• Sonuç bulunamadı

Evsel ve endüstriyel arıtma çamurlarının toprak solucanları ile kompostlanması ve vermikompost kalitesinin belirlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Evsel ve endüstriyel arıtma çamurlarının toprak solucanları ile kompostlanması ve vermikompost kalitesinin belirlenmesi"

Copied!
59
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EVSEL VE ENDÜSTRİYEL ARITMA ÇAMURLARININ TOPRAK SOLUCANLARI İLE KOMPOSTLANMASI VE

VERMİKOMPOST KALİTESİNİN BELİRLENMESİ Seyhan AKYURT

Yüksek Lisans Tezi Çevre Mühendisliği Anabilim Dalı Danışman: Doç. Dr. Füsun EKMEKYAPAR

(2)

T.C.

NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

EVSEL VE ENDÜSTRİYEL ARITMA ÇAMURLARININ

TOPRAK SOLUCANLARI İLE KOMPOSTLANMASI VE VERMİKOMPOST KALİTESİNİN BELİRLENMESİ

SEYHAN AKYURT

ÇEVRE MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI

Danışman: Doç. Dr. Füsun EKMEKYAPAR

TEKİRDAĞ-2018

(3)

Doç. Dr. Füsun EKMEKYAPAR danışmanlığında, Seyhan AKYURT tarafından hazırlanan “Evsel Ve Endüstriyel Arıtma Çamurlarının Toprak Solucanları İle Kompostlanması ve Vermikompost Kalitesinin Belirlenmesi” isimli bu çalışma aşağıdaki jüri tarafından Çevre Mühendisliği Anabilim Dalı’nda Yüksek Lisans tezi olarak oy birliği ile kabul edilmiştir.

Juri Başkanı : Doç. Dr. Füsun EKMEKYAPAR İmza :

Üye : Prof. Dr. Süreyya Meriç PAGANO İmza :

Üye : Doç. Dr. Atakan ÖNGEN İmza :

Fen Bilimleri Enstitüsü Yönetim Kurulu adına

Prof. Dr. Fatih KONUKCU Enstitü Müdürü

(4)

i ÖZET

Yüksek Lisans Tezi

EVSEL VE ENDÜSTRİYEL ARITMA ÇAMURLARININ

TOPRAK SOLUCANLARI İLE KOMPOSTLANMASI VE VERMİKOMPOST KALİTESİNİN BELİRLENMESİ

Seyhan AKYURT

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Çevre Mühendisliği Anabilim Dalı Danışman: Doç. Dr. Füsun EKMEKYAPAR

Açık deneme koşullarında 3000 g’lık kompostlama kaplarında yürütülen bu çalışmada; evsel ve endüstriyel nitelikli arıtma çamurları, toprak solucanları (Eisenia fetida) ile inkübasyona tabi tutularak vermikompost üretilmiştir. Bu amaçla; evsel ve endüstriyel nitelikli arıtma çamurları ahır gübresi ile % 0 (kontrol), %5 (150 g), %10 (300 g), %15 (450), %20 (600 g) miktarlarda inkübasyona bırakılmıştır. 90 günlük inkübasyon süresince 1. gün, 30. gün, 60. gün ve 90. gün elde edilen vermikomposttan numune alımı yapılarak pH, elektriksel iletkenlik (EC), nem, toplam azot (TN), toplam organik karbon (TOC) ve C/N kalite parametrelerinin değişimi izlenmiştir. Araştırma sonuçları incelendiğinde vermikompost kalite parametreleri bakımından evsel ve endüstriyel çamurlar arasında istatistiksel farklılık (P<0.05) gözlenmiştir. Uygulama dozları arasında önemli bir farklılık saptanmaz iken, inkübasyon süreleri arasındaki fark önemli bulunmuştur. Her iki çamurda ortalama pH, EC, Nem, TOC sınır değerler arasında olup, TN ve C/N sınır değerlerin üzerinde bulunmuştur. Buna göre, en düşük C/N oranı %15 evsel çamur uygulamasında, en yüksek C/N oranı ise %20 evsel çamuruygulamasında görülmüştür.

Anahtar kelimeler: Arıtma Çamurları, Kompost, Vermikompost, Eisenia fetida 2018, 48 sayfa

(5)

ii ABSTRACT

MSc. Thesis

COMPOSTING OF DOMESTIC AND INDUSTRIAL SLUDGE BY SOIL WORMS AND DETERMINATION OF VERMICOMPOST QUALITY

Seyhan AKYURT

Namık Kemal University in Tekirdağ Graduate School of Natural and Applied Sciences

Department of Environmental Engineering

Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Füsun EKMEKYAPAR

In this study, carried out in 3000 g composting containers under open test conditions, domestic and industrial sewage sludge were incubated by soil worms (Eisenia fetida) and vermicompost was produced. For this purpose; domestic and industrial sewage sludge were incubated with manure at 0% (control), 5% (150 g), 10% (300 g), 15% (450), 20% (600 g) amounts. The change in quality parameters was monitored such as pH, electrical conductivity (EC), humidity, total nitrogen (TN), total organic carbon (TOC) and C/N by taking samples from the vermicomposts obtained on day 1, day 30, day 60 and day 90 during the times of incubation. When the results of study were examined, statistical difference (P <0.05) was observed between vermicompost quality parameters and domestic/industrial sludge. While there was no significant difference between the administration doses, the difference between the incubation times was found to be significant. The mean values of pH, EC, humidity, TOC in both sludge were limit values and TN, C/N were found above limit values. Accordingly, the lowest C/N was observed in 15% domestic sludge application and the highest C/N was observed in 20% domestic sludge application.

Keywords: Sewage Sludges, Vermicompost, Eisenia fetida 2018, 48 pages

(6)

iii İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZET ... i ABSTRACT ... İİ İÇİNDEKİLER ... İİİ ÇİZELGE DİZİNİ ... V ŞEKİL DİZİNİ ... Vİ SİMGELER DİZİNİ ... Vİİ ÖNSÖZ ... Vİİİ 1.GİRİŞ ... 1

1.1. Çalışmanın Anlam Ve Önemi ... 1

2. KAYNAK ÖZETLERİ ... 4

2.1. Toprak Solucanları İle İlgili Yapılan Çalışmalar ... 4

2.2. Ahır Gübresi İle İlgili Yapılan Çalışmalar ... 6

2.3. Vermikompost İle İlgili Yapılan Çalışmalar ... 9

3. MATERYAL YÖNTEM ... 14

3.1. Materyal ... 14

3.1.1. Araştırma Yapılan Ortamın Özellikleri ... 14

3.1.2. Araştırmada Kullanılan Toprak Solucanlarının Özellikleri ... 15

3.1.3. Araştırmada Kullanılan Ahır Gübresinin Özellikleri ... 17

3.1.4. Araştırmada Kullanılan Arıtma Çamurlarının Özellikleri ... 18

3.1.5. Deneme Deseni ... 20

3.2. Yöntem ... 21

3.2.1. Deney Düzeneklerinin Kurulması ve Yürütülmesi ... 21

3.2.2. Ahır Gübresinin Analize Hazırlanması ... 23

3.2.3.Arıtma Çamurlarının Analize Hazırlanması ... 23

3.2.4. Kompost Numunelerinin Analize Hazırlanması... 23

3.2.4.1. Eluat Hazırlama ... 24

3.2.4.2. pH Analizi ... 24

3.2.4.3. EC Analizi ... 24

3.2.4.4. Nem Analizi ... 24

(7)

iv

3.2.4.6. TOC Analizi ... 24

3.2.4.7. C/N Analizi ... 25

3.2.5. İstatistiksel Analiz Yöntemi ... 25

4. BULGULAR VE TARTIŞMA ... 26

4.1. ARITMA ÇAMURU ANALİZ SONUÇLARI ... 26

4.2. Vermikompost Analiz Sonuçları ... 27

4.2.1. Evsel ve endüstriyel arıtma çamurlarının üretilen vermikompost kalitesi üzerine etkisi ...27

4.2.2. İnkübasyon Süresinin Üretilen Vermikompost Kalitesi Üzerine Etkisi ... 30

4.2.2.1. Evsel çamur ... 30

4.2.2.2. Tekstil çamuru ... 33

4.2.3. Çamur dozlarının üretilen vermikompost kalitesi üzerine etkisi ... 35

5. SONUÇ VE ÖNERİLER ... 40

6. KAYNAKLAR ... 43

(8)

v ÇİZELGE DİZİNİ

Sayfa Çizelge 3.1: Ahır Gübresi (A.G) Laboratuar Sonuçları... 18 Çizelge 3.2: Evsel Çamur (E.Ç) Analiz Sonuçları ... 18 Çizelge 3.3: Tekstil Çamur (T.Ç) Analiz Sonuçları ... 19 Çizelge 4.1: Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik Ek-2 Atık Kabül Kriterlerine Göre Arıtma Çamurlarının Tehlike Sınıfı...26 Çizelge 4.2: : Evsel Ve Kentsel Arıtma Çamurlarının Toprakta Kullanılmasına Dair Yönetmelik Ek-Ia Da Belirtilen Topraktaki Ağır Metal Sınır Değerleri...27 Çizelge 4.3: Evsel Ve Endüstriyel Arıtma Çamurlarının Vermikompost Kalite Parametreleri Üzerine Etkisi (Bağımsız Örneklem T Testi Sonuçları)...28 Çizelge 4.4: İnkübasyon Süresinin Evsel Çamur İle Üretilen Vermikompost Kalite Parametreleri Üzerine Etkisi (Kruskal-Wallis Testi Sonuçları)...31 Çizelge 4.5: İnkübasyon Süresinin Tekstil Çamur İle Üretilen Vermikompost Üzerine Etkisi

(Kruskal-Wallis Testi Sonuçları)...34 Çizelge 4.6: Evsel Çamur Dozunun Üretilen Vermikompost Kalitesi Üzerine Etkisi (Kruskal-Wallis Testi Sonuçları)...36 Çizelge 4.7: Tekstil Çamur Dozunun Üretilen Vermikompost Kalitesi Üzerine Etkisi

(9)

vi ŞEKİL DİZİNİ

Sayfa

Şekil 3.1: Kompostlama Kabı ... 14

Şekil 3.2: Evsel Ve Endüstriyel Arıtma Çamuru Kompost Kapları ... 15

Şekil 3.3: Eisenia Fetida (Kırmızı Kalifornia Solucanı) Anatomisi (Anonim 2018-5) ... 16

Şekil 3.4: Solucan Yumurtası (Anonim 2018-6) ... 17

Şekil 3.5: Ahır Gübresi (A.G) Ve Arıtma Çamuru (A.Ç) Kompostlama Aşaması ... 21

Şekil 3.6: Deneme Deseninin Temsili Yapısı ... 22

Şekil 3.7: Numune Alma Noktaları ... 23

şekil 4.1: Evsel Ve Endüstriyel Arıtma Çamurlarının Vermikompost Kalite Parametreleri Üzerine Etkisi...30

Şekil 4.2: İnkübasyon Süresinin Evsel Çamur İle Üretilen Vermikompost Kalite Parametreleri Üzerine Etkisi ... 33

Şekil 4.3: İnkübasyon Süresinin Tekstil Çamuru İle Üretilen Vermikompost Kalite Parametreleri Üzerine Etkisi ... 35

(10)

vii SİMGELER DİZİNİ

AÇ : Arıtma Çamuru E.Ç : Evsel Çamur T.Ç : Tekstil Çamur AG : Ahır Gübresi

USEPA : United States Environmental Protection Agency PTE : Potansiyel Toksik Element

Kokon : Solucan Yavrusu Yumurtası EC : Elektriksel İletkenlik

pH : Hidrojen İyonu Potansiyeli TN : Toplam Azot

TOC : Toplam Organik Karbon C/N : Karbon/Azot oranı NO3-N : Nitrat-Azot C : Karbon H : Hidrojen O : Oksijen N : Azot P : Fosfor S : Kükürt K : Potasyum Na : Sodyum Ca : Kalsiyum Cu : Bakır Mn : Magnezyum Zn : Çinko Mg : Magnezyum Fe : Demir Pb : Kurşun

(11)

viii ÖNSÖZ

Bilimsel çalışmaları sevmemde katkısı olan ve beni bu yolda ilerlerken her zaman her konuda destekleyen geniş bilgi birikimini, yol göstericiliğini ve tecrübelerini esirgemeden benimle paylaşan değerli hocam Sayın Doç. Dr. Füsun EKMEKYAPAR’a,

Yüksek Lisans Tezimi gerçekleştirmem için bana referans olan Moroğlu Geri Dönüşüm ailesine, numune alımında bana desteklerini esirgemeyen Embosan Emprime Boya San. ve Tic. A.Ş. ailesine ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’ne,

Eğitim ve öğretim hayatımın her aşamasında maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen, bu günlere gelmemi sağlayan sevgili annem Asiye TAVACI’ya,

Tez çalışmamda maddi manevi desteğiyle her zaman yanımda olan sevgili eşim Özkan AKYURT’a,

Tez çalışmamda bana desteklerini esirgemeyen ve her daim yanımda olan arkadaşım Cemre Görmüş’e,

En içten teşekkürlerimi sunarım.

Haziran, 2018 Seyhan AKYURT (Çevre Mühendisi)

(12)

1 1.GİRİŞ

1.1. Çalışmanın Anlam Ve Önemi

Dünya nüfusunun hızlı artışına paralel olarak atıkların bertaraf edilmesi amacıyla kurulan atık su arıtma tesisi sayısı da hızla artmaktadır. Arıtma tesisi sayısı arttıkça arıtma çamuru miktarlarında da büyük artış gözlenmekte olup arıtma çamurlarının çevreye zarar vermeyecek şekilde bertaraf edilmesi gerekmektedir.

Arıtma çamurları üretim kaynağına göre evsel (kentsel) ve endüstriyel arıtma çamuru olarak iki sınıfa ayrılmaktadır. Sanayinin gelişmesi sonucu endüstriyel üretimin artması çevre kirliliğinin oluşmasını kaçınılmaz hale getirmektedir. Evsel ve endüstriyel arıtma çamurlarının toprakta kullanılması ve böylece hem bitki gelişimini hem de toprak verimini artıran temel elementlerin arıtma çamurlarıyla sağlanması konusunda çalışmalar devam etmektedir.

Son zamanlarda popüler olan solucanlarla vermikompost üretimi, ekonomik açıdan kârlı olmasına ilave olarak organik atıkların toprak solucanları yardımıyla (toprak solucanlarının sindirim sistemlerinden geçerek) bitkiler tarafından kullanılabilir forma dönüşümüne katkıda bulunmaktadır.

Günümüzde bitkisel üretimin artırılması ve toprak verimliliğinin sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla gübre kullanımı kaçınılmaz hale gelmiştir. Gübrelerin toprak ve bitkiler üzerine farklı etkilerinin olması, organik gübreler ve inorganik gübreler olarak ikiye ayrılmasına neden olmuştur. Organik gübreler tamamen doğal olarak elde edilen, hiçbir kimyasal etkileşime girmeden üretilen gübrelerdir. Organik gübreler, toprağa besin elementi kazandırmasının yanında toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini iyileştiren, toprağın su tutma kapasitesini arttıran, mikrobiyal aktiviteyi hızlandıran, toprağın havalanmasını ve kümeleşmesini sağlayan, verim ve kalitesinin artmasının yanında toprağın yönetimi ve sürdürülebilirliğini sağlayan gübrelerdir. İnorganik gübreler ise; kimyasal özelliğe sahip, toprak kalitesinin korunmasından ziyade kullanıldığı alanlarda daha kaliteli ve daha fazla ürün almayı sağlayan gübrelerdir.

Kimyasal gübrelerin yoğun kullanılması sonucunda toprak kalitesi düşmekte, patojenlerin dayanıklılığı artmakta olup çevre ve insan sağlığını olumsuz yönde etkilemesi, doğal kaynakların bozulması endişesini beraberinde getirmektedir.

(13)

2

Toprak solucanları 20 milyon yılı aşkındır doğada bulunmakta olup, yaşam döngülerini devam ettirerek diğer canlı organizmalara, ölü atıklardan organik madde sağlarlar. Bu küçük canlıların görevleri basit gibi görünmekle birlikte doğadaki döngüye katkıları tamdır. Toprak solucanlarının doğada ki bu yarayışlılığı birçok kez araştırmalar ile de kanıtlanmış olup, toprak solucanları üzerinde çalışmalar yapılmaya devam etmektedir.

Solucanlara ilgi duyan Charles Darwin 1881 yılında yayınlanan kitabında toprak solucanlarına atıfta bulunarak; ‘‘Saban insanlığın en eski ve en kıymetli icatlarından biridir. Fakat daha saban yokken bile, toprak düzenli olarak solucanlar tarafından sürülüyordu ve sürülmeye de devam edecek. Dünya tarihinde, bu canlılar kadar önemli rol oynayan bir hayvanın olduğu şüphelidir.’’ diyerek gezegenimiz için toprak solucanlarının önemini ortaya koymuştur (Anonim 2018-1).

Çamur bertarafı konusunda uzun yıllardan beri çeşitli yöntemler denenmiş ve çok sayıda araştırma yapılmıştır. Özellikle arıtma çamurlarının toprağa verilerek bertarafı, ekonomiye katkısı bakımından üzerinde yoğun çalışmalar yapılan bir yöntem olmuştur. Uygun özelliklere sahip arıtma çamurlarının toprağa uygulanması durumunda organik gübre ve toprak düzenleyici olarak görev yapan çamurun bertarafı sağlanacak, hem de arıtma çamurunun içeriğinde bulunan azot, fosfor gibi bitki besin elementleri toprak verimini artıracaktır. Ancak ülkemizde arıtma çamurları genellikle katı atık olarak uzaklaştırılmaktadır. Şimşek ve Erşahin (2007), vermikompost eldesi termofilik komposta göre çok daha kısa sürede gerçekleşmekte olup, kalitesi bakımından vermikompost ürünleri, termofilik kompost ürünlerinden fiziksel, kimyasal ve biyolojik açıdan çok daha üstün niteliklere ve ekonomik değere sahiptir ve vermikompost son ürününde insan sağlığını tehdit eden patojenler olmadığı için uygulayıcıların ana materyal kanalizasyon atığı dahi olsa vermikomposta çıplak elle dahi dokunabilmektedir. Vermikompost, solucan ve mikroorganizmaların etkileşimi aracılığıyla organik materyallerin biyolojik parçalanmasıyla üretilir.

Vermikompost; doğal, biyolojik, biyokimyasal ve fizikokimyasal özellikleri nedeniyle yaşam ve çevre için ciddi bir tehdit oluşturabilecek, tarımsal sanayi, evsel ve hastane atıklarının güvenli yönetiminde kullanılabilir (Borah ve ark. 2007).

Arıtma çamurlarının yeniden kazanılması açısından kapsamlı araştırmalar yapılmalı, çamur uzaklaştırma masraflarını azaltmak, arıtma çamurunu tarımsal alanlarda kullanılmasına teşvik edilmesi, bu konuda çalışmaların yürütülmesi doğal çevrime en kısa yoldan sokulması kirliliğinin faydaya dönüştürülmesi sağlanmalıdır.

(14)

3

Bu tez çalışmasında, evsel ve endüstriyel nitelikli arıtma çamurlarının toprak solucanları (Eisenia fetida) ile kompostlanması ve oluşan vermikompostun kalitesinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Belli oranlarda kompostlanan evsel ve endüstriyel nitelikli arıtma çamurları Eisenia fetida türü solucanlar ile 90 günlük inkübasyona bırakılmıştır. Kompostlama sürecinde belli periyotlarda alınan kompost numunelerinde; pH, elektriksel iletkenlik (EC), toplam azot (TN), toplam organik karbon (TOC), C/N parametlerinin zamanla değişimi incelenmiş ve önceki yapılan araştırmalarla karşılaştırma olanağı sunulmuştur. Tarımsal amaçlı kullanılan diğer organik kökenli gübreler ve arıtma çamuru ile vermikompost sonuçları karşılaştırılmıştır.

(15)

4 2. KAYNAK ÖZETLERİ

2.1. Toprak Solucanları İle İlgili Yapılan Çalışmalar

Solucanların optimal gelişimi için uygun nem koşullarının belirlenmesi amacıyla yapılan bir çalışmada, 25°C sabit ortam sıcaklığında, farklı nem içeriklerine sahip arıtma çamurları kullanılarak Eisenia fetida gelişimi test edilmiştir. Yapılan çalışma sonucunda solucan gelişimi için en uygun nem içeriğinin en düşük % 6,3 ile % 7,9 ve en yüksek % 17,9 ile % 25,1 olduğu tespit edilmiştir (Neuhauser ve ark. 1988).

Canbek ve ark. (2005), toprak solucanlarında Lumbricus terrestris, trafikten kaynaklanan kurşun birikmesi düzeyini belirlemek amacıyla Lumbricus terrestris örneklerindeki kurşun miktarı, Polarize Atomik Absorbsiyon Spektrofotometresi kullanarak incelemiş ve dokulardaki kurşun birikimi Rhodizonate yöntemi ile araştmıştır. Trafiğin yoğun olduğu bölgelerden alınan örneklerdeki kurşun miktarı, parklardan alınan örneklerden daha yüksek olduğunu belirtmiştir.

Çoban ve ark. (2010), bildirdiğine göre PCB gibi organohalojenlerin topraktan gideriminde solucanlar da kullanılabilmektedir. Solucanlar toprağın daha iyi havalanmasını sağlamakta, toprağın C/N oranını arttırmakta ve topraktaki mikroorganizmaları modifiye etmektedir. Pheretima hawayana türü solucan kullanılan toprakta PCB giderimi %55 iken, solucan olmayan topraktaki giderim %39’da kalmıştır. PCB ile kirlenmiş sedimentin arazide arıtma yöntemi kullanılarak arıtımı da söz konusu olabilmektedir. Yapılan bir çalışmada 5 aylık bir süre ile PCB konsantrasyonu %40 oranında düşürülmüştür.

Demir ve ark. (2010)’a göre, topraklardaki hayvansal organizmalar arasında önemli bir yeri bulunan solucanlar, beslenmek için vücutlarından geçirdikleri toprağın içerdiği mineralleri çözerek dışarı atarlar. Marulda yapılan bir denemede solucan gübresi uygulamasından sonra protein sentezlenmesinin yaklaşık % 30 arttığı kaydedilmiştir. Yapılan bir başka araştırmada, şehir atıklarından elde edilen solucan kompostu, toprak pH’sını düşürmüş, mısır bitkisinin kuru madde miktarını yükseltmiştir. Solucan gübresi, organik bir materyal olduğundan, toprak özelliklerini iyileştirici etkisi bulunduğundan, uygulandığı bitkilere besin maddeleri verebildiğinden, bütün bitkilere rahatlıkla uygulanabilmektedir. Üretim yapılacak alanın toprak analizleri yapılarak, bitki türüne göre uygulama yapılabileğini belirtmişlerdir.

(16)

5

Türkmen ve ark. (2013), farklı materyaller (torf, perlit, organomineral gübre ve çay atığı) karıştırılarak elde edilmiş topraklara solucanların yönelim durumlarını belirlemişlerdir. Bu amaçla, farklı materyal karıştırılmış topraklar ile kontrol toprağı arasına bırakılan solucanların açtıkları tünellerin toplam alanlarını ölçmüş ve elde edilen verilere göre, solucanların açtıkları kanalların yüzey alanları; organomineral gübreli karışımda 23,53 cm2

, perlitli karışımda 24,26 cm2, çay atıklı karışımda 35,76 cm2, torflu karışımda 48,01 cm2

ve katkısız (kontrol) toprakta ise 83,92 cm2

olarak belirlenmiştir. Bu verilere bağlı olarak, kontrol toprağının diğer ortamlara göre tercih edilme oranın istatistiksel olarak önemli olduğu saptanmıştır (p<0,05). Kontrol toprağı dışında, farklı materyal karıştırılmış toprakların arasındaki tercih edilme durumları önemsiz düzeyde olmuştur (p<0,092).

Yoloğlu (2015), yaygın olarak kullanılan iki ayrı fungusitin (tebukonazol ve thiram) tarımsal amaçlı olarak kullanımı sonucu neden olduğu toprak kirliliğinin, hedef olmayan toprak canlıları üzerindeki etkilerinin üzerine yapılan araştırmada fungusitlerin toprak solucanları (Lumbricus sp.) üzerine etkileri, biyokimyasal belirteçler kullanarak izlemiştir. Her iki fungusit için iki ayrı uygulama alanı oluşturarak her uygulamadan sonra alanlardan 1., 3., 5., 7. ve 10. günlerde periyodik olarak toprak solucanı örnekleri almışlardır. Kullanılan fungusitlerden tebukonazol’ün toprak solucanları üzerine thiramdan daha etkili olduğunu göstermektedir. Mikrokozm düzeyinde değerlendirilen ekotoksikolojik etkilerin sonucunda biyobelirteç olarak seçilen EROD, AChE, GST ve CaE enzimlerinin uygun belirteçler olduğu sonucuna varılmıştır. Ayrıca, kullanılan pestisitlerin toprak kirliliğine neden olduğu, toprakta hedef olmayan organizmalar açısından olumsuz etkilere yol açtığını belirtmiştir.

Ateş ve Çoşkan (2016), toprak solucanlarının mısır bitkisinin besin elementi alımına etkilerini belirlemek amacıyla gübresiz, organik gübreli ve mineral gübreli koşullarda tek yıllık saksı denemesi yürütmüşlerdir. Denemede metre kareye 100 ve 200 solucana karşılık gelen Dendrobaena spp. solucanından saksı başına 3 ve 6 tane aşılanmıştır. Sonuçlar toprak solucanlarının mısır bitkisinin besin elementi alımı üzerinde etkili olduğunu göstermiştir. Hem organik hem de mineral gübreleme, gübresiz koşullara oranla besin elementi alımını ve biyomas verimini artırmıştır. Mineral gübreleme organik gübrelemeye göre etkili bulunmuştur. Bu durum büyük olasılıkla mineralizasyon sürecinin yavaş olmasından veya solucanlar tarafından teşvik edilen mineralizasyon süreci sonunda besin elementi yarayışlılığının artması için yeterli süre geçmemesinden kaynaklandığını genel olarak mineral gübreli koşullarda bile toprakların üretkenliğini geliştirmede toprağa solucan aşılaması veya var olan yerli solucanların desteklenmesi önerilmektedir.

(17)

6

Taciroğlu ve ark. (2016), bildirdiğine göre toprak solucanı dokularında ağır metal birikimi, toprak solucanlarının biriktirme kapasitelerine, metallerin toprak solucanlarındaki toksisitesine, ağır metal çeşidine ve toprak solucanlarının ekolojik kategorilerine göre değişkenlik göstermektedir. Örneğin, endojeik türler Cd’u epijeik ve anesik türlere göre daha yüksek miktarlarda biriktirirken, anesik türler Zn’yu diğer iki türden daha yüksek miktarlarda biriktirmektedirler. Lumbricus rubellus Cu kirliliğini Aporrectodea caliginosa dan daha çok tolere etmektedir. Eisenia fetida ların (Hepşen Türkay, 2010) ise en az toksisiteyi Pb da gösterdikleri belirlenmiştir.

Tavuç (2017), yapmış olduğu bir derleme çalışmasında ülkemizde yapılacak olan toprak solucanı envanter çalışmalarında en çok kullanılan kazma ve elle ayırma, elektrikle çıkartma, formaldehit ile çıkartma, soğan ekstraktı ile çıkartma, hardal ile çıkartma, allyl isothiocyanate (AITC) ile çıkartma, potasyum permanganat ile çıkartma ve tuzakla yakalama metotlarını ele almıştır.

Tutar ve Karaman (2017), toprak solucanlarının, birçok patojen mikroorganizma ile birlikte yaşarken bunların enfektif etkilerinden güçlü immun sistemleri ve salgıladıkları sekresyonlarla korunabildikleri, ayrıca vermikompost, sölom ve mukus sıvılarının bazı patojen bakterilere karşı etkili oldukları yapılan çeşitli araştırmalarla saptamıştır. Toprak solucanlarından elde edilen sölom ve mukus sıvılarının çalışılan bakterilere karşı zon çapları 8-54 mm arasında ölçülürken, MIC değerleri 0.06-0.5 mg/mL, MBC değerleri ise 0.25-2 mg/mL arasında bulunmuştur. E. fetida türü toprak solucanlarından elde edilen sölom-mukus sıvılarının bitki pataojenleri üzerinde antibakteriyel aktivitelerinin dikkate değer olduğunu göstermektedir.

2.2. Ahır Gübresi İle İlgili Yapılan Çalışmalar

Köse (1998), 1996-1997 yıllarında mineral gübrelemeye alternatif olarak organik gübrelemenin (mikoriza, kompost ve ahır gübresi) biber bitkisinin besin elementi alımı uzerindeki etkilerini araştırmak amacıyla, Çukurova Bölgesi’nde 2 yıl boyunca yaptığı çalışmasında her iki yılda da mikorizal inokulasyon, kompost ve ahır gübresi uygulamasının, mineral gübreleme ve kontrole göre yaklaşık 2 kat daha fazla artış sağladığını belirtmiş, biber veriminin ilk yılda kompost, ikinci yılda ise mikoriza parsellerinde yüksek olduğunu bildirmiştir. Besin elementi içerikleri yönünden ise kompost, mikoriza ve ahır gübresi uygulanmıs parsellerde P, Mn, Cu, Fe ve Zn, içeriklerinin mineral gübre uygulamasına göre genelde daha yüksek olduğunu belirlemistir.

(18)

7

Ceylan ve ark. (2000), domates yetiştiriciliğinde beş farklı hayvan gübresinin (tavuk, koyun, keçi, at ve sığır) verim ve kalite üzerine etkilerini belirlemek amacıyla yaptıkları bir araştırmanın sonucunda verim, meyve eni, meyve boyu, et kalınlığı, meyve ağırlığı, pH ve C vitamini içeriğinin hayvansal gübrelerden önemli düzeyde etkilendiğini saptamışlardır. Ayrıca yaprakta N, Ca, Mg, Fe, Zn, Mn ve Cu içeriklerinin hayvansal gübre uygulamaları ile artış gösterdiğini bildirmişlerdir.

Öner (2002), kandil dolmalık biberde yapmış olduğu bir çalışmada kontrol, çiftlik gübresi ve çiftlik gübresi + feldspat uygulaması yapmış ve araştırma sonucunda; toplam verim, erkenci verim, kg’daki meyve adedi, briks ve C vitamininin en yüksek değerlerine çiftlik gübresi + feldspat uygulamasında ulaşıldığını bildirmektedir.

Okur ve ark. (2007), yılında yaptıkları çalışmada piyasada organik tarıma yönelik satılan bazı organik gübrelerin kışlık sebze bitki örtüsü altındaki toprakların mikrobiyal biyokütle ve enzim aktivitesi üzerindeki etkilerini araştırmışlardır. Yürütülen çalışmada, 3 organik gübre ( biofarm, leonardit ve hümik asit) ve 4 sebze bitkisi (marul, havuç, roka ve maydanoz) kullanılmıştır. Biofarm organik hayvan gübresi, topraktaki mikrobiyal biyokütle miktarını inorganik gübrelemenin yapıldığı konvansiyonel parsele oranla ortalama % 77 oranında artırmıştır. Bu sonucun ortaya çıkmasında, organik toprakların organik madde içeriğinin konvansiyonel toprağa oranla ortalama % 68 oranında daha fazla olması büyük rol oynamıştır.

Tangolar ve ark (2007), yaptıkları araştırmada organik bağcılıkta önerilen çiftlik gübresi, yeşil gübre bitkileri, saman malçı ve asmanın öğütülmüş budama artıkları ile bunlarla oluşturulan kombinasyonlar uygulamıştır. Bu uygulamaların bağlarda herhangi bir ticari gübre kullanılmaksızın çiloreş üzüm çeşidinde fenolojik gelişme tarihleri ile salkım, tane ve şıra özelliklerine olan etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla asmaların fenolojik gelişme tarihlerinden; uyanma, tam çiçeklenme, ben düşme ve olgunluk, salkım özelliklerinden; salkım ağırlığı (g), salkım hacmi (ml), tane özelliklerinden; tane ağırlığı (g), tane hacmi (ml), kabuk oranı (%), şıra özelliklerinden ise şıra oranı (%), SÇKM (%) ve asitlik (%) değerleri belirlenmiştir. Araştırma sonucunda yapılan uygulamalar arasında fenolojik devrelere gelme bakımından önemli farklılıkların olmadığı saptanmıştır. Yürütülen bu çalışma sonucunda elde edilen fenolojik gelişme tarihleri ile salkım, tane ve şıra özelliklerine ilişkin bulgular değerlendirildiğinde farklı organik gübre uygulamalarının asmaların fenolojik gelişme zamanları ile salkım ağırlığı, salkım hacmi, tane ağırlığı, tane hacmi, kabuk oranı ve şıra oranı üzerine olan etkilerinin önemli olmadığı saptanmıştır. Deneme sonucunda organik bağda ortalama salkım ağırlığının 198.9 g, salkım hacminin 216.4 ml, tane ağırlığının 2.59 g, tane

(19)

8

hacminin 2.50 ml, kabuk oranının %12.8, şıra oranının %70.5, SÇKM %14.1 ve asitliğin %0.501 olduğu belirlenmiştir. Denemenin yapıldığı her iki yılda da incelenen salkım, tane ve şıra özelliklerinden salkım ağırlığı, salkım hacmi, tane ağırlığı, tane hacmi ve kabuk oranında uygulamalar arasında önemli bir farklılık olmazken ikinci yılda SÇKM ve asitlik değerleri uygulamalara göre önemli farklılık göstermiştir. Deneme sonucunda organik gübre uygulamalarının asmaların salkım, tane ve şıra özellikleri üzerine önemli bir etkisi saptanmamıştır.

Ünlü ve Padem (2009) yaptıkları çalışmada konvansiyonel yetiştiricilik ile organik yetiştiricilikte 4 farklı çiftlik gübresi dozu (0-7-14-21 m3/da) ile; organik yetiştiricilikte kullanılan 2 bitki aktivatörü (Cropset ve ISR 2000) ve 2 farklı mikrobiyal gübre (Bionem ve Natural Bioplasma) ve kombinasyonları ile birlikte kontrol uygulaması kullanmıştır. Çalışmada verimin 4.87-7.23 ton/da, erkenci verimin 2.65-4.72 ton/da ve ortalama meyve ağırlığının 143.26-167.02 g arasında değiştiği saptanmıştır. Çalışma sonucunda domates meyvelerindeki C vitamini miktarının 15.91-23.70 mg/100 g, suda çözünebilir kuru maddenin %3.52-4.18, delinme direncinin 1.46-1.87 kg/cm2 ve titre edilebilir asitliğin %0.232-0.428 arasında değişim gösterdiği tespit edilmiştir.

Turgut ve Aksal (2010), yaptıkları araştırmada üç farklı tekstür sınıfına ait toprak örneklerinin her birine üç farklı dozda fiğ samanı (FS) ve ahır gübresi (AG) karıştırılmış, kontrol ve karışımlar 13 haftalık inkübasyon süresi sonunda fiziksel ve kimyasal analizlere tabi tutmuşdur. Uygulanan işlemlerin, toprakların strüktürel dayanıklılığı ve erozyona duyarlılığı üzerine yapmış oldukları etkiler, strüktür stabilite indeksi, dispersiyon oranı, erozyon oranı, geçirgenlik oranı, agregat stabilitesi ve toprak aşınım (K) faktörü gibi ölçütler yardımıyla ortaya konulmuştur. Toprağa karıştırılan FS’nın strüktürü geliştirmede AG’ne oranla daha etkili olduğu ve her iki organik artığın toprağı erozyona karşı belirli bir ölçüde dirençli kıldığı belirlenmiştir.

Açık tarla koşullarında yapılan bir çalışmada vermikompost, inek ve koyun gübreleri kullanılarak kıvırcık marulun gelişimine olan etkileri araştırılmıştır. 2500 g’lık saksılarda yürütülen çalışmada söz konusu olan gübreler sırasıyla % 0 (kontrol), % 1 (25 g), % 3 (75 g), % 5 (125 g), % 7 (175 g) miktarlarda uygulanmıştır. Araştırma sonucunda vermikompostun kıvırcık marulun erkencilik özelliğine etkisinin önemli derecede olduğu görülmüştür. Genel olarak bitki besin elementlerinin alınabilirliği açısından koyun gübresi uygulamalarının olumlu sonuçlar verdiği tespit edilmiştir. Özellikle Ca, Cu ve Zn elementlerinin kıvırcık marul bitki bünyesine alımında vermikompostun daha iyi sonuçlar verdiği belirlenmiştir (Hınıslı 2014).

(20)

9 2.3. Vermikompost İle İlgili Yapılan Çalışmalar

Kahve telvesinin, Eisenia fetida ile karıştırılması sonucunda P, Ca ve Mg bitki besin elementlerinin arttığı gözlenmiştir. Kahve telvesinde başlangıçta bulunan P miktarı, vermikompostlanma ile birlikte % 64 oranında artış göstermiştir. Bu artışın nedeni de; dolaylı olarak mikroorganizmaların işlemesi, direkt olarak da bağırsak enzimleriyle etkileşime girmesidir (Orozco ve ark. 1996).

Domates ve marul tohumlarının çimlendirilmesi konusunda yapılan bir çalışmada, büyükbaş hayvan gübresi ile vermikompost gübrelemenin domates ve marul tohumlarının çimlendirilmesindeki etkileri karşılaştırılmıştır. Yapılan çalışmanın sonucunda, vermikompost gübrelemesinin, bitki büyüme gelişimi üzerine etkilerinin büyükbaş hayvan gübresine göre daha başarılı sonuçlar verdiği tespit edilmiştir (Atiyeh ve ark. 2000).

Arancon ve ark. (2005), az miktarda kullanıldıklarında bile bitkilerin gelişmelerini önemli ölçüde artıran vermikompost gerek çiçekçilikte gerekse meyve ve sebze yetiştiriciliğinde etkin bir şekilde kullanılmakta olduğunu belirtmiştir. Vermikompost toprağa kazandırdığı besin elementleriyle bitkilerin yalnız sağlıklı, kaliteli ve verimli olmalarını sağlamakla kalmaz, hümik asit ve büyüme hormonlarıyla gelişmelerini de düzenler. Daha da önemlisi mikrobiyal aktivite ve mikrobiyal biyomass düzeylerini artırarak toprak verim ve kalitesinin artışını sağlar. Ayrıca toprak kaynaklı hastalıkların ve zararlıların tahribatını önlemektedir.

Azarmi ve ark. (2008), domates yetiştirilen topraklarda dekara 1.5 ton vermikompost uygulandığında toprak fiziksel yapısının olumlu yönde değiştiği, organik karbon, N, P, K, Ca, Zn, Mn miktarlarında artış olduğunu ifade etmişlerdir.

Kızılkaya ve ark (2010), arıtma çamuru (AÇ), fındık zurufu (FZ) ve ahır gübresini (AG) içeren vermikompostların ideal karışım oranı ile ideal vermikompostlanma süresinin belirlenmesi amacıyla, Eisenia fetida türü solucanlarla AÇ, FZ ve AG’yi farklı oranlarda karıştırmışlar ve solucan sayı ve biyokütle verileri ile farklı vermikompostların özelliklerine (biyolojik, kimyasal ve ağır metal kapsamları) göre ideal karışım oranının % 30 AÇ + % 35 FZ + % 35 AG ve ideal vermikompostlanma süresinin ise 90 gün olduğunu belirtmişlerdir.

Tavalı (2011), farklı dozlarda (kontrol, 1 t/da, 2 t/da, 3 t/da, 4 t/da) uygulanan vermikompostun toprağın enzim aktivitesi ve bakteriyel varlığı üzerine etkisi aynı dozlarda uygulanan çiftlik gübresi ile karşılaştırmalı olarak incelemiştir. İnkübasyon süresi boyunca gübre uygulanan toprakların enzim aktivitelerinde ve toplam aerobik mezofilik bakteri varlığında artış ve azalmaya bağlı genel bir dalgalanma durumu gözlenmiş ve genel olarak kontrol değerlerinin üzerinde seyretmiştir. On altı haftalık toplam inkübasyon süresi sonunda

(21)

10

da uygulama yapılan toprakların enzim aktiviteleri ve toplam aerobik mezofilik bakteri sayıları kontrol seviyelerinin üzerinde kalmıştır. Bu parametrelerde kontrole göre görülen değişimin istatistiksel olarak önemli olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, inkübasyon süresince gübre dozlarındaki artışa bağlı olarak toplam aerobik mezofilik bakteri sayılarındaki değişimler gübre tipine göre istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. En yüksek organik madde artışı çiftlik gübresi uygulanmış topraklarda, en yüksek toplam azot artışı vermikompost uygulanmış topraklarda ve en yüksek alınabilir fosfor artışı da yine vermikompost uygulanmış toprakta belirlenmiştir. Ancak, organik madde, toplam azot ve alınabilir fosfor gibi toprağın besin içeriğini yakından ilgilendiren kimyasal özelliklerinin toprağa uygulanan vermikompost ve çiftlik gübresinin aynı dozları kıyaslandığında benzer şekilde değişim gösterdiği belirlenmiştir.

Çıtak ve ark. (2011), açık tarla koşullarında kış döneminde yürütülen bu calışmada, farklı dozlarda vermikompost (VC1= 100 kg/da; VC2= 200 kg/da), ahır gübresi (AG1=1500 kg/da; AG2=3000 kg/da) ve hiçbir muamele yapılmayan kontrol uygulamalarının ıspanak (Spinacia oleracea var. L.) bitkisinin gelişimi ve toprak verimliliğine etkileri araştırmıştır. Genel olarak bitki gelişimi, verim, mineral madde kapsamı ve toprak verimliliği parametrelerine AG2 daha etkili olurken, VC’li uygulamalar da kontrole oranla onemli artışlar göstermiştir. Özellikle bitkinin Fe içeriği ile toprağın Ca içeriği üzerine VC2 uygulaması en iyi sonucu vermiştir. Toprağın pH, EC ve organik madde değerleri tüm uygulamalarda kontrole oranla farklı derecelerde artışlar göstermiş; toprağın N, P, K ve Mg içeriklerine AG’li uygulamaların daha etkili olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak, AG2 uygulamasının diğer uygulamalara oranla bitki gelişimi, besin elementi kapsamı ve toprak verimliliği bakımından daha iyi sonuçlar verdiği belirlenmiştir.

Tavalı ve ark. (2013), açık tarla koşullarında karnabahar yetiştiriciliğinde vermikompostun kullanım olanakları belirlenmeye çalışmıştır. Araştırmada gübreleme materyali olarak vermikompostun yanı sıra kimyasal gübreler de kullanılmış olup uygulama konuları şu şekildedir: K-0 (kontrol), VK-0 (0 kg da-1

vermikompost + N:P:K), VK-1 (100 kg da-1 vermikompost + N:P:K), VK-2 (200 kg da-1 vermikompost + N:P:K), VK-4 (400 kg da-1 vermikompost + N:P:K) ve VK-8 (800 kg da-1 vermikompost + N:P:K). Çalışma sonunda alınan bitki örneklerinde kalite özellikleri (bitki boyu, taç çapı, taç yüksekliği, minimum ve maksimum taç ağırlığı, ortalama taç ağırlığı, SÇKM: Suda çözünebilen kuru madde, pH ve Vitamin C), dekara verim değerleri ve bitkinin mineral beslenme durumu (N, P, K, Ca, Mg, Fe, Zn, Mn, Cu) belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre vermikompost karnabaharın kalite özelliklerini, mineral beslenme durumunu ve dekara verim değerlerini kontrole göre

(22)

11

istatistiksel düzeyde olumlu yönde etkilemiştir. Ancak, en yüksek vermikompost dozunda (VK-8) karnabaharın veriminde azalma gözlemlenmiştir. Ayrıca, taç çapı ile karnabahar verimi arasında pozitif ilişki belirlenmiş iken taç çapı ile azot (N), potasyum (K) ve demir (Fe) değerleri arasında negatif ilişki tespit edilmiştir. Bununla birlikte, karnabahar yetiştiriciliğinde kimyasal gübrelemeye (6 kg da-1

N, 3 kg da-1 P2O5, 6 kg da-1 K2O) ek olarak vermikompostun 200 ila 400 kg da-1 dozlarında uygulanmasının uygun olabileceği düşünülmektedir.

Tutar (2013), yaptığı çalışmada Eisenia fetida türü toprak solucanlarından elde edilen vermikompostun; etanol ve kloroform solventleri kullanılarak elde edilen ekstrelerinin, bitkilerde hastalıklara neden olan toprak kaynaklı patojen 9 adet bakteri ve 9 adet fungusa karşı etkinliklerinin belirlenmesi amacıyla “disk difüzyon” ve “MIC” testleri uygulamıştır. Çalışma sonuçlarına göre, toprak solucanlarından elde edilen vermikompostun kloroform ile elde edilen ekstrelerinin Pseudomonas syringae, Xhantomonas carotae, Sclerotinia sclerotiorum, Fusarim oxysporum, Aspergillus humicola ve Aspergillus fumigatus’ a karşı etkileri güçlü olurken; Erwinia chrysanthemi, Pseudomonas fluorescens, ve Penicillium brevicompactum’ a karşı etkilerinin daha zayıf olduğu görülmüştür. Vermikompostun, etanol ile elde edilen ekstrelerinin ise Pseudomonas syringae, Xhantomonas campestris ve Aspergillus fumigatus’ a karşı etkilerinin güçlü olduğu, Erwinia herbicola, Erwinia chrysanthemi ve Sclerotinia sclerotiorum’ a karşı ise daha zayıf bir etki gösterdiği saptanmıştır.

Özüm (2014), yaptığı tez çalışmasında arıtma çamurlarının vermikompost yöntemi ile gübreye dönüştürülmesi amaçlamıştır. Bu amaçla, maya endüstrisi arıtma çamuru ve inek gübresi substrat olarak ve Eisenia fetida solucan kültürü olarak kullanmıştır. En uygun çamur konsantrasyonunu belirlemek için, arıtma çamuru miktarı % 20 ile % 100 arasında değişen karışımlar hazırlamıştır. pH, toplam organik karbon (TOC) ve toplam azot (TN) değerleri her 15 günde bir izlenmiştir. Karışım oranına bağlı olarak karbon azot oranında önemli azalmalar gözlenmiştir. C/N’deki en önemli azalma, en çok azot zenginleşmesinin de gerçekleştiği yüzde 20 çamur içeriğinde elde edilmiştir. Karbon azot oranındaki düşüş, azot zenginleşmesinde olduğu gibi % 20 > % 30 > % 40 şeklinde olmuştur. Ancak vermikompostlama için en uygun koşullar, 60 gün sonunda durağan hale ulaşmasından dolayı % 30 çamur, % 70 gübre içeren karışımda elde edilmiştir. Prosesin sonunda doğal gübre olarak kullanılabilen, karbon azot oranı açısından iyi kalitede bir ürün elde edilmiştir.

Evsel ve endüstriyel organik atıkların geri kazanımında, vermikompost hem işlem hem de ürün itibarıyla aerobik komposttan daha üstün özelliklere sahiptir (Dominguez ve ark.

(23)

12

1997, Şimşek- Erşahin 2011). Parvaresh ve ark. (2004), endüstriyel atık su arıtma tesislerinden elde edilen arıtma çamurlarını Eisenia fetida türü solucanlar ile 9 haftalık inkübasyona tabi tutmuşlar ve arıtma çamurlarının bir kısmına Eisenia fetida ilavesi yaparak, solucan aşılaması yapılmayan arıtma çamurları ile karşılaştırmışlardır. Namlı ve ark. (2014), arıtma çamuruna Eisenia fetida ilavesinin alınabilir P kapsamını artırmasına karşın toplam N üzerinde her hangi bir değişikliğe sebep olmadığını belirlemişlerdir.

Özden (2015), tütün atığı, at gübresi ve bunların karışımlarında Eisenia fetida solucanı vasıtasıyla vermikompost elde edilme olanakları araştırılmış ve vermikompost oluşum sürecindeki biyokimyasal özelliklerindeki değişimler incelemiştir. Üç ay süre ile vermikompostlama işlemine tabi tutulan atıklarda kimyasal, mikrobiyal ve biyokimyasal parametreler 30. gün, 60. gün ve 90. günde yapılan örneklerde analiz edilmiştir. Solucanlar aracılığıyla yapılan kompostlama işleminde analiz edilen biyokimyasal parametreler açısından bir azalma meydana gelmiştir. En yüksek enzim aktiviteleri genelde 60. gün örneklerinde saptanırken, en düşük aktivite 30. gün örneklerinde bulunmuştur. Araştırma sonuçlarına göre, her iki organik materyalin vermikompost yapımı için uygun materyaller olmadığı, bunun yerine termofil kompostlamanın bu organik atıkların stabil bir kompost haline gelmesi için yeterli olduğu söylenebilir.

Eryüksel (2016), saksı denemesi şeklinde yapılan çalışmada 2000 g’lık saksılarda farklı dozlarda uygulanan vermikompostun, soğan, sarımsak, maydanoz ve semizotu bitkilerindeki besin elementi içerikleri üzerine olan etkileri sera koşullarında araştırmıştır. Vermikompost dozları % 0, % 5, % 25, % 50, % 75 ve % 100 olarak uygulanmıştır. Farklı oranlarda vermikompost uygulaması denemesi sonuçlarına göre; Mn elementi ile vermikompost ilişkisi soğan, sarımsak, maydanoz ve semizotu bitkilerinde ters orantılı sonucuna varılmıştır, Vermikompost oranı arttıkça Mn oranı azalmıştır. Zn elementinin ise vermikompost ile ilişkisi doğru orantılı olarak tespit edilmiştir. Ca ve Mg elementlerinin vermikompost arasıdaki ilişki 4 bitkide de belli seviyeye kadar doğru orantılı iken, oran arttıkça vermikompost seviyesiyle ters orantı oluşmuştur. Diğer elementlerde önemsenecek değişim tespit edilmemiştir.

Yılmaz ve ark. (2017), farklı topraksız yetiştirme ortamlarındaki domatesin fide verim ve kalitesindeki değişimler sera koşulları altında araştırmıştır. Bu amaçla araştırmada yetiştirme ortamı olarak; torf, zeolit ve vermikompost ve bu maddelerin farklı karışımları [Zeolit % 100 (M1); Torf % 100 (M2); Torf % 80 + Vermikompost % 20 (M3); Zeolit % 80 + Vermikompost % 20 (M4); Torf % 65 + Zeolit % 15 + Vermikompost % 20 (M5); Torf % 40 + Zeolit % 40 + Vermikompost % 20 (M6)] kullanılmıştır. 45 günlük deneme periyodu

(24)

13

sonunda: tohum çimlenme yüzdesi, fide boyu, fide gövde çapı, fide yaş ağırlığı, kök uzunluğu, kök ağırlığı ve bitki besin element içerikleri (N, P, K, Ca, Mg, Fe, Zn, Mn ve Cu) belirlenmiştir. Araştırmada, çimlenme yüzdesi, fide boyu, kök boyu, fide yaş ağırlığı, kök ağırlık parametrelerinde M5 ortamı en iyi sonuç veren ortam olmuştur. M1 ortamı (% 100 zeolit) domates fide yetiştiriciliğinde olumlu etki meydana getirmemiş ancak diğer ortamlarla karışım halinde kullanılmasının daha uygun olacağı belirlenmiştir. Diğer taraftan, M5 ortamının fide gelişimi bakımından avantajlı olduğu ve topraksız kültürde fide yetiştiriciliğinde rahatlıkla kullanılabileceği belirlenmiştir.

Contreras-Ramos ve ark. (2005) tekstil endüstrisi ve evsel atık sulardan elde edilen arıtma çamurları ile yulaf samanı ve ahır gübresinin farklı oranlarda Eisenia fetida solucanları ile kompostlanması ve elde edilen kompostun kalitesinin USEPA standartlarına uygunlukların araştırmışlardır. 60 günlük inkübasyon denemesi sonunda araştırmacılar, tüm karışımların metal kapsamlarının USEPA standartlarına uygun olduğunu ancak, inkübasyon süresince bazı karışımların kimyasal özelliklerinde stabilite sağlanmadığı, hem USEPA standartlarına uygunluk ve hem de stabilite açısından en uygun karışımın 1400 gr arıtma çamuru + 200 gr yulaf samanı + 200 gr ahır gübresi karışımından elde edildiğini belirtmişlerdir.

Vermikompost önemli derecede toprak düzenleyicisi, iyileştiricisi gibi görev yapmaktadır. Uygulandıkça tarım arazisinin ve toprak kalitesinin toplam gelişimine yardımcı olur. Vermikompost, NPK, mikroelement, yarayışlı toprak mikroorganizmaları, mikorizal mantarlar ve özellikle bitki büyüme düzenleyicileri ve koruyucuları bakımından zengin, besleyici organik gübrelerdir (Boran 2015).

Agarwal (1999) çalışmalarında; vermikompostun NPK değerinin, solucanların başlangıçta beslendiği ham materyalden 3-4 kat daha fazla olduğunu belirlemiştir. Ayrıca mikroelement miktarının da arttığını bulmuştur. Bu sonuçlar Singh’in (2009) bulduğu sonuçlar ile benzerlik taşımaktadır.

Boran (2015)’a göre solucanlar tarafından işlenen vermikompost, aynı besin stoğunda oksijenli veya oksijensiz besin ve bahçe atıklarıyla yapılan diğer kompostlarla karşılaştırıldığında önemli besin elementleri bakımından daha zengindir. Vermikompostların yeterli miktarda makro besin elementleri ve çeşitli iz elementler içerdiği bilinmektedir. Kimyasal analizler sonucu; vermikompostun, ana kompost materyalleriyle karşılaştırıldığında daha düşük pH, EC, organik C, C:N oranı, potasyum, fosfor ve mikro besin elementleri içerdiği görülmüştür.

(25)

14 3. MATERYAL YÖNTEM

3.1. Materyal

3.1.1. Araştırma Yapılan Ortamın Özellikleri

Kırmızı kalifornia solucanı (Eisenia fetida) ile kompostlamada bazı önemli koşullar vardır. Bu koşullardan bazıları ortam ışığı, pH, nem, besin gibi ortam şartlarına dikkat edilmelidir.

Kırmızı kalifornia solucanları (Eisenia fetida) çok zayıf ışık dışında tüm ışıklardan kaçarlar ve güneş ışığına maruz kaldıklarında kısa süre sonra ölürler. Doğrudan güneş ışığı almayan (Şekil 3.1.) plastik kaplarda üzerinden hava girecek şekilde kompostlama işlemine bırakılmıştır.

Şekil 3.1: Kompostlama Kabı

Solucanların yaşam alanındaki sıcaklık, yani kompost içindeki sıcaklık 15-25 derece olmalıdır. Eğer kompost sıcaklığı ortalama olarak bu dengede tutulursa sürekli üremeye ve gübre üretmeye devam ederler. Aşırı sıcaklarda kapalı alanda yeterli hava sirkülasyonu sağlanırsa kompost sıcaklığı 28 dereceyi aşmaz (Anonim 2018-2). Kompostlama aşamasında oda sıcaklığı 19-24 derece arasında muhafaza edilmiştir.

Kırmızı Kaliforniya solucanları doğru beslenip nem ve ısı gibi değerler uygun düzeyde tutulduğu sürece, yılın dört mevsimi hız kesmeden üremeye devam ederler. Eğer besleme, ısı ve nem açısından her şey yolunda ise, 1 yılda 16 kat çoğalırlar. Kompost içindeki nem % 80 olmalıdır (Anonim 2018-2).

(26)

15

Kompostlama kaplarında belli oranda arıtma çamuru ve ahır gübresi vermikompost aşamasına bırakılmıştır. İlk gün solucanların ortama adapte olabilmesi için mama olarak çay posası, muz kabuğu, kahve telvesi, marul, yumurta kabuğu blendırdan geçirilerek Evsel ve tekstil arıtma çamurlarının bulunduğu kompost kaplarına 300 gr ilave edilmiştir. İnkübasyon aşamasının diğer günlerinde besleme yapılmamış sadece nem oranını dengelemek için su ilavesi yapılmıştır.

Şekil 3.2: Evsel ve Endüstriyel Arıtma Çamuru Kompost Kapları

3.1.2. Araştırmada Kullanılan Toprak Solucanlarının Özellikleri

Balıkesir’in Gönen İlçesi’nde özel bir solucan üretim firmasında yetiştirilen Kırmızı Kalifornia (Eisenia fetida) solucanları satın alma yoluyla temin edilmiştir. Bu solucanlar çok zayıf ışık dışında tüm ışıklardan kaçarlar ve güneş ışığına maruz kaldıklarında kısa süre sonra ölürler. Bu solucanlar özellikle çay posası ve kahve telvesini çok severler.

Bir günde ortalama ağırlıkları kadar mama tüketirler. Uygun şartlarda ortalama 5 yıla kadar yaşayabilirler. 1000 solucan günde ortalama yarım kilo gübre üretir. Kırmızı Kaliforniya solucanları 40°C’yi geçmeyen sıcaklıkta ve 0°C sıcaklıkta hayatta kalabilirler, 20°C solucanların üretimi ve çoğalmaları için en ideal sıcaklıktır (Anonim 2018-3).

Kırmızı Kaliforniya solucanlarının en önemli özelliklerinde biride çok çabuk üremeleridir. Ortalama üç dört ay içinde sayılarını ikiye katlayabilirler. Yumurtlayarak çoğalırlar ve bir solucan yılda yaklaşık olarak 1500 civarında yumurta bırakır, her bir yumurtadan 1 ile 21 arası solucan yavrusu çıkar. Yumurtaları limona benzeyip büyüklüğü ortalama mercimek tanesi kadardır. Yetişkin solucanlar yaklaşık üç dört ay sonra üreyerek sayılarını uygun şartlarda 20 katına kadar çıkarabilirler (Anonim 2018-3).

(27)

16

Bir adet yetişkin Kaliforniya Solucanı yaklaşık 0,24 gr ile 1,4 gr ağırlığındadır. Her solucan kendi ağırlığının %55'’i kadar gübre üretebilme özelliğine sahiptir. Uzunlukları 25 mm ile 100 mm arasında olup, kalınlıkları 5 mm ile 7,5 mm arasında değişmektedir. Solucanların vücutlarının yaklaşık %75 ile %90'’ı sudan oluşmaktadır. Kırmızı Kaliforniya Solucanları vücutlarında hem erkek hem de dişi üreme sistemlerini barındırırlar; yani çift cinsiyetlidirler. Ancak üreme için çiftleşmeleri gerekir. Vücutlarının karın kısmının ön tarafında 9 ile 12. boğumlar arasında çiftler halinde erkek ve dişi genital üreme organı deliği vardır. Erkeklik organı gözenekleri kıl gibi ve C harfi şeklinde olup dişilik organı ise sırt bölgesine yakın bulunmaktadır (Anonim 2018-4).

Şekil 3.3: Eisenia fetida (Kırmızı Kalifornia Solucanı) Anatomisi (Anonim 2018-5)

Kozadan çıkan yavruların ilk anda uzunlukları 0,4 ile 0,7 cm arasında değişmektedir. Görünüşleri ince bir iplik parçası gibidir. Kozadan çıktıkları anda ağırlıkları yaklaşık 1 mg civarındadır. Bu solucanların En iyi çiftleşme zamanı Mayıs ile Temmuz ayları arasındadır (Anonim 2018-4).

(28)

17

Şekil 3.4: Solucan Yumurtası (Anonim 2018-6)

Kırmızı Kaliforniya Solucanı oldukça hızlı hareket edebilen bir türdür. Bunun temel sebebi ise vücutlarının etrafında bulunan kas sistemleridir. Uzunlamasına bulunan halka şeklindeki bu kaslar hareket etmelerini ve toprak kazmalarını sağlar. Solucanların vücut yapıları iç içe geçmiş iki boru gibidir. Dış bölümdeki boru vücutlarını kaplayan deriyi, iç kısımdaki boru ise sindirim sistemlerini oluşturur. Besin ilk olarak ağızdan geçer ve yemek borusu ile gırtlakta birikir. Daha sonra parça parça porsiyonlar halinde mideye geçen besin burada sindirilir. Sindirilen besin ince ve kalın bağırsaklardan geçer ve rektumdan çıkar. Sindirilip rektumdan çıkan bu besin küçük granül koprolitler şeklindedir. Koprolitler, hümik asit ve bunların tuzlarını içerirler. Bu yüzden toprağın yapısını düzenleyen, havalanma ve su tutma özelliklerini iyileştiren, mekanik strese dayanıklılığını artıran ve toprağın verimini artıran bir madde özelliği taşırlar. Ayrıca koprolitler çeşitli miktardaki toprak mikro florlarının mikrobiyolojik aktivite merkezidir (Anonim 2018-4).

Kompostlama aşamasının 1. günü 8 adet kompostlama kabından analiz için numune alımı yapıldıktan sonra her kompostlama kabına 15 adet toprak solucanı (Eisenia fetida) bırakılmıştır.

3.1.3. Araştırmada Kullanılan Ahır Gübresinin Özellikleri

Denemede kullanılan ahır gübresi Nakipoğlu Mahallesi Cihangir Caddesi Karatay- Konya adresinde üretim yapan özel bir firmadan satın alma yoluyla temin edilmiştir. Deneme de kullanılan ahır gübresinin laboratuar sonuçları Çizelge 3.1 de verilmiştir.

(29)

18

Çizelge 3.1: Ahır Gübresi (A.G) Laboratuar Sonuçları Parametre Analiz Sonucu Birim Analiz Metodu

pH 7.03 - TS EN 12457-4&SM 4500-H+B

İletkenlik 3.38 ds/m TS 9748 EN 27888

Nem 0.7 % SM 2540 G

Toplam Azot 2996.3 mg/L SM 4500 NO2 B&EPA 352.1&SM 4500 Norg B

Toplam Karbon 27.12 % TS 8195 EN 1484

C/N 90.51 - -

3.1.4. Araştırmada Kullanılan Arıtma Çamurlarının Özellikleri

Denemede kullanılan evsel arıtma çamuru (E.Ç) numunelerinin alımı; Tekirdağ Mürefte İlçesi TESKİ Arıtma Tesisi çıkışından, tekstil arıtma çamuru (T.Ç) numunelerinin alımı; Tekirdağ Ergene İlçesi, 1. Sanayi Bölgesi’nde üretim yapan özel bir firmadan kapalı ışık geçirmeyen poşetler kullanılarak gerçekleşmiştir. Deneme de kullanılan evsel arıtma çamuru laboratuvar analiz sonuçları Çizelge 3.2 de verilmiştir.

Çizelge 3.2: Evsel Çamur (E.Ç) Analiz Sonuçları Parametre Analiz

Sonucu Birim Analiz Metodu

Eluatta bakılan parametreler, L/S=10 lt/Kg

Florür <0.1 mg/L TS EN 12457-4&SM 4500-F B&SM 4500 – F-D

Klorür 85.1 mg/L TS EN 12457-4&TS 4164 ISO 9297

Sülfat 67.3 mg/L TS EN 12457-4&SM 4500-SO42-E

Toplam ÇKM 670 mg/L TS EN 12457-4&SM 2540 C

Toplam Krom 0.002 mg/L TS EN 12457-4&EPA 3030 K&EPA 200.7

pH 6.70 - TS EN 12457-4&SM 4500-H+B

Nikel 0.010 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7

Bakır 0.027 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7

Çinko 0.098 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7

(30)

19 Selenyum <0.002 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7 Molibden 0.564 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7 Kadmiyum <0.0006 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7 Antimon <0.002 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7 Baryum 0.038 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7 Kurşun 0.010 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7

Civa <0.0002 mg/L TS EN 12457-4&EPA 200.7&EPA 245.2 Fenol İndeksi <0.002 mg/L TS EN 12457-4&SM 5530 B ve C Çözünmüş Org.

Karbon 75.83 mg/L TS EN 12457-4&TS 8195 EN 1484 Orjinal atıkta bakılan parametreler

Mineral Yağlar 378.4 mg/kg TS EN 14039

Poliklorlu Bifeniller

(PCBs) <0.4 mg/kg EPA 3546&EPA 3630 C&EPA 8082A Kuru Kütlenin

Kızdırma kaybı 72.9 % TS EN 12879

Nem 39.0 % SM 2540 G

Toplam Organik

Karbon 11.06 % TS 12089 EN 13137

BTEX <2 mg/kg EPA 8015 D&EPA 5021 A&EPA 8260 C

Deneme de kullanılan tekstil arıtma çamuru laboratuvar analiz sonuçları Çizelge 3.3 de verilmiştir.

Çizelge 3.3: Tekstil Çamur (T.Ç) Analiz Sonuçları

Parametre Analiz

Sonucu Birim Analiz Metodu

Eluat kriterleri L/S= 10 lt/kg Çözünmüş organik karbon 41.1 mg/L SM 5310 B:2014 Arsenik 0.1743 mg/L EPA 200.7 Bakır 0.0244 mg/L EPA 200.7 Baryum <0.02 mg/L EPA 200.7 Civa <0.001 mg/L EPA 200.7 Çinko 0.0497 mg/L EPA 200.7

(31)

20 Florür 1.047 mg/L SM 4500-F:B-D Kadmiyum <0.004 mg/L EPA 200.7 Klorür 799.75 mg/L SM 4500-CI-:B Krom <0.02 mg/L EPA 200.7 Kurşun 0.033 mg/L EPA 200.7 Molibden 0.0425 mg/L EPA 200.7 Nikel <0.02 mg/L EPA 200.7 pH 8.77 - TS ISO 10390 Selenyum 0.0221 mg/L EPA 200.7 Sülfat 906.845 mg/L SM 4500 SO4-2:E Toplam Çözünmüş Madde 494 mg/L SM 2540 C Antimon 0.0308 mg/L EPA 200.7

Orjinal atıkta bakılan kriterler

Top. Organik Karbon 207000 mg/kg TS 12089 EN 13137:2003

Poliklorlubifeniller <0.004 mg/kg

EPA 8082 A EPA 3065 A:1996

EPA 3540C:1996

Kızdırma Kaybı 57.8 % TS EN 12879

Nem Oranı ve Kuru Madde 12/88 % TS 9546 EN 12880

BTEX <0.2 mg/kg EPA 5021 A

EPA 8260

Mineral Yağ 586 mg/kg TS EN 14039

3.1.5. Deneme Deseni

Deneme 2 farklı arıtma çamuru x 1 çeşit gübre x 4 doz oranı = 8 kompostlama kabı olacak şekilde hazırlanmış olup, her kompost kabından 4 periyodik zamanda (1. gün, 30. gün, 60. gün, 90. gün) toplamda 32 adet numune alımı gerçekleştirilmiştir. Deneme desenine ait fotoğraf Şekil 3.5’de verilmiştir.

(32)

21

Şekil 3.5: Ahır gübresi (A.G) ve Arıtma Çamuru (A.Ç) Kompostlama Aşaması 3.2. Yöntem

3.2.1. Deney Düzeneklerinin Kurulması ve Yürütülmesi

Evsel arıtma çamuru ve tekstil arıtma çamuru 4’er doz toplam 8 adet kompostlama kabı olacak şekilde belli oranlarda ahır gübresi kullanılarak 3 kg’lık kompostlama düzeneği kurulmuştur. Her bir kompostlama kabı içerisine 3 kg’lık E.Ç + A.G ve T.Ç + A.G kompost harmanının içerisine 15 adet toprak solucanı (Eisenia fetida) bırakılarak arıtma çamurlarını kompostlama aşamasına bırakılmıştır.

Deney düzeneği başlangıcından sonlandırılıncaya kadar değişimi gözlemleyebilmek için %100 ahır gübresi ile kompost sonucunda oluşan vermikompostun arasındaki farkların karşılaştırılması için başlangıçta ahır gübresinde, pH, EC, nem, toplam azot, toplam organik karbon parametlerine bakılmıştır.

Kompostlama aşamasında toprak solucanlarının yaşayabilmesi için nem ve sıcaklık önem arz ettiğinden toprağın nemli olması için içme suyu 4 günde bir kompost kabı üzerine ilave edilmiştir. 90 günlük inkübasyon süresince 1. Gün, 30. Gün, 60. Gün ve 90. Gün numune alımı yapılarak deney düzeneği sonlandırılmıştır.

Evsel çamur (E.Ç) + Ahır gübresi (A.G.) oranları; DE1 uygulaması; %0 E.Ç + %100 A.G

DE2 uygulaması; %5 E.Ç + %95 A.G DE3 uygulaması; %10 E.Ç + %90 A.G

(33)

22 DE4 uygulaması; %15 E.Ç + % 85 A.G

DE5 uygulaması; %20 E.Ç + %80 A.G şeklinde olacak biçimde düzenlenmiştir.

Tekstil çamur (T.Ç) + Ahır gübresi (A.G.) oranları; DT1 uygulaması; %0 T.Ç + %100 A.G

DT2 uygulaması; %5 T.Ç + %95 A.G DT3 uygulaması; %10 T.Ç + %90 A.G DT4 uygulaması; %15 T.Ç + % 85 A.G

DT5 uygulaması; %20 T.Ç + %80 A.G şeklinde olacak biçimde düzenlenmiştir.

%0 E.Ç+%100 A.G %0 T.Ç+%100 A.G

%5 E.Ç+%95 A.G %5 T.Ç+%95 A.G

%10 E.Ç+%90 A.G %10 T.Ç+%90 A.G

%15 E.Ç+%85 A.G %15 T.Ç+%85 A.G

%20 E.Ç+%80 A.G %20 T.Ç+%80 A.G

*DE1= %0 E.Ç+%100 A.G

*DE2= %5 E.Ç+%95 A.G

*DE3= %10 E.Ç+%90 A.G

*DE4= %15 E.Ç+%85 A.G

*DE5= %20 E.Ç+%80 A.G

*DT1= %0 T.Ç+%100 A.G

*DT2= %5 T.Ç+%95 A.G

*DT3= %10 T.Ç+%90 A.G

*DT4= %15 T.Ç+%85 A.G

*DT5= %20 T.Ç+%80 A.G

*D: Doz Oranı *A.G: Ahır Gübresi *E.Ç: Evsel Çamuru * T.Ç: Tekstil Çamuru Şekil 3.6: Deneme Deseninin Temsili Yapısı

(34)

23 3.2.2. Ahır Gübresinin Analize Hazırlanması

Ahır gübresi 2 mm’lik elekten geçirildikten sonra numune poşetleri etiketlenerek analiz için Tekirdağ’ın Çorlu İlçesi’nde bulunan Yeşil Beyaz Kalite ve Çevre Analiz Laboratuvarı Tic. Ltd. Şti. gönderilerek pH, EC, nem, toplam azot, toplam organik karbon parametlerine bakılmıştır.

3.2.3.Arıtma Çamurlarının Analize Hazırlanması

Tekirdağ Mürefte ilçesi TESKİ arıtma tesisi çıkışından alınan arıtma çamuru numuneleri (E.Ç), Yeşil Beyaz Kalite ve Çevre Analiz Laboratuarı Tic. Ltd. Şti. gönderilerek 27533 sayılı ‘‘Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik’’ de belirtilen analiz metodlarına uygun olarak arıtma çamurunun analizi yaptırılmıştır.

Tekirdağ’ın Ergene İlçesi’nin, 1. Sanayi Bölgesi’nde bir tekstil endüstrisinden alınan tekstil arıtma çamuru (T.Ç), Arıtsan Çevre Ölçüm ve Analiz Laboratuarı Müh. Mak. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’de 27533 sayılı ‘‘Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik’’ de belirtilen analiz metodlarına uygun olarak arıtma çamurunun analizi yaptırılmıştır.

3.2.4. Kompost Numunelerinin Analize Hazırlanması

Kompostlama aşamasına geçildiğinde arıtma çamurları 2 mm’lik elekten geçirilerek ahır gübresi ile inkübasyon aşamasının 1. günü toprak solucanları (Eisenia fetida) konulmadan karışımların olduğu A.Ç + A.G kaplarından numune alınarak analize gönderilmek üzere hazırlanmıştır. Numune alım yerleri, kompostlama kapları geniş olduğundan baştan, ortadan ve sondan olacak şekilde üç noktadan numune alımı gerçekleştirilmiştir (Şekil 3.7).

Şekil 3.7: Numune Alma Noktaları

1

2

3

(35)

24 3.2.4.1. Eluat Hazırlama

26.03.2010 tarihli 27533 sayılı ‘‘Atıkların Düzenli Depolanmasına İlişkin Yönetmelik’’ gereği yapılan eluat analizi, kirliliğin katı fazından sıvı fazın ayrılması işlemidir. Katı numune su ile karıştırılır ve katıdaki kirlilik suya geçirilir. 15 ± 5 dakika süreyle askıda katıların çökmesi beklenir. Özüt adi süzgeç kağıdından süzülür. Sağımın iletkenliği (mS/m), sıcaklığı ve pH’ı dikkatlice ölçülür. Eluat analizi sonucu atıkların inert, tehlikeli, tehlikesiz hangi sınıfta olduğu belirlenir.

3.2.4.2. pH Analizi

Numune katı olduğundan; 5 gr numune tartılır üzerine 5 ml CO2 bulundurmayan saf su ilave edildi. Karışım 15 dk ile 2 saat arasında kuvvetlice çalkalandı ve karışımı kendi haline terk ederek katı maddenin çökmesi beklenmiştir. Üstte kalan berrak çözeltide pH ölçümü yapılmıştır sonra prop vasıtası ile okuma yapılmıştır (Bayraklı 1987).

3.2.4.3. EC Analizi

Numune su içerisinde karıştırılarak sıvı-katı karışım oluşturulur. 15 ± 5 dakika süreyle askıda katıların çökmesi beklenir. Özüt adi süzgeç kağıdından süzülür. Sağımın iletkenliği (mS/m), sıcaklığı ve pH’ı dikkatlice ölçülür (Jackson 1962, Eruz 1979).

3.2.4.4. Nem Analizi

Nem tayini kurutma yöntemine göre yapılmıştır. Numuneden belirli miktarda yaş katı madde tartıldı. Numune 103-105 C0 derecede kurutuldu. Sabit tartıma getirilerek son tartım alınarak ilk tartımdan son tartım çıkarıldı ve tartılan hacme bölünüp 100 ile çarpıldı (Çepel 1985, Kantarcı 2000).

3.2.4.5. Azot Analizi

Toplam Azot Kjeldahl yöntemi ile yapılmıştır (Kacar 1972). Bu yöntemin esası analiz edilen örneklerdeki organik ve inorganik N formalarını çeşitli katalizör yardımıyla H2SO4 ortamında kaynatmak suretiyle amonyum sülfat formuna dönüştürmektir. Bunuda NaOH’lu ortamda su buharı yardımıyla destile edilerek meydana gelen amonyağı borikasit içerisinde yakalamak ve elde edilen çözeltiyi de 0.1 N H2SO4 ile titre ederek N (azot) tayin edilmiştir.

3.2.4.6. TOC Analizi

(36)

25 3.2.4.7. C/N Oranı

Toplam Karbon ve Toplam Azot analizi sonucu oranlanarak hesap yoluyla belirlenmiştir.

3.2.5. İstatistiksel Analiz Yöntemi

Çalışmada elde edilen analiz sonuçları; Bağımsız Örneklem

t

ve Kruskal-Wallis Testlerine tabi tutulmuştur. Hesaplamalarda istatistikî anlamlılık düzeyi %5 olarak alınmış ve SPSS (IBM Corp. Released 2011. IBM SPSS Statistics for Windows, Version 20.0. Armonk, NY: IBM Corp) istatistik paket programı kullanılarak belirlenmiştir (Kalaycı, 2006). İstatistik testleri yapılmadan önce çamur dozları, evsel çamur DE2 (%5 çamur + %95 ahır gübresi), DE3 (%10 çamur + %90 ahır gübresi), DE4 (%15 çamur + %85 ahır gübresi), DE5 (%20 çamur + %80 ahır gübresi). Tekstil çamurları ise DT2 (%5 çamur + %95 ahır gübresi), DT3 (%10 çamur + %90 ahır gübresi), DT4 (%15 çamur + %85 ahır gübresi), DT5 (%20 çamur + %80 ahır gübresi) olarak kodlanmıştır.

(37)

26 4. BULGULAR VE TARTIŞMA

4.1. Arıtma Çamuru Analiz Sonuçları

Tekirdağ Mürefte İlçesi TESKİ Arıtma Tesisi çıkışından alınan arıtma çamuru numuneleri (E.Ç), Yeşil Beyaz Kalite ve Çevre Analiz Laboratuarı Tic. Ltd. Şti. gönderilerek analiz edilmiştir. Analiz sonuçlarının, ‘‘Atıkların Düzenli Depolanmasına İlişkin Yönetmelik’’ yönetmeliğine göre çamurun eluat konsantrasyonuna göre tehlikeli atık sınıfına girmekte olduğu gözlenmiş ve 1. Sınıf depolama tesisleri için sınır değerleri atık olarak sınıflandırılmıştır (Çizelge 4.1).

Tekirdağ’ın Ergene İlçesi’nin, 1. Sanayi Bölgesi’nde bir tekstil endüstrisinden alınan tekstil arıtma çamuru (T.Ç), Arıtsan Çevre Ölçüm ve Analiz Laboratuarı Müh. Mak. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne gönderilerek analiz edilmiştir. Analiz sonuçlarının ‘‘Atıkların Düzenli Depolanmasına İlişkin Yönetmelik’’ yönetmeliğine göre çamurun eluat konsantrasyonuna göre tehlikeli atık sınıfına girmekte olduğu gözlenmiş ve 1. Sınıf depolama tesisleri için sınır değerleri atık olarak sınıflandırılmıştır (Çizelge 4.1).

Çizelge 4.1: Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik Ek-2 Atık Kabül Kriterlerine Göre Arıtma Çamurlarının Tehlike Sınıfı

Parametre Birim 1. Sınıf Depolama Tesisleri İçin Sınır Değerler Evsel Çamur Değerleri Tekstil Çamuru Değerleri As (Arsenik) mg / L 2.5 0.115 0.1743 Ba (Baryum) mg / L 30 0.038 <0.02 Cd (Kadmiyum) mg / L 0.5 <0.0006 <0.004 Cr (Toplam Krom) mg / L 7 0.002 <0.02 Cu (Bakır) mg / L 10 0.027 0.0244 Hg (Civa) mg / L 0.2 <0.0002 <0.001 Mo (Molibden) mg / L 3 0.564 0.0425 Ni (Nikel) mg / L 4 0.010 <0.02 Pb (Kurşun) mg / L 5 0.010 0.033 Sb (Antimon) mg / L 0.5 <0.002 0.0308

(38)

27 Se (Selenyum) mg / L 0,7 <0.002 0.0221 Zn (Çinko) mg / L 20 0.098 0.0497 Klorür mg / L 2500 85.1 799.75 Florür mg / L 50 <0.1 1.047 Sülfat mg / L 5000 67.3 906.845

ÇOK(Çözünmüş organik karbon) (1) mg / L 100 75.83 41.1

TÇK(Toplam çözünen katı) (2) mg / L 10000 670 494

03.08.2010 tarihli 27661 sayılı ‘‘Evsel ve Kentsel Arıtma Çamurlarının Toprakta Kullanılmasına Dair Yönetmelik’’ Ek-IA da belirtilen topraktaki ağır metal sınır değerleri Çizelge 4.2. de verilmiştir.

Çizelge 4.2: Evsel ve Kentsel Arıtma Çamurlarının Toprakta Kullanılmasına Dair Yönetmelik Ek-IA da Belirtilen Topraktaki Ağır Metal Sınır Değerleri

Ağır Metal (Toplam)

6≤pH<7 mg. kg-1 Fırın Kuru Toprak pH≥7 mg. kg-1 Fırın Kuru Toprak Kurşun 70 100 Kadmiyum 1 1.5 Krom 60 100 Bakır 50 100 Nikel 50 70 Çinko 150 200 Civa 0.5 1

4.2. Vermikompost Analiz Sonuçları

4.2.1. Evsel ve endüstriyel arıtma çamurlarının üretilen vermikompost kalitesi üzerine etkisi

Evsel ve endüstriyel arıtma çamurlarının ölçümü yapılan parametrelere göre değişimi Çizelge 4.3’de sunulmaktadır. Çamurlar arasındaki farklılık Bağımsız Örneklem t Testine göre yapılmıştır ve istatistiki önem düzeyi P<0.05 olarak alınmıştır. Buna göre çamur dozu, pH, EC, Nem, TN, TOC, C/N parametrelerinin ortalama ve standart sapma değerleri incelendiğinde çamur dozu hariç diğer parametreler P<0.05 düzeyinde önemli bulunmuştur.

Şekil

Şekil 3.1: Kompostlama Kabı
Şekil 3.2: Evsel ve Endüstriyel Arıtma Çamuru Kompost Kapları
Şekil 3.3: Eisenia fetida (Kırmızı Kalifornia Solucanı) Anatomisi (Anonim 2018-5)
Şekil 3.4: Solucan Yumurtası (Anonim 2018-6)
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Arıtılmış suların genel deşarj noktaları açık denizler olduğu için mikroplastiklerin sucul ekosisteme etkisi ağırlıklı olarak deniz ortamlarında

Serada yürütülen denemede pazarlanabilir en yüksek verim 212,17 ton/ha ile İlkbahar ve Sonbahar döneminde kıvırcık yapraklı salata ile iç içe yetiştiriciliğin

醫學系 951 級學生授服典禮 本校醫學系 5 年級學生最重要的「授服典禮」,於 3 月 5 日(星期六)下午,假杏 春樓

Results: At the end of 40-s irradiation time, the orange, lemon and green colours of Nova Rainbow resulted in significantly lower Dt values than the same colours of Twinky Star (p

Koray (2013), çalışmasında lisansüstü tezleri Yorgun’un (2009) çalışması üzerinden yorumlamak suretiyle ÇEEİ yüksek lisans tez konuları üzerinde tematik anlamda

Müzm.'iı .e nâd iltihabı casa bat (ak ciğer boruları) — Beherinden üçer dirhem sakız, çam sakızı, beyaz günlük, afyon, zağferan (safran), zamkı arabi

Buğdaydaki süne emgi oranının; un fabrikaları için buğday satın almada fiyata etki eden en önemli kriter olarak ön plana çıktığı için, bu durumun buğdayın

LAB supernatantlarının C. zeylanoides üzerine antimaya etkisini incelemek için 0- 120 saat aralığında 24 saatte bir ölçümler yapılmıştır. zeylanoides