RİFAMPİSİNE DİRENÇLİ MYCOBACTERIUM TUBERCULOSIS İZOLATLARININ MIRU-VNTR (MYCOBACTERIAL INTERSPERSED
REPETITIVE UNIT – VARIABLE NUMBER TANDEM REPEAT) YÖNTEMİYLE GENOTİPLENDİRMESİ
GENOTYPING OF RIFAMPIN-RESISTANT MYCOBACTERIUM TUBERCULOSIS ISOLATES BY MYCOBACTERIAL INTERSPERSED REPETITIVE
UNIT – VARIABLE NUMBER TANDEM REPEAT (MIRU-VNTR) ANALYSIS Cengiz ÇAVUŞOĞLU
1, Eylem KARATAŞ
1, İlknur SÖYLER
1ÖZET: Moleküler tiplendirme yöntemlerindeki gelişmeler, tüberküloz epidemiyolojisinin anlaşılmasını kolaylaştırmış, salgınların tanımlanmasına ve hastalığın toplum içinde yayılımının anlaşılmasına yardımcı olmuştur. Son yıllarda, “Mycobacterial interspersed repetitive unit” (MIRU) olarak tanımlanan 12 VNTR (variable-number tandem repeat) lokusunun M.tuberculosis’in tiplendirmesinde yararlı olduğu gösterilmiştir. Bu çalışmada Ege Bölgesi’nde 26 farklı hastadan izole edilen ve IS6110-RFLP paternleri bilinen 26 rifampisine (RİF) dirençli M.tuberculosis izolatı MIRU-VNTR yöntemiyle tiplendirilmiş, elde edilen sonuçlar IS6110-RFLP sonuçları ile karşılaştırılmıştır. Çalışmada, izolatların çoğunda MIRU-VNTR yöntemiyle oluşan kümelerin IS6110-RFLP yöntemiyle oluşan kümelerle uyumlu olduğu saptanmış ve sırasıyla MIRU 16, MIRU 40, MIRU 26, MIRU 10, MIRU 04 ve MIRU 31’in allelik farklılığı ve ayrım gücü en yüksek lokuslar olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak, klasik 12 MIRU-VNTR lokusunun allelik farklılıkları dolayısıyla ayrım güçleri arasında değişiklikler olduğu ve ayrım gücü yüksek olarak bulunan yukarıdaki lokuslara ek olarak allelik farklılığı yüksek diğer bazı lokusların da kullanılmasıyla, bu yöntemin epidemiyolojik çalışmalarda uygulanabilir bir yöntem olabileceği düşüncesine varılmıştır.
Anahtar sözcükler: MIRU-VNTR, IS6110-RFLP, moleküler epidemiyoloji, Mycobacterium tuberculosis.
ABSTRACT: Molecular typing methods have greatly enhanced our understanding on epidemiology of tuberculosis and allowed us to identify outbreaks and intertransmission within populations. Recently, a set of 12 variable-number tandem repeat (VNTR), designated mycobacterial interspersed repetitive units (MIRU), has been described as being useful for the typing of M.tuberculosis. In this study, 26 rifampin (RIF) resistant M.tuberculosis isolates with known IS6110-RFLP patterns obtained from 26 different patients in Aegean Region were typed by MIRU-VNTR and the data were compared with IS6110-RFLP results. The results showed that in most isolates the clustering on the basis of IS6110 RFLP typing and that on the basis of MIRU-VNTR typing were in agreement. It was also determined that the loci including MIRU 16, MIRU 40, MIRU 26, MIRU 10, MIRU 04 and MIRU 31, respectively, have the highest
1
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Bornova, İzmir.
(ilknursoyler@yahoo.com)
Geliş Tarihi: 28.12.2006 Kabul Ediliş Tarihi: 09.03.2007
allelic diversities and discriminatory power. In conclusion, since the discrimination level of conventional MIRU-VNTR including 12 loci might be variable, by the use of additional loci which present high degree of allelic differentiation, this method would be reliable for the epidemiologic studies.
Key words: MIRU-VNTR, IS6110-RFLP, molecular epidemiology, Mycobacterium tuberculosis.
GİRİŞ
Moleküler tiplendirme yöntemlerindeki gelişmeler, tüberkülozun epidemiyolojisinin anlaşılmasını kolaylaştırmış, salgınların tanımlanmasına ve hastalığın toplum içinde yayılımının anlaşılmasına yardımcı olmuştur
1-3. Moleküler tiplendirme yöntemleri epidemiyolojik tüberküloz çalışmalarında, salgınların saptanmasında, reenfeksiyon ve reaktivasyon ayrımında, laboratuvarlardaki çapraz kontaminasyonların gösterilmesinde kullanılmaktadır. Günümüzde kullanılan yöntemler içinde en yüksek ayrım gücüne sahip olanı, IS6110-RFLP (restriction fragment length polymorphism) yöntemidir. Beş ve daha fazla sayıda IS6110 kopya sayısı içeren izolatlarda, IS6110-RFLP referans yöntemdir. Buna karşın bol miktarda genomik DNA gerektirmesi ve emek-yoğun olması, tiplendirmede gecikmelere yol açmakta ve rutin uygulamasını güçleştirmektedir. Ayrıca IS6110 kopya sayısının beşten az olduğu izolatlarda yöntemin ayrım gücü zayıftır
4,5.
DNA amplifikasyonu temelli yöntemler için minimal bir üreme yeterli olduğundan daha kısa süre içinde sonuçlanmaktadırlar. Bu temele dayanan bir yöntem olan spoligotiplendirme ile kısa sürede sonuç alınmasına karşın ayrım gücü IS6110-RFLP’dan daha düşüktür. Bu nedenle tek başına kullanıldığı durumlarda bulaşmanın gösterilmesinde bazı sorunlar yaşanabilmektedir
5,6.
“Variable-number tandem repeat” (VNTR) analizi, bir diğer DNA amplifikasyonu temelli yöntemdir. Son yıllarda “Mycobacterium interspersed repetitive unit”
(MIRU) olarak tanımlanan 12 VNTR lokusunun, M.tuberculosis’in tiplendirmesinde yararlı olduğu gösterilmiştir
7-9. Bu yöntem ile genom içinde dağılmış MIRU lokusları özgül primerlerle amplifiye edilmekte ve oluşan fragmanların uzunlukları değerlendirilerek her bir lokus için ardışık tekrarların sayısı belirlenmektedir. Yapılan çeşitli çalışmalarda MIRU-VNTR’nin ayrım gücünün spoligotiplendirmeden daha iyi olduğu gösterilmiştir
7-9.
Bu çalışmada, Ege Bölgesi’nde farklı hastalardan izole edilen ve IS6110- RFLP paternleri bilinen rifampisine dirençli 26 M.tuberculosis izolatının 12 farklı MIRU lokusundaki tekrar sayılarının değerlendirilerek tiplendirilmesi ve sonuçların IS6110-RFLP sonuçları ile karşılaştırılması amaçlanmıştır.
GEREÇ ve YÖNTEM
M.tuberculosis İzolatları: Çalışmaya alınan rifampisine dirençli 26
M.tuberculosis izolatı, 1999-2001 yılları arasında Ege Bölgesi’nde yaşayan
hastalardan izole edildi. İzolatların birinci seçenek antitüberküloz ilaçlara
duyarlılıkları, IS6110-RFLP paternleri, rifampisin (RİF) ve izoniazid (INH)
genotipleri daha önce belirlenmişti
10-12.
MIRU-VNTR Yöntemi: Bu yöntem; DNA izolasyonu, MIRU lokuslarının amplifikasyonu ve polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) ile elde edilen ürünlerin agaroz jelde yürütülerek değerlendirilmesi olmak üzere üç aşamada yapıldı.
DNA izolasyonu için kaynatma ve sonikasyon yöntemi kullanıldı. PCR amplifikasyonu için MgCl
2konsantrasyonlarında yapılan modifikasyonlar dışında Supply
13tarafından tanımlanan protokol uygulandı. PCR amplifikasyonu için Q solüsyonlu Hotstart Taq DNA polimeraz (Qiagen) kullanıldı. Amplifikasyon döngüsü, 95°C’de 15 dakika, daha sonra 94
0C’de 1 dakika, 59°C’de 1 dakika, 72°C’de 1.5 dakika, toplam 40 döngünün ardından 72°C’de 10 dakika son uzatma aşamasından oluşturuldu. PCR’da kullanılan primerler Tablo I’de, PCR protokolünün özeti ise Tablo II’de gösterildi.
Çalışmada pozitif kontrol olarak M.tuberculosis H37Rv kullanıldı. Amplifiye edilen MIRU lokusları %3’lük Nu-Sieve agaroz (Sigma) jelde 120 V’da 4-5 saat yürütüldü. İzolatlardan elde edilen bant paternleri, M.tuberculosis H37Rv suşunun bant paterni ve moleküler büyüklük göstergesi ile karşılaştırılarak her bir MIRU lokusu için tekrar sayısı saptandı. Allelik farklılık; (h)=1−ΣX
i2{n/(n−1) [n: izolat sayısı, X
i: alleldeki izolat sıklığı] formülüyle hesaplandı
14.
Tablo I: Çalışmada Kullanılan MIRU-VNTR Primerleri
MIRU Lokusları “Forward” Primer “Reverse” Primer
MIRU 02 TGGACTTGCAGCAATGGACCAACT TACTCGGACGCCGGCTCAAAAT
MIRU 04 GCGCGAGAGCCCGAACTGC GCGCAGCAGAAACGCCAGC
MIRU 10 GTTCTTGACCAACTGCAGTCGTCC GCCACCTTGGTGATCAGCTACCT MIRU 16 TCGGTGATCGGGTCCAGTCCAAGTA CCCGTCGTGCAGCCCTGGTAC
MIRU 20 TCGGAGAGATGCCCTTCGAGTTAG GGAGACCGCGACCAGGTACTTGTA
MIRU 23 CTGTCGATGGCCGCAACAAAACG AGCTCAACGGGTTCGCCCTTTTGTC
MIRU 24 CGACCAAGATGTGCAGGAATACAT GGGCGAGTTGAGCTCACAGAA
MIRU 26 TAGGTCTACCGTCGAAATCTGTGAC CATAGGCGACCAGGCGAATAG
MIRU 27 TCGAAAGCCTCTGCGTGCCAGTAA GCGATGTGAGCGTGCCACTCAA
MIRU 31 ACTGATTGGCTTCATACGGCTTTA GTGCCGACGTGGTCTTGAT
MIRU 39 CGCATCGACAAACTGGAGCCAAAC CGGAAACGTCTACGCCCCACACAT
MIRU 40 GGGTTGCTGGATGACAACGTGT GGGTGATCTCGGCGAAATCAGATA
Tablo II. MIRU Lokusları İçin Kullanılan PCR Karışımları (µL)
Karışım 1 2 6 7
Lokuslar 04-26-40 10-16-31 02-23-39 20-24-27
MgCl
2final kons. 3 mM 2.5 mM (2 mM*) 2.5 mM 2.5 mM (1.5 mM*)
H
20 9.1 9.3 9.3 9.3
Buffer 10x 2 2 2 2
Q solüsyonu 5x 4 4 4 4
MgCl
225 mM 1.2 0.8 0.8 0.8
dNTP 5 mM 0.8 0.8 0.8 0.8
Her bir primer 0.4 0.5 0.5 0.5
HotStart DNA polimeraz 0.08 0.08 0.08 0.08
DNA 2 2 2 2
Toplam hacim 20 20 20 20
* Standart protokolde önerilen MgCl
2konsantrasyonları.
BULGULAR
Çalışmada incelenen RİF’e dirençli 26 M.tuberculosis izolatında 18 farklı MIRU paterni saptanmıştır. İzolatlar arasında kümeleşme oranı %45 (26/12), izolat başına averaj sayısı 26/18 (1.44) olarak bulunmuş ve MIRU lokuslarındaki tekrar sayıları değerlendirildiğinde, izolatların sayıları 2-5 arasında değişen dört küme (6, 9; 26, 40; 4, 34, 37; 14, 25, 29, 3, 35) oluşturdukları belirlenmiştir.
İzolatların IS6110-RFLP paternleri incelendiğinde, 6 ve 9 no’lu izolatlar ile 4, 34 ve 37 no’lu izolatların her iki yöntemle de ortak kümeleşme gösterdiği saptanmıştır. MIRU-VNTR ile aynı küme içinde yer alan 14, 25, 29, 3 ve 35 no’lu izolatların ise IS6110-RFLP sonuçları temel alındığında; 14 ve 25 no’lu izolatlar ile 29, 3 ve 35 no’lu izolatların iki ayrı küme oluşturdukları, ayrıca MIRU-VNTR yöntemiyle herhangi bir kümeye girmeyen 30 no’lu izolatın IS6110- RFLP yöntemiyle 29, 3 ve 35 no’lu izolatlar ile aynı küme içinde yer aldığı belirlenmiştir. MIRU-VNTR yöntemiyle ortak kümeyi paylaşan (6, 9; 4, 34, 37;
14, 25, 29, 3, 35) izolatların rpoB ve katG genotiplerinin de ortak olduğu, IS6110-RFLP yöntemiyle 29, 3 ve 35 no’lu izolatlar ile aynı küme içinde yer alan 30 no’lu izolatın ise rpoB genotipinin 14, 25, 29, 3 ve 35 no’lu izolatlardan farklı olduğu belirlenmiştir.
MIRU-VNTR ile aynı küme içinde olduğu belirlenen 26 ve 40 no’lu izolatların IS6110-RFLP ile kümeleşme göstermediği, 15 ve 32 no’lu izolatların ise IS6110- RFLP ile kümeleşme gösterirken MIRU-VNTR ile kümeleşme göstermediği saptanmıştır. 26 ve 40 no’lu izolatların rpoB ve katG genotiplerinin, 15 ve 32 no’lu izolatların ise rpoB genotiplerinin birbirinden farklı olduğu saptanmıştır.
Çalışmada incelenen diğer izolatlar ise hem MIRU hem de IS6110-RFLP yöntemiyle kümeleşme göstermemişlerdir. İzolatların MIRU-VNTR paternleri, rpoB ve katG genotipleri Tablo III’de, MIRU-VNTR ve/veya IS6110-RFLP yöntemi ile ortak kümeleşme gösteren izolatların IS6110-RFLP paternleri Şekil 1’de gösterilmiştir.
Çalışmamızda, allelik farklılığı ve ayrım gücü en yüksek olan lokuslar sırasıyla MIRU 16, MIRU 40, MIRU 26, MIRU 10, MIRU 04 ve MIRU 31 olarak belirlenmiştir (Tablo IV).
TARTIŞMA
Son yıllarda M.tuberculosis’in tiplendirmesinde yaygın olarak kullanılmaya
başlanılan MIRU-VNTR yönteminin rutin epidemiyolojik çalışmalarda
uygulanabileceği bildirilmektedir
14-20. Bizim çalışmamızda RİF’e dirençli 26
M.tuberculosis izolatının 11’inin hem MIRU-VNTR hem de IS6110-RFLP
yöntemiyle kümeleşme göstermediği, beş izolatın (6 ve 9; 4, 34 ve 37) ise
her iki yöntemle de iki ayrı küme içinde yer aldığı belirlenmiş, bu 16 izolatta
MIRU-VNTR sonuçları ile IS6110-RFLP sonuçları arasında tam bir uyum
olduğu saptanmıştır. IS6110-RFLP yöntemiyle aynı küme içinde yer alan 15
ve 32 no’lu izolatların MIRU-VNTR yöntemiyle birbiriyle ilişkisiz suşlar olduğu
saptanmıştır. Ayrıca 15 no’lu izolatın rpoB geninde 526 CAC→GAC, 32 no’lu
izolatta ise 531 TCG→TGG mutasyonu saptanmıştır (Tablo III). Bu iki izolatın
Tablo III. Çalışmada İncelenen Mycobacterium tuberculosis kökenlerinin MIRU-VNTR Sonuçları (n=26)
MIRU Paternleriİzolat No.020410162023242627313940RIF GenotipiINH Genotipi1 4 2 2 5 4 2 5 1 5 3 3 2 3 526 CAC → CGC 315 AGC → ACC 34 2 2 5 4 2 5 1 5 3 3 2 3 526 CAC → CGC 315 AGC → ACC 37 2 2 5 4 2 5 1 5 3 3 2 3 526 CAC → CGC 31 5 A GC → ACC 2 6 2 2 3 1 2 5 1 4 3 3 2 5 531 TCG → TGG WT 9 2 2 3 1 2 5 1 4 3 3 2 5 531 TCG → TGG WT 3 15 3 3 3 2 1 5 1 5 3 2 2 1 526 CAC → GAC 315 AGC → ACC 4 32 2 2 5 1 2 5 1 1 3 3 2 1 531 TCG → TGG 315 AGC → ACC 5 14 2 1 5 1 2 5 1 1 3 3 2 2 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC 25 2 1 5 1 2 5 1 1 3 3 2 2 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC 3 2 1 5 1 2 5 1 1 3 3 2 2 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC 29 2 1 5 1 2 5 1 1 3 3 2 2 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC 35 2 1 5 1 2 5 1 1 3 3 2 2 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC 6 30 2 1 5 1 2 5 1 1 3 3 2 3 522 TCG → T TG 315 AGC → ACC 7 26 2 2 4 1 2 5 1 1 3 3 2 2 526 CAC → TAC 315 AGC → ACC 40 2 2 4 1 2 5 1 1 3 3 2 2 531 TCG → T TG WT 8 43 3 2 3 1 2 5 1 5 3 3 2 2 516 GAC → TAC 315 AGC → ACC 9 19 1 1 3 3 2 5 1 4 3 3 2 3 513 CAA → CCA WT 10 50 2 2 3 1 2 5 1 4 3 3 2 3 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC 11 7 1 2 4 3 2 5 1 5 3 2 2 3 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC 12 24 2 2 5 2 2 5 1 1 3 2 2 2 531 TCG → T TG 315 AGC → ACA 13 8 2 2 4 3 2 5 1 5 3 3 2 2 531 TCG → T TG WT 14 28 2 2 3 0 2 5 1 6 3 3 2 5 533 CTG → CCG WT 15 44 2 2 4 3 2 3 1 5 3 4 2 3 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC 16 27 2 2 4 0 2 5 1 5 3 3 1 3 526 CAC → TGC WT 17 45 2 2 3 0 2 5 1 4 3 2 2 4 516 GAC → GTC WT 18 31 2 2 3 0 2 5 1 4 3 2 2 2 531 TCG → T TG 315 AGC → ACC
Tablo IV. M.tuberculosis İzolatlarının MIRU-VNTR Lokuslarındaki Tekrar Sayıları ve Lokusların Ayrım Güçlerine Göre Sıralanması
Sıra MIRU No.
Tekrar Sayısı
h*
0 1 2 3 4 5 6
1 MIRU 16 4 13 2 4 3 – – 0.671
2 MIRU 40 – 2 11 9 1 3 – 0,668
3 MIRU 26 – 10 – – 6 9 1 0.664
4 MIRU 10 – – – 9 6 11 – 0.634
5 MIRU 04 – 7 18 1 – – – 0.425
6 MIRU 31 – – 5 20 1 – – 0.345
7 MIRU 02 – 2 22 2 – – – 0.244
8 MIRU 20 – 1 25 – – – – 0.037
MIRU 23 – – – 1 – 25 – 0.037
MIRU 39 – 1 25 – – – – 0.037
11 MIRU 24 – 26 – – – – – 0.000
MIRU 27 – – – 26 – – – 0.000
* Allelik farklılık.
Şekil 1. MIRU-VNTR ve/veya IS6110-RFLP yöntemi ile ortak kümeleşme gösteren
izolatların IS6110-RFLP paternleri.
9 kopya sayılı IS6110-RFLP paternleri tekrar incelendiğinde bazı bantların net olmadığı ve yapılan değerlendirmenin kuşkulu olduğu sonucuna varılmıştır (Şekil 1). IS6110-RFLP yönteminde bazen değerlendirmede güçlükler olduğu bildirilmektedir
15,18. Bu bulgular, iki izolatın küme oluşturmadığını, MIRU-VNTR yönteminin sonucunun doğru olduğunu düşündürmektedir.
MIRU-VNTR yöntemiyle aynı küme içinde yer alan 14, 25, 29, 3 ve 35 no’lu izolatların IS6110-RFLP paternleri incelendiğinde 14 ve 25 no’lu suşların 4 kopya sayılı bir küme oluşturduğu, 29, 3, 35 no’lu suşların ise 30 no’lu suşla birlikte 2 kopya sayılı bir küme oluşturduğu belirlenmiştir. 14, 25, 29, 3 ve 35 no’lu izolatlarda rpoB geninde 531 TCG→TTG mutasyonu saptanırken, 30 no’lu izolatta 522 TCG→TTG mutasyonu saptanmıştır. Bu bulgular 14, 25, 29, 3 ve 35 no’lu izolatların iki ayrı küme (14 ve 25; 3, 29 ve 35) oluşturduklarını desteklemektedir. Bu altı izolat değerlendirildiğinde; IS6110-RFLP yönteminin 30 no’lu izolatı yanlış olarak 29, 3 ve 35 no’lu izolatlar ile aynı küme içinde gösterdiği, MIRU-VNTR yönteminin ise 14 ve 25 no’lu izolatların 29, 3 ve 35 no’lu izolatlardan ayrımında yetersiz kaldığı sonucuna varılmıştır. IS6110- RFLP’nin M.tuberculosis’in genotiplendirmesinde altın standart olmasına karşın kopya sayısının beşten az olduğu durumlarda ayrım gücünün yeterli olmadığı bilinmektedir
14-20. Bizim çalışmamızda da IS6110-RFLP yöntemiyle ayrımı yapılmayan izolatın IS6110 kopya sayısının iki olduğu saptanmıştır.
MIRU-VNTR yöntemiyle aynı küme içinde değerlendirilen 26 ve 40 no’lu suşların IS6110-RFLP paternlerinin farklı olduğu saptanmıştır. Bu iki izolatın ayrıca rpoB (526 CAC→TAC ve 531 TCG→TTG) ve katG (315 AGC→ACC ve WT) genotiplerinin de farklı olması, bu izolatların epidemiyolojik olarak ilişkili olmadıklarını göstermektedir.
Yapılan çalışmalarda klasik 12 MIRU-VNTR lokusunun allelik farklılıkları dolayısıyla ayrım güçleri arasında önemli farklılıklar olduğu saptanmıştır
14-18. Belirli bir bölgeden izole edilen kısıtlı sayıda ve yalnız RİF’e dirençli izolatların incelenmesine karşın, çalışmamızda da MIRU-VNTR lokuslarının ayrım güçleri arasında diğer çalışmalarla benzer farklılıklar saptanmış, allelik farklılığı ve ayrım gücü en yüksek olan lokuslar sırasıyla MIRU 16, MIRU 40, MIRU 26, MIRU 10, MIRU 04 ve MIRU 31 olarak belirlenmiştir (Tablo IV ve V). Supply ve arkadaşları
18tarafından yapılan çalışmada, klasik olarak kullanılan MIRU 04, MIRU 26, MIRU 40, MIRU 10, MIRU 16, MIRU 31 lokuslarına Mtub04, ETR C, ETR A, Mtub30, Mtub39, QUB-4156, QUB-11b, Mtub21 ve QUB-26 lokuslarının eklenmesiyle oluşan 15 lokusun kullanılmasının MIRU-VNTR’nin ayrım gücünde önemli artışlar sağladığı, bu lokusların epidemiyolojik çalışmalar için yeterli olduğu bildirilmekte, sözü edilen 15 lokusa ek olarak MIRU 2, MIRU 23, MIRU 39, MIRU 20, MIRU 24, MIRU 27 ve Mtub29 lokuslarının kullanılmasıyla elde edilen toplam 24 lokusun ise filogenetik çalışmalar için kullanılması önerilmektedir.
IS6110-RFLP’nin halen M.tuberculosis’in genotiplendirmesinde altın standart
olmasına karşın, yeni tanımlanan 15 lokusun kullanılmasıyla MIRU-VNTR
yönteminin IS6110-RFLP düzeyinde ayrım gücüne ulaştığı bildirilmektedir
18.
Isı döngü cihazının bulunduğu moleküler tekniklerin uygulanması için minimal koşulların bulunduğu laboratuvarlarda uygulanabilmesi, çalışma için az miktarda DNA’nın yeterli olması, kopya sayısının beşten daha az olduğu durumlarda ayrım gücünün IS6110-RFLP’den daha iyi olması ve sonuçların rakamsal olarak ifade edilmesi MIRU-VNTR’nin IS6110-RFLP’ye üstünlükleridir
15-20. Ayrıca sonuçlar rakamsal olarak ifade edilebildiğinden MIRU-VNTR yöntemi, verilerin merkezi bir veritabanında saklanmasına ve web sitesi aracığıyla paylaşılabilmesine olanak tanımaktadır
15.
Tablo V. 12 MIRU-VNTR Lokusunun Allelik Farklılıkları ve Ayrım Güçlerinin Karşılaştırılması
MIRU No.
Allelik farklılık (h) Chin ve
Jou14 (n:502)
Mazars ve ark15 (n:53)
Sola ve ark16 (n:116)
Sun ve ark17 (n:293)
Supply ve ark18 (n:90)
Supply ve ark18 (n:494)
çalışmaBu (n:26)
MIRU 02 0.084 0.02 0.241 0.20 0.1 0.16 0.244
MIRU 04 0.316 0.35 0.479 0.50 0.55 0.38 0.425
MIRU 10 0.659 0.69 0.617 0.71 0.79 0.74 0.634
MIRU 16 0.309 0.52 0.526 0.31 0.48 0.53 0.671
MIRU 20 0.058 0.29 0.205 0.03 0.2 0.30 0.037
MIRU 23 0.343 0.58 0.656 0.42 0.68 0.65 0.037
MIRU 24 0.199 0.24 0.445 0.35 0.39 0.35 0.000
MIRU 26 0.770 0.67 0.688 0.73 0.72 0.75 0.664
MIRU 27 0.166 0.19 0.124 0.21 0.2 0.25 0.000
MIRU 31 0.702 0.37 0.647 0.64 0.7 0.72 0.345
MIRU 39 0.541 0.34 0.394 0.60 0.41 0.45 0.037
MIRU 40 0.475 0.74 0.797 0.54 0.71 0.73 0.668
Sonuç olarak 15 lokusun kullanıldığı MIRU-VNTR yöntemi epidemiyolojik çalışmalarda kullanılabilir. Bununla birlikte genotiplendirmenin moleküler epidemiyolojinin bileşenlerinden sadece biri olduğu unutulmamalı, epidemiyolojik çalışmalar planlanırken yanıtı aranılan soru iyi sorulmalı, olgu bilgileri ve diğer veriler kaliteli ve standart bir şekilde tutulmalıdır. Ayrıca epidemiyolojik çalışmalardan elde edilen verilerin iyi hazırlanmış bir ulusal veritabanında toplanması çalışma sonuçlarının ülke yararına somut uygulamalara dönüştürülmesi açısından yarar sağlayabilir.
KAYNAKLAR