır. Bu nedenden ötürü devletin rolü de oldukça önemlidir. Yasal zorunlulukların olması ve bu zorunlulukların uygulama sürecinde kontrolünün sağlanması aşamasında devlet kurumları devreye girmektedir. Bu durumda işverenler kadar devlet kurumlarının da İş Sağlığı ve Güvenliğinin gelişim göstermesi için sorumluklarının bulunduğunu belirtmektedir.40

Teknolojik ilerlemelerin devamlı olması yaşamın her alanında radikal değişikliklerin ve gelişmelerin yaşanmasına sebep olmuştur. Yaşanılan bu gelişimler

36 Tekin. İş Güvenliği ve Önemi, Anadolu Üniversitesi, s.19.

37 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı. Faaliyet Raporu 2013, s.48.

38 A.g.e., s.26.

39 A.g.e., s.32.

40 Gaye Baycık (2007). İnşaat İşyerlerinde İşverenin İş Sağlığı ve Güvenliği Yükümlülükleri ve Sorumluluğu, İş Sağlığı ve Güvenliği Bildiriler Kitabı İMO, s.113.

(29)

18

ve değişiklikler hayat standardını arttırmanın yanı sıra insan yaşamına duyulan değerin çoğalmasına da katkıda bulunmuştur. Ancak günümüzde ciddi rakamlarda iş kazası ve meslek hastalıkları ile karşı karşıya kalınmaktadır. Bir taraftan toplumsal ilerleme gösterirken öteki tarafta toplumların genelini yakından etkileyen iş hayatında önemli sayılarda iş kazası ve meslek hastalıklarının sürmesi zıt iki durumu oluşturmaktadır. Meydana gelen bu zıtlığın asıl nedeni olarak ise ekonomi gösterilmektedir. Firmalar için İş Sağlığı ve Güvenliğini arttırmak için alınabilecek önlemleri bir maliyet olarak görmektedir. Firmalar bu maliyetten kaçarak, bir iş kazası ile karşılaşılması durumunda daha yüksek miktarda ödemeleri gereken tazminatları göze almaktadırlar. Bunun yanı sıra öteki bir sebep ise insan toplumsal gelişmişliktir.

Dünya çapında gelişmiş olan ülkeler ile gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkeler kıyaslandığında, iş kazaları ve meslek hastalıklarının daha az olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Ülkeler arasında oluşan bu farkta; konuyla ilgili toplumsal bilincin yanı sıra yasal düzenlemelerle beraber firmaların İş Sağlığı ve Güvenliği önlemleri alması durumunda yapılan zorlamaların etkili olduğu görülmektedir.

2.3. Sağlık Hizmetlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği

Sağlık kavramı gibi sağlık hizmetleri kavramı genel bir yapıya sahiptir. İnsan sağlığını tehdit altında bulunduran veya direkt zarar yaratan faktörlerin tehdidini ve zararını yok etmek veya oluşturduğu etkileri minimuma indirmek için gerçekleştirilen gerek ruhsal gerekse de fiziksel hizmetlerin hepsi, sağlık hizmetleri olarak ifade edilmektedir.41

DSÖ ise sağlık hizmetleri olgusunu “sağlık kuruluşlarının ve sağlık çalışanlarının meydana getirdiği gereksinim halinde kişiyi korumak ve tedavi etmek gayesiyle sunulan hizmetlerin bütünü” şeklinde bir tanımlamada bulunmuştur.42

İşçilerin çalışma yerinde güvenliklerinin sağlanması ve sağlıklarının korunması amacı ile İş Sağlığı ve Güvenliği kavramı geliştirilmiştir. Ayrıca güvenlik ve sağlık alanlarında tedbirlerin alınmasını barındırmaktadır. Her gün medyana gelen gelişmeler ile insan hakları çalışma yerinde de karşılık bulmuştur. Neredeyse bütün ülkelerde İş Sağlığı ve Güvenliği hakkında düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemeler ile işçi hakları genişletilmiş, işverenlere konu ile alakalı zorunluluklar getirilmiştir.43

2.3.1. Tehlike

Tehlike olgusu, kişiye veya nesneye bir davranış veya zarar verebilme ihtimali olarak ifade edilmektedir. İnsan özelinde tehlikeli davranış ve durumlar direkt kişinin

41 NüvitGerek. Sosyal Güvenlik Hukuku, Eskişehir, 2000, s.8.

42 Öztürk Enver. Sosyal Güvenlik Kurumlarında Tek Çatı Çalışmaları, Sayıştay Dergisi, Sayı No 56, Ankara, 2005, s.22.

43 Öcal. Sağlık Çalışanlarında İş Sağlığı ve Güvenliği, s.30.

(30)

19

sağlığında zarar oluşturabilmektedir. Aynı zamanda bireyin malına, zamanına ya da yeteneklerine zarar vermesi de muhtemeldir.44

2.3.2. Risk

TS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemleri standardında risk kavramı tanımlaması yapılmıştır. Yapılan tanıma göre risk; tehlikeli bir durumun olma olasılığıyla meydana gelecek neticelerin birleşimidir. Bunun yanı sıra bir başka tanımlama da kabul edilebilir risk olgusuna yapılmıştır. Bu doğrultuda İş Sağlığı ve Güvenliği dahilinde meydana getireceği sonuçların kabul edilebilir olduğu riskler, kabul edilebilir risk olarak ifade edilmiştir.45

Hayatın her bölümünde tehlike ve risk bulunmaktadır. Var olan bu risk ve tehlikeler kişiler tarafından minimuma çekilmesi için uğraşılmakta ve farklı önlemler konulmaktadır. İş hayatında tehlike ve riskler tamamen yok edilemese de minimuma indirilebilmektedir. Tespitlerde bulunmak ve bulunan tespitler çerçevesinde önlemler geliştirmek, tehlike ve risk incelemelerindeki asıl amaç olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu önlemlerin geliştirilmesi ve uygulanması aşamasında da en az maliyet ile en fazla yararı elde etme isteği bulunmaktadır. Meydana gelen bir iş kazası veya meslek hastalığı neticesinde firmalar için İş Sağlığı ve Güvenliği dahilinde alınabilecek önlemlerin çok daha fazla maliyet getirmektedir. Ancak firma idarelerinin nerdeyse hepsi halen tercihlerini maliyetleri azaltma yönteminden yana kullanmaktadır.

Gerçekleştirilen kontroller ve yasal düzenlemeler ile beraber ise firmaların kendilerini düşünmeleri en aza çekilmek için uğraşılmaktadır.46

2.3.3. İş Kazası

Çalışma ortamında oluşan kazalar, iş kazası olarak belirtilmektedir. Bu kazalar genelde can ve mal kaybına yol açmaktadır. İş kazası olgusu DSÖ tarafından öngörülememiş ve yaralanmalara teçhizatlarda zarara sebep olan, üretim aşamasına zararı bulunan durumlar olarak ifade edilmiştir. Uluslararası Çalışma Örgütü de bu tanıma yakın bir tanım yapmıştır. Yapılan tanıma göre iş kazası; önceden planlanmamış olan, çalışanların sağlığına ve materyallerine zarar veren durumlar olarak belirtilmiştir.

2.3.4. Meslek Hastalıkları

Meslek hastalığı olgusu ile ilgili 5510 Sayılı Yasa’da yapılmış olan tanım kabul edilmektedir. Yapılan bu tanım ise, sigortalı çalışanların faaliyet gösterdiği ve işin yapısı doğrultusunda belli aralıklarla tekrar eden, kişinin rahatsızlanmasına, işinde

44 Enver. Sosyal Güvenlik Kurumlarında Tek Çatı Çalışmaları, s.38.

45 Nevzat Devebakan (2007). Özel Sağlık İşletmelerinde İş Sağlığı ve Güvenliği, Dokuz, s.124.

46 A.g.e., s. 127.

(31)

20

yinelenmesine mâni olan hastalıklar olarak ifade edilmiştir. Meslek hastalıklarını meydana getiren beş alt başlık ise aşağıdaki gibidir:47

1. Solunum sistemi hastalıkları, 2. Bulaşıcı hastalıklar,

3. Fiziksel hastalıklar, 4 Cilt hastalıkları,

5. Kimyasal faktörlerden kaynaklanan hastalıklar.

Günümüz toplum şartlarında çalışma şartlarının iyileştirilmesi ile alakalı birçok çalışma yürütülmektedir. Bilhassa kentleşmeyle beraber çalışma hayatı gündelik hayatın en önemli parçasını oluşturur durumdadır. İnsan hakları konusunda verilen önemin artması beraberinde İş Sağlığı ve Güvenliği ile alakalı gerçekleştirilen çalışmaları da hızlandırmıştır. Günümüzde varılan noktada iş kazaları ve meslek hastalıklarından dolayı ortaya çıkan neticeleri onarabilmek yetersiz gelmektedir.

Günümüzde beklenilen durum ise; iş kazalarının ve meslek hastalıklarının minimuma indirilmesi ve meydana geldikten sonra sonuçlarının onarılmasının yerine meydana gelmesine mâni olunabilmesidir. Oluşan bu beklentiler ve gösterilen gayret kişisel kazanımlar sağlamanın yanı sıra toplumsal kazanımlar ve gelişimler içinde oldukça yararlı durumlardır. İş kazaları riskinin her zaman olmasından dolayı bu risklerin minimuma indirilmesi ve meydana gelmesi durumunda minimuma çekmek için kişisel koruyucu donanımlar geliştirilmiştir. Günümüzde de geliştirilen bu kişisel koruyucu donanımlar yaygındır.48

İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili çalışmalarda bir artış yaşanmasına rağmen hala meydana geldiği belirtilmektedir. İş Sağlığı ve Güvenliği kişisel problemlerin yanı sıra toplumsal ve örgütsel problemlerin meydana gelmesine de yol açmaktadır. DSÖ ve ILO tarafından çalışmalarda artışlar yaşanılsa da iş kazaları ve meslek hastalıklarında da artışlar yaşanmaya devam ettiği belirtilmiştir. Bu durum da konu ile alakalı toplumsal ve kişisel bilincin geliştirilmesinin yanı sıra yasal zorunlulukların getirilmesinin gerekli olduğunu gözler önüne sermektedir. Bu çerçevede kurumsal ve kişisel bir problem olduğu kadar toplumsal bir problemi de oluşturan İş Sağlığı ve Güvenliği için ülke hükümetlerine ve devlet kurumlarına düşen önemli sorumluluklar bulunmaktadır.

47 Enver. Sosyal Güvenlik Kurumlarında Tek Çatı Çalışmaları, s.38

48 Demirbilek Sevda, Pazarlıoğlu, Vedat (2007). Türkiye’de İş Kazalarının Oluşumunda Etkili Olan Faktörler: Ampirik Bir Uygulama. Finans Politik & Ekonomik Yorumlar, s.108.

(32)

21 2.4. Sağlık Çalışanı ve Meslek Hastalıkları

Sağlık personelleri sundukları hizmet doğrultusunda beş bölüme ayrılmaktadır.

Aşağıda bu bölümlere ve işlevlerine yer verilmiştir:

 Araştırma çalışanları: Araştırma – geliştirme aşamasında bulunan bilim adamları ve yardımcı personel bu bölümde bulunmaktadır.

 Yönetim işleri çalışanları: Sağlık kurumlarının yönetim işlerini yapan ve yönetim kuruluna destekte bulunan personellerdir. Doktor sekreteri, kayıt işlem memuru ve muhasebe elemanları bu bölüme örnek olarak gösterilebilmektedir.

 Doğrudan hasta ile ilgilenen çalışanlar: Hasta ile yüz yüze iletişime geçen doktorlar, eczacılar, hemşireler, diş hekimleri, eczacılar benzeri meslek mensupları bu bölümde bulunmaktadır.

 Hizmet çalışanları: Sağlık hizmetlerinin yapılmasına yardımcı olan personeller bu bölümü oluşturmaktadır. Bu personeller hastalar ile yüz yüze iletişim kurmadan, genellikle hastayla yüz yüze iletişim kuran ve teknik yardımda bulunan personellere destek olmaktadırlar. Ambulans şoförleri, mutfak elemanları, güvenlik görevlileri, temizlik elemanları benzeri personeller örnek olarak gösterilebilmektedir.

 Teknik destek çalışanları: Hastaların gereksinimlerini gidermek için gerekli olan materyal ve metotların geliştirmesine destek olan sağlık personelleridir. Acil servis teknisyenleri, klinik laboratuvar teknisyenleri ve sağlık kayıt teknisyenleri bu bölümde yer almaktadır.

2.5. Sağlık Kuruluşlarında İş Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Eden Risk ve Tehlikeler

Sağlık kuruluşlarında İş Sağlığı ve Güvenliğini tehdit eden risk ve tehlikeler dört başlıkta değerlendirilmektedir. Bu dört başlık ise aşağıdaki gibidir.

 Ergonomik risk ve tehditler,

 Biyolojik ve kimyasal risk ve tehditler,

 Psikososyal risk ve tehditler,

 Fiziksel risk ve tehditler.

Bütün bu risk ve tehlikeler hem can ve mal güvenliği üzerinde etki yaratmakta hem de iktisadi anlamda kayıplara sebebiyet vermektedir. İş gücü kaybının yanında performans ve verimlilikte de negatif etkileri bulunmaktadır. Bu çerçevede sağlık kuruluşlarında çalışma yerinin güvenilir ve sağlıklı olması için uğraş verilmektedir. Bu

(33)

22

aşamada yararlanılan malzemelerden iş yerinin dekorasyonuna kadar bir hayli duruma dikkat edilmelidir. Böylece sağlıklı bir çalışma yeri meydana getirilebilmektedir.

2.5.1. Biyolojik ve Kimyasal Risk ve Tehditler

Sağlık personelleri, sundukları hizmet doğrultusunda dezenfektan, antibiyotik ve kanser ilacı benzeri birçok kimyasal ile temasta bulunup bu kimyasalların vücuda alınma riski ile karşılaşmaktadırlar. Karşılaşılan bu riskler adına alınabilecek birtakım önlemler bulunmaktadır. Bu önlemlerden başlıca olanlar aşağıdaki gibidir:49

 İş ortamının belirli zaman aralıkları ile havalandırılması,

 Kullanılan kimyasalların uygun olan şartlarda saklanması,

 El temizliğinin sağlanması,

 Çalışma yerinin belirli zaman aralıkları ile temizlenmesi,

 Maske, gözlük, eldiven ve önlük benzeri koruyucu donanımlardan yararlanılması.

Sağlık hizmetleri dahilinde iş ortamındaki risk ve tehditlerin minimuma indirilmesinin yanında hizmet esnasındaki risk ve tehditlerin de minimuma çekilmesi gerekli olmaktadır. Bu çerçevede hem firma sahipleri ve idarecilerine hem de personellerine de düşen rol oldukça önemlidir. Kuşkusuz firma sahipleri ve idarecileri İş Sağlığını ve Güvenliğini maksimuma çıkartmak ile sorumludur. Fakat personellerin de başta kendi sağlıkları ve güvenlikleri olmak üzere harekete geçmeleri gerekli olmaktadır.

2.5.2. Fiziksel Risk ve Tehditler

Sağlık hizmetlerinde fiziksel risk ve tehditler birçok alt başlıkta incelenebilmektedir. İş ortamının ışıklandırması, ısısı ve gürültüsünün neden olduğu birçok risk ve tehdidin bulunmasının yanı sıra nakil sırasında da trafikte ve radyasyon kaynaklı fiziksel risk ve tehditlerde vardır. Sağlık kuruluşlarında genellikle 24 saat kesintisiz olan hizmet sunulmaktadır. Bu kesintisiz hizmet de beraberinde günün farklı zamanlarında farklı ışıklandırma gereksinimini doğurmaktadır. Sağlık sektörünün oldukça riskli olmasının yanı sıra yüksek konsantrasyon ve motivasyonunda olması gereklidir. Bu durumda iş ortamında bulunan ışıklandırmanın personeller için uygun şartlarda olması gerekmektedir. Aynı zamanda ışıklandırmanın çalışanın

49 Özkan Ömer. Hastanede Çalışan Hemşirelerin İş ve Çalışma Ortamı Tehlike ve Riskleri, Risk Algılarının Saptanması, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2005, s.112.

Referanslar

Benzer Belgeler

İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (Hapis) 6098 sayılı Borçlar Kanunu (Tazminatlar) 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık

Araştırmaya katılan sağlık personelinin unvanlarına göre ölçekte yer alan iş kazaları veya meslek hastalıkları ve şikayetler alt boyutundan elde ettikleri puanlar

Yüksek (%52.4) ve orta riskli (%33.3) alanlarda çalışanlarda, şüpheli veya pozitif COVID-19 olan hastalara tedavi uygulayan ve/ veya muayene edenlerde (%66.7), COVID-19

Yeşilköy'ün unutamadıkları en önemli özel­ liklerinden b irin i, adını sahibi olan Rum’dan alan Röne Park olarak belirtiyorlar; “1970’lerde yaz geceleri burada

Çal›ßma ‹zmir’de yer alan üç huzurevinde yürütülmüßtür. Kad›n çal›ßanlar, yaßl›lara hizmet vermenin s›k›nt›lar›ndan anlaml› olarak daha fazla

COVID-19 salgını döneminde COVID-19 tanılı hasta ile teması olan sağlık personellerinin, teması olmayan sağlık personellerine göre kötü uyku kalitesi PUKİ

Pandemi gibi tüm dünyayı etkileyen ölümlere neden olan salgınlarda, toplumun psikososyal, ekonomik ve fiziksel kayıplardan etkilenmesinin yanı sıra; topluma en önde ruhsal

Bu makalede, sıcaklık algılanması ve fizyolojik uyum mekanizmaları, sıcaklık ile ilişki- li meslek hastalıkları, termal risklerin kontrol yön- temleri ve ulusal