• Sonuç bulunamadı

Kangal ırkı bir köpekte osteosarkom olgusu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kangal ırkı bir köpekte osteosarkom olgusu"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Vd. mı. Derı;. (1998), 14, 1 : 107·112

KANGAL ıRKı BiR KÖPEKTE OSTEOSARKOM OLGUSU

Hüdaverdi Erer'

Ertuğrul Elma2

Fatih Hat

ipo

ğl

u

' Fahrettin Alkan2

üsteosarkom bei ei nem Kangal Sehaferhund

Zusammenfassung: In diesem Fall wurde Osıeosarkom bei einem 5jahrigen mannıichen Kangal SchAlerhund mil Lahmheit der linken Hinıerg1iedmaBe beschrieben. Das Tumor wurde klinisch, radiologisch und pathologlsch un­ tersuch!. Makroskopisch wurde eine grau'gelbliche neoplastische MaBe in der pfOximalen Tibia beobachtel. An den Schnittflachen dieser MaBe ıagen Mmorrhagische und nekrotische Herde. Ahnliche neoplastısche MaBe wurden in den kranialen und medialen Lappen der Lungen balroffen. Anhand von mikroskopischen Angaben wurden die ne­ oplastische Ma13e an der Tibia und Lungenmeıasıase als gemischles Osteosarkom diagnostiert.

Schlüssel Wörter: Osleasarkom. Hund

Ötet: Bu olguda, topailik belirtileri gösteren 5 yaşında, erkek, Kangal ırkı bir köpekte osteosarkom tanımlanmaktadır. Klinik, radyolojik ve paıolojik olarak incelenen olguda, makroskobik olarak libianın proksimalinde sarımtırak'gri renkte ve sert tümöral kitle saptandı. Bu kitlenin kesit yüzünde kanamalı ve nekrolik alanlar vardı. Akciğerin apikal ve kar· diyak lobiarında da aynı yapıda !ümöral oluşumlara rastlandı. Mikroskobik olarak, proksimal tibiadaki lümöral kiııe ve akciğerdeki melaslazlartna bileşik osleosar1<om ıanısı konuldu.

Anahtar Kelimeler: Osteosarkom, köpek Giriş

Osteosarkom, evcil hayvanların kemiklerindeki primer malign tümörlerin en yaygın olanıdır. Köpek ve kedilerde malign kemik tümönerinin yaklaşık

%

80'nini oluşturur (Jubb ve ark.,1985;Misdorp ve van der Heul, 1976;Nielsen, 1983;PooI, 1978).

Tümör, genellikle 20 kg'ın üzerindeki büyük köpek ırkıarında. özeJlikle Boxer, Great Dane, Saint Bernard, German Shepherd ve Irish Setter ırk­ larında daha sık görülmektedir (Brodey ve ark.,1963;Bostock ve Owen, 1975;Berg, 1996;Jubb ve ark.,1985). Uzun kemiklerin metafiz bölg�sinde gelişmekte, bazen kostalar ve kafatası ke­ miklerinde de rastlanmaktadır (Bostock ve Owen,1975). En çok distal radius, proksimal hu­ merus (Jubb ve ark.,1985; Owen, 1962;Misdorp ve G eliş,Tarihi: 16.01.1998

I.

S.U.

Veıeriner FakUhesi, Paıoloji An!ı.bilim Dalı. KONYA. 2. S.O. Veıeriner FakU1ıesi. Cerrahi Anabilim Dalı. KONYA

van der Heul, 1976;Nielsen, 1983;Bostock ve Owen, 1975;Berg,1996) proksimal tibia (Bostock ve Owen, 1975;Knecht ve Priester, 1978;Berg, 1996), distal libia ve distal femurda (Owen,1962;Jubb ve ark.,1985;Hani ve ark., 1988;Berg, 1996) gö­ rülmektedir.

Osteosarkomların etiyolojisinde kemik kı· rıklarının tedavisinde metal pin uygulamaları (Kealy, 1981; Jubb ve ark.1985), travmalar (Ni­ elsen, 1983) ve artroplasti'nin

(Roe

ve ark.,1996) rol oynadığı bildirilmektedir. Genellikle ıopallığa neden olmakta ve etkilenen kemiklerde şlşlik gö­ rülmektedir (Bostock ve Owen, 1975).

Osteosarkomlar; radyografik görünümlerine göre osteolitik, osteoblastik (Jubb ve ark.,1985) ve miks (Pool,1978), mikroskobik yapısına göre ise basit, bileşik ve pleomorlik (PooI,1978;Jubb ve ,

(2)

ERER. ELMA. HA ııPOÖLU. ALKAN ark., 1985) olarak sınıflanchnlmaktadır.

Makroskobik olarak. kemik normal yapısını kaybederek. incelmiş ve korteks tamamen yı­ kımlanmıştır. Su kemikler genellikle kolay kesilir ve medulla boşluQu daha gevrek. beyazımsı veya pembe homojen dokuyla doldurulmuştur. Ayrıca deQişen miktarlarda süngerimsi kemik içerir. Kor­ tekse doQru yayılan benzer dokular görülür ve olu­ şan büyük tümör kitlesi yumuşak dokuyla kuşatıhr. çoğu olguda sıkça kist ve kanama odakları, büyük tümörlerde ise nekroz alantarı görülebilir (Bostock ve Owen.1975).

Osteosarkomun histolojik klasifikasyonu, tümör hücreleri tarafından üretilen matriksin ya­ pısına ve bu hücrelerin görünümlerine baQhdır. Tümör hücreleri basit osleosarkomda osleoid ve kemik, bileşik osteosarkomda ise osteoid ve ke­ miQe ilave olarak kıkırdak da ürelirler. Pleomorlik osleosarkom, hücreden zengindir ve indilerensiye sarkomlardan ince osteoid benzeri spiküllerin ol­ masıyla ayırt edilebilir (PooI.1978;Jubb ve ark., t985).

Ülkemizde köpek tümörlerinin incelendiQi araş­ tırmalarda (Pamukçu ve Ertürk, 1962; Ertürk ve ark, 1971 ;Erer ve Kıran,1993) kemiklerdeki primer osteosarkomla ilgili bir kayda rastlanamamıştır. $a­ dece bir osteokondrosarkom (Sönmez ve Özmen,1996) ile orijini n; bağırsak serozalanndan alan bir intraabdominal osteosarkom (Serkin ve ark.,1977) olgusu rapor edilmiştir. S.Ü. Veteriner Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı'nda 1985 yılından itibaren incelenen köpek ıümörleri içerisinde ve Türkiye'de ilk osteosarkom olması nedeniyle bu tü­ mÔNn tanımlanması amaçlanmıştır.

Olgunun Tanımı

Olgunun materyali, S.Ü. Veteriner Fakültesi Cerrahi Anabilim Dah KliniQi'ne ıopallık şika-yetiyle getirilen 5 yaşında 30 kg aQırlıOında erkek Kangal ırkı bir köpekten alındı. KöpeOin yapılan klinik mu­ ayenesinde tibia ve sol art. genu bölgesinde ol­ dukça belirgin bir şişlik (Şekil 1), şiddetli aQn ve ileri derecede topallık vardı.

Yapılan radyolojik muayenede, yumuşak do­ kuda hacım artışı yanı sıra tibianın proksimalinde

108

kompakl ve spongioz kemikte ve eklem yüzünün bir kısmını içerecek larzda düzensiz, lekeli ve sınırlan lam belli olmayan sklerotik sahalar görüldü (Şekil 2). Yumuşak doku şişllQ; yaklaşık 12x13 cm, kemik

doku şişliği ise 6xl O cm büyükıüQündeydi.

Şekıll. Sol art. genu bölgesınde şişlık

(3)

Kangal ırkı IJir Köpekle • . •

Özellikle dorsalde kemikte osteoliz ve tibianın distaline kadar uzanan ve proksimalde daha be­ lirgin olan şiddetli periosıal reaksiyonlar ve osleofit üremeleri gOrüldü. Medul1a'da, endosl ve libula'da gOrülen deQişiklikler daha sınırlıydı.

Bir kemik lümörü olabileceQi ve melastaz ya­ pabileceQi şüphesiyle toraks ractyogralisi alındı. Ancak çok nel bir bulgu gOrülemedi.

Hayvan sahibinin isteQi üzerine semptomatik tedavi amacıyla köpe{ıe sistemik olarak Fe­ nilbutazon ve Prednisolon asetat verildi ve hasta takibe alındı. Yaklaşık birer hafta aralıklarla 3-4 kez aynı muayeneier sistemik olarak tekrarlandı ve te­ daviye devam edildi. Ilk 1-2 halla Içinde ağrı ve to­ palhkta önemli ölçüde azalma görülmesIne raQmen diQer klinik ve radyolojik bulgularda iyileşmeye yö­ nelik bir belirti dikkati çekmedi. Bunu takiben yak­ laşık 2 ay içerisinde şişlik, aQn ve topailık nük­ sederek ilerlemeye başladı.

DiQer kemiklerin radyolojik muayenelerinde herhangI bir değişikliğe rastlanmadı. Bunun ya­ nısıra tibianın proksimalinde yumuşak doku şiş­ liğinin 15x18 cm, kemik doku şişliQlnin 8xl1 cm bo­ yutlarına ulaştığı görüldü. Ha/'Vandaki bu bulgular ve genel durum bozukluQunun belirgin derecede ilerlemesi gibi prognozdaki kötüye gidiş nedeniyle ve hayvan sahibinin de isteQi üzerine Olenazi ve nekrepsi yapıldı.

Nekropside tibia bölgesinde l3x14x20 cm ebatlarında tümöral kitle saptandı. TümOral kit­ leden ve iç organlardan ahnan doku örnekleri % 10'luk tamponlu larmalinde tespit edildi. Ahnan ör­ neklerden hazırlanan paraiin bloklardan 5-6 mikran kalınlığında kesiller yapıldı. Tüm kesitler hematok­ sllen-eozin, ayrıca gerekli görülenler Alcian blue (Luna,l968) yöntemine göre boyanarak ışık mik­ roskobunda incelendi.

Sol arka bacak derisi yüzüldükten sonra ti­ bianın, özellikle proksımalinde belirgin olan �e dis­ laline kadar uzanan sert ve büyük bir kitle ile bü­ yümüş olduğu olduğu dikkati çekti. Bu kitlenin kesiı yüzü sarımsı-gri renkte, içerisinde sarımtırak nek­ ralik odaklar ve yer yer kanama alanları da göz­ lendi (Şekil 3). Sarımsı renkte ve kardanlar şek­ linde yapılar içeren tümör kitresi kesi1ir1<.en Çılırtıh ses çıkarıyordu.

Şekil 3. Tümörün makroskobik görünümü. Ayrıca akciğerin apikal ve kardiyak lobiarında nohuttan ceviz büyüldüğüne varan, sert kıvamda ve Iobullü yapıda, gri-beyaz renkte kitleler vardı (Şekil 4).

Tibia bölgesinden ahnan tümöral kitlenin mik­ roskobik incelemesinde, geniş nekrozlar ve kanama alanları ile birlikte bu bölgelerin çevresinde çoğu pleomoriik bir kısmı ise fuzilorm şekilli atipik tümör hücreleri görüldü. Bu hücrelerin çekirdeklerinde atipi belirgindi ve bazıları hiperkromalik, çoQu da az kromatinli görünümdeydi.

TümOr hücreleri aralarında homojen, soluk pembe renkte osteoid odaklar ile bazılarında kal­ sifikasyon vardı (Şekil 5.6). Yer yer küçOk odaklar halinde rastlanan tümöre ait kondroid yapılar ak­ ciğerdeki melastatik kitlelerde çok daha belirgindi (Şekil

7).

Tümör dokusu içinde özellikle hücreden zengin bölgelerde tek tCık mullinOkleer dev hücreleri ile çok sayıda mitotik figOr1er de göze çarptı.

AkciQerdeki metastatik kitlelerde ise primer tü­ môrdeki özellikleri taşıyan tümör hücrelerinin geniş bir alana yaylldıQı, osteoid ve neoplastik kıkırdak ya­ pılar içerdiQi görüldü (Şekil

7).

Bazı kan damarı lü­ menlerinde ise IOffiÖr hücre embolusları göze çarptı.

(4)

ERER. EL..MA. HAl1POGLU. ALKAN

Şekil 4. AkciQier metastazı.

Şekil 5. Atipik osteoblastlar, osteoid (o) ve kalsifiye odak. H.E. x1S0.

110

Şekil 6. Atipik osteoblastlar ve osteoid oluşum (o).

H.E.x 380.

Şekil 7. Metastatik kitle, A

k

clQier. Metakromazik kondroid odak

(k).

Alcian blue. x 150.

(5)

Kangal ırkı Bir Küpekıe ...

Gerek tümöral kitlenin ve gerekse akci{ıerdeki melaslaıik kitlelerin Alcıan blue ile boyamalarında, kıkırdak alanların melakromazi göstererek pembe renk aldı{ıı dikkati çekti (Şekil 7).

Tartışma ve Sonuç

Köpek tümörlerinin 40 yıllık periyod (1935-1974) içerisinde incelendi"l bir survey araştırmada (Bastianello,1983), toplam 3388 tümörden 99'unun

(%

2.9) iskelet sistemi türTlÔrü, bunlardan da 77'sinin osteosarkom oldu"u

(%

77.8) belirtilmiştir.

Tümörün orta yaşlı ve yaşlı köpek ile kedilerde görüldu"ü (Misdorp ve van der Heul, 1976), erkek köpeklerde 11-12, dişilerde ise 9-10 yaş arasında daha sık rastlandı"ı (Misdorp, 1980) ifade edil­ miştir. Ayrıca erkek köpeklerde dişilere oranla gö­ rutma sıklı{ıının daha fazla oldu"u da kaydedilmiştir (Misdorp, 1980; PolI,1978; Straw,1996; Brodey ve ark., 1963:Kusch,1985). Osteosarkom oluşma ris­ kinin 5 yaşından sonra arttlQı, 9 yaşından sonra azaldığı ifade edilmiştir (Jubb ve ark.,1985). Su­ nulan olguda tUfTlÖre 5 yaşında erkek bir köpekte rasllanmış ve bu yaşın literafLınerde belirtilen sı­ nırlar arasında olduğu görülmüştür.

Olguda takdim edilen köpeğin 30 kg olması, tümörün genellikle iri köpeı<lerde oluŞlu{ıu ifa­ delerine (Brodey ve ark., 1963;Berg, 1996) ve prok­ simal tlbiada görülmesi de araştırıcıların (Bostock ve Owen,1975; Berg,1996; Jubb ve ark., 1985; Ni­ elsen, 1983; Misdorp ve van der Heul,1976) bul­ gularına uymaktadır.

Osteosarkomlarda akciğere hematojen me­ tastazın yaygın olduğu, uzun kemiklerindeki os­ teosarkomların

% 75'inin akci{ıere melaslaz yaptı{ıı

ve pulmoner metastazın primer tümörü laklit elli{ıi belirtilmiştir (Brodey ve ark.,1963; Owen. 1962; PooI, 1978; Jubb ve ark., 1985). Melastatik kitleler multiple, sert, grimsi nodülter halinde olup be­ zelyeden kestane büyüklüğüne kadar varabilir (Ni­ elsen, 1983). Sunulan olguda da akci{ıerde me­ tastazlara rasllanmış, makroskobik ve mikroskobik özellikleri araştırıcıların (Nielsen,1983; Jubb ve ark., 1985) bulgularına benzer bulunmuştur. Mik­ roskobik incelemelerde kan damarı ilımenlerinde tumör hOcre emboluslarınm görülmesi metaslazın

hernatojen yolla oluştuQunun bir göstergesi olarak deQeı1endlrilmlşlir.

Osleosarkomlu köpeklerin

%

10'unda rad­ yolojik muayenelerde akciQer metastazlarının gö­ rUldüğu, nekropside Ise

%

45-60 oranında rast­ tandı"ı kaydedilmiştir (Pool, 1978). Sunulan olguda da radyolojik muayenelerde akciğer melastaz bul­ gusu görülmezken nekropside rastlanılmışlJr.

Sonuç olarak, klinik, radyolojik ve patolojik ola­ rak incelenen olgu mikroskobik bulgularına göre bi­ leşik osteosarkom olarak tanımlanmıştır. Ülkemiz köpeklerinde yapılan retrospektif çalışmalarda os­ teosarkoma ilgili bir rapora rasllanılamaması ve ilk olgu olması bakımından dikkat çekici bulunmuştur.

Kaynaklar

Bastıanello, S. S. (1983). A survey on neopIasis in do­ mestic species over a 40 year period Irom 1935 to 1974 in lhe Republic ol South A1rica. Vi. Tumours occumg in dogs. Onderst. J. Vet Res., 50,199-220.

Berg, J. (' 996). Canine osteosarcoma. Amputation and chemotherapy Vet. Clin. North. Am. Smail Anlm. Prac., 26,1,111-1 21.

Berkin, Ş., Tekeli, O. ve Milli, Ü. (1977). Bir kOpekte int­ raabdominal osleosarkom olgusu. F.Ü'veI.Fak.Oerg., 4,132-136.

8ostock, D. E. and Owen, L N. (1975). A coIour atlas of nooplasis in the cal, dog and horse. Wotfe Med. Publ. ltd, Horrand.

Brodey, A. S., Sauer, A. M., and Medway, W. (1963). Ca­

nine bone neoplasms. JAVMA, 143,471-495.

Erer, H. ve Kıran, M. M. (1993). Konya'da 1985-1992 yıl­ ları arasında kOpeklerde görülen Iomöı1er. S.O. Vel. Fak.Oerg.,9,2,87-89.

Ertürk, E., Tanzer, F ve Bulucu, M. (1971). Patolojik Ana­ tomi kürsüsünde 1964-1970 yılan arasında Incelenen köpek ve kedi ıürT1Öı1eri. A.Ü. Vet.Fak. O8rg.,18,3, 383-386.

Hani, H., Lang, J., Heider, K., und BubIoz, A. (1968). Os­ leosarkom des distalen Femur, verbunden mit multiplen Knocheninlarklen: Ein Fall bei einem 10 jaehrigen Pudel. Tieraerz!!. Prax. 16,303-306.

(6)

ERER, ELMA, HA l1POGLU, ALKAN

"Bones and Joints". In: "Pathology of Domestk; Animals". 3rd ed., Vol 2, Academic Press, New York.

Kea/y. J. K. (1981). Röntgendiagnostik bel Hund und Katze. Ferdinand Enke Verlag Stutıgart.

Knecht, Ch. O. und Priester, W. A. (1978). Musculo· skeletal tumors in dogs. JAVMA, 172,72·74.

Kusch, S. (1985). Erhebungerı über das Vorkommen M· sar1iger Blastome beim Hund anhand der Sektions· statistik des Institutes lür Tierpathologie, MOnehen 1970-1984. lnaugural Dissertation,Münehen.

luna. lo G. (1968). Manuel ol histologie staining met­ hods of the Armed Forces Institute ol Pathology. 3«1 ed., MeGraw-Hill Book Company. New York.

Misdorp. W. (1980). Skeleıal osıeosarcoma. Animal model: Canine osleosareoma. Am. Jour. Path., 98,1, 285-288.

Misdorp, W. and Van der Heul, R.O. (1976). Tumours ol bones and joints. Bull. WHO. 53. 265-282.

Nielsen, S. W. (1983). Classilieation of lumours in dogs

112

and eals. J.Am.Anim. Hosp.Ass., 19,13·52.

Pamukçu, A.M. ve Ertürk, E. (1962). Ankara'da köpek· lerde görülen tümör çeşitleri. A.O. Vet. Fak. Oerg .. 9, I, 1-9.

Owen, LN. (1962). The differential diagnosis ol bone tu· mours in the dog. Vel. Rec.,74,439-446.

PooI, R.A. (1978) Tumour ol bone and eartilage. In "Tu­

mors in Domestie Animals". Ed. J.E. Moulton, 2nd ed,

p.l11-139.

Roe. S.C., Young, D .. Weinstock, O. and Kyles, A. (1996). Osteosareoma eighl years alter toıal hip art· hroplasty. Vel. Surg., 25,70-74.

Sönmez, G. ve Özmen, O. (1996). Bursa'da 1988·1996 yılları arasında incelenen köpek tümMen. U.O. Vel. Fak. Oer9·,15,1·2-3.

Straw, A.C. (1996). Tumors ol the skeletal system. In "Smail animal clinical oneology". Ed. S.J. Wilhrow and E.G. MaeEwen. p.287, 200 ed. W.B. Saunders Company. U.S.A.

. .

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu yaz›da, diffüz B hücreli lenfoma nedeni ile takip edi- len hastada geliflen ve nadir görülen intradural intramedüller spinal kord metastazl› olgu literatür

Hiçbir hastal›¤› olmayan bireyler sekiz ad›m kalk-yürü testi- ni, düflmelerle do¤rudan iliflkili hastal›¤› olan bireylere göre daha k›sa sürede

Bununla birlikte, s›k görülen kronik hastal›klardan hipertansiyona sahip olan yafll›lar›n ol- mayanlara göre istatistiksel olarak anlaml› düzeyde daha fazla

Yürüme program› kapsam›nda hastan›n ayakta dik durmas›, karfl›ya bakmas›, ayn› anda sa¤ bacak sol kol sonra sol bacak sa¤ kolunu öne do¤ru hareket ettirmesi

OA’i olan grupta kavrama ve lateral tutma gücü di¤er gruba göre istatistiksel aç›dan anlaml› olarak daha düflük(p&lt;0,005), el beceri testleri (p&lt;0,05),

Endoscopic band ligation the- rapy for upper gastrointestinal bleeding related to Mallory-Weiss syndrome. Gevers AM, De Goede E, Simoens M, Hiele M,

Ben çok arzu etdiğim halde, âni olarak rahatsızlanmam dolayısıyla, bu da’, vete icabet edemedim ve Prens Sabahüddin hakkındaki yazım da, ancak bugün

Bu­ gün, Tasviri Efkar, Tasvir, La Turquí ve Son Saat gaze­ telerinde de çalışan Kamiran Çelebi’nin “ Hitler’i Kim ö l ­ dürdü?” , “ Siz de Gazeteci