• Sonuç bulunamadı

Uludağ yolunda 'Villa'nın mangalları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Uludağ yolunda 'Villa'nın mangalları"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Uludağ yolunda

‘Villafnın mangalları

Y

azın dünyamızın en seçkin kişile­rinden biri olan Ahmet Hamdi

Tanpınar, “Beş Şehir” adlı yapıtı­ nın ‘Bursa’da Zaman’ (üstadın bu başlıklı bir de şiiri vardır) bölümünde Bursa için şunları yazar:

“Şimdiye kadar gördüğüm şehirler için­ de Bursa kadar muayyen bir devrin malı olan bir başkasını hatırlamıyorum. Fetih­ ten 1453 senesine kadar geçen 130 sene sa­ dece baştan başa ve iliklerine kadar bir Türk şehri olması yetmemiş, aynı zaman­ da onun manevi çehresini gelecek zaman için değişmeyecek şekilde tespit etmiştir. Uğradığı değişiklikler, felaketler ve ihmal­ ler, kaydettiği ileri ve mesut merhaleler ne olursa olsun o, hep bu ilk kuruluş çağı­ nın havasını saklar, onun arasından bizim­ le konuşur, onun şiirini teneffüs eder. Bu devir haddi zalinda bir mucize, bir kah­ ramanlık ve ruhaniyet devri olduğu için. Bursa, Türk ruhunun en halis ölçülerine kendiliğinden sahiptir denebilir. Bu haki­ kati gayet iyi gören ve anlayan Evliya Çe­ lebi, Bursa’dan bahsederken, “ruhaniyetli bir şehirdir” der.

Belli ki Evliya Çelebi bu şehri sadece görmekle kalmamış, onun hakiki benliği­ ni kavramıştır. Zaten Bursa için yazdık­ larında yer yer âşk neşidesinin coşkunlu­ ğu hissedilir.

Buluşlarında hemen hiç yanılmayan Sadrazam Keçeci Fuat Paşa ise ‘Osman­

lI tarihinin dibaçesi’ diyerek bu mazi

damgasını başka şekilde belirtir...” Ahmet Hamdi Tanpınar’ın birkaç kez gittiği, 1940’ların ortalarında kaleme alıp anlattığı Bursa’yı, 25 yıl sonra hemen he­ men aynı ya da çok az değişmiş olarak bulmuştum gençliğimde.

Eğer “Beş Şehir”i ilk (1946) ya da ikinci baskısından (1960) okumuş olsaydım ta­ nıdaki doğruluğa candan katılacaktım. 60’lı yılların Bursası, “muayyen bir dev­ rin malı”, “Osmanlı tarihinin dibaçesi”, “ruhaniyetli bir şehir”di ki Cumhuriyet­ in ona katkısı, bir zamanlar Aziz Nesin­ in önünden kelepçe ile geçtiği Atatürk heykeli, birkaç modern resmi bina ile Ata­ türk’ün de pek sevdiği Çelik Palas olmuş­ tu.

Ama kent eskiyle yeninin uyum içinde yaşadığı bir diyardı. Ve siz orada, Bursa1 da zamanı algılar, geleceğin düşlerini ku­ rarken Yeşil’deki kahveden huşu ile ova­

ya bakarken inanılmaz bir sessizlik için­ de geçmiş zaman ile bugünü iç içe yaşar­ dınız.

O Bursa yok artık. Camiler, beton ya­ pıların arasında boyutları değişmiş bir kentte, çevreye uymayan garip varlıklar gi­ bi duruyorlar. Çeşmeler anlamlarını yitir­ mişler, çınarlar ortamlarından soyutlan­ mış garip sirk hayvanlarına benziyorlar, türbeler sanki gelip geçenin ayağına do­ lanıyorlar.

Artık Bursa, soyluluk ile nesebi gayrı sahihliğin karışımı bir garip kenttir. Ve bu durumun sorumlusu asla onu kuruluşun­ dan başlayarak otuz küsur yıl gözü gibi

yinmek gerek diye düşünüp kravatımı da ekledim ceketin içine ve koyuldum yola.

Çekirge’den yukarı doğru çıkarken ha­ va hemen değişiyor. Villa Mangal’m ora­ ya gelince, tertemiz bir havayla karşılaşı­ yorsunuz.

İçeri girince önce bir yere yerleştik. Baktım duvarda şöminemsi bir yer var “Başka yere gidelim”, dedim.

Meğerse Villa Mangal, “kendin pişir kendin ye” türü bir yermiş ve o küçük şö­ minelerin her biri de ‘mangal’ görevi gö­ rüyormuş.

Genelde, “kendin pişir kendin ye” tü­ rü yerlerde etler iyi olmuyor. Ama etini, yağını Uludağ’dan alan, yoğurdunu Eker Çiftliği’nden edinen Villa Mangal’da et­ ler gerçekten nefis. Mezeler temiz. Lokan­ tada bir sallapatilik de egemen değil. Ara­ da gelen saz heyeti, arabeske ‘az dalıyor’, genelde alaturka parçalan gürültü yapma­ dan ve sıkacak kadar uzatmadan çalıp gi­ diyor.

Diş doktoru Gökhan Paksoy’un açtığı bu yerde, pirzolasından bifteğine, koko- reçine, böbreğine kadar hepsi lezzetli et­ leri ‘dumanaltı olmadan’ yiyoruz.

Servis temiz, özenli. Başgarson Halit

Villa Mangal, bir “dağ yolu” lokantasına uyan, oldukça pitoresk havalı bir mekâna sahip.

koruyan cumhuriyet değil, olsa olsa, halk­ çılık ile popülizmi, gelenekçilikle görgü­ süzlüğü birbirine karıştıran, ürediği kadar üretmeyi beceremeyen bir çarpık büyüme politikasıdır.

Durum böyle olunca, Bursa’da eski tat­ lar, eski görüntüler, eski sesleri bulmak için dönüp dolaşıp kendinize bir köşe bu­ cak bulacaksınız.

Bu kez Bursa’ya gittiğimde Cumhuri­ yet Büro’daki arkadaşım Kutlu’ya, gürül­ tüsüz bir yer aradığımı söyledim. Bana haklı olarak dağ yolundaki lokantaları sa­ lık verdi ve “Villa Restaurant’a gidelim orası iyidir” dedi.

Bunca tavsiye ile gidildiğine göre iyi gi­

Özgür çok dikkatli bu konuda.

Yolunuz Bursa’ya düşerse, dağın yeşili ve temiz havası içinde Villa Mangal’a gi­ din derim. Çekirge’den 10-15 dakikada va­ rıyorsunuz.

Villa Mangal’da biraz da Uludağ’dan gelen etler, özenli servis yüzünden, şim­ diye dek hep kötü örneklerini gördüğüm “kendin pişir kendin ye” türünün iyisiyle karşılaştım. Villa Mangal, Kendin Pişir Kendin Ye”lerin makûs görüntüsünü yen­ mişti. 4

VİLLA MANGAL,

Uludağ Yolu (Zincir kontrol noktasın­ dan 200 metre yukarıda)

Tel: 35 31 32 Bursa C U M H U R İ Y E T D E R G İ 14 N İ S A N 1 9 9 1 S A Y I 2 6 8

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Ta h a Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Kazak Türkçesinde gelecek zaman ifadesi için , aynı zamanda şim- diki ve geniş zaman işlevi de olan -A / -y ekine zamir menşeli şahıs ekle- ri getirilerek kurulan

Doğu ve Güneydoğu’da yaklaşık 10 yıl önce en kaliteli pamuğun Batman’da yetiştiğine dikkat çeken Başkan Aydiş şunları ifade etti: “Girdi fiyatlarıyla baş

• Temel ihtiyaclara harcanan zaman (yemek, uyku, kisisel bakim) + bos zaman (dinlenme +

Moğollar ve Anadolu Selçuk- lu Devleti’yle komşu olan Har- zemşahlar Devleti’nin 1231 yılında yıkılmasından sonra, Anadolu Sel- çuklu Devleti, Moğollarla 1243

Kaptan, kanserle ilgili farkındalık artırılıp, önlemler alınırsa, kanser vakalarının üçte birinin..

Gölün dört bir yanını dağlar çevirmiĢ. Karlık dağlar, ulu dağlar, çırılçıplak, yeĢil, ince, yumuĢak bir halıya bürünmüĢ dağlar. Van gölü değil, Van denizi

Ergin de geniş zaman ekleri ile şimdiki zaman eklerinin bazen gelecek zaman anlamı bildirdiğini, geniş zaman eklerinin bildirdiği gelecek zamanın ihtimali bir gelecek

Toplumsal koşulların bir çıktısı olarak değerlendirilen milliyetçilik, toplumdan ayrı ve bağımsız bir olgu değildir. Milli anlatılar, yeni kuşağa övünülmesi gereken