saegg
Tarihîtefrika: 25
Yazan: S. İV. Her hakkı (Milliyet) indir.
PATRİKHANELER MESELESİ
Sultan Hamidin Patrikhanelere karşı muamelesi. — Bazı devletle rin, akalliyetlerden istifade ile müd ahale politikası. — Dam üstünde tn ijiliz donanmasını bekliyen Ermeni ihtilâlcileri. — Sultan Hamidin iki yüzlü idareimaslahat siyaseti.
Sultan Hamidin, dahilî, haricî işler de ve muhtelif unsurlara mensup şu besi üzerinde kendine mahsus bir “ 1- dareimaslahat,, politikası vardı. Ve denilebilir ki bu zatın gayesi, hemen hemen gününü gün etmek ve sızıltı çıkarmaksızın vakit geçirebilmek tar zında, mutlak bir aciz ifade eden bir çıkmazın takibinden ibaretti.
Bir insan, yahut bir cemiyet, azim ve irade sahibi olmazsa, hayatta te sadüf edilen arızalan, engelleri metin ayaklarla çiğneyip geçemezse, ne ken di, ne de riyaset ettiği ailesi halen en dişesiz, rahat bir hayat süremiyeceği gibi âti için de emin, salim bir hayat ihzar ve temin edemez.
Cehalet, kara taassup, istibdat, ih tilâfı anasır gibi en müthiş ve mühlik illet ve afetlere musap olarak çürüyen, çöken eski Osmanlı İmparatorluğunun havzaihükûmeti muhitini teşkil eden koca Anadolu, Rumeli, Arabistan Vi lâyetlerinde; din, âyin noktasından Sünnî, Şi'î, Rafazî, Dürzî, Musevi, Or todoks, Katolik Ermeni, Hasunis, Ma- runit, Nasturi, mülkiyet ve unsur cihe tinden Türk, Türkmen, Nogay, Tatar, Lezgi, Arap, Kürt, Arnavut, Çerkeş, Boşnak, Gürcü ve ilâhirihi müslim, gayrimüslim otuz kırk milyonluk bir “ halitaigaribe,, yi tek başına idareye kalkışan Sultan Hamit, bunların her birisi için bir nevi hususî tedbirler kul lanmayı ihtiyar etmişti ki sırası gel dikçe ayrı ayrı fasıllarda^ gösterilecek- atir.
Hıristiyan tebaadan, Rumlar, Kato- lıkler, Ermeniler, eski padişahların hataları eseri olarak hükümet içinde hükümet denecek surette imtiyazat ve müsaadata mazhar olan Patrikha nelerine istinat ederler ve Patrikha neler de hemmezhepleri olamaları sa- ikasile Rusya, Fransa, İngiltere dev letlerine dayanırlardı.
0 ecnebi hükümetler ise:
1 — Gûya medeniyeti neşrütamim, 2 — Diyanetimeshiyeyi himaye, 3 — Hukukuhususiyelerini vikaye, 4 _İki devlet beynindeki ihtilâfla rı tadil ve tesviye,
5 — İsticar, 1 ■ 6 — lstimar,
7 — İnsaniyete ve maarife hizmet, fakirlere muavenet,
gibi türlü bahaneler, maskeler al tında yüklü masraflar ihtiyar ederek memleketin en hücra köşelerine kadar sokulurlar. Her biri şeytana pabucu ters giydirecek maharette kimseler den mürekkep misyonerler gönderir ler, yüzlerce Ceizvit ve saire papasla- n , katolik sörleri, firerleri, doktorla rı, memlekette keyfimayeşa iş görür ler ve muazzam mektepler, mabetler, müessesatıhayriye, hastahanelere ge tirirler. Bu, kurulan pusular, tuzak lar, çevrilen dolaplar, hilelerle insan avcılığı yaparlar. Emperyalist hükü metlerin şarkta en çok kullandıkları
müessir siyasî silâh budur. Osmanlı İmparatorluğu, o silâhın mühlik ve ze hirli yaralarile bir hayli musap olmuş tur.
Emperyalist hükümetlerin nüfuz ve kuvvetlerini şarkta neşir ve malî, İkti sadî, siyasî maksatlarını temin ve tah sil için kullandıkları o zehirli silâhın verdiği acılan, Osmanlı tarihinin her sayıfasında okuyabiliriz.
Ne kadar teessüf olunsa azdır ki eski hükümdarlarımız ve söz sahibi ricalimiz, bu istilâî belâya karşı adeta gözyummuşlar ve pek budalaca dav ranmışlardır.
Hemdin ve mezhep olmak alâkasi- le Osmanlı tâbiiyetinde bulunan hıris- tiyan teşekkülleri, kendilerine bir ne vi mahmî haline koymuşlardır. Fakat hakikatte onlann hâlisi ve hâmisi de ğillerdi. Kendi işlerini kolaylaştırmak menfeatlerini temin etmek üzere va sıta olarak kullanıyorlar; zâhirde medenî, İnsanî bir vazife yapıyorlar mış gibi göstennek istiyorlardı.
Netekim Itıtunbulda ilk “Ermeni pa- tırdısı,, nda, Ermeni ihtilâlcileri, bü yük bir sukutuhayale uğradılar. Er meni şakileri, ihtilâl esnasında, Kum- kapıdaki Patrikhanenin damına, Lâle lideki Taşhanın çatısına çıkmışlar, In giliz donanmasının Marmarada görün mesini bekliyorlardı. Fakat umdukla rına nail olamadılar, gözleri nafile ve beyhude yolda kaldı.
iki üç gün oralarda saklanarak ni hayet teslim olmıya mecbur kalıp al dandıklarını anladılar.
Ermeniler, 1878 tarihli mukavele nin bir fıkrası mucibince, Ingilterenin kendi lehlerinde Devletialiyeyi sıkış tıracağını umuyorlardı. Halbuki In giltere Hükümeti, o mukaveleden is tihdaf ettiği gayeye erdikten, yani Kıbnsa yerleştikten sonra, hiç aldı rış etmemiş, yançizmişti.
Sultan Hamit, Ingiliz Sefirine cemi leler göstererek ve sonra Almanya imparatorunun elini sıkarak kuru pa tırtıyı atlattı.
1896 senesi ağustosunun yirminci günü Galatadaki Osmanlı Bankasına girip dinamitli bombalarla tehdidatta bulunan Ermeni fedaîleri, Ru3 Sefa reti baştercümanı Maksimof’un delâ- letile müstahak oldukları mücazatı- kanuniyeden kurtularak memleketten çıkarılabilmişlerdi ki bir taraftan Sultan Hamit, diğer taraftan Rus Se fareti ve Ermeni komitesi bu neticeden memnun görünmüşlerdi.
Kezalik Almanya imparatoru ve Almanya Hükümeti de ayni mevzu- dan müstefit olarak kendi menfeati için çizdiği plânı tatbika başlamıya nimelvesile ittihaz etmişti ki şarkta Avrupa emperyalizminin takip eyledi ği mesleğin mahiyetini anlatmıya kâ fidir.
( Arkası var.)
r..— ...
PATRİKHANELER MESELESİ
—
2
—Rus manastırlarında bir cemi yetihafiye. — Gizli cemiyetin teş j kilâtı. — Manastırları kapatamıyorlar. — Ayineidevran, ne suret |
gösterdi?
--- . rp-r-r»— ’TZ—