• Sonuç bulunamadı

Başlık: FASCİOLA GİGANTİCA İLE DENEYSEL OLARAK ENFEKTE EDİLEN KOYUNLARIN KAN SERUMLARINDA BAZI SPESİFİK KARACİĞER ENZİMLERİNİN (GIDH, SDH, GOT, GPT VE FDP-ALD) AKTİVİTELERİNİN TESBİTİ VYazar(lar):GÜRALP, Nevzat;ERSOY, EthemCilt: 18 Sayı: 1 DOI: 10.1501/Ve

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: FASCİOLA GİGANTİCA İLE DENEYSEL OLARAK ENFEKTE EDİLEN KOYUNLARIN KAN SERUMLARINDA BAZI SPESİFİK KARACİĞER ENZİMLERİNİN (GIDH, SDH, GOT, GPT VE FDP-ALD) AKTİVİTELERİNİN TESBİTİ VYazar(lar):GÜRALP, Nevzat;ERSOY, EthemCilt: 18 Sayı: 1 DOI: 10.1501/Ve"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A.

O.

Veteriner Fakültesi Parazitoloji ve lIelmintoloji Kürsüsü Pr~f. Dr. Nevzat Güralp

Ve Biyokimya Kürsüsü Prof. Dr. Ethem Ersoy

FASCtOLA GİGANTtCA İLE ENFEKTE EDİLMİş

KOYUNLA-RıN SERUMUNDA SPEStFtK KARACİGER ENZtMLERİNİN

DtAGNOZ YÖNÜNDEN ÖNEMİ VE BU ENFEKStYON

DOLA-Yısı

İLE KAN TABLOSUNDA MEYDANA GELEN

DEGtşİKLtKLER

2. FAScİoLA GİGANTİCA İLE DENEYSEL OLARAK

ENFEK-TE EDİLEN KOYUNLARıN KAN SERUMLARıNDA BAZI

SPEStFtK KARACtGER ENZtMLERİNİN (GIDH, SDH, GOT,

GPT VE FDP-ALD) AKTİVİTELERİNİN TESBİTt VE BUNUN

ERKEN TEŞHİS YÖNÜNDEN ÖNEMİ ÜZERİNDE

. ARAŞTIRMALAR *

Nihat Bayşu** Yılmaz Tiğin*** Nevzat Güralp****

Studies on the activities of some serum spesific liver enzymes (GIDH, SDH, GOT, GPT and FDP-ALD) in sheep infected with Fasdola gigantica and its İnıportance for early diagnosis.

SUDlInary: The purpose of this study is to investigate the activities of GIDH:

Glutamic dehydrogenase, SDH: Sorbitol dehydrogenase, GüT: Glutamate oxalacetate transaminase, GrT: Glutamate pyruvate transaminase and FDP-ALD: Fructose-I, 6-dip-hosphate aldolase in sheep, artificially infected with Fasciola gigantica and possible use of this procedure in early diagnosis of the infection.

The experiment was carried out on one year old, 20 fat tailed, malc, akkaraman sh cep, weighing 36-42 kg. Four of the sheep wc re kept as controls and the other 16 shecp were equ-* Bu araştırma Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu tarafından

desteklcn-lcnmiştir (Proje No. VHAG 23/60).

** A.Ü. Veteriner Fakültesi Biyokimya Kürsüsü Dr. Asistanı, Ankara, Türkiye.

*** A.Ü. Veteriner Fakültesi Parazitoloji ve Helmintoloji Kürsüsü Doçenti, Ankara, Türkiye.

****A.Ü. Veteriner Fakültesi l'arazitoloji ve Helmintoloji Kürsüsü l'rofesörü, Ankara, Türkiye.

(2)

98 Nihat Bayşu. Yılmaz Tiğin • Nevzat Güralp

ally divided into two groups. First group was infeeted with 100 metaeercariae and the second with 50. The metacercariae were given as a single or divided doses .

The duration of the experiment was 16 weeks. The blood samples were analyzed wit-hout del ay by the system of Eppendorf-Microliter, using Boehringer enzyrne test combination preparations.

On the third week after the infection, there was a considerable increase in serum GIDH and SDH activities of all the infected groups. The increase continued until the eleventh week. The elevations were higher in groups which were infected with 100 metacereariae when eompared with the groups infected with 50 metacercaria. On the other hand, the decreases of the said enzymes were found faster in groups infected with 50 metacercariae.

Between eleventh and fourteenth weeks af ter the infection, there was a slight increase in serum GOT activity, but this considered non-practical for early diagnosis.

No changes were observed in the activites of serum GPT and FDP-ALD in any group during the experimental period.

In condusion, it is quite possible for early diagnosis of Fascioliasis due to F. gigantica in sheep, by measuring of increased serum GIDH and SDH activites as early as after third week of the infection.

Özet: Bu çalışma, F. gigantica ile sun'i olarak enfekte edilen koyunlarda serum GIDH, SDH, GOT, GPT ve FDP-ALD. aktivitelerini tespit etmek ve bu aktivitelerde meydana gelebilecek normalden sapmaların hastalığın erken teşhisinde faydalı olup olamayacağını ortaya koymak amacı ile düzenlendi.

Denemede 36-42 kg. ağırlığında, i yaşında, erkek, 20 akkaraman koyun kullanıldı. Koyunlardan 4 ü kontrololarak bırakıldı, 16 sı da 8 cr koyunluk 2 gruba ayınldı. Bu grup-lardan biri 50, diğeri ise 100 F. gigantica metaserkeri ile enfekte edildi. Metaserkerler, tek veya bölünmüş dozlar halinde verildi. Kan nümuneleri bekJetilmeksizin Eppendorf-Mik-roliter sistemle analize edildi.

Enfeksiyondan 3 hafta sonra, enfekte bütün gruplarda serum GIDH ve SDH aktivi-telerinde bariz bir artış meydana geldi. Artışlar, i

ı.

nci haftaya kadar devam etti ve 100 metaserker verilen gruplarda 50 metaserker verilen gruplara nazaran daha fazla oldu. Diğer taraftan enzim aktivitelerinin normal seviyeye inmeleri, 50 metaserker verilen gruplarda daha süratli idi.

Serum GOT aktivitesi, enfeksiyondan sonraki i 1-14 üncü haftalar arasında erken teşhis için pratik faydası olmayan hafif bir artış gösterdi.

Serum GPT ve FDP-ALD. aktiviteleri ise deneme periyodu boyunca hiçbir grupta değişmedi.

Koyunlarda F. gigantica'dan ileri gelen Fascioliasis'in, enfeksiyonun daha 3. üncü haftasından itibaren, artan serum GIDH ve SDH aktiviteleri ölçülmek suretiyle erken teş-hisinin mümkün olduğu sonucuna varıldı.

Giriş

Serum enzim aktivitesinde meydana gelen değişiklikler bir çok hastalıkların klinik tqhislerinde faydalı olmaktadır.

Muhtelif memleketlerde F. hepatica ile benzeri çalışmalar ya-pıldığı halde F. gigantica ilc ilgili bir literatür kaydına rastlayamadık.

(3)

.---~---

---Fasciola Gigantica ve Karaciğer Enzimleri 99

Bir çok paraziter hastalıklar gibi, F. gigantica'nın sebep olduğu hastalık ta memleketimiz koyunlarında ekonomik kayıplarla sonuç-lanmaktadır. Bilindiği üzere karaciğer, organizmada cereyan eden metabolik reaksiyonlarda önemli bir roloynamaktadır. F. gigantica'-lar da, tahribatgigantica'-larını karaciğerde yaptıklarına göre, tahrip olan kara~ ciğer hücrelerinden serbest kalan bazı enzimler kana geçerek, hastalığın erken devresinde serumdaki aktivitelerinde bir deği~iklik meydana getirebilirler. İ~te çalı~mamızın amacı da, F. gigantica'lı koyunlarda GIDH, SDH, GüT, GPT ve FDP-ALD enzimlerinin kan serumun-daki aktivitelerini tespit etmek ve meydana gelebilecek deği~ikliklerin, hastalığın erken te~hisinde faydalı olup olmayacağını ortaya koymak-tır.

Çe~itli sebeplerle meydana gelen doku harabiyeti hallerinde se-rum enzim aktivitelerinde deği~meler olduğu bilinmektedir (2).

Harvey (ı2), kanda normal olarak dü~ük konsantrasyonda çok sayıda enzim bulunduğunu, bunların yüksek aktivite göstermelerinin dokulardaki patolojik deği~melere i~aret olduğunu kaydetmektedir.

Gerber (8), bu deği~ik1iklerin bazı ara~tırıcılar tarafından bil-hassa karaciğer hastalıklarının semptomları olarak kabul edildiğini belirtmekte, Kaiser (I 4) ise, bazı hastalıklarda klinik tablonun ~ekil-lenmesinden önce serumda artan enzim aktivitelerinin erken te~his yönünden değerli olduklarını bildirmektedirler.

Rhodes ve arkada~ları (ı6), doku harabiyeti ile birlikte bulunan muhtelif patolojik hallerde, çe~itli enzimlerin serumda önemli dere-cede yüksek aktivite gösterdiklerini belirtmektedirler.

Möhler (ıs) de, yüksek enzim aktivitesinin tesbitinin klinik te~-histe önemli roloynadığını kaydetmektedir.

Schmidt (ı8), karaciğerde 2-ı500 adet hücrenin harabiyeti ha-linde karaciğer enzimlerinin serumdaki aktivitelerinde yükselme ola-bileceğini kaydetmektedir.

Dehidrojenazlar, transaminazlar ve aldolaz intermediyer meta-bolizmada önemli roloynayan enzimlerdir ve birçok hastalıkların te~hisinde faydalı olurlar. GIDH ve SDH enzimleri, en çok karaciğerde bulunurlar ve bilhassa hepatopatilerin teşhisinde önemli yer tutarlar (ıS). Normalolarak serumda bulunmayan GIDH ve SDH enzimleri (ı), karaciğer harabiyeti hallerinde seruma geçerek yüksek aktivite göstermektedirler. Bu iki dehidrojenazın serumda yüksek aktivite göstermesi hepatitis için patognomoniktir (I S). Normal koyunlarda serum GIDH seviyesi 12,3 :i: 2,9 mU

ımı

(6), GüT 22 (5-40) mU

i

(4)

100 Nihat Bayşu. Yılmaz Tiğin • Nevzat Güralp

mL.; GPT 16 (S-30) mU/mL. (I) ve FDP-ALD. ,seviyesi de 23,1 :f:

iS,8 mU

ımı.

(2 i) olarak bildirilmektedir. Serumun deği~ik ısı ve

sürelerle bekletilmesi halinde bu enzimlerin stabilitderinde de deği~me olduğu belirtilmektedir (4).

Drepper ve Kedenburg (7), F. hepatica ile enfekte edilen koyun-larda enfeksiyonun koprolojik muayene ile ancak 10-14. haftal 'rda teşhis edilebildiğini, halbuki parazitlerin barsaklardan karaciğere geçi~inde karaciğerde meydana gelen akut bir harabiyet sebebiyle bazı enzimlerin serumdaki aktivitelerinde görülen yükselmenin tesbiti sayesinde erken te~hisin mümkün olduğunu belirtmektedirler.

Ara~tırıcılar, 50-300 F. hepatica metaserkeri ile enfekte koyun-larda yaptıkları denemelerle, serum GIDH, SDH ve GüT aktivite-lerinin 4. üncü haftadan sonra yükseldiğini; bunun, kar~ciğerdeki tahribatın 4. üncü haftadan itibaren ba~ladığı anlamına geldiğini, GPT ve FDP-ALD. aktivitelerinde ise hiç deği~me olmadığını bildir-mektedirler.

Hörchner (13)'in Iso-500 F. hepatica metaserkeri ile enfekte danalarda yaptığı ara~tırmanın sonuçlarına göre; serum enzim akti-viteleri enfeksiyon dozları ile orantılı olarak artmakta ve GIDH, SDH ve kısmen de GüT, 7-12. haftalarda yüksek aktivite göstermekte, GPT ve FDP-ALD aktivitelerinde ise kayda değer bir deği~iklik ol-mamaktadır.

Thorpe ve Ford (20) da 2S0-2000 F. hepatica metaserkeri ile enfekte koyunlarda yaptıkları denemelerde serum GIDH ve SDH aktivitelerinin i i. haftada bariz olarak arttığını, enzim aktivitesindeki

deği~mel~rin dü~ük dozlarla enfekte edilen koyunlarda daha az, buna kar~ılık yüksek dozda metaserker verilen koyunlarda ise daha fazla olduğunu kaydetmektedirler.

Sewell (ıg), fascloliasis'in akut devresinde genç parazitlerin ka-raciğer dokusunda göçü sırasında meydana gelen harabiyetten en çok GIDH'ın etkilendiğini ve bunun erken te~histe yardımcı olabileceğini belirtmek tedi r.

Ross (I 7), fascioliasis't~ GüT aktivitesinin aktif karaciğer hara-biyetini tqhis için yetersiz olduğunu bildirmektedir.

Materyal ve Metod

Ara~tırmamızda i ya~ında, 36-42 kg. ağırlığında, erkek, 20

akka-raman koyun kullanıldı. Koyunlar, denemeden önce muhtemel pa-razitlerinden ilaçla temizlendi ve steril hale geldikleri koprolojik nma-yenelerle teyit edildi.

(5)

Fasciola Gigantica ve Karaciğer Enzimleri 101

20 koyundan 4 ü kontrololarak bırakıldı, 16 sı ise 8 er koyunluk

2 gruba ayırıldı. Bu gruplardan biri 50, diğeride 100 F. gigantica

me-taserkeri ile enfekte edildi. 50 metaserker verilen koyunlardan 4 ü bir def'a 50, 4 ü de i gün ara ile 2 def'a 25 metaserkerlik dozlarla; 100

metaserker verilen grubun ise, yarısı 3 gün ara ile 2 def'a 50

metaser-kerlik dozlarla, diğer yarısı da 4 gün süre ile hergün 25 er metaserker verilerek enfekte edildi.

Bu metaserkerler Parazitoloji ve Helmintoloji kürsüsünde sun'i olarak enfekte edilen sümüklülerden temin edilmi~ olup hepsi de birer haftalık iken jeUı.tin kapsül içinde ayni kürsü elemanları tarafından koyunlara yutturularak verildi. Deneme süresi 16 hafta olarak tesbit edildi.

Koyunlardan haftada bir def'a olmak üzere alınan kanda GIDH, SDH, GüT, GPT ve FDP-ALD. enzimlerinin aktivitelerinde meydana gelen deği~iklikler incelendi. Enzim aktiviteleri, serum bekletilmeksizin, Boehringer enzim test kombinasyon preparat1arı kullanılarak Eppen-dorf-Mikroliter sistemle (5) tayin edildi.

Gerek kontrol ve gerekse enfekte bütün koyunlar, deneme süresi sonuna kadar ayni ~art1arda muhafaza edildiler.

Sonuçlar

Ara~tırmamıza konu olan enzimlerin kan serumlarındaki aktivi-teleri ilerideki tablo ve grafiklerde gösterilmi~tir.

Tablolarda ve grafiklerde verilen değerler, kar~ılarında yazılı gruplarda bulunan hayvanlara ait ferdi değerlerin ortalamaları alına-rak elde edilmi~tir. Tablolarda birden fazla haftaya ait olan değerler ise, bu ortalamaların o süre içerisine rastlayan en küçük ve en büyük değerleri olarak belirtilmi~tir.

TARTIŞMA

Çalı~malarımızdan elde ettiğimiz sonuçları, literatürde konumuz-da yapılmı~ bir ba~ka çalı~maya rast1ayamadığımızkonumuz-dan kar~ıla~tırma imkanımız olmadı.

Ara~tırmalarımızdan elde ettiğimiz sonuçların incelenmesinden anla~ılacağı üzere:

Kontrol grubu hayvanlarda analizi yapılan bütün enzimler dene-me süresinin sonuna kadar normal ve hedene-men hedene-men ayni aktiviteyi göstermi~lerdir. Serum GIDH, SDH, GüT, GPT ve FDP-ALD

(6)

en-102 Nihat Bayşu - Yılmaz Tiğin - Nevzat Güralp

zimlerinin kontrol grupta bulduğumuz değerleriyle normal koyunlar için bildirilen literatür değerler (I, 6, 13, 2i) arasında uygunluk

mev-cuttur. .

Glutamik dehidrojenaz ve Sorbit dehidrojenaz

Enfekte gruplarda enfeksiyondan sonraki

3.

haftaya kadar değiş-meyen GIDH ve SDH aktiviteleri 3. haftadan itibaren bariz artış göstererek i i hafta süre ile yüksek aktivitelerini korumuşlardır. GIDH

ve SDH aktivitelerindeki yükselmelerin enfeksiyon dozu ile doğru orantılı olduğu görülmüştür. i3. haftadaki ani bir artışın haricinde,

GIDH ve SDH aktiviteleri, i2. haftadan itibaren deneme sonuna

kadar normale doğru düşmüştür. Özellikle, fertlere ait SDH aktivi-telerinde, bilhassa yükselme devresinde hafif dalgalanmalar müşahede edilmiştir. (Tablo i ve II, grafik i ve 2.)

TABLO: ı.

GIDH'ın değişik haftalardaki aktivitesi (mU ımı)

Deneme hayvanı

ı

E n f e k s i yon d a n s o n rak i h a f ta lar i grupları. -ı=2-ı 3

I--~I-I

-I

12

ı

13

1-

14-16

-I

i S 6 4- 6 4 5 S- 9

i

II 5-6 il 8-13 ii 17 6-13 III 5-6 LO 12-20 13 16 6-13

ı

LV 5-6 iS 13-20 13 16 10-16 V 5-{i 12 12-22 17 22 15-21 TABLO: II.

SDH'ın değişik haftalardaki aktivitesi (mU ımı) Deneme hayvanı grupları •

I

Enfeksiyondan sonraki ı~2-1--3 -I 4-11

i

12

i

1-i 6-7 i 8 7-10 7 6 7- 9 II 6--8 8 11--17 10 13 10-12 III 7--8 13 12-22 9 LS 6-13 IV 7-8 16 13-22 7 LO 9-14 V 7 15 15-25 LO ii

ı

10-18

Güralp ve Weissenburg (I i) ise, koyunlarda meydana getirdik-leri hafif bir F. gigantica enfeksiyonunda, enfeksiyondan sonraki iı.

haftaya kadar serum GIDH, SDH, GüT, GPT ve FDP-ALD. akti-vitelerinde bir değişiklik tespit edemediklerini, Sewell (ıg), karaciğer-deki değişikliklerden en çok GIDH'nın etkilendiğini Gerlach (g) da, serum SDH aktivitesinin ancak karaciğer harabiyeti hallerinde yük-seldiğini belirtmektedirler.

* Bu gruplara verilen F. gigantiea metaserker sayısı ve dozları 107. sahifede belir-tilmiştir.

(7)

12

ıo

18

1&

Fasciola Gigantica ve Karaciğer Enzimleri

Gh.ıte-n. OwhıdlOJınaız fGIO~) t:.nlw"'ı)lon Doııar. ı Karıtral g'uP 11 I. 1'0 := 1"'}~ ~ ı.so ..•v". vı,J' 103

i.

,

Grafik ı.F. gigantica ile enfekte koyunlarda serum GIDH aktivitesi. Diagram ı.The activity of serum GIDH in sheep infeeted with F. gigantica

Araştırmamızda GIDH ve SDH enzim aktivitelerinin yukarıda ..•.izah edilen seyirlerinden anlaşılacağı üzere; enfeksiyondan sonraki

3. haftadan itibaren kontrol grubun enzim aktivitelerinde bir değişik-lik görülmemesine karşılık, enfekte grupların serum GIDH ve SDH aktivitelerinde enfeksiyon dozu ile orantılı olarak, yani 100 metaserker verilen gruplarda, 5° metaserker verilen gruplara nazaran daha fazla artış görülmüştür. Bu durum metaserkerlerin karaciğer dokusunda tahribat meydana getirişinin 3. haftadan itibaren başladığını ve yüksek dozla enfekte edilen hayvanların karaciğerlerindeki tahribatın daha da fazla olduğunu göstermektedir.

Ayrıca GIDH ve SDH enzimleri yönünden Drepper ve Keden-burg (7)'un 50-300 F. hepatica metaserkeri ile enfekte koyunlarda 4. ve Hörchner (ı3)'in 150-500 F. hepatica metaserkeri ile enfekte danalarda, 7. haftadan sonra tesbit edebildikleri aktivite artışının, bu

(8)

104 f "3' [ ıd '8 12 10 8

Nihat Bayşu - Yılmaz Tiğin - Nevzat Güralp

San.it O~hidrojtt\Cll

[nl,.,'yon DOZıO": (SO H)

ı rı.onUol grı.ıp

a 1",15 Grofı" 2 m.hSO

tr.(.1. ıL) 11' •ı .s."

i i ) 4 S & 1 8 ~ 10 n ı2 l3 " 15 1& HG1r.'i>'

Grafik 2. F. gigantica ile enfekte koyunlarda serum SDH aktivitesi. Diagram 2. The activity of serum SDH in sheep infected with F. gigantica.

araştırıcılara nazaran hayvanları daha az sayıda metaserkerle enfekte etmiş olmamıza rağmen denememizde 3. haftadan itibaren görülmesi, .... kanaatımızca F. gigantica'nın F. hepatica'dan daha patojen olmasın-dan ileri gelmektedir.

Enfekte gruplarda bulunan hayvanlarda GIDH ve SDH aktivi-telerinde hafif dalgalanmalar olmuştur. Bu durum, kanaatımızca parazitlerin karaciğerdeki tahribatları ile karaciğerin rejenerasyonu arasındaki dengesizlikten ve dozların materyal ve metod kısmında bildirilen şekilde veriliş zamanlarındaki farklılıktan ileri gelebilir.

GIDH ve SDH aktivitelerinin iı. haftaya kadar yükselerek daha

Sonra normale dönmesi, parazitlerin karaciğerden safra kanallarına göçünün ı ı hafta devam ettiğini göstermektedir. Bu hususta Thorpe ve Ford (20)'un 250-2000 F. hepatica metaserkeriyle enfekte koyun-larda yaptıkları araştırmanın bulgularıyla bir benzerlik mevcuttur.

(9)

Fasciola Gigantiea ve. Karaciğer Enzimleri 105

i3. haftada ise, enfeksiyonun 4. haftasından itibaren karaciğerde

~ekil-lenmeye ba~layan (3) ve go güne kadar büyümeye devam eden (I o) hematomların kanaatımızca yırtılmasına ve yırtılma sırasında kara-ciğer hücrelerinden serbest kalan bu enzimlerin tekrar kana geçerek yüksek aktivite göstermesine i~aret sayılabilecek ani bir yükselme gö-rülmüş, daha sonrayine dü~meye devam etmi~tir. Düşmeler, 5° me-taserker verilen gruplarda, 100 metaserker verilen gruplara göre daha süratli olmuştur. Bu ise, karaciğerde az sayıdaki metaserkerin hafif, çok sayıdaki metaserkerin ise ağır tahribat yaptığını göstermektedir. Ay-rıca 100 metaserker verilen gruplarda enzim aktiviteleri, i6 haftalık

deneme süresi boyunca tamamen normale dönememiştir. Bu da, ka-raciğerde.ki rejenerasyonun, özellikle 100 metaserker verilen gruplarda parazitlerin meydana getirdiği tahribatı henüz ortadan kaldırama-dığına, yani rejenerasyon işinin tamamen sona ermemiş olmasına bağ-lanabilir. Kitekim, deneme periyodunun sonunda, bu grup hayvan-ların karaciğer dokuhayvan-larında bir kısımparazite rastlanmıştır.

Glutanıik Okzalasetik Transam.inaz

GüT aktivitesi, enfeksiyondan sonraki ıi. haftaya kadar

değişik-lik göstermemiş, i1-14 haftalar arasında yükselmiş ve daha sonra ise

normal değerlere dönmüştür. GüT aktivitesindeki yükselmeler de, GIDH ve SDH gibi enfeksiyon dozu ile doğru orantılı olarak belir-mi~tir. (Tablo III, grafik 3.)

TABLO: llL.

GOT'ın değişik haftalardaki aktivitesi (mU ımı)

\ E~kSiYOndan sonraki haftalar

i i - lO i ii - 14 15 - 16 Deneme hayvanı grupları *

ı

i

i

3B - 52 50 - 69

ı

60 - 61 II 39 - 63 57 - 77 54 - 67 III

ı

36 - 62 60 - 103 44 - 64 IV 41 - 74 71 - 12B 56 - B2 V 34 - 64 BI - 138 55 - 75

Drepper ve Kedenburg (7)'un F. hepaticalı koyunlarda 5-8. Hörchner (13)'in de F. hepatica'lı danalarda 7-12. haftalar arasında kısmen yükseldiğini bildirdikleri GüT aktivitesi, bizim araştırmamız-da sadece i i-ı4 haftalar arasında erken teşhis için pratik faydası

ol-mayan bir yükselme göstermiştir. GüT aktivitesindeki bu yükselme-• nin, bu muhtelif araştırmalarda ayni haftalara rastlamaması ise, Drep-per ve Kedenburg (7)'un F. gigantica yerine F. hepatica metaserker-* Bu gruplara verilen F. gigantica metaserkcr sayısı ve dozları 107. sahifede belir-t.ilmiştir.

(10)

106 Nihat Bayşu - Yılmaz Tiğin • Kevzat Güralp

GMamu. OlUOlalı.';" t'on,om,f'lıQ i

lolcu'Y"" Doıl... (GOl)

150 140 J~ 1]0 'OlJ ,0 80 'rj 60

::

\

....-l

30 "'O'toıoı 1 ı 3 L 5 5 7 8 9 10 n li i) IL 11 •••

Grafik 3. F. gigantica ilc enfekte koyunlarda serum GüT aktivitesi. Diagram 3. The activity of serum GüT in sheep infected with F. gigantica.

lerini, Hörchner (ı 3)'in de koyunlar yerine danaları kullanmış olma-ları ile enfeksiyon dozolma-ları arasında mevcut kantitatif farklılığa bağla-nabilir. Bu duruma göre, Ross (ı 7)'un da belirttiği üzere, serumda GüT aktivitesinin tesbiti, fascioliasis'te aktif karaciğer harabiyetini teşhis için tek başına yeterli değildir.

Glutanıik piruvik transaminaz ve Früktoz- ı,6 - difosfat aldolaz

GPT ve FDP-ALD aktiviteleri, deneme periyodu boyunca, en-fekte bütün gruplarda, gerek kontrollara ve gerekse birbirlerine na-zaran kayda değer bir değişiklik göstermemişlerdir. Bu sonuç, Drepper enfekte ve Kedenburg (7)'un F. hepatica ile enfekte koyunlarda yaptık-ları denemelerin sonuçlarına benzerlik arz etmektedir. (Tablo LV, grafik 4- ve 5).

(11)

Faseiola Gigantica ve Karaciğer Enzimleri 107

TABLO: IV.

GPT ve FDP-ALD'ın değişik haftalardaki aktivitesi (mU /ml) Deneme hayvanı grupları Deneme Süresi GPT (mU/mL)

--I

sonuna kadar

i

FDP-ALD (mU /mL) i 6 - lO LO - 14

i

LI 6 - LO 9 - 14 ııı 6 - ii ii - 14 IV 7 - ii LO - 13

i

V 6 - LO Lo - 16 • i. ll. lll. IV. V. Kontrol grubu 25+25 50 25+25-125+25 50+50

50 F. gigantica metaserkeri verilen grup

50 100 100

e

..••..., E Glut~m""Mik T'__ ••••• En(.~j'on Dozı ••. , (G PT)

i

~~oı ~ : L~ c 2X50 GrafIk • '5 14 tl 12 n 10 r ""ıır-9 %

,

/ 7 s o 2 3 4 5 6 7 • 9 il T 12 tl " 15 16 Haıftal ••.

Grafik 4. F. gigantica ile enfekte koyunlarda serum GPT aktivitesi. Diagram 4. The activity of serum GPT in sheep infected with F. gigantica.

(12)

108 Nihat Bayşu - Yılmaz Tiğin - Nevzat Güralp

Frülclo~.6- Dltosfat AldolDı (fOP-ALD)

Ent ••••,yoft DUları :

~ . ~ısoı!lrup

III l'SO

~:~~~

Gral'" S

o 1 2 J 4 S 6 7 8 '9 LOn ıı n LL 15 16 Hofta LO'

Grafik 5. F. gigantica ilc enfekte koyunlarda serum FDP-ALD aktivitesi. Diagram 5. The activity of serum FDP-ALD in sheep infected with. F. gigantica.

Araştırmamızda daha enfeksiyondan sonraki 3. üncü haftadan itibaren serum GIDH ve SDH aktivitelerinde meydana gelen yüksel-meyi tesbit etmek suretiyle koyunlarda F. gigantica'nın sebep olduğu fascioliasis'in erken teşhisinin mümkün olduğu sonucuna varıldı.

Teşekkür

Bu projenin yürütülmesi sırasında Türkiyede bulunmayan enzim preparatlarını temin eden Sayın Prof. Dr.

J.

BOCH ile Sayın Prof. Dr. K. DREPPER'e teşekkürü bir borç biliriz.

Literatür

1- Abderhalden, R. (I958): Klinische En<;ymologie. Verlag Thieme,

(13)

Fasciola Gigantiea ve Karaciğer Enzimleri 109

2- Akyol, T. (I 969): Status astmatikus' ta serum enzim aktivitesi değişik-liklerinin arteryel hipoksi derecesi ile ilişkisi. Ankara Üniv. Tıp Fak. Mec., XXII, (IV) 720-73°.

3- A1ibaşoğlu, M., ve Güralp, N. (1969): rasciola gigantica ile eks-perimentel olarak enfekte edilen koyunlarda görülen başlıca patolojik deği-şiklikler. Vet. Fak. Derg. Ankara Üniv. 16 (2), 110-121. 4- Bergmeyer, H. U. (1965): Methods of en;::ymatic analysis. 2. nd

ed. Verlag ehemie. GmbH. Weinheim Bergstr. Academic Press. New York and London. pp. 721-725 .

.')- Biochemica-Boehringer (1969): Bestimmung der Aktivitiit der GPT, GOT, SDH, G/DH and FDP-ALD im Serum. (UV-Test mit DPNH). Testeinleitung, C. F. Boehringer m. Söhne, Mannheim. 6- Boyd,

J.

W. (I 962): The comparative activity of some en;::ymesin shefp,

cattle and rats-Normal serum and tissue levels and changes during experi-mentalliver necrosis. Res. Vet. Sci., 3, 256.

7- Drepper, K., und Kedenburg, C. P. (1967): Aktivitiiten einiger Leberspezifischen En;::ymeim Serum von experimentel! mit Fasciola hepatica infizierten Sekafen. TierarztI. Umsch. 22, 396-397.

8- Gerber, H. (I 963): Aktivitütsbestimmungen von serumen;::ymen in der Veteriniirmedizin. Schweizer. Arch. Tierheilk., 106, 85-124. 9- Gerlach, U. (I 959): Zur Klinischen Bedeutung von

Sorbitdehydroge-nase im Menschlichen Blutserum. Klin. Wschr., 37, 93.

10- Güralp, N., Özcan, C., and Simms, B. T. (1964): Fasciola gi-gantica and Fascioliasis in Turkey. Am.

J.

vet. Res., 25, 196-210.

iı-Güralp, N., und Weissenburg, H. (1969). Zur Behandlung und

Frü1ıdiagnose der Fasciola gigantica /nfection des Schafes. BerI. Münch. tierarztl. Wschr., 14, 261-263.

12- Harvey, G. D. (I963): Biochemistry for veterinary students. Blackwel!

Scientific Publications. Oxford, P. 96.

13- Hörçhner, F. (I 969): Klinische und /mmunologische Untersuchungen an experimentel! mit Fasciola hepatica infizierten Rindem. Berı' Münch tierarzI. Wschr. i i, 204-208.

14- Kaiser, H. (I 967): Untersuchungen über den Serum gehalt der Lactat-dehydrogenase von Rindem in Leukosebestanden. Inaug. Dissert, Han-nover.

15- Möhler, C. (I 968) : En;::ymatische Untersuchungen in Serum von Pferd, Rind und Hund Glutamatdehydrogenase, Transaminasen, Lactatdehydro-genase und SorbitdehydroLactatdehydro-genase. Inaug. Dissert, München.

(14)

HO Nihat Bayşu. Yılmaz Tiğin • Nevzat Güralp

16- Rhodes, M. M., Urınan, H. K., Marsh, -C. L. and Grace,

O. D. (I962) : Serum enZ)'me studies of a hydrocephalic syndrome of new-bom calves. Proc. Sac. exp. BioL. Med., i i i, 735-737.

17- Ross,

J.

G. (1967): An epidemiological study of Jascioliasis in sheep. Yet. Rec., 80, 214.

18- Schınidt, F. W., und E. (1966): EnZ)'m-Fibel. C. F. Boehringer und Soehne GmbH. Mannheim, S: 42.

19- Sewell, M. M. H. (1967): Serum enZ)'me activities in acute ovineJas-cioliasis. Yet. Rec., 80, 577-578.

20- Thorpe E., and Ford,

J.

H. (1969): Serum enZ)'me and

hepaticehan-ges in sheep inJested with Fasciola hepatica.

J.

Path., 97, 619-629.

21- Ziınınerınan, H.

J.,

Schverts, M. A.,Boley,L.E., and West,

M. (1965): Compatative serum enZ)'mology.

J.

Lah. elin. Med., 66, 961.

Şekil

Grafik ı. F. gigantica ile enfekte koyunlarda serum GIDH aktivitesi. Diagram ı. The activity of serum GIDH in sheep infeeted with F
Grafik 2. F. gigantica ile enfekte koyunlarda serum SDH aktivitesi. Diagram 2. The activity of serum SDH in sheep infected with F
Grafik 3. F. gigantica ilc enfekte koyunlarda serum GüT aktivitesi. Diagram 3. The activity of serum GüT in sheep infected with F
Grafik 4. F. gigantica ile enfekte koyunlarda serum GPT aktivitesi. Diagram 4. The activity of serum GPT in sheep infected with F
+2

Referanslar

Benzer Belgeler

Photodynamic therapy (PDT) relies on the photosensitized generation of sin- glet oxygen (by consuming dissolved oxygen) within tumor tissues whose oxygen level is already low enough

Duyarlılık (sensitivite, doğru gebe teşhisi/ bütün gebe hayvanlar x 100), özgüllük (spesivite, doğru gebe değil teşhisi/ bütün gebe olmayan hayvanlar x 100), pozi-

Utkanlar (11), bu oranın Ankara keçisinde 5/100 mikron olduğunu, pulcuk sayısı ve pulcuk yüksekliği arasında oransal bir ilişki bulunduğunu ve pulcuk yüksekliğinin 17.67

Bu çalışmada bir eşeğin karaciğerinde, diğer eşeğin dalağında kist bulunması, yerleşim yeri açı- sından tektırnaklılarda kistlerin genel yerleşim limitlerine uyduğu

Bu araştırmada köpekler arasında ekilibrasyon son- r:ısı ve çözüm sonrası elde edilen değerler arasında he- lirgin bir farklılık gözlenememişıir. Buna bağlı olarak,

Bazı beden ölçüleri yardımı ile canlı ağırlık tahmini için çeşitli oran tipi tahmin metotları kullanılı11lştır. Aşa- ğıda bu metotlar kısaca

Bu sonuç Ching’in hemodiyaliz hastalarındaki eğitim seviyesinin yükselmesi ile birlikte hastaların sahip oldukları imkanların ve yaşamdan aldıkları doyumun

figure 2: structural equation modeling of the relationship Among self-efficacy (se), rehearsal (reh), elaboration (eLAB), organization (orG), critical thinking (critic),