SSK TEPECIK HAST DERG 1991; 1 (2): 89-100 89
İNCELEME
YAZlLARI
SİNDİJ.tlM:~S:iST~:~t H}AST ALll<LARINDA,,
GİRİŞİM~EL ENDOSK,OPİ . .
. (
- Enine ve Boyırrta:::. . ·
-IL Hepato-pankreatiko""bi.lier sisteriı: (*) ·
INTERYEN'll0NAL.END0SCOPMIN GASTRC)INTESTINALDISORDER ..
- Pros aritfCons..: . .
-Part.;, UiTheHep.atopartcreaticobilia!.ySyst~m.
~ ~ ' ,' < ' ' ' < ,
Ali
MENTEŞ:·sUMMARY
The hepatopancreatobiliary system is su(bjed to controv~rsy i:n irtferventio~al e~dciŞ~o,Ry) inthaHt exhibits proc~dur~swhich comprise the mostbenefidalptı~s anct·othets wliicli*~ay provetpoe· disastrous. Endoscopic sphincterotomy and intervenlfonıil procedtir~s··th~oplgh:
sphinde:ıtotomy seem to be eJfedive both therapeutkally andfdrpalliati()n iri vaTiJJs 'ı.tisea..:
se states. >' ·
(Key .. words: Endoscopy, Interventiönal1lfepatopankreatil<obilier)
ÖZET
Hepatopankreatobilier sistemin giii~imseı endosköpisi çok yararlı veya· felal<et sayılabil~~e~··
sonuçlar vetebilerı fartı~maya açık•bir alandi~. . . · . . .. ·· .·. . ... , . ' .· . .. . · ·· •
Çe~itli hastalıklarda end0skopik sfinkterotomi ve sfinktei yoluyla yapılan giriŞimsel
pru-
sedürleriın. hem tedavi hem de palyasyon d~ğ~ri vardır.
(Anahtar Kelimeler: ErtdÖskopi, Giri~imse~,.Hepatopankreatikofıilyer)
Gel')el C~~ra~lAna~ll!m, pal!
Ege. \)nlversi~ıı.sl Tıp Fakül~esi:35.1 OOiZMiR (Prof. Df• A .. tv)ENT,EŞ)
(*).Btıyazri'ıın'ill<böiümü dergiltii.idn h-ıcı sayısinda yayıril~ninıştı~.
(Menteş, .~,~ ,EiJIJ<;fi9ı:r;ı Si~JEı~~l;;la~IJJ.Iıklarıhda CC3irişimsel Ehdo;skopi Enine ~~;e boyun<ö\: ~f Tııbu.l<;t ıı.inçlirinı~~§lnalı , .. , .
izmır ssı<ıjerJedl< Hası. okırgisJ:\1 (1): 3-11:) ·
J TEPECIK HOSP TURKEY 1991 Vol. 1 No. 2
Hepatopankreatikobilier sistem, sindirim sistemi hastalıklannda endoskopinin hem en yararlı, hem de potansiyel olarak en
sakıncalı giri~imlerini içermek gibi bir
kar~ıtlık sergilemektedir.
Bu sistem hastalıkları içerisinde en önemli ve geni~ yeri safra kesesi ta~ları tut-
maktadır. Çe~itli otopsi serileri insanların%
i'D ile 36 sında safra kesesi ta~ı bulunduğunu göstermektedir (ı). Bu oran, 20 ya~ın altında
% O ile 7.2 arasında deği~irken, 50 ya~
dolayında ortalama % 25 dalayına gelmekte;
bazı Güney Amerika ırklarında oran % 48 in üzerine, hatta 60 ya~ından sonra % 65 !ere yükselebilmektedir. Safra kesesinde ta~ bu- lunan bu popülasyonun ne oranda tedavi
gerektirdiği nerede ise yüzyıldır (2,3)
tartı~ma konusudur. Asemptomatik safra kesesi ta~lı hastaların ı5 - 20 yıl izlenmesi ile
ta~a bağlı mortalite görülmemi~, toplam
semptomatikle~me olasılığının da % ı8 olduğu gösterilmi~tir (4). Safra kesesi
ta~larının doğal seyrinin % 90 dolayında
hastada semptomsuz olacağı, % 7 hastada orta ~iddette, % 3 hastada ise ağır semptom- lar geli~ebileceği bildirilmi~tir (ı). Buna
kar~ılık, elektif hastalarda kolesistektomi ge- ciktikçe daha ilerlemi~ hastalığa bağlı sorun- lar görüldüğü ve tedavi maliyetlerinin de
arttığı öne sürülmü~tür (5).
Tedavi gerektiren safra kesesi ta~larında
standart alternatif kolesistektomidir. Safra kesesi cerrahisi sık yapılan bir giri~im olmasına kar~ılık, pek çok potansiyel zorluk içerir. İlerlemi~ kolelithiazise bağlı olarak;
akut kolesistit, perikolesistik abse, geçirilmi~
akut pankreatit ya da biliobilier fistülizas- yon gibi komplikasyonlu durumlarda anato- mik olu~urnların tanınmasında ve diseksi-
yonlarındaki zorluklar yanısıra, bölge anato- misi de insan bedeninin en deği~ken örnek- lerinden birisini temsil eder. Bu ·anatomik
varyasyonları açıklamak için tek bir kaynak bile (6) yeterli olacaktır: Sağ hepatik arter % 20 vakada sistik kanalın ı cm yakınında
olup, sistik arter ile karışabilir. Hastaların %
ı4 ünde aberan bir sağ hepatik arter kara-
ciğer sağ Iabunun tek arteridir. İnsaı:ıJarın % 25 inde çift sistik arter bulunur; % 10.2 has-
90
tada aksesuar bir sistik arter, % 3.1 hastada aberan sistik arter,% 11.5
hastada ana
he~a-tik arter bifurkasyonundan çıkan bir sistik
arter, % 2.5 hastada gastroduodenal arter- den, daha ender olarak da superior pankrea- tikoduodenal, sağ gastrik, çölyak, superior mezenterik, sağ gastroepiploik arterlerden ve hatta aortdan çıkan bir sistik arter bulu- nur. Vakaların % 4 kadarında sistik arter ko- lesistohepatik üçgenin dı~ından seyreder.
Safra kanallarına gelince ekstrahepatik safra
kanalilarının çok deği~ik dizinimleri
dı~ında, % ı6 hastada eberan safra kanalları
sistik ya da ana hepatik kanala girer. Bunlar genellikle çoğul olup, 2 - 3 mm çapta, gözden kaçabilecek kanallardır. Ayrıca, % 30' a kadar vakada safra kesesi yatağında,
safra kesesi ile ili~kili olan ya da olmayan safra kanalcıkları bulunur. Bunlar belirgin safra peritoniti kaynağı olabilirler. Safra yol-
ları ve ekstrahepatik bilier sistem damarlan-
masındaki bu varyasyonlar o kadar sık ola- bilir ki, kimileri normal anatomik dağılıma
daha seyrek rastlandığını iddia etmektedir- ler (7).
Bütün bu potansiyel zorluklara rağmen
bugün, kolesistektomi sindirim sistemi
giri~imleri içerisinde en emniyetli i~lemdir.
Mortalite oranı aynı kurulu~ta ı932' de 36.623 hastada% 6.6 iken ı952' de 3.439 has- tada % 1.8' e, ı980' de ıı.808 hastada % 1.7' ye, ı989' da ise 10.749 hastada % 0.5' e·
inmi~tir (8). Aynı oran ba~kalarınca da
doğrulanmı~tır (9). Bu oran 50 ya~ın altında
% 0.4, 65 ya~a kadar % ıs tur. Yetmi~ ya~
üzerinde mortalite oranı % 1.3 ile 4.5 arasın
da bildirilmi~tir (8, 9, 10). Seksen ya~ın
üzerinde bildirilen mortalite % 3.2 olmu~tur
(9). Genel morbidite oranı % 4 dolayında
(ll) olup, yurdumuzda özel hekimlikte
yıllardır yapılageldiği gibi, Dünya'da da
artık ı
-
2 günlük bir hospitalizasyon ile hasta taburcu olmaktadır (ı2).Bu gerçekiere kar~ılık bir diğer gerçek de sindirim sistemi hastalıkları arasında alter- natif tedavi arayı~larının en yoğun olduğu hastalığın safra kesesi ta~ı olmasıdır. Şimdi, aklı başında her hekimin kendisine sor-
ması gereken soru şudur:% 0.5 genel mor-
SSK TEPECIK HAST DERG 1991 Vol. 1 No. 2
talite,% Ş;geı:;ıel morbidite ve 2 gün hastan~7i
de yatı~ #e kesin ve mut!ak;tedavi saglanan, bir hasta~ıkta alternatif <arayı~mın .l)cıklıhg~:
nedir? Al<J.ı ba~ında hel<im dü~üne duı;s11n,
cevap bu1ması zor o}acal<hr. Ta ~ki l$oı:ıuya 1
bir ba~l<~ bakı~ .açısı. bulunmasın. Bugüı:ıl
Dünya'dı;ı yakla~ık: t>e~ milyar insan:
ya~amaktadır; .. Ortalama koleJitiazis, oramm.
% 20 kabul ed~rsek, bir milyar ki~ inin .&afta,
kese§lrtd{:!
ta~ buh,ınmaktadır. Bunun".yarısınin .16 yaş al h nüfus oldugımu, kabuL\
ederek.a.talJm, 500.000,00!) ki~i kalır. Bu sayı,. · verilen herhangi bir ap.q;ı ~afra l<esesi ta~ı, ~
bulunabilir insan sayısıd;ır .. Bir kolesist~kto-;
mi maliyetinin ABJQ>tio)ai'\ olarak $ 8.000, oldugunu (5) gözönünde tutarak, bu k~ile:-,
rin kolesistektomi oldu!<ı;;ırı taktirde toplam.
4
x
1012 ABD doları ( dörttrilyon dolar, 1991' Nisan kuru kar~ılıgı. H~ 16 x 1016 TürkLirası) bir pazar degeri oldugu anl;ı~ıhr. i
Safra kesesi ta~ı,Dijnyanınhemen her yerin- • de e~ sıkiılda bulunan,: en 1Jüyük il<i ( digeri böb,- rek ,ta~ı), tek hastalık pazarından biri-, dir. Standart c.er:rahikolesistektomiye alter-.i natif arajyışlan, (l:>enzeri böbrek ta~ındaki i
birçok .haklı sebebin •. aksine), kendilerini ı haklı gö~terehilecek.kısı.tlı sayıda özel du- , ruma çözüm bulma.k. amacı dışında, bu pa- . zardanpay alma.telaşıdır.
Kolesiı:;tektomi alternatifleri arasında : beden dı~ından .~ok da.!gası. ile litotripsi • (ESWL) ve ilaçlc;ır ile til~(çö~ündürülmesine
deginilecek olmamakla birlikte, perkütan bi:- lier ostomi ve bunun, arcıc:ılıgı ile radyolojik,
abiasyonyaklaşımları ile, laparoskopik kole-:
sistektomi üzerinde durulacaktır ..
Akut kolesistitli hastalardC;t seçkin tedavi:- • nin ne olması.gerektigikonusunda tarh~ma-• lar net bir sonuca varmı~ gözük:tllemektedir.
Safra keşesi fonksiyonlarının dinlenıneye;
alındıgıtıbl;li tedavi yal<ıl<l§ıiilf birçok hel<j-:
min terciJ;ıi ,olmaya devarn et:tllel<le birlil<te, i akut kolesistitkomplil<a,şyo:qlarında (an:ıpi:
yem, garı,greı:;ı,. perforas:wm) ;ye ·.tıbbi ..• tedavi ı altında· genel. duruiJlu dii:z;elrneyen haştalar-· da cerrahi. giri~imink<ıçwılrnazbğı yamsıra;.
rutin erk~n ,cerrahi· giri~i'mi · s;:ı.yunan görü~,. ·· · ler. de .·· pulımrnaktadır •. ·. Koleşistel<tominin elektif.~artlarda çok dji~jikmortalitev.e mor-'
91
biditesine kar~ılik, akut kolesiştitte.acil .l<ole:- sistektomi özellikle. 65 y~ın.i,izer.lı1.ci~ki~'Q.;:ı.ı:;.-;
talarda % 5' in üzerinde bir mortaljtexvebe.:.
lirgin olarak :artn:\1~ .bire morpidite ile~
birliktedir (lg). Böyle, yük:sel<. ı:'iske • s$ip
baştalarda cerrahi giri~ime. alteru~tif o1;ıra,k'
perkUtan (transhep;;ı.tik, subhepatik) koles!S-;l tqskopik ostomi (14, 15). ve bıır;;ıdan safra:
ta~ larının çıkarılması(15) ya dcı ba~l<a(r.aciy'"
olojik) girişiml~r (3, 16, 17) dü~iiı:ıi.ilmü~t;ür.; · Akut kolesistitli, yüksek: risk: .. taşı;ıan.ı;
çogunlukla,çok yaşh .U hastada .perl<ütan · transhepatik kolesistostomi, .. y;ıpıldılf;tan
sonra Nd - YAG laserile taşlar parçalan~rak,
bir hasket kcıteter ile çıkarılmıştır,.(J4): B~n:
zer ~ekilde ~le alınanl4hastada,kljnil<ibul::-.
gular 24 - 48 saat içerisif).de gerilemiş, an.cak;
belirgin bir düzelm~ saglanmayan akalk:ölqz • kolesistitli ye safra kesesi•gangreni b:Pl'ı.ı:nan;
bir hasta 24saatiçinde cerrahi·giri~mgerek-'r tirmi~tir (18). Koroner arter hastahgı, akqiger yetmezligi, serebrovasküler hastalık, ans:efa-, lopati gibi ek.agır J;ıastalıklari ve. çök y.üksek•
riskleri bulunarı 22 hastada; perkütanJ~~le:
sistostomi şı;mrası 30 giiı:ılük mör.t;ılite <%
13.6 ve işleine .baglı komplikasyom oranı 0
/o
72 olarak bildirilll)iştir (19). Bu .çalı~mada,yazarlar, aralciırında. kendi v:akalçırmın ·da bulundugu 127 haştada i~lemin.;J:>ı;ı§arı
orammn % 99 olmasına, kar~ılık,. :tnorbiçlite··
nin % · 25 . ve mortalitenin % lO. •OlduğunU
bulmuşlardır (19). Bu .sonuçlc;ır yüks$ r~skli
hastalarda. c:errahi kolesistostomiya cla~ple:-•
s istektominin (8) so:nuçlarından :çok da.ha iyi degildir. Bu, nedenle, pe:ı;kütart·k0ıesist0sto: · mi. ve buradan yapılacak girişimler:iıl;t~k.il bazı hastalarda ek yarar saglayaçagı i:9}<ar edileJilese de, kolesistektominin lam·bi:t: :ab
"fi 1 ·k ... "1·· ··· · · ··~:. ... ···
ternati o ara .. goru. ·uıesı ·ll,lUu,)A;un
degildir.. Sonın, .· yül<&ek riskli ·· JiastaUıı:da
mortalite ve. morbidite ora.nlaıtiruc dü~'ürmeye yönelik tasa:ııımlarınıdahş sonra
koleşistektoif).iye.kar~ıjrutinbir altematif!liı.a
line .. getirilmeye,·. çal:ı~ı:lmasındaduı;ıT:ranshe7c·
patik. l<olesiSt<Ystömiden, sonra .:endQSkop
aramlıgı ile laser litbt;ı;ipsbbildi:ıilrni~tiıı7(17).,
Perkütan kolesistostomi arac~lığıı iHeıen<tos~ı
kopik ta~ çıkarımında'(ls.<>nr-cı,safra: keses~ .veı
·
sistik kanalm .çe~itli, maddel~r; ile ,~16)
ya
.daJ TEPECIK HOSP TURKEY 1991 VoL 1 No. 2
endolüminal bipQ!ar
koagülasyonu ile radyolo\ik
(3) bildirilmektedir. bu çabalar ifU anda cer- rahi kolesistektomiye gerçek bir alternatif
uzak olma k la birlikte, safra
hr (20). Laser ile ile geleneksel
karşılaştı rı Id ığında,
daha yüksek daha uzun
son iki yıl
endos- olduk- Ancak ne de potansiyel olarak bir üstünlük
kolesistektomi kolesistektomi laser kolesistektomi ile
roskopik kolesistektomi üzerine anekdotal
lük te
orta büyük- Özellikle
serllerin
eleştirel değerlendinnesi, standart cerrahi kolesistektomiye oranla laparoskopik ko~
lesistektominin tıbbi risklerini belirgin olarak gösteırmektedir.
Dubois ve arkadaşlan (24), 36 hastadan
oluqarı serilerinde üçte bir hastanın asemp- tomatik safra nedeni ile kolesistektomi- ze edildiğini bildirmektedirler. Hastaların%
10 İqlem sırasında cerrahi kole- sistektomiye geçilmi~tir. Bu oran baqkalan (23,25) tarafından da tekrarlanmaktadıL Bir
92
sonra rotoıni ge-
rekmiştir. Reddick ve Olsen (25) 92 hastadan dokuzunda cerrahi kolesistektomi
sistik kanal
itiraflannda
olarak hastaların % 5 ve % 15 inde alkalen bu
samlarak diseke
sonucun- ancak koledok yara- Hasta dört ay sonra
İki hastada safra kesesi safra sızıntısı sonucu Kole[Jerıtcın tannu~, bu hastalar ERCP ve bilier stent
yerle~tirilerek tedavi hasta ta- burcu edildikten 10
zede
olmu~tur. Yazarlar ayrıca, safra kesesinin beden dı~ına alınması sırasında sıklıkla
fore olarak periton içine safra sızıntısı
SSK TEPECIK HAST DERG 1991 Vol. 1 No. 2
olduğitnu,ta§ parçlıl~rr'Ve sa!ranın subhepa~
Hk aUm yıkanarak ve drene edilerek gideril;,
diğini belirtlllektedirfer: Yazarlatın .laparos- kopik kolesistektofuirtin cerra.hi .• kolesistek- tbmire karşılık "dram,atil<" bir üsilı~lügürtürt olmachğını· .belirtmeledne. (26) kar§ıhk, btı
yontemle elde ohınan. sonuçların g~fl'el inte"
lenmesi &afta yolu yaralanmalarınıh cerrahi
kolesiö'tektonıiye· oxonla 10 ~al· daha•·•fazla
olabilecegini (27) dü§ünatrrfu~~tedif:
.<=;ereiÇ
yazımizri-ı ba§ında ···. 'BelittiTen·. anaton;ıik
özellikler, gerek iselaparoskdpiR kolesistek- tom sırasında ~orunlll olı::ırak. iki boyutlu görü§ açisınm doğıırabileceği sorunfar .nede- ni ile inHaahdoıninal k~nama•kem:plikasyo
nunun da cerhillİ kolesistektoffiiden ·fazla olacaği dfQ~ünülebilir;'Bliifil~J;x\i~ sıdıdan eı:..
lerde ya'pılması Ve ,·yaygtiı'l1:f§inası nalinde ölu§acak •sCıhı.~~ları· kestifn;ı~k ~~r tıeğildir., Bu yörıteinin end1kasybrrsuz .. ~rneliyat otanı
nı . öeiıfgin oiarai< .. art\r~pil~eğl ve.··. ağır komplikC)syonlar ,g~li~niesiri~ yof açabilece:gi:
apaçık. • gözüktnekte(;\ir ... Bu nede.nle .,sağ
duyu, ~afra' kesesi taş:ı:nıiı t~davisi'nirt % 0.5, mortaJite ve. % 5 morbidite ile, semptomatil<
hastada ·c~rrahf kolesistektomi §eklinae kal~
maya deva
n;
etmesi'nlh~klı'kilı:naktatht.Endo~I<opik retr.qgraa···kolahjioparikreato grafinin 't~n11sa't'ba~a'fıla,rmdan sorrta · eJ1dös'- kopik blcirak1Öddi sfinktetiiıe yönelik· giri~
fiimlerin (eridoskopil{J.iapillotorni, sfinkteto-' to mi) ·bit bakıma ;tkaÇırtılmaz oldukları;
söylenebilir. Örteeleri 'Çe~ingeil Dir. ~ekilde'
ba§layail ?u çok.y~'rarlı endoskopik·giri§irri,
btıgün çe~Itlf!1etek y~ygın kuHanılır,'haftfi,
bilier cerrahifı:in vaigeçilinez ·.bir unsuru •
olmi.ı§tm (c:28) ..• Endoskopik · sfinkter,otomi ile:
cerrahi !46ledok ek;;;plol:'ciısyonlarınm o/o . 40
kadarının kaçınılabHeceği belirtilmektedir (10)~ Bu al<lrtda' çok deneyimli merk~zlerdfn yapılan yayınlar. (29), henüz deneyiinietinin ·
sınırh'.olduğl1:evrelerde.·b'He%.79?ola)'inda
tam ba~arı've %.16 dq:Iayında ~ısrnı'bı:iS,<my~ • la koledok ta§larınırl Çıkatılabildiğini göster- mektedir.. Koledok · ta§l:a:rınm · ·. tedavisinde, cerrahi eksplorasyon ile eridoskop ik papillo~.
tomi·· \Te ta§ eı<str~:Ksiyönu kıyaslayan bir
çalı§mada,·ta&,'çı:Kar~a;?:ranınırt'd'!rtahi eks- piorasyonda·%. 79 olmasına: kl:trfiılık, endös-
93'
kopik. giri~imle % 90 olduğıi bildirilli}iştit
• (30). Cerrahi eksplorasy6n sonrasındf kole~
d?kta ta§ .kalarrhastaların% 24' ünd~.t~~ i en, doskop~k p,apillotörrü.ile, çikarıhrkeh~· ei)'dqş,
kopik ~iri~1mlefi~k ~§attıada ba§~rı~izoluı;atı hastalariı;ı anca~%10' urlda l<oled?l<t()tni
$e-
rekini~tir;. cqe'ri kalal1}1astalaröa .);';cl Jafi ı ı<ei\~
diliğinderi'.d(i§In(ݧ'
ya
da eridoskopik"glti::şim'h~krarı,~rfill,ıştı~. ·· .. ·.· . . . ·.·. ·• ·. . • " , . · ·
Cerrahi olai'pk eksplore edilen l<bledok~
larda artc,ı kal?n ,ta§ o~anı · % 5 . ile o/~
20
arasmda tahinln•.··edilm~ktedir (3,1). Buna kar§ılık, kolesistektömiderisönra. semptqma'- tik . olarak. C'~öledo~larında .. ta§ .. · Cıki;uğu dü§ünülen J:tastalarin·bir 1Jö.Iün;ıiintle d~ r~e:.gatif sonuç alınabilmektedir (9). Her. il<iau.:
ruma da ertdciskôpik . çÖzüm .. 'getirileBjlir, i~S3' de11 19711 e kadarrijit aletleri~/~aıia yakın z~ına~larda da flberoptikaletler~~ int- raoperatif J<Bledoko~k.()lfİ, il~}<t5f~dol,<fct 't~ş bırakma· oranı d~§üfülrn~Y~ .·çali§~~fl1i;Jktiictır ..
Operatif koletlq~kopi ·i1~, koleq'pkta .1arfa kalan ta~ oratn.%
o
ile% 3 arasfntthuildirH'-
mekteciir (31). · Fiberoptikk()l~d6~6s~(,)p'ile olgunfa§tnı~T -.tübü kaımh dil~te MliCİiRt~n·sonra gitilerek·.arta kalan.ta§.Y~'·Ha ta§lah);ı çıkarılması' ··mürni<ün olma·ktcldır ~32): .ör~
ratuar ya da P.~stoperatuar ko1ar)]~0graqliar
da. göı'ii\Ehy he( bölgenin ta§ öJar,ak· nit~r~rı:.
~esi yanıltİCı · oUıbileceginderi~ ertdbs~op·i~
kol'anjiografi . ve . gen~kli . js~ ·. ·papillötami aracılığı Üe ta§ı:n Çıkarılması (33),T - · t~bü k.amılırt9an·, girm~ye . orC)rila . dah* ava~tajlı
olabilir.Koleöo~unda art~ l<alarıta§ı. olaYı ol- gularda T "'tübün:ün ivariUıjları:yalhınq~. 9e~
zavahtajları da;ol~bilecegi öı1e sp'riilrn{i~~r (29). Bizim intraoperatif fi~etoptik kol~db:.
koskopi ile deneyirrümiz henüz·smır!1.ol
makla. birlikte,· ~epat()bifiet · ç~rratlide' rutin
kullanımının. geek doğrıi v~ "\kesin . taı·n sağlarrıaktai ·gerek ise koledöldm, fa§taı;ı
te-
ffiizlenrrıesinin . kontrolünde çol<. )fcı·~arli olduğurtti di.l§ii(ıd,tirmektedit. . . . r .
. End<?skqpik sfinkterotomi!tirı sqrı~ıllaı':
da gidetek · yaygınlafian ku1Uıir1irr ·alcın-.
larındem bir tartesi de }<olesistokoleH6ko#tia- zisiihastalatda zorunht bir ko'ledôk eks~l?7 ra,syonundcıri . kaç!flma atitad ;)_ledir.
K'oleaokta ôa ta§ı bulunan· fiastalarin~I<die"
J TEPECIK HOSP TURKEY 1991 Vol. 1 No. 2
sistektomiden hemen önce endoskopik sfinkterotomi \le tedavi edi\me1er\.nin hem mortalite ve morbidite, hem de maliyet
açısından yararlı olduğu gösterilmi~tir
(34,35). Safra kesesi yerinde bırakılan, ancak koledok ta~ı endoskopik sfinkterotomi ve ekstraksiyon ile tedavi edilen hastaların
ancak % 10 kadarı daha sonra kolesistekto- mi gerektirmektedir (36, 37). Birlikte koledo- kotominin mortalite ve morbiditesi, tek
ba~ına kolesistektomiden belirgin yüksek
olduğundan, özellikle yüksek riskli hastalar- da bu politika haklı olabilir.
Yüksek riskli ve koledok ta~ları çok büyük hastalarda koledok eksplorasyonun- dan kaçınınada bir diğer alternatif, koledok- taki ta~ın ampulla vateriye anklave olmasını
önlemek için transduodenal stent ya da en- doprotez yerle~tirilmesidir (38, 39). Bu yöntem hastaların tıkanma sarılığını % 77 ile
% 100 oranında gidermek mümkün olmak-
tadır. Ta~ları ve koledok çapları büyük has- talarda çift stent kullanılabilmekte (39), daha sonra tekrar endoskopik giri~imle ta~lar da, stentler de çıkarılabilmektedir. Şimdiye ka- dar yayınlanan serilerde hastaların 2 yıl ta- kipte genellikle asemptomatik kaldıkları ve
% 50 kadarının kolesistektomi de gerektir-
mediği bildirilmektedir. Bununla birlikte, bu yöntemle birlikte stente bağlı sarılık, stentin duodenuma kayması, perforasyon, stent
tıkanınası gibi komplikasyonlar da bildiril-
mi~tir (38, 39). Benzer ~ekilde, koledok
ta~ları için litotripsi ile ta~ların kırılarak en- doskopik ekstraksiyonu (40) ya da Oddi sfinkterinin perkütan balon dilatasyonun- dan sonra litotripsi ve endoskopik ta~
çıkarımı (41) gibi yöntemler tanımlanmı~tır.
Ancak, çok ya~lı ve çok ağır riskleri olan hastalar dı~ında bu yöntemlerin yaygın ola- rak kullanılmaları beklenmemelidir.
Zor bilier kanal ta~larının ba~ında herhal- de intrahepatik safra ta~larını saymak gere- kir. lntrahepatik ta~ların % 35 inde aynı za- manda büyük safra kanallarında darlık, % 40 kadarında da safra kesesi ta~ı bulunması
nedeni ile endoskopik giri~im yöntemlerinin birincil seçenek olup olmamaları tartı~malı
dır (42). Elektrohidrolik litotripsi ve koledo-
94
koskopik litotomi ile intrahepatik safra ta~ı
ek<&tta<&iyGnu taüf
edilmi~(4.2
14.3) \<se de, het
zaman ba~arılı degildir (43). Buna karqılık bazı ta~lar basitçe tutulup çıkarılabilecekleri
gibi, ta~ın bulunduğu segment atrofik ya da striktürler bir segment ya da loba sınırlı ise rezeksiyon cerrahisi de önerilmektedir (42).
lntrahepatik safra ta~ları için henüz ba~arı oranı çok yüksek, standart bir yöntemden söz etmek olanağı yoktur.
Hepatobilier cerrahide deneyimli cerrah- lar temiz ve ilkelerine sadık kalarak yapılan
bilier cerrahinin yüz güldürücü sonuçları yanında, koroplikasyon görülen hastalarda
sorunların nasıl ard arda ve artan bir
ağırlıkla geli~tiğini iyi bilirler. Postoperatif bilier striktür ve safra fistülleri bu sorunla-
rın en önemlilerini olu~tururlar. Kolesistek- tomi sonrası sistik kanal kaçaklarında (44) ve ısrarlı safra fistüllerinde (45) endoskopik stent yerle~tirilmesi çok ba~arılı sonuçlar vermektedir. Sistik kanal kaçaklarında, de- fektin bulunduğu bölgedeki akımı azaltarak dekompresyon cerrahi giri~im olasılığını azaltmaktadır (44). Safra fistüllerinin ise % 70 kadarı endoskopik stent konulduktan sonra hızla kapanmaktadır (45). Bu yöntem- de ba~arısızlık nedenleri stentin yaralı kana- la konmamı~ olması, distalde darlık olması,
defektin çok geni~ olması olarak sayılmakta
dır. Yüksekte, tam oklüzyon yapmı~ ve u- zun segment tutan bilier strikti.irlerde cerra- hi giri~im tercih edilecek olmakla birlikte,
kısa segment striktürlerde de endoskopik
giri~im daha ba~arılı olabilir. Striktürün en- doskopik balon dilatasyonundan sonra en- doprotez yerle~tirilmesi ile, belirgin bir mor- talite ve morbidite olmaksızın, % 88
oranında ba~arı sağlandığı ve ortalama dört
yıl takip sonrasında nüks görülmediği bildi-
rilmi~tir ( 46).
Postkolesistektomi sendromu küçük bir gurup hastada da olsa, sorun yaratabilmek- tedir. Kolesistektomiden sonra koledok ba-
sıncı belirgin olarak artmaktadır (47). Bu ba-
sınç artı~ı, çok kesin olmamakla birlikte bazı
hastalarda postkolesistektomi ağrısından so- rumlu tutulmaktadır (48). Kolesistektomi- den sonra Oddi sfinkteri disfonksiyonu ne-
SSK TEPECIK HAST DERG 1991 Vol. 1 No. 2
deni ile ağrı yakınması olduğu düşünülen
hastalardan, bazalsfinkter basınçları yüksek
olanların Wo 94' ünün koledoktart.safra dtt:!r najında bir gecikme oldüğtr bulunmtı.ş veb{t hastalara ertdoskopik··.sfinkterotortii' •uygü+
lanmıştır ( 48)•. Bu haStalarda sfirlkteratôrrtiF nin yaran oladığı düşü~ülebilir :çilnkü;hif
başka çalışmada, endoskopik sfinkterotoini- den al tr hafta sonra .sfinktet orifisi· g~niş bir şekilde açık olan hastalafda•koledok basırtöl nin sıfı.r olduğu gösterilmiştir (49}. ·~yni
çalışmada, u~ak bir sfinkter bile kalsa sfi:cıkt
tet fortksiyonlarınıiı !:}Ormal bi e· şekild~
devamettiğinin göstetilrrtiS, olmasıyanısıra~
bu residitel fonksiyonlin eridosko:pik sfiiı.kte, rotorrtiye oranla> .cerrahi' sfinkterotorruder}
sonra daha yükSek bit ·oranda· bu:lünrrtakta
oluştt•(47:) endoskopik sfinkterotomiyi4ereill ettirmektedir. Postkolesistektofrii ·b ili er •ağrı~
normat manometreü ·.· hastalarda ( ·"sMm~·
' ' ' ' ' l." . • . , • ' ·_. i
sfinkterotorrti ve endoskopik sfirtkter9toı:rıi~ ·
deneşitoranda yararlanırken, başlangıç ko~
ledok basıncı yuksek olanlarda ertdös:kopik sfiqkterotomiden ·ı :fıl"sonrar basitnem lial~
yüksek >olmasına ı·ağmen belirgin olat:a~
düzelmi§tir (48). Bwbulgular Çelişik ydrutnt.
lara açık olmakla birH:kte; .· kolesistektoifU
sonrası ağrıları· olan yükseksfiri:kte'F•ba'Sıt):qH · hastalarda endoskopiksfinkterotomlnin be+
lirgin bir yararı olabileceğini di.iŞündiirmek.;.
tedir: · ·· ·· · · ... , : Karaciger hidatik kistlerinin 'en belitgi~
komplikasyonlarından · ·bit ··tanesi' kisti:hy
komşu. olduğu birsa(ra kanalrnın düvarmt
basınç rı.ekrozu ile :ortadan kcHdı:rip;c on'*
açılmasıdır: Sonuçta tı:kartrrta S'<ü:ıhği' kliı:ti:ği~
hatta akut· pankreatib{50} g@rüleİ:>ilif .. ;'Belir+ . gin irttraöilie.r. rüptür
'v-Er
kolanjif 'olası.ll!?;fiwl.:% 20'. nin üzetindebitstklık,göstefebilec<:>ği?' bildirilmiştir(51); Belirgin.· ihtrabili~trüpftiir··
göste!ieiııhastalarda' E~Ç:Po hetnta(lf; fıenFd~
tedavi açısındanyararn. olmaktadir ı($~;;ı5$)!;
Cerrahi :girişim ısdr:\:rasiı:tda koled®khr 11fi1!t+'
tufrrtuş • Ve~iküllerhıı el1dl'jskop aracrllğP·il~
balon , kateter le. çikarıld:ı:ğı vcikalar bildiril't · mişti:r{5:4, 55).: Yine~~·!ile'ri detecec&e. sisteriıik•
sorunları olup, cerrahi giriş-im•için uygün•oı+
m ayan·· intrabilier •rüphirlü · hasta:İardtı daı tıkanma. sarılığıni bit s:ure iqin de olsa giae"ı
rebilmek amacı ile endoskopik :v:ezikülekto'- mi denenebilir (54). Karaciğer hidatikkistle-c rinde ·ERCP''nin'roliinii Magistrell V:e'1i'kaL'.
da ş lan (53}' daha;' aytintılı . 'Olarak .. İFı.ce}ell mişlerdir. Bu çalışmada, kistin
.,safra
yollarırta ... · bası.sı, safra • yona:ııf/ .ife • \kiiÇi.ik ilişkileri ve belirgin safra yoluı.r'üptürü4 ayh
ayrı gösterilebilmiştir.• :Ancak~tkıli}ük bi.,ilgu~
ları ile biller rüptür·düş~i.ileh ll'nastaqa·
ERCP bu· tarz bir komplikasyoıı: g~liŞhğifli düşündürmezken, bunların beşinde e~rrah1ı girişim sırasın1a 'safra y0lü.ili~kisi ·gôslerilF:
mesi · sonuçlara ku~kü dü~ürritektetlit '.(top~
lam % 17 yanlış negatif~·. B11•hıakıfmCla~, irik rabili er rüptür. d(işiinüleh hastala'rda c~daıü gir i~ im ve •çok .titiz cerrahieksplörasy~tt Raoı.:
ratiğer hidatik kistlerinin seçkin'ted~H.aıter1:
natifi olmaya d~vamedecektir. Bunüi::Yla·l;>i'r.:•
likte · cerrahi girişim sortraso k()'led6'kta kalmış olabilea~k tekküçÜkkistler iÇirt ye~i
den girişimyerine ~ndoskopik sfiiıkter&;ton!li;
ve· balonla .· çı'Karım yeğ hitulabilit·>'l<~rqHğ~f kistleri ile· safra •kanallari' ahsndlı!ıki·i'liş'\<iyi araştır mak amacı ile. intraöperatJ.fıfibeh~ptrll endoskopiden de •yararlanmak •olas1Q.ıi.:.B~ .·
konuda tasarhıiımış bir çalişma (Metile~?
Ege ÜniversitesiTıp · FakültesiGeneT@errilhi Kliniğinde, halen yürütülmekt~di~ı·· ·· . ·.. . . . · Akut pankreatitiri etiyolojisi:rtCie!GJ .
efi'
önemli nedenlerElen bir tanesinirtı safra'€ko;_
ledok) taşlatt olcltrğu iyi bllmrrieİ<ı.tetli~.~~kUF pankreatit için acil cerrahi;gidşifr:vsıfasırida·
koledok taşları: bi.ılunrlla insidensi'~o·~()D'.ıd üzerinde iken;· .. bu oran akut ı pankreatif geçirildikten bir sür~·sorirc'i yapı'la~·,eksplöf rasyonlardayarrdart.fazia az.a•ıma~tawi'.'(56):
Buna benzer··pekçok veri, b ili er
kekertli
~;kt~t pankreatitin tedavisinde btrta§lafınortı;ıÇlJin kMdırılmasınırt pankreatit atağmıtı' yati§1Ua!-sını sağlayabi1eceğini · diişün~üfme~~~~:Hrt Akut,safra''lfaşf pankteatilli ~2:1 hıfs~aqa yapılan kı:yaslamah 'bif çalışrrta··(57)r'hafif pankreatitli vakalarcia. g~Ieneks~t teelayi ·.ile;
e~doskopil sfirlktetptbmi. y~prl~n·:ıli:ıs~~!~t
ara~iitda·:s()n~çlar~<Yçismdahbelit'g~·,bit''fatlk(
bulunmarirakiaA'ıiflikte,.ağır·'viııf<:c\ıaftla';g~lJ::··
neksel {tıbbi). teetavi·'ile'%. 28'ölatv-ps~~~l<fs~'
gelişiminin endoskopik sfinterotorht·''f~Pi-'
lartlarda%12' ye,% 42'ölan sisteijni:ı<;ı<bfu.p-
, , { :,:>r:.:t ~ Fı~':i(,:,.
J TEPECIK HOSP TURKEY 1991 Vol. 1 No. 2
likasyon oranının% 12' ye,% 17 olan morta- litenin ise 'Yo 4' e dü~ürülebildiğini göster- Endoskopik giri:cıim akut pankreatitinen
sık komplikasyonlarından de
yer bulmaktadır. Yedi ile cm arasında
psödokistleri olan hastalarda Cremer ve arkada~lan (58), 7 hastada kistogastrosto-
2 hastada ise ile enelos-
kopik kistoenterostomi Tüm
hastalarda kistler üst sindirim
kanalı obstrüksiyonu bulguları olan hasta- larda bu 12 saat içinde
tur. Bu yöntemle ana pankreas kanalı içinde bulunan bir hastada ta~ basket ile
çı karılmı~tı r.
Kronik pankreatitte cerrahi giri~im endi-
kasyorılannın en önemlisi ağrıdır (59). Bu pankreas ba::ıına lokalize kronik ilti- hap pankreatikoduodenektomi (60) ya-
pılmakta ve iyi son vermektedi
ilke olarak tek bir benin bir
hastalıkta bu denli geni~ cerrahi, en azından
Nitekim kronik bilier kanal
sınır lı operatif
)o Bu çerçeve içinde, en- doskopik k sfinkterotominin (62) kronik pankreatitli 21 hastanın 19' unda
ağnyı gidermi~ olması olumlu bir katkı
dır. İ~lem sırasında üç hastada pankreas
ta~larımn basket ile olması,
hastada is rm sfinkterotomiden son- ra kendiliğinden bağırsağa yanısı
ra, iki hastada da pankreas kanalının endos- kopik stent yerie~tirilmi~ olması kronik
parıkreatitte endoskopik giri~imlerin
siyel yararlarıını sergilemektedir.
Vateri adenomu genellikle cer- ile tedavi edilen premalin bir lezyondur. Bununla lokal eksizyon
sonrası adenom rıüksü oldukça sıktır. Bu tür nükslerde, malinite biyopsi ile ekarte edildikten sonra, endoskopik diater- mik fulgurasyon (63) bir alternatif olu::ıtur
maktadır.
Hepatopankreatikobilier sistemde geli-
::ıen malin lezyon!arm çoğunluğu, son 10 - 15 yılda bu alanda ortaya çıkan bütün
96
tanısal ileriemelere rağmen hala tanı konul-
duğu sırada küratif cerrahi tedavinin sınırla
ya da a~an bir evrede bulunur- u hastaların ancak 'Ya kanserli hastaların 'Yc, 10
sırada potansiyel ola- rak cerrahi tedaviden yararlanabilirken, safra kesesi kanserleri için oran daha da
Geri kalan hastalarda etkin yasyon pruritis, sarılık ve ağnyı
(65) hastanın, malinitenin doğal
lenen faktörler ile erken ölümü
gri~imler; bu ~ekilde ister düz ya da
kıvnk (68), ister geni:cıleyen metalik stent- ler (69) ile olsun, cerrahi
yöntemlerine daha zengin bir çe:cıitliliği
İnoperabl distal safra perkl.itan transhepatik
perkütan stent yerle~tirilmesi, az
tada hemobilia önemli bir
olmadan, eksternal safra dre- (70). malini te nedeni ile terminal. hastalarda, kolesistoje- junostomi alternatifi olarak kole- sistostomi bildirilmi:cıtir Peri ampuller karsinam için cerrahi kolesistojejunostoml- den sonra malinitenin ilerleyerek sistik
kanalı aldığı hastalarda tekrarlayan
sardığı gidermeele endoskopik endoprotez
yerle~tirilmesi (65), tekrar cerrahi giri~im gereğini ortadan kaldırmaktadır. Perkütan
SSK TEPECIK HAST DERG 1991 Vol. 1 No. 2
yerle~ tirilen transhepatik b ili er drenaj. ka te~
terinin endoskopikperkütan gastrostdmika~
te teri ile biri e~ tirilmesi ile . (71) •· fonksiyone~
bir. bilioenterik by .: pass. şaglannu~ . olmakı
ta dır. Per~iitan endosk()pik gastrostotyıicle~
geçirilen bilier drerıaj. kateteri il~ eksterna~
safra drenajı sağlanırken, aynı kate,terde!1l intralüminalradyasyontedavisi için de ya'-
rarlanılabihnektedir (72); Endoskopik bilier stentler içindeil yerle~tirilen .iridh:ı.rn :: . 192 implantlan 55 - 3l,ay arasında, ortalarncı
lOS ay ôrnür saglayatak (73) bir p1:1lyasyo!1l alternatifi olu~tvrmaktadır. Benzer ~ekilde pet kütam transheP,a.fil<< kb}anjioskopi. ar.aplı
1
ğı ilefaser koagülasyon tıygulaması dabildit
rilmiştir (74).. ·· ·
Sinidirim sistemi hastalıklarında girişim}
sel endoskopinin ayrıntılı olarak incelendiğ~
bu yazı dizisinde, dikkatlis okuyucu önerilen ya da uygulanan endoskopik cerdı.hirtiri zen.L gin · çe~i'tlil~ğindelpek çok alterrtatifih gqrü;
nürdeki yararları.Y~rıp;ıcta,·sakı.ı;ıca v~ .h?tt~
zararla.rı. olabildiğini g'ôzden kaçırmı~ ola;
maz. Giri~imşel endos).<opinirı en önemli katkıyı Sf1ğladığı.üÇ ~onurrıd<ın; sirı.dirim sis~
temi kanarnalarınd.a,. ·• kanamanın erı,dosko.:.
pik skleroterapi ile etkin kontrolünden. son;
ra, özellikle özofagus ·varislerinde kalıCı ve uzun sureli pörtosistemi:kdekömpresyonu11
gereği; kolonoskopik polipektömi sırasınd~
sap invazyonu olan kanserlerde kole~toıni zorunluluğu; ve. endqsl<{:pi~. sfinkterotomi.i.
nin h~menhemen her ,eJ1dikasyo11dGı cerrahi giri~irn ile iç içe gidişi bl\ terapöHk Gırcıç .il~
sindirim sistemi cerrahisinin .ne kada~
bağıntılı olduğumı.. yeterinc~ 'sergilemekte-' dir. Yaratılan bütün'satisasyona, bütünrmai gazin ve moda spekülasyonlarına . rağmen sıraladığımızı üç i~lem thşırtdaki endosı<üd pik girişililler,, tek fel( bireylerd~ ztıınan zaman 'sagladıkları ckaWılara kar~ın kl~ı~s~ı çözüm ü,retmekten) cıç.ıkça,. çol$ uzak'lJiıltuı'.:
maktadıdar.
Bu
ç,erçeve içinde. bil,e, giri%mJ sel .. el)dG>skopinin .. gastroenterologlaııca mı~gastrointestinalcerrahlarca.mı yapılması gei
rektiğini tartı~manın ne bir anlamı, ne de
haklılığı vardır. Tersine, açıkça görülen~
gastroenteroloji ve gastrointestinal cerrahi-;
nin ne kadar iç içe girmi~ ve daha da girecek
olu~udur. Konuya benzer 'bakı~ açıları ile
yakla~arak aynı yargıyı gastiomtestinal rad- yologlara,1 patologlara, sitologlara '\71:>':; de
yansıtınak hiç zor değilqir. ÇaströerıterqlojiL
nin invazi~l~şl11esi ~e cerralı,ide fi.i}'ok)jt~ ve fizyopatölojik ilkelere daha büyük bihsa9a;
kat gösterme eğilirrıininağırlık.l<azarünası
20. Yüzyıl!. ın son çe)'reğini.ıgtls,iletrıek.c:lı~~n-,
da, 21. Yüzyıl' a da damgasını vuracak bir
ağırlık ta~ımaktadır. Girişiınsek ertdoskopi yapan ·çağda~ gastroenterologtı:rr ce.rral\~riir1
temel felsefesini ve ilkelerini uygulam~sına yansıfrmisı ne kadar zorunlultık i~e; çag~a~
gastrointestinal cerrahın d~ gastrointeşt1.Qal ve. giri§imselel)qoskopiyi b\lmesi' ~~.uygula~
ması da o !<adar zorunlulüİçtu:r ... ~en,.bl.ı.zo:
runluluğun gastroenterolog Üe gastrointesti:- nal cerrahı karşı karşıya . bir rekabete değil,
tek bir disiplinde1 tek bir ortaklığa getitıerek
21. Yüzyıl' da tıbbi r~bôlüm-binii'de farkh'la~'
tıracağına, bütün kalbimleirlaniyorum. ·
KAYNAKLAR
t.Boııchier IAD. Gallstaties: jO~matiP13 ~nc{J!qid~;
miology, In: Surgery of the Livı?r a~fl. B,iliqiy, trırc.t
, .LH Blıııngqrt(Editor), Ediı1bıJrgli, Clıuı;cliiit Liviıig:
storıe: 1988; 503~16. . •· . .·. .. . ·. · ' ·. .·
2. Besten LD. /ı.s,yınpto,n1q,tic (?fJll~toneş, fn:
s'ij!:T
gerıJof.tne r:iver a~d [Jtltaf;yJract,.LHBlılmgarf ··
(Edftor ), · Edinbıirgh; Chiı~ch[ll. Limıi.gstone; 7988;
525-9. . . . . .. . · ....
3 .. Marti.n EC. G~trajdr~W;n. Ci,pÇeş.the g~llkl~d~
der haveÇJ jı~tyı;e?,,Radi~logy 1,9B9;J70:.g~9-~p .. ·
4: Cr~Cif.WA; Ran~o1wffDF. Tfıeilati<ralHiştoiy
of. şileni gplJ$toıı'es: . tfie inız·~~rıt galfştoıu/is ,npt
a
ınyth. N Eiı'gt JM~d;'ı982; 307: 798~soo: · • ·.·.
5. Diett;iph NA;Cacipppq JC, Daıı,is.R[J. Tke va_.
nishing elective .cbôl~eysf~ct~1tlY, Areh .Siır& .. lŞ!f8;
12.3: 810-3. . •·· ' > ·. ·.. • • . . ···••· , • I O\ )
.·. 6:
si&ındlilaklsJE; . Gr~ys'W, ..
Rqı~~JS ..
:J3~ıtCf:i:!f tra.ct. [n: A.ttatomffal Co11,!plip,atif!1i~.}n, {J!f!1c'eralSurgeryf!,Netiı '( c;;k:.J,rfc(;~(IW;};l;ill;.J;983;,r25~~f;.,.; , · 7 .. f!orth'qver JMA;TeröJd&che.]. .. A:pt?lil?fl swgi- cııl A11atoır!y' qjJ;he BiıiıJry •. tre~,' ·
{+:
17j~·
~~rı~~MTra.ct, LH Blıırftgart (Ed), Edıııburgh: Churchılf Lı~
vingstone; 1982: 1-6.
8. McSherry CK Cholecystectomy: The Gold Standart, Am J Sıırg, 1989; 158:174-8. ,.
J TEPECIK HOSP TURKEY 1991 Vol. 1 No. 2
9. Gmıey JB, Johnson Jr. PA, Prillnmmı PE.
McSwni11 GR. Clıolecystcctomy: elinieni experience with n large series, Am J Sıırg, 1986; 151: 352-7.
10. lruin TT, Anıstei11 PM. Mmwgement of
synıptomntic gnllsto11es in the c/derly, Brit J Sıırg,
1988; 75: 1163-5.
11. Ama/d DJ, Zolli11ger RW, Bnrtlett RM.
28.621 Clıo/ccystectonıies İlı 0/ıio, Am J Sıırg, 1970;
119: 714-7.
12. Hall RC. Slıort surgicnl stny: Two lıospitnl
dnys for clıolecystectonıy, Am
J
Sıırg, 1987; 154:510- 4.13. Gliednımı ML, Wilk PJ. T/ıe present status of bilinry tract surgery, Ann Sıırg, 1985; 17: 69-124.
14. lıwi K Nnkazmıın S, Naito Y, Kimoto E, Y nnıao K. No11surgicnl treatment of clıolccystolit/ıinsis uıith percutaneous traııslıepntic c/ıolecystoscopy, Am J
Gastroenterol, 1988; 83: 1124-7.
15. Cope C. Percutmıeous sublıepntic clıolecystos
tonıy w it/ı renıovalıle mıclıor, AJR, 1988; 151: 1129- 32.
16. Editorinl. Cnn the newer interl'entioııal proce- dures replnce clıolecystectonıy for clıolecystolitlıiasis, Radiologı;, 1988; 167:275-9.
17. Wenk H, Thomas S, Selınıeller N, et al. Percu-
tmıeous transhepatic cholecysto-litlıotripsy, Endosco- py, 1989; 21:221-2.
18. Vogelzang RL, Nemcek AA. Percutaneous
clıolecystostonıy: Dingııostic and therapeutic efficncy,
Radiologı;, 1988; 168: 29-34.
19. Werlıel GB, Nalırwold DL, Joe/ıl RJ, et al. Per-
cutaııeous clıolecystostonıy in the diagnosis nııd treat- ment of ncute clıolecystitis in the lıiglı risk patieııt,
Arch Surg, 1989; 124: 782-5.
20. Mentges B, Bues C, Melzer A, et al. Techııique
and results of lapnroscopic cholecystectonıy (Alıs
tmct), Hepatogastroenterol, 1990; 37(Suppl 2): A3.
21. Steger AC, Moore KM, Him N. Contact lnser or comıeııtional c/ıolecystectonıy: a coııtrolled trial,.
Brit
J
Surg, 1988; 75:223-5.22. Lucimıo AA. Maier DB, Koclı EI, et al. A.
conıpemtizıe study of postopemtive adhesions fo/lo- wiııg laser surgery by lapnroscopy versus laparotomy
iıı tlıe rnlılıit model, Obstet Gynecol, 1989; 74: 220- 4.
23. Udwadia TE. Laparoscopic cfıolecystectomy is n feasible, safe mıd compnte surgically, greatly lıeııefi
cial ecoııonıicnlly (Alıstmct), Hepatogastroenterol, 1990; 37 (Suppl 2): A3.
24. Dubois F, Icard P, Berthelot C, Lemrd H. Coe- lioscopic cholecystectomy,Ann Sıtrg, 1990; 211: 60-2.
25. Reddick EJ, Olsen DO. Outpatieııt laparosco- pic laser clıolecystectonıy, Am J Sıırg, 1990; 160: 485-
98
7.
26. Peters JH, Ellison EC, Imıes JT, et al. Safety and etficncy of lnpnroscopic c/ıolecystectonıy, Ann Surg, 1991; 231:3-12.
27. Canıeroıı JL, Gadacz TR. Lnparoscopic chole-
cystectonıy (Editorinl), Ann Surg, 1991; 213: 1-2.
28. Cnrr-Locke DL. Eııdoscopic Appronclıes, In:
Surgen; of tlıe Liver and Biliary Tract, LH Blunı
gart (Ed) Ediııburglı: Clıurcfıill Liııiııgstoııe; 1988:
587-601.
29. Çnvuşoğlu H, Yönetçi N, Böliikoğlu MA, Os-
maııoğlu N. Endoskopik pnpillotomi lmlgulnrınıız (32 olgu), Ulusal Cerrahi Dergisi, 1988; 4: 37-42.
30. Miller JS, Fergusoıı CM. Current manage-
nıe/lt of clıoledoclıolitlıinsis, Am Surg, 1990; 56: 66- 70.
31. Berci C, Morgeıısterıı L, Paz-Partloıc M. Int- raopemtive and postoperatire biliary eııdoscopy, Am Surg, 1989; 55:267-72.
32. Wiemaıı TJ, Carey TS, S/ıively E. Postoperati- ve percutmıeous choledoscopy Am Surg, 1989; 55:
97-9.
33. Hinıal HS. Retaiııed commoıı bile duct stones, Am Surg, 1989; 55:582-4.
34. Stiegmnnıı CV, Penrlrnan NW, Gojj"JS, et al.
Endoscopic cholaııgiography and stoııe renıozıal prior to clıolecystomy, Arclı Sıırg, 1989; 124: 787-90.
35. Duroıı JJ, Roux JM, Imbaud P, et al. Biliaı·y litlıiasis iıı tlıe over seventyJive age group: n ııew the- rapeutic strategy, Brit J Sıırg, 1987; 74:848-9.
36. Zimmon DS. Alternatives to cholecystectomy and conımon duct exploration (Editorial), Am
J
Gast- roenterol, 1988; 83: 1272-3.37. Siegel JH, Snfrany L, Beıı-Zvi JS,et al. Duode- noscopic sphincterotonıy in pntients witlı galllıladders
in situ: Report of a series of 1272 patie11ts, Am
J
Gastroenterol, 1988; 83: 1255-8.
38. Soomers Af, Nagengast FM, Yap SH. Endos- copic plncemeııt of biliary eııdoprostlıesis in patients
witlı endoscopically ımextrnctalıle coııımon bile duct stones, Endoscopy, 1990; 22:24-6.
39. Foutc/ı PG, Jarlmı J, Saııowski RA. Endoscopic
placenıent of biliary stents for treatment of higlı risk geriatric patients wit/ı comman duct stones, Anı
J
Gastroenterol, 1989; 84:527-9.
40. Welıer J, Esser M, Riemann JF. Successful pie- zoelectric litlıotripsy of n canınımı bile du ct stone, En- doscopy, 1989; 21: 145-7.
41. Groeıı JN, Lock MTWT, Lameris JS, et al. Re- moml of comman bile duct stones lıy tlıe canıbination
of percutaııeous balloon dilatation and extrncorporeal
slıock wave litlıotripsy, Gastroenterology, 1989; 97:
202-6.
SSK TEPECIK HAST DERG 1-99.1 Vot 1 Nö. 2
42. Clıoi TK. Iııtralıepatic stones, Brit J Surg, 1989; 76:213-4.
43. Yoshirnofo H,Ikedn S, Tannka M;ettıl. Chole- doscopic,electrohydrnuliclitltofrips'y and lithotomy for i
stoııes inthp.commoıı biledu ct; irztrnhepntit. ducts and.
gallbladder; Ann Surg, 1989; 210:576-82: ·. · 44. Jnnardlıanrm R, Brodriıerkel GJ, TurowsJ..:i P; et al. Endoscopic retrogriıde cholaııgiopaııcr.eatography
in the diagnosis and ınanngement of postclıolecystecto-•
my cystic duct leaks, Anı] Gastroenterol, 1986; 81:!
474-6.
45. Ponclıon T, Gallez JF, Vnlette PJ, Clıavaillon'
A, Bor.y R. Endoscopic treatment ofbiliar.y tractfistu-' las, Gastrointest Endosc, 1989; 35:490-8.
46. Geeııen DJ, Geenen JE, Hogan WJ, etal. En- doscopic tlıerapıJ for benigtı bileduct strictures, Gast- • rointest Endosc,1989; 35:367-71.
47. Gregg JA, Carr-Locke DL. Endoscopicpancre- • atic and biliary manometry inpancrentic, bilinry, and;
pnpillary disease and ajter endoscopic sphincterotomy and surgical sphiııctetoplasty, Gut, 1984; 25: 1247-
54. .
48. Geeııen JE, Hogan WJ, Dodds WJ, Toouli lt:
Venu RP. The efficacy of endoscopic sphiııcteriJtomy
nfter cholecystectomy in pntients with splıiııcter of Oddi dysjurıctioıı, New Engl J Med1 1989; 320: 82-7.
49. Staritz M, Ewe Kt Mezer-zum~Büschenfelde;
KH, Iııııestigatimi of splıiııcter oj Oddi before, immedi- • ntely a_fter and s ix weeks nfter · eııdoscopic papillofomy, i Endoscopy1 1986; 18: 14-6;
50. Menteş A, Batur Y, Eldem A, Özbnl O. Pnnc- reatitis as d complicntioıı of a hydadic liver cyst, ]pn ] · Surg,1990; 20:356-8.
51. Bellt L, del Favero E, MarniA, Romani F. Re.- sectioıı versus . pericystectonıy iıı the teratment of hy- : datidosis oftlıe liver, Am J Surg, 1983; 145: 239-42.
52. Russo A, Giannoııe G; Virgilio C, Sclerosing i cholanggitis following reıııoııal of an echiııococcal cyst, · Endoscopy, 1987; 19: 178-9.
53. Magisirelli P, Masetti R, Coppola R et al ..
Value of ERCP in thJ diagnosis aııd nıaııagenıeııt o/
pre and postoperative biliary ccmıplicatioııs iıı lıydatid ' disease oftlıe liver, Gastrointest Radiol, 1989; 14:
315-20.
54. Slıeıııeslı E, Klein E, Abramowiclı D, Piııes A. : Comnıoıı bile duct obstruc!:ioit.caused by lıydatid da-.
uglıter cysts-Management. by endoscopic refrograde i
sphincterotonıy, Am] Gastroenterol, 1986; .81:280- · 2.
55. Al Karawi M, Hanid MA. Endoscopic removal . of dauglıtet eclıinococcus cysts from the comman bile duct, Hepato-Gastroenterol, 1985; 32: 296-8.
56. Kelly TR. Gallstone pancreatitis. The timing of:
surger.y, Surgery, 1980; 88: 345.
57. Carr-Locke DL. Acute gallstone pancretıtitis
and eııdosc~pic tlıernpy, Endoscopy, 1990;22: 180-3.
· 58. Crenıer M, DeviereJ, Baize
WI'
Matds c.'N.ew device for ıeııdoscopic cystoeııterostômy, Enddsccip.y, i1990; 22: 76-7. • e • •
59. Rossi RL. Pnııcreatic resections for chroııic
pancreatitis, Hepatogastroenterol1 199@; 37: 277- 82.
60. Gall FP, Zirııgibl. H, Geblıardt C, Sclıııeider
MU. Duodeııalpnııcreatectomy witlı occlusion ojfhe
paııcreatit duct, Hepato•gastroenterol, 1990;. 37:
290-4. . .
61. Beger HG, Büchler M,.Bittııer R, Ulıl W. Du- odenum preserııing resectioıı of the head ofthe panere- as-An alternative to Whipple's procedure in clıroııic
pancreatitis, Hepato-gastroenterol, 1990; 37: 283-9.
62. Fuji T, Anıana H, Ohnıura R, et ql. Endosco~.
pic panerentic splıiııcterotomy~ Technique and evalua~ · tion, Endoscopy, 1989; 21: 27-30.
63. Sheıneslı E, Nass S, Czerniak A. Endos~opic sphiııcterotomy and endoscopic fulguratioıı in the nıa
nagement of adenoma of the anıpulla of Vater,. Surg
Gyııecol Obstet,1989; 169: 445-8.
64. Canıeron JL. Prorxiınal cholaııgiocarciııoınas,
Brit J Surg, 1988; 75: 1155.
65. Dowsett JE Cairııs SR, Vaira D, et al. Eııdos
copic endoprosthesis insertionfollowiııg Jailure ofcho-
lecystojejuııostomy. iıı pnııcreafic carcinoına, Brit · J
Surg, 1989;76: 454-6. 1
66. Polydorou AA, C1Jislıolm EM, Rontanos AA, et al. A comparison of ri!glıt versus left hepatic duct.
eııdoprosthesis iıısertion iıı maligııaıtt hllar biliary obsfruction, Endoscopy, 1989; 21: 266-n
67. Tytgat · GN,. Huibregste K. Intestinal eııdop
ros.thesis, Dig Dis Sci, 1986; 31 (Suppl): 67S~76S~
68. Dowsett]F, Vaira D, Polydorou A. et al. fıqter~
ventioııal eııdoscopy iıı the pancreatobiliary tree, Am]
Gastroenterol, 1988; 83: 1328-36.
69. ülker A, Küçükbaş TA, Boyacıoglu S. Maligıı
biZiyer darlıklarda keııdiliginden geriişleyen metalik ag
steııt ulgulaınası, GastroenterolojiDergisi,199J.; 2:
57~61.
70. Chen MF, Jan YY, Lee TY. Percutan~ous
transhepatic clıolaııgioscopy, Brit] Surg, 198(; 74:
728-30.
71. FoutchPG, Sawyer RL, Soııowski"RA. The bi- liogastric shuııt: a method for sinıultaneous · internal
diııersion . of bile. and eııteric feeding in. patieııts. 'Witlı caııcer, Gastrointest Endosc, 1989; 35: 440-2.
72. Foutch PG, Steiııway D, List A, et al. Gastros- fomy-biliar.y d minage. iıı a patient wiflı bile. duct can"
cer: A basis for mııltinıodality treatmeııt,, Gastroin- · test Endosc, 1989; 35:341-3.
J TEPECIK HOSP TURKEY 1991 Vol. 1 No. 2
73. Ede RJ, Wi/lüıms S], Hatfield ARW, et n/. En- doscopic mm ıngement of inoperab/ cholangiocnrciıwma
using iridiımz-192, Brit J Surg, 1989; 76: 867-9.
100
7 4. J<ubota Y, Seki T, Nakmzo T, ct al. A ca sc of bile duct cnncer treated laser uia percutmıeous tralzslzepatic clzolcrioclwscopı;,
rol, 1988; 35: 213-4.