• Sonuç bulunamadı

Cerrahi Rezeksiyon Sonrası Oluşan Fasiyal Defektin Geçici Olarak Restorasyonu : Olgu Bildirimi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Cerrahi Rezeksiyon Sonrası Oluşan Fasiyal Defektin Geçici Olarak Restorasyonu : Olgu Bildirimi"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

* Gazi Üniversitesi Di hekimli i Fakültesi Protetik Di Tedavisi Anabilim Dal Ö retim Üyesi

CERRAH REZEKS YON SONRASI OLU AN FAS YAL DEFEKT N GEÇ C OLARAK

RESTORASYONU : OLGU B LD R M

Yrd. Doç. Dr. Turan KORKMAZ* Ar#. Gör. N. Volkan Asar*

Yrd. Doç. Dr. Ak)n CO KUN**

ÖZET

Tümörlerin cerrahi operasyon ile ç kart lmas , konjenital eksiklik veya travma sonucu yüzlerinin bir bölümünü kaybetmi hastalar n restorasyonu maksillofasiyal prostodontist ve teknik eleman için çok büyük bir mücadele gerektirmektedir. Cerrahi tekniklerdeki son geli meler ve protetik materyallerdeki son ilerlemeler fasiyal defektlerin restore edilerek hastalar n ya am kalitelerinin artt r lmas n sa lam t r. Rezeksiyon sonras olu an geni fasiyal defektler genellikle protetik restorasyonlarla tedavi edilmektedir. Protetik restorasyonlar geçici ve daimi olarak uygulanabilmektedirler. Bu vakada cerrahi operasyonu takiben olu an fasiyal defektin geli tirilmi silikon materyali ile geçici olarak rehabilitasyonu anlat lmaktad r.

Anahtar Kelimeler: Fasiyal defekt, silikon, geçici

protetik restorasyon.

SUMMARY

The restoration of patients who have lost a portion of their faces through surgical removal of tumors or through congenital absence or trauma requires one of the greatest challenges for the maxillofacial prosthodontist or facial technician. Recent developments in surgical techniques and improvements in prosthetic materials have provided patients to enhance their life quality with the restoration of facial defects. Large defects which are formed by the resection is usually restored with prosthetic restorations. Prosthetic restorations can be applied as temporarily and permanently. In the case considered here we described the temporary rehabilitation by improved silicon material of a patient who had an facial defect following an operation.

Key Words: Facial defect, silicon, temporary prosthetic

restoration.

G R

Travma, neoplazmlar n tedavisi veya konjenital malformasyonlar fasiyal defektlerin etiyolojileri aras nda yer almaktad r. Fasiyal defektler genellikle epitelyal tümörlerin cerrahi rezeksiyonu sonucunda restore edilmek üzere prostodontistlere gönderilirler. Tümörü küçültmek amac ile yap lan radyasyon terapisi ve kemoterapi önemli ölçüde fasiyal deformiteye neden olabilmektedir. Fasiyal defektlerin restorasyonunda hem cerrah hem de prostodontist için belirli k s tlamalar mevcuttur. Mevcut dokunun durumu, tümör hastalar nda radyasyona ba l

olarak lokal damar sahas n n sorunlu hale gelmesi, onkolojik defektin periyodik muayenesinin gereklili i, hastan n fiziksel durumu gibi faktörler cerrah k s tlayan faktörlerdir. Prostodontist ise, fasiyal restorasyonlarda kullan lacak materyallerin k s tl olmas , defekt bölgesindeki dokunun hareketli olmas , büyük hacimli protezlerde tutuculuk sa laman n zor olmas ve hastan n protezi kabul etmede zorlanmas gibi nedenlerden ötürü k s tlanmaktad r. Ne tarz bir tedavi uygulan rsa uygulans n, hasta ileride olu abilecek problemler ve nihai protezden beklenen kalite aç s ndan bilgilendirilmelidir. Rezeksiyon gerektiren geni fasiyal tümörleri olan hastalarda cerrahi

(2)

i lem öncesi defekt sahas n n hangi yöntemle restore edilece i belirlenmelidir1,2,4,5,6,7.

Fasiyalprotezlergeçicivedaimiolarak uygulanmaktad r. Defekt bölgesinin tam olarak iyile ip son halini almas na kadar geçen sürede hastaya geçici bir protezin yap lmas hastay hem memnun etmekte hem de psikolojisini düzeltmektedir. Ço u hastada defekt sahas operasyon sonras 3-4 haftal k sürede geçici bir protez yap lmas na izin verecek ölçüde iyile me göstermektedir. 3-4 ayl k kullan mdan sonra yaran n organize olmas ve kontraksiyonunu tamamlamas ile defekt bölgesi son halini almakta ve daimi protez a amas na geçilmektedir1,14.

OLGU B LD R M

T p Fakültesi Kulak-Burun- Bo az Anabilim Dal servisinde yatan fasiyal bölgesinin sa yar s tümör sebebi ile rezeke edilmi 50 ya ndaki bayan hasta için Di Hekimli i Fakültesi Protetik Di Tedavisi Anabilim Dal ile yap lan konsültasyonda defekt bölgesinin cerrahi yöntemlerle birkaç kere kapat lmas n n denendi i ancak ba ar l bir sonuca ula lamad ö renildi. Yap lan klinik muayenede hastan n sa taraf maksiller kemi inin ve üzerindeki yumu ak dokular n rezeke edildi i, hastan n tamamen di siz oldu u ve cerrahi defekt sahas n n tam olarak iyile medi i belirlendi.(Dekil 1) Hastan n esteti ini, psikolojisini düzeltmek ve s k nt s n azaltabilmek amac ile defekt alan n n büyüklü ü de göz önüne al narak daimi protez yap lana kadar geçici bir protez yap lmas na karar verildi.

Dekil 1

Protez yap m n n ilk a amas nda defekt bölgesinin etraf ndaki saç ve ka lar vazelinle izole edildikten sonra defekt içi derin doku engelleri spanç ile kapat ld . Daha sonra aljinat ölçü maddesi ile defekt bölgesinin ve hastan n yüzünün ölçüsü al narak sert alç dan yüz maskesi elde edildi.(Dekil 2) Maske üzerinde defekt bölgesinin simetri ine sad k kal narak pembe mum ile modelasyonu yap ld ve hastada denendi.(Dekil 3) Flgilenilen bölge maskeden kesilip muflaya al narak mum örnek eritildi. Hastan n tenine uygun renk elde edilene kadar çe itli renklerde seçilen ve oda s s nda sertle en silikon materyali olan Cosmesil, katalizör ile 9/1 oran nda üretici firma önerileri do rultusunda haz rland ve muflaya yerle tirildi. 24 saat süre ile kendi kendine sertle mesine izin verildi. Protez mufladan ç kart larak hastaya uyguland .(Dekil 4,5)

(3)

Dekil 3

Dekil 4

Dekil 5

TARTI MA

Fasiyal defektlerin cerrahi veya protetik yöntemlerle rehabilitasyonunun seçimi defektin boyutu, etiyolojisi ve hastan n iste ine ba l d r. Genç hastalar fasiyal bölgenin protezden ziyade kal c bir yöntem olan kendi dokular ile restore edilmesini isterken ya l hastalar genellikle protetik restorasyonlarla tedavi edilen hasta grubunu olu turmaktad r. Genelde ufak fasiyal defektler cerrahi yöntemle tedavi edilirken daha büyük defektler protetik restorasyonlarla çok daha do al bir görünüm sa lanarak tedavi edilirler. Çünkü geni defektlerin cerrahi restorasyonu teknik aç dan zor olmakta ve komplike i lemler gerektirmektedir. Bu tarz defekti olan hastalar genellikle ya l d r ve komplike i lemleri tolere edemeyebilmektedir. Ayr ca defekte sebep olan tümörlerin tedavisinde kullan lan radyasyon damarlanmada azalmaya, fibrozisin artmas na, komplikasyonlar n olu mas na ve sonuçta da cerrahi bölgenin kapat lmas sonras o bölgenin iyile memesine neden olabilmektedir. Flaveten herhangi bir tümörün ç kart lmas sonras bir defekt sahas olu mu sa bölgenin protez ile tedavi edilmesi tümörün nüks ihtimali aç s ndan bölgenin s kça yak ndan kontrol edilmesine olanak sa lamaktad r. Hastam z n ya l olmas , defekt sahas n n cerrahi yöntemler ile kapat lamayacak kadar büyük olmas , hastan n nüks aç s ndan sürekli kontrol edilmesinin gereklili i ve iyile me kapasitesinin yetersizli i gibi nedenlerden dolay defekt sahas n n kapat lmas nda protetik yöntem seçildi1.

Günümüzde fasiyal protezlerin yap m nda akrilik rezinler, poliüretan elastomerler ve silikon elastomerler kullan lmaktad r. Akrilik rezinlerin fiziksel ve kimyasal direçlerinin tatmin edici olmas ve üretim tekniklerine ço u hekimlerin a ina olmas , iç ve d boyama yap labilmesi, defekt sahas n n protezle birle im s n rlar nda ince geçi lerin sa lanabilmesi, ço u yap t r c sistemlerle uyumlu olmalar gibi olumlu özelliklerinin yan s ra fasiyal protezlerin hastalar taraf ndan kabul edilmesinde çok önemli yeri olan esnekli in olmamas , hareketli dokularda uyum probleminin bulunmas , hastan n dokular n irrite ederek rahats zl k vermesi ve termal iletkenli inin yüksek olmas gibi dezavantajlar vard r. Poliüretan elastomerler ise esneme ve herhangi bir y rt lma veya bozulma olmadan kenarlarda inceltme yap lmas na olanak tan mas

(4)

gibi üstün özelliklerinin yan s ra içinde bulunan izosiyanat n neme çok duyarl olmas , renk stabilitelerinin bulunmamas , yap t r c sistemlerle uyumlu olmamas ve de izosiyanat n toksik bir materyal olmas gibi olumsuz özellikleri vard r. Silikon elastomerler en s k kullan lan çok i levli fasiyal protez materyalleridir. Bu materyallerin ço unda y rt lmaya kar direnç azd r ve boyama i lemleri zordur. Y rt lmaya kar direnç oda s s nda sertle en silikonlarda (RTV) s ile sertle en silikonlara (HTV) oranla daha fazlad r. Ancak kullan mlar n n kolay olmas , uygun ekilde renklendirildi inde ve ekillendirildi inde çok do al görünüm olu turmalar , renk stabilitelerinin olmas ve gerekti inde kolayca temizlenebilmeleri ve en önemlisi hastalar rahats z etmeyen esneme özelliklerinin bulunmas ve hareketli doku bölgesi ile uyumunun iyi olmas gibi özelliklerinden dolay defekt bölgesinin restorasyonunda oda s s nda sertle en ‘Cosmesil‘ marka silikon materyalini kulland k8,9,10,11,12.

Fasiyal protezlerde önemli sorunlardan birisi yetersiz stabilite ve retansiyondur. Retansiyon yap t r c sistemlerle, mekanik yöntemlerle, anatomik sahalardaki doku engelleri ile ve implantlarla sa lanmaktad r. Yap t r c sistemler olarak yap t r c bantlar, aromatik simanlar ve silikon esasl yap t r c lar kullan lmaktad r. Yap t r c bantlar n günlük düzeltilmeleri nedeni ile protezde istemeden kenar kay plar olu abilir ve bant n silikona yap mas nda sorunlar olabilir. Yap t r c simanlar n hergün ç kart lmas protez yüzeyinin d boyama ile olu turulan renklerine zarar verebilir ve kenar kayb na neden olabilir. Silikon yap t r c lar n temizlenmesi için silikon çözücüler gereklidir. Bu çözücüler kaide materyalinin elastikiyetinin ve uzama de erinin bozulmas na neden olabilir. Bu gibi s n rlamalardan dolay restorasyonlar mükemmel bir fonksiyon ve estetik sa layamamaktad r ve periyodik olarak de i tirilmeleri gerekmektedir. Di er yandan doku engelleri de arzulanan retansiyonu tam olarak sa layamamaktad r. Dolay s ile osseointegre implantlar retansiyonu çok daha iyi sa lamaktad r. Ancak implantlar için cerrahi operasyon gereklili i, maliyetlerinin yüksek olmas ve cerrahi bölgenin tamamen iyile memi olmas ndan dolay hastam zda implant uygulamas yap lmam t r. Hastam zda retansiyon için burun ve zigomatik kemik bölgesindeki doku engellerinden ve yap t r c sistemlerden faydalan ld .

Silikon materyalinin esneme özelli inden dolay protez doku engellerinin alt na sokularak retansiyon sa lanmaya çal ld3,13.

Sonuç olarak, yap lan geçici fasiyal protezle daimi protez yap lana kadar olan sürede hastan n ya am kalitesinin artt r lmas amaçland .

KAYNAKLAR

1- Beumer, J., Curtis, T.A., Firtell, D.N.: Maxillofacial Rehabilitation: Prosthetic and Surgical Considerations., The C.V., Mosby Co., St Louis, 1996.

2- Co kun, A., Yalu , S., Bolay r, G., Korkmaz, T., Y lmaz, C.: Yumu ak damak obtüratörleri, C.Ü. Di hek Fak Derg, 6(2): 123-131, 2003,

3- Fsmail, J.Y.H., Zaki, H.S.: Osseointegration in Maxillofacial Prosthetics., Dent. Clin North Am., 34 : 327-341, 1990.

4- Korkmaz, T., Y lmaz. C.: Deri grefti uygulanan maksiler defektin protetik restorasyonu, G.Ü Di hek. Fak. Derg., 20(1):37-39, 2003.

5- Korkmaz, T., Y lmaz, C., Yalu , S.: Nazofarenks obturatorunun pozisyonel radyografisi, G.Ü. Di hek. Fak. Derg., 21(2):131-133, 2004.

6- Korkmaz, T., Y lmaz, C.: Maksiller defektin andrews köprü sistemiyle restorasyonu, G.Ü Di hek. Fak. Derg., Bask da. 7- Korkmaz, T., Y lmaz, C., Co kun, A.: Di eti epitezleri, C.Ü. Di hek.fak.Derg., Bask da.

8- Korkmaz, T., Y lmaz, C., Yalu , S.: Akrilik protez k r klar nda, çe itli kimyasal maddelerin k r lma direnci üzerine etkilerinin de erlendirilmesi, G.Ü Di hek. Fak. Derg., 20(3):37-40, 2003. 9- Lontz, J.F.: State-of-the-Art Materials Used for Maxillofacial Prosthetic Reconstruction., Dent Clin North Am., 34(2):307-325, 1990.

10- McKinstry, R.E.: Fundamentals of Facial Prostheses., ABI Professional Publications. Arlington, USA, 1995.

11- Polyzois, G.L., Andrepoulos, A.G.: Some physical properties of an improved facial elastomer. A comperative study., J. Prosthet Dent, 70: 26-32, 1993.

12- Polyzois, G.L., Henten-Pettersen, A., Kullman, A.: Effects of RTC-silicone maxillofacial prosthetic elastomers on cell cultures., J. Prosthet Dent , 71:505-510, 1994.

(5)

13- Yaz c o lu, H., Yalu , S., Asar, V.: Orbital Rezeksiyon Yap lm Hastada Epitez Uygulamas : Olgu Bildirimi., G.Ü. Di hek Fak Derg, 18(3): 143-146, 2001.

14- Y lmaz, C.: Fmmediat Protezler, Atatürk Ü. Di hek Fak Derg, 8(1), 88-93, 1998.

Yaz)#ma adresi:

Yrd. Doç. Dr. Ak n CODKUN Cumhuriyet Üniversitesi Di hekimli i Fakültesi

Protetik Di Tedavisi Anabilim Dal 58140 Kampüs/ SFVAS

Tel : 0 346 2191300/2782

Fax : 0 346 2191237

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu farklılık ise, yine endüstriyel üretimde elde edilen nar sularında daha fazla meyve suyu randımanına erişmek amacıyla uygulanan pres basıncının fazla

Hazine-i evrak kayıtlarının tetkikinden caminin Murat IH'ün aynı yerde yaptırdığı 2 inci cami olduğu anlaşılıyor.. İlk cami bu- günkü caminin

Atriyal septal defekt ve retrosternal toksik guatr için ayn› seansta cerrahi tedavi: Olgu sunumu.. Surgical treatment of atrial septal defect and retrosternal toxic goitre in the

Özefagus kanseri nedeniyle subtotal özefajektomi yap›lan hastalarda anastomotik nüks oran› %8-17’dir. Bu oranlar›n yüksek olmas› özefagus kanserinin mukozal ve

yonunu  bozan  ödeme  neden  olduğu  düşünülmektedir  (4,  11).  Olgumuzda  kene  çıkarıldıktan  sonra  timpanik  membranda  belirgin  perforasyon 

Kurata ve Yamazaki 38 , metilmetakrilat esaslı dental rezinlerin bazı mekanik özelliklerinin ve suya dayanıklılığının iyileştirilmesi amacıyla,

12 Başarısız olmuş kök kanal tedavili dişlerde eğer kök kanal dolumunda eksiklik veya uyumsuzluk varsa, cerrahi olmayan kanal tedavisi yenilenmesinin periradiküler

Çalışmamızda “zor” polip tanısıyla cerrahi rezeksi- yon uyguladığımız hastaların tamamında lezyonların premalign veya invaziv tümör görülmesi nedeniyle