• Sonuç bulunamadı

Metin'le son günlerimiz

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Metin'le son günlerimiz"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

i / S / / y

Metin’le son günlerimiz

etin Çakmak'ın hastalığın kanser teşhisi konulunca I gına

___ eşhısi konulunca bu­

nu kendisine söyleyip söyle­ memek konusunda çok tereddüt et­ tik. Amerika gibi ülkelerde haber acı da olsa hastanın yüzüne karşı açıkça okunuyor. Böylece hastanın doktoruna dana yardımcı olacağı düşünülüyor. Son günleri ona bıra­ kılıyor. Bir yerleri ziyarete mi gide­ cek? Birinden özür mü dileyecek? Anılarını mı yazacak? (Halta birini mi vuracak!)... Hastaya bu olanak­ ları vermek ve son günlerinin prog­ ramını ona bırakmak daha doğru görünüyor.

Ancak bu takdirde de ona, son kalan iki üç ayını umutsuzluk, ü- züntü, keder içinde yaşatacaksınız. Hayatın son günleri de zehir ola­ cak. Üstelik stres yüzünden hastalık daha hızlı seyredecek.

Doktoru Profesör Seyhan Çeli- koğlu ile düşündük taşındık. Hasta­ lığı kendisine bildirip bildirmemek konusunda eşinin fikrini almayı ka­ rarlaştırdık. Eşi 'Söylemeyelim, ha­ yatı cok seviyor, kaldıramaz, yıkı­ nı' dedi. Söylemedik. Doktorlar o yüzden hastalık süresince:

- Ciğerinde iltihaplanma var, ge­ çecek, iyileşeceksin, gibi teselli söz­ cükleriyle durumu idare ettiler.

Metin bu sözleri duydukça: - Tam lazın hesabı, diyordu, her­ kes iyisin diyor, sapasağlam cidey- ruz.

Cerrahpaşa Hastanesinin Bron- koloji Servisi doktorları işlerini iyi bilen, usta ve sevecen insanlardı. Metin'i çok sevdiler. Metin de onla­ rı. Ama damarlarına basmayı da ihmal etmiyordu:

- Bana ilgi göstermiyorsunuz, di­ ye takıldı bir gün.

Doktorlardan biri

- Biz her hastaya ilgi gösteririz, biz hipokrat yemini ettik, deyince cevabı yapıştırdı:

- Sizinki de milletvekili yeminine benziyor...

Hemşirelere çok mültefitti. Serum iğnesi takacak damar bulmaktaki ustalıklarına hayrandı. DoktoHarın dalına basıp hemşirelere iltifat ede­ cek sloganı da yakalamıştı:

- Beni Türk hemşirelerine emanet ediniz, diyordu doktorların yanın­ da hınzırlığına.

Sevgili Profesör Seyhan Çelikoğ- lu, Metin'i oyalamak için Albert Schvveitzer'i anlatmaya koyuldu bir gün. Hoca'nın:

- Afrikada hiç doktorun uğrama­ dığı bir köy varmış, demesine kal­ madı Metin sözünü kesti:

- Beni işte o köye gönderin Ho­ cam, dedi, ben iyileşirsem ancak doktorun olmadığı bir yerde iyileşi­ rim...

Bu esprilerle biraz da doktorları baskı altında bırakmak istiyordu belki. Ama doktorlar da na yapsın? Hastalığı biliyorlar ama hergün

Metin'e yalan söylemek, "iyisin" demek, rol yapmak zorunda kalı­ yorlardı. Metin son günlerde tuttur­ muş:

- Kabahat bende, çok üzgünüm, diyordu...

- Neden?

- Türk tıbbini aciz durumda bı­ raktığım için...

Espri, sevgili Metin için en etkili 'Ç iletişim aracıydı. Espri yapmadan nasıl dursun... Bu hafta başından i- tibaren "Ben cuma günü artık ta­ burcu olurum* demeye başladı. Parmağını kıpırdatacak hali kalma­ mıştı oysa. Meğer içine doğmuş. Perşembe günü hastaneden çıkmak istedi. Cuma sabaha karşı evinde en son ve sessiz esprisini yaptı. Gözlerini yumdu. Ailesinin isteği ü- zerine aynı gün toprağa verdik.

Cami avlusunda bekleşirken eşi Necla Hanım:

- Meğer kanser olduğunu daha ilk günlerde, kulağına *kemoterapî" sözü çalındığında anlamış. Ama. hastalık sohbet konusu olmasın di­ ye bildiğini

Referanslar

Benzer Belgeler

İsam ve Atıf Efendi Kütüphaneleri’nde birer tane taş baskı Melhame nüshası bulduk.1856’da Tabhāne-i Āmire’de basılan İsam nüshası, taş baskı olan

düşdi ismÀèil hem müttehem gördi òÀn fetóin anuŋ ol ehem vardı sinaba düşer fetó olur bÀb çıúdı ismÀèìl beg yoúdur me'Àb ùoğrulığından aŋa irdi felÀh

İsmail Sâdık Kemâl Paşa menâkıbnâmesinde gazel, rubâî, kıt‘a, kıt‘a-i kebîre ve kaside nazım türlerini tercih etmiştir. Bunların yanında ferd ve musarra beyitler

ĥażretleri taħt-ı Ǿālį-baħt-ı ǾOŝmāniye cülūs buyurduķlarında ıŧlāķ ümįdiyle müşārün ileyh Çelebi- zāde efendimize Burusa’dan yazılan Ǿarż-ı ĥāl

Yapılan Ki-Kare testinde p=0,001 olduğundan çalıştığı birimi ile daha önce bilgi güvenliği eğitimi alanlar arasında anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir..

Türkiye, Azerbaycan, İran, Türkmenistan, Kırım ve Bulgaristan’da bilinen, anlatılan, cönk ve yazmalara geçen ve kitap hâlinde yayımlanan meşhur Kerem ile

OLAP Measure is the number of units of assets with repossess status that have not been resolved at the beginning of the snapshot period. OS Repossess Amount

Sayıştay tarafından yapılacak harcama sonrası dış denetim ise, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin hesap verme sorumluluğu çerçevesinde, yönetimin